18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 ARALIK 2009 SALI 10 DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B KAVŞAK ÖZGEN ACAR AB’nin Yeni Yapılanması Bugün! Avrupa Birliği (AB) bugün yeni bir yasal yapıya kavuşurken, Avrupa Parlamentosu da (AP) yarın “Türkiye Raporunu” görüşmeye başlayacak! Hazırlıkları 2003’ten bu yana süregelen, 2005’te Hollanda ve Fransa’nın, geçen yıl İrlanda’nın “hayır” dediğinde çıkmaz sokaklara dalan “Lizbon Anlaşması” sonuçta 1 Aralık’ta yürürlüğe giriyor. Bugüne değin “başbakanı” olan, “cumhurbaşkanı” olmayan “eyaletler topluluğu” görünümündeki AB’nin de artık bir “cumhurbaşkanı” var. Ama adı “cumhurbaşkanı” değil, “Konsey Başkanı”… “United States of America (Amerika Birleşik Devletleri)”nin adında yer alan “united (birleşik)” yerine, adına “union (Birlik)” sözcüğünü özenle yerleştiren AB, şimdi de aynı nedenle “başkan” ya da “cumhurbaşkanı” sözcüğünü yeni yapılanmada kullanmamaya özen gösterdi. 19 Kasım’da bu göreve, değil dünyada, AB’de bile pek tanınamayan, Belçika Başbakanı Herman van Rompuy (62) getirildi. Aralarında İngiltere Başbakanlığından ayrıldıktan sonra Katolikliği kabul eden Tony Blair’in de bulunduğu 10’dan fazla aday içinden “Almanya-Fransa koalisyonu” ile Van Rompuy AB Cumhurbaşkanı, pardon “AB Konsey Başkanı” oldu. Eşinin “Rambo”; solcu kız kardeşinin kırmızı burunlu “gafçı palyaço” olarak resmini çizdiği; halkın “rumpypumpy” dediği Rompuy, Avrupa kültürünün “antik Yunan ve Hıristiyan uygarlığına dayandığı” görüşünde… Rompuy’nun Türkiye’nin AB üyeliği görüşü ise şöyle: “Türkiye, Avrupa’nın parçası değildir ve asla olmayacaktır. Avrupa’da yürürlükte olan ve aynı zamanda Hıristiyanlığın temellerini oluşturan evrensel değerler, Türkiye gibi büyük bir İslami ülkenin katılımıyla gücünü yitirir.” Rompuy’nun bu sözleri bile Kıta Avrupa’sının baş patronları “vantrolog” rolündeki Angela Merkel ile Nicolas Sarkozy’nin kucağında oturarak, ağzını oynatan bir kukladan farksız olduğunu, bu göreve nasıl seçildiğini çok iyi anlatıyor! “Avro” ya geçmeyip hâlâ “sterlin” kullanan İngiltere’ye “teselli ikramiyesi” olarak birliğin “dışişleri bakanlığına” bir soylu, Barones Catherine Ashton oturtuldu. Barones, AB’nin “başbakanı” konumundaki “Komisyon Başkanı” Portekizli Jose (hose okunur) Manuel Barroso’nun “Başbakan Yardımcılığını” da yüklenecek. Geleneksel Paris-Londra rekabetindeki bu doruk savaşının ardından Sarkozy ağzındaki baklayı çıkardı! Sarkozy, AB kabinesinde sonucun (2-1) kazanıldığını önceki gün şöyle açıkladı: “Fransa Eski Dışişleri Bakanı Michel Barnier’nin ‘AB İç Pazar Komiserliğine (bakanlığına)’ atanması ile İngilizleri büyük yenilgiye uğrattık! Barnier, AB’nin en önemli finans merkezi olan Londra ekonomisine hükmedecek… Ashton’un atanması o kadar önemli değil!” AB’deki altışar aylık “dönem başkanlığı” ise yetkileri azaltılmış olarak sürecek. Parlamento Başkanlığı korunuyor. Böylece AB, yılbaşından itibaren “dar sahadaki paslaşmalardan” kaynaklanan değişik rüzgârların yaratacağı bir yetki karmaşasına doğru yelken açacak! 23 dilin konuşulduğu, 27 üyeli AB’de yeni oy yöntemi 2017’de uygulanacak. Oylamalarda “kabul” için ülkelerin yüzde 55’lik oyu yetmeyecek, “nüfusların yüzde 65’inin temsili” koşulu da aranacak. “Komisyonda (hükümet) üye (bakan)” sayısı azaltılacak. Yeni üye alımında temel koşul “oybirliği” sürecek! Şimdi, aşağıdaki tabloya baktığımız zaman Türkiye’nin neden AB’ye alınmadığı bir kez daha anlaşılıyor! Bu köşede birkaç kez yazmıştık. Türkiye tam üye olduğunda “nüfus” ölçütüne göre Almanya’dan sonra AB’de “2. güç” olarak İngiltere ve Fransa’nın önüne geçecek. Böyle olunca, bırakın AB karargâhında görevli personel sayısında Türklerin ikinciliği almasını; Almanya ve Fransa’nın birlik içinde istedikleri gibi at oynatmalarına karşı da söz sahibi olacak! Palyaçolar başkan olamayabilecek! Garip bir rastlantı AB üyelerinden İngiltere, İtalya, İspanya, İsveç, İrlanda genelde Türkiye’yi destekliyorlar. Türkiye, üyesi olsaydı, bu oylamalarda AB’nin yazgısını Almanya-Fransa koalisyonunun karşısında Türkiye’nin katıldığı öteki koalisyon belirleyecekti! Fantezi de olsa söylemek zorundayım... Almanya’nın, Fransa’nın, Belçika’nın baş harflerini “İ” yapmadıkça Türkiye, AB üyeliğine asla ama asla heveslenmemelidir! Fransa’nın adını koyduğu “ayrıcalıklı ortak” olgusunu Almanya da destekliyor. Bu oluşumu AKP Hükümeti de algılamış olmalı ki gözlerini Batı’dan Ortadoğu’ya çevirdi! Haziran’da “tam üyelik” yerine “ayrıcalıklı ortak” kararını pekiştiren bir başka kararı da Avrupa Parlamentosu (AP) 26 Kasım Perşembe günü aldı. Türkiye’nin “tam üyelik” hedefini vurgulayan “üyelik perspektifi” ifadesinin kararda yer alması 253’e karşı 338 oyla önlendi. “Hayır” diyenlerden biri de hazırladığı “Türkiye Raporu” yarın AP’de görüşülecek olan Hollandalı Hıristiyan Demokrat Bayan Ria Oomen-Ruijten idi. Dolayısıyla raporunun ne yönde olduğu önceden biliniyor! Ollie Rehn’in yerine “genişlemeden sorumlu komiserliğe (bakanlığa)” getirildiği gün, daha koltuğuna oturmadan; eski komünist, NATO’da Çek Büyükelçisi Stefan Füle ise Türkiye’nin üyeliği hakkında “Türkiye’nin, AB katılım müzakerelerinin devam etmesi gerekir” dedi. Bu sözlerin tam Türkçesi “Oğlum Ahmet, bu yolda devam et!” değil mi? Erol Manisalı’nın son yazısında vurguladığı gibi AB ile “Gümrük Birliği” anlaşması ve sonraki gelişmeler ile Türkiye, zaten AB nezdinde “hiçbir yetkisi olmayan, ama yükümlülükler altına sokulmuş bir ülke” konumunda… Bunun da hukuktaki adı “vesayet altında” olmak değil mi? Sonra da Türkiye Cumhuriyeti’nin “bağımsız” bir devlet oluşu ile övünüyoruz! “Ucu açık” ya da “tünelin ucunda ışık görünmeyen” Türkiye’nin tam üyeliği konusunda Ankara’da diplomatik çevrelerde ilginç bir söylenti dolaşıyor. Söylentinin çıkış yeri Paris’teki İngiltere Büyükelçiliği… O makamda, Türkiye’nin AB üyeliğini daima desteklemiş, bu konudaki görüşmelerde arabuluculuk yapmış olan İngiltere’nin Ankara’daki eski büyükelçisi Sir Peter Vestmacott oturuyor! Söylendiğine göre İngiliz Büyükelçisi üzüntülüymüş! Çünkü Ankara, Fransa’nın “ayrıcalıklı ortaklık” önerisini benimsemeye başlamış... AKP’nin Başbakanlık kadrosunda müsteşar yardımcılığına getirdiği Dr. Hakan Fidan Paris’te bu amaçla yüksek düzeyde bazı görüşmeler yapmış… Astsubaylıktan ayrıldıktan sonra ABD’de siyasal bilimler eğitimi gören, Bilkent Üniversitesi’nde lisansüstü ve doktora yapan Fidan çeşitli uluslararası görevlerde de bulunmuş… Bu arada KKTC’nin 26. Kuruluş yıldönümünde Lefkoşe’de konuşan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, “Kıbrıs sorununu Türkiye’nin AB siyasasının önüne koyarak, eğer birileri ‘Ya Kıbrıs ya AB’ diye düşünüyorlarsa Türkiye’nin seçimi, sonsuza kadar Kıbrıs Türk’ünün yanında olacaktır. Bunu herkes iyi anlamalı!” diyerek AB’nin gözden çıkarıldığını da vurgulamadı mı? Aynı günlerde basında bir başka ilginç haber vardı! Türkiye’deki büyükbaş hayvanların kulaklarına kimlik zımbalanacakmış. Bu kimlik bu hayvanların AB’ye “serbest giriş pasaportu” olacakmış... Öküzlerin serbestçe alındığı AB’ye Türklere “ayrıcalıklı ortaklık” layık görülüyor. Kanuni Sultan Süleyman’ın “kapitülasyon (ayrıcalıklılık)” verdiği Fransa, bugün AB’ye Türklerin yerine öküzleri serbestçe alıyor! Hayırlısı olsun! Öküzlere AB Pasaportu! Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 T.C. ADANA SULH HUKUK MAHKEMELERİ SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2009/45 Satõşõna karar verilen gayrimenkulün cinsi kõymeti adedi: Adana ili Çukurova ilçesi Karalarbucağõ Mahallesi’nde tapunun cilt 24 sayfa 2614 ada 7335 Parsel 2’de kayõtlõ 249,00 m2’lik taşõnmaz izalei şüyu kararõna istinaden satõlacak- tõr. Taşõnmaz Çukurova ilçesi Beyazevler Mahallesi 80004 Sokak ile 80006 Sokak’õn kesiştiği köşebaşõnda boş ARSA durumundadõr. Taşõnmaz Baraj yoluna takriben 400 metre doğusundadõr. Otobanõn kuzeyinde, parkõn batõsõnda bulunmaktadõr. Taşõnmazõn et- rafõ çok katlõ yapõlar bulunmakta şehir merkezine kõsmen yakõn belediyenin tüm hiz- metleri mevcuttur. Taşõnmazõn bulunduğu yer kullanõm şekli ve imar durumu göz önüne alõndõğõnda 1 m2’sinin 400.00 TL değerinde olduğu, taşõnmazõn tamamõ 99.600,00 TL muhammen be- del üzerinden aşağõdaki şartlarda satõlacaktõr. İMAR DURUMU: AYRIK DÖRT KATLI MESKEN Satõş Şartlarõ: I- Satõş 12 /01 /2010 SALI günü saat 10,00’dan 10,15’e kadar Adana adliye binasõnõn 5. katõnda 408 nolu odada açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edi- len kõymetin % 60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecnunu ve satõş masraf- larõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn ta- ahhüdü baki kalmak şartõ ile 22/01/2010 CUMA günü adliye binasõ 5. katta 408 Nolu odada aynõ saatlerde de ikinci artõrmaya çõkartõlacaktõr. Bu artõrmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkul en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere artõrma en çok ar- tõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin % 40’nõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla ol- masõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böy- le fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Artõrmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kõymetin % 20’si nispetinde pey akçe- si veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Katma De- ğer Vergisi, ihale pulu, tapu harcõ ve masraflarõ alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş be- delinden ödenir 2464 Sayõlõ Kanun’un 68. maddesi gereğince Tellaliye harcõ satõş bede- linden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hu- susiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõn dayanağõ belgeler ile ON BEŞ gün içinde dai- remize bildirmeleri lazõmdõr aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaş- madan hariç bõrakõlacaklardõr. 4- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine se- bep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki fark- tan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5- Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup mas- rafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya örneği gönderilebilir. 6- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõla- caklarõ başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/ 45 Sayõlõ dosya numarasõ ile müdürlüğü- müze başvurmalarõ ilan olunur. İcra. İflas Kanunun 126 ilgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 68965 Türkiye İşçi Partisi’nin yürekli, coşkulu, sevgi dolu üyeleri 1 Aralık 1975, Şişli’de faşistlerce katledildiler. Ölümlerinin 34. yılında saygıyla anıyoruz. “Halil Pelitözü ve Cezmi Yılmaz bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinin verdiği iki şehittir. Uğruna can verdikleri dava ile birlikte onların bu davaya katkıları ve anıları da yaşayacaktır.” Behice Boran Türkiye İşçi Partili Arkadaşları Cezmi YILMAZ Halil PELİTÖZÜ 3 ARALIK 2009 PERŞEMBE SAAT: 18.00 (EROL GEYRAN’IN ANISINA) BİR ARAYA GELİŞİMİZİN 14. YILDÖNÜMÜNDE KERAHAT VAKTİ BÜTÜN CUMOK’LARI GAZETELERİ İLE BİRLİKTE İLK BULUŞMA YERİMİZ ROMANTİKA’YA BEKLİYORUZ. GAZETEMİZ YAZAR VE ÇALIŞANLARI DA DAVETLİDİR. Program 18.30: Türkan Erkin açılış konuşması 19.00: Müzik grubu dinletisi 19.30: Yazarlarımızın konuşmaları 20.00: Müzik grubu dinletisi 20.30: Misafir Cumok konuşmaları 21.00: Müzik grubu dinletisi YAZARLARIMIZ ETKİNLİK SÜRESİNCE KİTAPLARINI İMZALAYACAKLAR YER: ROMANTİKA (Fenerbahçe Parkı içi-Kadıköy) TARİH: 3 ARALIK 2009 PERŞEMBE SAAT: 18.00 - 21.30 LÜTFEN YERİNİZİ AYIRTINIZ İLETİŞİM: 0216 337 57 97 - 0533 438 50 22 0537 871 82 34 - 0532 275 21 42 İSTANBUL CUMOK DAVETİ Eski gerilla devlet başkanõ oldu Dış Haberler Servisi - Urugu- ay’da eski gerilla liderlerinden sol- cu Geniş Cephe adayõ José Mu- jica (74), önceki gün düzenlenen ikinci tur seçimlerde oylarõn yüz- de 50’sinden fazlasõnõ alarak dev- let başkanõ seçildi. Merkez sağdaki Milliyetçi Parti’nin adayõ olan eski devlet başkanlarõndan Luis A. Lacalle ise oylarõn yaklaşõk yüz- de 45’ini aldõ. Seçim sonuçlarõnõ kutlamak üzere önceki gece başkent Mont- evideo’da yağmura rağmen top- lanan binlerce destekçisine sesle- nen Mujica, gerilla lideri olduğu dönemde çeşitli hatalar yaptõğõnõ, artõk uzlaşmadan yana olduğunu ve ileriye baktõğõnõ söyledi. Küba Devrimi’nden esinlenerek kurulan, 1960’lõ ve 70’li yõllarda sağcõ hükümetleri hedef alan sal- dõrõlar düzenleyen gerilla örgütü Tupamaros’un liderlerinden “Pe- pe” takma adlõ Mujica, 1973- 1985 arasõndaki askeri diktatörlük döneminde polis öldürdüğü suç- lamasõyla hapis yatmõştõ. Tupa- maros’un siyasi bir harekete dö- nüşmesine de öncülük eden Mu- jica’nõn, 2005’te yine Geniş Cep- he’den seçilerek sağõn yüz yõllõk iktidarõnõ sona erdiren önceki Devlet Başkanõ Tabaré Vaz- quez’in politikalarõnõ sürdürmesi bekleniyor. Anayasa uyarõnca tekrar aday ol- mayan Vazquez döneminde, ülke- de ekonomi yüzde 7 oranõnda bü- yürken, işsizlik ülke tarihinin en dü- şük seviyesine inmişti. Mujica da, Vazquez’in Ekonomi Bakanõ Da- nilo Astori’yi bu görevde tutaca- ğõnõ açõklamõştõ. Muhalifleri eski gerilla liderinin Ve- nezüella Devlet Başkanõ Hugo Cha- vez’in politikalarõnõ benimseyerek Uruguay’õ sosyalist bir devlete dön- üştüreceğini ileri sürse de, Mujica se- çim öncesinde Chavez’i değil Brezilya Devlet Başkanõ Luiz Inacio Lula da Silva’yõ örnek aldõğõnõ söylemişti. Ya- põlan kamuoyu araştõrmalarõ da seç- menin, uzlaşmacõ bir lider profili çi- zen Mujica’nõn merkez politikalarõ iz- leyeceğine inandõğõnõ ortaya koydu. Uruguay’da devlet başkanlığı seçimlerinin galibi Mujica (solda) zaferini, şimdiki Devlet Başkanı, kendisi gibi Geniş Cephe üyesi Tabare Vazquez’le birlikte kutladı. (Fotoğraf: AFP) Başkent Montevideo’da binlerce destekçisine seslenen Mujica, gerilla lideri olduğu dönemde çeşitli hatalar yaptõğõnõ, artõk uzlaşmadan yana olduğunu söyledi. Muhalifleri eski gerilla liderinin Uruguay’õ sosyalist bir devlete dönüştüreceğini ileri sürüyor. İran’a yeni yaptırım uyarısı Dış Haberler Servisi - İran yönetiminin, Uluslar- arasõ Atom Enerjisi Kurumu’nun (UAEK) uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durdurmasõna, yeni te- sis inşa planõ olmadõğõnõ teyit etmesine yönelik kararõna “10 nükleer tesis daha yapacağız” cevabõnõ ver- mesinin yankõlarõ sürüyor. İngiltere Dõşişleri Bakanõ David Miliband, “İran, bizimle çalışmak yerine kışkırtmayı tercih ediyor” derken ABD yönetiminden yapõlan açõklamada da Tahran yönetiminin nükleer programõyla ilgili ulus- lararasõ kaygõlara bir yanõt vermek için zamanõnõn azal- dõğõ belirtildi. Almanya da İran’õn UAEK ile işbirli- ği yapmamasõ durumunda bu ülkeye yeni yaptõrõm- larõn uygulanabileceğini duyurdu. Almanya Dõşişle- ri Bakanõ Guido Westerwelle, İran’õn uranyum zen- ginleştirmeyi sürdüreceği yönündeki açõklamasõnõ “yanlış bir yöne gidiş”olarak değerlendirerek, “İran’ın uluslararası topluluğun sabrının sınırsız olmadığını bilmesi lazım” ifadesini kullandõ. Fran- sa Dõşişleri Bakanõ Bernard Kouchner ise İran’õn “çok tehlikeli bir oyun oynadığını” belirtirken so- runun diplomasi yoluyla çözümünde Tahran yöneti- mine “son bir şans tanınması” gerektiğini de ifade etti. Rusya Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan bir yetkili, İran’õn uranyum zenginleştirme programõnõ geliştir- me planõndan kaygõ duyduklarõnõ belirtti. Öte yandan Rusya’nõn, İran’õn Buşehr kentinde inşa ettiği nükleer santralõ İran’õn yeni yõlõna denk gelen, gelecek yõl mart ayõnda faaliyete geçirmeyi planladõğõ öne sürüldü. İran meclis Başkanõ Ali Laricani ise dün yaptõğõ açõklamada hâlâ diplomatik çözüm olasõlõğõnõn bu- lunduğunu söyledi. AVRUPA BİRLİĞİ’NDE OY ÜLKE Nüfus Kons. AP’de (ml.) oyu koltuk Almanya 82.0 29 99 İngiltere 59.2 29 72 Fransa 59.0 29 72 İtalya 57.6 29 72 İspanya 39.4 27 50 Polonya 38.7 27 50 Romanya 22.5 14 33 Hollanda 15.8 13 25 Yunanistan 10.5 12 22 Çek Cum. 10.3 12 20 Belçika 10.2 12 22 Macaristan 10.1 12 20 Portekiz 10.0 12 22 İsveç 8.9 10 18 Bulgaristan 8.2 10 17 Avusturya 8.1 10 17 Slovakya 5.4 7 13 Danimarka 5.3 7 13 Finlandiya 5.2 7 13 İrlanda 3.7 7 12 Litvanya 3.7 7 12 Letonya 2.4 4 8 Slovenya 2.0 4 7 Estonya 1.4 4 6 Kıbrıs Rum 0.8 4 6 Lüksemburg 0.4 4 6 Malta 0.4 3 5 TOPLAM 481.2 345 73 Uruguay’da yapõlan seçimlerde solcu lider Mujica yüzde 50’den fazla oy topladõ Dış Haberler Servisi - Honduras’ta darbe yönetiminin önceki gün düzenlediği seçimlerde sağcõ toprak ağasõ Porfirio Lobo birinci olurken, seçimi tanõmayacağõnõ açõklayan devrik Devlet Başkanõ Manuel Zelaya, katõlõmõn düşük olmasõ nedeniyle seçimlerin iptal edilmesi çağrõsõ yaptõ. Oylarõn yaklaşõk yüzde 56’sõnõ alan muhalefetteki Ulusal Parti adayõ Lobo zaferini ilan ederken, iktidardaki Liberal Parti adayõ Elvin Santo yenilgiyi kabul ederek artõk birlik olma zamanõnõn geldiğini söyledi. Seçim kurulu katõlõmõn yüzde 60’õ geçtiğini savunurken, Zelaya katõlõmõn yüzde 35 civarõnda kaldõğõna dair ellerinde veri olduğunu ve seçimin meşru olmadõğõnõ belirtti. 28 Haziran’da askerler tarafõndan evinden kaçõrõlarak yurtdõşõna gönderilen, ancak eylülde gizlice ülkesine dönerek Brezilya Büyükelçiliği’ne sõğõnan Zelaya, seçimlere destek veren ABD’yi de eleştirdi ve diktatörlüğe karşõ mücadele etmeyi sürdüreceklerini kaydetti. Zelaya’yõ destekleyen Ulusal Direniş Cephesi üyesi Tomas Andino da, El Cezire’ye yaptõğõ açõklamada “Başkent Tegucigalpa’da dolaşan herhangi biri de katılımın düşük olduğunu anlamıştır” dedi. Ülkenin yoksul bölgelerinde sandõğa gitme oranõnõn düşük, Zelaya karşõtõ zengin kesimin yoğun olduğu semtlerde ise yüksek olduğu bildirildi. San Perdo Sula kentinde ise Zelaya yanlõsõ yüzlerce kişiye polisin göz yaşartõcõ gazla müdahalesi sonucu bir kişi yaralandõ. Liderler seçimi kınadı Brezilya Devlet Başkanõ Luiz Inacio Lula da Silva, El Salvador Devlet Başkanõ Mauricio Funes ve Venezüella Devlet Başkanõ Hugo Chavez seçimleri protesto ederek Zelaya’nõn göreve iadesini istediler. Dış Haberler Servisi - Venezüella Devlet Başkanõ Hugo Chavez, özel bankalarõ, anayasa ve kanunlara uymamalarõ, yoksullara borç vermeyi reddetmeleri ve ülkenin ekonomik gelişimine katkõ sağlamada etkisiz olmalarõndan dolayõ millileştireceği uyarõsõnda bulundu. Chavez, “Bankaların amacının küçük bir grubu zenginleştirmek değil ülkenin gelişimine yardımcı olmak” olduğunu belirtti. Venezüella’daki ekonomistler, geçen seneye oranla petrol fiyatlarõndaki artõşa rağmen Venezüella ekonomisinin üçüncü çeyrekte yüzde 4.5 daraldõğõnõ açõkladõlar. On yõldõr yönetimde bulunan sosyalist lider Hugo Chavez, 2007 yõlõnda ülkenin büyük çaplõ elektrik ve telefon şirketlerini millileştirmiş ve yakõn zamanda da Venezüella’daki İspanyol bankalarõnõ millileştireceğine dair tehdit etmişti. Hükümet, kasõm ayõnda da dört küçük çaplõ özel bankaya müdahalede bulunmuştu. HONDURAS’TA SEÇİMLER BİTTİ, KRİZ SÜRÜYOR CHAVEZ’DEN BANKALARI MİLLİLEŞTİRME UYARISI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle