18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 28 Ağustos 2018 6 haber EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN İHL’den toplu kaçış Yapay zekâ ABD’yle krizi çözer mi? ABD Başkanı Donald Trump “yapay zekâlı” bir adam. Başkanlık seçimini yapay zekâsı sayesinde kazandı. ABD’nin sorunlarını ve bunların çözümlerini her düzeyde basitleştirdi ve karşılığını aldı. Öğrenciler, liselere yerleştirme sürecinde kontenjan açıldıkça imam hatip ve meslek liselerinden Anadolu liselerine geçiş yapıyor Liselere yerleştirmede üçüncü nakil dönemi dün başladı. İkinci nakil sonuçlarına göre, Anadolu liselerinin kontenjanla En çok artış İzmir’de Trump, ABD’yi ve dış politikasını da şimdi yapay zekâsıyla yönetiyor. Trump’ın ABD’deki fevkalade mütekâmil, sofistike siyaset bilimciler tarafından öngörülemez olmasının nedeni bu. Halbuki Trump’a kızmadan önce onun yapay zekâsını çözümleyip nasıl çalıştığını anlamaları gerek. Nörolojinin alanına girse de aslında bu hiç zor değil, gözlem gücüyle bile altından kalkılabilecek bir iş. Aklıma eski Başkan oğul Bush zamanındaki Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in birilerini beceriksizlikle suçlamak için her seferinde tekrarladığı o benzetme geliyor: “Talimli bir maymun bile bunu yapabilir.” Yapay zekâ da kendi evriminin maymunluk seviyesinde henüz. Zihinsel kapasitesinin başkanlık yapmaya elverişli olmadığı hakkındaki suçlamalar karşısında Trump’a “çok istikrarlı bir dâhi olduğunu” söyleten de kendi yapay zekâsı. Bu yapay zekâda “erdem, ahlak, metanet, azim, sabır, utanma, mahcubiyet, rezil olmak” gibi insana özgü “şubeler” tabii ki yok. Ne pahasına olursa olsun kazanmak gerektiğini “bilen”, sadece kazanmayı rının artırılması da öğrencinin talebini karşılamadı. Binlerce öğrenci hâlâ açıkta bekliyor ama bazı illerde Anadolu liselerinde tek bir açık kontenjan bile kalmadı. Öğrenciler, açık kontenjan olması durumunda meslek, imam hatip ve çok programlı liselerden Anadolu liselerine geçiş yapıyor. Liselere geçişteki son durumla ilgili bir çalışma yapan Eğitim Sen genel yükseköğretim ve eğitim sekreteri Özgür Bozdoğan, “Anadolu liselerinin büyük bölümünde hâlâ açık kontenjan yok. Kontenjanı artırılanların çoğu merkezde değil. Yerel yerleştirmede kontenjanını doldurabilen imam hatip lisesi yok” dedi. Veliler, okulların imam hatibe dönüştürülmesine eylemlerle tepki gösterdi. Bozdoğan’ın son duruma ilişkin tespitleri şöyle: 4 Kocaeli’nde Anadolu lisesi kontenjanı belirgin olarak azalmış durumdadır. 54 Anadolu lisesinden 49’unda hiç açık yok. 4 Karaman’daki 12 Anadolu lisesinden 8’inde açık yok. 4 Yozgat’taki 12 Anadolu lisesi dolu. 4 Edirne’deki 9 Anadolu lisesi dolu. 4 Zonguldak’taki 12 Anadolu lisesi dolu. 4 Kars’taki 14 Anadolu lisesinden sadece 3 tanesinde açık var. 4 Elazığ’daki 23 Anadolu lisesinden sadece 6 tanesinde açık var. “öğrenen”, bunun için de değişen her duruma göre yapacaklarını gözden geçiren, yöntemlerini her an değiştirebilen basit bir “işletim sistemi”... Amerikan dış politikasını da bu zekâ biçimlendiriyor. “Diplomasi” karmaşık