Katalog

14 26 KASIM 2021 CUMA YÜKSEK YERİLİM HATTI / Erdinç UTKU “Kutup”lara yollayalım “Saraydan Atatürk Kaçır- Geleceğimizi inşa işi de beş- Ertuğrul Özkök: Gazete- Şahsım’ı. ma” operası oynarlar… li ihale çetesine verilmiş… cilik yapsaydım bana kimse Orada kimseyi kutuplaştı- H H bir daha “Vay Şerefsiz” di- ramaz :) Hayatımızın hayatında Ekonomik Kurtuluş Sa- ye bir manşet attıramazdı. H “başka bir hayat” var… vaşı gazilerine İSTİKRAR Artık gazetecilik yapma- Batış cephesinde yeni bir H SAVAŞI MADALYASI makla gazeteciliğe yapa- şey yok… Ekonomiyi düzeltecekler- verilecek mi? bileceğin en büyük katkıyı H di, düz ettiler… H yapıyorsun şimdi… İstanbul AKM ‘Atatürk H Müşteri gibi takılırsan ha- H Kültür Merkezi’ salonunun Demokrasi değil bizimki: yata, faturayı ödeyen hep Giderayak ülkeyi ateşe attı. adı ‘Türk Telekom Opera HALKSIZ REKABET! sen olursun sonunda… Mutfaktaki yangında ilk kur- Salonu’ olarak değiştirildi. H H tarılacak: Şahsım’ın koltuğu :( l Murat Sayın YOK ARTIK / Zafer ARAPKIRLI Fırıl, fırıl, fırıl... Rüzgârlı havalar bunlar. Pü- dolarları göstere göstere, on- für püfür esiyor rüzgârlar. Hat- ca zamandır ettiğiniz küfürle- ta, fırtına boyutlarına ulaşı- ri adeta “yedirdi” adam bu ül- l Burak Ergin l Ahmet Öztürklevent l Kadir Doğruer yor zaman zaman. Ama me- keye. teorolojik kökenli bir rüzgâr Yani, Prens Nahyan’ı elin- değil bu. Fırıldaklardan, de dolar dolu bavulla gönde- rüzgârgüllerinden kaynaklanan ren “otorite”, nam-ı diğer “Dış BİR DAKİKA / Mine G. KIRIKKANAT yoğun hava akımlarından söz mihrak”, size nanik yaparca- ediyorum. sına “Bırakın finansörlük mu- Ekonomide ayrı, siyasette habbetini. Şimdi de biraz si- Ekonomiye nah, leblebiye narh! ayrı, dış politikada ayrı. ze finansör olayım. Öptüm ca- Üç yıl önce yitirdiği- Rıza Kardüz mahlaslı bir ibret-i âlem olsun” diyor, Dönüşler geri dönüşler, geri nım” diyerek dalga geçiyor miz değerli ekonomist yazısında*: başkası “Başımıza iş aç- geri dönüşler. Sürekli bir “ma- adamlar. Tevfik Güngör Uras, Devr-i Osmani’de ber- mayalım” diye uyarıyor. nevra” hali. Ve bu ülkeyi yönetenler, ay- Dünya gazetesinde Tev- mutad, fiyatlar almış ba- Sohbet uzadıkça uzayıp ABD ile ilişkilerde, Rus- nı D. Trump’ın ünlü “Don’t be fik Güngör, Milliyet ga- şını gidiyor. Zamanın sa- çareler tükenirken biri ya ile ilişkilerde, Suriye poli- a fool (Aptallık etme)” mek- zetesinde Güngör Uras ray muktedirleri toplan- atılıyor: “Leblebiye narh tikasında, Libya politikasında, tubunda olduğu gibi, aynı V. adıyla ekonomi; Sabah mış, pahalılık dedikleri koyalım!” Kıbrıs’ta, AB ile ilişkilerde. Putin’in “görüşme odası kapı- gazetesinde de Ali Rıza enflasyona muhabbet ile Hazırun hep birlikte Şimdi de Birleşik Arap sında ayakta bekletmesi” ör- Kardüz imzasıyla gastro- çare arıyorlar. ayağa kalkıp, el çırpma- Emirlikleri konusunda tarihi neklerinde olduğu gibi, onur nomi üzerine harika yazı- Biri “Kiraları dondura- ya başlıyor: “Fevkalade!.. bir geri dönüş. Hem de utanç kırıcı geri manevralar yaşattı- lar yazardı. lım” diyor, öbürü “Olur Fevkalade!..” verici bir tarihi geri dönüş. lar ülkemize. Güngör Uras, üç harf- mu, hepimizin mülkü BAE yatırımlarına bel Ağlak Vaiz’in hain asker kı- Hani, “itibardan tasarruf ol- li marketlere baskın yön- var” diye itiraz ediyor. bağlayan AKP ve MHP lıklı piyonlarının gerçekleştir- maz” diyordunuz ya... Hani iti- temiyle enflasyona ça- Öteki “Ücretleri indire- iktidarı, korkarım Arap diği 15 Temmuz gecesinde ha- barımızı “Glasgow’a gidecek re aranan, her şeyin her lim” diyor. Beriki “Aman leblebisine narh da koya- yatını kaybeden 250 insanımı- konvoydaki araç sayısı” ile gece zamlandığı 2021 efendim, hepimiz maaş maz, sevgili okurlarım. zın mezarlarına ve yaralanan ölçmeye kalkıştınız ya. Türkiyesi’ni göremedi. alıyoruz” diye karşı ge- insanlarımızın suratına sura- Aha işte.. Al sana itibar sınavı. Ama öngördü ve tarif et- liyor. Diğeri “Üç kasabı, * Sabah gazetesi, 22 Nisan tına esen bir utanç rüzgârı ve Fırıl fırıl dönen pervanelerin ti. Hem de 1998’de, Ali beş manavı ipe çekelim, 1998 geri dönüşten söz ediyorum. rüzgârında uçup gitti son kırın- Üç gün öncesine kadar yan- tıları da. daş havuzlarındaki gazetele- Kişisel itibarınız söz konusu re attırdıkları “Şerefsiz Bun- olsa, kendi paşa keyfiniz bilir. l Murteza Albayrak lar!” manşetlerinin henüz mü- Ne isterseniz yapın. rekkebi kurumadan, “o dar- Ama faturasını gelecek ne- beye finansör oldu” dedikleri sillerin ödeyeceği, onların ha- Arap lideri ağırladılar, “turku- nesine yazılacak bir “devlet - vaz halı”da. millet itibarı erozyonundan” Entarisinin eteklerini savu- söz ediyoruz. ra savura, çantasındaki milyar Yazık değil mi? l Cem Koç l Cemalettin Güzeloğlu l Zeki Bol l Birol Çün HÜSREV BEY’İN GÜNLÜĞÜ / Günhan AYDIN l Erdoğan Başol RAHMETLİ BAŞKAN KENNEDY Kuraklık sızları görev- 22 KASIM: Ölümlü olduklarını unutan- lütfen? Mutlu sükûneti, halimizi anlayıp ğimde sağlam bir dayak yemiş gibi olmuş- CUK / Günel ALTINTAŞ yüzünden su den alıp ken- lar en korkaklarmış. Korku da zaten porog- yavaşça kabullenelim biz de. tum. Büyük yazarlar bazen adamı döverler. sıkıntısı çeki- di yandaşla- rafik bir vaziyet; çok çıplak, çok çiğ ve hep 23 KASIM: Şener Şen, hangi filminde, Gözlerine ve midesine vururlar. Ve Holden yoruz. rını getirmektir. doyumsuz. Nezaketse yorucudur, ancak rahmetli başkan Kennedy ile Romen cim- Caulfield’ın da genç yaşında fark ettiği gi- Ey Millet! Damlayan mus- H çok sabırlı insanlar istikrar sağlayabilirler; nastikçi Nadia Comaneci’yi bir pazarlama bi onlara telefon edebilirsiniz. Ölmüş olsa- luklarınızı kapatın. Hep kabahat hocalarda! çünkü nezaket cesaret de gerektirir. Sabırla stratejisi olarak kullanıyor hatırlıyor mu- lar bile. Birazdan Bay Greene’i arayıp; abi Ey İktidar! Açık bıraktı- Bir ekonomisti sınıfta bı- tutundukça nezaketin hafif ama keskin hat- sun, diye sordu Çaycı Muzaffer. Hatırla- izin verirsen, romanın son cümlesini, “mut- ğınız muslukları damlar ha- raksalardı, dolar Türk Lira- larına; unutmadan ölümlü olduğunu; kor- madığımı söyledim. Oliver Stone’nun han- luluğun değerini artık gözünde büyütebi- le getirin. sı karşısında bu kadar değer- kuyu yenince sakin bir neşeyle katılabili- gi filminde savcı Jim Garrison; eğer kor- lirdi” kahvenin duvarına dev harflerle yaz- H lenmezdi. yor insan hayata. Korkunun muarızı neza- karsan kötülük yaygınlaşır, kötülük yaygın- mayı teklif edeceğim Muzaffer’e, diyece- Milli Savunma Bakanı Hu- H ket ve cesaret de gerektiriyor sabırla. Ve ne laşırsa, herkes korkar; diyordu? JFK, dedi, ğim… Menfi bir cevap alacağımı sanmıyo- lusi Akar, “9 milyon Suriye- “Dolar 10 lira olacak” dedi kadar pornoysa korku, çok daha fazla inanç Muzaffer… Epeydir seyretmemiş, iyi ol- rum. Çekim yasası kadar somutmuş, mut- linin ihtiyaçlarını karşılıyo- diye vatandaşları mahkeme- ve merhamettir saf sevgideki diğerkam ne- muş hatırlatmışım. Korkacak bir şey yok. lulukla korkunun yokluğu arasındaki irti- ruz” demiş. ye vermişler. Böyle bir du- zaket. Yeniden doğuştan medet umar kor- Vapurda jilet satan adamın masumiyeti çö- bat… Yankı sesi sorgular, gölge aslını be- Rica etsek, bizimkilerinin- rumda, benim öğretmenlerim kunun şehvetine kapılanlar; ölümden hiç zer korkuyu; gücü korkuda, korkunun şid- ğenmezmiş. Bilmeden kendisinin bir baş- kini de karşılar mı acaba? “Limon satarım da yapmam korkmuyor mutluluğun gümrah bahçesin- detinde kuranlar, kendi kurbanlarını da pa- ka yankının sesi, bir başka gölgenin vücu- H bu mesleği” derdi. Şimdiler- de tutunanlar... Şimdi dillerde yeni beste, zarlar… Masamda boş çay bardağının ya- du olduğunu… Böylece devam ediyor ha- AKP yanlısı memur ve sanat- de yargıç ve savcılar, limon “empati” benzeri tatlılıklar; eskiden “hal- nında büyük ve eşsiz Graham Greene’in yat, hatırladıklarımızdan çok unutukları- çıları görevden almak partizan- satmamak için her türlü zille- den anlamak” derlerdi buralarda. Halden bir romanı var. “Korku Bakanlığı”, 1974’te mızla ihtiyarlayarak. Ne var ki korkacak, lık değildir. Partizanlık, yan- te katlanıyorlar anlaşılan. anlamayanlar empatisini ve onun buyurgan basılmış. Ben demin bitirdim. Seneler ev- öyle değil mi Ziya? Neşeli Günler bekliyor kibrini ceplerine koyup biraz uzayabilir mi vel “The Heart Of The Matter”ı bitirdi- hafızamızda. l Kürşat Zaman