Katalog

6 KASIM 2022 PAZAR KÜLTÜR 11 İsmet Küntay Ödülleri’nin 47’ncisi sahiplerini buldu, İlker Başbuğ’a özel ödül verildi Tiyatronun onur gecesi Romeo ve Juliet, ölmediler! ürk oyun yazarı İsmet Küntay adına ku- İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şe- Onur Ödülü sunulan ilker Trulup çalışmalarını aralıksız olarak 47 hir Tiyatroları, kurum olarak tiyatroya kat- Eyvah evlendiler! Başbuğ konuşma yaptı. yıldır sürdüren Türkiye’nin en uzun soluklu kılarından dolayı özel ödüle layık görüldü. ödül kuruluşunun belirlediği “2021-2022 Şehir Tiyatroları sanatçısı Levent Üzümcü Sanat ve Hayat Tiyatro Dönemi Ödülleri” açıklandı. Kadı- ise Rüstemoğlu Cemal’in Tuhaf Hikâyesi köy Büyük Kulüp Derneği’nde önceki gün oyunundaki rolüyle Yılın En Başarılı Erkek omeo - Davetli değildik, Juliet’in yapılan törende salgın nedeniyle yapıla- Oyuncusu Ödülü’nü aldı. ailesinin maskeli balosuna baskın mayan iki yıl dahil, son üç yıla ait toplam- Gazeteci, yazar ve eleştirmen Hayati Ryapıp girdik. Onu gördüm. Tavuk da 24 ödül sahiplerine sunuldu. Asılyazıcı’nın seçici kurul başkanlığını sür- kılığındaydı. O anda... İsmet Küntay Tiyatro Ödülleri’nde 2022 dürdüğü kurulda bu yıl Nilgün Serimoğlu, Juliet- Tavuk değil! Anka kuşu! (Hayır yılı Onur Ödülü eski Genelkurmay Başka- Oya Gökberk, Şerif Köyan, Oğuz K. Oğuz, tavuk- Hayır Anka kuşu- Hayır tavuk- nı İlker Başbuğ’a verildi. Başbuğ konuş- Mehmet Erhan Sar, Seda Demirel ve Ah- Tamam anka kuşu olsun...) masında Ali Berktay’a yayıncısı Kırmızı Ke- met Duman yer aldı. Romeo- O anda çıldırdım... Ona di Yayınevi’ne ve yayınevi sahibi Haluk Diğer ödüller ve kazananlar şöyle: Nadi- doğru saldırıya ge... Hepkon’a teşekkür etti. de Küntay Emek Ödülü: Suna Keskin. Yılın Juliet- Hayır! Bana doğru süzüldün... En Başarılı Oyun Yazarı: “Che’nin Vedası” Asılyazıcı Ödülü, Arım’ın - Vural Bingöl. Yılın En Başarılı Yönetmeni: Geçen iki yılın kazananları Ölmeyip evlenmişler Mersin BŞB Şehir Tiyatrosu - Murat Atak. Hayati Asılyazıcı Tiyatro Özel Ödülü’nü Shakespeare’in ölümsüz kıldığı, yüz- Yılın En Başarılı Yapımı: Ben Nâzım Müzi- Betül Arım, Gezi Direnişi davası nedeniy- eçmiş iki dönemin ödül listesin- yatro Ayna), Tamer Levent (“Sana- yılların aşk simgesi Romeo ve Juliet , kali. Yılın En Başarılı Kadın Oyuncusu: “Ca- le şu an tutuklu bulunanlar ve yurtdışında Gde olan kurum ve sanatçılar ise ta Evet” Platformu), Füsun Demirel Verona’da o mezarda ölmeyip, Paris’e mille ‘Düşünce’” - Ebru Unurtan Urağ. Yılın yaşamak zorunda kalan oğlu Mehmet Ali şöyle: İstanbul Büyükşehir Beledi- (Tiyatro 11), Reha Özcan, Remzi Bu- kaçıp evlenmişler meğerse. Ancak evli- En Başarılı Erkek Oyuncusu: Levent Üzüm- Alabora için aldı. İstanbul Devlet Tiyatrosu ye Tiyatroları, İstanbul Devlet Tiyat- haralı, Okday Korunan, Serpil Göral, lik çatırdıyor; arada soğukluk var. Alma- cü. Yılın En Başarılı Çocuk Oyunu: “Peter Sanatçısı Metin Belgin, “İsmet Küntay Ti- rosu, Ankara Sanat Tiyatrosu, Nedim Ümit Baykurtalp Tiyatrosu ve “Be- dıkları evlilik terapisi kalmamış, şimdi biz Pan ve Varolmayan Ülke”. yatro Özel Ödülü”nün sahibi oldu. Saban (Tiyatrokare), Dilek Türker (Ti- gonviller Yaza Açar mı?” seyirciler önünde hatıralarını canlandıra- rak yeni bir yöntem deniyorlar. İstanbul Tiyatro Festivali’nde İngiltere’den “Lost Dog” topluluğunun Sanatçı İnci Eviner’in video, heykel ve resimlerinden oluşan kişisel sergisi 27 Kasım’a kadar Dirimart’ta sunduğu küçük bir mücevher tadında- ki “Juliet ve Romeo” oyunundan söz ediyorum. Topluluğun kurucusu Ben Duke’un tasarladığı, yazdığı, yönetti- ği ve iki olağanüstü oyuncunun / dans- çının (akrobat mı desem) Kip Johnson ‘Büyük bir trajedi yaşıyoruz’ ve Solene Weinachter’in bize aktar- dıkları, aslında sanatla hayatın ilişkisi... nci Eviner, kadının gönüllü kö- Hatırlamak leliğini “huri”, buna karşı çıkışı- ‘GÖnüllü Müthiş zekice yazılmış metinde, şim- İnı “yolcu”, yöntemini “neşe” ola- di 40’lı yaşlarda olan çiftimiz, hayatları- kÖlelik’ rak tanımlarken, amacı nın en önemli anlarını (karşılaşma-aşk- KONUK yoksa sanat yapamaya- ilk sevişme-sahte ölüm-intihar etmek- YAZAR n “İktidarın beden politikaları- cağını söylüyor. intihar etmemek) birbirlerine anlatırlar- nın nasıl işlediğinin ve üzerimizde- DENİZ BURAK Türkiye’de ilk kez sa- ken aynı olayları, aynı dakikaları, nasıl ki görünmez etkilerinin izlerini sü- BAYRAK natseverlerle buluşan da farklı algıladıklarını, farklı yorumla- rüyorum” diyorsunuz. Bu yolcu- işlerinin de yer aldı- dıklarını, farklı yaşadıklarını görüyoruz. lukta karşılaştığınız/etkilendiğiniz Tıpkı birçok beraberlikte olduğu gibi!. ğı “Huriler ve Yolcular” adlı sergisini ne tür izler var? Ve sözcüklerin yetmediği anlarda dans sanatçı İnci Eviner ile konuştuk. Kadınların gönüllü köleliği. Anne- giriyor araya. Ama ne dans!!! den kıza çağlar boyunca nasıl yay- Örneğin ilk karşılaşmada, tepeden ‘Kadın bedenine zarar’ gınlaşıyor? Çilesini çektiğiniz bir iliş- tırnağa şehvete bürünmüş bir Romeo, n “Huriler ve Yolcular” Diri- ki biçimi neden sürüyor? Bu sorula- Deniz Burak Beatles müziği eşliğinde şeytani bir rın içinden çıkamıyorum. Yaşamak mart’taki ilk serginiz. İşlerinizi Bayrak (solda), hamleyle/dansla sanki Juliet’i “becer- için duyduğumuz inanç bize güven inci eviner’le bir sergilemek noktasında da fazlaca meye” koşarcasına ilerlerken; Juliet’in sağlamıyor. Ve hep o korkuyu taşı- araya geldi. geniş ve ferah bir alana sahip. Bu yorumu, “Romeo, bir tüy gibi bana yoruz. Kadının kendi bedeni üzerin- bağlamda başlamak isterim söy- doğru süzülerek geldin” deyişi... Başka deki bilincini neden derinleştiremi- leşiye... örnek Romeo’nun “Gününü nasıl ge- n Serginin adına gelirsek; kavram- deleyi “neşeli” bir üslupla vermeye yoruz? Bu toplumda yaşayan birey çirdin” sorusuna, annelik görevleriyle Dediğiniz gibi mekân oldukça bü- sal olarak “huri” ve “yolcu” ifadele- çalıştım. Büyük bir trajedi yaşıyo- olarak kendime sorduğum çok içten baş edemeyen ve ev işleriyle bunalan yük. Liverpool Bienali’nden son- ri hangi paydada bir araya geldi? ruz fakat bununla başa çıkabilme- sorular bunlar. Karşılaştığım diğer Juliet’in öfke krizi geçirmesi... ra ülkemizde ilk kez sergilenen vi- Huriler, belli inanç sistemlerin- nin yolunun “neşe” olduğunu dü- bir durumsa ülkemizde dinin ekono- Hatırlamak, yaşatmaktır. Ama bu iki deo çalışmam Cenneti Sahnelemek’i miyle ilişkisi. Günlük yaşamımıza sı- de kadınların erkek fantezisinin bir şünüyorum. Kadınlığa yakıştırılan kahramanımız Shakespeare’in eseri- ortadan kesecek şekilde, çift taraf- zan bu yalanları, vaatleri açığa çıka- konusu olarak görülür. Kadına bir her türlü fanteziden kurtulmadıkça ne öylesine kilitlenmişler ki adeta onun rabilmeliyiz. lı ekran olarak düşündük. Çünkü vi- kimlik verilmesi, kadınlık kavra- mücadele edemeyiz. Bu mücadeleyi esiri olmuşlar. O ölümsüz aşkı yaka- deodaki figürleri, hareketi beden- mı farklı kültürlerde ve Türkiye’de farklı kostümler içinde temsilin po- lamak için Juliet’in Shakespeare’in sel olarak da etrafında dönerek algı- toplum tarafından toplumsal cinsi- litikalarıyla uğraşarak yapmak isti- lerin üretilmesine “yol” açabiliyor. eserini tekrar tekrar okuması ve tek- lamak mümkün. Bu büyük mekân rar tekrar ölmeyi canlandırması on- yet rolleriyle biçimlendiriliyor. Do- yorum. n Sanat yaşamınıza baktığınızda dan... Hem zaten sevgilisini öldü sanan buna imkân tanıdı. Video ile iliş- layısıyla kadının bilinç sahibi olu- n Yolcular’a gelirsek... “Huriler ve Yolcular”ı diğer işleri- Romeo’nun hiç de intihar etmeye niyeti ki içinde bulunan heykel çalışma- şu, farkındalığı ve kendi arzuları- Bütün pratiğim desenle başlıyor. nizden ayıran nedir? yokmuş... Bir yanlış anlama... Öyleyse? larımdan oluşan bir enstalasyon da nın farkına varışı oldukça güç çün- Bilinçaltımda ne olup bittiğini çize- Haremden bu yana aslında hurile- Öyleyse filmi geriye saralım. Herkesin, hemen yanında yer aldı. Dolayısıy- kü arada pek çok perde var bunu rek anlıyorum. Samimiyet benim rin olduğunu fark ettim (Gülüyor). hepimizin sevgiye, aşka ihtiyacı var. la iki farklı boyutta ama benzer an- gölgeleyen. Ben bunu aralamak is- için çok önemli, gerçek bir nedenim Oryantal düşünceyle hakikat arası- layışla yapılmış iki sanat işi diyalog tedim. İktidarın ve inanç sistemleri- yoksa sanat yapamam. Huriler de na sıkışıp kalan kadınlarla ilgileni- Muhteşem uyum kurabildi. Galerinin iç alanı buna nin kadın bedenine verdiği zararın desenlerin ürettiği şeyler. Söylem- yordum. Derken dönüşüp dönüşüp Hayatın ta kendisini yansıtan ve tüm izin verdi. Teknik olarak da sesi de görünmeyen etkisi, verili kimlikler- ler kadın kimliğinin oluşumunu et- kadınlara giydirilen kimliklerle mü- seyirciye çok aşina, bildik gelen du- istediğimiz gibi dağıtabildik. den kurtulmak için verdiği müca- kiliyorsa desenler de birtakım şey- cadele alanı hurilerde sonuçlandı. rumlara kahkahayla gülerek izliyoruz oyunu. Ama oyun ilerledikçe, derinle- şiyor ve sanat hayat ilişkisini en duyarlı noktalara taşıyor. Hayat her zaman sa- Tansel Şiir Ödülü, Erdem’in ‘Üç Tenor’ Samsun’daydı natta idealize edildiği gibi değil. Ama ne yapalım ki elimizdeki tek şans bu: ilkent Üniversitesi tarafından her yıl Oğuz Tansel adına ve dönüşüm- amsun Devlet Opera ve Balesi, 3 Kasım akşamı üç tenor Tek hayatımız var! Onu yaşayacağız... Blü olarak “Çocuk Yazını”, “Halk Bilimi” ve “Şiir” alanlarında verilen Sopera sanatçısı ile özel bir konser verdi. Sevilen eserlerden Bu çok zeki, ironik metni öyle bir ödülün 2022 yılı sahibi açıklandı. Ödülü, Ömer Erdem “Güneş Kalır Bir oluşan repertuvar ile müzikseverlerle buluşan Hakkı Balkaş, sahneye koymuş ki yönetmen, ve Başına” adlı yapıtıyla kazandı. Ödül töreni 24 Kasım’da (16.30) Bilkent Halil Kaplan ve Gürkan Sezgin’e piyanoda Diego Moccia eşlik etti. Zehra Yıldız Salo- oyuncular öylesine inanmışlar ve içsel- Üniversitesi’nde yapılacak. Tören öncesinde panel düzenlenecek. nu’ndaki konserde sanatçılar ayakta alkışlandı. l Cemil Ciğerim / Samsun leştirmişler ki kişiliklerini, oyunun her saniyesinde, her söze her davranışa sonuna dek inanıyorsunuz. İki oyuncunun kimyası birbiriyle bü- Ressam Celal Binzet, CKM’de sanatseverlerle buluştu tünleşmiş. Sevişmelerinde de dövüşme- lerinde de aşklarında da çatışmaların- da da hayatla sanatın nasıl iç içe geç- ‘Sanat çıkar gözetmez’ tiğini görebiliyorsunuz. İkisinin söz dili, davranış dili, beden dili, dans dili hem essam Celal Binzet, gazetemizin Anka- çı, üretim sırasında çıkar kaygısı gütmez. Orta- metinle hem de sahneye koyuşla ve de Rra temsilciliğindeki Cumhuriyet Kültür ya çıkan sanat eserinde, kendine göre doğ- Prokofiev’den popa uzanan müzikle muh- Merkezi’nde (CKM) sanatseverlerle ruyu ortaya koymuştur. Herkesin buna teşem bir uyum içinde... Metin/oyunculuk söyleşide bir araya geldi. “Toplum ve katılması söz konusu değildir. Sanat ve devinim arasındaki bu çarpıcı uyum insanı kıskıvrak yakalıyor! Sanat İlişkisi” başlıklı söyleşide sa- yapıtı, belli kitleyle birleştirici mis- nat ve toplum kavramlarına deği- yon üstlenir. Aynı frekanstaki in- Oyundan iyi ki sanat var, iyi ki tiyat- ro var, iyi ki tiyatro festivalimiz var diye nen ve “iki kavramın da tüketilen sanları, birbirlerini tanımasa bile kavramlar olduğuna” işaret eden bir araya getirir” dedi. Daha son- çıkarken ah keşke bir akşam önce iz- Celal Binzet lediğim Zülfü Livaneli’nin “Duvar” ad- Binzet, “Sanat, toplumun içinde ra bazı resimler üzerinden dönem var olan bir kavram” dedi. yorumlaması yapan ve sanat ese- lı çok katmanlı oyunu da daha ehil elle- re teslim edilebilseydi, keşke oyuncular “Toplumların ana yapısı, insan- rinin temasını anlatan Binzet, “yö- ların durumlarıyla sıkı sıkıya bağlı” netim, adalet, üretim” konusunun iş- da canlandırdıkları kişiliklere inansalar- dı, içselleştirselerdi diye düşünmekten diyen Binzet, bu durumun sanata da lendiği bir resme işaret ederek “Sorun- yansıdığını vurguladı. Binzet, “Sanat, hiç- ların hiç eskimediğini, farklı toplumlar olsa kendimi alamadım. Ama bu, bir başka yazı konusu. bir çıkar gözetmeden doğanın yorumlanmasıdır. da benzer yanları olduğunu görüyoruz” diye ko- Sanatçı, kendi yorumunu ortaya çıkarır. Sanat- nuştu. l ANKARA/Cumhuriyet Genç piyanistten anlamlı resital enç piyanist Arya Su Gü- Glenç, ilk piyano resitalini Ni- lüfer Belediyesi’nin ev sahipliğin- 06 KASIM 2022 PAZAR de Uğur Mumcu Sahnesi’nde ver- di. Konser gelirleriyle Akçalar’da- ki bir okula müzik sınıfı kazandır- mayı istediğini belirten Gülenç, performansıyla ayakta alkışlan- dı. Küçük yaşta piyano eğitimi- ne başlayan 13 yaşındaki piya- yanistlerin eserlerini çaldı. Gü- Mine Kırıkkanat Eren Aysan Mustafa Balbay Saat: 14.00 - 16.00 Saat: 14.00 - 16.00 Saat: 15.00 - 17.00 nist, Johann Sebastian Bach, Lud- lenç, repertuvarında kendi beste- wig van Beethoven, Frederic Cho- lediği “ Gökyüzü” isimli parçasına pin ve Fazıl Say gibi besteci ve pi- da yer verdi.