28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 MAYIS 2007 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr 6. Mersin Uluslararası Müzik Festivali geçen hafta başladı 15 İlk kez ilkyaz festivali Mersin Uluslararası Müzik Festivali 6. geçen hafta ilk kez bir ilkyaz festivali kimliği ile açıldı. Festivalin bu yılki yıldızı Letonyalı mezzosoprano Elina Garanca, açılış konserindeki sahneye hâkimiyeti, bilgili müzikçiliği ve güzel sesiyle dikkati çekti. İngiliz şef Karel Mark Chichon’un dinamik yönetimindeki Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, uvertürlerde ve ara müziklerinde parlak yorumlar sundu. Programın ilk yarısı Mozart ve Rossini’nin ağırbaşlı yapıtlarına, ikinci yarısı ise Zarzuela şarkılarıyla Bizet’nin Carmen’inden bölümlere ayrılmıştı. Festival kataloğu önceki yıllara göre daha özenle hazırlandığı halde, festivalde seslendirilecek yapıtların açıklamasına yer verilmemiş. Oysa konser programlarına yapıtlar hakkında eklenen bilgiler dinleyiciyi aydınlatır. Örneğin, ikinci yarıdaki şarkıların Zarzuela olduğu ve Zarzuela adının da 17. yüzyıl İspanyol saraylarında gelişen eğlenceli operetlere ait olduğu açıklansaydı, Elina Garanca’nın İspanyol tarzına özgü ses renkleri daha iyi anlaşılır, onun becerisi daha çok değerlenirdi. Festivallerin bir amacı da dinleyiciyi eğitmek, düzeyli dinletilerle müzik bilgisini geliştirmek olmalı. Mersin’de bir yıl içinde üç festival yer alıyor: Birisi sonbaharda yapılan, popüler müziği ve şenlik havasındaki eğlenceli ortamı içeren bir festival; ikincisi hemen kış sonunda yapılan Klasik Türk Müziği Festivali ve üçüncüsü de, Uluslararası Mersin Müzik Festivali. Dünya Festivaller Birliği’ne girmek için başvuran bu müzik festivali altı yıldır klasik müziğin dünyada ve ülkemizde ün yapmış sanatçılarını getiriyor. Onun işra sanatçımız Ayhan Baran değer bulunmuş. Bu bir kadirbilirlik örneği. Baran (d.1929), günümüzde hâlâ gerçek bir bas sesin özelliğini taşıyan, disiplinli çalışması, kendine özgü tekniği ile seçkinleşmiş, örnek bir sanatçı. Baran’ı, ödül töreni çerçevesinde ve açılış konseri öncesinde Murat Kodallı’nın piyanosu eşliğinde dinleyip alkışladık. 7’den 77’ye Kukla Tiyatrosu ? Kültür Servisi Black Light Siyah Tiyatro 7’den 77’ye Kukla Tiyatrosu Aytekin Özen’in yazıp yönettiği, Hülya Kırımlıoğlu’nun sanat direktörlüğünü, Emrah Eren’in müziklerini, Tolga Çebi’nin ise müzik düzenlemesini yaptığı Barış Yaprakları adlı oyunu bugün ve 2730 Mayıs tarihlerinde Süleyman Demirel Kültür Merkezi İzmit’te sahneye koyuyor. Festivalin bu yılki yıldızı Letonyalı mezzosoprano Elina Geranca, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde Mozart ve Rossini’nin ağırbaşlı yapıtlarıyla Bizet’nin Carmen’inden bölümler sundu. levi her yıl kentin müzik kültürüne yeni boyutlar katmak olmalı. Mersin’in turistik alanlarını da kullanarak Türkiye’nin çeşitli kentlerinden, hatta yurtdışındaki merkezlerden ilgi çekmeli. Klasik müzik gibi çağlar boyu özelliğini korumuş bir sanat dalını her yaşta izleyiciye sevdirmek için kentin tüm olanakları seferber edilmeli, tüm kuruluşları sponsorlukta yarışmalı. Bu festivalin bütçesini hafif müzik konserleriyle harcayıp, “daha geniş kitleye sesleniriz, halka ineriz” gibi gelip geçici ödünler verilmemeli. Hanri Atat ve Nevit Kodallı gibi kentin ileri gelen aydınları tarafından kurulmuş ve halen Tülay Bardakçıoğlu gibi her ayrıntıyı düşünüp tüm sorumluluğu üstlenen, özverili bir başkan tarafından yürütülen Mersin Müzik Festivali çok değerli bir varlık. Artık Türkiye’nin kültür tarihindeki yerini almış, kendi coğrafyası içinde ayrıcalığını kazanmış durumda. Onu yarınlara taşırken kimliğinden ve düzeyinden ödün vermemek gerekiyor. Mersin Müzik Festivali, yarınlarda Mersin kentinin tarihi anıtları gibi, en değerli varlıklarından birisi olarak anılmalı. Bu yıl festivalin Hanri Atat özel ödülüne ope AZIL SAY VE KLARNETÇİ SABİNE MEYER Geçen hafta son zamanlarda İstanbul’da beni en çok etkileyen konserlerden birisini dinledim: Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda yer alan klarnetçi Sabine Meyer ve Fazıl Say konseri. Dünyanın en önemli klarnet yıldızlarından birisi sayılan Sabine Meyer ile Fazıl Say sanki uzun yıllardır birlikte müzik yaparcasına uyum sağladılar. Francis Poulenc’in güzelim sonatında, Leonard Bernstein’ın, SaintSaens’in parlak yapıtlarında ve Darius Milhaud’nun o içe dönük ve ışıltılı Scaramouche’unda iki sanatçıyı oda müziği yapma keyfinin doruğunda bulduk. Fazıl Say’ı nicedir dinlememiştim. Bu kez hem oda müziğindeki olgun ve saygılı yorumculuğu hem de solo olarak çaldığı yapıtlardaki ince işlemeleri beni çok etkiledi. Maurice Ravel’in Sonatin’i öylesine mizacına uymuştu ki, sanki bir ayna onun içine dönmüş, onun iç dünyasını bize yansıtıyordu. Haydn’ın Do Majör sonatında eklediği zarif süslemeleri herhalde Haydn da duysa onaylardı. Umarım sanatçılar bu konseri dünyanın başka merkezlerinde de gerçekleştirirler. www.evinilyasoglu.com F İş Sanat’ta kapanış konseri ? Kültür Servisi İş Sanat 20062007 sezonunu bir dans ve müzik gösterisiyle sonlandırıyor. Günümüz Latin topluluklarının en popülerlerinden biri olan 2006 Grammy adayı Tiempo Libre, Türkiye’den dört salsa dansçısının da katılımıyla 26 Mayıs Cumartesi akşamı saat 20.00’de İş Sanat’ın yedinci sezonunun kapanışını, yaz aylarının da açılışını yapıyor. Konser biletlerinin fiyatları 2540 YTL arasında değişiyor. (0 212 316 10 83 www.issanat.com.tr) Shrek hasılat rekoru kırdı ? Kültür Servisi ABD’de hafta sonunda toplam 18 milyon kişinin izlediği “Shrek 3” hasılat rekoru kırdı. Film böylece, 2004 yılında gösterime giren “Shrek 2”nin 108 milyon dolarlık açılış hasılatı rekorunu da geçti. Diğer filmlerle kıyaslandığında ise “Shrek 3”, “Örümcek Adam 3” ve “Karayip Korsanları: Ölü Adamın Sandığı” adlı filmlerin ardından ilk üç günlük izlenme oranları sıralamasında üçüncü oldu. Arın Karamürsel ile Atilla AldemirŞevki Karayel ikilisinden... İki güzel yoğunçalar ÖNDER KÜTAHYALI üzik kurumlarımızın oluşturduğu yoğunM çalarlar ya da solocularımızın ortaya koyduğu benzer örnekler, kültür ve sanat yaşantımızın geleceğine yönelik en umut verici olaylardır, bunlardan ikisini tanıtmak istiyorum. MİAM’ın İstanbul’da yaptığı kayıtla EMI’den çıkan yoğunçalarda, emektar piyanistimiz Arın Karamürsel’i dinliyoruz. Yapım doyurucu. İşitme alanına dengeli biçimde yayılan piyanonun tonu dolgun ve doğal. Sanatçının tekniği kusursuz, yorumu içtenlik taşıyor. İlk iki kanalda, L. Van Beethoven’in Op. 111 No. 32 Do Minör Sonat’ı var. Büyük bestecinin en yoğun gürültüyü bile duyamadığı son döneminde, 1820’de yazdığı bu sonat, müzik yoluyla düşünce üretmenin örneğidir. Sanatçı, ikinci bölümde (Adagio) bu özelliği başarıyla yansıtıyor. Beethoven’in sonatını, Modest Musorgski’nin “Bir Sergiden Tablolar”ı izliyor. Burada Karamürsel’in virtüözlük gücüne tanık oluyoruz. Bi ricik itirazım, “Ortaçağ Şatosu” ve “Bydlu” başlıklı bölümlerin epey romantik çalınmasıdır. Buna karşılık “Civcivlerin Balesi” başta gelmek üzere öbür bölümlerde gerçekçi yorumlar var. Sanatçı, “Gezinti” (Promenade) teması üzerinde yapılan çeşitlemelerdeki zıtlıkları da çok iyi belirtiyor. İstanbul Konservatuvarı’nda, Paris’te ve Moskova’da yaptığı çalışmaların ardından yoğun dinletilerle kariyerini süsleyen Arın Karamürsel, bu yapımla sanatına kalıcılık kazandırmıştır. Kendisine sağlıklı günler dileriz. Tanıtmak istediğim ikinci yoğunçalar, “Türk Müziğinin Çağdaş Sesi” başlığını taşıyor. Yapımda, kemancı Atilla Aldemir ile piyanist Şevki Karayel, çağdaş bestecilerimizin kemanpiyano yapıtlarından örnekler sunuyorlar. Kitapçıkta ise Evin İlyasoğlu’nun, geleneksel Türk müziğini ve onun çağdaş müziğimizdeki yerini yorumlayan güzel bir yazısı var. Yoğunçalarda, A. Adnan Saygun’un “De TÜRK YAPITLARINDAN ÖRNEKLER met”ini, İlhan Usmanbaş’ın “Aproximate Duo”sunu, Fazıl Say’ın sonatını, Muammer Sun’un “KemanPiyano için Üç Parça”sını, Meliha Doğuduyal’ın “Vacum” ve “Encore” başlıklı parçalarını dinliyoruz. Kayıt çok iyi. Stereo etkisi dengeli; keman sol kanaldan, piyano da sağdan duyuluyor. Piyano orta kanala da yansımakta. Atilla Aldemir, teknik güçlükleri tam bir kendiliğindenlikle yeniyor. Çalınan pasajın güç olduğunu biliyorsunuz, fakat duyumsamıyorsunuz. Sanatçı aynı zamanda son derece güzel müzik yapıyor. Şevki Karayel de iyi ve yetkili bir piyanist. Tekniği ile ve ortaya koyduğu güzel müzikle dinleyeni doyuma ulaştırıyor. Saygun’un “Demet”indeki “Horon”da ve Sun’un “Üç Parça”sındaki “Köçekçe”de sanatçıların aldığı tempo, bence epey hızlı ve tedirgin ediyor. Usmanbaş’ın “Aproximate Duo”su ilginç bir çalışma; ayrı bir yazıda yorumlanması gerek. Doğuduyal’ın parçaları ise çağdaş bestecilerimizin geldiği son noktayı örneklemektedir. Beğeniyle dinleniyor. Bu güzel yapım nedeniyle iki sanatçıyı da candan kutlarım. YTÜ Oyuncuları’na beş dalda ödül ? Kültür Servisi Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Oyuncuları, Maltepe Üniversitesi’nin düzenlediği Üniversitelerarası Tiyatro Yarışması’nda sergilenen Milan Kundera’nın yazdığı “Anahtar Sahipleri” adlı oyunla en iyi oyun dahil beş ödül kazandı. YTÜ Oyuncuları; en iyi yönetmen Ali Kemal Birinci, en iyi kadın oyuncu Heves Duygu Tüzün, en iyi dekor tasarımı ve en iyi kostüm tasarımı dallarında birincilik ödülü aldı. ‘Cumhuriyet dönemi banknotları’ ? ANKARA (AA) Merkez Bankası, kuruluşunun 75’inci yıldönümü dolayısıyla, 24 Mayıs15 Haziran tarihleri arasında, Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin işbirliğiyle “Cumhuriyet Dönemi Banknotları” konulu sergi açacak. Cumhuriyet dönemi boyunca tedavüle çıkarılan banknotların yanı sıra genel olarak banknot üretim teknikleri ve ön tasarımdan örnekler yer alacak. SERGİ 31 MAYIS’A KADAR GÖRÜLEBİLİR Yaşam geçer sanat kalır Kültür Servisi Kadıköy Belediyesi Sağlık ve Sosyal Dayanışma Vakfı Suadiye Gönüllüleri’nin desteğiyle kas hastası ressamları Aydan Çelen ve Nuran Eruysal’ın “Yaşam geçer sanat kalır” düşüncesiyle açtıkları resim sergisi 31 Mayıs’a kadar Diem Bağdat Caddesi No: 418/12’deki Car Pe Diem kafede sanatseverleri bekliyor. K  M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R ? Ç İ Z İ K 2007 İstanbul Japon Şenliği başladı Kültür Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Japon Kültür Değişim Derneği Türklere Japonya’yı ve Japon kültürünü geleneksel Japon sanatları ile tanıtmak ve sevdirmek amacıyla “İstanbul Japon Şenliği” düzenledi. Dün Baltalimanı Japon Bahçesi’nde başlayan şenlikte Japonya’nın ünlü davul topluluğu Nagisa Daiko yaptıkları gösterilerle renk kattı. Bugün ise Feshane Uluslararası Fuar, Kongre ve Kültür Merkezi’nde 12.3016.30 saatleri arasında devam edecek olan şenlikte geleneksel Japon sanatları sergisi ve kursu, çay seremonisi “Sado” tanıtımı, Japon çiçek düzenleme sanatı “İkebana” , geleneksel Japon tahta bebeği “Kimekomi Ningyo”, Japon kâğıt katlama sanatı “Origami” , Japon hat sanatı “Shodo” sergileri ve kursu, çocuklar için Japon oyunu “Kodomono Teasobi” köşesi, geleneksel Japon kıyafeti “Kimono” kursu gibi geleneksel Japon sanatları ile Japon kültüründen esintiler yer alacak. Etkinliklere ücretsiz olarak katılınabilecek. İstanbul’un yaşam kültürü tartışılacak Kültür Servisi İstanbul Kültür Sanat Vakfı, 2425 Mayıs tarihlerinde Nişantaşı Fevziye Mektepleri Vakfı Işık Lisesi’nde “İstanbul’da Yaşam KültürüII” başlıklı bir sempozyum düzenliyor. “İstanbul’da Yaşam KültürüII Sempozyumu”, yarın saat 10.00’da Nişantaşı Fevziye Mektepleri Vakfı Işık Lisesi’nde Prof. Mustafa İsen ile İstanbul Kültür Sanat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şakir Eczacıbaşı’nın yapacağı birer konuşma ile açılacak. Bugün ve yarın iki gün boyunca “İstanbul’da Yaşam Kültürü”nün tartışılacağı sempozyuma aralarında Prof. İlber Ortaylı, Prof. Talat Halman, Prof. Hüsrev Hatemi ve İbrahim Altınsay’ın da bulunduğu 21 tanınmış uzman konuşmacı katılıyor. CUMHURİYET 15 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle