Katalog

2 23 AĞUSTOS 2019 CUMA ege@cumhuriyet.com.tr Kentteki sayıları her yıl artan Suriyelilerden dönmek isteyen de var, kalmak isteyen de İzmir’deki Suriye HABER MUHAMMED ÖZMEN Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'nün Temmuz ayı raporuna göre İzmir'de 144 bin 230 Suriyeli yaşıyor. Bu verilere göre kentte yaşayan her 30 kişiden 1'i Suriyeli. Kentteki Suriyeli sığınmacıların nüfusu, son iki yılda 15 bin 540 arttı. Bu sayı sığınmacıların nüfus artış oranının, kentin nüfus artış oranından daha yüksek olduğunu gösteriyor. Yaklaşık 40 bin Suriyelinin Kurban Bayramı için Suriye'ye geçmesi, Türkiye'nin sığınmacı sorununu yeniden gündeme getirdi. Cumhuriyet Ege olarak İzmir'de yaşayan Suriyeli sığınmacıların yaşamına ayna tutmaya çalıştık. İzmir, Türkiye'de Suriyeli sığınmacı nüfusunun en kalabalık olduğu 8'inci il. Kentte yaşayan 144 bin 230 Suriyeli sığınmacının en yoğun yaşadığı ilçe ise Konak. İlçenin tarihi Basmane semtinden Kadifekale'ye uzanan bölgesi son yıllarda sığınmacıların akınına uğramış. Birçok Suriyeli bu semtlerde, kentsel dönüşüme gireceği için boşaltılan binalarda ikamet ediyor. Bölgede, Türkçeden çok Arapça tabelalar, yalnızca Suriyelilerin gittiği dükkânlar, Suriyelilere özgü ürünler dikkat çekiyor. Suriyelilerin yaşadığı semtlerde yer yer Afganistan, Bangladeş, Özbekistan, Senegal ve Gine uyruklu göçmenlerin de bulunduğu göze çarpıyor. Dönersem tutuklanırım İzmir'e gelenlerin bazıları Avrupa’ya geçmek istiyor, bazılarıysa Türkiye’de kalmak istediklerini söylüyor. Ülkelerine geri dönmek isteyen Suriyeliler ise Ahmet Urfalı Esad yönetiminin kontrol ettiği bölgelere döndüklerinde tutuklanacakları endişesi taşıyor. Bu endişeyi taşıyanlardan birisi de 6 yıl önce Halep'ten İzmir'e göç eden elektrik mühendisi Ahmet Urfalı. Soyadı dikkatimizi çekince atalarının Osmanlı döneminde Şanlıurfa'dan Halep'e göç ettiğini, köklerinin Türkiye'de olduğunu söylüyor. Ahmet Urfalı, Agora'da tavuk satan bir dükkânda kasaplık yapıyor. Haftalık 600 lira aldığını belirten Urfalı, “Suriye'de 21 yıl eği Ahmet el Mesut tim aldım. Üniversite okudum, elektrik mühendisiyim. Diplomam kayıp, ülkeme gidip çıkaramıyorum. 3 çocuğum var, biri Türkiye'de doğdu. Onlar için çalışmam lazım. Esad gittiği zaman ülkeme dönmek istiyorum. Hiç silah kullanmadım, kavga bile etmedim. Ama ülkeme dönersem Türkiye'ye geldiğim için tutuklanacağım ve yeniden askerlik yapacağım” diyor. Aynı mahallede görüştüğümüz bir başka sığınmacı ise Ahmet el Mesut. Bir lokantada garsonluk yaparak geçimini sağlayan el Mesut, 2'si İzmir'de doğan 4 çocuğunun olduğunu söyleyerek “İnsanlar bize kötü bakıyor, biliyoruz. Ama herkesin böyle düşünmediğini de biliyoruz. Halep bombalanınca kardeşimi kaybettim. 6 yıl önce ailemle birlikte Türkiye'ye geldik. Savaş biterse gideriz ama bitmezse gitmeyeceğiz.” diyor. “Kriz” kelimesini Suriyeli sığınmacılar da kullanıyor. Evinin önünde karşılaştığımız Mey sun Abdulhadi isimli bir kadın savaştan oğlu, gelini ve torunlarıyla birlikte kaçtıklarını, 2 yıl Şanlıurfa'da kaldıktan sonra İzmir'e geldiklerini ifade ediyor. Oğlunun burada bir süreliğine beyaz eşya tamirciliği yaptığını söyleyen kadın, şimdilerde “kriz” nedeniyle işsiz kaldığını belirtiyor. Meysun Abdulhadi İzmir'deki yaşamlarını, “Türkiye'den memnunuz. Evimizin kirası 600 lira. 2 adet ‘Hilal Kart' için verilen 1200 lira ile geçiniyoruz. Suriye'de hiçbir şeyimiz kalmadı, dönmek istemiyoruz” cümleleriyle anlatıyor. Suriyelilere ayrımcılık yapılıyor Bölgede karşılaştığımız az sayıda Türk esnaf, Suriyelilere hastanelerde öncelik tanındığı, elektrik, su, doğalgaz faturalarını ödemediklerini savunuyor. Uzun yıllardır Yenimahalle'de bakkallık yapan Behiye isimli kadın, “Ben çocukken burada Rumlar yaşardı, iç içe yaşardık. O zamanlar muazzamdı, şimdi devletimiz buralarla ilgilenmiyor. Terk edilmiş bir mahalle gibi oldu. Yakında burası Suriyelilere kalacak. Devletimiz bizden çok Suriyelilere yardım ediyor” sözleriyle Suriyelilerin gönderilmesi gerektiğini savunuyor. Müşterilerinin 4'te 3'ünün Suriyeli olduğunu söyleyen bir eczacı ise “Onlar için tercüman çalıştırıyoruz. İlaç almaya gelen Suriyeliler, bizim vatandaşımız gibi ilaç alırken yüzdelik pay ödemiyor, yalnızca ilaç fark ücreti ödüyorlar, bu da ilaç başına 2 lira, 3 lira gibi bir meblağ oluyor. İlaçlar bedava olduğu için gerekligereksiz hemen doktora gidip ilaç alıyorlar” diye konuşuyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Çerçioğlu’nun çağrısına her kesimden destek geldi Aydın fabrika için birleşti Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun, Türkiye’de kurulması gündeme gelen Volkswagen fabrikasının Aydın’da tesis edilmesi yönündeki çağrısı kamuoyunda geniş yankı buldu. Twitter’dan “#VolkswagenComeToAydın” etiketiyle paylaşımı yapan Çerçioğlu’na kentteki birçok sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve yerel yönetici destek verdi. Volkswagen yatırımının Aydın’da hayata geçirilmesi için mücadele edeceklerini belirten Çerçioğlu’nun, “AKP Aydın milletvekilleri de resmi açıklama yapılıncaya kadar bu mücadeleyi sürdürmeliler ve bırakmamalıdırlar” çağrısı ses getirdi. Kentin iş dünyası temsilcileriyle bir araya gelerek, konuyla ilgili görüşme yapan Çerçioğlu, Twitter hesabından, ‘VolkswagenComeToAydın’ etiketiyle kampanya başlattı. Çerçioğlu’nun başlattığı kampanya kısa sürede Türkiye gündemine girdi. CHP’den tam destek Çerçioğlu’nun çağrısının ardından CHP Aydın milletvekilleri Bülent Tezcan, Süleyman Bülbül ve Hüseyin Yıldız, yaptıkları ortak açıklamada “Sanayi ve Teknoloji Bakanı’nın bu hafta içerisinde parti ayrımı yapmaksızın Aydın’ın tüm milletvekilleri ve Büyükşehir Belediye Başkanı’yla bir araya gelmesini ve bu konu üzerinde hızlı bir çalışma yapmasını istiyoruz” dedi. Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay, Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan, Söke Belediye Başkanı Levent Tuncel, Germencik Belediye Başkanı Fu at Öndeş de çağrıya destek verdi. 4 bin kişilik istihdam Çerçioğlu’nun çağrısının çok önemli olduğunu vurgulayan Aydın Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yunus Şahin, “Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızın bu çağrısına Aydın’daki tüm kesimlerin destek vererek, bu konuda gündem oluşturup, en güçlü mesajı Aydın olarak vermemiz gerekiyor. Bu fırsatları mutlaka ilimiz için avantaja dönüştürmeliyiz. Dünyaca ünlü bu otomotiv devine bu çağrıyı yaparken yatırım yerini de belirtmeliyiz. İlk aklıma gelen; mevcut durumda fizibilite çalışmaları devam eden Efeler Merkez Yeniköy Mahallesi sınırlarındaki Aydın Serbest Bölgesi için planlanan 650 dönüm arazi çok uygun olabilir. Çünkü arazinin 2 bin dönüme kadar genişlemesi mümkün. AYSO olarak da biz burayı Volkswagen’ in Türkiye’de kurmayı planladığı ve 4 bin kişilik istihdam sağlanacak otomobil fabrikasının yatırım alanı olması için teklifte bulunuyoruz” dedi. AKP’li Erim’den teşekkür AKP Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim ise Çerçioğlu’na çağrısından dolayı teşekkür ederek, firmanın Türkiye’de kurmayı planladığı yatırımı Bulgaristan’a kaydırma kararı aldığı yönünde bilgi aldıklarını söyleyedi. Erim, ileride herhangi bir otomotiv yatırımının daha Türkiye’de hayata geçecek olması söz konusu olursa Çerçioğlu’nun desteklerinden yararlanmak isteyeceklerini kaydetti. l AYDIN / Cumhuriyet Atatürk Maskı temizlendi Buca'nın Çaldıran Mahallesi sırtlarından tüm İzmir'i kucaklayan 42 metre yüksekliğindeki Atatürk Maskı'nda, yağmur ve güneşin etkisiyle yaşanan yıpranmalara karşın gerçekleştirilen bakım ve boyama çalışmalarının ardından, doğal yollarla yaşanan kirlenmeler için temizlik işlemi yapıldı. Heykelin bakımı için görevlendirilen profesyonel dağcılık ekibi, bir hafta boyunca maskın her noktasında detaylı bir çalışma yaptı. Çalışma kapsamında Atatürk Maskı'nın kaş bölgesine kuşlar tarafından yuva yapıldığı tespit edildi. Kuşlardan kalan pislikleri heykele zarar vermeden temizlemek için özveriyle çalışmalarını yürüten ekip, maskın kaş, kulak ve yanak bölgelerine ulaşmak için özel dağcılık malzemelerini kullandı. Narlıdere renkleniyor Vatandaşların kent içi yaya ulaşım olanaklarını güçlendirmek için çalışmalar yürüten Narlıdere Belediyesi, ilçe genelinde bulunan merdivenleri bakıma aldı. Huzur Mahallesi, Arıkent Bölgesi, Çatalkaya, Ilıca ve Çamtepe’de yer alan ve vatandaşlar tarafından yoğun olarak kullanılan merdivenler onarıldı, ihtiyaç duyulan noktalara tırabzanlar eklendi. Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin “Vatandaşlarımızın huzur ve güven içinde yaya ulaşımlarını sağlaması için çalışmalar yürütüyoruz. Dikey konutlaşan bölgelerdeki merdivenler de bunun önemli bir ayağı. Hem bakım onarım hem de kent estetiği çalışmalarımız aralıksız devam edecek” dedi. Öğrencilere dayanışma evi Balçova Belediyesi’nin “İhtiyacın yoksa al getir, ihtiyacın varsa al götür” sloganıyla açtığı dayanışma evi, kente okumak için gelen öğrencilerin en büyük destekçisi oluyor. İhtiyacı olmayan kişilerin kullanılabilir ev eşyalarını kabul eden dayanışma evi, Türkiye’nin farklı yerlerinden Balçova’ya üniversite eğitimi almak için gelen ve Balçova’da öğrenci evinde kalmaya başlayan öğrenciler ile irtibata geçiyor. Dayanışma evinde kendisine uygun koltuk, buzdolabı, televizyon, halı gibi ev eşyası bulan öğrenciler, bu eşyaları ücretsiz olarak alıp evlerinde kullanıyor. Dayanışma evinin maddi imkânı iyi olmayan ailele re destek olmak amacıyla kurulduğunu ifade eden Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya, “Zaman içinde başka illerden gelen öğrencilerin de büyük zorluk yaşadığını gördük. Yeteri kadar devlet yurdu olmadığı için öğrenciler ev tutmak zorunda kalıyor. Kıt kanaat geçinen çocuklar ellerindekinin tamamını ev tutmak için harcayınca, eşya almaya çok imkânları olmuyor. Biz belediye olarak daha önce ilçemizde bir kız öğrenci yurdu yapmıştık. Ancak bu tabii ki yetmiyor. Biz de öğrencilerimizin sorununu çözmek için dayanışma evinden öğrencilerimize destek olmaya çalışıyoruz” dedi. l Cumhuriyet / EGE İlaçlar çöpe değil imhaya gidecek Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Çevreci Eczacılar Kooperatifi (ÇEKOOP) ve İzmir Eczacı Odası işbirliğiyle hazırlanan atık ilaç toplama projesini başlattı. Başkan Batur, Konak’ta evlerde biriken ilaçların çöpe atılmadan toplanarak, imha edilmesi amacıyla geliştirilen proje kapsamında ilk atık ilacı, Konak Eczanesi’nde bulunan ilaç toplama kutusuna, aralarında ÇEKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Eda Çağında, İzmir Eczacı Odası temsilcisi Cüneyt Özberk, CHP Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu ve belediye meclis üyelerinin de bulunduğu katılımcılarla birlikte attı. ‘İlaç çöp değildir’ Projenin hem çevre hem halk sağlığının korunması açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken Batur, “İlaç çöp değildir, çöplüğe atılamaz, bertaraf edilmesi gerekir. İlaçlar çöpe atıldığında içlerindeki kimyasal maddeler toprağa ve suya karışarak çevre kirliliğine neden oluyor. Bu kirlilik hem insan sağlığına hem de doğadaki diğer canlılara zarar veriyor. Biz bunun önü ne geçmek istiyoruz. Gelecek nesillerimizi düşünmek zorundayız. Bu konuda üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Eczanelerimizin, eczacı arkadaşlarımızın da destekleriyle, tüm toplum için çok faydalı bir çalışma gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum” dedi. Vatandaşa çağrı Konak’ta yaşayanların projeye destek vermelerini isteyen Batur, “Hemşehrilerimden, evlerinde bulunan tarihi geçmiş veya kullanılmayan, ihtiyaç fazlası ilaçları eczanelerde bulunan sarı kutulara ulaştırmalarını rica ediyorum. Eczacılarımızın işbirliği ve duyarlı vatandaşlarımızın katılımıyla büyüteceğimiz bu kampanyanın başarıya ulaşacağına inanıyorum” diye konuştu. Konak’ta 235 eczane bulunduğunu hatırlatan Başkan Batur, proje kapsamında 100 eczaneyle işbirliği yapıldığını belirterek, bu sayının hızla artırılacağını da belirtti. Batur, “Örnek bir çalışma gerçekleştireceğiz. Bu çalışmanın sürekliliğini sağlamak da önemli; takibini de her birlikte yapacağız” dedi. l Cumhuriyet / EGE Bornova hurda araçlardan kurtuluyor Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ’un, hurda araçların kaldırılmasına yönelik olarak göreve gelir gelmez ortaya koyduğu “Anjiyo Projesi” ile ilgili çalışmalar hızla sürüyor. İlçe Emniyet Müdürlüğü ve çevreye rahatsızlık veren hurda araçların yoğunlukla bulunduğu sanayi siteleri işbirliğinde yürütülen çalışma kapsamında 3. ve 5. Sanayi Sitesi ile MTK’de tespiti yapılan 169 araç için tebligat  yapıldı. Bornova İlçe Emniyet Müdür lüğü ile bilgi paylaşımı yapılarak 137’si ilçe sınırları dışından olan araçların sahiplerinden araçlarını iki hafta içerisinde kaldırmaları istendi. Kaldırılmayan araçlar için 5326 sayılı kabahatler kanunun 41/6 maddesine göre cezai işlem uygulanacak. Kaldırılmayan araçlar bir kez daha Emniyet’e bildirilecek ve kaldırılmaları istenecek. l Cumhuriyet / EGE