Katalog

GÖNÜLLÜLERE KONTEYNER... arlıdere Belediyesi ve Mahalli Afet Gönülleri Vakfı arasında imzalanan protokol sonrasında başlayan çalışmalar, meyvelerini vermeye başladı. Narlıdere’ye getirilmesi planlanan üç deprem konteynerinden ilki Oğuzhan İlköğretim Okulu bahçesine yerleştirildi. Konteynerde bir afet durumunda gönüllülerin ilk müdahaleyi yapabilmelerini sağlayacak kişisel ve takım ekipmanları bulunuyor. Öte yandan Narlıdere'nin mahallelerinde afet gönüllülerinin belirlenmesi ve eğitimiyle ilgili çalışmalar devam ediyor. N c EN GÜZELLER ÖDÜLLENDİRİLDİ EGE HAZ RAN PAZARTES YIL : SAYI : K arşıyaka Belediyesi tarafından bu yıl 11.'si gerçekleştirilen “En Güzel BalkonBahçe Yarışması”nda kazananlara ödülleri Tay Park’ta gerçekleştirilen törenle verildi. Yarışmaya her geçen yıl ilginin arttığını belirten Belediye Başkanvekili Hüseyin Çalışkan, “Yalnızca bahçelerinizi, balkonlarınızı değil çevrenizi de güzelleştiriyorsunuz. Emek veriyorsunuz. Çok titiz çalışma yürüten jüri üyelerimize ve katkı koyan sponsorlarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Yarışmada; En Güzel Balkon dalında Bostanlı Mahallesi’nden Nesrin Onur birinci olurken, Alaybey’den Gülin Çolak “En Güzel Ev Bahçesi”, yine Bostanlı’dan Feridun Tezer ise “En Güzel Apartman Bahçesi” dalında birinciliği kazandı. Kazananlar ödüllerini Çalışkan, CHP İlçe Başkanı Adnan Alabay, meclis üyeleri ve bürokratların elinden aldı. İzmir’deki okullarda gerçekleştirilen müdür atamaları, Danıştay’dan dönünce okullarda zincirleme kaos yaşanıyor Eğitimde domino etkisi! İ zmir Milli Eğitim Müdürlüğü, yargı kararıyla okullarına dönmeyi hak eden öğretmenlere yeni okul önererek sorunu ‘ikna’ yöntemiyle çözmeye çalışıyor. EMRE DÖKER İzmir'de eğitim alanındaki yönetici atamalarında zincirleme kaos yaşanıyor. 2011 yılında çıkan Yönetici Atama Yönetmeliği gerekçe gösterilerek farklı okullara gönderilen 83 okul müdürü, Danıştay'a açtığı davaların ardından aldırdığı “yürütmeyi durdurma” ve “iptal” kararlarıyla eski okullarına dönmeye başladı. Ancak bu okullarda yeni atanan müdürlerin görevde olması yönetici fazlasını ortaya çıkardı. Kentte hangi müdürün nereye gideceği tartışılmaya başlandı. Toplamda 280 müdürü etkileyen geri dönüşler domino etkisi yarattı. İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, çözüm arayışına girdi. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Anadolu Lisesi'ne atanma ehliyeti olmayan öğretmenleri bu statüdeki okullara atayarak, “kadrolaşmayı” meşrulaştırmayı amaçladığı ileri sürülen yönetmelik, Danıştay'a takıldı. 83 okul müdürü Danıştay'a başvurarak geri dönmeye hak kazandı. Bu okullara sonradan atanan müdürlerin de kendi okullarına dönmesini gerektirdi. Karar, kent genelinde 280 okul yöneticisinin yer değiştirmesine neden oldu. İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, sorunu çözmek için müdürleri “ikna metodu” seçti. Davayı kazananlara, “size başka bir okulda görev verelim” teklifi sunmaya başladı. Ancak bir çok müdürün bu teklifi geri çevirdiği öğrenildi. Eğitimİş Sendikası İzmir Şube Sekreteri Bülent Turan, İzmir'de 4+4+4 eğitim sistemiyle okullarda büyük sorunlar yaşandığını bu duruma bir de yöneticilerin atamalarındaki kaosun eklendiğini söyledi. Turan, “Hukuksuzlukların bedelini öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz ödüyor. İzmir'in tüm ilçelerinde aynı sorun yaşanıyor. Tüm eğitimcilerin motivasyonları çökmüş durumda” dedi. Eğitim Sen İzmir Şubeleri Dönem Sözcüsü Mustafa Beyazbal, sorunun 280 okul müdürünü etkilediğini, geriye dönüşlerin domino etkisi yaptığını söyledi. Beyazbal, “İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, Danıştay'dan karar aldıran müdürlere yeni okul öneriyor. Böylece geriye gelen müdürle 4 müdür yerinde kalmış oluyor. Ancak bizim üyelerimiz yargının verdiği kararın uygulaması gerektiğini belirtiyor. Bu kadar yönetici değişikliği kentte ciddi olumsuzluk yaratacaktır” diye konuştu. YANIK: SEÇİM MALZEMESİ YAPILDI Bayındır’da yol eziyeti HİCRAN ÖZDAMAR Bayındır'da yol yapım çalışmalarının bir buçuk yıldır bitirilemediği, bunun bölgede üretim yapan çiçekçilerin yaşamını olumsuz etkilediği vurgulandı. CHP Bayındır İlçe Başkanı Tamer Yanık, 30 kilometrelik yolun bir buçuk yıldır bitirilemediğini belirterek, “Yol, genel seçimlerde malzeme yapıldı. Yerel seçimlere dek de malzeme yapılacak gibi gözüküyor. Bu yol çalışmaları yüzünden bölgemiz allak bullak oldu. Tarımla ilgili herhangi bir iş yapamıyoruz” dedi. Yapım çalışmaları öncesinde yolun kullanabilir vaziyette olduğunu ancak yolun “ucube” gibi gösterildiğini kaydeden Yanık, şunları söyledi: “Mevcut yol bozulmadan önce işlek ve iş yapan bir esnaf, çiçek üreticilerimiz vardı. Şimdi her yer şantiye. İnsanlarımıza bu kadar sıkıntı çektirmenin bir alemi yok. 2526 kilometrelik yol bir buçuk yıldır yapılamadı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nce 8090 kilometrelik ova yolları üç ay içerisinde bitirildi. Devletin imkanlarıyla bu yolların çoktan bitirilmesi gerekir.” ST YAPIYA GEÇTİK... Karayolları 2. Bölge Müdürü Erol Altun, yol çalışmalarının sürdüğünü belirterek, toprak işlerinin bittiğini, üst yapıya geçildiğini söyledi. 32 kilometrelik yolun 7 kilometresinin tamamlandığını belirten Altun, “Yağmurdan dolayı asfalt atılamadı. Yaklaşık 25 km’lik alan gidişgeliş olarak tek taraflı yenilenecek. Trafiğe kapalı yol çalışması sürüyor. Normal trafik Tire yolundan veriliyor. Vatandaşların da Tire yolunu kullanmaları gerekiyor. Çünkü kapalı olan yerde yol çalışması var. İhale edilen süre 2013 yıl sonunda bitiyor” diye konuştu. BAŞKA OKULA Ü HUKUKSUZLUK EGE’den SERDAR KIZIK serdarkizik@cumhuriyet.com.tr ¦ Devamı SAYFA 2’de C MY B C MY B N Ü Z H Ü I! SARD ’ S N O F AL U ir dönem ünlü üzüm cinsi “Alfons”u en güzel biçimde yetiştirmekle anılıyordu, şimdilerde, üzüm bağlarının uğruna feda edildiği madenin gölgesinde kaldılar. Bir dönem eş, dost, konu, komşu, akraba hepsi birlikte, “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz” için der gibi yaşıyorlardı. Şimdilerde bir grup madenci, diğer grup çevreci diye ikiye bölündü. Kahvehaneler ayrıldı. Efemçukuru sözü edilen yer. Kanada kökenli bir maden firması yerleşim alanlarına gelinceye kadar mutlu ve geleceğe dair umutlu haldeydiler. Ne zaman ki, Efemçukuru'na altın ve gümüş madeni kuruldu işte o vakit tüm düzenleri bozuldu. Topraklarına göz diktiler. Kanadalılar, yüksek bedelle tarlalara talip oldu. Tarlalarına göz dikenlere, “Sana satacak yerim yok” dediler. Bakanlar Kurulu'ndan, “Sen ne yapıyorsun, haddini bil” karşılığını aldılar. Nasıl mı? Sadece savaş döneminde uygulanan, “Acil kamulaştırma” yöntemiyle. Sonrasında süreç, toprakların maden şirketine geçmesiyle sonlandı. Tarlasından olan köylü şimdilerde, ata yadigarı topraklarına ancak uzaktan bakabiliyor. Kapasite artırımı için yapılan ÇED toplantısından fotoğrafa yansıdığı gibi çoğu zaman uzaklara dalıyorlar. (Fotoğraf: OZAN YAYMAN) B Balbay'a Özgürlük İmzaları... Başbakan’ın bile “Devlet içinde devlet olmaz” diye gönderme yaptığı ve karşı çıktığı özel yetkili mahkeme tutukluları için etkinlik ve eylemler sürüyor.