Katalog

c OCAK CUMA EGE İNSANA ASUMAN Çevik zabıta! DAİR ABACIOĞLU [email protected] Körfezin Güneyi İzmir Körfezi’nin güney tarafı, kentin şu sıralar en hızlı yapılaşma faaliyetinin gerçekleştiği bölgesi. Kent içinde kaynakları tüketen imar rantı, kendine bu bölgede zengin bir inşaat alanı buluyor. İzmir’in kuzeyinde yer alan ve Aliağa, Çandarlı, Foça gibi tarım alanlarının kenti beslediği bölge giderek ‘’sanayi’’ kirliliğine teslim edilmiş durumda. Daha çok konut, daha fazla rant için yeni yerler aramak gerekiyor. Narlıdere, bütün narenciye bahçelerini ortadan kaldırarak gökdelen tarzı apartmanlarla konut yapımına doydu. Şimdi sıra Güzelbahçe’de. İlçenin en fazla iki kata izin veren, bahçeli ev tipi yapılaşma geleneği çoktan kırıldı; yerini çok katlı apartmanlara izin veren bir imar durumuna bıraktı. Herkesin dikkati İnciraltı ve Bayraklı’daki imar planlarına verilmiş iken bu bölgede sessiz sedasız yoğun bir yapılaşma faaliyeti sürüyor. Kimse buradaki yeşil alan katliamını görmüyor. Güzelbahçe’den Seferihisar’a kadar olan araziler, zeytin, mandalin ve çam ormanlarıyla bugüne kadar doğal SİT, tarımsal arazi ve zeytinciliğin korunmasıyla ilgili yasal mevzuat engelleriyle yapılaşmaya direnebilmişti. Güzelbahçe ilçesinde ise en fazla iki kata izin veren bahçeli ev tarzı yapılaşmanın gerçekleşebildiği bir imar uygulaması görülüyordu. Birkaç yıl öncesine kadar sazlık alanlar, konut kümelerinin arasında varlığını koruyabiliyor, eski yapıların bahçelerindeki kim bilir kaç yıllık büyük çam ağaçları, ilçenin denizle buluşan yeşilliğine katkıda bulunuyordu. Son on yıllık bir zaman dilimi içinde sazlık alanların yerinde hiçbir estetik yönü bulunmayan iki katlı ancak imar oranı yüksek devasa villalar yükseldi; bahçesindeki çamlar yok edilen eski yapılar yıkıldı; yerine çok katlı apartmanlar inşa edildi. İlçenin hem güzelliğinden hem de bahçelerinden artık söz edemiyoruz. Yelki’nin hali ise daha içler acısı. On yıl önce beşon dönümlük bahçelerinde küçük çaplı tarım yapılan sevimli, mütevazi evleriyle; küçükbaş hayvancılığın ekonomiyi canlı tuttuğu, zeytinciliğin önemli bir ekonomik faaliyet olduğu, yüzlerce yıllık meşe ormanlarının güya ‘’koruma altına alındığı’’ bir köy görünümünden günümüzde eser kalmadı. Şimdi gelin görün, Yelki, beşaltı katlık apartmanların pıtrak gibi çoğalıp bahçeleri, meşe ormanlarını, zeytinlikleri yok ederek yükseldiği çarpık yapılaşmanın en çarpıcı örneğinin sergilendiği bir ‘’kaba saba’’ kasaba görünümüne ulaşmış durumda. Yerel değerleri, ekonomisini canlı tutan etkinlikleri, doğal güzellikleri, bu çarpık yapılaşmayla aynı hızda yok olup gitti. Bütün bu hızlı yapılaşmanın olumsuz sonuçlarını bir bakışta görebilirsiniz; Güzelbahçe’nin sahil bandında, yolun her iki tarafı neredeyse çifter sıra araba parkından dolayı trafik günün her saati ağır aksak akıyor. Aşırı yapılaşmanın getirdiği nüfus baskısını, ne yollar ne de diğer alt yapı donanımı kaldırabiliyor. Hava kirliliği ise inanılmaz boyutlarda; neredeyse kent içi kirliliğini bile aşmış durumda. Çünkü bu hızlı yapılaşma, beraberinde nüfus artışını getirmesine karşın belediye hizmetleri aynı oranda gelişmiyor. Toplu ulaşım hala çok sınırlı; sadece dolmuş ve seyrek sayıdaki otobüslerle sağlanabiliyor. Metro, deniz ulaşımı ve hızlı tren ne yazık ki yakın vadede işleyecek gibi görünmüyor; bu nedenle bu bölgede yaşamak, her evde iki araba sahibi olmayı gerektiriyor. Araba yoğunluğundan kaynaklanan kirliliğin yanı sıra doğalgazın Güzelbahçe’nin yakınına bile henüz gelmemesi, elektrik ve mazotla ısınmanın yüksek maliyeti nedeniyle villa sahipleri dahil bölge halkı tek ısınma yöntemi olarak katı yakıtı tercih ediyor. Sonuç; aşırı hava kirliliği. Daha önemli bir başka sonuç ise, yapılaşmayla birlikte yerel halkın geçim kaynaklarını kaybetmesi. Küçük çaplı da olsa tarım ve hayvancılıktan sağladıkları gelir ile sürdürdükleri mütevazi yaşam tarzı yerle bir oldu. Şimdi burada kadınlar, kocalarının ve erkek çocuklarının yeni yaşam tarzına özenerek satın aldıkları arabaların parasını ödeyebilmek için evlerde temizliğe gidiyorlar. Buna da bazıları ‘’gelişme’’ diyorlar. adrosunu 66 yeni personelle güçlendiren İzmir Büyükşehir Belediyesi Zabıtası, acil durumlara anında müdahale edebilmek için 20’şer kişilik timler oluşturdu. Belediyeden verilen bilgiye göre, denetimlerin daha güvenli yapılabilmesi amacıyla zabıtada yeni yapılanmaya gidildi. Göreve daha donanımlı müdahale edecek birimlein sayısal açıdan yetersiz kalması durumunda acil durumlar için “hazır kıta” olarak bekletilen 20’şer kişilik timler devreye girecek. Öte yandan kadroya yeni alınan 66 personele, geçtiğimiz günlerde özel eğitim verildi. Genç zabıtalar “halkla ilişkiler ve letişim”, “psikolojik ve fiziksel savunma” ve “mevzuat” dersleri aldı. K CHP’de kayyum yönetimi kongre hazırlıklarını yürütürken ‘tek aday’ arayışı gündeme geldi Karşıyaka’da uzlaşma arayışı C HP İzmir İl Başkanı Engin ve Karşıyaka Belediye Başkanı Durak, kongreye ortak listeyle gidilmesini istiyor. Engin, kayyum yönetiminin başkanı Karaege'yi önerdi. aday olur. Ona karışamayız.” Öte yandan Engin, kayyum yönetiminin başına atadıkları Ali Karaege'nin “mantıklı bir tercih olabileceğini dile getirdi. Engin, “Tarafsız ve partinin tamamını kucaklayacak bir ismin ortaya çıkması gerekiyor. Kayyuma başkan olarak Ali Karaege’yi görevlendirdik. Gerçekten bağımsız ve adaletli bir isim. Kendisi ‘ben aday olmak istemiyorum’ diyor ama bence kongrede aday olabilir. Çok da olumlu ve mantıklı bir tercih olur. Bana göre ilçe başkanlığı için Karaege’nin etrafında bir araya gelinmelidir. Onun bu işi tarafsız bir şekilde yürütebileceğine de inanıyorum” diye konuştu. Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak’ın yönetime girecek isimlerin yerel seçimlerde görevlerini bırakmaması koşulu getirilmesini istediği belirtildi. Tek adayın sürece yarar getireceğini kaydeden Durak, “Görüşmelerimiz sürüyor. Aziz başkan ve İl Başkanı Sayın Ali Engin ile görüşmelerim olacak. Zaten bu konuyu önceden yüzeysel olarak konuşmuştuk. Partinin yerel seçimlere daha iyi hazırlanması için yönetimin fire vermemesi gerekiyor. Farklı dengeleri ve hassasiyetleri de içine alan bir yeni yönetim oluştuğunda süreç sorunsuz biter” dedi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İlçe Başkanı Adnan Alabay'ın tutuklanmasının ardından kayyuma devredilen CHP Karşıyaka'da, kongreye “tek adayla” gitme arayışları gündeme geldi. İl başkanlığı ile Karşıyaka ve büyükşehir yönetimlerinin doğrudan görüşmelerle olmasa bile ortak aday konusunda görüştüğü belirtildi. Uzlaşma sağlanırsa, önceki kongrede karşı karşıya gelen gruplar, yönetimi ortak listeyle belirleyecek. CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, konuyla ilgili şunları söyledi: “Gönlümüzden bir isim üzerinde uzlaşarak yola devam etmek geçiyor. Arkadaşlarımızın çoğu değişim istediklerini söylüyor. Ardından ‘mevcut anlayış ile devam edilirse kongrenin ne anlamı var’ diyorlar. Onlar da haklı. Tabandakiler benim inisiyatif alarak aday belirleme sürecinde etkili olmamı istiyorlar. İl başkanı alarak kimse için ‘adayım şu, bunu destekleyeceksiniz’ diretmesi ve dayatması yapamam. Tabi ki Alabay’ın ekibi ve belediye başkanının yapısına da sormamız gerekiyor. Uzlaşı adayı olmaz ise taraf olmayacağım. Benim için de sıkıntılı bir süreç olur. Bir etkim, yetkim olursa müdahale ederim. Yoksa kongreyi kendi akışına bırakırım. Uzlaşı ismi çıkmaz ise isteyen MANTIKLI TERCİH DEĞİŞİM İSTiYORLAR İAOSB’ye başkan ziyareti zmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak ve EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar'la birlikte, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB) Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş’ı ziyaret etti. Kocaoğlu, İAOSB'de yaratılan üretimin ortamının Türkiye'ye örnek oluşturduğunu vurguladı. Uğurtaş da, “2013 yılında da İAOSB olarak, devam eden projelerimizi tamamlayacağız. Üreteceğimiz yeni projelerle sanayicimize sunacağımız hizmetlerde dünya standartlarını yakalamayı ve aşmayı hedefliyoruz” dedi. İ FİRESİZ... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İl Başkanı Ali Engin, eski il başkanlarının ardından bugün de eski milletvekillerini buluşturuyor. Engin, göreve geldiği günden bu yana partide yeni projeler ve sinerji üretmek için çabaladıklarını belirterek, “Bunu başarmak ancak ortak çalışmak, tecrübe sahiplerinin tecrübelerinden faydalanmak, eleştiriye açık olmakla mümkün. Partimizin İzmir’de daha güçlü olması, ülkemizde yaşayan vatandaşlarımızın daha mutlu bir hayat sürmeleri için çalışmış çok değerli isimlere sahibiz. Benim için bu isimlerin tecrübeleri ve görüşleri paha biçilemeyecek kadar değerli. Onun için geçmiş dönemlerde aktif olarak partimizin çeşitli kademelerinde görev yapmış birçok isimle sık sık bir araya gelmeye özen gösteriyorum” dedi. İzmir, İstanbul, Ankara’daki satış noktalarımızda ve Türkiye’nin her yerinden havale ile siparişlerinizde % 30 İNDİRİM kitap.cumhuriyeti.com.tr VEKİLLER BULUŞUYOR C MY B