Katalog

Cumartesi 11 Ağustos 2018 EDİTÖR: SERKAN OZAN haber 3 TAM 30 GÜN GEÇTİ EVRİM HÂLÂ KAYIP Tokat Turhal’da 10 Temmuz’da kaybolan 3.5 yaşındaki Evrim Atış, 30 gündür yapılan tüm aramalara rağmen bulunamadı. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında, 23 Temmuz günü çelişkili ifadeler veren Evrim’in annesi Dilek ve babası Burhan Atış, tutuklanarak Zile Cezaevi’ne konuldu. Burhan Atış’ın, kayıp kızı için “Traktörden düşüp öldü; gömdüm” dedikten sonra ifadesini değiştirmesi şüpheli bulundu. Kayıp Evrim Atış’ın öldürülüp gömülme ihtimalini göz önünde bulunduran ekipler, aramalarını noktasal olarak yapmaya başladı. Belirlenen noktalarda da yapılan aramalarda Evrim’in izine rastlanmadı. Evrim’i arama çalışmaları bölgede aralıklarla sürdürülüyor. Evrim’in tutuklu anne ve babasının ifadelerinde de değişiklik olmadığı öğrenildi. l DHA En duyarlı başkan Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Nesrin Çıtırık, yönetim kurulu üyeleri ve hayvan hakları derneklerinin de aralarında bulunduğu hayvanseverler, Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin’i, hayvanlarla ilgili projelerinden dolayı ‘Türkiye’nin En Duyarlı Belediye Başkanı’ olarak seçti. Çetin “Kentteki tüm canlılara sahip çıkmak biz belediyelerin görevi. Desteğimiz sürecek” dedi. l Haber Merkezi Taksici dehşeti İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bir taksi şoförünün Arap uyruklu genç kızı önce taksiden attığı, ardından da darp ettiği iddia edildi. Taksim’de iddiaya göre, taksi şoförü ve Arap uyruklu yolcusu arasında tartışma çıktı. Henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan tartışmanın ardından taksi şoförü genç kızı taksiden attı. Daha sonra kendisi de araçtan inen şoför ve genç kız arasında yaşanan tartışma devam etti. Taksi şoförünün genç kızı darp ettiği iddia edildi. Olayın ardından genç kızın gözyaşlarına boğulduğu görüldü. l İHA 320/2 1 0 360/2 5 0 250/1 8 0 310/2 2 0 310/1 8 0 270/1 2 0 270/1 3 0 290/1 6 0 410/2 4 0 260/2 2 0 280/1 6 0 310/2 4 0 240/1 7 0 350/2 6 0 230/1 0 0 280/1 6 0 310/2 4 0 350/1 8 0 200/1 3 0 330/2 2 0 250/2 3 0 290/2 5 0 TARİHTE BUGÜN 1923: İsmet İnönü, Lozan Anlaşması’nı imzaladığı kalemi İstanbul Üniversitesi’ne armağan etti. 1929: Türk Yerli Mallar Sergisi, Galatasaray Lisesi’nde açıldı. 1961: İstanbul’da 92 yıldır hizmet veren tramvaylar kaldırıldı. 2005: Troya Antik Kenti’nin 18 yıllık Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann (63) Almanya’da yaşamını yitirdi. TACİZ MAĞDURU KARDEŞİ İÇİN ÇABALAYAN ABLANIN İSYANI ‘Özür dilemeyin adaleti sağlayın’ İstanbul’da ailesiyle yaşayan 12 yaşındaki Y.Y. isimli kız çocuğu 31 yaşındaki kuzeni T.A’nın cinsel istis marına uğradı. Tutuklanan T.A. ilk du ruşmanın ardından serbest bırakıldı. Çocukken aynı kişinin istismarına uğ rayan abla B.Y, küçük kardeşine bakmak için ayrı eve çıkarak çalışma ya başladı. Abla B.Y, “İs tismar bizim kaderimiz ZEHRA ÖZDİLEK olmaktan çıksın. Annem, babam bizden özür dilemesin ama en azından adalet yerini bulsun” dedi. T.A. olayın ortaya çıkmasının ardın dan “çocuğun basit cinsel istismarı” su çundan tutuklandı. Hakkında dava açı lan T.A’nın avukatı, ilk celsenin ardın dan tutukluluğun devamının reddi için İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne di lekçe verdi. Mahkeme tahliye talebini reddederek bir üst mahkemeye gönder di. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi ise T.A’nın tahliye edilmesine hükmetti. 12yaşındaki kuzeni Y.Y’yi taciz eden 31 yaşındaki T.A. serbest kaldı. Aynı kişinin tacizine uğradığını söyleyen Y.Y’nin ablası B.Y, ancak kimsenin aldırış etmediğini söyledi. B.Y, “İstismar kaderimiz olmaktan çıksın” dedi. İkinci celsede istismara maruz kalan Y.Y. ifade verdi. Y. Y. olay gününü anlatarak, “Beni arka odaya çağırdı. Masaj yapar mısın dedi. Birşey diyemedim. Masaj yaptım, sonra saldırmaya başladı. Bağırdım... O sırada babamlar içeriye girdi. Ablam gelince polisi aradık. 3 ay önce yine taciz etmeye kalkmıştı. Boğazımı sıkıp kimseye söylememem için tehdit etmişti. Ablanı öldürürüm dedi” ifadelerini kullandı. İçine kapandı Abla B.Y. ise aynı kişi tarafından kendisinin de tacize uğradığını fakat kimsenin aldırış etmediğini belirterek, “Bizim ailemiz eve para getirince çocuklarının başını okşayan insanlar. Ben tacize uğradığımı babama söyledi ğim gün babam gidip onunla aynı masada rakı içti. Babama onu eve almaması için çok ısrar ettim. Ara ara bizim evdeyken uyuşturucu kullanıyordu. Olay resmi makamlara gidince kuzenimin ailesi gelip para teklifinde bulundu. Babamlar benden habersiz parayı alıp avukatı aramış olaydan vazgeçmek için. Üzerine bir de böyle bir şey yok diye yalan ifade verdiler. Kardeşim içine kapandı. Sokağa çıkamaz hale geldi. Kardeşimi pisliğin içinden kurtarmak için borç harç yapıp ev tuttum. Şu an ben çalışıyorum, kardeşim okula gidiyor” diye konuştu. İkinci celsede tanıkların ve istismara uğrayan Y.Y.’nin ifadesine rağmen mahkeme heyeti avukatların tutuklama talebini reddetti. MALATYA’DA ALTINDAN EV YAPTILAR Bu evi ancak kuyumcu satar Altının değerinin her geçen gün arttığı bugünlerde Malatya’da yüzde 70’i altın kaplama olan 4 katlı apartman tüm dikkatleri üzerine çekiyor. Hacı Abdi Mahallesi’ndeki apartmanın her dairesindeki musluklar ve kapı kulpları 24 ayar altın kaplama. Duvar süslemeleri ve mobilyaları da altın varaktan. İçindeki eşyalardan dekorasyonuna kadar her şeyi el yapımı olan mimaride diğer yapılardan 100 kat daha pahalı ve dayanıklı malzeme kullanıldığı belirtiliyor. Toplam 24 milyon liraya mal olan apartmanın dubleks dairesinde oturmak isteyenlerin 4.5 milyon lirayı gözden çıkarması gerekiyor. Standart daireler ise 3 milyon liradan satışa sunuluyor. Binada özel bir güvenlik sistemi olduğu belirtiliyor. l İHA Denizli’de gergin gece Denizli’nin Merkezefendi ilçesinde oturan gençler, 12 yaşındaki çocuğu sopayla dövdüğü öne sürülen 3 Suriyeliye saldırdı. Suriyelilerden biri, bacağından bıçakla yaralanırken birinin de evinin camı kırıldı. Olay, önceki akşam saat 23.00 sıralarında, ilçeye bağlı Sevindik Mahallesi 2315 Sokak’ta meydana geldi. Mahallede yaşayan Suriye uyruklu 3 genç, iddiaya göre, tartışıp küfürleştiği B.K’yi sopayla dövdü. Çocuğun Suriyeliler tarafından dövüldüğünü duyan mahalle sakinleri, tepki gösterdi. Sokakta toplanan mahallenin gençleri, Suriyelilerin evlerinin önüne gitti. Gençlerin saldırısı sonucu Suriyelilerden biri, bıçakla bacağından hafif yaralanırken birinin de evinin camı, atılan taşla kırıldı. Olayla ilgisi bulunmayan Suriyeliye ait otomobilde de atılan taşlar nedeniyle hasar oluştu. Denizli Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralı Suriyelinin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Soruşturma başlatan polis, bıçaklama olayına karışan 1 kişiyi gözaltına aldı. l DHA AKDENİZ’DE OPERASYON 20 ton esrar Türkiye yolunda yakalandı İtalyan polisinin Akdeniz’de yaptığı bir operasyonla Türkiye’ye gelen bir yük gemisinde, piyasa değeri yaklaşık 200 milyon Avro olan 20 ton esrar ele geçirildi. Panama bandıralı REMUS isimli gemi, İspanya’nın Kanarya Adaları’ndan yola çıkmış ve Mısır’ın İskenderiye limanından geçerek Türkiye’deki Tuzla Limanı’na demirleyeceğini bildirmişti. Ancak geminin denizdeki “şüpheli manevraları” güvenlik güçlerinin dikkatini çekti. İtalyan Mali Polisi’nden yapılan açıklamaya göre, geminin uluslararası uyuşturucu kaçakçılığında son yıllarda sıklıkla başrol oynayan Kuzey Afrika ülkeleri yakınlarında, geminin yerini ve hareketlerini gösteren AIS sistemini kapatması üzerine operasyon kararı alındı. Gemiye yapılan operasyonda, depolardaki gazyağının içine gizlenmiş 650 paketin içinde toplam 20 ton esrar bulundu. Uyuşturucuya ve 400 bin litre gazyağına el kondu. 11 kişilik Karadağlı mürettebat gözaltına alındı. Gemideki uyuşturucunun muhtemelen Avrupa pazarına sürülmesinin planlandığı açıklandı. l Haber Merkezi Yazık ettiniz efendiler Başkan seçilmeden Adana’da konuşan Erdoğan, “24’ünde siz bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle, şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz” demişti. O zaman hangi yetkisini yetersiz buluyordu pek anlaşılamamıştı ancak seçimden zaferle çıkmasıyla beraber herhalde bir bahanesi kalmamıştı. Neticeyi hep beraber görüyoruz. Faizle, şunla bunla öyle bir mücadele etti ki, Türk Lirası’nın karşısında değer kaybetmediği bir para birimi kalmadı. Ne dolar ne Avro ne de pound artıyor. Lira baş aşağı çakılıyor. Başkanlık gelince bürokrasi ortadan kalkacak, kararlar hızla alınabilecek denmişti. Günlerdir kimseden doğru düzgün bir açıklama gelmedi. Sonunda Erdoğan çıktı konuştu. Ekonomik krize getirdiği çözüm mükemmel: “Onların doları varsa bizim Allah’ımız var.” Büyük 2007 krizinden sonra dünya ekonomisi çökmesin diye dağ taş paraya kesti. O paralar dünyayı turladı gezdi. İyi bir miktarı da ülkemize uğradı. Onu aldık betona gömdük. Şimdi ülkeler içlerine kapanıp faizlerini artırıyor. O dünyayı turlayan para kalmadı. Gümrük duvarları yükseliyor, çok yerde yatırımcı ülkesine kaçıyor. Bizim elimizde ne var? Alışveriş merkezleri ve şehirlerimizin çıplak böğrüne çaktığınız betondan kazıklar. Bir de bolca hamaset. Öküze özenen kurbağanın kabarıp şişerek patladığı çocuk masalını gerçek hayatta yaşıyoruz. Ahbap çavuş ekonomisi, havuzcu ihale rejimi duvara toslamıştır. Memleketimiz yakın tarihte hiç olmadığı kadar zayıf durumda. Pazarlık gücü kalmadığı gibi bir kurtuluş ümidi gibi görünen Avrasya güçleri de bu zor durumdaki ülkeyi az bir masrafla etki alanına almak için ellerini ovuşturmakta. “Ver papazı, al papazı, yargıda yapalım şeyini” diye neredeyse uluslararası bir taahhüt verilerek rejimin keyfiliğini ve zayıflığını dünya âleme ilan etmek de işin tuzu biberi. Hey gidi devletin bekası diye “millici” olduğunu zannedenler, hey gidi Osmanlı’yı diriltme ham hayalinin peşinde ülkeyi artlarından uçurumlara sürükleyen karton kahramanlar. Hey gidi, Osmanlı’dan bu yana devam eden kurumlar tarihini yıkıp geçen, bütün ülkeyi bir kişi ve yakın çevresine emanet ederek devleti güçlendirdiğini her gece yatmadan önce bir dua gibi kendi kendine sayıklayan zevat. Arap baharından bu yana koca ülkeyi bir vehme kurban eden çapsız stratejistler. Hey gidi ekmeğini yalandan ve halkı aldatmaktan kazanan iktidar medyası. Önüne gelen tarikatın devletin her kurumunu ele geçirmesini izleyen sivil siyaset âşıkları. Hiçbir bahaneniz yok. İktidar mı istediniz, hepsi sizde. Yargı da sizin, yürütme de, yasama da. Merkez Bankası da sizde, gıkını çıkartamayacak iş çevreleri de sizin. OHAL’de grev yaptırmamakla övündüğünüz emekçilerin takati yok. Muhalefeti silindirle ezip geçtiniz. Kimsede sokakta on dakika protesto edecek örgütlülük ve cesaret yok. Aldınız bir dikensiz gül bahçesi. Gülleri yediniz, dikenlerini hepimize sapladınız. Bir kişiyi güçlendirmek için bütün bir devleti zayıflatıp her türlü müdahaleye açık hale getirdiniz. Bu memlekete yazık ettiniz efendiler. Çörek arası eroin Van polisinin bir kargo firmasının deposunda inceleme yaptığı sırada, özel eğitimli köpek bir kargoya tepki verdi. Şüpheli kargoda yapılan kontrolde, Van’dan İstanbul’a gönderilmek istenen Van çöreklerinin içerisine gizlenmiş 26 kilo 50 gram eroin maddesi ele geçirildi. Olayla ilgili C.M.F.K. isimli şahıs yakalandı. l AA C MY B