Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 TEMMUZ 2008 PERŞEMBE 4 HABERLER DÜNYADA BUGUN ALİ StRMEN 'Bir Gece Ansızın Gelebilipim' Rejimi "Bir gece ansızın gelebilirim. Bütün konuşmalarını dinleyebilirim. Bilgisayarını alıp, götürebilirim." Yeni rejimimizin şarkısı budur. Eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin laik, demokratik, sosyal hukuk devleti yapısını, devlet erkini kullana- rak, sivil birdarbe ile Islam Cumhuriyetine çevirmek isteyen tarikatların ve AKP iktidarının (zaten ikisi ay- nı şey) bu antidemokratik girişimine karşı, siz de- mokratik muhalefet ve demokratik direnme hakkını kullanıyorsanız, kimi "iyi saatte olsunlar" sizi bu şar- kıyla gecenin karanlığında uyandırarak evinizi basa- bilir, her şeyinizi darmadağın edebilir, belge olarak ni- telediklerini, bu arada bilgisayarınızı alabilir, sizi de gö- türebilirler. Bunu iyice bilin, aklınıza kazıyın! Zaten bir süredir yukarıdaki şarkı da herkesin ku- laklarında çınlayıp durmaktadır. Kim olursanız olun, ne yaparsanız yapın, geçmişi- niz ne olursa olsun, eğer yukarıdaki koşulları yerine getiriyorsanız akıbet kaçınılmazdır. 2008 Türkiyesi artık böyle bir Türkiye'dir. 2008 Türkiyesi'nde ölüm gibi, gözaltı da bir akıbettir. Şairin söylediğini biraz değiştirerek söyleyebiliriz. "Gözaltı herkesin başında Kim bilir nerede nasıl kaç yaşında" ••• Soğuk savaş yıllarında, CIA'nin çıkardığı kimi "cfe- mirperde" fıkraları vardı, bazıları pek banal ama ba- zıları da güzeldi. Amerikan sisteminin erdemini kanıtlamak için an- latılanlardan biri de şuydu: "Demokratik ülkelerde, sabah karanlığında kapın ça- lınırsa, eminsindir ki, gelen sütçüdür." Evet "demirperde" ülkelerinde sabah karanlığında kapın çaldığı zaman kimin geleceği ya da başına ne geleceği belli olmazdı gerçekten. Tıpkı 2008 Türkiyesi'nde olduğu gibi. llhan Selçuk'tan sonra gazetemizin Ankara Tem- silcisi ve köşe yazarı Mustafa Balbay da salı saba- hı gözaltına alındı. "Mustafa Balbay neden gözaltına alındû" diye so- racak olursanız, "Yukarıda verdiğim tarife uyuyordu da ondan" derim. Balbay ile aynı gün gözaltına alınan Sinan Aygün, bunun nedenlerini soranlara "Atatürk'ü sevdiğimden" yanıtını veriyordu. Önceki gün haberi aldığımda gazeteye gitmek üze- re bindiğim taksinin olayları yakından izlediği ko- nuşmalarından belli olan şoförü, eski AKP milletve- kili Turan Çömez'in de arandığını duyunca, - Neden aranıyormuş abi, çok namuslu bir adam- dı? dediğinde, kendisini gülümseyerek yanıtladım: - Eeee nedenini söyledin ya! Güldü: - Doğru ya abi, haklısın! • •• Herkes şu anda birbirine soruyor: - Ne oluyoruz, Türkiye nereye gidiyor? Aslında bu soruyu çoğunluk, birine, sorulması ge- reken zamanda sormuş olsaydı, bu noktaya gel- mezdik. 2002 yılından beri, 2007 22 Temmuzun'dan itiba- ren ivmesi artarak süren bir sivil darbe girişimi ile kar- şı karşıyayız. Bu darbenin tarikatlar desteğinin yanı sıra, içerde AKP iktidarının demokrasiye aykırı giri- şimlerini görmezden gelen ve onda liberal demokrat nitelikler vehmeden lumpen liberal yardakçıları ile tıp- kı Derviş Vahdeti'nin de sahip olduğu gibi, dışarıda da, Itilaf Devletleri'nin sağladığı destekleri mevcuttur. Vahdeti - Itilaf Devletleri ittifakında olduğu gibi bu- rada da hedef Kemalistler ve bağımsız Türkiye'dir. Bu büyük ittifakın amacına ulaşması, bir yandan Tür- kiye'deki dengelerin bozulması, bir yandan da, sivil darbenin dikkatlerden kaçırılabilmesi ile mümkün ola- caktır. Devlet erkini kullanarak sivil darbeyi yürüten- ler bunu dikkatten kaçırmak için hayali bir "askeri dar- be" tehlikesiyle toplumun dikkatlerini başka yöne çek- meye çalışmakta, bu alanda lumpen liberallerin yar- dımlarından büyük ölçüde yararlanmaktadırlar. Tablo budur. Şimdi "Egenekon olayı nedir"\ merak ediyorsanız, bütün bu gelişmeleri alıp bu tablo içindeki yerine otur- tun ve sonuca kendiniz bakın! Gördünüz değil mi, Ergenekon neymiş? asirmen@cumhuriyet.com.tr SORUŞTURMA SÜRÜYOR A TO'daki silahta polis şüphesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Mcclis Başkanı Nuri Gür- gür, ATO Başkanı Sinan Aygün'ün odasında bulunan silah ile ilgili soruşturmada, polisin dosyayı kapatmak istediği imâsında bulunuıken, CHP Ankara Millctvckili Nesrin Baytok da, lç- işleri Bakanı Beşir Atalay'a, "Aygün'ün, Er- genekon opcrasyonu kapsamında gözaltına alınması ile ofisine silah gizlenmesi olayı ara- sında bir ilişki" olup olmadığını sordu. Önceki gün ATO'nun Olağanüstü Meclis Toplantısı sonrası konuşan Gürgür, 2 ay önce Aygün'ün çalışma odasının arka kısmındaki banyoda şofbenin arkasına saklanan Glock marka bir tabancanın tamirat sırasında bulıın- duğunu anımsatarak şunlan söyledi: "Derlıal polise haber veriliyor, emniyet gö- revlileri yerinde tespit yapıyor, tutanak tutu- luyor. Ancak tabancayı buraya, kimin koydu- ğu bulunamıyor. Duyumlarımıza göre dosya kapatılma aşamasına geliyor. Tabanca, 8 Ma- yıs'ta tesadüfen ortaya çıkmasaydı, dün yapı- İan aramada bulunacak ve Aygün'ün silalıı keııdisine ait olmadığını anlatması muhteme- len mümkün olmayacaktı." CHP'li Baytok da, Atalay'ın yanıtlaınası istemiyle TBMM Başkan- lığı'na sunduğu soru önergesinde, ATO Meclis Başkanı Gürgür'ün, "Aygün'ün ofisindeki bo- zuk şofbenin tamiri sırasında Clock marka si- lalım bulunduğunu, durumun emniyete iletil- diğini, ancak emniyet birimlerinin 3 ay geç- mesine rağmen silahla ilgili kendilcrine bilgi vermediğini" açıkladığını anımsattı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekli generaller, Eruygur ve Tolon'un gözaltına almmasını değerlendirdi 'Hedef TSK'yi yıpratmak' IŞIK KANSU ANKARA - Emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon'un gözaltına alınması, Türk Silahlı Kuv- vetleri'nden emekli generaller tara- fından, "TSK'nin hedef alııınıası" olarak algılandı. Emekli Tümgcneral Armağan Kuloğlu, "TSK hedef ha- line gelmiştir. TSK'nin etkinliğini kırma çalışmaları sürekli olarak gündemde" değerlendirmesini yaph. Emekli Tuğgeneral Cihangir Du- maıılı. "Görevde bulunan TSK mensuplanna bir şey yapamıyorlar, ama emekli orgeneralleri gözaltına alarak TSK'yi yıpratma girişimin- de bulunuyorlar" derken, emekli Tuggeneral Ali Rıza Selmanpakoğ- lu da, "Türkiye'ye büyük hizmetler vernıiş, orgenerallik rütbesinin öte- sinde kuvvet komutanlığı, ordu ko- mutanlığı yapmış komutanlanmızın gelişigüzel götürülmesi ulusumuzda kaygı yaratmıştır" diye konuştu. • Emekli Tuggeneral Cihangir Dumanlı, "Görevdeki Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplanna bir şey yapamıyorlar, ama emekli orgeneralleri gözaltına alarak TSK'yi yıpratma girişiminde bulunuyorlar" diye konuştu. Cumhuriyet' in konuya ilişkin gö- rüşlerine başvurduğu emekli gene- rallerin düşünceleri özetle şöyle: Armağan Kuloğlu (Global Stra- teji Enstitüsü Başdanışmanı - Emekli Tümgeneral): Türkiye Cum- hııriyeti Dcvlcti, ulus devlet anlayışına göre kurulmuş, üniter yapıyı benim- semiş, Cumhuriyet ilkclerini kabul et- miş ve Atatürkçü düşünce sistemini bu ülkenin kurtuluşu olarak görmüştür. 'Kutuplaşma doğdu' Ancak son zamanlarda ulusal dev- let anlayışını, üniter yapıyı, Ata- türkçü düşünce sistemini ve ilkclenni benimscmiş bir grupla lslami yaşam tarzını ülkeye getinnek isteyen blok arasında bir kutuplaşma doğmuştur. Türkiye'ye lslami yaşam tarzmı giy- dinııek isteyen bir iktidar, bir düşünce vardır. Bu düşünce, hedefine varmak için her türlü çareye başvuruyor. Buna karşılık Atatürkçü düşünce sistemini konıyan, Cumhuriyet il- kelerine sahip çıkan, ulus devlet an- layışına sahip çıkan birçok Cumhu- riyet kurumu var. 'Koruma mecburiyeti' Bu kurumlarından birisi de Türk Silahlı Kuvvetleri'dir. Elinde silah- lı güç olduğu için en güçlü kunun ko- numundadır ve yasalarla kendisine verilmiş olan Cumhuriyeti koruma ve kollama görevi vardır. Yasalarla ve- rilmemiş olsa dahi Cumhuriyeti ku- ran, Kurtuluş Savaşı'nı yapan, dev- leti kuran ve bu felsefeyi bugüne ka- dar muhafaza eden bir kurum olarak zaten korumak ve kollamak mecbu- riyetindedir. lslami yaşam tarzını getinnek isteyen zümrenin önünde- ki en büyük engel Türk Silahlı Kuv- vetleri'dir. Buna dcstek olan 2. cum- huriyetçi, aşırı liberal olarak kendi- ni gösteren küreselleşme dalgala- rından etkilenen, ulusal devlet anla- yışını yok etmeyc çalışan bir başka zümre daha vardır. Bunlar da hede- fc ulaşabilmek için önlerinde engel olarak bulunan TSK'nin etkinliğini kırınak istcmektedir. Cihangir Dumanlı (Emekli Tug- general): TSK'nin bir geleneği var- dır. Kurumsallaşmıştır ve kişilerle değişmeyen bir yapısı vardır. Teme- li, kökü otunnuştur ve bu kök de Ata- türkçü çizgidir. Türkiye'de çok açık olarak devrim-karşıdevrim nıücade- (jENELKURMAY 'Haberler asılsızdır' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkunnay Başkanhğı, emekli orgene- raller Şener Eruygur ile Hurşit To- lon'un gözaltına alınmalanyla ilgili ola- rak yazılı açıklama yaptı. Genelkur- may'ın açıklamasında şöyle denildi: "Bir süredir yürütülmekte olan bir soruş- turma kapsamında, 1 Temmuz 2008 günü, içlerinde üst rütbeli emekli as- kerlerin de bulunduğu bazı şahıslar adli makamlarca gözaltına alınmış ve bu şahıslara ait ev ve işyerlerinde ara- malar yapılmıştır. İcra edilcn arama ve gözaltı uygulamalarının bir kısmı, as- keri mahallerde bulunan lojman ve sosyal tesislerde vuku bulmuştur. Uy- gulamalardan sonra bazı basın ve ya- yın organlarındaki haberlerde, Bu uy- gulamaların Genelkunnay Başkanhğı'run bilgi ve izniyle yapıldığı' şeklinde yo- rumlara yer verilmiştir. Aramalar, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun I I9"ıııtcıı maddesi S'inci fıkrasındaki 'Askeri mahallerde yapılacak arama, cum- huriyet savcısının istem ve katılımıyla as- keri makamlar tarafmdan yerine getirilir' lıükmüne istinaden yapılmıştır." 1ĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN mçim 6ÖZALTIMA namikzafer@yahoo.com 'Başbakan nereden biliyor?' Erdoğan, Ergenekon soruşturmasında gizlilik karanna karşın henüz gözaltı işlemleri tamamlanmadan kaç kişinin ahnacağını büiyordu. Başsavcısı Engin bile gözaltılardan haberdar olmadığını duyurmuştu ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - lstanbul Cumhuriyet Başsavcı- lığı'nca 1 yıh aşkın zamandır iddia- namesi bile tamamlanamayan Erge- nekon soruştunııasında gizlilik kara- nna karşın, Başbakan Tayyip Erdo- ğan'ın soruşrurmanın en mahrem bilgilerine sahip olması dikkat çeki- yor. Erdoğan'ın henüz gözaltı işlem- leri tamamlanmadan kaç kişinin ah- nacağını açıklaması gözden kaçmadı. Oysa soıııştunnayı yürüten savcının bağlı olduğu lstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin bi- le gözaltılardan haberdar olmadığını duyurmuştu. Ergenekon soruştunnası kapsa- mında önceki gün gazctemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, eski Jandarma Genel Komutanı emekli Or- general Şener Eruygur, eski 1. Or- du Komutanı emekli Orgeneral Hur- şit Tolon'un da aralannda bulundu- ğu kamuoyunun yakından tanıdığı isimler sabah baskınıyla gözaltına alındılar. Baskınlann düzenlendiği ilk saatlerde Başbakan Tayyip Erdo- ğan'ın grup loplantısına gelişindc gazetecilere gelişmelere ilişkin verdiği "ayrıntılı bilgi" dikkat çekti. Savcı- lıkça iddianamenin ne zaman ta- mamlanarak, mahkemeye sunulaca- ğına ilişkin resmi bir açıklama yapıl- mamış olmasına karşın, Erdoğan bir yandan operasyondan haberi olma- dığını savlarken, bir yandan da son gözaltıların "iddianamenin ta- mamlanmasına yönelik adıııı" ol- duğunu belirtti. Her aşamadan haberdar mı? Erdoğan'ın bu değerlendirmesi so- ruşturmaıun rüm aşamasından ha- berdar olduğu kuşkusunu gündeme getirdi. Tayyip Erdoğan, olayın sav- Erdoğan'm grup toplantısina gelişinde gazetecilere verdiği "ayrıntılı bilgi" dikkat çekti. (Fotoğraf: AA) cılann işi olduğunu söylerken, henüz gözaltıların tamamı gerçekleşmeden 20 kişinin "gözaltına alındığını", 4 kişinin de arandığını duyurdu. Gizlilik ilkesinin ihlali Erdoğan'ın verdiği bilgilcr, Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre soruş- turmanın gizliliği ilkesini ihlal niteliği taşıyor. Cünkü soruşturmanın en giz- li olması gereken bilgisi kimlerin gözaltına ahnacağı ve haklannda ara- ma kararı çıkanlan kişiler. Buna kar- şın Erdoğan'ın gizli yürütülen soruş- runna kapsamında gözaltına alınan ve aranlann sayısına kadar daha ope- rasyonlar tamamlanmadan sabahtan haberdar olduğu ortaya çıkıyor. Soruşturmayı yürüten lstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz'ün bağlı bulunduğu tstanbul Cumhunyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin ile başsavcı vekili Turan Çolakka- dı'nın da operasyonlardan bilgileri- nin olmadığı ortaya çıkmıştı. Sonaş- turmayı yürüten savcının başındaki başsavcı ve geniş yetkili mahkeme- lerden sorumlu başsavcı vekilinin bile haberi olmayan sonıştunnadan Başbakan Tayyip Erdoğan'ın en mahrem bilgilere kadar nasıl haber- dar olduğu sorusu yanıtsız kaldı. ls- tanbul Cumhuriyet Başsavcısı Cen- giz'e gözaltılar İconusunda bilgi ve- rilmezken, somştunna gizliliğini ih- lal niteliğiııdeki bilgilcnn Erdoğan'a ulaştınldığı kuşkusu gündeme geldi. Şahin: Açıklamayı savcı yapar Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ise kaç kişinin gözaltına ahndığını bil- mediğini belirterek "Bu bir soruş- turmadır, soruşturmanın da gizli- liği esastır. Adalet Bakanı olarak bu konuya herhangi bir açıklama yap- mam, değerlendirmede bulunmam söz konusu olanıaz. Açıklama ya- pacaksa ilgili cumhuriyet başsav- cılığı yapar, çünkü yargı bağını- sızdır. Erkler birbirinin işine mü- dahale etmez. Yargıya intikal eden tüm diğer konularda olduğu gibi bahsettiğiniz konuyla ilgili durum da bundan ibarettir" demişti. lesi sürüyor. TSK, karşıdevrimcilerin en önemli hcdetlerinden biri. Erge- nekon dosyasından tuttumlamadı, şimdi bunun darbe iddialan ile bağ- lantısını kurup başka iddialar geliş- tinneye çalışıhyor. Ama asıl hedefleri TSK. Görevleri sünnekte olan TSK mensuplanna bir şey yapamıyorlar, ama emekli orgeneralleri gözaltına alarak TSK'yi yıpratma girişiminde bulunuyorlar. Ali Rıza Selmanpakoğlu (Emek- li Tuggeneral - Hacıbcktaş Beledi- ye Başkanı): Türkiye'ye büyük hiz- metler venniş, orgenerallik rütbesinin ötesinde kuvvet komutanlığı, ordu ko- mutanlığı yapmış komutanlanmızın gelişigüzel götürülmesi ulusunıuzda kaygı yaratmıştır. Bu insanlar, ender yetişen değerlerdir. Devlet umurunun ne olduğunu bilen insanlardır. Bugü- ne kadar yaptıklanyla, temsil ettikle- ri görevler, sivil yaşamda da gerçek- leştirdikleri ile son uygulamayı hak et- medikleri gömşündeyim. JjAŞBUĞ 'Başbakan y la soruşturmayı görüşmedik' • Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Başbuğ, 'Türkiye zor günler yaşıyor, sağduyulu olmalıyız' diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral tlker Başbuğ, "Erge- nekon soruşturması ve gözaltıla- rın Tayyip Erdoğan'la görüşme- sinde gündeme gcldiği" yönün- deki haberleri yalanladı. Başbuğ, "Açık şekildc ifade etmek istiyo- rum: Yapılan bu yorum, ima ve değerlendirmeler kesinlikle ger- çek dışıdır. Söz konusu toplantı- da bu konu hiçbir şckilde gün- deme gelmemiştir" dedi. Başba- kanlık Basın Merkezi'nden yapı- lan açıklamada da söz konusu gö- rüşmede Ergenekon soruşturması- nın gündeme gelmediği bildirildi. Başbuğ, lspanya Kara Kuvvet- leri Komutanı Orgeneral Carlos Villar Turrau'nun ziyareti önce- sindc basında Ergenekon soruştur- masına ilişkin yer alan yorum ve haberlere yönelik açıklama yaptı. Başbuğ, Istanbul'da uzun süredir devam etmekte olan bir soruştur- ma kapsamında, önceki gün soruş- turmayı yürüten savcının isteği üzcrine bazı kişilerin gözaltına alındığının hep beraber izlendiğini belirtti. Başbuğ, meydana gelen olayla ilgili olarak, önceki gece bazı televizyon kanallannda yapı- lan programlarda ve dün bazı ga- zetelerde, "gözaltına alma ola- yıyla 24 Haziran günü Başba- kan Erdoğan'ın talebi üzerine Genelkurmay Başkanı Orgene- ral Yaşar Büyükanıt'ın bilgisi ve izniyle gerçekleştirilen toplantı arasında bir ilişki kurmaya yö- nelik bazı yorum, ima, değerlen- dirme ve haberler yapıldığını üzüntüyle gördüğünü" söyledi. Başbuğ: Komplo teorisi Başbuğ, "Yapılan bu yorum, ima ve değerlendirmeler gerçek- dışıdır. Söz konusu toplantıda bu konu hiçbir şekilde gündeme gelmemiştir. Gelmesi de müm- kün değildir. O zaman bu yapı- lan değerlendirmelere ancak komplo teorisi denilebilir. Bu komplo teorilerini üretenlere şu soruyu sormakta yarar var: 'Bu komplo teorileri TSK'nin birlik ve bütünlüğüne, emir-komuta birliği- ne zarar venneye yönelik bazı amaçlara hizmet etmiyor mu? Bu amaca bilerek, bilmeyerek hizmet etmiş olmuyoıiar mı?' Türkiye olarak zor günler yaşıyoruz, zor günler geçiriyoruz. Hepimiz sağduyulu, soğukkanlı, daha dikkatu' ve sorumlu davranmak zorunluluğundayız" dedi. Başbakanlık'tan açıklama Başbakanlık Basın Merkezi, Er- doğan ile Başbuğ arasında gerçek- leşen görüşmede, Ergenekon çer- çevesinde yapılan gözaltılann elc alınmadığını bildiıdi. Açıklamada, "Spekülasyondan öteye gitme- yen bu hayali senaryoların mak- satlı olarak üretildiği değerlen- dirilmektedir" denildi.