bir sanat, yapay zekâsı “basmıyor”. Dolayısıyla ABD Dışişleri Bakanlığı bir kurum olarak gözden düştü; diplomatik platformlar, Trump’ın tek yanlı iradesini yaptırım ve güç kullanma tehditleriyle muhataplarına kabul ettirmeye çalıştığı arenalara dönüştü. “Yaptırımlar” Trump’ın başlıca dış politika aracı oldu. Trump’ın yapay zekâsı da bu minvalde ha bire tweet’liyor. Trump Türkiye hakkında da tweet’liyor çünkü yapay zekâsı ikili ilişkilerin krizde olduğunu algıladı. Trump tweet’leyince Türk Lirası değer kaybediyor. Çünkü Kontenjan sıkıntısı Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, Anadolu lisesi kontenjanlarının bariz şekilde arttırıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Ülkenin her yerinde yerel yerleştirmede veliler, öğrenciler tarafından en çok tercih edilen lise türünün Anadolu liseleri olduğu MEB’in geçmiş yerleştirme dönemlerinde yayınladığı rakamlar üzerinden bir kez daha kanıtlanmış tır. Ancak buna rağmen bazı illerde belirgin şekilde arttırılan anadolu lisesi kontenjanlarının Hakkâri’ de 0’dan 8’e, Bayburt’ta 0’dan 9’a, Kars’ta 0’dan 47’ye şeklinde düzenlenerek son derece yetersiz bir şekilde kontenjan arttırımına gidilmiştir. Tüm illerde Anadolu lisesi kontenjanları arttırılmasına rağmen Kocaeli’ de 2. nakilde 571 olan Anadolu lisesi kontenjanı 120’ ye düşürülmüştür. MEB kontenjan arttırımı düzenlemesine hangi kriter ler üzerinden karar vermiştir?’’ MEB’in ısrarı Meslek ve imam hatip liseleri kontenjanlarının da artırıldığını belirten Aydoğan, “Öğrenciler bu okul türlerine yerleşmek istememesine rağmen MEB’ in bu okullara ilişkin ısrarı devam ediyor. Öğrenciler ya ikili eğitime ya da bir okul türü içersine farklı okul türünde okuma ikilemine mahkum edilmektedir’’ dedi. 4 Hatay’daki Anadolu liselerinden 48 tanesinde hiç açık yok. 4 Yerel yerleştirme ile öğrenci alan Anadolu imam hatip liselerinden kontenjanını tam olarak dolduran yok. 4 Diğer okul türlerinden Anadolu liselerine geçiş olduğu görülüyor. 4 İzmir’deki Anadolu liselerinde dikkat çekici bir kontenjan artışı olmuş. 4 Çok Programlı Anadolu liselerinde kontenjan artırımı tercih edilmedi. Türkiye’de tam teşekküllü bir kriz var, ülke ekonomi si bu nedenle Trump’ın tweet’lerine dayanıklı değil. Trump bunu öğrendi ve tweet’ledi. AKP Türkiye’si ve ABD arasındaki ilişkilerin, 15 yıl önceki “tezkere bunalımı” neticesinde stratejik niteliğini kaybettikten sonra bugün artık çok boyutlu, kapsamlı, derin ve tarihsel bir krizin içinde bulunma Gelecekten çalamazsınızEĞİTİM İŞ’TEN MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI BÜTÇESİNDEN TASARRUFA TEPKİ: sı, “Trump faktörü”yle açıklanamaz elbette. Trump dediğiniz şunun şurası Ocak 2017’den beri Beyaz Saray’da. Öncesinin özeti şu: İki ülke Soğuk Savaş’ın ardından aralarındaki ittifak ilişkisini ortak çıkarlar ve değerler kapsamında yeniden tanımlamakta kifayetsiz kaldı. Ortaklık, yerini çıkar ve değer çatışmasına bıraktı. ABD değişmiştir evet, ama Türkiye’deki değişim daha büyük ve daha dramatiktir. Türkiye’nin değişiminde, önceki Amerikan yönetimlerinin İslam dünyasına dönük gerçekçi olmayan arayış ve tahlillerinde AKP Türkiye’sine biçtikleri rolün de bir payı vardır. Türkiye ve ABD arasındaki büyük kriz bugünkü şartlarda çözülemezdi belki ama büyümesi ve kontrolden çıkması yönetilerek önlenebilirdi. Bu nasıl olabilirdi? AKP Türkiye’sinin, müttefiki olmaktan uzaklaştığı ABD’de hâlâ bazı müttefiklere sahip olmaya devam etmesiyle... ABD’de en az bir güç odağının Türkiye ile ilişkilerin sahipliğini üstlenmesini sağlayarak... Bu odak, Trump yönetiminden başkası olamazdı. AKP iktidarı, yıllar boyunca Türkiye’nin dış politikasını Türkiye’de amaçladığı rejim değişikliği için araçsallaştırdı ve bunun sonucunda, çok değerli bir siyaset bilimcimizin benzetmesinde olduğu gibi, Türk dış politikası “manevradan sakıt tekne” haline geldi. Bu arada ABD Kongresi’nin desteği yitirildi. Pentagon’la ilişkiler 2003’ten beri kötüydü, daha da kötü oldu. AKP Türkiye’si kurumsal Amerika’yı kaybetmiştir. Eğitim İş Sendikası’nca Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2018’in kalan 6 ayına ait 10.6 milyar TL’lik bütçesinin, personel maaşları hariç, 2 milyar TL’sinin kesilmesine tepki gösterilerek “AKP iktidarı krizin faturasını Milli Eğitim Bakanlığı’na kesti’’ denildi. Sendikadan yapılan açıklama şöyle: “En fazla kesintinin ise okul onarımları ve öğrenciler için verilen yardımlardan yapılması, siyasi iktidarın eğitime verdiği önemin göstergesi olmuştur. Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde, ekonomik krizden çıkmak için eğitim bütçesinden kısıtlama yapılmaz. Sarayın giderlerinden, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesinden, lüks araçlardan tasarrufa gitmeyen, Ahlat’a yeni bir Cumhurbaşkan CHP Genel Başkan yardımcısı Kaya: Tasarruf aymazlıktır CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara milletvekili Yıldırım Kaya, AKP’nin Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden tasarrufa gitmesine tepki gösterdi. Kaya, “Eğitime ayrılan bütçenin yetersiz olduğunu biliyoruz, onun üzerinden tasarruf yapmak, krizin faturasını eğitime kesmek büyük bir aymazlıktır. Aksine krizlerin pençesinden kurtulmak için eğitime daha fazla bütçe ayırmak gerekir” dedi. Yıldırım Kaya’nın açıklaması şöyle: “Tasarruf etmek için eğitim bütçesini kısıp, saray yaptıracağını açıklayan bir yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız. Krizden çıkış yolu üretimden geçmektedir. Üretimin anahtarı da kaliteli, nitelikli, bilimsel eğitimdir. Siz kriz döneminde ilk darbeyi eğitime vurursanız, krizin ateşini harlamış olursunuz. Eğitim bütçesini kısarak tasarruf olmaz. Çünkü eğitime yapılan harcamalar geleceğe yatırımdır. Geleceğe yapılan yatırımlardan asla vazgeçilmemelidir.’’ 100 lira yoksa kayıt da yok! Sultangazi Dostluk İlkokulu yönetiminin, çocuklarını okula kayıt ettirmek isteyen velilerden “bağış’’ adı altında para aldığı iddia edildi. Okul müdür yardımcılarının, çocuğunu okula kayıt ettirmek isteyen velilere para ödemeden kayıt yapamayacağını söyledikleri öne sürüldü. Konuyla ilgili gazetemizi arayan bir veli, “100 TL mecburi para talep ediyorlar. Eğer vermezsen kayıt yapmayız diyorlar. 810 kişi ödemedik. Ben okul müdürüyle konuştum ve para ödemeyeceğim konusunda direttim. Milli Eğitim ABD ile krizin yönetimi için ehven yol, bu kurumsal Amerika’ya her fırsatta meydan okuyan Trump ile arayı iyi tutmaktan geçmekteydi. İç ve dış politikaları arasında bir ayrım yapma imkânı bulunmayan Türkiye’de 15 Temmuz’un ardından, “tutuklama müessesesi”nin aynı zamanda bir dış politika aracı olarak kullanılmaya başlandığını gördük. Amerikalı papaz Brunson, Aralık 2016’da tutuklandı. 5 Ocak 2018 tarihli yazımda, 2018’i “TürkiyeABD krizinin kara yılı” ilan etmiş ve faktörleri sıralamıştım: Hakan Atilla, Halkbank, YPG, FETÖ, S400... O zaman bir yılı aşkın süredir tutuklu olan Brunson listemde yoktu. Ama şimdi listede, hem de baş sırada. ABD’de ara seçimler öncesinde iç politika meselesi oldu. O halde Brunson, ABD’nin iç meselesi olmaktan çıkarılmalı. Bu, krizi yönetmenin gereğidir. Kazanmaktan önce kaybetmemeyi öğrenmiş bir “yapay zekâ” bu problemi böyle çözerdi. lığı Köşkü yaptırma hayalinde olan siyasi iktidar, MEB’in bütçesine el uzatarak, devlet okullarını yine kendi sorunları ile baş başa bırakmıştır. Öğrenci sayısının artmasıyla birlikte okul, derslik ve öğretmen açığı hızla büyümektedir. Bugün Türkiye’de halen öğretmeni olmayan okullar, okulu olmayan köyler bulunmaktadır. Türkiye’deki okulların yarısından fazlasında ikili eğitim yapılmakta, birleştirilmiş sınıflarda eğitim ve taşımalı eğitim uygulamasına devam edilmekte dir. Okullardaki altyapı ve donanım eksiklikleri, nitelikli bir eğitim politikasının yürütülmesinin önünde büyük bir engeldir. Okul yetersizliği ve derslik açığının yanında, acil çözüm bekleyen en önemli sorun, öğretmen açıklarıdır. Ancak siyasi iktidar, MEB bütçesinde kesintiye giderek, kalıcı çözümlerin uzağında kalmakta, dahası eğitimi özelleştirme, eğitimin yükünü yoksul halkın sırtına yükleme anlayışında ısrar etmektedir. Bu anlayışla parasız, nitelikli ve herkese eşit eğitim anlayışının yaşama geçirilmesi mümkün değildir. Atatürk, “Eğitimdir ki bir ulusu ya özgür, bağımsız, onurlu, yüksek bir topluluk biçiminde yaşatır ya da bir ulusu tutsaklık ve yoksulluğa götürür” sözüyle özgür bir toplum ideali içinde eğitimin önemini vurgulamıştır. Hükümeti, sosyal devletin gereklerini yerine getirmeye çağırıyoruz. Eğitim harcamalarından kısıtlama yaparak çocuklarımızın geleceklerini çalamazsınız!’’ Bakanlığı’na şikâyet edeceğimi söyledim. Ben para ödemeden kayıt yaptırdım ama diğer veliler diretmedikleri için iş yokuşa sürülmesin diye ödüyorlar” dedi. Bağış adı altında alınan para için okul müdürünün okulun ekonomik durumunu gösterdiğini söyleyen veli, “Müdür bu okul ne şartlarda dönüyor biliyor musunuz diyor. Burası devlet okulu ben buraya para ödemek zorunda değilim. Aldıkları para için makbuz bile vermiyorlar” diye konuştu. Okul yetkilileri ise “Böyle bir şey söz konusu değil. Bağış alınabilir ama kimseye bağış vermezsen kayıt yapmayız demiyoruz” dedi. Geçen günlerde İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci imzasıyla tüm okullara gönderilen yazıda, kayıt sırasında velilerden ücret talep edilmemesi konusun da uyarılarda bulunulmuştu. T.C. KÜTAHYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI l LEYLA KILIÇ / İSTANBUL ESAS NO: 2018/397 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Kütahya Merkez Alayunt Mahallesi MEVKİİ: Erenleraltı PAFTA NO: J24A13A1 ADA NO: 3274 PARSEL NO: 65 ve 64 MEVKİİ: Kızkapan PAFTA NO: J24A07C3 ADA NO: 3230 PARSEL NO: 165 VASFI: Tarla YÜZÖLÇÜMÜ: 3274 ada, 65 parsel: 1459,92 m2 (İrtifak Tesis Edilecek Alan: 250.04 m2) 3274 ada, 64 parsel: 5806,77 m2 (İrtifak Tesis Edilecek Alan: 2002,20 m2) 3230 ada, 165 parsel: 4044,32 m2 (İrtifaa Tesis Edilecek Alan: 1626,36 m2) MALİKİN ADI VE SOYADI: Mustafa AYDIN&Ümüş AYDIN&Kenan AYDIN&Süleyman AYDIN&Nurten KAHRAMAN KAMULAŞTIRMA BEDELİ: 3274 ada, 65 parsel için: 1.110,93 TL 3274 ada, 64 parsel için: 8.895,77 TL 3230 ada, 165 parsel için:4.349,97 TL DURUŞMA GÜNÜ: 25/10/2018 Saat: 11:15 KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Türkiye Elektrik İletim A.Ş. KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2018/397 Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur.15/08/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 854350) T.C. İZMİR BUCA BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN Belediyemize ait Buca İlçesi sınırları içerisinde Ambalaj Atıklarının evsel nitelikli atıklardan ayrı toplanma, taşıma ayrıştırma ve değerlendirme işinin 2886 sayılı kanunun 45. maddesine istinaden açık teklif artırma usulü ile ihale edilerek satışa sunulacaktır. ADRES MUHAMMEN BEDEL ( 1 YILLIK ) BUCA İLÇE SINIRLARINDA MUHTELİF YERLERDE 965.500,80TL GEÇİCİ TEMİNAT TUTARI İHALE ŞEKLİ İHALE GÜNÜ SAATİ VE YERİ 28.965,02TL Açık Teklif Arttırma Usulü 11.09.2018 8.Kat Encümen Salonu Saat: 14:30 İhale ile alakalı Şartname ve ekleri her gün mesai saatleri içerisinde Buca Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğünde incelenebilir. İhaleye katılmak isteyenlerin: Tüzel kişi olarak katılacaklar ihale şartnamesinde yazılı belgeler Ticaret ve Sanayi Odası ya da Esnaf Odası kaydı, geçici teminat mektubu veya geçici teminatın Belediyemiz veznesine yatırıldığına dair makbuz ile birlikte kimlik belgeleriyle; İhaleye gerçek kişi olarak katılacakların: Mahalle Muhtarlarından veya Nüfus Müdürlüklerinden alacakları nüfus sureti, ikametgâh ilmühaberi, nüfus aslı veya 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa ilişkin yönetmeliğin 51. Maddesinin 4. Fıkrası gereği eDevlet kapısından alacakları nüfus sureti, ikametgâh ilmühaberi, nüfus aslı ile birlikte geçici teminatı Belediyemiz veznesine yatırdıklarına dair makbuz ile birlikte ihale günü ihale saatine kadar Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’ne başvurmaları gerekir. Postadaki gecikmeler dikkate alınmayacaktır. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 853586) Nişantaşı Üniversitesi’nden almış olduğum diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür. UFUK GÜRSOY C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle