Katalog

l l l Ekonomi: Jale Özgentürk Haber Merkezi: Can Uğur Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına l Reklam Genel Müdürü l l Eğitim: Figen Atalay Spor: Cumhur Önder Arslan l Yaygın süreli yayın Baskı: İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş ALEV COŞKUN l Evsun Sinem Alkan Fotoğraf: Uğur Demir l Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 11A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. Ankara : İleri Basım 24 TEMMUZ 2025 SAYI: 36447 l Genel Yayın Yönetmeni Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Betül Berişe mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Reklam Yönetimi: Yenigün l Tel : 0312 353 29 61. İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Mine Esen Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş l mh. 1199 sok. no:1/7 Sarnıç-Gaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2, 34381 Şişli/İST. Genel Yayın Koordinatörü AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 Ege Bölge Temsilcisi: Mehmet Şakir Örs Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul l Hakan Akarsu Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi e-posta: posta@cumhuriyet.com.tr Uets: 25999 - 15079 - 37611 Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Emre Kongar (Bşk. Yrd.), no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 711 40 20. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yazıişleri Müdürleri l Ankara Temsilciliği: Güzeltepe Mahallesi, Abidin Daver Sokak, No: 14 Çankaya/Ankara Faks: (0212) 251 98 68 Şükran Soner, Işık Kansu, Miyase İlknur, Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilciliği: Halit Ziya Bulvarı 1352 Sok. 2/3 Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınma- Özgür Soyer Cafer Kurt reklam@cumhuriyet.com.tr Pasaport - İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Mine Kırıkkanat, Zülâl Kalkandelen dan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. Matiz’den İngiltere’de konser Metal müziğin Söz yazarı, prodüktör ve şarkıcı Southbank Center’ın en Mabel Matiz, İngiltere’nin büyük sahnesi Royal Festival efsanesi Ozzy önemli mekânlarından Hall’da, 13 Şubat 2026 biri olan tarihinde düzenlenecek. Osbourne, Southbank Ünlü sanatçı; Contrapol, Atlantis Yapım ve Serious Center’da 76 yaşında tarafından organize edilen konser bu konserle, önümüzdeki vereceğini yaşama yılın en önemli müzik açıkladı. olaylarından birine imza Konser, veda eti atacak. Mabel Matiz, geçen sene “Fatih Tour” kapsamında Londra’nın prestijli salonlarından Barbican Hall’da Mabel Matiz verdiği ve Güle güle tüm biletleri tükenen konseriyle İngiltere’de de adından söz ‘Karanlıklar Prensi’ ettirmişti. etmişli yılların ve sahne gösterileri ise yeni bir Ozzy, MTV’de çıktıysa metal müzik de Ozzy’nin MCCurr Y’n İn OBjEKTİFİn DEn sonuydu, ilk Black yıllarca kapanmayan bir televizyon tarihinin ilk ünlü aile çığlığından çıkmıştı. YSabbath plağını tartışma kaosu yarattı. temalı reality show’larından (muratbeser034@gmail.com) (sokağımızın uzun saçlı Eleştirmenlerin saldırgan biri olan The Osbournes’u yaptı. hippi abisi, beni de tavırlarının yanında Artık bir aile babası olarak MURAT yoldan çıkararak rakçı BEŞER medya şeytan meselesine tanınıyordu. yapan) Apaçi Ayhan’ın takmıştı. Ancak bu Ozzy, yaklaşık yarım asır elinde gördüğümde tüylerim muhabbeti avantaja çevirecek sonra, tıpkı ilk albümün diken diken olmuştu. Metruk kadar zekilerdi. Pek çok insana kapağını gördüğümdeki gibi bir şatonun önünde, ağaçlar göre “güneş yerine gölgede bir kez daha tüylerimi ürpertti. arasından bize bakan korku yaşamayı” seçmişlerdi. Kıyamet Karanlıklar Prensi lakaplı filmlerinden fırlamış bir figürü tellalları imajına rağmen, efsanenin vefat haberini yerli gösteren plak, şimşek gürültüleri sözlerine dikkatle bakıldığında rokerlerimiz Küçükçiftlik ve çan sesleriyle başlıyor, o çiçek çocukları ideolojisinin etkisi Parkı’nda bir konser esnasında güne kadar alışık olmadığımız de vardı. Bir ara konserlerinde öğrendi. Sahnedeki Gojira, derecede kaotik bir soundla Ozzy rengârenk giyinerek, “Flying Whales” parçasını yarıda tınlıyordu. O plak bir daha havaya barış işaretleri çizerek, keserek acı haberi verdi. hiç çıkmamacasına hayatımız seyircilere “Sizi seviyoruz” diye 76 yaşında yaşama kazınmış, kuşağımın ilerleyen bağıracaktı ama nafile; adı veda eden Ozzy son yıllarda metalci olmasında (evet, çıkmıştı dokuza, “civciv ezen konserini iki hafta Düny ünlcaa ü fotoğrafçı Tophane-i Amire Kültür ve Steve McCurry, dünya Sanat Merkezi’nde iki ay bir kuşak o yıllarda külliyen adam” imajıyla. önce, 5 Temmuz günü prömiyerini İstanbul’da boyunca ziyarete açık olacak. metalciydi) sebep olmuştu. arkadaşlarının yanında gerçekleştireceği “The Haunted Sergi, sanatçının 1984’te çektiği Onun çığlığı... Solist Ozzy Osbourne ilk oturarak vermişti; adeta cenaze Eye” ile ilk kez sanatseverlerle ikonik “Afgan Kızı” portresinin (halen de en büyük) süksesini bu Yetmişli yıllarda hastanelik töreni gibi. Bazı hayranları bu buluşacak. de aralarında olduğu, kariyerini topluluk ile yapmıştı. 1948 yılında oldu, turneler gırtlağının canına hayat tarzına rağmen bu kadar Türkiye Kültür Yolu Festivali şekillendiren 25 unutulmaz Aston’da çelik işçisi bir babanın okumuştu. Artan mutsuzluğuna yaşaması bile mucize dedi. Bir kapsamında İstanbul’da fotoğrafını ve daha önce hiç altı çocuğundan biri olarak fiziki sıkıntılar da eklenmişti. devrin kapandığını söyleyenler düzenlenecek sergi, 27 Eylül- sergilenmemiş 160 fotoğrafı bir doğmuştu. Yaşamı boyunca Topluluğun tüm dengeleri tabii ki çoğunluktaydı. 30 Kasım tarihlerinde MSGSÜ araya getiriyor. işleyeceği karanlık temalar, Ozzy üzerinde yoğunlaşınca, Yorumlar muhtelif ancak yaşamına çok önceden sızmıştı, babasının kanserden inkâr edilmez gerçek Ozzy Ozzy Osbourne okulu terk ettiğinde bulduğu ölümünün ardından teselliyi olmasaydı bugün Bülent Ortaçgil, ilk iş mezbahadaydı. Onun için alkol ve uyuşturucuda arayan yaşayan sayısız heavy sokak çetelerine ya da rock’n şarkıcı, kısa bir süre için akıl metal efsanesi roll topluluklarına katılmaktan hastanesinin kanatları altına de olmazdı. ENKA Açıkhava’da başka seçenek yoktu. O ikincisini sığındı. 79 yılında vergi sorunları Birilerinin En KA Açıkhava Tiyatrosu, şarkılarını, Ceylan Ertem, Jehan seçerken bir araklama olayı yüzünden Los Angeles’a taşındı, dediği gibi sanatseverleri iki özel konserde Barbur, Kalben ve Sena Şener nedeniyle iki ay hapis yatması Black Sabbath’tan ayrıldı. Solo gerçekçi konuk edecek. ENKA Sanat’tan gibi kadın vokallerle birlikte işin tuzu biberi oldu. albümlerle yeni bir sükse yaptı, Rus yapılan açıklamaya göre, yorumlayacak. Bahsi geçen ilk albümü yanında sayısız isim ünlendi. edebiyatı müzisyen Bülent Ortaçgil Kaan Sekban, İbrahim Yazıcı çıkarmalarıyla birlikte, 1994 yılında Grammy ödülüne nasıl Gogol’un 28 Temmuz’da konuklarıyla ve Sinem Yalçınkaya üçlüsü topluluğun şarkı isimleri uzandı. Milenyuma girdiğimizde paltosundan birlikte “Kadın Sesi Değmiş ise 29 Temmuz’da “Dünden Şarkılar” başlıklı konser Düne Şarkılar” konserinde verecek. Ortaçgil, kalplerde şarkıları, hikâyeler eşliğinde ‘MADOnn A vE ÇOCuK’ Evİn E Dön DÜ yer edinen ve unutulmayan müzikseverlerle buluşturacak. ‘Karanlık Dünya’ sergisi 1973 yılında Belluno Kent Müzesi’nden Salt Galata’da... çalınan Antonio Solario’ya ait KÜr ATörl Üğ Ün Ü Gülce aldığı Salt Galata’daki sergi, “Madonna ve Özkara’nın, araştırmalarını Dilek Metin Erksan’ın yönettiği ve Çocuk” tablosu, Kaya’nın üstlendiği, aynı isimli Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun 52 yıl sonra 1953 yapımı “Karanlık Dünya” senaryosunu yazdığı aynı isimli İtalya’ya geri filmine odaklanan “Karanlık filmin yapım aşamasından döndü. Dünya” sergisi sanatseverlerle itibaren karmaşıklaşmaya Eseri miras buluştu. Mike Bode ve Caner başlayan hikâyesini 1950’ler yoluyla Yalçın’ın eserlerinin yer Türkiye’sinin kültürel iklimi edinen İngiliz içerisinde inceliyor. vatandaşı Filme bütüncül bir anlatı Barbara de Dozsa, hukuki olarak değil, kültürel, haklarına politik ve tarihsel süreçlerin rağmen eseri şekillendirdiği bir nesne iade etmeye olarak yaklaşan sergide, gönüllü arşiv malzemeleri, video oldu. İade, 21 SEYYİT Bozdoğan’ın “Sınırın Sınırsızlığı” sergisi, enstalasyonları, afişler, Temmuz’da Arnavutköy’deki Galeri Selvin’de sanatseverlerle buluşuyor. çizimler ve filmin senaryosu düzenlenen Sergide, insan, doğa, bellek ve mekân gibi katmanlı ve derin katılımcıların beğenisine bir törenle temalar, iç içe geçmiş formlar yeniden yorumlanıyor. sunuluyor. resmileşti. ltan Öymen aramızdan Örsan ve eşi Gisela İstanbul’a yazılarına dek asla vazgeçmeyen bir Öymen vardı. Ve sonra yollarımız ayrılıp sonsuzluğa göçerken geldiklerinde bizim evde kalırlardı gazeteci. Köşe yazarlığı, başyazarlık, Cumhuriyet’te buluştu... Abile hepimize bir ders verdi: ve sevgili Altan buna şakayla genel yayın müdürlüğü vb. “muhabir 50 yılı aşkın bir süreçte hiç kızdığını, Sevilmenin, saygınlığın zart zurt karışık kızar, niye bizde değil ruhunu” öldürür derler. Onda böyle bir sesini yükselttiğini, küfür ya da etmekle, böbürlenmekle, millete sizde kalıyor diye bana takılırdı. şey asla olmadı. kavga ettiğini duymadım, görmedim. tepeden bakmakla, çok konuşmakla, İki zıt kardeştiler. Küçük ne 12 Mart 1971 askeri muhtırasından Eleştirilerinde bile karşısındakini kendini bir şey sanmakla, kadar zıpır, afacan, haşarı, sonraydı. Kurduğu ANKA Ajansı’nda kırmamaya çalışırdı. Hep nazik ve haykırmakla, itibarla, gösterişle ilgili “serseri ruhlu” ele avuca (gel de şimdi Sevgi Soysal’ı ve Gül kibar... Hep efendi. Tüm iyilerin olmadığını, her şeyden önce kendi sığmazsa, büyük ağabey o Önet’i sevgiyle saygıyla anma!) Gazetecilik tutkusunu birikimleriyle olmakla, kendi bildiği ve seçtiği yolda kadar “oturaklı görünümlü”, her “sakıncalı” bilinen nice gazeteciye ve bilgisiyle harmanladığı ve işlek ilerlemekle, ilkeli olmakla; kin, nefret, daim sakin, her daim anlayışlı, olanak tanıdı. Orası adeta bir kalemiyle yazdığı kitaplarının her biri Altan ağabeyi öfkeden uzak durmakla, en çok her an herkesi dinlemeye hazır, gazetecilik okulu oldu. Ve o sıralar biz adeta birer toplumsal tarih dersiydi, HHH vicdanla, yararlı olmakla, toplum için belleğimizdi, yol göstericiydi. karşısındakine sonsuz güven telkin Milliyet’te Sanat dergisini çıkartırken Altan Öymen bana sevgili yakın çalışmakla ilgili olduğunu gösterdi. eden ve her daim güler yüzlü “efendi” ülkenin politik gündemini en çok HHH arkadaşım Örsan Öymen’den miras Siyasetçilerde az bulunan özelliklerdi bir insandı. Gençleri dikkatle dinlemesi, ANKA’dan izlerdik. Sevgili Altan Öymen. İstanbul’dan kaldı. Hayır, gazetemizin yazarı, bunlar. onları özendirmesi, onları ciddiye Abdi İpekçi’nin öldürülmesinden uzaklardayım, seni uğurlamaya akademisyen, felsefeci, genç Örsan Kötülükle, örgütlü ve kasıtlı alması çarpıcıydı. Eleştirilerinde bile sonra sık sık yayın yönetmeni gelemedim. Bunca kötülük içinde Öymen’den değil, onun babasından, kötülükle, hainlikle sarmalandığımız kalp kırıcı olmazdı. Olamazdı. Belki değişiyordu, biri gelip biri gidiyordu. her zaman demokrasiye, basın çok erken 49 yaşında kaybettiğimiz şu günlerde, iyiliğe, vicdana hasret de herkesin özellikle iyi insanların her Altan abi yazar olarak 1982’de özgürlüğüne, Cumhuriyet ilkelerine acar gazeteci, bizim aile dostumuz kaldığımız şu dönemde, onun daim “Altan ağabey”i olmasının, çok Milliyet’e katılmıştı. Ondan sonra daha adadığın yaşamında hep iyi ve erdemli Örsan Öymen’den söz ediyorum. ardından yazılanlara, söylenenlere, insana dokunmuş olmasının gerisinde sık bir arada olduk. Hele başyazar kalabildiğin, iyilik önerdiğin için, Almanya’da eşiyle yaşıyorlardı. geride bıraktığı sevgi ve saygı seline bu özellikleri yatıyordu. ve genel yayın müdürü oluşunu nasıl gazetecilik ahlakını savunduğun için, Doğumda hastanede eşi Gisela’ya bakıyorum da umutlanıyorum. HHH sevinçle kutladığımızı unutamam... çevrene sevgi ve saygıyla bağlandığın bebeğin adını ne yazalım diye Namuslu, dürüst, Atatürk ve Benim için Altan Öymen’in Hiç unutmadım: Milliyet’ten için, kendin olduğun için, dostluğun Cumhuriyet ilkelerine bağlı bir sormuşlar, genç anne tek bildiği Türk siyasetçiliğinden çok usta gazeteciliği kovulduğumda, beni ilk arayanlardan için sana sonsuz teşekkür borçluyum. siyasetçiye gösterilen bu partiler üstü ismi fısıldamış: Örsan. O nedenle baba ön plandaydı. Meraklı, araştırmacı, ve sonraki günlerde beni “hadi Senin gibiler artık çok az oğul aynı adı taşıyor. Örsan Öymen, gerçek ve samimi duygular, demek yılmadan hakikati arayan, başlangıçtaki hadi hadi toplarlan” diye hep dünyamızda. İyi ki varsın. İyi ki seni hâlâ geçerli, hâlâ çoğunlukta. Altan Öymen’in küçük kardeşiydi. “muhabir” ruhundan son güne, son dürtükleyenlerin başında Altan tanıdım. ‘Sınırın Sınırsızlığı’...