Katalog

Deliklidağ’a çıktılar 15 ARALIK 2011 PERŞEMBE kdeniz Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü’nün (ADDK) günübirlik etkinliği Hisarçandır Sarıçınar Dağı eteklerinde bulunan Deliklidağ’a yapıldı. 34 kişinin katıldığı etkinliğin rehberliğini A Kulüp Sporcusu İbrahim Oğuz ve Kazım Yurdal üstlendiler. Ayrıca Delikdağ’a gitmeyen 6 kişiden oluşan bir gurup bin 811 metre rakımlı TRT vericisinin bulunduğu Sarıçınar Dağı’na çıktılar. B Ba ak ka an nE Er ro oğ ğllu u’’n nu un ns sö öy ylle ed diik klle er riin niin na ak ks siin ne e,, B Bu ur rd du ur rG Gö öllü ü’’n nd de ek kii s se ev viiy ye en niin nd dü üş şm me es sii,, g gö öüb be es slle ey ye en ny ye er ra allttıı s su ulla ar rıı iille ed de er re ev ve eç ça ay ylla allü r rıın ng gö ölle eg giir riiş şiin nd de ek kii a az za allm ma ay ya ab ba ağ ğlla an nd dıı Akademisyenler Bakan’ı yalanladı Burdur Gölü’nde sıkıntılı bir durum olmadığını, yağışlarla birlikte göldeki su seviyesinin normale döneceğini söyleyen Bakan Eroğlu’nu, akademisyenler bilimsel verilerle yalanladı Burdur Gölü de dahil olmak üzere pek çok gölde 30 yıldan bu yana bilimsel çalışmalar yürüttüğünü belirten Kesici, Burdur Gölü’nün su seviyesindeki düşüşün en önemli nedeninin, gölün doğal yapısına müdahale edilerek, gölü besleyen akarsuların göle ulaşmasının engellenmesi olduğunu söyledi. Kesici, gölü besleyen irili ufaklı bütün akarsuların plansız inşa edilen baraj ve göletlerde tutulduğunun ve yer altı sularının sondajlarla aşırı miktarlarda çekildiğinin altını çizdi. Kesici sadece Bozçay üzerinde 14 baraj olduğunu söyledi. zellikle 1995 yılından sonra havzada yağışlı bir döneme geçildiğini vurgulayan Kesici, “Burdur yağış verilerine bakıldığında 19801995 yılları arasında 500 mm’nin üzerinde hiç yağış gerçekleşmediğini görüyoruz. Ancak 19952010 yılları arasındaki döneme baktığımızda, 6 defa 500 mm üzerinde yağış görülüyor. Yağışların artmasına rağmen göl seviyesinde düşüş var. Çünkü yağan yağışların tamamına yakını havzadaki baraj ve göletlerde tutuluyor. Bir başka deyişle göle ulaşmıyor. İnsanların yaşamında damarlar ne kadar önemliyse, doğal göllerin beslenmesinde de dereler ve çaylar o kadar önemlidir ve damarlar kapatılmamalıdır. Burdur Gölü’nün kurumasının nedeni Bakan Eroğlu’nun ifade ettiği gibi yağışlardaki azalma değil, gölü besleyen yeraltı sularından, dere ve çaylardan göle su girişindeki azalmadır.” Ö Yağış artıyor S üleyman Demirel Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Erol Kesici, Burdur Gölü Havzası’nda 1995’ten beri yağışlarda artış olduğunu, göldeki çekilmenin nedeninin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun iddia ettiği gibi yağışlardaki azalma olmadığını belirtti. Bakan Eroğlu, pop sanatçısı Tarkan’ın da kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı için korunması çağrısında bulunduğu Burdur Gölü’nde korkulacak bir şey olmadığını, yağmur ve kar yağmasıyla göl seviyesinin normale döneceğini savunmuştu. Bisikletle dünya turu A Beymelek Dalyanı Yaralı keçi özenle korunuyor tedavi edildi lman Jochen Bosch ile İsviçreli Nour Khadam bisikletle çıktıkları dünya turunda Demre’ye ulaştı. Almanya'dan 30 Eylül'de bisikletiyle yola çıkan bilgisayar uzmanı Jochen Bosch (31) ile İsviçre'nin Cenevre şehrinden 25 Eylül'de bisikletiyle yola çıkan bar sahibi Nour Khadam (27), Demre’de Noel Baba Müzesi, Myra Antik Kenti’ni gezdi. Alman Bosch, Güney Afrika'da, İsviçreli Noun Khadam Suriye'de geziyi bitirmeyi planlıyor. D emre’ye bağlı Beymelek beldesindeki Beymelek Dalyanı, doğal yapısını koruması ve verimliliğiyle öne çıkıyor. Çipura, levrek, sargoz, kefal, mırmır, yılan balığı, grida ve mavi yengeçlerin Türkiye'deki en önemli doğal ortamı olan Beymelek Dalyanı, caretta cerattalara da ev sahipliği yapıyor. Bazı kuş türlerinin de doğal yaşam alanı olan Beymelek Dalyanı, Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretim ve Eğitim Enstitüsü tarafından korunuyor ve işletiliyor. Akdeniz Su Ürünleri Araştırma Üretim Enstitüsü Müdür Yardımcısı İsa Tekşan, Türkiye'de 172 dalyan bulunduğunu, doğal özelliğini kaybetmeyen tek dalyanın Beymelek Dalyanı olduğunu söyledi. A kseki'nin Çukurköy yakınlarında orman yolu açmaya gelen işçiler, yaralı bir yaban keçisi buldu. Bölgeye gelen Akseki Yaban Hayatı Şefliği personeli, yaklaşık 7 aylık olduğu tahmin edilen yavru yaban keçisini, tedavi ettirdi. Bir kaç gün gözetim altında tutulacak keçi, daha sonra doğaya bırakılacak. C MY B C MY B