Katalog

Pazartesi 13 Haziran 2016 10 haber EDİTÖR: CAN DOKER İslam entelektüelleri ve ‘entel’leri Türkçeye kim kazandırdı(!) bilmiyorum ama “aydın”ın Batı dillerindeki karşılığı “entelektüel”den yola çıkıp “yarım aydın” anlamında “entel” sözcüğü kullanılıyor ve epey de yaygınlaştı. Küçümseme hatta aşağılama içeren bir anlam kazandırıldı. O kadar ki geçenlerde densizin biri Murat Belge için de “Ne entelektüeli? Entel o, entel” diye yazdı, bana da “Oha, çüşşş” filan gibi ayıp sözcükler mırıldanmak düştü… Ancak densizlerin budalaca kullanımlarını bir yana itersek “entel” sözcüğü “yarım aydın” nitelemesini aşan bir anlatım olanağı sağlıyor… HHH Üniversite yıllarımda İstanbul’un baş döndürücü kültür yaşamında Hilmi Ziya Ülken, Abdülbaki Gölpınarlı, Cemil Meriç gibi İslam üstüne düşünmüş, İslam üstüne araştırmalar yapmış, kitaplar yayımlamış İslam entelektüellerini tanıdım. Masanın ucunda da olsa sofralarında bir iskemleye ilişme fırsatım bile oldu. Fuat Köprülü’yü tanımadım ama Tahir Alangu öğretmenimden Köprülü’nün önemini, özellikle İslami konulardaki araştırmalarının derinliğini uzun uzun dinledim. Benim tıfıllık yıllarımdaki tanıklığıma boşverin; mütedeyyin olmayan, hatta dinle uzak yakın ilişkisi olmayan pek çok aydının gözünde bu saydıklarım ve bilgisizliğimden dolayı sayamadıklarım sahici birer aydın, Müslümanların gururlanabileceği birer “İslam entelektüeli” idiler… Bir de günümüze gelelim. Ortalıkta “İslam âlimi” diye dolanan, ancak bırakınız “İslam entelektüeli” olmayı, “entel” nitelemesini bile taşıyamayacak sığlıktaki adamlar var. Bir magazin figüründen ibaret ve Cübbeli namıyla ünlenmiş zatı bir kalem geçelim; 6 yaşındaki kız çocuğunun evlenebileceğine ilişkin fetva veren ve hâlâ ortalıkta din âlimi diye dolanan zata ne diyeceksiniz? Ya Galatasaray Lisesi’ni bitirmişliğini ısıtıp ısıtıp önümüze süren ve son olarak kadınların gülerken dişlerini göstermelerinin “En hafif deyimle hafiflik olduğu” gibi yürekler acısı bir düşünce ürünü(?!) ortaya atan zat için “İslam entelektüeli”nden vazgeçtim yarım aydın anlamında “entel” diyebilir misiniz? (Çeyrek aydın anlamında “ent” diye bir sözcük üretsem işe yarar mı acep?) Siyasal İslamcı hareket ve kadrolarca “İslam âlimi” diye onurlandırılan, verdikleri fetvalar, söyledikleri, yazdıkları cümleler, paragraflar ile saç baş yolduran “âlimlerin”(!) hepsini sayamam. Yerim yetmez. Eh, şiddetli bir entelektüel kıtlığı ve kısırlığı yaşanan bu çevrenin siyasal kadrolarının, hatta en tepede yer alanlarının kültürel birikimlerinin yürekler acısı bir düzeyde olmasına kim, neden şaşsın? Ömrü bunları görüp tanımaya yetseydi mesela Hilmi Ziya Bey (Ülken) kahrından yataklara mı düşerdi, yoksa o sevimli öfkesiyle sopayı kapıp… Ömrü bunları görüp tanımaya yetseydi mesela Abdülbaki Gölpınarlı üstat. çok iyi bildiği o okkalı küfürlerden birini savurur, ardından “Aptesim bozuldu, gidip tazeleyeyim” diye kıkırdar mıydı? Yazının sonuna geldim ve kişisel buluşum “ent” sözcüğünün işe yarayacağına daha çok inanmaya başladım. Aferin bana!.. Bir Sultanahmet Camiinin içine girin ve tavana, pencerelere bakın bir de İstanbul’da yol boyu çiçeklerin canına okuyan çiçek süslemelerine… Bir Hilmi Ziya Ülken’e, Fuat Köprülü’ye, Abdülbaki Gölpınarlı’ya, Cemil Meriç’e bakın bir Tayyip Erdoğan’a… l OPERASYONDA MAYINA BASTI Amanoslar’da yarbay Kutman ağır yaralandı Amanos Dağları eteklerinde PKK’ye yönelik düzenlenen operasyonlar sırasında Hatay’ın Dörtyol ilçesi kırsalında Ankara’dan bölgeye gelen, Özel Kuvvetler Tabur Komutanı Yarbay Yakup Kutman yaralandı. Hatay İl Jandarma Alay Komutanlığı’na bağlı Dörtyol Özel Harekât Tabur Komutanlığı ekiplerinin, Amanos Dağları eteklerinde PKK’ye yönelik düzenlediği operasyonlar sırasında yarbay Yakup Kutman, mayına bastı. Ağır yaralanan yarbay, bölgeden helikopterle alınarak Adana’da bulunan Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedaviye alınan Yarbay’ın hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi. Çoban ağır yaralandı Tunceli kent merkezinde bulunan Kuri Sıpi Mevkii’ndeki ormanlık alanda hayvanlarını otlatan 30 yaşındaki Hakan Güngörmüş, hayvanlarının bastığı mayının patlaması sonucu isabet eden şarapnel parçalarıyla ağır yaralandı. Mayının infilakı sırasında çok sayıda hayvan da telef oldu. l HATAY/DHA Eylem Yaşa İşte Vezneciler bombacısı İstanbul Vezneciler’de geçen salı günü bir polis aracına yönelik gerçekleştirilen ve 11 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıyı üstlenen TAK örgütü terör eylemini yapan bombacının kimliğini açıkladı. TAK örgütü yaptığı yazılı açıklamada Vezneciler’de 11 kişinin yaşamını yitirdiği 36 kişinin de yaralandığı bombalı saldırıyı 1984 Diyarbakır doğumlu Eylem Newroz kod adlı Eylem Yaşa’nın gerçekleştirdiğini kaydet ti. Terör örgütü olaydan sonra açıklama yaparak saldırıyı da üstlenmişti 3 kişi tutuklandı Vezneciler’de polis servis aracına bomba yüklü araçla düzenlenen saldırı sonrası adliyeye sevk edilen 6 kişiden 3’ü savcılık sorgusunun ardından serbest bırakılırken 3’ü de sevk edildikleri mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. l Haber Merkezi IŞİD, bira şişeleriniHÜCRE EVİ OLDUĞU BELLİ OLMASIN DİYE KENDİLERİNCE ÖNLEM ALMIŞLAR kamuflaj için kullandı Örgüt evlerini ‘aile’ görüntüsü verilen kişilerin kiraladığını belirten terör uzmanları, IŞİD üye lerinin birayı sakallarına sürüp ‘içki içiyor’ imajı verdiklerini, şişeleri kapıya bıraktıklarını söylüyor Diyarbakır’da geçen yıl 26 Ekim günü IŞİD’in hücre evlerine yapılan ve 7 IŞİD’linin öldürüldüğü operasyonda ele geçen 128 parça eşya, tutanakla imha edildi. İmha edilen eşyalar arasında çok sayıda parfüm ve bira şişesi olduğu belirtilirken, terör uzmanları IŞİD üyelerinin birayı sakallarına sürerek koku oluşturduğu, şişeleri ise evin kapısına bıraktığını, bu şekilde içki içtikleri görüntüsü vererek, kamufle olmaya çalıştığını söyledi. Pet şişede kamera Olay yeri incelemesinde operasyon yapılan evin bahçe kapısının duvarı üzerinde pet şişe içerisine yerleştirilmiş bir kamera tespit edildi. Güvenlik uzmanları, IŞİD’lilerin duvar üstüne gizledikleri kamera ile dışarıyı izlediklerini ve muhtemelen operasyon sırasında görüntülere göre pozisyon aldıklarını belirtti. Operasyonda 2 şehit Diyarbakır’ın merkez Kayapınar ilçesinde Huzurevleri Mahallesi 42. Sokak ile 53. Sokak’ta bulunan IŞİD’e ait 2 hücre evine geçen 26 Ekim’de operasyon düzenlendi. Operasyonda polis memurları Sadık Özcan ve Gökhan Çakıcı şehit edilirken; evde bulunan IŞİD üyeleri Veysel Argunağa, Cahit Ölmez, Serhat Seyithanoğlu, Ergün Gül, Sıdık Bünül, Orhan Genç ve Ersel Gergüy öldürüldü. Zaman zaman patlamaların da olduğu evlerde daha sonra yapılan olay yeri inceleme çalışması sırasında, delil niteliği taşıyan çok sayıda malzeme ele geçirildi. Hücre evlerinde ve öldürülen 7 teröristin üzerinde ele geçirilen malzemelerden 128 parçanın, herhangi bir suç ve suç unsuruna rastlanmadığı gerekçesiyle 23 Ocak 2016 günü imha edildiği belirtildi. Hazırlanan tutanakta imha edilen malzemeler arasında “Cihadın gayesi” adlı ki Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesindeki IŞİD hücre evine düzenlenen operasyonda boş bira şişeleri de bulundu. tap, üzeri yazılı kâğıt parçaları, dini kitaplar, tıbbi ilaçlar, 6 şişe değişik markalarda parfüm,“Ey iman edenler” başlıklı not kâğıdı ve Makina Kimya Endüstrisi ibareli 2 karton kutu bulunduğu belirtildi. IŞİD’in hücre evinde 23 Ekim 2015 tarihli Özgür Gündem gazetesinin de bulunarak imha edildiği belirtilen tutanakta, evde ayrıca 7 bira şişesi ele geçirildiği kaydedildi. Hücre evinde ele geçirilen bira şişele ri ile ilgili değerlendirme yapan terör uzmanları, örgütün hücre evlerinin genellikle aile görüntüsü verilen kişiler tarafından kiralandığını ve mahalle sakinlerinin anlamaması için gizlilik kurallarına çok önem verildiğini söyledi. ‘Evin bahçesine çıkın’ IŞİD’in hücre evinden çıkan bira şişelerinin bu amaçla kullanıldığını belirten terör uzmanları, teröristlerin ma halle sakinlerine içki içtikleri görüntüsü vermek için birayı sakallarına ve yüzlerine sürdüğünü, şişeleri ise kapı önüne bıraktığını söyledi. Uzmanlar, mahalle sakinlerinden birinin hücre evinin kapısını çalması halinde, IŞİD üyesinin kapıyı açmadan önce birayı yüzüne sürerek, kokmasını sağladığını ve bu şekilde kapıyı açtığını belirtti. Bunun çok bilinmeyen bir kamufle yöntemi olduğunu belirten güvenlik güçleri hazırladıkları raporda, bu konuya ilişkin ele geçirilen bir nota dikkat çekti. Operasyon sonucu bir şüphelinin üzerinde bulunan ve gizlilik kurallarının yazıldığı notta, “Kardeşler bazen evin bahçesine çıkıp görüntü vermeli, her defasında farklı bir kardeş kapıyı açmamalıdır. Çevredeki insanların dikkatini çekmemek için gayret sarf edilmelidir” ifadeleri yer aldı. l DHA Mesut Ardıç ŞEHİDİ 7 bin kişi uğurladı Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi Tekeli Tabur Komutanlığı’na bağlı üs bölgesinde PKK’lilerle girilen çatışmada şehit olan 2 askerden uzman çavuş Mesut Ardıç’ın cenazesi, memleketi Bitlis’in Ahlat ilçesinde 7 bin kişinin katıldığı törenle, gözyaşları arasında toprağa verildi. Aynı çatışmada şehit olan piyade uzman çavuş İsmail Yüksel (23) de memleketi Aksaray’ın Ağaçören’de son yolculuğuna uğurlandı. Adana’da 4 gün önce, görevden dönerken zırhlı polis aracının takla atması sonucu ağır yaralanan, tedavi gördüğü hastanede önceki gün şehit olan polis memuru Nihat Şener’in (39) cenazesi, memleketi Feke’de toprağa verildi. l DHA Şehit kadın polis Özsoy İstanbul’da faciayı önlemiş Mardin’in Midyat İlçesi’nde PKK tarafından bombalı araçla polis karakoluna yönelik gerçekleştirilen saldırıda şehit olan polis memuru Nefize Özsoy’un (32) Sultanahmet Camii’nde canlı bombayı etkisiz hale getirerek büyük bir faciayı önlediği ortaya çıktı. Şehit polis memuru 1 çocuk annesi Nefize Özsoy’un Selimiye Camii’nde düzenlenen cenaze töreninde Müftü Emrullah Üzüm, evli ve 4 yaşında bir kız çocuğu Nefize Özsoy annesi olan Özsoy’un 3 yıl önce büyük bir faciayı önlediğini söyledi. Üzüm cenazede yaptığı konuşmada “İstanbul Sultanahmet Camii yönetiminde görevli bir arkadaşım aradı ve şe hit kızımızın 2013 yılında Sultanahmet Camii’nin avlusuna üzerinde bomba düzeneğiyle giren canlı bombayı etkisiz hale getirdiğini anlattı. Orada yaşanılabilecek büyük bir facianın önüne geçmiş” dedi. Sultanahmet Camii görevlisi İbrahim Bilgin de Habertürk’e yaptığı açıklamada, “Çok mert bir kızımızdı. Bir cumartesi günü Sultanahmet Camii avlusundan cami içerisine girmeye çalışan canlı bombayı yakaladı. Hepimiz tereddüt içerisindeyken o 10 tane erkeğe bedel bir halde o canlı bombayı etkisiz hale getirdi ve kelepçeleyip yere yatırdı. Daha sonra da buradan tayini çıktı ve gitti. Cami içerisinde her zaman görevli sivil bir polis memuru bulunuyor” diye konuştu. l İSTANBUL/Cumhuriyet Demokrat hekimler yine ipi göğüsledi Türk Tabipleri Birliği’nin büyük kongresinde Prof. Dr. Raşit Tükel en çok oyu aldı Türk Tabipleri Birliği (TTB) 67. Büyük Kongresi’nde Tabipleri Birliği’nin listesi 11 kişilik yeni Merkez Konseyi oluş yapılan seçimleri mevcut yöne tururken, en çok oyu 258 ile Tü timde bulunan Etkin Demokra kel aldı. Yönetim kurulu görev tik Türk Tabibleri Birliği grubu dağılımını ise önümüzdeki cu kazandı. Çarşaf liste yöntemiy ma günü gerçekleştirecek. Yeni le yapılan seçimlerde 491 delegeden 448’i oy kullandı. Mevcut Prof. Dr. Tükel merkez konseyi şöyle oluştu: Sinan Adıyaman, Hande Arpat, Se yönetimin ve Prof. Dr. Raşit Tükel’in zai Berber, Ayfer Horasan, Şeyhmus de bulunduğu Etkin Demokratik Türk Gökalp, Taner Gören, Selma Güngör, Funda Obuz, Yaşar Ulutaş ve Bülent Nazım Yılmaz. TTB hedefteydi Mevcut TTB Merkez Konseyi Başkanı Bayazıd İlhan, kongrenin Türkiye’nin zor koşullarda olduğu bir dönemde yapıldığını vurguladı. TTB’nin evrensel hekimlik ilkelerine gözeten bir örgüt olduğuna dikkat çeken İlhan, şun ları kaydetti: “TTB’nin mücadelesi değişik siyasi grupların, özellikle de iktidar yanlısı siyasi grupların hedefi haline gelmesine neden oldu. İktidar yanlısı birçok gazete TTB’yi hedef gösteren yayınlar yaptı, TTB’yi terör örgütü gibi göstermeye çalıştı. Hekimler mevcut yönetimin grubuna sahip çıkarak bu karalama kampanyalarına en güzel yanıtı verdi.” l ANKARA/Cumhuriyet C MY B