Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 K O N U K 12 EYLÜL 2008 CUMA Özturanlı’nın ardından... SERKAN AKSÜY EK Kendimi bir konuda hep mutlu saymışımdır. Gerek yakın aile çevremde, gerek üstlendiğim sosyal sorumluluklar sırasında, gerekse de meslek yaşamımda; fikir çatısını cumhuriyetin ilk yıllarında oluşturmuş pek çok insanla tanıştım, çok özel dostluklar kurdum. Her meslekten insan vardı aralarında. Yokluklar içinde büyümüş, çoğu, ailelerinin erkek bireylerini savaşın cankırımlarında yitirmiş insanlardı onlar. İstisnasız hepsinde gördüğüm, duyumsadığım ortak bir özellik vardı. Yanmış, yıkılmış bir ülkenin çocukları olmalarına karşın, önce ülkelerinin, sonra kendilerinin geleceğine duydukları güven, beni hep şaşırtmıştı. Kendilerini birer "Atatürk evlâdı" olarak tanımlıyorlardı. Anne ve babalarından önce vurguladıkları bu kimlik, özgüvenlerinin dışa vurumuydu belki de... Amaçları, hangi alanda olursa olsun iyi bir eğitim almak ve "Atatürk'e yaraşır" birer Türk çocuğu olmaktı... Büyük kurtarıcıya olan borçlarını, akıl ve bilim yolunda ilerleyerek; yani onun "manevi mirasçıları" olarak ödemek istiyorlardı. Onlardan birini 1993 yılında tanımıştım. Ne berbat bir yıldı o... Önce Orgeneral Eşref Bitlis kuşkulu bir uçak kazasında yaşamını yitirmiş, tam bir hafta sonra yürekli Kuvayı Milliyeci Uğur Mumcu hain bir suikasta kurban gitmişti. Türkiye, hızla karanlık bir tünelin içinde ilerliyordu. 2 Temmuz günü, Türkiye’nin alnına çalınan ve hâlâ silinemeyen o kara lekeyi gördük. Sivas’ta 37 aydınımızın yakılarak öldürüldüğü o ünlü şeriat kalkışmasını yaşadık. Artık bir şeyler yapmalıydım. İzmir’de sesi hızla yükselen bir derneğin adı son haftalarda duyulur olmuştu. Başında da, ilerleyen yaşına rağmen gençlere taş çıkartacak kadar ödünsüz ve heyecanlı bir adam dikkatimi çekiyordu. 1923’te doğmuş, cumhuriyetin ilk kuşak aydınlarındandı. İzmir Barosu’nun efsane başkanlarındandı. O dernek, Atatürkçü Düşünce Derneği İzmir Şubesi, o “Cumhuriyet genci”, Avukat İskender Özturanlı’ydı... Aradan geçen on beş yılda, “İskender Bey”, benim için “İskender Amca” olmuştu. Yürek ve namus adamıydı... Handiyse ölünceye kadar, 50 yılı aşkın süredir yazarı olduğu, koltuğunun altından ayırmadığı Cumhuriyet’e şiir gibi makalelerini gönderdi. Kendi deyimiyle, “Gözlerindeki ışık sönene dek, Atatürk cumhuriyetini ve Türk devriminin kazanımlarını korumayı” sürdürdü. Varlığını, Atatürk devrimleriyle bir tutardı. “Babam Söke’de fırıncıydı, yoksulduk, okuduysam, bir şeyler başardıysam, cumhuriyetin ve Atatürk devrimlerinin sağladığı fırsat eşitliği nedeniyledir” derdi hep... Hey gidi İskender Amca, hey! Urla İskele mezarlığında üzerine iki kürek kara toprak atarken, hep bunları düşündüm. Uğradığın haksızlıkları anımsadım. Gözlerimden süzülüveren birkaç damla gözyaşına hakim olamadım. Işıklar içinde yat... Belediyeden 67 bin omuz İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediyesi'nce oluşturulan “toptan çözüm ekipleri”nin fiziki altyapı çalışmaları yaptığı mahallelerde, sosyal projeler de gerçekleştiriliyor. Belediyeden yapılan açıklamaya göre, acil altyapı sorunlarının giderildiği bölgelerde aynı zamanda ihtiyaç sahiplerinin tespit edilerek yardım götürüldüğü bildirildi. Bugüne dek 16 mahallede gerçekleştirilen çalışmalarda 27 bin aileye ulaşılarak erzak paketi dağıtıldığı belirtildi. Erzak dağıtımının Ramazan ayı boyunca devam edeceği ve 40 bin aileye daha ulaşılacağı açıklandı. Böylelikle toplam rakam 67 bine ulaşacak. Modern yaşamın yoğun temposu içinde insanların giderek bencilleştiğini ve pek çok manevi değerin kaybedilmeye başlandığını anımsatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, sosyal destek Erzaklar, tespit edilen ihtiyaç sahiplerine yerinde ulaştırılıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 67 bin aileye erzak desteğinde bulunduğu bildirildi projelerindeki temel amacı şöyle anlattı: “Eski dostluklar, komşuluklar, paylaşılan bir tas çorbalar, ‘günaydın’lı sabahlar, tüm mahallenin birlikte yaşadığı sevinç ve üzüntüler giderek maziye karışıyor. Oysa in sanları yalnızlığa iten bu sisteme karşı durmak hepimizin elinde. Bu konuda en çok da biz kent yöneticilerine görev düşüyor. Bizler, sorumluluklarımızı yerine getirmek ve zor günlerde ihtiyaç sahiplerine destek olmak zorundayız. Ülkemi zin içinde bulunduğu güç şartlarda dayanışma içinde olmalı ve birbirimize olan destek ve güvenimizi asla yitirmemeliyiz. İnanıyorum ki, el ele vererek, birlik içerisinde ve en önemlisi çok çalışarak bütün zorlukları yenebilir, hak ettiğimiz yaşamlara kavuşabiliriz. Birbirimize inanacağız ve başaracağız. Kederi ve sevinci paylaşacağız. Sadece iyi günlerde değil, zor günlerde de birbirimize omuz vereceğiz.” Bir yandan belediyenin sorumluluk alanına giren projeleri gerçekleştirdiklerini, diğer yandan da toplumsal dayanışmayı güçlendirmek için çeşitli yollarla İzmirlilere destek olmaya çalıştıklarını belirten Kocaoğlu, “Elimizdeki olanaklar çerçevesinde, maddi durumu kısıtlı olan İzmirlilere çeşitli vesilelerle destek olmayı sürdüreceğiz. Biz, İzmir’de büyük bir aileyiz. Dayanışmamızı hep birlikte sürdüreceğiz” diye konuştu. Balçova’da habersiz yardım ZM R (Cumhuriyet Ege Bürosu) Balçova Belediyesi'nin okullara ve öğrencilere yönelik yardımları, eğitimöğretim yılının açılmasıyla devam ediyor. Belediyeden yapılan açıklamada, ilçedeki bin 500 öğrencinin tüm okul ihtiyaçlarının karşılandığı bildirildi. Yardımların, öğrenciler teşhir edilmeden, yalnızca ailelerinin haberdar olacağı şekilde yapıldığı açıklandı. Maddi olanaksızlıklar nedeniyle sıkıntı çeken ailelere yardım yapmayı kendilerine görev edindiklerini belirten Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, “Eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması için açısından her türlü çalışmayı yapıyoruz. Bu yardımlarda benimsediğimiz en önemli konu ise gizlilik. Bizim yaptığımız yardımlardan çocukların bile haberi yok. Ben bile yardımın hangi aileye yapıldığını bilmem” diye konuştu. C M Y B C MY B