22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 29 KASIM 2008 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Gündem Saptırma Mart 2009 yerel seçimleri, iktidar açısından, gü- ven tazeleme anlamını taşıdığı için de yereli aşan bir önem taşımakta. Aynı şey muhalefet partileri için de geçerli. Onlar da, bütün koşullar kendi lehlerine olmasına karşın, oylarında gelecek seçimler için umut olacak bir ar- tış sağlayamazlar, kritik bölgelerde belediye se- çimlerini kazanacak politikalar üretemezlerse, seç- menin güvensizliğiyle karşı karşıya kalabilirler. Mart 2009 seçimleri arifesinde, Türkiye önümüz- deki günlerde daha da yoğunlaşacak bir ekonomik kriz ile karşı karşıya. Bush’un BOP’uyla ülkemizin başına sardığı der- din, Obama’nın Beyaz Saray’a gelişiyle kendiliğin- den çözüleceğini sanmak yanlış; bölgenin yeni statüsü Ankara’yı büyük açmazlarla karşı karşıya bı- rakmıştır. Artık eski CİA yöneticilerinin de belirtti- ği gibi, Türkiye’nin başına dertler açan BOP kar- şısında, ulusal çıkarlarına yönelik politikalar uygu- laması gerekiyor. Gelir dağılımındaki, zaten var olan adaletsizlik da- ha da artmış, işsizlik, özellikle genç işsizliği had saf- haya varmış durumda ve krizin de etkisiyle daha da artacağı görülmekte. Kürt sorunu, hem etnik, hem sosyal, hem kültü- rel, hem siyasal yanları olan, terörü de içeren çok bo- yutlu, çok bilinmeyenli bir denklem olarak karşımızda durmakta. Bu durumda, karşı karşıya bulunduğumuz en bü- yük sorun, iktidarın çözüm oluşturacak politikalara sa- hip olmamasıdır. Herhalde BOP’un başımıza sardı- ğı dertler, “BOP’un eşbaşkanı olduğunu” ilan eden Tayyip Erdoğan tarafından çözülecek değildir. Bölgede ABD çıkarlarına değil, Türkiye’nin çıkar- larına yanıt verecek ve komşularımızla dengeli iliş- kiler oluşturacak politikaları uygulayacak olan, ABD tarafından ayağının altına kırmızı halı serilerek ikti- dara getirilmiş Tayyip Erdoğan değildir. Ekonomik kriz karşısında vartanın daha hafif at- latılmasını sağlayacak önlemleri alacak olan, kriz bi- ze teğet geçer diyen Erdoğan olmasa gerek. İşsizliğin boyutlarını devri iktidarında arttırmış olan Erdoğan’ın istihdam sorununu çözmesini bek- leyemezsiniz. Altı yılı aşkın iktidarı sırasında, kendisinin ve çev- resinin gelirini artırmaya öncelik vermiş olan Erdo- ğan’dan, hiç umursamadığı gelir dağılımı bozuklu- ğunu düzeltmesini beklemek safdilliğin de ötesinde bir tavır olur. Kürt sorunu karşısında, utangaç çıkışlarından bile sonradan çekinip, çark eden Erdoğan’dan çö- züm beklemek abestir. Bütün bu gözlemler, yukarıda sorunların çözümü için politika üretecek olan bir muhalefetin, seçimlere büyük ölçüde şanslı gireceğini göstermektedir. Tarihi boyunca pek az seçim kazanmış olan CHP’nin bu yapısının nedenlerini irdelediğimizde gö- rürüz ki, bu parti yalnızca objektif koşulların elverişli olduğu dönemlerde politika ürettiği zaman seçim- lerde şans sahibi olmuştur. İnönü önderliğindeki CHP’nin 1957 seçimlerinde sağladığı oy artışı, böyle aktif ve çözüm öneren po- litikaların sonucudur. Büyük seçim başarılarına imza atmış olan Bülent Ecevit, dine saygılı laiklik gibi, ne kuş ne deve slo- ganı ya da Fethullahçı tavrı ile değil, sorunlara çö- züm öneren politikaları ve aktif örgüt çalışmasıyla do- ruğa ulaşıp Karaoğlan olmuştu. Laiklik ile oynadığı, Fethullah Hoca ile flört etti- ği dönemlerde de artık Karaoğlan diye anılmıyordu. Bütün bu gerçekler karşısında, CHP’nin Genel Baş- kanı Deniz Baykal içinde bulunduğu konjonk- türden haberi yokmuş, ayrıca geçmişteki olayları de- ğerlendirme yetisi kısıtlıymış gibi bir görüntü veriyor. Gündem insanları büyüyen sorunlar karşısında çö- züm öneren alternatifler bekleyen bir konuma iter- ken, Deniz Bey gündem değiştirerek, sorunları bir yana itip, laiklikle oynayıp, çarşaf şovlarıyla çarşa- fa dolanıyor. Doğrusu bu kadar büyük bir aymazlığa akıl er- dirmek güçtür. Eğer çarşaf, bütün bu sorunların çö- zümü olmuş olsaydı, o zaman insanların herhangi bir beklentisi olmaz, kimse çarşafın asli adresi dı- şında çözüm aramaya kalkmazdı. Şimdiye kadar, yalnızca laikliğe odaklı muhale- fetle yetinme yetersizliğini gösteren Baykal, şimdi de laiklikten yan çizip, öbür konuları yine ıskalayan bir politika güderek yanlış siyaseti başka bir rota üzerinden sürdürüyor. asirmen@cumhuriyet.com.tr TÜRKİYE RAPORU TASLAĞI AP’den Kürtçe propaganda vurgusu MAHMUT GÜRER ANKARA - Avrupa Parlamentosu’nun (AP) aralõk ayõnda yayõmla- masõ beklenen Türkiye raporunun taslağõnda Kürtçe televizyon-rad- yo yayõnõ ile eğitimden sonra bu kez de Kürtçe propaganda konusuna yer verildi. AP kaynaklarõnõn ver- diği bilgiye göre Türki- ye Raportörü Hollanda- lõ Hristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten ta- rafõndan hazõrlanan ra- porun taslak metninde yer alan konulardan ba- zõlarõ özetle şöyle: ?Ermenistan ve Irak Kürdistan Bölgesel Yö- netimi ile diyalog: AP, Cumhurbaşkanõ Abdul- lah Gül’ün ziyaretiyle gelişen Ermenistan-Tür- kiye ilişkilerini takdirle karşõlamaktadõr. Parla- mento, Türkiye-Erme- nistan sõnõr kapõsõnõn da yakõn süreçte açõlmasõnõ beklemektedir. Irak’taki Kürt Bölgesel Yönetimi ile doğrudan ilişki ku- rulmasõ da bölgedeki ka- rõşõklõğõn giderilmesi ba- kõmõndan önemlidir. ? Kürtçe propagan- da: Kürtçe televizyon ve radyo yayõmlarõnõn 2009 yõlõ itibarõyla tam zamanlõ hale getirilecek olmasõ, mutluluk verici- dir. Ancak yaklaşan se- çim sürecinde özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki Kürt po- litikacõlarõn anadillerin- de propaganda yapma- sõna izin verilmemekte- dir. Bu durum, ifade öz- gürlüğüne aykõrõdõr. ? Hrant Dink cina- yeti: Söz konusu dava bir an önce tamamlanõp suçlular cezalandõrõl- malõdõr. Deniz Feneri-Kanal 7 ilişkisini gösteren sahte vekaletnameyi düzenleyen noterde Erdoğan da işlem yaptõrmõş İLHAN TAŞCI ANKARA - Deniz Feneri davasõ hükümlüleri için cezaevinde bulun- duklarõ dönemde sahte vekaletname hazõrlamakla suçlanan İstanbul 10. No- teri İsmet Büyükkılıç’õn Başbakan Tayyip Erdoğan’õn vekaletnamesini de imzaladõğõ anlaşõldõ. Ulaştõğõmõz belgeye göre, Başbakan Tayyip Erdoğan, “leh ve aleyhine açılmış veya açılacak tüm davaları takip etmek” üzere avukat olarak Ha- yati Yazõcõ’yõ görevlendirdi. Vekil tayinine ilişkin 7 Ocak 1998 tarihini taşõyan vekaletname, İstanbul Laleli’de bulunan 10. Noter İsmet Büyükkõlõç ta- rafõndan düzenlendi. Tayyip Erdo- ğan’õn bizzat “noter huzurunda” vekaletnameyi imzaladõğõ kayda ge- çirildi. Erdoğan’õn avukat olarak ve- kil tayin ettiği Hayati Yazõcõ, 22 Tem- muz seçimlerinden sonra kurulan AKP hükümetinde Devlet Bakanõ olarak görevlendirilmişti. Yazõcõ ha- len bu görevini sürdürüyor. Deniz Feneri Derneği’nin topladõ- ğõ 42 milyon Avro’yu amacõ dõşõnda kullandõğõ belirlenen ve yolsuzluk nedeniyle hüküm giyen Mehmet Gürhan da aynõ noterde işlem yap- mõştõ. 5 yõl 10 ay hapis cezasõna çarp- tõrõlan Gürhan’õn toplanan paralarõ aktardõğõ öne sürülen Kanal 7’nin sa- hibi Zekeriya Karaman’a geçen yõl genel vekaletname verdiği anlaşõl- mõştõ. İsmet Büyükkõlõç imzasõnõ ta- şõyan 21 Mayõs 2007 tarihli genel ve- kaletnameyle Gürhan, Türkiye’deki tüm şirketleriyle ilgili işlem yapmaya Karaman’õ vekil tayin etmişti. Ancak belgenin düzenlendiği tarihte Mehmet Gürhan’õn Frankfurt Höchst Ceza- evi’nde tutuklu olduğu ortaya çõkmõştõ. Davanõn iddianamesine göre, Gür- han 25 Nisan’da tutuklanmõştõ. Al- manya’daki cezaevinde 28. gününü ge- çiren Gürhan’õn İstanbul’daki 10. No- ter huzurunda vekaletnameyi nasõl imzaladõğõ bir türlü anlaşõlamamõştõ. Sahte vekaletname düzenlediği sa- võyla 10. Noter Büyükkõlõç hakkõnda İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nca soruşturma başlatõlmõştõ. Türkiye No- terler Birliği de Büyükkõlõç hakkõnda disiplin soruşturmasõ başlatmõştõ. Bü- yükkõlõç hakkõndaki soruşturmalara karşõn açõğa alõnmamõştõ. Noterler Birliği Başkanõ Hasan Yeni, “Adalet Bakanlığı hakkında soruşturma başlatılan noteri açığa alır. Açığa al- ma yetkisi yalnızca Adalet Baka- nı’nda. Ancak İsmet Büyükkılıç hâlâ görevinin başında” demişti. Noter Büyükkõlõç, 22 Temmuz 2007 seçimlerinde AKP İstanbul 2. Bölge- den milletvekili aday adayõ olmuştu. Kardeşi AKP’li Memduh Büyükkõlõç ise halen Kayseri’nin Melikgazi ilçe- sinin belediye başkanõ . Deniz Feneri yolsuzluğunda sahte vekalet düzenlemekle suçlanan İstanbul 10. Noteri’ne Tayyip Erdoğan’õn da yolunun düştüğü anlaşõldõ. Ulaştõğõmõz belgeye göre, Başbakan Erdoğan, 1998 yõlõnda Hayati Yazõcõ’ya davalarõnõ takip etmesi için verdiği vekaletnameyi, İstanbul Laleli’de bulunan 10. Noter İsmet Büyükkõlõç’a düzenlettirdi. Her yol bu notere çıkıyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle