22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
YORUM 1321 ŞUBAT 2019 PERŞEMBE CHP ve 31 Mart seçimleri Siyaset, zor zamanlarda zor kararlar almayı gerektirir. Siyasette ideal bir çözümü yakalamak oldukça zordur. O nedenle zaman zaman, kötülerin iyisi ile yetinmek, daha büyük felaketleri önlemek için, daha küçük yanlışları odak noktası haline getirmemek, pire için yorgan yakmamak kaçınılmazdır. Cumhuriyet Halk Partisi’nde yaşananları da bu bağlamda değerlendirmek gerekir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, sekiz yılda dokuz seçim kaybettiği halde Genel Başkanlık koltuğunda oturmakta ısrar etmesi, Haziran 2018 seçimlerinden sonra olağanüstü kurultayın toplanmasına, 31 Mart yerel seçimlerine yeni bir yönetimle gidilmesine ve yerel seçim adaylarının önseçimle belirlenmesine direnmesi, sorunun ana kaynağıdır. Kılıçdaroğlu bu bağlamda tarihsel bir sorumluluk taşımaktadır ve dokuz yılda kaybedilen tüm seçimlerin hesabını 31 Mart yerel seçimlerinden sonraki ilk kurultayda vermek zorundadır. CHP yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara gibi büyük kentleri kazansa da, siyasetin doğası gereği bu süreç yaşanacaktır. Hatta CHP bu kentleri kazansa da, Kılıçdaroğlu’nun tekrar CHP Genel Başkanlığı’na aday olmayacağına dair duyumlar da mevcuttur. Ancak bu, 31 Mart yerel seçimlerinden sonraki bir konudur. Şu anda CHP Genel Merkezi’nin, CHP örgütünün ve CHP tabanının yapması gereken şey, seçimlere tüm gücüyle hazırlanması, parti içi tartışmaları bir kenara bırakması, yönetimin aday belirlemede yaptığı tüm hatalara rağmen, birlik ve beraberlik ruhunu korumasıdır. CHP, önümüzdeki yerel seçimlerden birinci parti olarak çıkmasa da, AKP’nin İstanbul ve Ankara gibi büyük kentleri kaybetmesi, AKP’nin rantihalepara musluklarının büyük bir darbe yemesi anlamına gelecektir. CHP’nin bir yandan İzmir, Muğla, Aydın, Çanakkale, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Eskişehir gibi illerdeki il merkezlerini ve ilçeleri kaybetmemesi, bir yandan da İstanbul, Ankara, Bursa, Antalya, Adana, Mersin, Ordu, Giresun, Trabzon, Artvin gibi kentleri ve buradaki ilçeleri kazanması veya ittifak yaptığı yerlerde İYİ Parti’ye kazandırması gerekmektedir. CHP tabanının ve seçmeninin yapması gereken budur. Türkiye’nin olağanüstü günlerden geçtiği bu dönemde, CHP tabanının ve seçmeninin “küsmek” gibi bir lüksü yoktur. Bir başka önemli konu da, DSP’nin ortaya koyduğu tavırdır. Ak güvercin olmaktan çıkıp akbabaya dönüşen DSP yönetimi, CHP’nin küskünlerini kendi partisinden aday yaparak, ayrıca birçok ilde kendi adaylarını çıkartarak, merkez sol oyların bölünmesine yol açmaktadır. DSP’nin bu yaptığı AKP’ye hizmet etmekten başka bir şey değildir ve siyasi ahlak ile bağdaşmamaktadır. DSP, bir merkez sağ parti olan İYİ Parti’nin gösterdiği fedakârlığı bile göstermeyerek, CHP’nin kendi içindeki siyasi kavgalardan ve tartışmalardan siyaseten nemalanmaya çalışmaktadır. Atatürk devrimlerine inanmış olan, anayasadaki demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti ilkesine sahip çıkan seçmenler, hem DSP yönetimine hem de kendi şahsını ve egosunu CHP’nin üzerinde gören CHP’li küskünlere gereken yanıtı sandıkta vermelidir. Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisidir. CHP Türkiye’nin en eski ve köklü partisidir. CHP’nin kurucusu ve ilk Genel Başkanı Mustafa Kemal Atatürk’tür. Atatürk’ten sonra İsmet İnönü, Bülent Ecevit, Deniz Baykal, Altan Öymen, Kemal Kılıçdaroğlu gibi birçok kişi bu partide Genel Başkanlık görevi yapmıştır. Kişiler gelir geçer, ama CHP bir kurum olarak her zaman varlığını sürdürür. Şu anda yapılması gereken, hedefi şaşırıp CHP ile uğraşmak değil, AKP’nin Türkiye’de kurduğu dikta rejimini yıkmaktır.  21 ŞUBAT 2019 SAYI: 34105 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça Sorumlu Müdür Ozan Alper Yurtoğlu Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l İç Politika: Ali Açar l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Hafta Sonu: Hilal Köse l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l İzmir Temsilcisi: Hakan Dirik Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur. l Okur Temsilcisi: Cengiz Yıldırım cengiz.yildirim@cumhuriyet.com.tr l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:19 07:44 13:23 16:21 18:51 20:11 Ankara 06:04 07:27 13:07 16:07 18:37 19:55 İzmir 06:27 07:48 13:30 16:32 19:02 20:18 Herkesin 31 Mart ve “1 Nisaaaannnn!” için senaryosu var. Daha doğrusu, her kafadan bir ses çıkıyor. Bunlardan bazılarını hatırlayalım: Kimi hızlı stratejistler, videolu anlatımlarla 31 Mart’ta seçimin neden yapılmayacağını anlatıyorlar. Diğerleri 31 Mart’tan sonra laikliğin artık tam hedef haline getirileceğini ve hatta kaldırılacağını söylüyorlar! Doların yine patlama yapacağını söyleyenler ile hiçbir şeyin kımıldamayacağını söyleyenler arasında patlamacılar önde gidiyor. Aynen 1994’ten hatırladığımız gibi, artık şeriata geçileceği ve kadınların türbana zorlanacağı sözlerini ima edebilenler bile var! Bütün bu uçuşan söylenti ve iddialardan anlamamız gereken şu: İnsanlar son derece rahatsız, güvensiz. Yerel seçimi bir proje yarışması, halka hizmet taşıma yöntemlerinin kıyaslanması olarak kendi gerçek kapsama alanı ile gören neredeyse hiç kimse yok. Herkes bu depresif ortamda, o gün kendisine dayatılacak her şeye inanabilir, psikolojisi buna müsait. Bu sütunlarda sıkça eleştirdiğimiz gibi CHP, adaylarında hem örgütünü hem imajını hem kendisini hem ülkeyi koruyacak bir önseçim formülüne yanaşmadı. Sonuçta bildiğimiz gibi CHP’nin dışladığı bazı güçlü ve kamuoyunda karşılığını bulan adaylar da DSP’ye gitti. Son saniyede tekrar aday gösterilmeyen eski belediye başkanları, daha eski genel başkan adayları, ünlü simalar, 1980 darbesinin yadigârı olan bu oluşuma girerek CHP Genel Merkezi ile bir hesaplaşmaya adım attılar. Bu cümlemden alınmaya gerek yok sevgili DSP’liler, işin tarihsel özeti bu. 12 İstikametler ve durmayan felaket senaryoları Eylül yaşanmasaydı, DSP diye bir parti olmayacaktı. Veya Bülent Bey ve Rahşan Hanım, yalnız birbirlerine yaslanarak yaşayacakları iki kişilik isimsizler partisi tasarlamak yerine, halk nezdinde kendilerine o büyük gücü veren CHP örgütüne dönselerdi, herhalde son 3040 yılda yaşadığımız felaketlerin ve parçalanmaların neredeyse hiçbiri yaşanmayacaktı. Özellikle 1994 seçimlerinden önce adeta yalvarmalarımıza karşın hiçbir şekilde uzlaşmayan Ecevit, Baykal ve Karayalçın’ın inatlarının kökeninde, hep “Ölürüm de birleşmem” tavrının affedilmezliği vardır. Şimdi insanlar DSP’ye kaçan adaylar konusunda CHP’ye kızıyorlar. Haklılar. CHP’de önseçim olsa, yenilen hiç kimse ne DSP’ye ne başka bir yere gidemezdi. O aday önemliyse ve halkta o kadar büyük karşılığı varsa, neden bıraktınız derler adama... Öte yandan o adaylara kapıları açan DSP’ye de kızanlar var. Onlar da haklı. “Bir bölen” olarak tarihe geçen bir siyasi merkezin bu sefer de aynı işleme girişmesi hangi sonuçları doğuracak? Mesela çeşitli ilçelerde, CHP ve DSP birbiriyle yarışırken aradan AKP’nin sıyrıldığı olacak mı? O zaman halkın bir yarısı diğer yarısını suçladığı zaman sorumlu kim olacak? Ben bu filmi daha önce gördüm. Bu nedenle 1994 seçimlerinden 9 ay öncesinde üzerimize çökecek sonuçlara karşı örgütlenmeye başlamıştık. Etrafımızda konuştuğumuz parti liderleri vardı, ama bir adet gerçek devlet adamı yoktu. Benim mantığımda, muhalif olduğunu söyleyen partiler yerel seçimlerde hiçbir yerde birbiriyle karşı karşıya gelmemeli... Ama maalesef bu ikazları dinletebilmek pek mümkün olamadı. Bakalım seçmenin bilinci ve sol duyusu bu düğümleri çözmeye yetecek mi? Muharrem İnce aydınlarla buluştu Sanatçıları, yazarları, aydınları hatırlamak, onlarla dertleşmek genel olarak siyasetçilerin sıkça tercih ettikleri bir tutum değil. Sorarsanız, herkes sanatı ve sanatçıları çok sever ancak iş onların dertlerini duymak veya görüşlerini almak veya vizyonlarından yararlanmak olduğu zaman ortalık tenhalaşır. Biliyorum, muhakkak sizin de aklınıza gelmiştir, son zamanlarda R. T. Erdoğan sanatçılarla çeşitli buluşmalar gerçekleştirdi. Kendisi diyebilir ki, artık bu sözü benim hakkımda söyleyemezsiniz. Ama burada hangi sanatçılarla, hangi amaç ve perspektifte buluştuğu da siyasi karşıtları tarafından masaya yatırılabilir. Ama en azından bu diyaloğun önemini kendi açısından kavramış görünüyor Cumhurbaşkanı. Özellikle kendi kesimi nin sanatçılarını ve kültür insanlarını yeterince yetiştirememesi konusunda ciddi bir özeleştiri de yaptı. İlginç... İnsan bir sonraki hamleleri merak ediyor! Ana muhalefet ise, çevresi tüm yaratıcı yazar, çizer, müzisyen ve sanatçılarla kaynıyor olmasına karşın, onlarla ilgilenmemeyi herhalde siyasi ciddiyetin bir parçası sayıyor(!). Zaten önseçim haklarını örgüte vermiyorsun, bari halkın yakından tanıdığı, güvendiği bu insanları öne çıkar değil mi? Ama ne gezer? Geçen günlerde Muharrem İnce, yerel seçime destek çabalarının ortasında, bu farklı disiplinlerden sanatçı ve diğer aydınlarla bir araya geldi. Çok samimi ve dostça bir sohbet ortamı oluştu. Konuşulan her şey doğallık adına kayıt dışı olduğu için, onlar sadece katılanların belleğine yerleşti. Ama şu kadarını söylemem şart: Birçok aydın, tahmin edeceğiniz gibi İnce’ye o meşhur seçim gecesi neler olup bittiğini de sordu. O da samimiyetle yaşananları, hangi kararı niçin aldığını ve şimdiki bakış açısıyla bugün olsa nasıl farklı davranacağını özeleştiri yaparak anlattı. İnce dikkatle her birimizi dinledi, esprili, kendine has üslubuyla yanıtlar verdi. Zarif eşi yanı başındaydı. Hangi genç sanatçıların, hangi ustaların katıldığının dökümüne gerek yok. Mühim olan, ortamın yapıcı ve çok samimi olması. Sanat ortamının bu sıcak diyaloğa ihtiyacı vardı. İnce, her yerde CHP’nin yerel seçim çalışmalarına katıldığını ve herkesten bunu beklediğini söylemeyi ihmal etmedi. Sonuçta birçok katılımcı bu sohbetten çok mutlu kalarak geceden ayrıldı, akıllarında kalan gri noktalara açıklama duymanın rahatlamasını yaşadılar. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI BULMACAbehicak@yahoo.com.tr SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Hititlerin 1 ünlü bir efsanesi. 2/ Şeker 2 den yedi bin 3 kat daha tatlandırıcı olan 4 beyaz kristal görünümlü madde... Al 5 6 datma işi, hile. 3/ Aşıboyası... Buhar banyo 7 8 su. 4/ İçine süt sağılan 9 kap... Yassı ve ince demir ya da çelik. 5/ Tarla sınırı... Mafya örgütünün suskunluk yasası. 6/ Etken... Satrançta bir taş. 7/ Romatizma ağrısı... ABD basketbol 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 H İ POT ENÜS 2 İ LAVE ANT 3 PO AKASYA 4 O İ İ L ES 5 TOPALAK Y ligini simgeleyen harfler. 6 E S B A M A K O kamilmasaraci@gmail.com 8/ Aşırı şişman... Asya’da bir ülke. 9/ Padişaha sunulmak üzere hazırlanan ye mesir macununa ben 7 T EMA AMAN 8 İ L İ ENEME 9 KOLORA TUR zeyen bir tür macun. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yenilik yapma, yenilikçilik. 2/ Kara batmamak için ayağa takılan bir çeşit örgülü ayaklık... Oyunda cezalı çocuk. 3/ İngiltere’de kullanılan bir soyluluk unvanı... “Yangın kavmindeniz / Ne giysek ” (Hulki Aktunç). 4/ Telli bir çalgı... Şekerkamışından elde edilen bir içki... Zirkonyum elementinin simgesi. 5/ Çiçekleri güzel ko kulu bir ağaççık. 6/ Gözleri görmeyen... Halk dilinde sü müklüböceğe verilen ad. 7/ Zorluk, güçlük... Nazilerin politikasında Germen ırkından kimselere yakıştırılan ad. 8/ Ağzı geniş tek kulplu su kabı... Kamer. 9/ Uşak iline özgü, bulgur ve mercimekle yapılan bir tür pilav. T.C. İSTANBUL ANADOLU 10. AİLE MAHKEMESİ’NDEN / BAŞKANLIĞI’NDAN ESAS NO: 2018/24 Esas SAYIN DAVALI: SERKAN KAZAN Davacı tarafından aleyhinize açılan Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davasının yapılan yargılamasında; davalının tebligata yarar açık adresinin belirlenmemiş ve adres araştırmasında da bir netice alınamamış olması nedenleriyle; Ön inceleme duruşma gününü davalıya ilanen tebliğine karar verilmiş olup, H.M.K. 139. maddesi uyarınca, sulh için gerekli hazırlığı yapmanız, ön inceleme duruşmasına gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz ve karşı tarafın sizin muvafakatiniz olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceğinden, HMK. 150/1 maddesi gereğince, belirlenen duruşma gününde geçerli bir özrünüz olmadan duruşmaya gelmediğiniz taktirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği, HMK. 150/2 maddesi uyarınca, duruşmaya gelen karşı tarafın talebi üzerine yargılamaya yokluğunuzda devam edildiğinde yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğinizden bu nedenlerleön inceleme duruşma günü olan 04/04/2019 saat 09:45’de mahkemede bizzat hazır bulunmanız veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz ilanen tebliğ olunur. 18/02/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 949722) T.C. ANTALYA KADASTRO MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/9 Esas Mahkememizden verilen 27/02/2014 tarih ve 2013/228 Esas 2014/99 sayılı kararnın Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 25/09/2018 tarih ve 2018/1584 Es2018/5042 K sayılı ilamıyla BOZULMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmış, duruşmasının 07/05/2019 günü saat 10.15 tarihine atılı olduğu tebligat yapılamayan davalı İbrahim oğlu Ali GÜRBÜZ’e 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 29. Maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. 08/02/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 948952) T.C. ORDU 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/43 Davalı Salim SAVAŞKAN’ın kimlik ve açık adres bilgilerine ulaşılamadığından Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 22/01/2019 tarih 2019/252 esas 2019/324 karar sayılı ilamı ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş, 27/03/2019 günü saat: 10:05’da duruşmada bizzat hazır bulunulması, veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi taktirde yargılamaya yokluğunda devam olunacağı hususu ve karar ilamının duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 942110) T.C. TORBALI 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN 2018/284 Esas Davacı Tedaş Genel Müdürlüğü vekili tarafından davalılar Aslı Kuzu, Hazbiye Yılmaz, Mustafa Yıldırım, Nazmiye Yıldırım, Nedime Yıldırım aleyhine mahkememizde açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında; İzmir ili, Torbalı İlçesi, Arslanlar Mahallesi İskele üstü mevkii 2166 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak kamu yararı kararı gereğince kamulaştırılmasına karar verildiği, Tedaş Genel Müdürlüğü adına 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesi uyarınca kamulaştırılması talep edilmiş olup ilan tarihinden itibaren ilgililerin 30 gün içinde; a)Kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açılabileceği, b)Maddi hatalara karşı adlı yargıda düzeltim davası açılabileceği, c)Bu tür davalarda husumetin Tedaş Genel Müdürlüğü aleyhine yönetileceği, d)Ön inceleme duruşmasının 11/04/2019 günü saat 11:10’dan itibaren Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda yapılacağı, e)Mahkemece tespit edilecek bedelin hak sahipleri adına Ziraat Bankası TorbalıŞubesine yatırılacağı hususu İLAN olunur. 18/02/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 949958) T.C. ŞANLIURFA 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/992 Esas DAVALI: HİKMET USLUBostancılar Mah.Bostancılar Köyü Suruç/ ŞANLIURFA Davacı tarafından aleyhinize açılan Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)), Velayet (Velayetin Düzenlenmesi) davasının yapılan yargılamasında; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmış olup, adresinizden ayrıldığınız gerekçesiyle tebligat yapılamamıştır. Adres araştırmasından da bir netice alınamadığından dava dilekçesi ve tensip zaptının ilanen tebliğine karar verilmiştir. ‘’Bu tebligatın size ulaşmasından itibaren HMK 122,126,129 maddeleri gereğince usulüne uygun olarak düzenlenmiş cevap dilekçesini her bir davacı için ayrı posta gideri ve tanık dahil tüm delillerinizi 2 haftalık süre içinde mahkememize ibraz etmeniz gerekmektedir tebliğ olunur. BU ZARFTA DAVA DİLEKÇESİ VE TENSİP ZAPTI VARDIR TARAFINIZA ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 949234) T.C. İSTANBUL 15. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN SAYI: 2018/532 İstanbul ili, Eyüpsultan ilçesi, Göktürk Beldesi, Cilt No:28, kayıtlı davacının FİRDEVS olan isminin FİRDEVS DİCLE olarak değiştirilmesine, İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 950036) C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle