03 Ağustos 2025 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
hareketin liderinin dengesiz 3 AĞUSTOS 2025 PAZAR 2 PAZAR YAZILARI ruhsal yapısı önemli bir rol oynamıştı. Nitekim kişisel yaşamöyküleri de bunun bir kanıtıdır. 5) Gerek Franco gerekse Hitler hareketlerinde, Faşizme karşı savaşan Ne yapmalı (1) gruplar kendi aralarında Sevginin gücü: bölünmüş ve hatta düşmanlaşmışlardı. Tarihten üç örnek Almanya’da, Sosyal umhuriyeti ve Demokratik Demokratlar ve Komünistler, Rejimi tahrip eden Hitler, İspanya’da, Cumhuriyetçiler, CFranco ve onlardan farklı Stalinistler ve Troçkistler olmakla birlikte McCarthy Boşluğa dikkat! birbirlerini “ittifak edilmez” rakipler hareketleri olarak üç siyasal (düşmanlar?) olarak görüyorlardı. örneğe baktığımızda birtakım Sonuç olarak bütün bu olu Londra’ya ortak noktalar görüyoruz. hareketler bu ülkelerin Bir köşe yazısında, ülkelerin düşenler bilir, metro tarihlerinde kanlı birer kara leke ve dünyanın kaderini etkileyen, Yistasyonlarında olarak kaldı. ikisi birbirine biraz benzeyen, sürekli anonslar yapılır. HHH üçüncüsü ise bir hayli farklı olan “Please mind the gap” Cumhuriyeti ve Demokratik bu siyasal hareketlerin bütün Rejimi korumak için Faşizmle (Lütfen tren ile platform öykülerini ve arkalarında yatan mücadelede, bu örneklerden arasındaki boşluğa dikkat siyasal, ekonomik, kültürel ortamları öğrendiklerimizi yukarıdaki ediniz) diye yolcuları anlatmak doğal olarak pek olanaklı beş madde bağlamında şöyle değil. uyaran bir anonstur bu. özetleyebilirim: Bu nedenle, aslında “İçimizdeki Bunlar arasında 1) Dünya konjonktürü iyi Zalim” adlı kitabımda en azından özellikle bir istasyonda tanıdıkları için şanslı irdelenecek. ikisinin öyküsünü irdelediğim bu yapılan anonsun çok özel 2) Her iki taraf bakımından da olduklarını” ifade etmişti. hareketlerden öğrendiklerimizi dış destek küçümsenmeyecek, bir hikâyesi olduğunu özetlemeye ve bu bilgilerden bazı mücadele de dikkate alınacak. Arşivleri taradılar öğrendim. sonuçlar çıkarmaya çalışacağım. 3) Din/mezhep ve ırk/ Gel zaman git zaman İnsanın içini ısıtan bu HHH milliyet kimliklerinin, ayrıştırıcı, derken Margaret, 1) Her üç hareket de dünya sevgi, vefa öyküsüne düşmanlaştırıcı ve kan dökücü bir dengelerinin değiştiği ve ilişkilerin 2012’de istasyona rutin başlamadan önce dünyanın siyasetin aracı olmaları, Cumhuriyeti Margaret McCollum Oswald Laurance yeniden kurulduğu dönemlerde ziyaretlerinin birinde en eski metro tarihine bir ve Demokrasiyi tahrip etmek için ortaya çıkmıştır. rahmetli kocasının sesini kullanılmaları engellenecek. göz atalım. hizmet veriyor. bulununcaya kadar. Hitler ve Franco hareketleri 4) Dengesiz, mücadeleye zarar duymamış, istasyon başına Dünyanın ilk yeraltı Londra Transport Kendisi bir aktör olan Birinci Dünya Savaşı sonrasında, verecek liderlik girişimlerine izin çökecek sanmış, çok metrosu 10 Ocak 1863’te Müzesi’nde kentin toplu Alman asıllı Oswald’un McCarthy hareketi ise İkinci Dünya verilmeyecek. üzülmüş. Artık anonsta caddelerdeki trafik taşıma tarihine ilişkin anonsu, metro Savaşı’ndan sonra yükselmişlerdir. 5) Cumhuriyetten, farklı bir ses varmış. 2) Özellikle Franco hareketinde, yoğunluğunu azaltmak geçmişten günümüze istasyonlarında 40 yıl Demokrasi’den yana olan gruplar dış dünya ve dış destek, Kocası ikinci kez öldü gibi üzere Londra da açılmış. boyunca yankılanırken bir yolculuk yapmak bölünmeyecek, birbirlerine karşı hareketin başarıya ulaşmasında hissetmiş. İlk kullanılan trenler oyunucu eşi doktor düşmanlaşmayacak, birbirleriyle mümkün. Müzeye giriş büyük bir rol oynamıştır. mücadele etmeyecek. Telaş ve üzüntüyle başarılı olsa da buharlı Margaret McCollum ücretsiz olsa da sergi ve Franco, Nazi Almanya’dan ve HHH istasyon görevlilerini olup çok pratik değilmiş, ile 2007’de 78 yaşında galeriler ayrı bir ücrete Faşist İtalya’dan önemli miktarda Ben tam bu yazıyı yazarken bir bulmuş ve durumu 1870’lerden itibaren daha yaşamını yitirene kadar tabi. askeri ve maddi destek almıştır. grup Cumhuriyetçi ve Demokrat anlatmış. Görevliler, geliştirilmiş teknoloji mutlu mesut Londra’da Alman Condor Lejyonu’nun aydın, aşağıdaki bildiriyi 1969’da başladı sistemin değiştiğini, bombardımanları (örneğin Guernica) ile trenler elektrikle yaşadı. yayımladı: ve İtalyan birliklerinin katılımı, İşte bu istasyonlarda kasetleri korumak zor çalıştırılmaya başlanmış. Eşi öldükten sonra Galiba yalnız değilim! Faşistlere (Falanjistlere) büyük bir olduğundan dijital sisteme Asansörlerin güvenli “Mind the gap” anonsu ilk “Biz aşağıda imzası yer yalnız kalan Margaret’in avantaj sağladı. alanlar Türkiye’nin cumhuriyetçi kez 1969’da yapılmaya geçildiğini söylemiş, ve mükemmel hale tek tesellisi Buna karşılık, Cumhuriyetçiler, birikimini bu iddianın arkasında başlamış. Ses ve kadının durumuna getirilmesi 1880’leri Embankment Fransa, İngiltere, ABD gibi durmaya çağırıyoruz: mühendisi üzülerek derdine bulmuş. Sonrasında yeni İstasyonu’na Batılı demokrasiler tarafından Barış ve kardeşlik istiyoruz. Peter Lodge çare bulmak için işe hatlar açılmaya devam düzenli olarak yalnız bırakılmışlardı. Meksika Türkiye Cumhuriyeti’nin, Lozan bunun için koyulmuşlar. İstasyon gibi diğer ülkelerin desteği ise etmiş ve 1906’da bugünkü gelip ordaki Antlaşması’nın sorgulanmasını; yetersizdi. Sovyetler’in desteklediği ilk etapta bir ekibi, arşivleri tarayıp modern metro hatları banklardan mevcut sınırlarımızın GülSeRen Komünistler ise aralarında kavga eski anons kayıtlarını tartışılmasını; yeni-Osmanlı sisteminin çekirdeği aktör bulmuş birine oturup TOZkOPARAn ediyorlardı. hayallerini, Türkiye İmparatorluğu tamamlanmış. 1933’te ve ses kaydını kocasının bulmuş bir CD’ye yükleyip JORdAn 3) Her üç harekette de milli ve gibi gayrimeşru adlandırmaları, Londra’nın toplu taşıma yapmış. vefalı eşe vermiş. Zaman anonsunu dini kimlikler, siyasal hareketleri ümmetçiliği, etnik ve mezhepsel Ancak içinde de Embankment sistemi kamu mülkiyetine dinlemekmiş. ve seferberlikleri etkilemiş, kimliklere dayalı siyasal yapı ve gün içinde bu anons İstasyonu’na Oscar’ın geçmiş. Heatrow Tesadüfen yanına özellikle “ortak düşman” ve kurumları istemiyoruz. defalarca yapılacağı için sesinden anonsu tekrar “milli tehlike” kavramları bu Havalimanı’na giden hat oturanlara, anonsların Barış ve kardeşlik ve de hareketlerin yükselişlerinde, telif açısından pahalıya koymayı başarmışlar. bağımsız ve laik bir ülke, eşitlikçi 1977’de kullanıma açılmış. hikâyesini anlattığı Temel Hak ve Özgürlükleri bir düzen, planlı bir ekonomi Mutlu sonla Margaret de 2013’te 150. yıldönümü patladığı anlaşılınca bile olurmuş. Bu yazıyı tahrip etmelerinde önemli bir rol istiyoruz. çeşitli etkinliklerle mühendis bu defa kendi yazarken okuduğum bir istasyona, banktaki yerine oynamışlardır. Ülkemizin uçurumdan kutlanan Londra sesiyle kaydı yapmış. haberin altına yapılan dönmüş. Margaret ermiş Her üç hareketin temelinde de yuvarlanmasına izin metrosunda, 402 Zaman içinde farklı yorumların birisinde, bir muradına darısı başımıza, ideoloji olarak Sol karşıtlığı ve vermeyeceğiz.” kilometreyi kapsayan 11 kişiler seslendirmiş kadın, “küçük oğluna ne diyelim! Faşizm vardı. HHH anonsu, ta ki 1970’lerde Margaret’in tüm hikâyeyi 4) En azından Hitler ve hat, 272 istasyonla günde Salı günü konuya, Türkiye McCarthy hareketlerinde, somutunda devam edeceğim. Oswald Laurance gjtozkoparan@gmail.com yaklaşık 5 milyon yolcuya anlattığını, kendisini Pizza tezgâhından hekimliğe ahmut, Malmö’nün işlek topak edip tepsilere dizerken lafı yerleştirmiş. Mustafa’yla birlikte Mbir caddesinde kebap/pizza Mahmut’un ağzına tıkadı: “Bana geçirdiğimiz okul yıllarını andık; salonu işletiyordu. Sabahları işe bak Mahmut, sana şimdi daha bazen güldük, bazen hüzünlendik. gitmeden önce, oğlu Mustafa’yı ağır konuşurdum ama öğretmen Babasına, annesine selam yolladım okula bıraktıktan sonra ayaküstü kardeşimin hatırı var. Desinler tabi! ayrılırken... sohbetlerimiz oluyordu. Fatma’ya da ‘doktor anası’ desinler; Yaşam dedikleri buydu işte... ‘Sığır çobanının anası’ demesinler Mustafa, çalışkan bir Üniversiteli göçmenler de... Binboğa dağlarında dana öğrencimizdi. Her fırsatta, güttüğün günleri ne çabuk unuttun Gel gelelim, bir çiçekle bahar “Mahmut, bu çocuğu okut; et, Mahmut? İsveç’te cebin üç beş kron gelmiyordu. Sosyal refah ülkesi hamur işlerine bulaştırma!” girince bitin kanlandı, o günleri İsveç’te, çoğunluğu sosyal diyordum. anmaz oldun.” yardımlarla geçinen ailelerde, İsveç okullarında çocuklar, Mahmut’u, söylediğine pişman ekonomik sıkıntılar içinde büyüyen temel eğitimin son yıllarında, etti. Bense kıs kıs gülerek “Sen bu çocuklar, eğitime yeterince yeteneklerine uygun mesleklere sözleri hak ettin. Fatma bacıma odaklanamıyor. İsveççeyi bile yönlendiriliyorlar. Yabancı kökenli gençler, genellikle üniversiteye sataşmayacaktın” diye karşılık düzgün öğrenemiyorlar. Suç Lund Üniversitesi gitmek yerine marangozluk, verdim Mahmut’a. örgütlerinin ağına düşmeyen gençler şanslı sayılıyor. boyacılık, tesisatçılık gibi sözlerini sürdürdü: “Hoca, sen daha düşünmeden konuşursam kusura Yıllar sonra karşılaştık mesleklere yöneliyorlar. Zaten İsveç istatistiklerine göre, orta iyi bilirsin; kimdi o, ‘Para, para, bakma, yeğenim sayılırsın” Yıllar çok çabuk geçti... Mustafa, okulla fazla iletişimi olmayan kimi öğrenime devam eden gençlerin para!’ diyen. Dünyada her şeyin diyordu. iyi bir kalp doktoru oldu. Çalıştığı göçmen anne, babalar da çocukları sadece beşte biri göçmen kökenli. başı para. Bak, sen bir aylık maaş Lund Üniversitesi Hastanesi’nden kısa yoldan yaşama atılıp para Göçmen kökenli öğrencilerin ‘Doktor annesi’ için elin çoluk çocuğunun kahrını her yıl belli aralıklarla telefon eder, kazanacak düşüncesiyle bu seçime yüzde 75’i, orta öğrenimden sonra Konu, Mustafa’nın eğitimine çekiyorsun. Mustafa liseyi bir “Hocam, gel, senin şu emektar onay verebiliyorlar. üniversite yerine meslek okullarını devam etmesine geldiğinde bana bitirsin, ona güzel bir bir makineyi bir bakımdan geçirelim” Mahmut, bir sabah Mustafa’yı seçiyor. bir hikâye anlattı: pizza dükkânı açarım; derdi. Kalbimde taşıdığım iki stent okula bıraktıktan sonra İsveç Suç Önleme Konseyi ‘’Bak Hoca” dedi; “Bizim senin üç ayda de onun eseridir. arabasına doğru ilerlerken verilerine göre, yabancı kökenli Kayseri’de, esnaflar arasında bir kazandığın parayı Mustafa, çalıştığı hastanede birden durdu, “Hoca, gençler, İsveçli gençlerden 2.5 gelenek var. Okula giden çocuğu, bir ayda kazanır...’’ Ali hAydAR İsveçli bir doktorla evlendi. Mustafa’ya matematiği iyi kat daha fazla suça karışıyor. 15- yaz tatillerinde tanıdık bir esnafın Mustafa, hafta neRGiS Geçenlerde İsveç’in o ünlü öğret, gerisini boş ver” dedi 17 yaş grupları arasında yapılan yanına çırak veririz. Bakarız, sonlarında babasına mobilya mağazasında karşılaştık. yine. Aklından geçenleri bir araştırmaya göre 2018- 2022 çocuğun kafası ticarete yatkın yardım ettiği için biliyordum. Liseden sonra Bir kızları olmuş, çocuk arabası arasında suça karışmış gençlerin mı, değil mi? Ticareti beceriyorsa okula yorgun dönüyordu. Pizza Mustafa’yı okutmayacak, kendisi taşıyordu. “Dedesi, gel seni kızımla yüzde 60’ı yabancı kökenli. Suç okulu bıraktırır, ona bir dükkân işini sevmiyor, “Okuyacağım” gibi pizza ustası yapacaktı. Para tanıştırayım” dedi. Çocuğa baktım. işleme oranlarında, Türkiye diyordu. Mustafa, liseyi yüksek açarız, ticaret adamı olur. Kafası pul hesabını iyi yapmayı öğrenmesi O da bana bakıyordu. Sarı saçlı; kökenli gençler en alt sıralarda yer not ortalamasıyla bitirdikten sonra ticarete yatkın değilse ‘Bunda iş gerekiyordu. “Çocuğun matematiği boncuk boncuk gözleriyle mutlu alıyor. Her üç Türk gencinden biri tıp fakültesini kazandı. Babası yok, gitsin, okusun bari’ deriz. Hiç de diğer dersleri de iyi, üniversiteye görünüyordu. üniversite eğitimi görüyor. Mahmut da durumu kabullenmek olmazsa senin gibi bir maaşı olsun; devam etmesini engelleme!” dedim. Mustafa’ya babasını sordum. Mustafa, göçmen gençlerin yüz zorunda kaldı. “Okusun bakalım, sabah, akşam işe gidip gelsin. Ben Birden geri döndü, arabasının “İyice yaşlandı. Artık köşesine aklarından biridir. Ancak İsveç’te ne yapalım” dedi. O günlerde anladım, Mustafa’m, ticaret işinde anahtarlarını parmaklarının çekilip dinlenmesini istiyoruz. yaşayan göçmen kökenli gençlerin gevşek biri; akşamları kasayı Mustafa’nın başarısını konuşmak arasında şakırdatarak “Hoca, bu Ama söz dinletemiyoruz. Annemi bile doğru dürüst sayıp hesabı hepsi Mustafa kadar şanslı değil... için dükkânına uğradım. Babası İsveç devleti sana ayda kaç Kron de peşinden sürüklüyor. Bir de sen tutturamıyor. Gitsin, okusun artık. Not: Yazıda adı geçen kişilerin, bana pizza ikram etti. Pizza maaş veriyor” diye sordu. konuşsan!” diye yakındı. Mahmut, kişilik haklarının korunması bahane, benimle dertleşmek Hiç olmazsa Fatma’ya da ‘doktor yakınlardaki bir kasabada, yeni bir amacıyla gerçek isimleri istiyordu. Hatta ara sıra şakanın annesi’ derler.’’ Pizza bahane… sınırlarını zorladığında gönlümü Eşi Fatma, yaman bir kadındı. pizza dükkânı açmış, köyünden değiştirilmiştir. Yanıt vermediğimi görünce almak için “Bazen tartıp Tezgâhın arkasında pizza hamuru getirdiği yeğenini de işin başına alihaydarnergis@gmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle