Katalog

Salı 5 Temmuz 2016 6 IŞID’in Gaziantep’i haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘fetIh’ planıİDÇGDIKİAAARNNKAPKAMLOTAELRNSİAKİNUMDNIEÇN Eğitilen 150 kişiyle birlikte Bu kişiler dikkat çekme Eylem günü patlatılmak kente 400 kişi gelecek, askeri mek için işe yerleştirilecek, üzere bulunabildiği kadar yığınak yapılacak kiralanan evlerde kalacak bombalı araç hazırlanacak 100 kişinin hayatını kaybettiği Ankara Tren Garı katliamına ilişkin iddianameden IŞİD’in Gaziantep’i ele geçirme pla nı ortaya çıktı. Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nın hazırladığı 500 sayfalık iddianame de yer alan ve IŞİD’in Antep Emiri Yunus Durmaz’ın, “şeyhim” dediği İlhami Balı’ya gönderdiği mesajda, Gaziantep’i işgal planından bahset tiği belirlendi. Mesajında gizlilik uyarısı yapan Durmaz “3 ayda 400 kardeşin ve bununla beraber aske ri malzemenin bura ya yığılmasının zor olduğunu” söyleyen Durmaz, aceleci dav ranılmasının hata ALİCAN ULUDAĞ getireceğini iddia etti. Yapılanırken “hedef şaşırtılarak ha zırlığın PKK’ye karşı Müslüman ları korumak amaçlı olduğunun söylenmesi”ni öneren Durmaz, ha rekete geçme zamanı ile örgütlen me şeklini şöyle açıkladı: 16adkilşiyi eddaeha 5 işyerinde 250 kişi “Şu an Antep’te yalnızca Arabların çalıştığı işler var. Ayyakabıcılık gibi terlikçilik gibi içeride takriben 50 tane adam çalışıyor. Türklerden dikkat çekmeyecek biri gelir, iki katlı bir yer tutar, işyerini açar ve içerde yalnız Arapları çalıştırarak en az 50 kişiyi barındırır. Böylelikle işyeri adı altında kardeşleri saklarız. Bunun gibi 5 yer açarsak işimizi görür.” Ayrıca yalnızca Arapların kaldığı binalar olduğunu, bunların yıllık kiralanarak “kardeşlerin” konulabileceğini söyleyen Durmaz, “Arapların binasında oturuyorum. Binada 38 tane daire var. Her birinde en az 4 kişi kalır. Bu da en az 110 kişi saklanabilir.” Alınan askeri malzemelerin acil lazım olmayanlarının gömülmesi ve amel (eylem) günü çıkartılmasını isteyen Durmaz, “sadece amel günü patlatılması şartıyla alabilen bütün kardeşlerin (eylemcilerin) araç alıp askeri tarafa teslim etmesi ve onların da patlayıcılarının hazırlanması. Araba almayı kabul eden en az 10 kardeş biliyorum ve 2’şer tane araba alabilirler” dedi. 150 kişiye maaş Notlarda IŞİD’in Gaziantep hücrelerine bağlı 150 kişiye canlı bomba, bombalı saldırı ve silahlı eğitim verdiği, bu kişileri düzenli maaşa bağladığı, 120 dolar ile 690 dolar arasında değişen miktarda maaş verdiği de kaydedildi. Durmaz’ın IŞİD’in Suriye’deki komuta merkezinde 50 bin ile 100 bin dolar arasında para aldığı, yaptığı harcamaları tek tek kaleme alarak bildirimde bulunduğu da belirlendi. Gar saldırısında kendini patlatan Yunus Emre Alagöz’e HAVAALANINDA IŞİD GÖZALTISI Atatürk Havalimanı’nda gerçekleştirilen terör saldırısının ardından, IŞİD üyesi oldukları ileri sürülen iki kişi Atatürk Havalimanı’ndan Türkiye’ye giriş yapmak isterken gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekipleri, önceki akşam Ukrayna’dan Atatürk Havalimanı’na, gelen 2 kişiden şüphelenerek kimlik kontrolü ve üst araması yaptı. Po lis, şüphelilerin Kırgızistan ile Rusya pasaportu olan K.V. (25) ve Kırgızistan pasaportu olup Ukrayna oturum izni bulunan F.M.