24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 2 MAYIS 2020 CUMARTESİ EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN HABER/YORUM Hekimlik Başarısı Türkiye salgın ile tıp bilimi alanındaki bilgi, birikim ve direnci ile başarılı bir savaşım yürüttü. Hekim dostlarımızla bu başarının nedenlerini tartıştık. Şu sonuçlara varıldı: Cumhuriyet döneminden başlayarak sağlam, disiplinli, bilimsel temellere dayalı üniversite, devlet ve sigorta hastaneleri ile bütünleşmiş bir kamusal tıp eğitimi. Hıfzıssıhha Enstitüsü’nden başlayarak sosyalizasyon uygulamalarına değin (piyasacılıkla birlikte son verilen uygulamalar) halk yararına koruyucu hekimlik geçmişi. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’nda da örnekleri görüldüğü üzere, hekim geleneğimizdeki adanmışlık duygusu. ABD ve Avrupa ülkelerinin tersine, hekimlerimiz ve sağlıkçılarımızın çok sayıda vaka ile karşılaşma, çok hastaya aynı anda bakabilme, neredeyse aynı anda ders verebilme, aynı anda reçete yazabilme, aynı anda bürokratik engelleri aşabilme direnci; dolayısıyla zor koşullarla ve sorunlarla baş edebilme yeteneği. Bir önemli bulgu da şu oldu: Sağlık Bakanlığı’nın önlemlerine öncülük eden Bilim Kurulu üyelerinin bilimsel yeterliklerinin üst düzeyde, kararlarının da yerinde oluşu... ‘İnşallah Kurtulacağız’ Amacı AKP liderinin, Atatürk ve Kurtuluş Savaşı düşmanı İskilipli Atıf hayranını, Atatürk’ün kurduğu Türk Tarih Kurumu’nun başına getirmesi, Diyanet İşleri Başkanı’nın eşcinseller ve nikâhsız yaşama ilişkin sözlerini eleştiren Ankara Barosu’na “Diyanet İşleri Başkanımıza yapılan saldırı, devlete yapılan saldırıdır” diye seslenmesi, gazetemize soruşturmalar açılması, önce TELE 1’e, ardından FOX TV’ye ceza yağdırılması gibi gelişmeler, bir amacı işaret ediyor: Kendi deyimleriyle “enkaz”ı, yani 1923 Cumhuriyet devrinden, onun kurum ve ilkelerinden kalan son parçacıkları da ortadan kaldırma amacını... Bunun somut kanıtlarını da, AKP Genel Başkanı’nın son bir ay içinde yaptığı konuşmalarından anlıyoruz: Birincisi: “Bir dönem kendilerini ülkenin tek sahibi sanan, hâlâ da aynı kibirli tavırla hareket eden hastalıklı zihniyet sahiplerine diyorum ki; düşün artık milletin yakasından. Her darbenin, her vesayetin arkasında siz vardınız, her kaosun, her kargaşanın arkasında siz vardınız. Milletin değerlerine, mukaddesatına, onuruna yapılan her saldırının tetikçisi sizdiniz. Yıllardır yaptığınız işin adı gazetecilik değil şeamet tellallığıdır. Ama artık bu devir sona erdi. Ülkemiz sadece koronavirüsten değil, aynı zamanda bu medya ve siyaset virüslerinden de inşallah kurtulacaktır.” İkincisi: “Türkiye’de demokrasi, çoğulculuk ve çokseslilik sıkıntısı değil demokrasinin istismarı, ideolojik bağnazlığın gözleri kör etmesi ve bet seslerin önünün sınırsızca açık olması sorunu vardır.” Üçüncüsü: “Devlet ile vatandaşları arasındaki siyasi, ekonomik ve sosyal ilişkilerin yeniden tanımlanacağı bir döneme giriyoruz.” Halktaki desteğini giderek yitiren AKP; “reis”çi sisteminde yeni bir hedefe, “ülkenin sahibi sanan (1923 devrimine sahip çıkan anlamında okuyun), hastalıklı, bağnaz, virütik ve bet sesli” olarak algıladığı toplumsal muhalefetten “inşallah kurtulacağı” bir sürece doğru koşuyor. Yurttaşına maske dağıtmakta başarısız olan zihniyet, bol keseden güçlendirmek, itibarlarını yükseltmek, saygınlıklarını artırmak için yollarlar. dünyaya tıbbi yardım yollu Yardım konusunda da, di yor. Yardım yollanan ülke ğer konularda olduğu gi ler arasında Türkiye’den kat bi, gerçekçi, akılcı, çıkarcı bekat zengin olanlar da var, davranırlar. Türkiye’ye karşı düşmanca tutum alanlar da. Misal; tıb Yurttaş maske Lakin devletin gücünün, dolayısıyla yardım ka bi yardım yollanan ABD, büyük, emperyalist bir güç. Sade beklerken ABD’ye pasitesinin bir sınırı vardır. Devletin geliri, öncelikle al ce savunmaya ayırdığı bütçe, Türk ekonomisinin büyüklüğüne yardım yollamak    dığı vergilerden oluştuğundan, bu kaynağın nasıl kul denk. PKK ve FETÖ terör örgüt lanılacağı, önceliklerin nasıl lerine verdiği destek, sözde soykırım iddialarına iliş sıralanacağı önemlidir. Ekonominin, maliyenin, do kin tutumu, parasını verdiğimiz ve üretim zincirinin layısıyla siyasetin, ideolojinin konusudur. Kaynağı halkası olduğumuz F35 savaş uçaklarını teslim et toplamaya ve harcamaya verilen yanıt, sınıfsaldır. O memesi, Halkbank davası, Türkiye’ye yönelik yap nedenle yurttaşların, yapılan yardımın miktarını, se tırım kararları, başkan ve kongre üyelerinin Türki bebini, kime yapıldığını sorma hakkı vardır. Devletin ye karşıtı söylemleri, iki ülke arasındaki sorunlardan dağıtacağı maskeyi bekleyen yoksul yurttaşın, zen bazıları. Liste uzun... gin İngiltere’ye tıbbi yardım yollanmasına kızması İngiltere, İspanya ve İtalya da tıbbi malzeme yol da; şehit babasının, PKK PYD YPG terör örgütü ladığımız ülkeler arasında. Yardım konusunda öyle nün en büyük destekçisi ABD’ye tıbbi malzeme ba cömert, öylesine bonkör, o kadar eli açığız ki, salgın ğışlanmasına öfkelenmesi de haklı tepkilerdir. hastalık sürecinde, dünyada en çok tıbbi malzeme Bazıları, Türk milletini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin yardımı yapan 3. ülke olmuşuz. Dünyada en faz yurttaşlarını, “liderin tebaası” olarak görse de, unu la sığınmacıya kucak açan, en çok dış yardım ya tulmaması gereken şudur. Cumhuriyet, yurttaşını pan ülke olduğumuz düşünülürse, tıbbi yardım ko muhatap alır. Yurttaşından vergi toplar. Yurttaşına nusunda da birinciliği alabiliriz. Ha gayret! hesap verir. Devlet yönetiminin şeffaf olması, dev leti yönetenlerin hesap vermesi, yurttaşların hakkını Yumuşak güç ve insani yardım araması, Cumhuriyetin kazanımıdır. Demokrasinin diplomasisi Daha önce de değindik. Devletler dış yardımı, salt insanlık ve dayanışma adına değil, politik menfaat, diplomatik amaç gözeterek yaparlar. Yardımı, kamu diplomasisi faaliyeti olarak görürler. İmajlarını ve hukuk devletinin gereğidir. Bunun için de öncelikle ve özellikle Cumhuriyetin erdemlerinin bilincine varmak, yurttaşlık bilincine sahip olmak gerekir. Kısacası, Cumhuriyet ile saltanat, millet ile tebaa, yurttaş ile kul arasında, çağlar ve dağlar kadar fark vardır. 2011 yılındaki saldırıda 5 kişi yaşamını yitirdi Ankara’daki bombalı saldırının faili yakalandı Ankara’da 2011 yılında terör örgütü Hava destekli operasyon böyle görüntülendi. PKK tarafından bomba da engellenen eylemin faillerinden PKK’li yüklü otomobille dü terörist İ.A’nın zenlenen 5 sivilin haya Diyarbakır’da tını kaybettiği saldırı olduğu belir nın faillerinden terörist lendi. Tespit İ.A., Diyarbakır’da ya edilen iki ad kalandı. rese eşzaman Ankara’nın Kumru lı hava des lar Caddesi’nde 20 Ey tekli operas lül 2011’de bomba yüklü otomobille yon düzenlendi. Operasyonda terörist düzenlenen, 5 sivilin hayatını kaybet İ.A., Peyas Mahallesi’nde yaşayan ba tiği, çok sayıda kişinin de yaralandığı bası M.A’nın kendisini sakladığı tes saldırı ile aynı gün Siirt İstanbul sefe pit edilen evde gözaltına alındı. İ.A., rini yapan Güney Ekspresi’ne yönelik Emniyet’teki işlemlerinin ardından Kırıkkale’de el yapımı patlayıcı (EYP) sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mah ile düzenlenmek istenen ve son an kemece tutuklandı. l DHA Erk Acarer hakkında yakalama kararı OdaTV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, OdaTV Haber Müdürü ve yazarımız Barış Terkoğlu’nun da aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu toplam 8 sanık hakkında “Libya’da şehit olan MİT mensubunun kimliğini ifşa etme” suçlamasıyla açılan davada BirGün yazarı Erk Acarer hakkında da yakalama kararı çıkarıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açtığı davanın iddianamesindeki “firari şüpheli”nin yurtdışında bulunan Acarer olduğu öğrenildi. l Haber Merkezi BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 1/ Gösterişsiz, sade yaşa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 3 maktan yana olan alçak 1 G Ü N N Ü C E K gönüllü kimse. 2/ Saban 2 Ö R A Y E S E R demirinin tarlada açtığı 3 çizgi... Basınçlı suyla tuvaletin yıkanmasını sağlayan aygıt. 3/ Püre ha 4 5 Z ENNE T AO T OH ME M AT ALATA 4 5 6 line getirilmiş patatesle 6 Ş A İ R H İ V E 7 yapılan bir tür salata. 7 I R K A L K E N 4/ “Delice” de denilen 8 A N E L E N İ 8 ve ekin tarlalarını saran zehirli bir ot... Bedenin 9 OKAL İ PTÜS yaşama gücü. 5/ Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış... Fas’ın plaka 9 imi... Satrançta bir taş. 6/ Eskiden dervişlerin giydik leri, tiftikten yapılmış ince külah. 7/ Kaş... Asya’da bir ülke. 8/ Radyum elementinin simgesi... Karagöz badem ağacı... Damıtılarak elde edilen uçucu ve ko oynatan kimse. 9/ Kenar süsü... Barbunyaya benzer kulu maddelere verilen ad. 5/ Şımarıklık... Anadolu bir balık. halklarının en eski ana tanrıçası... Beygir. 6/ Bir tür YUKARIDAN AŞAĞIYA: küçük zurna. 7/ Bir tür kâğıt süslemeciliği... Türk 1/ Kâğıdı perdahlamada kullanılan makine. 2/ müziğinde bir makam. 8/ Arjantin’in plaka imi... Toprak, kum ve saman elemeye yarayan iri delikli Gerçek olmayan. 9/ Başlıca içeceğimiz... Postu siyah kalbur... En kalın erkek sesi. 3/ Lale bahçesi. 4/ Acı çizgili ve benekli külrenginde kedi. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr 2 MAYIS 2020 SAYI: 34541 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 04:14 05:54 13:06 16:57 20:09 21:41 Ankara 04:04 05:40 12:51 16:40 19:51 21:21 İzmir 04:33 06:06 13:13 17:01 20:11 21:38 ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com Yalımuhafazakârlarının sahte MİT aşkı Yetenekleriyle değil fakat iktidar propagandası yapmak karşılığında bol sıfırlı maaşlarla oturtuldukları gazete köşelerinden haykırıyorlar: “MİT kanunu varrr! Devlet görevlisini ve ailesini tehlikeye atamazsınızzz! Haberini yapamazsınızzz! Elbette hapse gireceklerrr!” İktidarla simbiyotik ilişki yaşadıklarından, bununla da yetinmiyorlar! “OdaTV de kapatılsınnn” diyorlar, hatta bugünlerde Cumhuriyet’i de susturmaya çalışıyorlar... MİT Dış Operasyonlar Daire Başkanı Kâşif Kozinoğlu’nu sayfa sayfa teşhir eden, FETÖ’yle birlikte Kozinoğlu’nu hedef alan ve o cinayete ortak olanlar, bugün “devlet görevlisini tehlikeye atamazsınızzz” diyor! Devletin en mahrem yerlerinden biri sayılan Kozmik Oda’ya FETÖ’nün girebilmesi için sayfalarından düzmece suikast haberi yapanlar, bugün “MİT kanunu var, sırları deşifre edemezsinizzz” diyor! Açılım günlerinde Öcalan ve PKK’yle “hangi devlet görevlilerinin görevden alınacağının” pazarlığını yapanlar, bugün MİT aşkıyla yanıyor ve “devlet görevlilerini tehlikeye atamazsınızzz” diye nutuk atıyor! Metastaz ve Sarmal Barış Pehlivan’ı da, Barış Terkoğlu’nu da, Murat Ağırel’i de tanırım; meslektaşlarım olarak tanırım, mesleğimizin yüz aklarıdır... Her üçünü, kitaplarının editörü olarak da tanırım; cesur kalemlerdir, kalemlerinden efendilerin mesajları değil, ezilenlerin haykırışları dökülür... Kırmızı Kedi Yayınevi’nden yayımladığımız Barışlar’ın Metastaz’ı ve Murat Ağırel’in Sarmal’ı, sadece iki kitap değil, sistemin içindeki köşe kapma çarpışmasının da tarihi belgeselidir... Yalılı “yenimuhafazakârların” yani yalımuhafazakârlarının Barışlar’a ve Murat’a “düşmanlığı” tam da bundandır! MİT cenazesi haberi “bahanesiyle” susturmak istemeleri bundandır! MİT kanununa aykırılık yok Evet, bahane diyoruz... Zira yapılan haberin MİT kanununa bir aykırılığı yok! Muğla Barosu Başkanı Av. Cumhur Uzun’un saptadığı gibi “MİT kanununda, şehit olduktan sonra bu kişiyle ilgili cenazenin haberleştirilmesinde suç unsurları yoktur” (TELE1, 27.4.2020). Evet, kanun MİT görevlisinin görevinin ifşasıyla ilgilidir, şehit olduktan sonra cenazesinin haberleştirilmesiyle ilgili değildir! İlk Erdoğan duyurdu Kaldı ki konu alenidir. Türkiye, Libya’da şehit verdiğimizi ilk kez Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağzından duymuştur. Erdoğan İzmir’de otoyol açılışında aynen şöyle demedi mi: “Libya’da birkaç tane şehidimiz var. Ama birkaç tane şehidimizin karşılığında 100’e yakın lejyonerlerden etkisiz hale getirdik. Şehitler Tepesi boş kalmayacak” (22.2.2020). Kaldı ki öncesinde de Erdoğan “MİT Libya’da üzerine düşen görevleri hakkıyla yerine getiriyor” (6.1.2020) diyerek, herkesin MİT’in Libya’da olduğunu bilmesini sağlamadı mı? Dahası Erdoğan’ın “birkaç tane şehidimiz var” lafı üzerinden konu günlerce gündemde kalıyor, hatta TBMM’de bir milletvekili basın toplantısı düzenleyerek Libya’da MİT’in şehit verdiğini açıklıyor. Devre arkadaşları şehidin haber ve fotoğrafını sosyal medyadan paylaşıyor. Manisa protokolüne şehit cenazesine katılması çağrısı yapılıyor. Hatta MİT Başkanı cenazeye “Teşkilat Başkanı” yazılı çelenk gönderiyor. OdaTV’deki cenaze haberinde ise ne şehidin ismi, ne ailesinin ismi ne de cenazenin düzenlendiği köyün ismi var... Çıkacaklar ve yazacaklar Tablo buyken, meslektaşlarımız yalımuhafazakârlarının çabalarıyla 19 yılla yargılanıyor! Öyle ki katili, hırsızı, rüşvetçiyi, çocuk istismarcısını, mafyayı bile sokağa salan aftan bile yararlanmamaları için gece yarısı operasyonuyla infaz düzenlemesi yaptılar! İstiyorlar ki Barışlar ve Murat 19 yıl yatsın ve ne Metastaz2’yi, ne de Sarmal2’yi yazabilsinler! Bakın şu kadar net söyleyeyim: Barışlar ve Murat çıkacak ve yazacak, Metastaz ve Sarmal’ın ikincisini de, üçüncüsünü de... Hep birlikte göreceğiz... Zira biz bu filmi daha önce de gördük! Not: Cumhuriyet’in yalıları ürküten haberleri nedeniyle muhabirimiz Hazal Ocak’ı ve foto muhabirimiz Vedat Arık’ı kutluyorum. Onlarla birlikte açılan soruşturmada ifade veren Yazıişleri Müdürümüz İpek Özbey’i ve Sorumlu Yazıişleri Müdürümüz Olcay Büyüktaş Akça’yı yürekten selamlıyorum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle