18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
[email protected] 19 ARALIK 2021 PAZAR 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Yarbay Tatar’ın çığlığı Ekonomik iflasın temelleri boşlukta yankılanıyor içbir ekonomik kriz, nin güvencesi olan, Hukuk hele hele bir iktidarın Devleti tahrip edildi. Yaşam, mülkiyet, ifade, çalışma, gi- Hekonomik iflası, ani- AHMET TATAR den, durup dururken mey- rişim, sosyal güvenlik, eği- dana gelmez. tim, örgütlenme, muhalefet, KUMPAS MAĞDURLARI DERNEĞI BAŞKANI Bugünlerde yaşanan medya gibi temel konularda- ekonomik kriz de iktidarın ki hak ve özgürlükler zede- iddeti azalsa, yaralar kabuk bağla- lendi. Hukuk Devleti’nin ze- sürekli olarak izlediği yan- sa da adalet yerini bulmadan acılar Ş lış politikalardan kaynakla- delenmesi iç ve dış yatırım- sürüp gidiyor. Göçüp giden de ge- nan bir süreç sonunda or- cıları korkuttu. ride kalan da huzur bulmuyor. Yarbay taya çıktı. 12) Hukuk Devleti tahrip Ali Tatar’ın Hak’ka yürüyüşünün 12. Bu sürecin temel belirleyi- edilince devlet ile birey ve yılında hukuk ve adalet beklentimiz birey ile birey arasındaki iliş- cilerini şöyle özetleyebiliriz: 1) Demokrasinin temel ku- kileri düzenleyen, temel hak devam ediyor. rum ve kuralları, seçimlerin ve özgürlükleri güvence altı- 12 yıl geçmesine rağmen hâlâ onu güvenliği, seçilmişlerin de- na alan adalet mekanizma- tutamayışımızı, isyanının önüne bent netlenmesi ve hesap verme- sı da güvenilmez hale getiril- olamayışımızı sorguluyoruz. O güne di. Adalete güvenilememe- si gibi ilkeler ortadan kaldı- ilişkin her an yeni bir şey hatırlayıp rıldı. si de iç ve dış yatırımcıların “keşke” demekten kendimizi alamıyo- 2) Her türlü liyakat dışlan- ülke ekonomisine katılımı- ruz. Elimizden sadece onun anısını ya- dı, sadakate önem verildi, nı engelleyen önemli bir fak- ülke hem siyaseten hem de tör oldu. şatmak ve mücadelesini diri tutmak Ali Tatar Murat Özenalp Cem Aziz Çakmak 13) Toplumun ortak değer- ekonomik olarak akla ve bili- gelebildi. Onun isyanını, hukuk ve ada- üzere seferber etmişti. Adli Tıp’tan lıymış gibi görünen ama aslında hep- me aykırı takıntılarla yönetil- leri, laiklik, farklı kimliklerin let arayan binlerce masum insanın çığ- meye çalışıldı. birlikte yaşaması, danışma, TÜBİTAK’a, iletişim birimlerine kadar si büyük bir kumpasın parçaları olan, lığına, ışığını uygarlık ışığına katmaya, 3) Devlet gerek siyaset ge- konuşma, etkileşim, uzlaş- birçok saygın kamu kurumu komplo- davalarda yargılanıp, yakınlarını kay- mücadelesini büyütmeye çalıştık. rek ekonomi bakımından bü- ma ve dayanışma ruhu, bü- nun birer aktörü haline getirilmişti. beden, yaşamları altüst Her ne kadar zamanı geri çevirmek tünüyle reddedildi. Hem si- tünüyle dışa bağımlı kılındı. Bütün bunlar siyasi iktida- olan binlerce masum in- mümkün olmasa da yaşadıklarımızın 4) Dışa bağımlılık bağla- yasete hem kültüre hem de rın desteği olmadan elbet- san da öncelikle kendilerini önlenebilir olduğunu, başka türlü ya- mında, ülke ekonomisi de ekonomiye, kavga, dışlama, te gerçekleşemezdi. Siya- sorguluyor. gerek üretim gerek tüketim yabancılaştırma, düşman- şanabileceğini bugün daha iyi görebi- si iktidar devletin bü- Fakat bunca zaman geçmişken, açılarından ithalata dayalı laştırma, ceberrutluk, kibir, liyoruz. egemen oldu. hale getirildi. tün imkânlarını Fethul- 17-25 Aralık ve 15 Temmuz hain Zira Yarbay Ali Tatar bir ordu men- Yetkililerin, 5) Cumhuriyet döneminin 14) Bağımsız ve Anayasal lahçı çetenin emrine darbe girişimi yaşanmışken, devle- subu olarak devletin hizmetinde ve de- bütün sanayi yatırımları sa- devlet kurumları tahrip edildi. sunmuştu. Devlet- yaşanan te yerleşmiş olan Fethullahçı çe- netiminde olan biriydi. Sonuçta bütün tıldı, yeni yatırım yapılmadı. 15) İktidarın hemen hemen ten “ne istedilerse” tenin gerçek yüzü açığa çık- bunca vatandaşlar gibi soruşturmaya uğrama- Endüstriyel üretim de ya it- bütün ekonomik ve mali et- almaya, kullan- mış ve yargı eliyle zulme sı, yargılanması normal bir durumdu. kinlikleri olanaklı olduğu öl- halata bağlandı veya ithalat hukuksuzluğun maya başlamış- uğrayan onca insanın ile baltalandı. çüde, karartıldı. Bu etkin- yarattığı mağduriyeti Güven tüketildi lardı. masumiyetleri tescil 6) Tarım yapılması engel- likler, maliyetler, harcama- ortadan kaldırmamasını, lendi, çiftçinin tarlasını ek- lar, kamuoyundan ve hatta Yaratılan bu edilmişken devletin Ancak ülkede medya desteği ile tam memesi için para yardımı bi- TBMM’den bile saklandı, de- hukuksuz or- adaleti sağlayamamasını; ne yaptığına da bakı- bir korku iklimi yaratılmış, adeta “sü- netimden kaçırıldı. le yapıldı. Tarımsal üretim it- tamda ne bizim yoruz. rek avı” başlatılmıştı. Açıkça Türkiye bırakın tüm bunları, gadre halat ile ikame edildi. 16) Hem çok sık karar de- ne de bizim ya- Cumhuriyeti vatandaşlarının bir kıs- uğrayan bunca vatandaşının 7) Bütün yatırımlar, inşa- ğiştirilmesi hem de söylem- Söz bitti mi? şadıklarımızın mı üzerinde öyle bir “düşman hukuku” at sektörüne, yollara, köprü- lerle eylemler arasındaki tu- gönlünü almayışını neyle Devlet, vatandaşı benzerini yaşa- lere, havaalanlarına yöneltil- tarsızlık, vaatlerin yerine ge- uygulanmaya başlanmıştı ki Ali’nin açıklayacağız? olarak bizlere sağla- yan binlerce in- tirilmeyişi veya vaat edilen- di. Müteahhitlere maliyetlerin sorguya çağrılmasından son derece sanın, polise, sav- mak zorunda olduğu çok üstünde ödemeler yapıl- lerin tam tersine işlerin yapıl- Devleti idare edenlerin, kaygı ve endişeye kapılmıştık. Nitekim dı veya maliyetlerin ve muh- ması, tüm halkın ve bu ara- hukuku, adaleti maale- cılara, mahkemele- söyleyecek bir çift bu endişelerimizin boş olmadığını içi temel gelirlerin çok üstünde da elbette emeğin ve serma- sef sağlayamamış, yaşa- re karşı güveni kal- boş tutuklama kararı ile öğrendik. sözü yok mudur? ödeme güvenceleri verildi. yenin de iktidara inanması- nanlar karşısında göster- mamıştı. Biz ortada görünen, bilinen bir suç nı, güven duymasını artık tü- 8) Vergilerden ve borçlan- mesi gereken refleksi gös- malardan gelen iç kaynaklar, müyle engelledi. olmadığını, gerçeğin kısa sürede an- Ne yapılıyor? terememiştir. Bunun nedeni- yatırımlara yöneltilmekten HHH laşılacağını umut ederken yaşananlar Ordu medyada neredeyse bütün ni içerden felç edilmesi ile açıklaya- çok, iktidar mensuplarına ve Halk, iktidar tarafından, büyük bir kumpasla karşı karşıya ol- biliriz. kötülüklerin başı olarak gösteriliyordu. yandaşlarına aktarıldı. hem yoksulluğa hem gü- duğumuzu gösterdi. Ancak yaşanan bunca hukuksuzlu- vencesizliğe ve güvensiz- Oysa bunlar devleti ayakta tutan ve en 9) Alınan dış borçlar, yatı- Memleketin adalet ve Emniyet meka- rımlarda kullanılmaktan çok, liğe hem de umutsuzluğa ğun yarattığı mağduriyeti ortadan kal- güvenilir olması gereken kurumlardı. nizması neredeyse tamamen Fethullah- iktidar mensuplarının ve yan- mahkûm edildi. dırmamasını, adaleti sağlayamaması- Kime kimi şikâyet edip kimden bu hu- daşlarının çıkarları için sarf Böylece bütün bu temel çı çetenin kontrolüne verilmiş, ordunun nı; bırakın tüm bunları, gadre uğrayan kuksuzluğa karşı yardım talep edeceği- edildi. belirleyiciler bir arada, ikti- içindeki işbirlikçiler harekete geçirilmiş, bunca vatandaşının gönlünü almayışı- mizi bilemez hale gelmiştik. darın siyasal ve ekonomik 10) Piyasaların doğal işle- medyada sırf bu kumpasları domine et- nı neyle açıklayacağız? İşte böyle bir iklimde Yarbay Ali Ta- yişlerine, iktidar mensupla- iflasını getirdi. mek üzere özel gazeteler ve TV kanalları Devletin, devleti idare edenle- tar, “Bir daha o deliğe dönmem”, “Bu rını ve yandaşlarının lehine Bu krizden çıkmak için rin, daha dün andığımız Necip oluşturulmuş, bunların başına ordudan hukuksuzlukla yaşayamam” diye isyan müdahaleler yapıldı; serbest atılması gereken ilk adım, ve Atatürk Cumhuriyetinden nefreti ile Hablemitoğlu’nun, Yarbay Ali Tatar’ın, rekabet kuralları ve girişim bu iktidardan kurtulmaktır. etmiş, elimizden kayıp gitmişti. Bu ilk adım elbette yeter- Murat Özenalp’in, Cem Çakmak’ın ve özgürlüğü ortadan kaldırıldı. tanınan tetikçiler yerleştirilmişti. Biz ona engel olamadık. Önünde dur- 11) Hem tüm insanların sizdir ama “önkoşul ola- daha binlerce acı çekmiş masum insa- mayı başaramadık. Kendimizi dönüp Bununla yetinmeyen Fethullahçı çe- hem de emeğin ve sermaye- rak” zorunludur. nın ailelerine söyleyecek bir çift sözü te diğer kamu kurumlarındaki militan- dönüp sorgulamamız bundandır. yok mudur? larını da bu kumpasları desteklemek Sadece biz değil, birbirinden fark- Lozan-Montrö akşam treni PROF. DR. ERHAN KARAESMEN den yaşamanın yanı sıra 1920’le- müz Türkiyesi’ne yeniden yerleşti- TEK TEK rin ve 1930’ların Türkiyesi’ni hep rilmesi gerçeği açıktır. İstanbul’un KiTAP KiTAP eyaz zirveleri, zümrüt yeşili ya- 35 25 aklımdan geçirirdim. Lozan ulus- kuzeyinde bir yerlere yapılacağın- Bmaçları ve araya sıkışmış ber- lararası müstevli güçlere karşı dan söz edilen o tartışmalı kana- Şiir rak gölcükleri ve akarsularıyla Alp inançlı bir dayanışmanın, bağım- lın Karadeniz ve Marmara’nın tüm Dağları bir görsel güzellikler yu- sızlığın ve kurtuluşun simgesi ola- dengelerini bozacak aykırı nitelik- mağıdır. Bu göz ziyafetinin en yo- rak hep zihnimizdeydi. Göl kıyısı- ler taşıdığı açıktır. Yapay bir dep- ğunlaştığı yöreler İsviçre toprakla- na dik bir yamaçla inilen yerleş- rem tartışması ortaya sürülerek rına rastlar. Görsel ve çevresel çe- me düzeni içinde Uşi Şatosu adı- olayın coğrafi ve çevresel bozuk- kiciliğin yanı sıra İsviçre dört ayrı nı taşıyan anıtsal bir binanın cephe luk yönlerinin küçük boyutlara in- kökenden gelip dört ayrı dil konu- duvarları üzerinde iri ve gözükür dirgendiği bilinmektedir. şan insanların dengeli bir sosyal harflerle o mekânın, tarihi Lozan komşuluğu içinde çok ileri bir sos- Artık daha da önemli Antlaşması’nın imzalandığı yer ol- yal demokrasi yaklaşımı sergileye- Yerkabuğunun epeyce derinle- duğu bilgisi verilirdi. Bu bilgi bizler rek gelişmiş bir ülkedir. Fransa’ya rinde ortaya çıkacak bir sismik için bir övgü kaynağı ve yüz yıl ön- komşuluk yapan Leman Gölü kıyı- enerji boşalma riskinin küçücük cenin istilacı dünyası için bir utanç sındaki yoğun doğal güzellik ser- bir kanalın açılmasıyla artıp bü- unsuruydu. Daha küçük bir kentsel gileyen küçük yerleşim yerlerin- yümeyeceği açıktır; ancak tersin- yerleşim yeri olan Montrö’ye gelin- den ikisi Lozan ve Montrö’nün den giderek Marmara Bölgesi’nde ce, bu küçük kasabada da Cumhu- Cumhuriyet Türkiyesi’nin oluşu- oluşma şansı yüksek orta boy bir riyet tarihimizi yakından ilgilendi- mu aşamasında anlamlı sosyo-po- deprem bile yerkabuğunda büyük ren bir başka uluslararası antlaş- litik kavramları günümüze kadar şekil bozulmalarına yol açacaktır. manın Cumhuriyet Türkiyesi’nin ileten mekânlar olduğu hatırlan- Örtü üzerindeki yapay kanallar beklentileri doğrultusunda imza- malıdır. Gençliğinin bir bölümü- içinden akıtılması planlanan su- lanmış olduğu bilinirdi. nü Leman Gölü sahilindeki yöre- larla birlikte ve çevresinde oluş- lerde geçirmiş ve müzik meraklısı Tehlike ortada turulacak binaların da yıkılma- bir kişi olarak yarım yüzyıl önce- 1922’den 1936’ya uzanan bu sıyla büyük bir çevresel ve kent- ki dönemlerin ünlü ve çekici mü- onurlu uluslararası kabullenil- sel yıkım yaşanacaktır. Marma- zik festivalleri arasında sıkça gi- mişliğinin bir simgesi olarak ra Bölgesi’nin coğrafi, doğal, çev- SERRA MENEKAY KİTAPLARI dip geldiğim olurdu. Cenevre-Lo- Lozan’dan Montrö’ye giden ak- resel dengelerinin yanı sıra ulus- 7 KIVILCIMDAN ALEVE ALUŞTA’DAN ESEN YELLER zan-Montrö trenine saat altı civa- şam treni neredeyse İstanbul’a ka- lararası politik sataşmalara karşı ADINI ARAYAN ÇOCUK 1-2 ŞEFİKA KİTAP rında Lozan’dan biner ve Montrö 115 dar uzanıp mesajlar dağıtan güç koruyuculuk görevini yerine ge- aşk x 96 = AŞK İĞNE OYASI Müzik Festivali’nin akşam sekizde kaynağı olarak algılanırdı. İmge- tiren Montrö Sözleşmesi’nin yü- başlayacak konserine yetişirdik. leştirilmiş biçimiyle o trenin va- ce anlamının bir kez daha anlaşıl- Konser çıkışı sonraki saatlerde de gonlarından birinin günümüz mış olması kıvanç vericidir. An- Montrö’den gece treniyle Lozan’a Türkiyesi’ne getirtilip bir “Ulusal cak 1920’lerde ve 30’larda Tür- ve Cenevre’ye dönülürdü. Bilinç ve Tarih Müzesi”nde sergi- kiye Cumhuriyeti’nin ulusal çı- lenmesinin uygun olacağını dü- kar koruyuculuğu ve uluslararası Beklentilere uygun şünürdük. Günümüz gerçeklerin- dengeleri kollayıcılığı yönlerine Cumhuriyet Türkiyesi’nin ulu- de ise Lozan-Montrö kavramları- yapılan sataşmaların artışından sallık düşüncesine, tarih kültürü- na hayali bir tren yolculuğu yap- ise utanç ve endişe duyulduğu ol- ne ve barışçıl dünya görüşüne da- tırtmanın anlamı artık çok azal- gusu da bir gerçektir. yalı eğitim sistemini almış kuşakla- mıştır. 1920’ler ve 1930’lar ruhu- Lozan ve Montrö ruhuna her za- rın insanı olarak bu tren yolculuk- nun uluslararası yeni bir ilişkiler mankinden daha fazla bağlanma RP Y?F \?QH D JDOHDW?\ ZZZ \?QF?O?N D JDOHDW?\ \?QF?O?N D JOHW?\ JDOHDW? larında müziksel izlenimleri yeni- omurgası yaratacak biçimde günü- gereği ortaya çıkmıştır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle