Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 6 EYLÜL 2019 CUMA ege@cumhuriyet.com.tr EGE’DE HABER KONUK YAZAR Huriye Serter İzmir İş Kadınları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hayatın her alanında kadın var Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, kurduğu laik, demokratik Cumhuriyet ile bir anlamda kadına da kurtuluşunu armağan etti. Çok sayıda Avrupa ülkesinden önce, 1934 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren bir ülkeden bugün geldiğimiz noktaya baktığımızda inanılmaz bir değişim görüyoruz. Atatürk’ün bizlere daima ileriye bakmayı, gelişmişliği örnek almayı nasihat ettiğini unutmuş olmalıyız. Öyle ki bugün ülke gündeminde kadının adını maalesef çok az görüyoruz. Bu az sayıda haberin büyük çoğunluğu ise bizi oldukça üzüyor. Söz konusu kadın olunca söyleyecek çok şey var. İlk olarak erkek şiddetiyle başlamak istiyorum. Yazımı kaleme aldığım süreçte “Anıt Sayaç” 2019 yılının ilk sekiz ayında 263 kadının öldürüldüğünü gösteriyordu ve korkarım ki siz bu satırları okurken birer sayı olarak cümlelere sığdırmaya çalıştığımız, erkek şiddetiyle hayatını kaybeden kadınlara başka isimler de eklendi. Kimisini ismiyle kimisini fotoğrafıyla kimisini de hikâyesiyle birkaç gün konuşarak unuttuğumuz yüzlerce kadın artık aramızda değil. Pek çoğu en yakınları tarafından katledilen kadınların kaderini başka kadınlar yaşamasın diye her fırsatta dile getirdiğimiz gibi hayatın her alanında büyük bir dönüşüm yaşanmalı. Bu dönüşümün içinde hukuki yaptırımlardan eğitim sistemine, ailelerin çocuk yetiştirme şekillerinden kadının sosyal hayatındaki konumuna kadar birçok şeyi sayabiliriz. Bunu bir süreç olarak görmek değil artık zaman kaybetmeden harekete geçmek yapılması gereken en önemli adımdır. Hayatın her alanında kadının var olması gerektiğini savunuyoruz. Kadınların iş hayatına daha fazla katıldığı bir süreçte maalesef birçok olumsuz gelişme yaşanıyor. İlk olarak iş yaşamında belli bir noktaya geldikten sonra “cam tavan” engeliyle karşılaşan kadınlar, kariyerini bir basamak daha ileriyle götüremiyor. Yönetici pozisyonunda erkeklerin egemen olduğu iş hayatında, yüksek mevkilere gelen kadınların maaşları da aynı pozisyonda görev alan erkeklere oranla oldukça düşük kalıyor. Ayrıca kadının domestik alana ait bir birey olduğu algısını yıkmadığımız, “kadın annedir” yaklaşımını aşamadığımız sürece iş yaşamında cinsiyet eşitliğini yakalamak pek mümkün olmayacak. Çocuk sahibi olduğu için kariyerinin önüne birçok engel çıkarılan kadınlar, kreşlerin yetersizliği başta olmak üzere bazı nedenlerden dolayı çalışma hayatından uzaklaşmak zorunda kalıyor. Bu anlamda yapılacak tüm çalışmaların ivedilikle hayata geçirilmesi taraftarıyız. Kuruluşundan bugüne kadının her alanda görünür olması hedefiyle çalışmalarına devam eden İzmir İş Kadınları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı olarak, iş hayatında daha fazla kadının olması için var gücümüzle çalışıyoruz. Genç İZİKAD projesiyle üniversite öğrencisi ve mezunu genç kızların girişimciliklerini destekliyor, düzenlediği eğitimlerle kadınlara hayatın her alanından paylaşımda bulunuyoruz. Ayrıca “İş Hayatında Kadın Statüsünün Güçlendirilmesi” projesi kapsamında kadınlara “Liderlik Gelişim Programı” ve “Kızlar Okulu Yönetiyor” eğitimleri vermeyi planladık. “Liderlik Gelişim Programı” eğitimleri, İzmir’de kadının ve İzmir’de yaşayan kadın statüsünün güçlendirilmesi konusunda çalışan 20 dernek üyesi ve 2540 yaş arası üst düzey yönetici kadınlarımıza 40 saatlik bir eğitim verecek. Bu eğitimlerle birlikte kadının iş yaşamında karşılaştığı ya da karşılaşabileceği sıkıntılar üzerinde durularak, kadınlara liderlik eğitimi verilecek. Bu ve benzeri birçok çalışmaya imza atan İzmir İş Kadınları Derneği, hayatın her alanında kadının yanında olmayı sürdürecek. ‘Engelsİzciler’ kampında tüm engeller aşıldı Engelliler konusunda farkındalık yaratmaya çalışan Muğla Büyükşehir Belediyesi, engelli ve ailelerini sosyal yaşamın her alanında destekleyerek hayatlarını kolaylaştırmayı amaçlayan projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından Menteşe, Milas ve Fethiye Kısa Mola Merkezlerinden eğitim alan 15 engelli birey, Engelsİzciler Kampı’nda bir araya geldi. Fethiye ilçesi İnlice Plajı’nda iki gece üç gündüz gerçekleştirilen kampta, izcilik eğitimi alan engelli öğrenciler derslerde öğrendiklerini uygulama ve izci arkadaşlarıyla kaynaşma fırsatı buldu. Kampta ilk gün kendi çadırlarını kurup obalara ayrılan Engelsİzciler, obalarına İnek, Kedi, Aslan ve Vak Vak Obası isimlerini verdiler. Oba bayraklarını da kendileri tasarlayan Engelsİzciler, tüm gün grup çalışmaları ve deniz etkinliği yaptı. Ayrıca ilk günün akşamında Hababam Sınıfı Tatilde filminin gösterimi yapıldı. İkinci gün deniz etkinliği, kamp alanının temizliğini yapan Engelsİzciler günün geri kalanını ateş gecesi ve yemin töreni için ön hazırlıkla geçirdi. Akşam yemeğinden önce İzci yemini eden 15 izciye fularları İzci Liderleri tarafından takılarak liderlikleri onaylandı. İnlice plajında tatil yapan vatandaşlar da çağılarak ateş gecesi gösterileri başladı. İzciler türküler söyleyip, dans yaparak eğlenceli vakit geçirdi. 88. kez açılıyorİzmir Fuarı’na 39 ülkeden 180 delegasyon, Türkiye’den de 21 kent katılacak Mehmet İNMEZ İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından 88’incisi düzenlenecek İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF) bugün açılıyor. partner ülkenin Çin Halk Cumhuriyeti, odak ülkenin ise Hindistan olduğu fuara, 39 ülkeden 180 civarında delegasyon katılacak. Türkiye’den 21 kentin katılacağı fuarda, İstanbul ve Kahramanmaraş onur konuğu iller olacak. Açılışa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da katılacak. Türkiye’nin en önemli kentlerinden biri olan İstanbul, 88 yıllık İEF tarihinde ilk kez onur konuğu il olarak yer alacak. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da açılışa katılacak. “Doğa Dostu Şehir ve Duyarlılık” ana temasıyla EXPO 2023’e hazırlanan Kahramanmaraş da çeşitli etkinliklerle İEF’de olacak. Ayrıca Aksaray, Amasya, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Denizli, Edirne, Hatay, Isparta, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Kocaeli, Malatya, Mersin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Uşak da fuarda olacak. Ünlü isimler konser verecek Yeraltı otoparkı üstü çim alanda kurulacak Çim Konserleri Sahnesi’nde, bugün Goran Bregovic, 7 Eylül’de Monica Molina, 8 Eylül’de Glikeria şarkılarını seslendirecek. 9 Eylül ise başka bir şölene dönüşecek. Geçen haftalarda İzmir’de çıkan orman yangınlarında yok olan ağaçların yerine yenilerinin dikilmesine destek için düzenlenecek “İzmir Tek Yürek Orman Konseri”nde Gazapizm, Anıl Piyancı, Serap Yağız, Ni yazi Koyuncu, Oğuzhan Uğur, Halil Sezai, Gripin, Hayko Cepkin ve Haluk Levent sahnede olacak. İzmir’in kurtuluş gününde gerçekleşecek konser 18.30’da başlayacak. 10 Eylül’de Ara Malikian, 11 Eylül’de Yeni Türkü, 12 Eylül’de Onur Akın, 13 Eylül’de Edis, 14 Eylül’de Simge Sağın, kapanış günü olan 15 Eylül’de ise Serkan Kaya şarkılarıyla Çim Konserleri’nde olacak. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda geçen yıl ilk kez kurulan rock sahnesi, bu kez Rock&More adıyla müzikseverleri ağırlayacak. 8 Eylül’de Şehinşah, 9 Eylül’de Manga, 10 Eylül’de mor ve ötesi, 11 Eylül’de Pinhani, 12 Eylül’de Kalben, 13 Eylül’de Pentagram, 14 Eylül’de Ufuk Beydemir, 15 Eylül’de Mabel Matiz Rock&More sahnesinin konuğu olacak. Zeki Müren unutulmadı Fuarın unutulmaz eğlence mekanlarından biri olan Mogambo’da 7 Eylül’de Leman Sam, 8 Eylül’de Can Gox, 9 Eylül’de Cem Adrian, 10 Eylül’de Jehan Barbur, 11 Eylül’de Melek Mosso, 12 Eylül’de Tuna Kiremitçi, 13 Eylül’de Mehmet Erdem, 14 Eylül’de Birsen Tezer, 15 Eylül’de Eda Baba sahnede olacak. “İzmir Enternasyonal Fuarı” denildiğinde hatırlanan isimlerin başında gelen, “Canım Egeme saygımla geldim” pankartıyla hafızalarda yer alan Zeki Müren ise fuarda özel programla anılacak. Sinemaya dair her şey “Sinema Burada Festivali”, 11 Eylül’de onur ve başarı ödüllerinin yanı sıra “4’üncü Kısa Film Proje Yarışması Ödül Töreni” ile kapılarını açacak. İpek Bilgin ve Taner Birsel’in onur ödülü alacağı festivalde, Ozan Güven ve Saadet Işıl Aksoy’a başarı ödülü verilecek. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda Türkiye’nin en büyük tarihi açık hava çarşısı, “Kemeraltı Sokağı” adı altında ağırlanacak. AÇILIŞ SAATİ 88’inci İzmir Enternasyonal Fuarı’nın açık alanları saat 12.00’de ziyaretçilere açılacak. Hollere giriş saatleri ise 16.00 ile 23.00 arasında olacak. FUAR GİRİŞ ÜCRETİ Fuar giriş ücretleri 4.5 TL olarak belirlendi. İzmir Tek Yürek Dayanışma Konseri’nin olduğu 9 Eylül günü ise gün boyu giriş ücretleri 10 TL olacak. Giriş kapılarında geçişler İzmirim Kart ile “temassız” özelliğe sahip kredi ve banka kartlarıyla yapılabilecek. Engelli ve refakatçi, gazi ve gazi yakını, şehit ailesi elektronik kart sahipleri Kültürpark’a ücretsiz girebilecek. ULAŞIM SAATLERİ Bazı hatlarda raylı sistemle bağlantılı olarak sefer saatleri 02.05’e kadar uzatıldı. Ayrıca Konak Bahribaba bağlantılı Balçova, Buca, Bornova, Karşıyaka ve Gaziemir bölgelerine hizmet veren “Baykuş Seferleri”nin de sabah 06.00’ya kadar çalışması kararlaştırıldı. ‘Art & Wine’ etkinliği ile eşsiz bir sanat günü Sanatla her zaman iç içe olma prensibiyle hareket eden ve kendini bu anlamda diğer otellerden ayıran Kempinski Hotel Barbaros Bay’de, sanatın farklı disiplinlerinden oluşan; resim, heykel ve fotoğraflar ile otelin her köşesinde karşılaşmak mümkün. Otel, bu bağlamda yaptığı sanat etkinliklerine bir yenisini daha ekledi ve Bodrum’daki sanatseverleri bir araya getirdi. Ayla Turan, Emel Karakozak, Gülten İmamoğlu, Kemal Tufan ve Şeyda Cesur gibi çağdaş sanatın değerli sanatçılarının eserlerinin paylaşıldığı organizyona katılım yoğundu. Erkan Alpay’ın keyifli piyano dinletisinin ardından Kempinski Hotel’in değerli sömeliyesi Mehmet Gazezoğlu, Saranta Şarapçılık’tan Evren Öztürk ile beraber konuklara Chateau Murou şarapları deneyimi yaşattılar. Her bir tadımın bir sanat eserine ithaf edildiği davette misafirler, sanatçıların kendilerinden eserlerini dinleme fırsatı buldu. Eşsiz sanat eserlerinin hikâyesi ile Türkiye’nin en özel üzümlerinden üretilen şarapların eşleştirildi ği “sanat sohbetleri ve şarap tadımı” etkinliği, Kempinski Hotel Barbaros Bay Bodrum içerisinde yer alan Artgalerim’de Özlem Alıcı’nın sanat yönetmenliği ile sanatseverlerle buluştu. Sanatseverler, sanatçılar, koleksiyonerler ve gazetecilerden oluşan davetli grubunun büyük beğenisiyle karşılaştığı organizasyonda, konuklar eserler ile ilgili bilgi alırken keyifli bir gün yaşadı. l Cumhuriyet / EGE Sanatçılar İzmir için bir araya gelecek Sanatçı Haluk Levent, 9 sanatçının İzmir’de konser vererek elde edilen gelirin kentte yanan ormanların ağaçlandırılmasının yanı sıra, helikopter ve uçak alınması için kullanılacağını duyurdu. İzmir’de 9 Eylül’de ormanların korunması için dayanışma konserleri gerçekleştirilecek. Orman konserine sanatçılar Haluk Levent, Halil Sezai, Gripin, Niyazi Koyuncu, Hayko Cepkin, Oğuzhan Uğur, Anıl Piyancı, Serap Yağız ve Gazapizm katılacak. Kültürpark’ta 18.30’da başlayacak konserin giriş ücretlerinden elde edilen gelir İzmir ormanlarının korunması için kullanılacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başka nı Tunç Soyer de, sanatçıların desteğiyle verilen konserlerde elde edilecek gelirlerle, yangın söndürmede kullanılmak üzere uçak ve helikopter alınacağını söyledi. Soyer, İzmirlilerin konsere destek vermesini istedi. Konser verecek sanatçılar Anıl Piyancı, Halil Sezai, Haluk Levent, Hayko Cepkin, Gripin, Niyazi Koyuncu, Serap Yağız, Oğuzhan Uğur. l Cumhuriyet / EGE Tunç: İsmiyle müsamma, güçlü, erdemli bir insan; okur, dinler, izler, “ben” değil “biz” demeyi bilir, mütevazıdır; yol arkadaşım... Duygu: Sanat duygularla, düşüncelerle tasarlanır ve renkte, seste anlam bulur; “Duygu”m benim balerin, hassas kızım, adı gibi o da. Defne: Benim su perim, eros oku atmış bir kere, ona hayran olmamak mümkün değildir; dengedir, umuttur. Seferihisar: Seferihisar’da doğmadım ama yaşamaya karar verdim, tercih ettim kök salmaya, seviyorum Seferihisarlı olmayı. İzmir: Samimi şehir, sizi yalnız bırakmaz; girer kolunuza, oturur masanıza; iyi ki İzmir’de yaşıyorum. İmbat: İzmir’in gevreği, kumrusu, çiğdemi, havası suyu başkadır; bir de imbatı vardır, sıcak yaz akşamlarında serinlersiniz tatlı imbat rüzgârıyla. Körfez: Benim için liman demek, İzmir bir liman şehri; liman da sadece BİR KELİME BİR CÜMLE Neptün Soyer, İzmir KöyKoop Başkanı ticaret, denizyolu demek değildir, şehirlerin hatta ülkelerin can damarlarıdır; liman ne kadar gelişirse hem ekonomik hem de sosyal alanda o kadar gelişir şehirler. Matematik: Yaşamın kendisi hayattır, okullarda önce günlük hayattaki matematiğin önemini öğretirsek havuz problemleri vız gelir. Fotoğraf: İnsanın hobileri olmalı, sevdiği şeyleri yapmalı, kendine zaman ayırmalı; carpediemanı yaşar, fotoğraf da bir an. Tarım: Tarım kadın demektir, kadın olmazsa tarım olmaz; kadının adı, kadının eli, kadının emeği var tarımda, artık sözümüz de var. Lavanta: Seferihisar’ın Turgut köyü lavantanın moruyla, kokusuyla, yağıyla göçe dur dedi; TÜİK verilerine göre Turgut, lavanta sayesinde göç vermeyen bir köy. Mandalina: Kurusu, lokumu ama en özeli mayıs ayında mis gibi; mandalina çiçek açar, kokusu... Karakılçık: Bir avuç buğday tanesi Seferihisar’dan “kurda kuşa aşa” diyerek Türkiye’nin her yerine dağıldı;12 bin yıl önce de Göbeklitepe’de kadın evine bakıyor, tarım yapıyor, buğdayı ekmeğe dönüştürerek ailesini doyuruyordu. Kooperatif: Maddi ve manevi güçleri birleştirmektir, bir zayıfla bir güçlünün birleşmesi değil tabii bahsettiğimiz; 1863’te şimdi 1. Karantina’da büstü olan Mithat Paşa memleket sandıklarını kurar; Türkiye kooperatif tarihinin teori ile pratiğinin uyumla ilerlediği dönem Atatürk’ün başlattığı, yasalarla belirlediği, eylemlerle ekonomik ve sosyal güçlenmemizi sağladığı Cumhuriyet dönemidir. KöyKoop: Mahmut Türkmenoğlu tabii ki Allah rahmet eylesin bir kadın ve erkek el ele vermiş ve “memleket için tarım” demiş; ben de onun izinde “İzmir’de birlik beraberlikle üretim, tarımda kooperatifçilik” diyorum. l MUZAFFER AYHAN KARA