Katalog

24 EYLÜL 2021 CUMA KÜLTÜR 13 BILGE ÇINARA SON VEDA ürk mimarlık tarihi- la, dünya görüşüyle, her za- Tnin en önemli isimle- man bir bilge nasıl olunur rinden Prof. Dr. Doğan sorusunun yanıtını Doğan Yetenek gelişimi Kuban, dün son yolculu- Hoca’ya bakarak öğrendim. ğuna uğurlandı. Anado- Onun çok yönlülüğü, yani tatürk, Cumhuriyetin kül- lu Hisarı’ndaki evinde ön- yazılarında, dünya görüşün- tür bildirgesi sayılan “10. Yıl ceki gün 95 yaşında ha- de, tarih, kültür, felsefeyi, ANutku”nda özellikle gençlere şöyle seslenir: yatını kaybeden Kuban her şeyi katarak çözümle- “Türk milleti çalışkandır. Türk milleti için, Anadolu Hisarı’nda me yapabilme yeteneği ola- zekidir. Türk milletinin yürümekte ol- bulunan Fatih Sultan ğanüstüydü. Genç kuşak- duğu yükselme ve uygarlık yolunda, Camisi’nde cenaze töre- lara da ilham olması gerek- elinde ve kafasında tuttuğu meşale, ni düzenlendi. Korona- tiğini düşünüyorum. İyi ki müspet bilimdir. Şunu da önemle be- virüs önlemleri kapsa- onunla birlikte güzel yılla- lirtmeliyim ki, yüksek bir insan toplu- mında düzenlenen töre- rımızı geçirmişiz. Çok çok Doğan Kuban mu olan Türk milletinin tarihi bir nite- ne Kuban’ın ailesi, yakın- önemli bir kişiydi. Bir mi- liği de güzel sanatları sevmek ve bun- ları ve dostları ile birlikte marlık tarihçisiydi ama çok da yükselmektir.” CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Man- farklı yönleri de vardı. Duygularını coş- Nobel Bilim Ödülü’yle, ortamı- sur Kılıç da katıldı. Kuban, daha sonra kuyla yaşayıp, amacı hep öğretebilmek, VEDAT nı bulan insanımızın başarıda nerele- Hisar Mezarlığı’nda toprağa verildi. insanlara bir şey aktarabilmekti.” ARIK re varıldığını kanıtlayan Aziz Sancar, Doğan Kuban’ın 63 yaşındaki oğlu Ba- l Kültür Servisi Atatürk’ün bu sözlerini doğrulamakla ha Kuban, “Son anına kadar hep üretme- kalmadı, onur madalyasını Anıtkabir ye çalıştı. Harf üretemediği zaman da bir azetemiz yazarı Orhan Bursalı da Koban ancak halkın bilinçlenmesiyle olacağına ina- Müzesi’ne armağan ederek adını de- şeyler çizmeye çalışıyordu. Çok fazla iz Giçin şöyle konuştu: “Ülkemizin en az yüz- nırdı ve kuruluşuna katıldığı, gönülden des- ğerbilenler tarihine de yazdırttı. bıraktı” dedi. ‘Cehaletle de 95’inin Doğan Hoca’nın aramızdan ayrıl- teklediği Herkese Bilim Teknoloji dergisine Ovaların yeşilini, göllerin suyunu, masından, kimliğinden, eserlerinden, ülke- de böyle bir görev yüklerdi. Cehaletle müca- mevsimlerin düzenini yitirdiği dünya- ‘Amacı öğretmekti’ ye katkılarından haberi yoktur. Bir önemli dü- dele önderi oldu. Büyük bir iyimser ve büyük mızda, Azrail kesilen Covid belasının Gazetemiz yazarı Özlem Yüzak ise Do- şünürü yitirdiğimizden de. Türkiye Cumhuri- bir mücadele ve düşün insanı. Iyimserliğini, önünü BioNTech aşısıyla kesen Öz- mücadele ğan Kuban’ı şu sözlerle anlattı: “Bir bil- yeti ile Doğan Kuban arasındaki paralellikle- Atatürk’ten, Kurtuluş Savaşı’ndan, kuruluştan lem Türeci ile Uğur Şahin adlarını ge çınarımızı kaybettik. Bizim için çok ri, ilişkileri bilmezler. Ülke adeta bir yitik ku- ve Türkiye Cumhuriyeti’nin başarılmasından yalnızca ulusumuz değil, dünya ulus- yu. En önem verdiği konular arasında ceha- aldı... Ruhu, düşüncesi daha yıllar boyu üzeri- çok değerliydi. Şahsen çok yakın ahbap- ları da saygıyla anacaktır. önderi’ let gelirdi. Yaza yaza bitiremezdi. Değişimin mizde dolaşacak ve itici gücümüz olacak.” lığımız vardı ama bir yandan da yazılarıy- 130 öğrenci Uluslar, bilimde-sanatta-teknikte- yönetimde yetenekli çocuklarına ye- teneğini geliştirici olanaklar yaratmı- İsveç Sarayı’nın 150. yıl kutlamaları kapsamında saray ‘ışıkla boyandı’ yorsa, yalnız kendi toplumuna değil, insanlığa karşı da görevini yerine ge- tirmemiş olur. Yaşamı kolaylaştıran buluşları, genellikle yetenekli çocuk- larını özel eğitimden geçiren toplum- ların yapması rastlantı değildir. Gazetelerde Alman Lisesi’ni bi- İstanbul’da ‘Kırmızı Rüya’ tiren 130 öğrenciden 100’ünün Almanya’ya gittiğini okuyunca, büyük bir yetenek yitimine uğradığımızı dü- Taksim Tünel’de bulunan şündüm. rihinde İsveç hükümetinin yurtdışın- konsolosluğa yapılan ışık Isveç Istanbul Konsolosu Peter Ericson ve eşi Stina Stoor sarayı Geleceğini ülkeleri dışında arayan- da satın aldığı en eski yerleşimlerin- gezdirirken bazıları en az 200 yıllık olan eserleri tanıttılar. ve ses yerleştirmeleri lar, orada her istediklerini gerçekleş- den biri olan İsveç Sarayı, Türkiye ve tireceğini sanmasın! 18 yılımı Ber- hem İstiklal Caddesi’nde İsveç arasındaki ilişkilerin tarihsel ge- lin liselerinde Türk çocuklarının ikin- yürüyenler tarafından hem lişimine de bir ışık tutar. Türkiye’nin ci yabancı dil olarak seçebildiği Türk- Batılı en eski arkadaşı olarak da bili- çe dersinin kitaplarını yazmaya ver- de şehrin diğer yakasından nen İsveç, Osmanlı döneminde, 1739 dim. Berlin’le bağlantım hep sürdü. deneyimlenebiliyor. Türkiye’de üniversite bitiren nice öğ- yılında imzaladığı İttifak Anlaşması ile rencilerin kendilerini ancak manav- de bu topraklardaki amaçlarının kar- aksim İstiklal Caddesi’nin lık, lokantacılık, şoförlük, garsonlukla deşlik ve barış olduğunun altını çizer. Tünel’e yakın noktasında iki ayakta tuttuklarına tanık oldum. Takşamdır İsveç İstanbul Kon- İki sanatçı anlattı... solosluğu İsveç Sarayı’nın kırmızı Haksız suçlamalar Sanatçılar Carl Michael von Hauss- bir ışıkla boyandığını görmüş olabi- Politikacıların bir kesimi, ölüm kalım wolff ile Cevdet Erek, gazetemize özel lirsiniz. Belki de vapurla karşıdan savaşları kazanılarak ilan edilen Cum- SEVDIYE olarak “Red Dream” projesini anlattı- karşıya geçerken ya da huriyet dönemi söz konusu olduğun- KAHRAMAN lar. Von Hausswolff, neden bu proje- da, “Cumhuriyet ne yaptı ki, ne var- Anadolu yakasında uy- de yer aldığı sorusuna hem İstanbul ile sa biz yaptık!” diye meydan nutukla- gun bir noktadan bak- ISVEÇ KÜLTÜR ATEŞESI MICHAEL BODE: rı atıyor. hem de İsveç Konsolosluğu’yla arasın- tığınızda karşı yakada Onlar, Cumhuriyetle altı yüzyıllık da özel bir ilişki olduğu yanıtını verdi. kırmızı bir nokta dikka- ORHUN kültür tutsaklığından kurtulup bağım- 1997’de İstanbul Bienali’nde yer aldı- ATMIŞ tinizi çekmiştir. sızlığa erdiğimizi anlayacak bilinçten ğını söyleyen sanatçı, “Geri dönmek ve İşte bunun nedeni, İs- bile yoksundur. PROJELER GELİŞİYOR iki ülke arasındaki ilişkiyi kutlamak veç Sarayı’nın 150. yıl kutlamala- Oysa “Harika Çocuklar Yasası” çı- doğal geldi” diye konuştu. rı... İsveçli sanatçı Carl Michael von karılarak yetenekli gençlerin yurtdı- onuştuğumuz Isveç Kültür Ateşesi nu hakkındaki çalışmaları anlatan Bode, Sanatçı eserlerinde çoğunlukla kır- şında devlet bursuyla yetiştirilmelerini Hausswolff’un kırmızı ışıklarla, Cev- KMichael Bode’ye de ilk olarak “Red şu anda on sekizinci yüzyıldan itibaren mızı rengi kullanıyor. Bunu da “Her Cumhuriyet dönemi sağlanmıştır. Ya- Dream”i sorduk. Bode, Isveçli sanat- Osmanlı Imparatorluğu’na ve Osman- det Erek’in de İstiklal Caddesi’nin ses- sadan ilk yararlananlar da İdil Biret’le çının çalışmalarına yıllardır hayran ol- lı Imparatorluğu içinde seyahat eden insanın içindeki renk nedir? Renksiz lerinden ürettiği “Red Dream” isim- duğunu, Cevdet Erek’in çalışmalarını Isveçli bilim insanlarına ve sanatçıla- Suna Kan’dır. mi, yoksa kırmızı mıdır? Bence kır- li ses ve ışık enstelasyonunu cadde- da yakın zamanda beğenerek izlediği- ra ayrılmış bir yıllığın düzenlendiği- Yürürlükte olmasına karşın, son mızıdır ve bu tüm insanları birbirine den geçen herkes yakından dene- ni söyledi. Kendisi de bir sanatçı olan ni belirtti. Öte yandan gelecek yıl bi- yetmiş yılda iktidar olanların hiçbiri bağlar” sözleriyle açıklıyor. yimleyebiliyor. Ama bu ışık şovunu Bode, 150. yaş kutlaması için neler ya- lim insanı Frederick Whitling’in sara- yasayı uygulamamıştır. Cevdet Erek ise projeye Carl görmek için bugün son gün! 150. yıl pılacağını tartışırken “Sarayın kendisi- yın tarihini anlatan bir kitabının çıka- Michael’in daveti ile dahil olduğu- nin bir sanat eserine dönüştürülme- cağını dile getirdi. Bode, Isveç ve Tür- kutlamaları kapsamındaki etkinlik- Kent Enstitüleri si fikri ilginç bir çözüm gibi geldi” diye- kiye arasındaki kültürel ve diplomatik nu belirtti. Erek, “Fikrin geneli me- ler Saray’ın tarihini anlatan bir kitap Prof. Dr. İsa Eşme, basılma aşa- rek projenin başlangıcını anlattı. Tür- etkileşimlerin uzun tarihi nedeniyle, rak uyandırdı ve heyacan verici gel- masındaki Yarım Kalan Aydınlanma projesi ve iki ülke arasında sanatçı kiye ve Isveç arasındaki ilişki uzun yıl- “Isveç’te Türk dilleri ve Türk dünya- di. Diğer yandan tecrübeli ve yetkin Atılımı Köy Enstitüleri adlı yapıtında, değişim programıyla devam edecek. lara dayanıyor ama kültürel anlamda- sı ile ilgili güçlü bir Türkoloji geleneği belediyelerin, “Kent Enstitüsü” adıy- bir sanatçıya bir nevi destek rolünde ki etkileşimler çok fazla bilinmiyor. Ko- vardır” diye konuştu. la enstitü anlayışını eylemsel kılabi- Türkiye âşığı Ekelöf... olmak da mutluluk verici” dedi. leceğini öne sürerek, Eskişehir Te- “Görmeyen insanlara bir deneyimi “Red Dream” 1965 yılında Türkiye’ye pebaşı Belediyesi’nin oluşturduğu tarif etmeyi çok tercih etmiyorum” gelen İsveçli şair Gunnar Ekelöf adına İstanbul’da bulunduğu süre içinde do- diplomatik bir görev ile İstanbul’a ge- “Kent Enstitüsü” ile İstanbul Beledi- diyen Erek, “Ama bir cadde, bir bah- ğaüstü bir güç tarafından ele geçiril- lişi sonucu İsveç ve Osmanlı İmpara- sunuluyor. İstanbul’da geçirdiği 16 sa- ye Başkanlığı Hayat Boyu Öğrenme çe ve bir saray cephesi, oraya ekle- atlik sürenin ardından şairin en özel ve diğine ve bu eseri o gücün yazdığına torluğu arasında ilişkiler başlar (1709- Müdürlüğü’ne bağlı sanat ve mes- nen sesler, sonra bir sarayın içine gi- inanıyor ve kendini eserin bir yorum- 1714). Başlayan bu ilişki 1735’te tica- bugün en çok bilinen eserlerinden biri lek edinme kurslarını da örnek gös- riş, sesleri tetikleyenleri görüş gi- teriyor. olan “Emgion Prensi Üzerine Divanı”nı layıcısı olarak konumluyor... ri ve diplomatik ilişkilere dönüşür ve Gazetelere yansıyan şu haberlere bi senaryodan ve bir kırmızı monok- İsveç’le olan ilişki ise daha da geriye, İsveç hükümetinin şu an bulunduğu kaleme aldı. İsveç Sarayı bahçesinde bakılırsa bunu uygulamaya geçiren- romdan bahsedebiliriz sanırım” söz- büstü bulunan ve öldüğünde külleri 17. yüzyıla uzanıyor. Demirbaş Karl ün- Beyoğlu’nda yer alan saraya kalıcı ola- ler bile var: leriyle “Red Dream”i anlattı. vanı ile tanınan İsveç Kralı XII Karl’ın rak yerleşmesi ile devam eder. 1757 ta- Türkiye topraklarına savrulan şair, - Kartal Belediyesi, çocukların ve gençlerin kültür ve sanatla aralarında sevgi, kardeşliği yaratmaları amacıy- la Sanat Akademisi adıyla bir Gençlik Prof. Dr. Hülya Nutku son yolculuğuna uğurlandı Senfoni Orkestrası oluşturmuştur. - 15 yaşındaki Nisa Ölmez, Borno- va Belediyesi’nin hobi ve beceri edin- zmir’de, pankreas kanseri te- ratlar ve öğrencileri katıldı. Anma töre- büyük değerler kattı. Dokuz Eylül Üni- me kurslarında keman eğitimi alarak İdavisi gördüğü Ege Üniversitesi ninde konuşan İzmir Büyükşehir Bele- versitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin ABD’deki en eski ve dünyanın sayılı Hastanesi’nde yaşamını yitiren Do- diye Başkanı Tunç Soyer, Prof. Dr. Hül- kuruluşundan itibaren tiyatro alanında okullarından olan New England Müzik kuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar ya Nutku’yu kaybetmiş olmanın derin çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Prof. Dr. Konservatuvarı’na giriş hakkı kazanmış. Fakültesi’nden emekli öğretim üyesi üzüntüsü içerisinde olduğunu söyleye- Hülya Nutku İzmir Şehir Tiyatroları’nın Türkiye demokraside-hukukta-eşit- ve tiyatro araştırmacısı Prof. Dr. Hülya rek “Hocamız ömrünü tiyatro sanatının kurulmasında yılmadan, yorulmadan likte dengeyi bir türlü sağlayamıyor. Nutku (68) için tören düzenlendi. Ah- gelişimine adamış, çok kıymetli bir in- ve azimle çalışarak İzmir için 70 yıldır Sanırım yeteneksizi yetenekli yerine met Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde- sandı. Prof. Dr. Özdemir Nutku ile be- beklenen bir hayalin gerçekleşmesini koyarak ulusu daha büyük kayıplara ki törene Nutku’nun kızı Zeynep Nut- raber İzmir için yaptıkları şehrimizin mümkün kılanlardan biri oldu” dedi. uğratıyor. ku, sanatçılar, akademisyenler, bürok- kültür sanat yaşamına her açıdan çok l İZMİR / Cumhuriyet Kaftancıoğlu Öykü YALTIRIM’IN SERGISI NÂZIM HIKMET’TE... Kozlu’nun ilk festivali Yarışması sahibini arıyor adıköy Nâzım Hikmet Kül- Nâzım Hikmet’ten resim ça- mit Kaftancıoğlu Öykü u yıl Zonguldak’ta ilki düzenlenen Kozlu Müzik Festivali Ktür Merkezi, ressam Ayşe lışmaları konusunda büyük Bbugün başlıyor. Festival hafta sonu da sürecek. Festival- ÜYarışması’na başvurular Yaltırım’ın farklı tarzlarda üret- teşvik ve destek aldı. Ankara başladı. 11 Nisan 1980’de öldü- de Pinhani’den Emir Can İğrek’e, maNga’dan Gazapizm’e, tiği, son dönem çalışmalarının DTCF'deki arkeoloji eğitimini Sagopa Kajmer’e birçok isim sahneye çıkacak. rülen TRT İstanbul Radyosu Pro- yer aldığı kişisel sergisine ev yarım bıraktı. Yaltırım, Celile düktörü, gazeteci yazar adına sahipliği yapıyor. Sergi bugün Hanım’dan aldığı sağlam de- bu yıl 18’incisi düzenlenen öy- ODTÜ’de Güz Konserleri açılacak ve 22 Ekim tarihine ka- sen bilgisinin ürünü resimle- kü yarışmasına başvurular 21 ODTÜ MD Vişnelik Tesisleri’nde 26-27-28 dar görülebilecek. ri, zaman içinde serbest çiz- Kaftancıoğlu Aralık’a kadar sürecek. İki aşa- Eylül tarihlerinde Güz Konserleri yapılacak. Ayşe Yaltırım 1936 yılında İs- giler ve canlı renklerden olu- malı bir değerlendirme sisteminin olacağı öykü Moon Stage & Pangolin Art Event organi- tanbul, Kadıköy'de doğdu. Sa- şan kompozisyonlara dönüş- yarışmasında Seçici Kurul şu isimlerden oluşu- zasyonuyla düzenlenen konserlerde üç natçısı çok bir aile çevresinde büyüdü. tü. Uzun yıllar kendisi için resim yapan yor: Adnan Özyalçıner, Zeynep Aliye, Mehmet gün boyunca Kardeş Türküler, İlkay Ak- Klasik resim çalışmalarına 13 yaşında, ve ilk sergisini 1993 yılında açan sanat- Güler, Öner Yağcı, Feyza Akbulut Öner, Eşref kaya, Gazapizm, Sena Şener, Yüksek Sa- ilk Türk kadın ressamlarından olan an- çı günümüze dek kişisel sergiler açtı ve Karadağ, Hakan Cucunel, Öztürk Tatar. Sonuç- dakat, No Land, Peyk gibi birçok ünlü isim neannesi Celile Hanım ile başladı. Dayısı karma sergilere katıldı. Sena Şener lar, 4 Nisan 2022 tarihinde açıklanacak. ve grup dinleyiciyle buluşacak.