18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 ŞUBAT 2012 PERŞEMBE 6 DİZİ ABD’nin çekilmesinden sonra Tunus benzeri bir halk hareketi kaynaklı demokrasi isteyenlerin olduğu Irak’ta KürtArap, ŞiiSünni çatışmalarının yanı sıra Kürtler ve Şiiler arası anlaşmazlıklar da mevcut Belirsizlik içindeki ülke Aralık 2001 tarihinde Amerikan güçlerinin misyonlarını tamamladıkları gerekçesiyle çekildikleri Irak’ta hükümeti oluşturan kanatlar arasındaki tartışmaların yanı sıra mezhep kavgaları da ayyuka çıktı. Birçok siyasal gözlemci ABD güçlerinin çekilme kararını aslında sanıldığı gibi ülkenin istikrarının oluştuğu bir dönemde alınmış bir karar olarak değerlendirmiyor. Karar, Saddam’ın devrilmesinden tam dokuz yıl sonra El Kaide militanlarının da içinde yer aldıkları mezhep çatışmalarının kıvılcımlandığı bir zamanda geldi. Şimdi ülkede ne olacağı, geleceğinin nasıl şekilleneceği konusunda ciddi bir merak, sürekli artan bir endişe var. Nitekim Peninsula dergisinin editöryalinde ABD güçlerinin çekilişi bir turnosol kâğıdı testi gibi görülüyordu: “ABD güçleri ülkeyi politik bir çıkmazda, kırılgan bölgesel karışımlar içinde, içsel isyanlarla ve ‘Arap Baharı’nın bölgeyi kararsızlığa sürükleyen etkisiyle baş başa bırakarak çekildi.” Yorum haksız sayılmazdı. ABD güçlerin çekilmesi, 20062007 yılında binlerce insanın ölümüyle zedelenmiş barışı korumakla görevli Irak güvenlik güçlerinin istikrarına yönelik soruları çoğalttı. Sünniler ile Şiiler, Araplar ve Kürtler arasındaki tansiyon hâlâ düşürülmüş değil. Medyadan İki Türk Büyüğü Meclis’te AKP’nin gazetecilikten devşirerek milletvekili yaptığı, düşünce / bakış olarak sorunlu iki milletvekili var. Biri ekrandan devşirildi, bakan yapıldı, üstelik gençlik ve spordan sorumlu... Bu “sorumlu kişi”, Suat Kılıç, Trabzon’da cemaat liderinden yarım bir “şiir” okuyor, öğrencilerden de gerisini tamamlamalarını istiyor. Arkadaşımız Ahmet Şefik’in yazdığına göre, şiirin sahibi edebiyatımızın büyük ismi imiş, nasıl bilinmezmiş, ne olacakmış bu eğitimin, öğrencinin hali! Türk Büyükleri’nin kökü ülkemizde hiçbir zaman kurumaz! Birileri onları nerede olurlarsa olsunlar keşfeder ve ülkenin başına salar! Onların da pirince döktükeri taşları, yüz yıl ayıklarsınız! ??? İkinci Türk Büyüğü gazeteci milletvekili ise, Şamil Tayyar! Arkadaşımız Erdem Gül’ün haberine göre, Meclis’e sevk edilen “Yargı Reformu” paketine, tutukluluk sürelerinin 12 yıl indirilmesi için bir ekleme yapılması tartışılmış AKP Merkez Yönetim Kurulu’nda. Böylece, çok eleştirilen uzun tutukluluk sürelerinin azaltılarak “hukuk vicdanının” rahatlatılmasını savunmuş bazı AKP’liler. Biliyorsunuz, özel yetkili mahkemelerin hukuklarındaki bir garabet sonucu, görev alanlarına giren “suç atımları”nda, insanlar, yargı sonuçlanmasa bile 10 yıla kadar hapishanede çürütülebiliyor. Suçsuz bulunur ve serbest kalırlarsa “pardon” deniyor! Böylesine insafsız ve Amerikalıların Guantanamo toplama kampı uygulamasına sahne oluyor Türkiye! Bu yasaya bir madde eklenmesine karşı itirazın nedeni önemli: AKP’nin yargı politikalarına destek veren taban ve çevresi bize küser! Kim bu taban ve çevre? Söyleyelim: Esas olarak Cemaatçiler! Ve aralarında, adı geçen o Büyük Türk Milletvekili ve Gazeteci! Adalet Bakanı’ndan “tutukluluk süreleriyle ilgili bir düzenlemenin pakete girmeyeceği konusunda kendilerine söz verilmesini” istemişler, iyi mi! Kendisi, savcı iddialarını çarşaf çarşaf yayımlayarak hem suç işledi, hem para kazandı hem de bunlar üzerinden milletvekili oldu! Bunlar yetmedi, yeni yasa tasarısıyla, hakkında açılan gizliliği çiğneme suçlarından da kurtuluyor! Medyada iken sürdürdüğü misyonuna Meclis’te devam! Şimdilik hepsini hapishanede öldürmenin kabul edilebilir ve kolay yolu olarak, 10 yıl, üstelik hücrede tutukluluğu deldirmemeye çalışıyor! Ama bu yetmez, yanına Türköne adlı, insanları yağlı kazığa oturtma uzmanını da almalı... İkili olarak müthiş iş yaparlar, 32 kısım tekmili birden filmlere konu olurlar! ??? Ünlü yazar Paul Auster “Hapiste yatan yazar ve gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum! Kaç kişi oldu? 100’ü geçti mi?” demişti ya, Başbakan da ona maşallah bir yanıt veriyor “Gelsen ne olur, gelmesen ne olur!” Adını bile ilk kez duymuştur! Ama Türkiye’deki garabeti sonuna kadar savunmaktan geri kalmıyor. ??? Dikta hukukunun savunucusu, sahibi ve uygulayıcısı iktidarbaşıdır. Kendi iktidar etekleri altına uzanan Deniz Feneri davasının savcılarını, iktidarının hukuk sistemi, sürüm sürüm süründürme yoluna gitmiştir. Ne diyor bakar mısınız: “Yargı sizin militanlarınızdan arındırılıyor!” Kılıçdaroğlu’nun sözü yerindedir: “Ahlak ve insanlık iflas etmiştir! Savcılar hırsızların peşinde, siz de savcıların peşinde...” Sadece “yargıyı arındırmak”la yetinmiyorlar.. Bütün Türkiye’yi AKP aleyhtarlığından arındırıyorlar, ellerindeki yargıyla. 1000’i aşkın HES protestocusunun tepesine polis ve iktidarın yargısı bindiyse hele... Mare Nostrum, demişti önce Romalılar, sonra adını anımsamadığım bir İtalyan, Akdeniz için... Her şey muktedir için... 15 ? Kimilerine göre ABD ülkeyi politik bir çıkmazda, kırılgan bölgesel karışımlar içinde, içsel isyanlarla ve ‘Arap Baharı’nın bölgeyi kararsızlığa sürükleyen etkisiyle baş başa bırakarak çekildi. Sadece İran’ı memnun eden çekilme, Kürt gruplarının arasındaki çatışmaları da, patlaması an meselesi olan mezhep kavgalarını da yoğunlaştırabilir. En çok İran memnun Irak’ın diğer sınır komşusu İran açısından durum olumsuz değil. ABD askerlerinin çekilmesi en çok bu ülkede memnunlukla karşılandı. Tehran Times gazetesine göre İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Said Celili, ABD güçlerinin Irak’tan çekilmesinin Bağdat’ın bağımsızlığını güçlendirecek bir gelişme olduğunu düşünüyor. Celili, Irak İslami Konsey yöneticisi Ammar Hakim’e, ABD güçlerinin çekilmesinin ayrıca ilerlemeyi ve Irak halkının refaha kavuşmasını kolaylaştıracağını da söylemişti. Celili elbette, Irak’taki istikrarın İran İslam Cumhuriyeti için önemli olduğunu biliyor. Bu “Tahran Irak’ı tüm alanlarda destekleyecek” açıklamasını yapmasından da kolayca anlaşılabiliyor. Silahlar bırakılmadı Çekilmeyi izleyen günlerde Irak’ın günlük gazetelerinden Azzaman’da da ülkenin içinde bulunduğu çıkmaza değiniliyordu. Yorumda, Irak yönetiminin, ABD gücünün ülkede kalmama kararının silahlı grupların ulusal barış çabasına katılmalarını teşvik edeceğinden umutlu olduğuna dikkat çekilerek “silahlı gruplar için Amerikan varlığı daima bir sorundu, asla çözüm değil” deniyordu. Gerçekten de çekilme kararının netleştiği sırada hazırlanan bir araştırma raporu söz konusu silahlı grupların silahlarını bırakmak ve ulusal barışa katkı sağlamak için merkezi hükümetle temasa geçtiğini belirtiyordu. Tabii ki beklenen olmadı ve Irak’taki silahlı gruplar birbirlerine doğrulttukları bu silahları her an ateşleyebilirler. Felaket olacak denmişti ABD askerlerinin Irak’tan ayrılmasının ülkeyi felakete sürükleyeceği yolundaki saptamaları daha çok Bölgesel Kürt Yönetimi yetkilileri dile getirdiler. Bu yönetimin peşmergelerden sorumlu bakanı Şeyh Cafer Mustafa böyle düşünenlerdendi. Kürdistan Bölgesi Güvenlik Teşkilatı Başkanı Mesrur Barzani de, çekilmenin Irak’ta çok ciddi sorunlar yaratacağını defalarca dile getirmişti. Söz konusu çekilme kararı aslında ABD ile Irak arasında yapılan ‘Güvenlik Anlaşması’nın bir sonucu. Çok önceden imzalanması düşünülen ancak Irak’taki kesimlerin bu konudaki anlaşmazlıkları nedeniyle geciken bir anlaşmaydı bu. Kürtler ile bazı Sünni gruplar ABD’nin kalmasından yanayken, işgali başından beri destekleyen Şiiler ise artık çekilmesi taraftarıydılar. Anlaşma tüm yetkileri Irak yönetimine veriyordu. Anlaşmada öyle maddeler vardı ki Irak hükümeti özgür, bağımsız bir hükümet oluyordu açıkçası. Amerikalıların Irak hükümetinden onay almadan ülke sokaklarında devriye gezmeleri, operasyon yapmaları bile mümkün olmayacaktı. Bu anlaşma özellikle Kürtlerin, Kürt Bölgesel Hükümeti’nin karşı çıktığı, benimsemediği bir anlaşmaydı. Şiiler de birbirine düştü A apılan araştırmalardan ortaya çıkan şu ki, ABD’nin de askerlerinin de Irak’tan çekilmeleri, bu ülkeyle bağlarının ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Irak’ta yayımlanan Al Sumaria gazetesi, 15 bin Amerikalının Irak’ın ABD elçiliğinde çalıştığını yazdı örneğin. Gazetede, Irak Parlamentosu Başkanı Usame el Necefi, elçilikte bu sayıda çalışan olmasını tek bir kelimeyle açıklamıştı: “Mantıksız”. “Bu konu Irak yönetimince yanıtlanması gereken bir sorudur” diye de ekliyordu Necefi. Çekilme öncesi 550 tesiste yaklaşık 170 bin askeri olan ABD, halen üç asNews’teki bir makalede Arif Kurbani, keri tesiste 6 bine yakın askerini barındırıyor. Ama Irak’ta varlıkları ağırlıkla Kürt grupları arasındaki çatışmaları ele hissedilen sadece Amerikalılar değil. Aswat al Irak gazetesine göre, Irak Kürt yönetimi de, özellikle Kürt bölgesinalıyordu. Kürdistan Demokratik Partisi ile Kürt İslam deki Zakhu ve Dohuk kentlerinde Birliği arasında uzun süredir devam eden çatışmanın meydana gelen şiddet olaylabitmesinin Kürtlerin de, Irak’ın da yararına olacağına rından İran, Suriye ve Türkidikkat çekiyordu. Bu “kavga”nın Kürtlerin yararına ye’yi sorumlu tutuyor. Hatırlatolmayacağının altını ısrarla çizen Kurbani özetle makta yarar var. Çok sayıda şunları vurguluyordu: “Biz ABD’lilerin çekilmekızgın insan Dohuk eyaletinin siyle hassas döneme gireceğimizden eminiz. Zakhu kentinde bir cuma naIrak’ın geleceği soru konusudur. Suriye’de ne mazı sonrası alkol satan dükolduğuyla ya da İran ile ABD arasındaki ilişkilekânlara, masaj salonlarına ve re bakarak etrafımızda olana bitene kulak kesilotellere saldırmışlardı. Olaymeliyiz. Kendimize, birleştirici tek bir söyleme lar, Kürdistan İslam Birliği ya da birliğe ihtiyacımız yok mu diye sormalıyız. Genel Merkezi’ne yapılan ve Her iki siyasal partinin tarihimize dönüp bakma30 kişinin yaralanmasına yol larını ve görüşmelere başlamalarını, bu sorunu açan saldırılardan sonra çözmelerini istiyorum. Her iki partinin liderleri meydana gelmişti. Kürt yönetiminin aralarında Türkiye’nin de tarihi sorumluluklarının umuyorum farkında de bulunduğu “yabancı güçleri” olacaklardır”. Özellikle Ortadoğu’daki değişimin ışısuçlamasına yol açan en belirgin ğında, bazıları ABD güçlerinin çekilmesini bölgede reolay buydu. Bryar Muhammed jim değiştiren iki modelle karşılaştırıyorlar: Yukarıdan Kürt haber ajansı AK News’teaşağıya askeri bir harekât ya da aşağıdan yukarıya yurtki makalesinde Irak yönetimini Ditaş kökenli bir hareket. Hangisini egemen olacağını zaman yala eyaletini sindirmekle ve özerk gösterecek. Ama Rami Hayri, Lübnan Daily Star gazetebir bölge olmaktan uzaklaştırmakla sindeki makalesinde beklenen alternatifi öneriyor: “Irak kâsuçlarken Iraqiya List partisinden busunu bırakın ama Tunus’u övün”. Hayri, Irak için Tunus Suhad Hayli de, Irak yönetiminin, benzeri bir halk hareketini öneriyor besbelli ki. Bağdat’ın kuzeyinde, İran sınırında, otonomi bekleyen eyalete karşı (Diyala) güç kullanacağından enBD’nin ardından üldişe ettiğini belirtiyordu. Diyala kede bir mezhep Eyalet Meclisi, benzeri talebi çatışması bekleyenler bunda haksız sayılmazdaha önce dile getiren Sünni lar, çünkü, ABD işgalinin bir eyaletin ardından, bölgeyoğun olarak sürdüğü sel özerklik konusunda ısrar yıllarda sadece mezhepeden önemli bir eyalet. Staler arası çatışmalar değil, tükonun parçalanma işaŞiiler arasında çatışmaretlerininin birazını da Halar da meydana gelmişti. nagin kentindeki KürtlerBasra’daki bu çatışmale, Mandali banliyösünü larda çok sayıda kişi haDiyala eyaletinden ayırıp, yatını kaybetmişti. Irak’ta Kürt bölgesine katmayı razlarına aldırmadan sahip çıkmaları, rak’ta işgalin başladığı ilk andan etkili olan Şii gruplar araisteyenlerin çabaları merkezi Arap yönetiminin kabullengünümüze, Araplarla Kürtler arasında Başbakan Nuri el oluşturuyor. Y Kürtler arası çatışma AK Kerkük mekte zorlandığı “defacto” bir durumdu. Bu nedenle Başbakan Nuri el Maliki, Irak ordusunun en büyük güçlerinden 12. tümeni Kerkük’te bulunduruyor. Maliki’nin bu atağına, bölgede dengenin Kürtler aleyhine bozulmasını istemeyen ABD’nin yanıtı aynı kente bir Amerikan gücü yollamak oldu. Oysa ABD işgalinin başından, ülkeye tam olarak egemen olduğu ana kadar Kürt ve bazı Şii gruplar işgale destek vermiş, tüm güçleriyle bir ara bir hayli etkili de olan Irak direniş gücünün bastırılmasına katkıda bulunmuşlardı. KürtArap anlaşmazlığı: Albay Rıdvan Özden’in mezarının açılması ertelendi ? İstanbul Haber Servisi Faili meçhul cinayetler soruşturmasını yürüten Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’nce eski Mardin Jandarma Alay Komutanı Albay Rıdvan Özden’in otopsi için mezarının açılması kararı, olumsuz hava koşulları nedeniyle ertelendi. Başsavcılıktan yapılan açıklamada, mezarın açılmasına ilişkin tarih verilmedi. Y A R I N : A B D I R A K H Ü K Ü M E T İ A N L A Ş M A Z L I Ğ I C MY B C MY B Maliki’nin de üst düzey yöneticilerinden biri olduğu bilinen “Hizbu Da’va” başı çekiyor. “Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi”nin yanı sıra Mukteda Es Sadr’ın Mehdi Ordusu da bu gruplar arasında sayılabilir. Şiiler arasındaki çatışmalar uzun süre devam etmişti. Bu çatışmaların ülkede etkin olma mücadelesiyle ilgili olduğu ileri sürülüyordu. I Bu nasıl çekilme sında bir anlaşmazlığın olduğu sır değil. İşgal güçlerinin varlığı nedeniyle somut bir çatışmaya dönüşmeyen bu karşıtlık ABD güçlerinin çekilmesinin ardından daha da yoğunlaşacağa benziyor. İşaretleri ABD’nin çekilmeye hazırlandığı dönemde görüldü bu çatışmanın. Ne kadar doğalgaza ya da petrole sahip olduğu bilinmeyen ancak çok çok miktarda olduğundan emin olunan Kerkük vilayeti, Irak’taki hemen hemen her etnik topluluğu içinde barındıran “kozmopolit” bir kent. Kürtlerin buraya, diğer “hak sahiplerinin” iti AKP’li belediyeye baskın ? IĞDIR (Cumhuriyet) Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde AKP’li belediyeye polisler tarafından yolsuzluk olduğu iddiasıyla önceki akşam saatlerinde baskın düzenlendi. Iğdır Başsavcılığı’nın talimatı üzerine emniyet müdürlüğüne bağlı ekipler, belediyeye baskın yaparak tüm ihale dosyalarına el koydu. Gözaltına alınan olmadı. 2 kişiye 279’ar bin TL ? ANKARA (AA) Şans Topu’nun bu haftaki çekilişinde kazanan numaralar “3, 13, 26, 30, 34+ 8” olarak belirlenirken, 5 +1 bilen 2 kişi, 279 bin 252’şer lira ikramiye kazandı. Çekilişte 5 bilenler 3 bin 102 lira 80’er kuruş, 4 +1 bilenler 223 lira 95’er kuruş, 4 bilenler 22 lira 50’şer kuruş, 3 +1 bilenler 14 lira 95’er kuruş, 3 bilenler 3 lira 5’er kuruş, 2 +1 bilenler 4 lira 40’ar kuruş, 1 +1 bilenler 2 lira 45’er kuruş ikramiye kazandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle