22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 8 Mayıs 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘Vebali hükümetin’ Partisinin standına yapılan saldırıya sert tepki veren Meral Akşener, hükümete ‘Can güvenliğini sağlayamıyorsanız çekin gidin’ diye seslendi İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin İstanbul Bağcılar’daki standına yapılan saldırı sonrası, dün Ankara’daki programını keserek, İstanbul’a gitti. Gitmeden önce de genel merkezde düzenlediği basın toplantısında, “Bir seçime gidiyoruz, savaşa değil. Demokratik kurallar içerisinde insanların rekabet ettiği ve şenlik gibi olması gereken bir seçime doğru gidilirken karşılaştığımız bu gerilimi artırıcı, kamplaştırıcı lider dilinin geldiği nokta bu. Bugün huzurunuzda Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’nı, Sayın Erdoğan’ı ve İçişleri Bakanı’nı göreve davet ediyorum. Bu rekabette can güvenliğini sağlamak iktidar partisinin görevidir. Burnu kanayan tek bir kişinin dahi vebali, sorumluluğu bahsettiğim kişilerindir. Bu ülkedeki kadınların, erkeklerin ve çocukların namusları, canları, şerefleri o ülkeyi yönetenlerin emanetindedir. Eğer bu emaneti saklayamıyorlarsa bu arkadaşların çekip gitmeleri şarttır.” ‘Hepimiz memleket evladıyız’ CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce de saldırıyı sert sözlerle kınadı. Yaralanan İYİ Partililere “geçmiş olsun” dileğinde bulunan İnce, “Siyasi rekabet savaş değildir; bizimle aynı partide olmayan, aynı düşün meyenler de düşmanımız değildir. Hepimiz aynı memleketin evlatlarıyız” derken, HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan ise “Saldırı demokrasiyedir, kabul edilemez” görüşünü dile getirdi. l ANKARA / Cumhuriyet B2 kişi gözaltındai8mfydlaaaşkıadrnrüaıglaebdğpnsallaaıechean.şnıerllllldliamiaaklniırrİtyriaıS’önıntdisTısnga.aıyAoncEöraİıeNnYdmnzkukıİBaannaicPlUldtiraguaydıLnanüre/1ınmtan’ntCiid,saaasauoeağsltkmınlraırışarkbnihayçpe9edumionnssırknol,itiyçyias6şnbaaeirysnplıktaıraöşiiıansşlıi Akşener, partisinin genel merkezinde seçilmesi halinde ekonomi alanında yapacaklarını anlattı. Yaralıları ziyaret etti Akşener, İstanbul’a gelerek Bağcılar’daki saldırıda yaralanan partilileri ziyaret etti. Saldırının gerçekleştirildiği Bağcılar Meydanı’nda açıklamalarda bulunan Akşener, “Dün burada gerçekleşen o müessif olayı elbette kınıyorum. Tesellimiz herhangi bir can kaybının bulunmamış olması. Hastanede yatan 2 arkadaşımız var. 9 kişi yaralı 1’si ağır. Diğeri nispeten daha iyi, hastanede yatıyorlar. 7 arkadaşımız ayakta tedavi olarak çıktılar. Bu kabul edilebilir bir şey değildir” dedi. ‘Suçu 2 kişiye yıkmak istiyorlar’ Akşener sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de hukuk olsaydı, demokrasi işliyor olsaydı, bunlar olmazdı. Bana verilen bilgi, 8 kişinin gözaltına alındığı, 6 kişinin serbest bırakıldığı ve 2 kişinin üzerine bu meselenin yıkılmak istendiği, şeklinde. Net söyleyeyim, 2 kişinin 9 kişiyi yaralayamayacağına göre, çoğunluğu bıçak yarası olduğuna göre, yaraların çoğu özel olarak yapılmış olduğuna göre, yani bıçak saplanmış çevrilmiş. Bu konunun şahsen takipçisi olacağımı ifade etmek isterim.” Saldırıya ilişkin İYİ Parti Sözcü Aytun Çıray da, “Millete güvenmeyenler, demokratik bir yarışı gençlerimiz arasında tehlikeli bir sürtüşme alanına taşıyorlar. Bu siyaset, başarılarını milletimizi kutuplaştırmada bulan çaresizlerin cinnetidir. Türk milletine sükunet tavsiye ediyoruz. Hukuk içinde gerekli işlemleri başlattık” sözleriyle tepkisini gösterdi. ‘Borçları satın alacağız’ İktidarın seçimlere yönelik emeklilere bin TL ikramiye vaadine İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’den karşı hamle geldi. Akşener, dün, eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ile birlikte parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. “210 binin üzerinde imza ile Cumhurbaşkanlığı adaylığını kesinleştirdiğini” söyleyen Akşener, şimdi ise sıranın “milletin acil çözüm bekleyen sorunlarına çare bulmak” olduğunu belirtti. Türkiye ekonomisini dar boğazdan çıkarmak için çok kapsamlı bir çalışma yaptıklarını, bu ça lışmaları da 14 Mayıs’ta açıklayacağını ifade eden Akşener, iktidara gelir gelmez, hiç vakit kaybetmeden ‘Türkiye Dayanışma Fonu’ adını verdikleri bir fon kuracaklarının altını çizerek, “30 Nisan 2018 tarihi itibarıyla borçları, bankalarca veya tüketici finansman şirketlerince yasal takibe ya da yakın takibe alınmış olan ve borçları tahsilat şirketlerine satılmış olan 4.5 milyon vatandaşın da tüketici kredisi, kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarından doğan borçlarını satın alacaklarına” dikkat çekti. Akşener, “Bu durumda olan borçlulardan, işsiz, emekli ya da asgari ücretle çalışanların borçlarının tamamını, sileceğiz. Yine borçları bu durumda olan, düşük gelirle çalışan vatandaşlarımızın ve öğrencilerimizin borçlarının en az yüzde 80’ini, belirli kriterlere göre sileceğiz. Kalan borçlarınıysa faizsiz 10 yıla kadar taksitle ödeyebilecekler” dedi. Şehit ve gazi ailelerinin bu durumdaki tüm borçlarını da sileceklerini açıklayan Akşener, bu büyük sosyal hamleyle, 4.5 milyon vatandaşı borç yükünden, haciz memurundan, tahsilat şirketinin ve banka avukatlarının elinden kurtaracaklarını kaydetti. l ANKARA / Cumhuriyet MHP’den yanıt: Siyasi çakallık İYİ Partililerin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik sözlerine, Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’dan yanıt geldi. Yalçın, yazılı açıklamasında şunları kaydetti: “‘İP’nin (İYİ Parti) ucunu mevhum ve müphem odaklara teslim edenler, kazanamayacaklarını anladıkları yarışta rakiplerine daha başından çamur atmaya başlamışlardır. Meselenin aslı astarı ortaya çıkarılmadan, doğrudan Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’yi ağır ifadelerle suçlamış, hedef göstermiştir. Genel Başkanımıza karşı haksız yere hücuma geçenlerin yaptığı, siyasi ahlaksızlık ve edepsizliktir. Çakalın altında kurt yavrusu aramak; siyasi çakallıktır. Köpeğin kurda saldırısı da intihardır. Şüphe yok ki hadise, düpedüz provokasyondur” dedi. Tepki çeken paylaşım İYİ Parti’nin İstanbul Bağcılar’daki standına önceki gece düzenlenen saldırının ardından MHP Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye en yakın isimlerden olan Özel Kalem Müdür Yardımcısı Bilal Aydın’ın paylaşımı dikkat çekti. Aydın, paylaşımında “Vur Bozkurt’um.. Vur tilkiye... Vur kurtulsun Türkiye” ifadelerini kullandı. Sosyal medya kullanıcıları “Gençleri ateşe iterek, geleceğini karartarak ülküye ulaşacaksınız öyle mi?” diye sordu. Aydın bu yorumları yanıtsız bırakırken, Ortadoğu gazetesi yazarı Yıldıray Çiçek, “Savaşçı isimli dizide ülkücü şehit Süleyman Özmen’le ilgili şiir okunduğu için bu paylaşımı yapan Aydın’ı kendi senaryolarına alet eden Devrimcilerin, komünistlerin, CHP’nin İYİ sığıntıları ne bilsin o şiiri, ne bilsin Süleyman Özmen’i” yazdı. Saldırılara tepki yağıyor Öymen olayların vahim olduğuna dikkat çekti, Okuyan ‘Endişeliyim’ diye konuştu İYİParti ve Saadet Partisi’nin seçim çalış malarına yönelik saldırılar, se çim takvimi ilerlerken endişe leri arttırdı. Siyasi partilerin se çim çalışmalarına ilişkin ilk sal dırı, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için 100 bin imza toplama süre cine başlamadan, 3 Mayıs günü yaşandı. Saadet Partisi, Ankara Güvenpark’ta imza kampanyası için üzerinde “Bir İmzan Yeter” pankartlı stant açtı. Edinilen bil giye göre kendilerine “reisçi” di yen bir grup, standa ve stant ça lışanlarına saldırdı. Saldırgan lar gözaltına alındı. 3 gün son ra, 6 Mayıs’ta İYİ Parti’nin İs tanbul Bağcılar’daki seçim ça lışmalarına yönelik silah lı ve bıçaklı saldı rı gerçekleştiril di. Biri ağır 5 kişi ağır yaralandı Eski CHP Ge nel Başkanı Altan Öymen, saldırıla rı, “İktidar parti Altan leri militanları Öymen nın, muhalefetin sesinin hiç duyulmadığı bir seçim ortamı yaratmak istemelerinin bir örneği” olarak değerlendirdi. Muhalefet partilerinin ve muhalefet adaylarının seslerinin televizyonlarda, radyolarda zaten hiç duyulmadığını belirten Öymen, “İktidar partisinin bir kısım militanları, bununla da yetinmiyor muhalefet partilerinin sokakta vatandaşa doğrudan doğruya hitap etme hakkını da elinden almak istiyor ve bu gibi bıçaklı, silahlı saldırılara tevessül ediyor. Bu çok tehlikeli bir gidiştir ve seçim güvenliğini daha şimdiden tartışmalı hale getirmiştir. Bu saldırılar böyle devam ederse, seçim kampanyasının bundan sonraki dönemi ne şekilde devam eder? Bu çok kaygı verici bir sorudur” dedi. Öymen, “Bir de şu dikkatimi çekti, benim sizlere bu sözleri söylediğim zamana kadar, o saldırılar konusunda iktidar yetkilileri tarafından hiçbir açıklama yapılmadı. Bu olaylar, çok vahim bir gidişin göstergesidir. İktidar yetkilileri bunu görmeli ve saldırılar karşısında gerekli önlemleri almalıdır. Ve bu olayları kamuoyu önünde açıkça kınamalıdır” diye konuştu. ‘Taban başka anlar’ Eski Bakan Yaşar Okuyan ise “Her seçimde yaşanan ufak tefek şeyler oluyor da, burada başka türlü kışkırtmalar var” dedi ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın gençlere yönelik “Ölmeye hazır mıyız” ifadelerini ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 100 bin imza süreci başlamadan FETÖ’yü işaret eden açıklamasını anımsattı. Okuyan, “Bir taraftan Tayyip Bey, Bahçeli diğer taraftan geriyor. Seçime gidiyoruz, savaşa gidiyorsak onu söyleyin. Bu ikili Türkiye’yi başka bir tarafa sürüklemek istiyor. Bu durumda Türkiye’yi çok üzücü hadiseler bekliyor demektir, endişeliyim” dedi. İHD: Tedbir alınmalı İnsan Hakları Derneği de saldırıları kınadı. Dernekten yapılan açıklamada, “Bu olaylarla ilgili etkili soruşturma yürütülmesi, fail ve sorumluların yargı önüne çıkarılması gerekmektedir. Siyasi partilerin faaliyet yürütmesi, seçim propagandası yapması gösteri hakkı hem de ifade özgürlüğü güvencesi altındadır. Bu nedenle, kamu otoritelerine siyasi partilerin bu haklarını gerektiği şekilde kullanabilmesi için gerekli tüm tedbirleri alması gerektiğini hatırlatırız” denildi. l ANKARA / Cumhuriyet haber 5 ‘Tarikat Tuzağı...’ Tarihe not düşmek için 48 İki üniversiteli genç kız... İkisi de tıp fakültesi öğrencisi... Bizler tutuklanıp hapse atılabilir, sürgünlere gönderilebiliriz... Biri üçüncü, diğeri dördün Ya da işkencelere tabi tutu cü sınıfta okuyor... labiliriz. İkisinin de içine kapanık ol Bunların hepsi mümkün. dukları ilk bakışta anlaşılıyor... Mallarımız, canlarımız ve Birincisi: sevdiklerimiz ellerimizden “Üç yıldır tesettürle dolaşı alınabilir. yordum. Çünkü bu biçimde Ama bir şey mümkün değil. giyinmeye mecburdum..” Ne kitabımızı ve yüreğimizdeki Duraksıyor... imanı size teslim ederiz ve ne Başını öne eğiyor... de vazgeçeriz mücadelemiz Soruyorum: den...” “Neden mecburdunuz böy Yazısının başlığı ise şu: le giyinmeye?” Yanıt: “Yılgınlık yok, direniş var!” Bak hele şu din “Okumam için ailemin gön bezirgânına!.. derdiği para yetmiyordu. Bir Din bezirgânı hızını ala gün Nur cemaatinden birisiyle mayıp devam ediyor: “Hayır tanıştım. Bana c¸ok iyi dav vazgeçmeyeceğiz ve bu mü randı. O zaman yurtta kalıyor cadele sürecek. Ve sonunda dum. Eve taşındım. Bu evlere kazanacağız. Yılgınlık yok! Di ‘ışık evi’ denir. Ayda 300 do reniş var! Bu mücadele süre lar veriyorlardı. Kabul ettim ve cek. Sonuna kadar. On yıl da kapandım. Sonra Nur eğitimi sürse, bir ömre de mal olsa.. aldım. Bana on kız öğrenci bu direniş sürecek. Ve biz bulmam söylendi. Buldum, kazanacağız. İnsanlık onuru onlar da kapandı...” zulmü yenecek! Unutmayın Soru: Allah her şeyi bilip görmekte “Tüm bu anlattıkların kendi dir. Bu soylu bir imtihandır... isteğinle mi oldu?” O bize zafer vermek istiyor ve Yanıt: bizi şerefli, ömrümüzü bere “Evet!..” ketli kılmak istiyor. Unutma İkincisi: yalım ki, rızkı veren O! Kaderi “Lise son sınıfta öğretme yaratan O! Eceli tayin eden O. nim kapanmamı istedi. Ka O yoktan var edendir. O hü pandım. Kurslara gittim. (...) küm sahibidir. Tıp fakültesini kazandım. Eğer O rahmandır, rahimdir. O o kurslara gitmeseydim, tıp ilahdır ve Rab’dir. Ve biz şa fakültesine giremezdim. Bana hadet ederiz ki, O’ndan başka ev buldular, ayda 250 dolar ilah yoktur. O ‘ol’ der ve olur. veriyorlardı...” Allahüekber. Elhamdülillah. Soru: İyyake nağbüdü ve iyyake “Baban ne iş yapıyor?” nestain! (Sadece Allah’a İkincisi: ibadet eder ve yalnız ondan “Babam işçi emeklisi, an yardım isteriz). nem ev kadını...” Yalnız değilsiniz. Mahzun da “Ya senin baban?” olmayacaksınız! Ve’sselamü “Memur, annem ev kadını...” aleyküm. Dua ile.” Soru: HHH “İkinize birden soruyorum: İki genç kız... Tarikattan ayrılınca mı teset İkisi de tıp fakültesi öğrencisi... türden çıktınız?” Birincisi: Birincisi: “Tesettür giyen, başını “Karar verdik ikimiz birden.. başörtüsüyle değil, siyasi çünkü hayatımızla oynuyor ideolojiyle kapatan kız arka lardı. Sizin, bizim tarikatla ilgili daşlarımızın büyük çoğunluğu yazdıklarınızı okuduk. Kitapla tarikatların, yasadışı dinci ör rınızın hepsini inceleyip kendi gütlerin, onların gazete, dergi, aramızda tartıştık. Yazdıkları televizyonlarındaki militanla nızın tümü de doğruydu. So rının esiri haline gelmişlerdir. nunda tarikattan ayrıldık...” İkincisi: Ben biliyorum ki işadamı, yazar, politikacı kimliği taşıyanlar “Evet, öyle yaptık...” Soru: bize hep şöyle demişlerdir: ‘Bu bir savaştır, savaşta “Sizi tehdit etmediler mi?” yılgınlık olmaz..’ İkisi birden: Amaçları, laik, demokratik “Ettiler. Ama direndik. İş cumhuriyeti yıkmaktır, biz bulduk, çalışıyoruz. Bizim için gördük ve yaşadık...” yeni bir yaşam başladı...” Cağaloğlu’ndaki Ankara HHH Caddesi... FP’li Abdullah Gül’ün eşi Saat: 9.30... Tarih: 10 Eylül Hayrünnisa Hanım’ı anımsa 1998... dım birden!.. 80 AE 920 plakalı beyaz İki genç kız tesettürden minibüs...  kurtulmuş karşımda oturu İçinde tesettürlü kızlar... yorlar... Aracın önünde, dikiz ayna Önceki gece televizyonlar sında Suudi Arabistan bayra da Gül ve eşi soruyorlar: ğı... Arkasında ilginç bir yazı: “Bu ne biçim demokrasi!” “İslam ol, kurtul”... Altındaki Sevsinler!.. yazı da şöyle: “Altınoluk der Türkiye’de bir oyun oyna gisi”... nıyor... Evet, burası Türkiye... Oyunu yönetenler kim? Oy avcısı politikacılara, Din bezirgânları!.. aymaz aydınlara, numaracı Bakın bir din bezirgânı ne cumhuriyetçilere, “Ben laik ler yazıyor: “Çocuklarımız bir demokratım” diyen herkese yılını kaybedebilir. duyurulur! YÜKSEK SEÇİM KURULU KARARA BAĞLAYACAK ‘Millet İttifakı’na itiraz EMİNE KAPLAN Millet Partisi, YSK’ye başvurarak CHP, SP, İYİ Parti ve DP olmak üzere 4 partiden oluşan ‘Millet İttifakı’na itirazda bulundu. İttifakta geçen ‘millet’ ifadesinin kendi partilerinin adı olduğunu belirten Millet Partisi, Siyasi Partiler Yasası’na göre bu adın ittifak unvanı olarak kullanılamayacağını ileri sürdü. YSK, Millet Partisi’nin itirazını önümüzdeki günlerde değerlendirerek karara bağlayacak. Siyasi Partiler Yasası’nın “kullanılamayacak parti adları ve işaretler” başlıklı 96. maddesi, “Anayasa Mahkemesi’nce temelli kapatılan veya siyasi parti siciline kayıtlı bulunan siyasi partilerin isimleri, amblemleri, rumuzları, rozetleri ve benzeri işaretleri aynen veya iltibasa mahal verecek şekil de başka bir siyasi partice kullanılamayacağı gibi daha önce kurulmuş Türk devletlerine ait topluma mal olmuş bayrak, amblem ve flamalar da siyasi partilerce kullanılamaz. Komünist, anaşist, faşist, teokratik, nasyonal sosyalist, din, dil, ırk, mezhep ve bölge adlarıyla veya aynı anlama gelen adlarla da siyasi parti kurulamaz veya parti adında bu kelimeler kullanılamaz” hükmünü içeriyor. YSK’nin ittifaklarla ilgili 26 Nisan tarihli kararında, “İttifak yaparak seçime katılma kararı alan siyasi partiler, ittifak protokolünde, oy pusulasında kullanılacak ittifak unvanını belirleyebilirler. 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’na göre kullanılamayacak unvanlar ittifak adının belirlenmesinde de kullanılamaz. İttfak unvanı dışında işaret, amblem ve logo belirlenemez” deniliyor. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle