17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: İLKNUR FİLİZ 515 MAYIS 2019 ÇARŞAMBA Tutuklu Karaarslan’a, tahliye karşılığı İmamoğlu ve Çerçioğlu aleyhine ifade verme iddiası İftira ile tahliye pazarlığı Karaarslan, “Tutanaklara isminin geçmesini istemediğim bakanlar bana ve aileme ulaşarak belediye başkanları aleyhinde beyanlarda bulunmamı istediler” dedi. FETÖ’nün “belediyeler imamı” olduğu öne sürülen Erkan Karaarslan, kendisi ve ailesine ulaşan bazı bakanların CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekram İmamoğlu ve Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu aleyhine ifade vermesi durumunda tahliye sözü verdiklerini iddia etti. Aydın’da ihaleye fesat karıştırma, görevi kötüye kullanma ile sahtecilik suçlamasıyla açılan ve FETÖ’nün “belediyeler imamı” olduğu iddia edilen Erkan Karaarslan’ın bir numaralı sanık olduğu davanın görülmesine devam edildi. Önceki duruşmada ifade vermek istemeyen Karaarslan, tutuklu olduğu Ankara’dan Aydın’a getirilerek ilk Özlem Çerçioğlu Ekrem İmamoğlu Erkan Karaarslan kez hâkim karşısına çıkarıldı. Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada söz alan Erkan Karaarslan çarpıcı açıklamalarda bulundu. Talebi olmadan ve cezaevine girmesi mümkün olmayan bazı kişilerin, kaldığı Ankara Sincan T Tipi Kapalı Cezaevi’nde kendisiyle görüşmeye geldiğini anlatan Karaarslan, şöyle konuştu: “Avukat gö rüşüne girdiğimde cezaevine girmesi mümkün olmayan, Aydın ilinde gazetecilik yapan Serkan Seyhan isimli gazeteciyi gördüm, bu kişi avukat değildir. Görüşmede başta Özlem Çerçioğlu ve Ekrem İmamoğlu hakkında, CHP başkanları hakkında beyanda bulunmam halinde o gün tahliye olacağımı, bu duruşma dahil başka duruşmalarda da tahliye olacağımı, aksi takdirde hüküm giyeceğimi bana beyan etmiştir. Bu görüşmenin ardından, yargılanmamın belediye başkanları ile ilgisinin olmadığını söyledim. Kendisine faks göndereceğimi belirttim. 15 Mart 2019 tarihinde Ankara C. Savcısı beni odasına davet etti. Çektiğim faksın devlet kurumlarından çıkmasının mümkün olmadığını, istediğim kişi ile beni görüştürebileceğini söyledi. Tutanaklara isminin geçmesini istemediğim bakanlar bana ve aileme ulaşarak belediye başkanları aleyhinde beyanlarda bulunmamı istediler. Davalardan beraat etmemi ve tahliye olmamın da bu beyanlar ile ilişkili olacağını söylediler, bu süreç devam etmiştir, 18192027 Mart tarihlerinde cezaevine talebim olmaksızın gelenler olmuştur bunlar ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcısı’na başvuru yaptım.” Mahkeme, önceki mahkemelere mazeret bildirerek katılmayan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Çerçioğlu hakkında, zorla getirilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. l AYDIN / Cumhuriyet İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’den Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı’na sert eleştiri Erdoğan, Kenan Evren’i geçti İYİParti Genel Başkanı Meral Akşener, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), 6 Mayıs’ta aldığı İstanbul’da seçimin yenilenme kararını “ikinci bir 28 Şubat darbesi” olarak nitelendirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, “Erdoğan, Kenan Evren’i bile geride bıraktı, sandığı devirdi” diyen Akşener, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı da “Berat, Harikalar Diyarı’nda” sözleriyle eleştirdi. Akşener, dün partisinin grup toplantısında özetle şunları söyledi: n Erdoğan, Evren’i geçti: Dünün mağdurları, maalesef yolun sonunda hak yiyen mağrurlara dönüştüler. O gün hukuksuzluğa maruz kaldığında, nasıl Erdoğan’ın yanında durduysak, bugün de hukuksuzluğa karşı, Ekrem İmamoğlu’nun yanında duracağız. Bizim ölçümüz, isimler değil, büyük Türk milletinin iradesidir. Maalesef, Erdoğan, Kenan Evren’i bile geride bırakıp, sandığı devirdi. 6 Mayıs darbesiyle Türkiye’de bir kez daha rejim değişikliği yaşandı. Partili Cumhurbaşkanlığı sisteminin de ötesine geçildi, parti devleti rejimine dönüş yapıldı. Anayasa fiilen askıya alındı. Erdoğan artık “tek adam” olmakla yetinmeyip, “tek seçmen” olmaya çalışıyor. Erdoğan’a millet “dur” dedikçe, ortağı “atla” dedi. Bu, artık partiler arası bir mesele değildir. Mesele, rant ve yağma uğruna, Türkiye’yi uçuruma sürükleyenlerin, bu girişimlerini boşa çıkarma meselesidir. n Berat, Harikalar Diyarı’nda: Damat Bakan, hafta sonu yaptığı bir açıklamada, utanmadan kendisine methiyeler düzerek, “ekonominin dengelendiğini” ve “tünelin ucundaki ışığın büyüdüğünü” söyledi. “Berat, Harikalar Diyarı’nda.” Hem dengelenmişiz, hem de Hazine, Merkez Bankası’ndan 40 milyar lira ihtiyat akçesi istiyor. Peki nedir bu “İhtiyat akçesi?” İhtiyat akçesi, “öngörülemeyen durumlara” karşılık kârdan ayrılan paradır. Türkiye daha önce de birçok kriz yaşamış ama ihtiyat akçesini kullanmamıştı. Damat Bakan bize hâlâ masal anlatıyor. n Gazeteciler esir edilemez: Son birkaç günde yaşadığımız iki olay, siyasete sinen tahrik dilinin sonuçlarıdır. Türk milliyetçiliğinin kıymetli kalemi, Yavuz Selim Demirağ’a yapılan saldırı bunlardan ilki. Saldırganlar serbest bırakıldı. Medeni dünyaya anlatabileceğiniz bir iş değil. Savcılara sesleniyorum, saldırırken “Öldürün” diye bağıranları değil, mağduru koruyun. n Gizli hesaplara teslim: İktidar, bölücü örgütün başının, 8 yıl aradan sonra avukatlarıyla görüşmesine izin veriyor. Bir de bakıyoruz, iktidarın küçük ortağı, “Öcalan avukatlarıyla görüşebilir” diyor. Çok değil, daha dün AK Parti iktidarına, “Davası sona ermiş biri, bir hükümlü cezaevinde avukatlarıyla nasıl görüşür? Yeniden ihanet sürecine mi dönüyorsunuz?” diye soran küçük ortak, bugün bu görüşmeyi normal karşılıyor. Bu sadece ideolojik bir savrulma değil, Türk milliyetçiliği iddiasının gizli hesaplara teslim edilmesidir. YSK’ye ikinci başvuru Öte yandan İYİ Parti, 31 Mart seçimlerinde Mustafakemalpaşa’da 11 sandıkta görevli sandık başkanlarının kamu görevlisi olmadığını tespit ettikleri gerekçesiyle seçimlerin iptali için YSK’ye ikinci kez itirazda bulundu. l ANKARA/Cumhuriyet MİLLETVEKİLLERİYLE iftarda BULUŞTU ‘Beka’yı kullanmayalım önerisi EMİNE KAPLAN AKP’li milletvekilleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği iftarda İstanbul seçimleriyle ilgili olarak bir dizi uyarıda bulundu. 31 Mart seçimleri öncesinde yoğunlukla kullanılan “beka söyleminin bu kez dillendirilmemesi, Kürt seçmene yakın gelecek bir dil kullanılması, sert söylem yerine kucaklayıcı olunması” yönünde öneriler geldi. Erdoğan bu öneriye tepki gösterdi. Erdoğan, önceki akşam milletvekilleriyle iftarda buluştu. İftarın ardından gece yarısına kadar milletvekilleriyle basına kapalı yapılan toplantıya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve bakanlar da katıldı. Toplantıda 20 kadar milletvekili söz alarak öneri ve eleştiriler dile getirdi. Bazı milletvekilleri, kucaklayıcı ve kuşatıcı bir söylem kullanılması, sert üsluptan kaçınılması gerektiğini belirtti. AKP ve MHP’nin yoğun olarak kullandığı “beka” söyleminden vazgeçilmesini isteyen milletvekilleri, “Kürt seçmenleri incitmeyecek, onlara daha yakın gelecek bir dil kullanalım” önerisinde bulundu. Bu öneriye itiraz eden Erdoğan’ın, “İtiraz edilen nedir? Neyi söyleyip ne söylemeyecek mişiz? Biz zaten onlara değer veriyoruz. PKK ile Kürt vatandaşımızı aynı kefeye koymuyoruz. Bölgede her yeri abat ettik. Ama siz bunları yeterince anlatmıyorsunuz” dediği kaydedildi. Erdoğan, İstanbul seçimini kazanacaklarını, bir sorun görmediğini belirterek, hemşeri odaklı çalışma yapılmasını istedi. Son günlerde İstanbul’da rüzgârın döndüğünü savunan Erdoğan, milletvekillerinden kendilerine güvenmelerini istedi. “İstanbul daha güzel olacak” sloganı ile “oylar çalındı” söylemlerinin başarılı olduğunu ileri süren Erdoğan, “Muhalefetin gerisinde kalmayalım. Gündem yaratalım” dedi. Erdoğan, YSK’nin zarftan çıkan 4 pusuladan sadece 1’ini neden iptal ettiğinin vatandaşa iyi anlatılması gerektiğini de söyledi. 3600 başka bahara Bazı milletvekillerinin, EYT ve 3600 ek gösterge ile ilgili seçimden önce bir düzenleme yapılıp yapılamayacağı yönündeki soruları üzerine Erdoğan, EYT düzenlemesinin yapılmayacağını, 3600 ek göstergenin de getireceği yüksek maliyet nedeniyle hemen getirilemeyeceği bilgisini verdi. Bir milletvekilinin, İstanbul’da taksi esnafının seçimler açısından önemine dikkat çekerek “Taksicileri yanımıza çekmeliyiz” demesi üzerine Erdoğan, “Taksi ücret lerinin yüzde 15 dolayında artırılmasını düşünebiliriz” dedi. Feyzioğlu’nu kabul etti Erdoğan dün Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nu Saray’da kabul etti. Görüşmeye Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün de katıldığı öğrenildi. Görüşmenin ardından açıklama yapan Feyzioğlu, “Türkiye’de yargının, avukatların çok ciddi sorunları var. Yargı reformu son halini almak üzere. Bunları konuşmak ve önerilerimizi sunmak için Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu talep etmiştik” dedi. Öte yandan dün çiftçilerle iftarda bir araya gelen Erdoğan, “Sandık demokrasinin namusu, milletin onurudur. Biz mücadelemizin hepsini sandıktan aldığımız güçle kazandık. Mesele bu, çok basit, çaldılar. Hiç kimsenin sandığın mahremiyetine el uzatmasına izin vermedik, vermeyeceğiz” dedi. Tarım politikalarına da değinen Erdoğan, “Son 17 yılda tarım alanında ülkemize yeni vizyon kazandırdık. Çiftçilerimizin üretim maliyetini ciddi oranda düşürüyoruz. Sokakları yakan vandallara inat orman varlığını artıran nadir ülkelerdeniz. Bugün Türkiye 17 yıl öncesine göre daha yeşil bir ülke” ifadelerini kullandı. l ANKARA BULDAN’DAN İSTANBUL AÇIKLAMASI ‘31 Mart’taki tutumumuz sürecek’ HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 23 Haziran’da yapılacak İstanbul seçimine ilişkin tutumlarının net olduğunu belirterek, “HDP, 31 Mart’ta demokrasiye aralanan kapının açılarak Türkiye halklarının aydınlık bir geleceğe kavuşması için 23 Haziran’da aynı kararlı tutumunu sürdürecektir. O yüzden aynı kararlılıkla daha güçlü bir demokrasi ittifakı diyoruz” dedi. YSK’nin İstanbul seçimlerini iptal etmesini de değerlendiren Buldan, şaibeli olan seçimin değil iptal kararının olduğunu söyledi. Buldan, “Şimdi çıkmışlar ve utanma dan bir de ‘oylar çalındı’ diyerek, milyonların iradesine saygısızlık yapıyor, halkın aklıyla resmen alay ediyorlar. İstanbul’da oylar çalınmadı. İktidar ve YSK eliyle halkın iradesi çalındı. Halkın kazandığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi çalındı. HDP’li belediyelerin gaspı da İstanbul’un gaspı da YSK eliyle yapılan bir sandık darbesidir” dedi. Öte yandan, TBMM Genel Kurulu’nun dünkü oturumunda HDP’nin verdiği, cezaevlerindeki açlık grevleriyle ilgili araştırma önergesi görüşmelerinin sonunda kısa süreli bir eylem gerçekleşti. l ANKARA/Cumhuriyet İBB ADAYI Necdet GÖKÇINAR SP’den, aynı adayla devam kararı Saadet Partisi (SP) Genel Başka tır. Bütün çabamız ve ümidimiz bu yeni süre nı Temel Karamolla cin Türkiye’nin normal oğlu, partisinin 23 leşmesine vesile olma Haziran’da İstanbul’da sı ve kutuplaşmanın yenilenecek seçimde ortadan kalkması için aynı aday ile yer alacaklarını açıkladı. Karamollaoğlu yaptığı Gökçınar dir” dedi. yazı Oğlu işten atıldı lı açıklamada “23 Haziran se Öte yandan, SP’nin İstan çimlerine Büyükşehir Bele bul adayı Necdet Gökçınar’ın diye Başkan adayımız Nec oğlunun, “Ankara’dan talimat det Gökçınar ile devam etme var” denilerek Borsa İstan ye karar vermiş bulunmakta bul’daki işine son verildi. Ku yız. YSK’nin hukuk kurallarını, rum müdürlerinin Gökçınar’ın kendi içtihatlarını ve teamül oğluna “Biz senden memnu leri hiçe sayarak vermiş oldu nuz ama Ankara’dan talimat ğu yenileme kararıyla ülkemiz var. Yapacak bir şey yok” de yeni bir süreçle yeni bir ter dikleri ileri sürüldü. cihle karşı karşıya bırakılmış l ANKARA/Cumhuriyet Diktatörlük zor zanaat Sabah sarayda kalkacaksınız. Önce artık anlaşamadığınız işbirlikçilerinizi boğduracaksınız. Sonra medyada size dil uzatanları... Sonra aleyhinize konuşan birkaç sanatçıyı... Hadsiz işadamlarını ve politikacıları... Belki biraz çoluk çocuk, asker, öğrenci falan... Sonra tek başınıza bir anayasa yapacaksınız, tek başınıza kararlar alacaksınız, tek başınıza her şeye hâkim olacaksınız. Seçim kurulları, mahkemeler, üniversiteler, tüm devlet kurumları falan hepsi elinizin altında olacak. Sandıktan her nasılsa hep ama hep sizin istediğiniz sonuçlar çıkacak. Halk, siz başta olmazsanız ülke batar sanacak ve ülkenin siz baştasınız diye batmakta olduğunu epey bir süre hiç anlamayacak. Sonra bir gün birden hiç beklenmedik bir şey olacak. En mühim kale kontrolünüzde sandığınız bir seçimle elinizden kayıp gidiverecek. Küplere bineceksiniz, “O kaleyi kimselere yedirmem ben!” diyeceksiniz. Ve sahne! HHH Siz o kadar yıl dişinizi tırnağınıza takın, mağdur edebiyatının kitabını yazın. Time’lara kapak olun. Tüm dünya sırtınızı sıvazlasın. Ülkedeki aydınların bile aklını başından uçurun. Onlarca yazar, çizer, felsefeci, akademisyen, sanatçı falan sizi müthiş demokrat sansın. Onları önünüze katın, Batı’yı ardınıza alın, halkın tepesine binin. Siz çalın onlar oynasın, nereden geldiği belirsiz paralar ülkeye oluk oluk aksın. Herkes, sizi ekonomi tıkırında diye rahatsınız sansın. Terör nedir, terörist kime denir, emrinizdeki sözlükler ha bire başka şey yazsın. Bu arada savaşlar çıksın, size roller dağıtılsın. Kimini hakkını vere vere oynayın, kiminde aklınız karışsın. Savaşlarda joker olun, silahlar alın, bombalar atın, sınır ötelerine harekâtlar yapın, şehit edebiyatında çığırlar açın. O hengamede, dün arkanızdayken bugün karşınıza geçen ve ipliğinizi pazara çıkartmaya yeltenen herkesi hapse atın. Bu arada dünyanın en antidemokratik anayasasını güle oynaya hazırlatın, en olmayacak başkanlık sistemini davul zurnayla ülkeye dayatın. Orduyu hacamat edin, hukuku maymun edin, akademik dünyayı talan edin... Satılmadık kaynak bırakmayın. Yaptıklarınıza, ettiklerinize de kimseleri karıştırmayın. Derken... Birden... Her şey tam istediğiniz gibi... istenildiği gibi olmuş bitmişken... Hiç beklenmedik bir şekilde ülkedeki en büyük şehirde alelade bir yerel seçimde... iktidar kayıp gidiversin elinizden. HHH E bu durumda ne yapsanız haklısınız. Tam da, “Ne güzel durağa geldiydik, demokrasi tramvayından indiydik” derken... İstiklal Caddesi’ndeki o nostaljik tramvaya, seçim bozgununun sersemliğiyle tabii ki tıpış tıpış bineceksiniz. Ve sadece sizin değil, seçmeninin de yalan olduğunu bildiği, muhalefetin sloganından devşirme o güdük lafı sanki büyük bir lafmış gibi edeceksiniz. “Daha güzel olacak” diyeceksiniz. “Daha güzel olacak”. Oysa, herkes farkında; Eğer bu ülkede adalet bir an önce yerini bulmazsa her şey hem sizin için hem ülke için daha berbat olacak. Her şey berbat olacak. Zira en iyi siz bilirsiniz, şu kahrolası diktatörlük zor zanaat. TBMM’de rehin alma girişimi: 2 gözaltı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, TBMM’de bir milletvekilini ziyaret edeceklerini söyleyerek dün saat 15.00 sıralarında meclis ziyaretçi kabul salonuna gelen biri kadın 2 kişinin meclis çalışanını rehin almak isterken güvenlik görevlilerinin müdahalesi sonucu yakalandığını açıkladı. Başsavcılığın açıklamasında, terör örgütü DHKP/C ile irtibatlı oldukları belirtilen şüphelilerin yapılan üst aramalarında, bomba düzeneği süsü verilmiş siyah kutu ve uç kısmına kesici cisim bantlanmış kurşunkalem bulunduğu belirtildi. Açıklamada, şüphelilerin gözaltına alındığı bildirilerek, “TBMM Ziyaretçi Kabulüne gelerek görevli personele ucunda jilete benzer madde sarılı kalem ile saldıran Mulla Zincir ve Eylem Yücel isimli şahıslar TBMM Koruma Daire Başkanlığı personelince etkisiz hale getirilerek yakalanmışlardır” dendi. l ANKARA/Cumhuriyet Yeneroğlu: İstifa etmedim AKP’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, paylaşımları nedeniyle tepki gösterdiği İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, istifa ettiği haberlerinin doğru olmadığını söyledi. Yeneroğlu, Cumhurbaşkanı’nın istemesi durumunda istediği zaman istifa edebileceğini Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir’e ilettiğini belirtti. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle