22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 10 KASIM 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 9dishab@cumhuriyet.com.tr BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Obama ve Sistem www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali - Obama bugüne kadar, “Amerikan em- peryalizmini” eleştirdi mi? Bunu değiştir- mek istediğini söyledi mi? - Obama Batı kapitalizminin dünyaya za- rar verdiğini, kendisinin buna karşı çıktığını ifade etti mi? - Azgelişmiş ülkelerin Amerika’nın askeri ve siyasi baskısı altında ezildiğini ve buna çö- züm arayacağını ortaya koydu mu? Kısacası, Obama “sömürgeci sistemi de- ğiştirmek istediğini” söyledi mi? Hayır söy- lemedi. Yani meselenin esasına girmeden, Bush döneminin olumsuzluklarını ortaya koyarak sadece bunları eleştirdi. Ameri- ka’nın yüzde 65’i de buna karşıydı zaten. Ama, “sistem” değişmiyordu bir türlü. Çünkü ABD (ve Batı), ancak bu bozuk dü- zen üzerinde ayakta kalabiliyordu. Hatta, son krizde olduğu gibi, ayakta kalmakta bile zorlanıyordu. Bu sömürgeci düzen değişti- rilirse, Batı kapitalizmi de ortadan kalkar. Oba- ma, Batı’yı silecek bir düzen değişikliği ge- tirebilir mi? Bu teknik, iktisadi ve siyasi gerçeği göz ar- dı ederek Obama’yı “sisteme karşı savaşa- cak biri gibi göstermek” kara mizahtan baş- ka bir anlam taşımaz. - Çok doğru, Obama bir değişimi, daha doğrusu “bir değişim beklentisini” simgeliyor. Çünkü insanlar dünyamızdaki bu kötü sis- temin değişmesini istiyorlar. Ancak bunu bir “Amerikalı başkandan” beklemek çok yanlış. Bir “Amerikan başkanı” 6.5 milyar içindeki son insandır.. rengi siyah, beyaz, sarı hiç fark et- mez. Çünkü başkanı o koltuğa Amerika’nın sistemi taşımıştır. Amerika’nın sistemi, bu ülkenin küresel egemenliğine dayanır, başkan bunu sür- dürmek için yemin eder. Evet bir anlamda Amerika’nın sokaktaki insanları, “sade va- tandaşları” oylarıyla başkanın seçiminde et- kili olurlar. Ama sistemi işleten, bir başkanın uygulamalarının alt ve üst sınırlarını belirleyen “Amerikan kapitalizminin oligarşisidir”. Bunun içinde görünür ve görünmez güç- ler ve kurumlar bulunur. Başkan’ın işi, onla- rın çizdiği rotada gemiyi götürmektir. Baş- kanın kişisel tercihleri, ancak, “kapitalist oli- garşisinin çizdiği sınırlar içindedir”. Başkan ka- zara o sınırların dışına çıkmaya kalkarsa, şu ya da bu biçimde o koltuktan uzaklaştırılır. Hayal ve gerçek Cervantes’in Don Kişot’u hayaller âlemi- nin aydınlık yüzünü ve özlemlerimizi yansıtır. Amerikan başkanları ise kapitalist oligarşinin emirlerine uymakla yükümlü yöneticilerdir. Onları Cervantes’in kahramanı gibi göstermek en tehlikeli ve yanlış iş olur. Çünkü sistem- deki çürümüşlüğü, “gerçek toplumsal ve toplumcu güçlere değil”, hayal kahramanla- rına havale etmiş duruma geliriz. Sömürgeci sistemin sömürmesinden ya- rar sağlayanlar bunu kullanır. İnsanlar katılımcı demokrasi yerine Harry Potter romanların- daki hayal kahramanlarının peşine düşerler. “Cambaza bak” diyenler, dünyadaki bozuk sistemin daha da bozularak sürmesine yol açarlar. Hayal kurmak güzeldir. Bazen hayallerimiz bize aydınlık yolları açar. Ama Obama işi apayrı bir olay. G. W. Bush’u halk seçmedi; soğuk savaş sonrası, Amerikan (ve Batı) ka- pitalizminin Clinton’la yürümeyeceğini gören kapitalist oligarşi (sistem) getirdi. Bush, Or- tadoğu’da sistemin istediklerini yaptı. Saldırdı, vurdu, kırdı ve petrol şirketlerini yerleştirdi. Şimdi Amerikan sistemi bu saldırganlığın yarattığı kara tabloyu, “bir siyaha temizletmek istiyor”. - Anası beyaz olsa da pırıl pırıl bir siyahi… - Sempatik, zeki, karizmatik, olağanüstü bir konuşma ve etkileme gücüne sahip. - “Çirkin Amerikalı” fotoğrafı yerine oturtulan bir “Şirin Amerikalı”. - Chavez’den Sarkozy’ye, sıkı Alman Merkel’den Afrikalılara kadar herkes methi- ye düzüyor bizim siyahi çocuğa. - Obama daha koltuğa oturmadan Ame- rika psikolojik savaşı kazandı bile. Artık Obama’nın yapacakları (ve yapmayacakla- rı) hiç önemli değil. Yapmadan da yapmış ka- dar oldu. Hollywood yıldızları yerine… 1960’lı, 70’li yıllarda Amerika, dünyadaki bo- zulan imajını düzeltmek için ünlü Hollywood yıldızlarını diğer ülkelere gönderirdi. Terry Mo- re, Kirk Douglas gibi ünlülerden biz de na- sibimizi almıştık. Şimdilerde Obama bütün Hollywood yıldızlarını sildi süpürdü. Yakında “Obama görünüşlü” aktörler yerli dizilerde gö- rünmeye başlarsa hiç şaşmayın. Aslında El- van’ı Afrika’dan transfer ederek Obama’nın kan kardeşini çoktan ithal ettik bile. İngiliz, Fransız, İspanyol futbol takımlarının hemen hemen tamamını, “Obama’lar” dol- durmuşlar. Her yer siyahi kaynıyor. Ameri- ka’nın kendi atletlerinin yüzde 90’ı siyahi. Oba- malar dünyayı çoktan işgale başlamışlar. Bir farkla; sistemin aktif güçleri olarak, yok- sa onu değiştirmek için değil… Yeni ABD Başkanõ, füze kalkanõ taahhüdünde bulunmadõğõnõ açõkladõ Obama, Polonya’yõ yalanladõDış Haberler Servisi - ABD’nin yeni seçilen başkanõ Barack Obama, Polonya topraklarõna füze savunma sistemi yerleştirileceğine da- ir taahhütte bulunduğu yo- lunda Varşova tarafõndan ya- põlan açõklamayõ yalanladõ. Obama’nõn dõş politika da- nõşmanõ Denis McDonough, Polonya Devlet Başkanõ Lech Kazinski ile Oba- ma’nõn ABD-Polonya iliş- kileri üzerine telefonla olum- lu bir görüşme yaptõklarõnõ, ancak Kazinski’nin söyledi- ği gibi füze kalkanõ projesi konusunda yeni seçilen baş- kanõn taahhütte bulunmadõ- ğõnõ bildirdi. McDonough, Obama’nõn, seçim kampanyasõ sõrasõnda da açõkladõğõ gibi füze sa- vunma sistemi teknolojisi- nin önce uygulanabilir oldu- ğunun kanõtlanmasõnõ istedi- ğini belirtti. Obama’nõn füze kalkanõ projesinin Rusya’yõ tehdit ettiği yönündeki suçlamalarõn da incelenmesini ve Mosko- va’nõn bu yöndeki eleştirile- rinin haklõ olup olmadõğõnõn açõklõğa kavuşmasõnõ istedi- ği belirtiliyor. Polonya Devlet Başkanõ, Obama’nõn telefon görüş- mesinde, iki ülke arasõnda siyasal ve askeri işbirliğinin sürmesini umduğunu ve füze savunma sistemi projesinin süreceğini söylemişti. Başkanlõk seçimlerini kay- beden George Bush yöneti- mi, geçen ağustos ayõnda Po- lonya ile füze kalkanõ proje- si çerçevesinde bu ülke top- raklarõna füze savunma tes- isleri inşa edilmesi anlaşma- sõ yapmõştõ. ABD’nin füze kalkanõ pro- jesine karşõ çõkan Rusya, bu- na misilleme olarak Polonya sõnõrõndaki Kaliningrad’a kõsa menzilli füzeler yerleştirmeyi planladõğõnõ açõklamõştõ. ABD ordusu, füze kalka- nõnõn Rus füzelerini vuracak kapasitede olmadõğõnõ, sade- ce İran gibi ülkelerden gele- cek füze saldõrõlarõna karşõ sa- vunma amaçlõ olduğunu öne sürüyor. Bu arada, Rusya Devlet Başkanõ Dimitri Medvedev ve ile Obama’nõn, yakõnda bir araya gelme isteklerini dile getirdikleri bildirildi. İngiltere’de hastane skandalı Dış Haberler Servisi - İngiltere’de yayõmlanan Observer gazetesi, İngiltere’nin önde gelen çocuk hastanelerindeki koşullarõn, gelişmekte olan ülkelerdeki hastanelerden çok daha kötü olduğuna dair bir rapor yayõmladõ. Söz konusu hastanelerde çalõşan doktorlarõn õsrarlõ şikâyetleri üzerine soruşturma açõldõ. Raporda, personel ve donanõm yetersizliği yüzünden tedavinin geciktiği ve hastalarõn riske atõldõğõ vurgulandõ. Irak bölgesel seçimleri Dış Haberler Servisi - Irak’ta bölgesel seçimlerin, 18 vilayetin 14’ünde 31 Ocak’ta yapõlacağõ açõklandõ. Yüksek Seçim Kurulu İdari Başkanõ Kasõm el Abudi, seçim kampanyasõnõn bu ay sonunda veya gelecek ay başõnda başlayacağõnõ ve iki ay süreceğini duyurdu. Kuzeydeki bölgesel yönetimin kontrolündeki vilayetler Dohuk, Erbil ve Süleymaniye ile tartõşmalõ Kerkük’te ise seçimler daha sonra düzenlenecek. Polonya Başbakanõ Kazinski, ülkesine füze savunma sistemi yerleştirilmesi konusunda Obama ile görüş birliği içinde olduklarõnõ söylerken yeni seçilen ABD Başkanõ bu açõklamayõ yalanladõ. Obama, füze savunma sisteminin uygulanabilir olduğunun kanõtlanmasõnõ istiyor. Barış umudu seneye kaldı Dış Haberler Servisi - Mõsõr’õn Şarm Eşşeyh ken- tinde dün toplanan BM, AB, ABD ve Rusya’nõn oluştur- duğu Ortadoğu Dörtlüsü, İs- rail-Filistin barõş sürecinin gelecek yõl başlarõnda Mos- kova’da toplanacak bir kon- feransta ele alõnmasõnõ ka- rarlaştõrdõlar. Mõsõr’daki top- lantõnõn başõnda İsrail Dõşiş- leri Bakanõ Tzipi Livni ile Fi- listin Devlet Başkanõ Mah- mud Abbas el sõkõştõlar ve Ortadoğu Dörtlüsü temsilci- leriyle görüştüler. ABD’de seçimleri kaybe- den başkan George Bush, yõl sonuna kadar Ortadoğu’da bir barõş anlaşmasõna varõl- masõnõ hedefliyordu. Ancak ABD’li yetkililer Mõsõr top- lantõsõ öncesinde bunun ola- naksõz olduğunu kabul ettiler. Endonezya’nın Bali Adası’nda 2002’de ço- ğu yabancı turist 202 kişinin ölümüyle so- nuçlanan bombalı saldırıdan sorumlu tutu- lan 3 İslamcı militan kurşuna dizildi. İnfa- zın ardından, intikam saldırısı endişesiyle polis bütün ülkede alarma geçti. İmam Sa- mudra, Amrozi Nurhasyim ve Ali Guf ron’un Java bölgesindeki köylerinde düzen- lenen cenaze töreninde polisle İslamcılar arasında yer yer çatışmalar meydana geldi. Bazı kentlerde de çatışmalar yaşanırken kurşuna dizilenleri kahraman ilan eden İs- lamcıların, ülkede kargaşaya yol açmasın- dan endişe ediliyor. (Fotoğraf: AP) ali bombacõlarõ kurşuna dizildiBB ORTADOĞU MESUDİYE ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ’NDEN İLAN ESAS NO: 2008/10 Davacõ Sadiye KUVANCI vekili tarafõndan mahkememizin yukarõdaki esasõnda açõlmõş bulunan Gaiplik davasõnõn yapõlan açõk yargõlamasõ sõrasõnda alõnan ara karar gereğince; Mesudiye ilçesinde ve Põnarlõ Köyü’nde ilanõn yayõnlandõğõ tarihten itibaren 30 gün içerisinde gaiplik kararõ veril- mesi istenilen Hasan KUVANCI hakkõnda bilgi ve görgüsü olanlarõn mahkemeye başvurmasõ için Türkiye çapõnda ya- yõn yapan bir gazetede ilan edilmesine karar verilmiş olmakla; ilgililerine ilanen duyurulur. Basõn: 55642 URLA SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MÜDÜRLÜĞÜ DÜZELTME İLANI 2008/17 Stş. 15/10/2008 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nde yer alan 54415 nolu 2008/17 Stş.sayõlõ açõk artõrma ilanõnõn imar duru- mu bölümünde, 03/05/1995 tarih 205 sayõlõ kararõ ile onanan 1/1000 ölçekli mevzii imar planõ vardõr, kaks: 0,07 den 2 katlõ 250 mt.yi geçmeyen tek bir konut için inşaat izni vardõr, İl Tarõm Müdürlüğünden alõnacak görüş doğrultusunda ifraz edilip edilmeyeceği belirlenecektir, şeklinde yazõlmõş ise de; Urla Belediye Başkanlõğõnõn 03/11/2008 tarihli ya- zõlarõ ile, taşõnmazõn imar durumunun tekrar değerlendirildiği ve buna göre satõşa konu İzmir ili Urla ilçesi Yelaltõ ma- hallesi 645 ada 30 parselin 03/05/1995 tarih 205 sayõlõ karar ile onanan 1/1000 ölçekli mevzii imar planõna göre kaks: 0,07’den 2 katlõ konut amaçlõ inşaat izni vardõr denilmesi üzerine işbu imar durumundaki değişiklik düzeltme yoluyla ilanen tebliğ olunur. 03/11/2008 (Basõn: 59413) T.C. ÇAY İCRA MÜDÜRLÜĞÜ DAVET KÂĞIDI DOSYA NO: 2008/548 E. 1- Alacaklõnõn ve varsa vekilinin adõ, soyadõ ve adresi: Ali Erdener Kak- rak Vekili Av. Erkan DURSUN.ÇAY 2- Borçlunun ve varsa vekilinin adõ, soyadõ ve adresi: Belgin Çağlar. Şehit Cengiz Karataş Cad.lO/B.ÇAY 3- Haczin yapõldõğõ gün ve saat: 03.04.2008 ve 03.07.2008 tarihlerinde adõnõza kayõtlõ 03 PD 726 plakalõ araç için gõyapta yapõlan haciz işlemleri, İcra ve İflas Kanunu’nun 102’nci maddesi uyarõn- ca yapõlan haciz sõrasõn- da kendiniz veya Tebli- gat Kanunu hükümlerine göre tebellüğe yetkili kimse hazõr bulunmadõ- ğõndan işbu kâğõdõn teb- liğ tarihinden itibaren sö- zü edilen Kanunun 103’üncü maddesi gere- ğince onsekiz (18) gün içinde haciz tutanağõnõ tetkik ve bir diyeceğiniz varsa bildirmeniz için ic- ra dairesine başvurmanõz tebliğ olunur. 27.10.2008 (İİK.m.103) (Basõn: 59173) 70. Yılda Atatürk’ü Anarken ? 10 Kasımlar, Atatürk’e hesap vermek zorunda olduğumuz günlerdir. ? 85 yıl önce “Ulusal Ant” sınırları içinde kurduğu tam bağımsız, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin gerek yapısı, gerekse sınırları içerden ve dışardan başlatılan zorlamalarla değiştirilmek istenmektedir. ? Sınırların yeniden çizilmesi ABD’nin “Büyük Ortadoğu Proje- si” (BOP) ile, “laiklik” de yine bu projenin “Ilımlı İslam Devleti” önerisiyle gündemdedir. ? “Ilımlı İslam Devleti”ne, iktidardaki dinsel temelli parti, açıkça arka çıkmakta; ABD tarafından üretilen ve sınırlarımızı değiştiren haritalara da “kesin” bir “tepki” vermemektedir. ? “Yürütme”yi partileştiren, “yasama”yı buyruğu altına alan, “yargı”ya da el atıp dil uzatan bu iktidar, ülkede çoğunluğa dayanan bir “faşizm”i rahatlıkla uygulamaktadır. ? Ne var ki, “1923 Devrimi”ne inançla bağlı olanlar, Atatürk Cumhuriyeti’nin yapısını, niteliklerini ve sınırlarını, karşılığı ne olursa olsun, korumaya kararlıdırlar. ? Ve devrimin getirdiği “Aydınlanma”nın ışığında “çağdaşlık” yürüyüşünü sürdüreceklerdir. KADIN ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ Yönetim Kurulu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle