Katalog

14 MAYIS 2023 PAZAR KÜLTÜR 11 Ünlü isimler sandığa çağrı yaptı Yönet Men Nuri Bilge Ceylan Oyuncu Funda Eryiğit Yazar Ahmet Ümit ise ve eşi Ebru Ceylan, Instagram Twitter’dan yaptığı “Sansüre hayır! Az kaldı, çok hesaplarından “İlk turda paylaşımda, “Yarın az kaldı; yakında özgürce bitirelim” paylaşımı yaptı. (bugün) neşe gelsin yaratmaya devam edeceğiz. İlk hikâyede Ebru Ceylan ülkemize! Neşemizi İkinci tura bırakma... Hayat böyle bir şey... mesajının sonuna kalp simgesi bulalım! Sevgi dolu, #İlkTurdaBitirelim” Fuat ün gece bir rüya gördüm: koyarken Nuri Bilge Ceylan da barış dolu kelimeler ifadelerini kullandı. Rüyamda uyuyormuşum ve eşinin gönderisini kendi hesabından girsin hayatımıza! Rock grubu Duman, rapçi Drüya görüyormuşum. Rüyamın tekrar paylaştı. Nuri Bilge Ceylan, Küçük bir Heidi var Fuat, Kalt grubu, Can içindeki rüyamda bugünkü yazımı son filmi “Kuru Otlar Üstüne” ile bu sabah içimde, Bonomo ve yönetmen yazmaya çalışıyorum... Ansızın sağ n uri Bilge ebru 76’ncı Cannes Film Festivali’nde çimlerde yuvarlanası Tolga Karaçelik de sosyal omzumda melek annem belirdi. Ceylan Ceylan büyük ödül olan Altın Palmiye için var. #ilkturdabitirelim” medya hesabından, “kalp” “Aman yavrum bugün seçim yasakları yarışacak. ifadelerine yer verdi. emojisi paylaştı. Funda eryiğit var, dikkatli yaz” diyor. Annemin sesini duyan tüm eş dost, anamın tüm çocukları, torunları hepsi Oyuncu ve yazar Orhan Aydın, yıllar boyunca edilen hakaretleri, uygulanan baskıları sıraladı başıma üşüşüyor, hepsi birden “Sakın yazma, aman yazma, onu yazma, bunu yazma, sağa bakma, sola bakma, şunu yapma, bunu yapma, yazma, yazma, yazma” diye tempo tutuyorlar! “Yeteeer susun!” diye bağırmamla hepsi kaçışıyor! Sanatçı müsveddesi! Bir de bakıyorum kucağıma gökten üç elma düşmüş. Biri bana, biri bu Siz değerli okurlara son 20 yılda yaşanan tüm düşmanlıkları satırları okuyana, biri de gönlünüzden Mehmet Aksoy’un Kars’ta kim geçiyorsa, ona... gün gün yazmak isterdim. Şimdi sandıklar var önümüzde, yaptığı insanlık Anıtı heykeli, Anadolu’da masallar hep böyle Recep Tayyip erdoğan geleceğin aydınlık ya da simsiyah olması için karar günü... biter. Meğer kucağıma düşen üç elma, tarafından “Ucube” olarak Nâzım Hikmet’in “YAŞAMAYA DAİR” nitelendirildikten sonra ilk yılları anımsıyorum. ortaya çıktı. KONUK başlıklı 3 şiiriymiş. yıkılmıştı. Özgürlüklerden söz Adaletsizliğe, sanat ve YAZAR -1- O ediyorlardı. hayat düşmanlığına karşı Yaşamak şakaya gelmez, ORHAN büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın Yoksulluğu, işsizliği, çıkan kim varsa “sanatçı AYDIN bir sincap gibi mesela, yasakları ve yolsuzlukları müsveddesi” diye ilan edildi. yani, yaşamanın dışında ve ötesinde çöpe süpüreceğiz, memleket hiçbir şey beklemeden, Beceremediler... hepimizin; sanatı-sanatçısı-şairi- yani bütün işin gücün yaşamak Ülkenin yüzakı Fazıl Say’a yasak ressamı bizim filan diyorlardı. olacak. koydular, yasağa direnenlere Bu söylemlerin arkasına Yaşamayı ciddiye alacaksın, davalar açtılar, Harbiye Muhsin dizilenler oldu. yani o derecede, öylesine ki, mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın Ertuğrul Sahnesi’nin yıkılmasının Oysa ülke bu aklı yönettikleri duvarda, ardından AKM talanına karşı Ankara ve İstanbul’dan tanıyordu. yahut kocaman gözlüklerin, çıkan kim varsa “hain” ilan ettiler. Sanat alanlarında yaşattıkları beyaz gömleğinle bir laboratuvarda Yetmedi, Mehmet Aksoy’un Kars’ta ayrıştırmalar, Saray’a davet edip insanlar için ölebileceksin, yaptığı İnsanlık Anıtı heykeli için el etek öptürdükleri, sahnelerde hem de yüzünü bile görmediğin “Ucube” deyip yıkım emri verdiler. filmlerle ülke ve dünya gerçeklerini yazılmamış şiirler, söylenmemiş ağırladıkları müsamereler, müzik insanlar için, Artık ilk yıllarda söyledikleri tersyüz eden, akıl fukaralığı dolu şarkılar gibi karanlığın içinden de hem de hiç kimse seni buna diye sunulan seviyesizlikler, zorlamamışken, ne varsa tersini yapmanın vakti yalanlarla hayatı kuşatmanın olsa ses verdiler. kitap-dergi diye basılan gerici hem de en güzel en gerçek şeyin gelmişti. peşine düştüler. yayınlar, resim-heykel-bale-opera yaşamak olduğunu bildiğin halde. Aydınlık ya da karanlık Gazetecilerden başlayarak üst Beceremediler. düşmanlıkları her gün karatahtada Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki Siz değerli okurlara son 20 yılda üste davalar açtılar, karikatürleri, Sinema susmadı, müzik susmadı, boy gösteriyordu. yaşamayı, yaşanan tüm düşmanlıkları gün resim sergilerini, oyunları, oyunlar durmadı, heykeller hep yetmişinde bile, mesela, zeytin Teslim almaya çalıştılar gün yazmak isterdim. konserleri yasakladılar, filmlere yontuldu, danslar edildi, resimler dikeceksin, Gün ola böylesi bir olanağım Her alanda egemenlik sağlamaya daha yapım aşamasında yasaklar yapıldı, şiirler-öyküler-romanlar hem de öyle çocuklara falan kalır olursa tarihe notlar düşeriz, diye değil, yazıldı. başladıkları yıllarda yani koydular. ölmekten korktuğun halde ölüme Burası Anadolu’ydu, dünden şaşakalırsınız. sendikaları, sivil toplum örgütlerini Kültür Bakanlığı üstünden inanmadığın için, Şimdi sandıklar var önümüzde, ele geçirme operasyonları sırasında devletin yasalar uyarınca bugüne direnen sanat yaratıcıları yaşamak yanı ağır bastığından. geleceğin aydınlık ya da simsiyah sanat örgütlerinin içine de hançer desteklemek durumunda olduğu her koşulda üretebildi. -2- olması için karar günündeyiz. sokmaya başladılar. sanat alanları için ayrılan fonları Aşk dedi, barış dedi, kardeşlik Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, Benim gönlüm kardeşliğin, Ne yaptılarsa olmadı, olamadı. yandaşlarına üleştirerek alanları dedi, emek dedi, özgürlük ve eşitlik yani, beyaz masadan, barışın, eşitliğin, özgürlüğün, aşkın Cumhuriyetin bağrından sıyrılıp boğmaya başladılar. dedi. bir daha kalkmamak ihtimali de var. Duymamak mümkün değilse de gelmiş Aydınlanmacıları teslim Ellerinde tuttukları medyalar Elbette susanı oldu, korkuya yanında. biraz erken gitmenin kederini almayı beceremediler. aracılığı ile dağıttıkları tapınanı, teslim olanı, üç kuruşa Bahar geldi ve şimdi vaktidir, biz yine de güleceğiz anlatılan 2007 yıllarıydı. Bildiğimiz yemlikleri büyütüp, ürettiklerini kölelik yapanı ama Aydınlanma çiçeğe duran ağaçlar meyveye Bektaşi fıkrasına, tanıdığımız bir kin ve nefret damarı müsamereden bin beter diziler, damarının iz sürücüleri, dursun, gerisi inanın kolay. hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden, yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz muratbeser@muratbeser.com en son ajans haberlerini. Diyelim ki, dövüşülmeye deşer bir şeyler için, Zardanadam ‘Zardanadam’ (Rumi Sounds) Gedik Filarmoni’den diyelim ki, cephedeyiz. iKi Binli yılların kültürüne layık bir Daha orda ilk hücumda, daha o gün başını Beyoğlu’nun hayat sürmüş, altı yüzükoyun kapaklanıp ölmek de civcivli rock albüm bırakarak mümkün. barlarında dağılmışlardı. dev kapanış Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu, yaşayanlar Piyasa ihtiyaçlarına fakat yine de çıldırasıya merak iyi hatırlar göre değil, edeceğiz Zardanadam’ı. Salya dünya görüşleri belki yıllarca sürecek olan savaşın sümük aşk şarkıları doğrultusunda sonunu. yazan yüzlerce üretiyor, sual eden Diyelim ki hapisteyiz, Cem isimden onları ayırt olursa yaptıkları Mansur yaşımız da elliye yakın, Kıvanç eden tutumları müziğe “punk daha da on sekiz sene olsun Fındıklı vardı. Anarşist-muhalif duruşları soslu rock’n roll” diyorlardı. açılmasına demir kapının. sadece radikal sözlerine değil, Zardanadam’ın 20. yılı şerefine Yine de dışarıyla birlikte eylemlerine de yansımış; “kendin külliyatından seçilmiş bir plak yaşayacağız, yap” anlayışının etkisi altında çıktı. Geriye hem bir hatıra hem insanları, hayvanları, kavgası ve ülkemizin ilk ücretsiz ulaşılan gençlere kendilerini tanıtma rüzgârıyla albümünü yayınlamışlar; babından bir miras plağı bırakma yani, duvarın ardındaki dışarıyla. mürekkebinden sıyrılıp ilk defa sese GÜLÇİN GÜLAN konserlerde ve posta yoluyla işi Erbatur’a nasip olmuş. 180 Yani, nasıl ve nerede olursak olalım bürünmesinden duydukları heyecanı titiz 100.000 CD’yi bilabedel gram, açılır kapakla ve 500 hiç ölünmeyecekmiş gibi Gedi K Filarmoni Orkestrası, Süreyya yorumuyla dinleyicilere ulaştırdı. Besteci dağıtmışlardı. adet basılan ikili plaktaki 19 yaşanacak... Operası’nda sipariş edilmiş eserler, “Caz de “Konçerto çok iyi ve çabuk kavrandı ve Basta Paşa Altın, davulda şarkıyı o seçmiş. Sokaktan gelen -3- Çağı”ndan başyapıtlar ve Mozart’ın son tam hayal ettiğim gibi yorumlandı” diyerek Cem Polat, gitarda Tolga Kaya akıllı, sorgucu ve asi çocukların Bu dünya soğuyacak, senfonileri temalarını kapsayan üç konserin mutluluğunu ifade etti. ve Utku Doğruak, vokalde topluluğu olarak rock müzik yıldızların arasında bir yıldız, sonuncusuyla sezonu kapattı. Erbatur Çavuşoğlu’ndan oluşan tarihimize hoş bir sedadan hem de en ufacıklarından, Daimi şefleri Cem Mansur yönetiminde Feidman anısına... Zardanadam, anaakımın fazlasını bırakıyor Zardanadam mavi kadifede bir yaldız zerresi yani, orkestra, A. Copland, “Music for the Konserin solisti, Samsun Devlet Opera bin ışık yılı uzağında, yeraltı bu plakla. yani bu koskocaman dünyamız. Theatre” ve W. A. Mozart’ın son senfonisi Balesi klarinet grup şefi, Gedik Filarmoni Bu dünya soğuyacak günün birinde, “Jüpiter”i seslendirdiği konserinde Gedik üyesi Kıvanç Fındıklı bis parçası olarak hatta bir buz yığını Sanat’ın sipariş ettiği Mimar Sinan da klezmer tarzda yazılmış klarnet yahut ölü bir bulut gibi de değil, erbatur ‘Ukde’ (Rumi Sounds) Üniversitesi Devlet Konservatuvarı konçertosunun 3. bölümüne gönderme boş bir ceviz gibi yuvarlanacak kompozisyon öğretim üyesi Yunus yaparak Macar klarnet virtüözü ve besteci Zardanada M tecrübeli bir adamın zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız. Gencer’in, “Klarinet Konçertosu”nun dünya Béla Kovács’ın klezmer üstadı klarnet topluluğunun solisti hatta ozanın nefesi Şimdiden çekilecek acısı bunun, prömiyerini de yaptı. Müzik repertuvarına sanatçısı Giora Feidman’a ithaf ettiği Erbatur Çavuşoğlu, falsetto’lu sesi var duyulacak mahzunluğu şimdiden. yeni eserler kazandırma misyonuyla 2016 yılında ailesiyle “Ukde”de. Sound “Shalom Aleichem, Rov Feidman”ı yaylılar Böylesine sevilecek bu dünya program hazırlayan Mansur, bir bestenin birlikte bir KHK’lı olarak soft, tür eşliğinde çaldı. “Yaşadım” diyebilmen için... olarak Berlin’e göç itibarıyla da pop- etti. Yeni bir hayat folk desek yanlış kurduğu şehirde olmaz. Gaziantep’te Murat Ataş’tan Efsane festival Lefter Records Vokal yapıp adında bir plakçı gitar çalan ‘diyalog’ romanı Baykan haziran ayında dükkânı açtı. Erbatur’a Berlinli Yetinmedi, Rumi Sounds adını müzisyenler topluluğu eşlik Murat Ataş’ın diyalog Kendine Has’ın sunduğu sergisi verdiği bir de plak şirketi kurdu ediyor. Bunlar arasına öne çıkan romanı “Armine - Çorak Babylon Soundgarden, ve albümler çıkarmaya başladı. eleman albümün yapımcılığını, Dağ’ın Sürgünü”, Türkiye Pozitif organizasyonuyla Sanat Güven Baykan’ın “Siyahtan Beyaza Yıllar önce kendi bestelerinden düzenlemelerini ve kayıtlarını Melike Şahin ile Ermenistan halkları arasında 24-25 Haziran’da Yapı Yalnızlıklar” adlı fotoğraf sergisi, önceki gün oluşan bir 45’lik çıkarmıştı, üstlenen davulcu Big Daddy yeni bir diyaloğun kapısını aralıyor. Ataş’ın Kredi bomontiada’da düzenlenecek. Gaziantep’teki Sanko Sanat Galerisi’nde içinde “Kaçacağım” ve “Seyyah” Mugglestone. Daha önce romanı Ermenistan’ın büyük yayınevi Festival boyunca Athena, Melike Şahin, açıldı. Sergi, 30 fotoğraftan oluşuyor şarkıları vardı. Sonuç her açıdan yayımlanmamış 10 şarkıdan Antares tarafından Ermenice’ye çevrildi. Can Bonomo, Islandman, Aga B, Kolektif ve izleyiciyi siyah-beyaz bir yolculuğa memnuniyet verici olunca kendi oluşan samimi bir albüm. Artık Armine, acıları yarıştırmıyor, el sıkışmaya ve İstanbul, Bahr, Su Sonia, Yalnayak ve Efza çıkarıyor. Fotoğraf sanatçısı, insanın hesabına da bir albüm yapmaya doğup büyüdüğü yerlerin ve eski önyargıları yıkmaya çağırıyor. Armine’nin iki müzikseverlerle buluşacak. Turkish Edits, yaşamdaki yalnızlığını şiirsel bir dille anlatan karar verdi. dostlarının uzağında yaşayan dilde baskılarını birçok ülkedeki kitapçılardan Radyo Eksen DJ’leri (Gülşah Güray, Güven “Ukde” Erbatur’un ilk solo olgun bir adamın albümü olarak fotoğraflarla sıradan anların peşinden ve saygın üniversitelerinin kütüphanelerinden Yıldız, Gülşah Turgut, Nikki Wild), Eray albümü. Müzikal olarak melankolik baladlardan oluşan koşuyor. Sergide sunulan fotoğraflar, Zardanadam’ın devamı değil bu “Ukde”, 180 gram, açılır kapakla edinebilmek mümkün. Türkiye baskısını Aras Düzgünsoy ve Undomondo ise Babylon izleyicinin kadrajın dışında kalan kısmı ve çalışma; olması da beklenemez. ve sınırlı sayıda 500 kopya Yayıncılık’ın yaptığı Armine’yi, Ermenice’ye ve avludaki keyifli DJ set’leriyle festival o anın öncesini veya sonrasını kendi hayal Eskiye göre çok daha olgun ve basıldı. Narine Tadevosyan çevirdi. ruhunu gün boyu sürdürecek. dünyasında canlandırmasına olanak tanıyor. çı