İ. (35) olduğunu tespit etti. TEM ekipleri K.V. ve F.M.İ.’nin çantalarında yaptığı aramada 4 termal dürbün, 3 takım askeri kamuflaj, başkalarına ait 2 pasaport, 3 Kırgızistan kimlik kartı ve 5 doğum belgesi ele geçirdi. Polis, şüphelileri IŞİD üyesi olduğu iddiasıyla gözaltına aldı. Terör mağdurlarıl ‘DEVLET VATANDAŞINI KORUYAMADI’ davaya hazırlanıyor Türkiye’de son bir yılda terör saldırılarında hayatını kaybedenlerin yakınları güvenliği sağlamakla yükümlü olan devlete dava açacağını duyurdu. Avukat Ali Erişen, ilk davayı bayramdan sonra Atatürk Havalimanı’ndaki saldırıda yaşamını yitiren 45 kişinin yakınlarının açacağını söyledi. Saldırıda yaşamını yitirenlerin yakınları bayramdan sonra devletin yeterli güvenlik önlemlerini almadığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunacak. Hukuki destek için başvurulan Av. Ali Erişen, yaptığı açıklamada tüm terör kurbanlarına emsal teşkil edecek davaların Şeker Bayramı’ndan sonra açılmaya başlanacağını söyledi. Devletin vatandaşlarının güvenliğini sağlamakla mükellef oldu maddesi çerçevesinde dava açacağız ve büyük ihtimalle aileler lehine sonuçlanacak. 60 gün içerisinde mahkemelere dava açmak için başvuru süresi bulunuyor. Saldırıda yakınını kaybeden, yaralanan herkes dava açabilir” dedi. Devlet koruyamadı Türkiye Cumhuriyeti’nin son bir yılda tarihinin en büyük terör saldırılarına mağruz kaldığını söyleyen Av. Ali Erişen,“Terör olaylarının tekrarlanması ile insanların güvende olduğu duygusu zedelendi. Bu tür terörist eylemlere izin vermeyecek bir güvenlik ağının kurulması devletlerin asli sorumluluğudur. Yetkililer ‘güvenlik ve istihbarat zafiyeti yok’ demesine rağmen benzer saldırıların tekrar yaşanmayacağının bir Atatürk Havalimanı’ndaki saldırıya ilişkin geçen cuma günü gözaltına alınan 16 kişi daha emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrolünden geçirildi. Şüpheliler daha sonra Bakırköy Adliyesi’ne gönderildi. Öte yandan önceki gün tutuklanan 13 kişiden birinin saldırı günü bombacıları arayan müteahhit Rıza Coşkun olduğu belirtildi. Coşkun ile birlikte Levent Uysal, Yasin Bilgin, Nusret Çağlar, Anzor Davitiani, Artur Tengizov, Elchin Bünyatov, Doğan Değerli, Selman Salış, Fatih Öztürk, Ümit Çırakoğlu, Zülküflü Polat, Khadzhi Chakaev, “silahlı terör örgütüne üye olma” ve “tasarlayarak öldürme suçuna yardım etme” suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine konuldu. Tbaokmsicbialeereğictiamnilı Atatürk Havalimanı’na yapılan saldırıya teröristlerin taksiyle gelmeleri üzerine emniyet birimleri, taksicilere eğitim vermeye başladı. Taksicilere teröristlerin nasıl teşhis edileceğine ilişkin bilgiler veren Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, aynı zamanda ihbar için de çekinilmemesi gerektiğini anlattı. Taksiciler de havalimanında karşılaştıkları güvenlik eksikliklerini emniyet mensuplarıyla paylaştı. de 120 dolar harçlık verdiği listede yer aldı. Gider tablosunda aylık 40 ila 73 kişi arasında değişen IŞİD militanlarına 25 bin dolara yakın maaş ödediği belirlendi. ğunu söyleyen Erişen, “İdare faaliyet alanıyla ilgili, önlemekle yükümlü olduğu halde önleyemediği birtakım zararları tazmin etmek zorunda. Anayasa’nın 125. garantisi yok. Devlet vatandaşını korumak zorundadır. Bu açıdan bu tip olaylarda devletin kusursuz sorumluluğu bulunmaktadır” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet bomb‘SaizlainrlAYAAYYGRDDEAIOZNLİĞ’ADANENAN gibiler yüzünden patlıyor’ gözaltısı Aydoğan İsbtaonmbbual’daalacrmanı lı Bayrampaşa’da meyvesebze halinin güvenlik görevlileri, 4 No’lu kapıdaki siyah çarşaflı bir kişinin hareketlerinden şüphelendi. Bunun üzerine görevlilerde bu kişinin erkek olduğu kanaatine vararak şüpheli şahsı durdurmak istedi. 25 yaşların ali açar Atatürk Havalimanı’nda yaşanan terör saldırısının ardından polis sıkı güvenlik tedbiri uygularken, zaman zaman yurttaşlarla karşı karşıya geliyor. Gezi Direnişi sırasında ayağından yaralanan Aydın Aydoğan, geçen cumartesi günü Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali’nde gözaltına alındı. Aydoğan, “Chekin yapıldığı yerde müşterimi beklerken iki tane çelik yelekli polis yanıma gelerek ‘Selamın aleyküm’ dedi. ‘Ne işsin, ne ayaksın 4 saattir seni takip ediyoruz’ dediler. Ben de kendilerine üsluplarına dikkat etmelerini söyledim. ‘Ulan sizin gibiler yüzünden bombalar patlıyor’ diyerek ellerimi yana açmamı istediler. Ters kelepçe yapıp gözaltına aldılar” de di. Alt kata indirildiğini ve yaklaşık 2 saat boyunca bir odada bekletildiğini söyleyen Aydoğan, “Çocuğumun hastane bandrolüne baktıklarında onlara hastanede yatan çocuğuma ait olduğunu söyledim. Hakaret ederek ‘Sorduk mu lan’ diye bağırdılar. Cüzdanımdaki CHP milletvekilleri İlhan Cihaner, Akif Hamzaçebi ve birkaç avukat ile gazetecilerin kartvizitini görünce ‘Sen ne iş yapıyorsun’ diye sordular. Ben de belediyede bir depoda çalıştığımı söyledim. Bana belediyede depo işinde çalışan bir kişinin cebinde bu kartların olamayacağını söyleyerek, yanlış anlaşılmanın yaşandığını belirtip kelepçeyi çıkarttılar” dedi. Aydoğan, sürekli araya birilerinin konularak şikâyetçi olmamasını istediklerini ancak darp raporu ile birlikte şikâyetçi olduğunu söyledi. TERÖRE ÖNLEM BÖYLE OLUR! TEM Otoyolu’nda seyir halindeki bir kamyon kasasındaki “Bomba” yazısı nedeniyle polis tarafından çevrildi. İhbar üzerine polis kamyonu Maltepe Huzurevi Durağı yakınında durdurdu. kamyonun kasasında arama yapılırken şoförden yazıyı kaldırması istendi. Kamyon şoförü yazıyı branda ile kapatınca yola devam edebildi. da olduğu belirtilen şüpheli şahıs, görevlilerin uyarılarına aldırış etmeden kaçmaya başladı ve kapının önünde bir taksiyi durdurarak kaçtı. Yaşananlar üzerine polise haber verilirken, güvenlik kameralarına el konularak inceleme başlatıldı. Özel güvenlik görevlileri şüphelinin üzerinde kablolar bulunduğunu iddia etti. Öte yandan kaçan şüphelinin olayın ardından Fatih Hırkai Şerif Camii önünde görüldüğü öne sürüldü. Taksinin şöförü Bayrampaşa Hali’ne giderek olayla ilgili polise bilgi verdi. Taksi sürücüsü, yaptığı açıklamada şüpheliyi aracına aldığını ve Fatih ilçesine götürdüğünü söyledi. Polis, şüphelinin yakalanması için operasyon başlattı. Doktora tezlerinde hırsızlık, bilimsel düzeyimizin ölçütü Bilim hem bizi hem insanlığı kurtarabilir.. Ama hırsızlıkta önde gidiyoruz... Bilimsel düzeyimiz ne durumda? Bu konuda iç içe yaşayan iki dünyamız var. Biri, uluslararası göstergelere göre gerçekten başarılı araştırmalar yapan ciddi bilim dünyamız. Herkese Bilim Teknoloji haftalık dergisinin son sayısında bilim insanlarımızın başarımları üzerine bir araştırma yayımlandı. Bir bilimsel başarım değerlendirmesi ölçütü olan hfaktörüne göre, h20 ve h40 başarısına ulaşan bilim insanlarımızın sayısı giderek artıyor. Dergide h faktörü nedir anlatılıyor ve 438 bilimcimizin isimlerine ve başarılı çalışmalarına yer veriliyor. Başarılı 438 bilimci Şu kadarını belirteyim, Aziz Sancar’ın hfaktörü 101. Çok üstün bir başarı. Arkasından yine yurtdışında araştırmalarını sürdüren 35 bilim insanımız Sancar’ı izliyor. Prof. Mehmet Doğan’ın yazısına göre, başarılı bilimci sayılmanın bir eşik değeri olan h20 eşiğini aşan 438 bilimcimiz var. Yine h40 sayısına ulaşan bilim insanı ise çok başarılı sayılıyor. Sayıları 96. “Başarılı bilimci” nitelemesini salt bu faktöre göre değerlendirmek tabii ki yanlış olur. Ama burada kıstasımız bu. Türkiye’nin yıldan yıla, bilim dergilerindeki makale, bilimsel not, eleştiri vb. gibi yayınları artıyor. 2014’te bu tür yayın sayısı 37 bin 478 iken, 2015’te 38 bin 758’e ulaşmış. Şüphesiz araştırmaların niteliği gibi ciddi bir sorunumuz var. Mhıürstıhzilşıkblailrimsel Ama bundan daha ciddi bir sorun ise, özellikle akademi dünyasına yeni adım atanlar arasında, yaptıkları lisans üstü ve doktora tezlerindeki büyük özgünlük eksikliği ve buna paralel büyük bilimsel hırsızlık yüksekliği. Kemal Göktaş’ın Cumhuriyet’te yayımlanan haberi, dehşet verici bir durumu fotoğraflıyordu. Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Politikaları Araştırma ve Uyguluma Merkezi (BEPAM), “Akademik yazı kalitesi”ni araştırma kapsamında yaptığı araştırmanın sonuçlarını açıklıyor (Dr. Ziya Toprak) ve “20072016 yılları arasında yazılmış 470’i yüksek lisans ve 130’u doktora tezi olmak üzere 600 tez”den (477 kamu, 123 vakıf üni.) üçte biri (yüzde 34) çalıntılarla dolu çıkmış.. Yani 207 tezde yüksek bilimsel hırsızlık saptanmış. Devlet üniversitelerinde yüksek çalıntılı tez sayısı 150 iken (yüzde 31), vakıf okullarında bu sayı 57 (yüzde 46) olarak bulunmuş! Tabii yüksek lisans tezleri de bundan geri kalmıyor. Bilimsel çalışmaların “orijinal”liğini de sorgulayan araştırmaya göre, tezlerde benzerlik oranı Türkiye’de yüzde 28.5 gibi çok yüksek çıkmış. Dünya ortalaması yüzde 15.. Şsoimnudçi bçiırkaralım Bilimde başarı özlüyoruz. Sancar’ı göğsümüze bastık. Yeni Sancar’ların yollarını gözlüyoruz. Ama bilime adım atan genç akademisyenlerimizin yüksek lisans ve doktora tezlerinde, müthiş bir özgünlük eksikliği olduğu gibi, bilimsel intihal oranı da çok yüksek. Bu sadece bu gençlerin suçu mu? Şüphesiz ki büyük ölçüde onlar okkanın altında, ama tez hocaları ve üniversitelerin tez yönetim sistemleri? Vakıf üniversitelerinde çalıntı tezlerin yüksekliği neden? Devlet üniversiteleri neden işleri daha sıkı tutmuyor? Hocaların tez yönetimlerinde neden bu kadar büyük kaçak ve açık var? hÇoaşlıgnötıryüayüksekliği Bunun bir yanıtı, şüphesiz bilimsel hırsızlığın ülkemizde yeterince cezalandırılmaması, üniversiteler dahil YÖK sisteminin de epey vurdumduymaz halleri, bilimsel hırsızlıkta cezalandırma sisteminin, evrensel ölçülere göre çok geride kalması. Önümde Prof. Kayhan Kantarlı’nın HBT’de yayımlanacak makalesi var. Meclis’teki yeni tasarı, bilimsel hırsızlıkları cezalandırmada yeni ve büyük açık kapılar bırakıyor. Hırsızlıkları affetmek için türlü çeşitli bahaneler ileri sürülecek bir metin taslağı.. Bilim hırsızlıkla değil, özgünlükle gelişir ilerler. Eğer özgün araştırmalar üretemezseniz, hırsızlık yapar ve düzinelerce benzer konularda sözde tezler yazar ve akademik unvanlar alırsınız. Bunun sonucu: Bilimde yerinde saymaktır. Bakmayın siz “yayın sayımızın artmış” olmasına! Okurlarıma iyi bayramlar diliyorum. l PARA İŞLEMLERİNE SIKI KONTROL AB, IŞİD’e karşı mali eylem planı açıklıyor AB, Panama belgeleri ve IŞİD’in yeni saldırı dalgası sonrası, vergi kaçırma ve terör finansmanıyla mücadele için yeni eylem planı açıklıyor. AB’nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu bu amaçla dün toplandı. Gündemde AB’nin belirlediği “yüksek riskli ülkelerde” mali işlemlerin kıskaca alınması vardı. Listedeki ülkelerin bankaları, tüm para işlemlerini sıkı kontrol etme ve şeffaflık içinde gerçekleştirme yönünde takibe alınacak. Bankalar tüm para işlemlerini gerçekte hangi müşterinin yaptığını belirleyecek ve müşteriye bu işlemi niye yaptığını soracak. Bunları yerine getirmeyen bankaların ça lışması yasaklanabilecek. Listede Afganistan, BosnaHersek, Guyana, Irak, Laos, Suriye, Uganda, Vanuatu, Yemen, İran ve Kuzey Kore yer alıyor. Ayrıca Bitcoin gibi sanal para birimlerinin ve ön ödemeli (kontörlü) cep telefonu kartlarının kontrolüne yönelik sıkı yasal düzenlemeler getirilecek. Bitcoin aracılığıyla ticaret yapan internet platformları mercek altına alınacak ve Bitcoin’i gerçek paraya çevirenlerin kimliği anonim kalamayacak. Ön ödemeli SIM kartları da artık kimlik bildirmeden en fazla 150 Avro’ya kadar yüklenebilecek. Vergi kaçırmayla mücadele kapsamında merkez kayıt sistemi oluşturulacak. l Dış Haberler l RUSYA, FBI’YI SUÇLADI Çatayev’i vermediler o da İstanbul’u patlattı Atatürk Havalimanı saldırısının planlayıcısı olduğu söylenen Çeçen Ahmed Çatayev’in Rusya’nın 13 yıldır iadesini talep etmesine rağmen Avrupa’da dolaştığı ortaya çıkarken bu durumla ilgili ABD’nin Federal Soruşturma Bürosu (FBI) da suçlandı. Rus meclisi Duma’nın Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Aleksey Puşkov, FBI’dan Çatayev’in iadesini istediklerini ancak olumsuz yanıt aldıklarını da belirterek “Ancak onu bize teslim etmediler ve işte o da İstanbul’u patlattı. Bunun sorumlusu kim?” dedi. l Dış Haberler C MY B