Katalog

7 KASIM 2021 PAZAR KÜLTÜR 11 Rus yazarın 200. doğum yılı Ataol Behramoğlu Kitaplığı ve Edebiyat Müzesi’nde kutlanacak Dostoyevski, Odunpazarı’nda anılıyor Odunpazarı Bele- dunpazarı Belediyesi, ünlü Rus ya- Müzik dinletisi ve sergi... Ecevit’in şiiri: diyesi Ataol Behra- Ozar Dostoyevski’nin 200. yaşını, 13-14 Sempozyumda ayrıca ünlü piyanist Maral moğlu Kitaplığı ve Kasım’da bir dizi etkinle kutlayacak. Odun- Yakshieva müzik dinletisi yapılacak. Aynı gün Edebiyat Müzesi. ‘Düşüncenin Giysisi’ pazarı Belediyesi Ataol Behramoğlu Kitap- Ankara Rusya Bilim ve Kültür Merkezi işbirliği lığı ve Edebiyat Müzesi tarafından düzenle- dergimiz için ustaların ile Çağdaş Sanatlar Galerisi’nde Dostoyevski ülent Ecevit, 5 nen “200. Doğum Yılında Dostoyevski” et- Kasım’da ölümü- ustası şair Cemal Süre- Portreleri Resim Sergisi de düzenlenecek. kinliği, iki gün sürecek. Odunpazarı Beledi- Bnün 15. yılında ya kaleme almıştı. ye Başkanı Kazım Kurt, tüm Eskişehirlilerin İkinci gün olan 14 Kasım Pazar günü ise et- saygı ve sevgi duruşla- etkinliğe davetli olduğunu belirtti. kinlik, Ataol Behramoğlu Kitaplığı ve Edebi- rıyla, çeşitli anma tören- Cemal Çağdaş Sanatlar Galerisi’nde düzen- yat Müzesi’ndeki söyleşi ve sergi ile devam leri ve programlarla yay- Süreya’ya göre lenecek olan etkinlik, moderatörlüğü- edecek. Saat 14.00’te Klasik Rus Yazarla- gın bir biçimde anıldı. nü, şair aynı zamanda Rus dili ve edebi- Ecevit’in şiirini o dö- rı Portre Sergisi düzenlenecek. 15.00’te ise Yaşamı, düşünceleri, ki- yatı profesörü olan gazetemiz yazarı Ata- nemdeki ustalardan da moderatörlüğünü Ataol Behramoğlu’nun ya- şiliği, politikaları irdelen- ol Behramoğlu’nun yapacağı sempozyum genç şairlerden de deği- di. Sanatçı yönünü, şa- pacağı söyleşi başlayacak. Rus edebiyatı çe- ile başlayacak. İlk gün saat 13.00’te baş- şik bulur Cemal Süreya. irliğini paylaşmak benim virmenleri Mazlum Beyhan, Mehmet Yılmaz, “Çünkü o, Latin Avru- layacak olan sempozyumun konuşmacıları boynumun borcu oldu! Uğur Büke’nin konuşmacı olacağı söyleşide, ise Prof. Dr Birsen Karaca, Prof. Dr. Hüse- pa ya da Fransız şiirin- Rus edebiyatı ve Dostoyevski kitapları konu- den çok Anglosakson şi- yin Kandemir, Dr. Hülya Arslan ve Dr. Jale Tüm sanatlara irinin değerleriyle bes- Coşkun olacak. şulacak. ilgi Yıl 1972. Ab- di İpekçi ye- 25. İstanbul şil ışık yak- tı, kadim dos- Tiyatro Festivali tum Akal Atil- kapsamında la ve ben kol- sahnelenen ları sıvadık, Sa- Acı, coşku, sonsuz nat dergisini çı- “Neşe” adlı karıyoruz. Bizi Ecevit ile sayısız fotoğrafım arşiv oyunun ilk kutlayanlar- labirentlerinde kayboldu. Elimdeki tek yönetmeni ve dan biri İsmet fotoğraf bu. 1972 ya da 73 yılı olmalı... İnönü’nün yeri- oyuncusu Pippo ne seçilen CHP’nin yeni lenmiştir...” Genç şair- Delbono’yu başkanı Bülent Ecevit’ti. ler, efsane değerleri hız- Ne de olsa kendisi der- la yok etmeye çalışır- Zorlu PSM’de gici! (“Yücel”, “Forum”, ken, hayatın güncelliği- ‘Neşe’ arayışı... seyrettik. “Özgür İnsan”, “Bu Top- ni ön plana alıp evren- raktan”, “Varlık”) İki yıl selliğe öyle ulaşmak is- sonra başbakan oldu- terken “Ecevit, evren- u “Neşe”li bir ğunda dahi, dergimizle seli işlemektedir. Hat- Neşe, ters köşe oyun mu? “Ne- hep ilişki içinde olacak, ta ilk evrenseli, ilk doğa- Bşe” nereye gitti? hatta yazarlarımız arası- yı, ilk kaosu konu edi- YAZGÜLÜ ALDOĞAN “Neşe”’ neden bu ka- na katılacaktı. Resmi gö- nir; tarihöncesi görü- dar çabuk gidiyor. Bu ÖZNUR rtalık zaten toz duman, depresyon revle gittiği ülkelerden nümler üzerine gelecek OĞRAŞ ÇOLAK Oalmış başını gitmiş. Sanattan me- bile bize sanat haberle- zamanın koşullarını dü- soruların cevabı ken- det umuyorsunuz, kasvete tahammü- ri, sanatsal makaleler- şünür; bir yarın duygu- dimizde saklı; duygu- lüm yok. Adı NEŞE; tanıtımında palya- le dönecekti. Bizim der- su içindedir.” Onun şii- lar, ıstırap, mutluluk, acı, coşku çolar, sirk oyuncuları, danslar, şarkılar, giyi özellikle sevme ne- ri “zamanla somutlaşır; ve sonsuz neşe arayışı... Önceki umutlar; “Yaşamı seyircileri sarıp sar- deni, sadece edebiyata somutlaştıkça evcil bir akşam 25. İstanbul Tiyatro Festi- malayan bir sevinçle kutsuyor” diye ta- değil, tüm sanatlara yer dünya, dost bir evren vali kapsamında “Neşe” adlı oyu- nıtınca İKSV, Tiyatro Festivali’nin İtalyan vermemizdi. arayışına dönüşür.” sanatçılar (Pippo Delbano) tarafından nu seyrettik. Ecevit, sanatın her sergilenen oyununa, millet çoluğunu Rengârenk kostümler giymiş alanıyla içlidışlıydı. Sanat Örneklerle çocuğunu alıp gitmiş! Bari yaş sınırla- tarihi onda bir tutkuy- oyuncular. Çünkü burası dünya Mutluluk, kişisel ması koysaydınız. Sahneye çıka çıka ha- du. Ulus gazetesinde re- çapında usta olarak kabul edilen lu insanıyken yalnızlıkla mücade- kâğıttan gemiler, her yerde çi- değil, toplumsaldır yatı kaymış bir adam çıktı, 1.5 saat niye sim, sergi eleştirileri ya- le eden birine dönüştüğünü görü- çekler... İşte “Neşe” o zaman coş- Ecevit’in şiirde. “Bach Pippo Delbono’nun kumpanyası. neşelenemediğini, niye hüzün dolu ol- zardı. Konsere, operaya, Sonatı” şiirini örnek ve- Neden rengârenk sirk kostümle- yoruz. Yalnızlık duygusu artınca ku ile birlikte geliyor. Sonra yi- duğunu, etrafını saran insanları anlattı! tiyatroya, bale temsille- riyor Cemal Süreya... ışık daha fazla ışık, mutluluk da- ne gidiyor. Bu oyun Delbono’nun ri giymiş oyuncular, sahnedeyken Hayatına giren ucubeler, korkunç tipler, rine gider, her karşılaş- “Bir aşk örüyoruz boş- zavallılar, yüreğimizi dağladı. Dekor de- hep lalalalala mı olmalı! İşte hepi- ha fazla mutluluk. uzun yıllar sahneyi paylaştığı mamızda bunları tartış- lukta” derken bile “ka- sen yere saçılan yapraklar, tek tek yer- ve sonsuza giden dostu Bobo’ya miz oyunun tanıtımlarını görünce mayı severdi. vuşsa da seslerimiz bir- leştirilen kâğıt kayıklar ve o kayıklardan Nasıl anlaşılır? böyle bir havaya girip bu oyuna bir ağıt niteliği taşıyor. Bir var- İngiltere’de okurken birine / biz kavuşama- denize dökülen mültecilerin çamaşırla- Pippo Delbono’ya göre neşe, bir mış bir yokmuş. Her daim gücü- Bengalce ve Sanskrit- geldik. Sonra mı? Bir tokat patladı yız”; “ne görülecek yü- rı! Akdeniz’in balıklara yem olan insan- ilahi ve bu ilahi her akşam fark- çe öğrenmişti. Bir yan- suratımızda. Zaten Delbono’nun nü hissettiğin bir dostun, haya- zümüz var / ne görecek larından arta kalanlar, gerçekten çok da kendi şiirleri der- lı olan bir kavram. “Neşe”nin ne tını paylaştığın kişinin bir anda istediği de buydu. göz” diyor... NEŞE’li. Hüzün, hüzün! Hortlak bile var- gilerde yayımlanırken olduğu nasıl anlaşılır? Acıyla, Ama şunu söylemeden geçeme- gitmesi ve kocaman bir boşluk dı. Oyun bitti, herkes alkışladı. Türk mil- En güzel şiirlerin- Tagore’den, Hindu kut- ölümle, delilikle, Delbono’nun ve leti cömerttir! Alkışlar. Bir de ayağa kal- den olan “Türk Yunan hissi... Sahnede Delbono’nun bu yeceğim, oyuna yaş sınırı konul- sal kitaplardan (Bhaga- kıp alkışlayanlar vardı, yok artık. Çıkış- Şiiri”nin son dizeleri: aynı zamanda her birimizin ya- malıydı. Çünkü bu oyunu bir sirk acısına da tanıklık ediyoruz. Ti- vat Gita) ve İngiliz ede- ta tanıdıklarım arasında ciddi bir kamu- “Aramızda bir mavi sihir şam yolu ile uzlaşmak, bizi oldu- yatro festivali sayesinde ulusla- gösterisi zanneden insanlar da ço- biyatından (T.S. Eliot ve oyu yoklaması yaptım, itiraflar döküldü, / Bir sıcak deniz/ Kıyı- ğumuz şey olmaya yönlendiren cuklarını alıp gelmiş. rarası oyunları seyredebiliyoruz. Dylan Thomas’tan) çe- görüşlerini ciddiye alacağım pek çok ki- sında birbirinden güzel / ve “Neşe” gibi bizim bir parçamız Bu benim için “Neşe” işte. Önceki Oyunda baş karakter anlatı- viriler yapıyordu. şi de hiç beğenmemiş, tatmin olmamış- İki milletiz...” haline gelen olaylarla dolu. Oyu- cı rolünü üstlenen Delbono, diğer gün oyun sonrası onur ödülü alan tı! Ben beğenmediğim oyunu alkışla- “Uçan Daireler” şiirin- nun dekoru aynı oyuncunun duy- ‘Şiir Delbono’yu yine ülkemizde baş- mam. Alkışlamadım. Sanatta demokra- oyuncuların aksine kot pantolon de aynı duygu evrense- si şart, kimi beğenir, kimi beğenmeye- guları gibi değişiyor. Kurumuş ve beyaz gömlek giymiş. Oyun- ka bir oyunla seyretsek ne güzel le yönelir. “İnsan bu gö- özgürleşmektir’ bilir, değil mi? sarı yapraklar, mavi bir deniz ve olurdu. “Neşe”niz daim olsun. ğün boşluğuna dayan- da, anlatıcının, dünyanın en mut- Ecevit için şiir, edebi- maz / bir koca göğün yat ve tüm sanatlar, in- içinde/ bir ufacık dünya- san olmanın koşuluydu. Atatürk’ün Sevdiği Belkıs Özener ‘Benim Sesim da yapayalnız / bir avuç Onunla sanat ve şi- [email protected] insanla yaşanmaz// can ir üzerine konuşmaları- Şarkılar (Ateş Müzik) Sinema’ (Artvizyon Yapım) olmalıdır göğün / yıldız- mızda, hem politikanın larında can/ bize ben- hem şiirin insanın özgür- teş Müzik halihazırda Unkapanı yer aldığı toplam 14 eserlik albümün esini herkes biliyordu ama toplu- Belkıs Hanım, 15 yıl sonra ye- zer veya benzemez/ dost leşmesi için var olduğu- APlakçılar Çarşısı’nın en büyük de- repertuvarı Cafer Bey, parça düzenle- Smun çoğunluğu 2004 yılına kadar ni bir derleme albüm vasıtasıyla yeni- veya düşman// gelmeli- nu ve bu özgürleşmeye polarından biri. Sahibi ise mutfaktan meleri ve orkestrası ise Alpay Ünyay- onunla tanışmamıştı. den dinleyicinin karşısına çıkıyor. Art- ler dünyamıza/ içmeliler hizmet etmesi gerektiği- yetişmiş gerçek bir emek- lar tarafından yapılmıştı. Al- Esas kızın sesiydi; bazen Türkan Şo- vizyon Müzik, uzun zamandır Türk si- suyumuzdan.” ni anlatırdı. çi olan Cafer Ateş. Sade- pay Bey’in stüdyosunda ya- ray, bazen Selda Alkor... Üç nemasının emektar ismi La- Sevgili Cemal Süreya, “İnsan sadece poli- ce depoculuk değil, zaman pılan kayıtlarda ise solist ola- yüzün üzerinde filmde se- le Film Stüdyosu sahibi Necip tikayla ilgilenirse, şiirle, “Onun yapıtlarında şi- içinde yapımcılığa da soyu- rak yer alan Linda Çandır ve si vardı. Geride olmayı teva- Sarıcıoğlu’nun arşivinde bulu- ir daha çok düşüncenin sanatla, edebiyatla ilgi- nan firmanın en çok ilgi gö- Oğuz Turgutgenç’in güzel yo- zu içinde kabul etmiş, vazife nan Belkıs Hanım’ın şarkıları- giysisi olarak belirmiştir” lenmezse, politikanın in- ren albümlerinden birisi ise rumları dikkat çekmişti. olarak görmüş ama küçücük nı derliyordu. Bu mesai şimdi sani yönünü unutabilir” der. (Başlığı buradan al- “Atatürk’ün Sevdiği Şarkı- Atatürk’ün en sevdiği eser- bir vefa bulamamıştı Belkıs bir albüme dönüştü ve “Benim dım.) Ama zaman içinde derdi. (Şimdiki politikacı- lar”. lerden oluşan bu çalışmanın, Özener. Sesim Sinema” adıyla çıktı. düşünceyi bu giysiden lardan amma da farklı!) “Atatürk’ün Sevdiği Şar- (her baskısı 1000 adet olmak Billur sesli şarkıcı sahne- “Severek Ayrılalım”, “Anma Ecevit’in şiiri, zaman soyup “Dostluk, iletişim kılar” ilk olarak 2011 yılın- üzere) 10 yıl içinde yirmiye yi asla düşünmemiş; tanta- Arkadaş”, “Kara Vicdanlı”, “Bu içinde çeşitli evrelerden ve bunlara bağlı olarak da CD olarak piyasaya sü- yakın CD, plak dönemine dö- nadan, şaşaadan uzak bir yaşamı seç- Sana Son Mektubum”, “İnleyen Nağ- gelişen bir mutluluk duy- geçti. Okursanız ilk yaz- rülmüştü. “Çalın Davulları”, “Köprü- nüldükten sonra da 10’a yakın da plak mişti. 2004 kırılma noktası olmuş- meler”, “Sensiz Saadet” gibi şarkıların dıklarıyla son yazdığı şi- gusu ya da düşüncesi den Geçti Gelin”, “Ah Bir Ataş Ver”, baskısı yapıldı. Eserlerin yorumu başta tu; 7. Uçan Süpürge Kadın Filmleri yer aldığı 19 şarkıdan oluşan, plak ve irler arasındaki farkı gö- özetler Bülent Ecevit’in “Çökertme”, “Eklemedir Koca Konak”, olmak üzere müzikal seviyesi bir yana, Festivali’nde bir onur ödülü almış, iki CD olarak yayımlanan “Benim Sesim rürsünüz. Onun şiiri üze- şiirini” diye de bitirir. “Kerimoğlu”, “İzmir’in Kavakları”, “Ye- sadece sahip olduğu rakamlar müna- yıl sonra da filmlerde okuduğu şarkılar- Sinema” albümü aslında hepimizin Bel- rine geniş kapsamlı bir Nur içinde uyusunlar. men Türküsü”, “Harman Dalı”, “Al Fa- sebeti ile bile kulvarında bu albümün dan oluşan “Sahibinin Sesinden” adın- kıs Hanım’a ödememiz gereken borcun yazıyı, yine bizim Sanat Özlemle, minnetle... dimem”, “Vardar Ovası” gibi eserlerin yeri müstesna. da bir CD çıkmıştı. çok küçük bir kısmı. İster klasik, ister modern. Braas’tan çatınız için farklı renk, doku ve modellerde çarpıcı tasarımlar.