Katalog

BASINA VE KAMUOYUNA EĞİTİMDE AKIL ve BİLİME ÇAĞRI ! “Efendiler, dünyada her şey için, maddiyat için, Tarikat ve cemaatler, anayasanın 174. maneviyat için, hayat için, başarı için en hakiki yol maddesinin korumasında olan 677 sayılı yasa ile gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde yol daha 1925 yılında kapatılmış olup (Resmi Gazete gösterici aramak aymazlıktır, sapkınlıktır, cehalettir.” 13.12.1925, s. 243) yasa dışıdırlar! Mustafa Kemal ATATÜRK Dayatılan, apaçık bir karşıdevrimdir! 22 yıllık AKP iktidarında Milli Eğitim Bakanlığı 17. Son müfredat değişikliği ve ÇEDES derhal geri kez müfredat değiştiriyor! Değiştiriyor ama “Eğitimde çekilmelidir. Program Geliştirme Bilim Alanı” gereklerini yine İşlenen; anayasayı tebdil, tağyir ve ilga suçudur! dışlayarak! Oysa eğitim program ve kurumlarını Bağımsız yargı gereğini yapmalıdır! bilimsel temelde oluşturmayan ülkeler; başta bilim ve Ulusal eğitim sistemi yazboz tahtası değildir, teknoloji olmak üzere, sanattan spora yaşamın tüm olamaz, olmamalıdır. Kararlılıkla ve kesinkes alanlarında geriler, uluslararası sıralamalarda (PISA, bilimsel temelde yürütülmelidir. Ulusun ve çağın TIMSS vd.) sonlara düşer. gereksinimleri doğrultusunda laik, bilimsel, parasız, Türk eğitim sistemi, 3 Mart 1924 Tevhid-i kamusal ve karma olmak zorundadır. Değerler Tedrisat (Öğretim Birliği) Devrimi ile başlayarak bilgisi katarak insanı insanlaştıran, çağın temel 1970’lere değin geliştirdiği bilimsel temelli öğretim donanımını sağlayan, analitik düşünme, yaratıcılık programlarıyla (müfredat) çocuklarına ulusal, ve sorun çözme yetisi kazandıran, yaşamsal, ahlaksal-etik, kültürel, sosyal ve çağdaş insani mesleksel ve akademik yetkinlik veren bir eğitim değerler, yetkinlikler, yurttaşlık bilinci ve özgüven almak temel insan hakkıdır. Eleştirel ve yaratıcı akıl kazandırmış, tebaadan yurttaş, kuldan birey, baskılanamaz! ümmetten ulus yaratmayı başarmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Ancak ABD emperyalizmi güdümlü 12 Mart 1971 muhtırası ile 1961 Anayasası budanmış, dinci zorunlu din dersinin insan hakkı ihlali olduğunu kurumlar için elverişli ortam yaratılmış, 12 Eylül hükme bağlayan kararları bağlayıcıdır ve mutlaka 1980 faşist darbesi ve izleyen hükümetlerce de uygulanmalıdır (anayasa madde 90/5). Siyasal eğitim sistemi laiklik ve bilimsellikten koparılarak iktidarların saplantılı ve çağdışı şeriatçı ideolojileri dinselleştirilmeye başlanmıştır. Gerçekte bir 12 Eylül ile biçimlendirdiği din, ırk, politik inanç, cinsiyet 1980 faşizmi ürünü olan AKP’nin iktidar olduğu gibi ayrımcı ve kutuplaştırıcı dayatmalar asla kabul 2002 yılından bu yana ise atanan tüm Milli Eğitim edilemez! Yatılı Kuran kursu olmaz! Din öğretimi bakanları; hiçbir bilimsel incelemeye, gerekçeye Türkçe olmalı, ezbere dayanmadan, soyut düşün dayanmadan öğretim programlarını ideolojik yetisi kazanıldığında ve aile onayıyla verilmelidir. saplantılarla “yetersiz” (?!) bulmuş; ders ekleyip “Yurtta barış, dünyada barış” için, insanca çıkararak, süreleriyle oynayarak, felsefe, mantık, yaşam için, demokrasi için Laiklik kırmızı çizgidir. sosyoloji, psikoloji gibi özgür birey yetiştirmede Çağımızda uygar uluslarca yaygın olarak olmazsa olmaz nitelikli dersleri yok ederek, evrim benimsenmiş olan İnsan Hakları Evrensel kuramını dışlayarak, bilimsellikten tümüyle Bildirgesi’nde, “Herkesin eğitim hakkı vardır. Eğitim, uzaklaştırmış, iyiden iyiye dincileştirmiştir. hiç olmazsa ilk ve temel eğitim evrelerinde parasız Hedef, ümmet ve biat toplumu yaratmaktır ki; olmalıdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel Batı emperyalizminin yüz yıllık hedefi de budur. eğitimden herkes yararlanabilmeli ve yükseköğretim, 2007 yılından sonra kamu desteğiyle çoğaltılan başarıya göre, herkese tam bir eşitlikle açık olmalıdır” ve etkinleştirilen İlim Yayma Cemiyeti, Hizmet denmektedir (10 Aralık 1948). Türkiye, Bakanlar Vakfı, Ensar Vakfı, Birlik Vakfı, Türkiye Gençlik Vakfı Kurulu kararıyla Resmi Gazetede (27.5.1949) (TÜGVA), Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) ve benzeri onlarca dernek-vakıf adı ile yayımladığı bu bildirgeye uymalıdır. örgütlenmiş tarikat ve cemaat yapılanmalarıyla Milli Büyük Atatürk’ün “Eğitimdir ki bir ulusu ya hür, Eğitim Bakanlığı ve il-ilçe müdürlüklerince protokoller bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum halinde yaşatır ya imzalanmış, bu dinci yapıların öğrenci yurtları dahil da esaret ve sefalete terk eder” sözleriyle vurguladığı bütün eğitim kurumlarımıza girmesine olanak tarihsel ve günümüze de ışık tutan uyarısı hiç akıldan sağlanmış, son olarak çağdışı ÇEDES dayatması ve çıkarılmamalıdır. Milli eğitim sistemi, ulusal birliği, “manevi rehber” uydurmasıyla okullarımıza imamlar kaynaşmayı ve barışı sağlamalı, evrensel değerlerle atanmaya başlanmıştır! Bugün, 3-6 yaşındaki yüz uyumlu olmalıdır. binlerce evladımız dinci yapıların anaokullarında, milyonlarca çocuğumuz tarikat ve cemaatlerin Çağrımıza basınımızın ve değerli yurttaşlarımızın elindedir. destek vermesini bekliyor, saygılarımızı sunuyoruz. ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ GENEL MERKEZİ