22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MART 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ticaret ve Sanayi Şurası’nda konuşan Erdoğan’dan, muhalefete Cumhurbaşkanlığı tepkisi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Adayın varsa açıkla’ Mumcu: Türkiye uydulaştırılıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, “Türkiye, devleti ve siyasetiyle uydulaştırılıyor. Türkiye’ye bağımsız bir devlet gibi siyaset yapma, uluslararası politikada söz söyleme imkânı bırakılmıyor’’ dedi. Partisinin Yenimahalle ilçe kongresinde konuşan Mumcu, yurttaşların yaşanan sürece sessiz kaldığını savunurken “Türkiye derin bir sessizliğe saplanmış vaziyette” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda nitelikli çoğunluk sağlanamaması durumunda Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını açıklayan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a tepki gösterdi. Erdoğan, “Adama sorarlar. Dün yapıldı, niye o zaman sesiniz çıkmıyordu da şimdi kalkıp yeni yeni şeyler icat ediyorsunuz” dedi. TOBB 4. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası’nda konuşan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile genel seçimlerin art arda yapılacağını anımsatarak, geçmişe bakıldığında böyle dönemlerin hep ekonomide dalgalanmalara sahne olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanının belirlenen zamanda ve anayasadaki kurallar çerçevesinde seçi Amerika... Ersel Kayaoğlu, Franz Kafka’yı anlatırken (Cumhuriyet Kitap dergisi) onun karmakarışık yapıdaki dünyayı yalın ama büyüleyici bir dille anlattığını yazıyor... Cumhuriyet Kitap dergisi son sayısında yine olağanüstüydü... Önce Ersel Kayaoğlu’nun yazısını okudum. Kayaoğlu, Franz Kafka’nın Can Yayınları’ndan çıkan “Amerika”sını anlatıyordu... Romanı ben daha önce okumuştum... Roman kahramanı Karl Rossmann’ın “taşı toprağı altın” sandığı Amerika’da yaşadığı sarsıcı düşüş ve hüzünlü yaşamöyküsü insanı etkiliyor... Karl’ı baştan çıkaran hizmetçi kız Johanna Brummer’den olan çocuğu ve ondan sonraki gelişmeler... Cumhuriyet Kitap dergisini okurken aklıma Allen Ginsberg’in “Amerika” şiiri geldi... “Amerika sana her şeyimi verdim, şimdi bir hiçim ben. Amerika, iki dolar yirmi yedi sent 17 Ocak 1956. Kendi kafama bile dayanamıyorum. Amerika, ne zaman bitireceğiz insanlarla savaşı? Al da kıçına sok atom bombanı. Keyfim yerinde değil, sıkma canımı. Kafam düzelmeden yazmayacağım şiirimi. Amerika ne zaman melekleşeceksin? Ne zaman soyunacaksın çırılçıplak? Ne zaman bakacaksın kendine mezarlıktan? Ne zaman yaraşır olacaksın milyonlarca Troçkistine?” New York Limanı... Özgürlük Anıtı... Kadının elindeki meşale... Karl, o meşaleyi gördüğünde şöyle düşündü mü bilemem: “Bu meşale değil, benim başıma gelecekleri işaret eden kılıçtır...” ??? Çağdaş toplumun metaforu nelerdir? Kentler, çok katlı binalar, oteller, tiyatrolar... Her şey neden kocaman? New York’u bilirim!.. Özgürlük Anıtı’nı uzun uzun seyretmiştim... Lübnan’daki şair Adonis haklıydı... “bir kadınbir kadın heykeli Bir elinde özgürlük dedikleri kâğıt parçasını Tarih dediğimiz kâğıt tomarını tutmaktadır. Adı dünya olan bu çocuğu boğmaktadır öteki eliyle.” Franz Kafka’nın roman kahramanı Karl, bir kayıp, bir ezilmiş, bir utanandır... Her yerde zenci olmak zordur... Romanın, öykünün ve şiirin bir dünyası var!.. Kitapsız yaşanır mı? Kadir Aydemir’in “Rüzgârla Saklı” şiir kitabı (Yitik Ülke Yayınları) “yitirilmiş sevdaları” saklıyor... “Uzuyor denizin sesi Ölü ağaçlarda gizlenen sis Açıyor sonsuz kanatlarını” ??? Turhan Günay ve Dilek Akıskalı’nın özenle hazırladıkları “Cumhuriyet Kitap” dergisinde Ayşe Kilimci, “Kadın ve Edebiyat”ı yazmış... Ayşe Kilimci soruyor: “Neden hep kadınlar sınıflandırılıyor?” Ardından devam ediyor: “Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın kaldırılması sözleşmesi ve kadınların insan haklarını biliyor mu, ülkemin kadınları? Emek nedir, hak nedir biliyor mu? Emeğin karşılıksız kalmadığı, hakların gasp edilmediği, ölmeye yatılmadan da yaşanacağı, borçtan, krizden azade hayatlar da olduğunu? Sağlıktan, güzelim dünyanın çağın nimetlerinden, kültürün edinilmesinden, kullanımından, müzikten, danstan, ezip kurşunlayan değil, gönendiren sevgiden haberi var mı? Sandığa konan kefensabundan, karagün akçasından, başını sokacak damaltından söz etmiyorum, hayır. Benim de bilmediğim, çoğumuzun bilmediği bambaşka dünyalardan, uzaktan izlediğimiz çağdaş dünyanın güçlü ülkelerindeki özgür, güçlü, korkusuz kadınlardan söz ediyorum. Özendiğimden değil, eğer aynı olanaklar ve kültürel, siyasal miras, parasal güç bizde de olsaydı, kadınlarımız bu gözüpeklik, direnç ve çabayla nerelere gelirdi? Onun geldiği o yerde toplum ve çocuklar, ülke ne güzel olurdu, onu düşünüyorum...” Kitap dergisinde Enis Batur’un tiryakisiyim... 16 Mart Salı günü René Char’ın şiiri çevresinde toplanılacak. Enis Batur şiir severlere haber veriyor. Yazımı René Char’ın dizeleriyle noktalıyorum: “Sağnak yaklaştığında yaban güvercininin söylediği türkü gibi, yağmurla, açan güneşle toza bulanırken hava uyanıyorum yıkanmış, eriyorum yükseldikçe. Bağını bozuyorum acemi göğün.” ? Cumhurbaşkanının Anayasa’daki kurallar çerçevesinde seçileceğini vurgulayan Erdoğan, Baykal’a tepki göstererek, “Adama sorarlar. Dün yapıldı, niye o zaman sesiniz çıkmıyordu da şimdi kalkıp yeni yeni şeyler icat ediyorsunuz” dedi. leceğini vurgulayan Erdoğan, “Adama sorarlar. Dün yapıldı, niye o zaman sesiniz çıkmıyordu da şimdi kalkıp yeni yeni şeyler icat ediyorsunuz. Kendileriyle bu kadar çelişkiye düşen insanları milletimiz hep mahkum etmiştir. Nereye sandığa. Niye? Bu samimiyetsizliktir. Ülkem dürüst siyasetçi arıyor, samimi, ilkeli arıyor. Bunlardan taviz verenlere de asla prim vermiyor” dedi. Yaşanan süreçte kendisine yönelik eleştirilere Türkiye adına üzüldüğünü belirten Erdoğan, şöyle devam etti: “Seversin sevmezsin Tayyip Erdoğan şu anda Türkiye’nin Başbakanı’dır. Beğenirsin beğenmezsin, ama şu anda o makamın millet tarafından getirilmiş Başbakanı’dır. Bu makamı zedelemeye, gölgelemeye kimsenin hakkı yoktur. Öyle zannediyorlar ki, böyle yaparak genel seçimlerde daha fazla oy alacaklar. Ben size şimdiden söylüyorum. Alamayacaklar, daha az oy alacaklar. Neye dayanarak söylüyorsunuz? Yıllar yılı edindiğim tecrübeye dayanarak söylüyorum. Çünkü halkımın nabzını iyi okuyan birisiyim, uzaydan gelmedim, gökten zembille inmedim. Sizler nasıl bu hayatı yaşıyorsanız, siyaseti iyi yaşayarak gelmiş birisiyim. Çünkü halkım bu hakaretlere eyvallah etmeyecektir.” ‘Öcü üretiyorlar...’ Cumhurbaşkanlığı için kendi adaylarını belirledikleri takvime kadar açıklamayacaklarının altını çizen Erdoğan, bunun partilerinin bir ilke kararı olduğunu söyledi. Erdoğan, muhalefete, “Senin adayın varsa açıkla. Kendine güveniyorsan kendin çık kendini açıkla. Bak bakalım parlamento sana ne kadar itibar ediyor. Millet sana ne kadar itibar ediyor. Bunu daha iyi görürsün” diye seslendi. Muhalefetin kendilerini bir “tuzağın içerisine” çekmeye çalıştığını savunan Erdoğan, “Kendi minderinde biz den mücadele istiyor. Biz bu ülkenin minderinde siyaset mücadelemizi sürdürüyoruz. Herhangi bir partinin minderinde değil” dedi. Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Modası geçmiş hayali senaryoları artık bu ülke çoktan aştı. O ortaçağ zihniyetine, korkuluk ve öcü üretme anlayışına artık son veriliyor. Bu ülke bu millet, yoluna hayırla devam etsin diye. Hiç kimse bu milleti cahil yerine koymasın. Millet neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Söyleyecek sözü olan çıksın konuşsun. Türkiye demokrasiyi, demokratik mekanizmaları artık içselleştirmiş açık ve şeffaf bir ülke. Burada kalkıp öcüler üretme gayreti içerisine girmek, aynen bumerang gibi kendilerine dönecektir.” KEMALİST CUMHURİYET ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Ağar’dan hükümete tepki ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, sağlıkta “paran yoksa öl’’ anlayışının yerleşmeye başladığına işaret ederek, “Bunun kabul edilebilir bir tarafı yoktur’’ dedi. 14 Mart Tıp Bayramı’nın arzu edildiği gibi kutlanamayacağını söyleyen Ağar, ‘’Bayram bayram olmaktan çıkarılmıştır. Türkiye’nin onur ve gurur duyduğu doktorları bugün bu iktidarın yanlış uygulamaları yüzünden üzüntü ve sıkıntı içindedirler’’ diye konuştu. ‘Tayyip’i alana Unakıtan bedava’ ? Isparta’da düzenlenen mitingde konuşan Tuncay Özkan, “Korkmayın, korkunun kralları sallanıyor, Ankara sallanıyor, Ankara’nın işgali bitiyor” dedi. SERGÜL CANIGÜR ADD’den destek ziyareti ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) ADD Bornova Şubesi Yönetimi ve üyeler, dün Kanaltürk ve gazetemiz İzmir bürolarını ziyaret ederek sansür girişimlerine karşı destek mesajlarını ilettiler. Aralarında Ege Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Kayhan Kantarlı’nın da bulunduğu üyeler adına konuşan şube başkanı Levent Emre, “Konuşan diller, yazan kalemler susturulmaya çalışılıyor” dedi. ‘AKP, sendikaları da bitiriyor’ ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir milletvekilleri Ahmet Ersin, Yılmaz Kaya ve Erdal Karademir, sendikal çalışmalar hakkında bilgi almak amacıyla enerji, su ve gaz işkollarında örgütlü, TESİŞ ile OLEYİS İzmir şubelerini ziyaret etti. Hükümetin sendikal çalışmaların önünü tıkama anlayışında olduğunu belirten milletvekilleri, işsizliğin yaklaşık yüzde 20 olduğu bir dönemde işçilerin ekmeğini kaybetmemek için sendikal mücadeleden çekinmeye başladıklarını vurguladılar. Vali alkışlarla uğurlandı ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Emniyet Genel Müdürlüğü’ne atanan İzmir Valisi Oğuz Kağan Köksal, kentten dün alkışlarla uğurlandı. Köksal, önceki gün Balçova Termal Tesisleri’nde düzenlenen veda resepsiyonunda da “İzmirlilerin artık Ankara’da sonuna kadar açık bir gönül kapısı var” dedi. ISPARTA Isparta Demokrasi Platformu’nca düzenlenen “Kemalist Cumhuriyet” mitinginde yüzlerce kişi laikliğe sahip çıkacaklarını bir kez daha vurguladı. Isparta Spor Salonu önünde toplanan yaklaşık bin kişinin yürüyüşü AKP iktidarınca kapatılan Isparta Garı önünde sona erdi. Burada gerçekleştirilen mitinge ADD, Eğitimİş, Türkiyem Topluluğu, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği, DSP İl Örgütü destek verdi. Mitinge Denizli, İzmir, Burdur, Antalya, Konya, Aydın il ve ilçelerinden de çok sayıda kişi katıldı. Mitingde konuşan ADD Isparta Şubesi Başkanı Mahmut Özyürek “İstanbul’da, İzmir’de, Ankara’da miting yapmak kolaydır. Bu mitingi şeriatın ve şeriatçının çoğunlukla yaşadığı Isparta’da yapmamız bizim için çok önemliydi. Buraya katılanlar bize umut ışığı oldu” diye konuştu. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak da Özyürek, “Elhamdülillah şeriatçıyız diyerek Cumhurbaşkanlığı’na aday olanlar, yargıda hesap vermektense, Çankaya Köşkü’nün duvarları arkasına saklanmanın yollarını aramaktadırlar. İşte bugün bu sinsi, kirli oyunu bozmak aydınlık yarınlarımıza, ülkemize, ulusumuza, vatanımıza, onurumuza, namusumuza sahip çıkmak için buradayız. Kendilerine karşı olan Cumhuriyet gazetesi ve Kanaltürk’e yapılanları da şiddetle kınıyoruz” dedi. Özyürek’in konuşması sık sık “Cumhuriyete uzanan eller kırılsın”, “Kanaltürk’e uzanan eller kırılsın”, “Çankaya’nın yolları şeriata kapalı”, “Amerika’nın imamı kaça sattın vatanı”, “Kemalist uyanış engellenemez”, “Tayyip’i alana Unakıtan bedava” sloganlarıyla kesildi. Kanaltürk’ün kurucusu Tuncay Özkan da konuşmasına “Bana ‘Is parta’ya gitme, oraya kimse gelmez’ dediler. Ben de ‘Bir kişi gelir, biz bin oluruz’ dedim” sözleriyle başladı. Özkan, Kanaltürk’e yapılan baskılar ve AKP iktidarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Korkudan meydanlara inemeyip şu anda evlerinin camlarından gizlice bakanlar, korkmayın, korkunun kralları sallanıyor, Ankara sallanıyor, Ankara’nın işgali bitiyor. Kanaltürk’ün başına benim yüzümden gelmeyen kalmadı. Bizi başkalarına benzettiler. Alnımız açık, gelsinler sülalemizi soruştursunlar, soruşturmayan namerttir. Biz bir sevdanın umut yolculuğundayız. Bize ‘paronayak’ dediler. Desinler... Biz ‘para manyak’ değil paranoyağız. Anadolu her bahar yeniden dirilir.” [email protected] Türkiye Gençlik Birliği’nce düzenlenen gösteride Başbakan Erdoğan’a tepki Cumhurbaşkanı niteliği yok İstanbul Haber Servisi Türkiye Gençlik Birliği’nin (TGB) Galatasaray’da düzenlediği gösteride Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilme niteliklerini taşımadığı savunularak “Cumhurbaşkanı Türkiye’nin laik yapısını hedef alan tarikatlara en ufak taviz vermeyen ve Atatürk düşmanlığı yapmayan birisi olacaktır” denildi. Cumhurbaşkanlığı seçimine kısa bir süre kalması nedeniyle gösteri düzenleyen grup adına konuşan TGB Genel Başkanı Adnan Türkkan, “Türkiye tarihi bir Cumhurbaşkanlığı seçiminin eşiğindedir. Cumhuriyetle hesaplaşma içinde olanlar, emperyalist güçlerle işbirliği yapanlar ve ortaçağ gericiliğini temsil edenler, Mustafa Kemal’in koltuğuna göz dikmişlerdir. Atatürk’ün kapattığı tarikatlar toplumumuzu bir ağ gibi sarmıştır. Son dört yılda Türkiye’nin dış borcu ikiye katlanmıştır. YÖK Yasa Tasarısı ile üniversitelerimizin şirketleşmesine ve tarikat yuvası haline gelmesine izin vermişlerdir” dedi. Başbakan Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilme niteliklerinin hiçbirini taşımadığının altını çizen Türkkan, “Hikmetyar’ın dizinin dibinde poz veren, ‘Benim gö ? Galatasaray’da bir gösteri düzenleyen Türkiye Gençlik Birliği üyesi gençler, cumhurbaşkanının, laik yapıyı hedef alan tarikatlara en ufak taviz vermeyen, Atatürk düşmanlığı yapmayan biri olması gerektiğini söylediler. revim ülkemi pazarlamaktır’ diyen, Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanlığı ile övünen, hakkında onlarca yolsuzluk dosyası bulunan, danışmanını Amerika’ya gönderip ‘beni kullanın’ diyen birisi Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı olamaz. Avrupa Birliği ve ABD onayıyla cumhurbaşkanı adayı olan herkesle mücadele edeceğiz” açıklamasını yaptı. Sadece belli isimler üzerinden Cumhurbaşkanlığı tartışmasının yapıldığını belirten Türkkan, Türkiye’nin bağımsızlığını ve bütünlüğünü kararlılıkla savunmayan kişilerin cumhurbaşkanı olmasını istemediklerini belirtti. Bağımsızlığın kalesi Türkkan, “Cumhurbaşkanlığı, bağımsızlığın kalesidir. Seçilecek cumhurbaşkanı, Avrupa Birliği’nden gelen kanun larla anayasamızın tahrip edilip Cumhuriyetimizin yıkılmasına izin vermeyecek ve Atatürk’ün temel ilkelerine sonuna kadar bağlı olacak, Türkiye’nin laik yapısını hedef alan tarikatlara en ufak taviz vermeyen ve Atatürk düşmanlığı yapmayan birisi olacaktır” dedi. Bir gösterici, Amerika’nın sözünden çıkmayan bir cumhurbaşkanını ABD bayrağı renklerinde kıyafet giymiş bir kukla şeklinde canlandırdı. “Amerikan imamı Çankaya’ya çıkamaz”, “Çankaya’ya değil Yüce Divan’a” pankartları taşıyan grup, basın açıklamasının ardından dağıldı. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 İMZA GÜNÜ ‘Seçim Türkiye’yi ileriye taşımalı’ İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye’nin büyük sorunlarla karşı karşıya olduğunu ve önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanlığı seçimi ile tarihi kararlara imza atacağını belirterek, “Bu kararlar Türkiye’yi bölmeye, birbirine düşürmeye yönelik, geriye götüren kararlar değil, Türkiye’yi ileriye taşıyan, kaynaştırmaya yönelik kararlar olmalıdır. Cumhurbaşkanlığı makamı Türkiye’nin şerefini, onurunu temsil ettiği yerdir. Bu makam korunmalıdır” dedi. Kadıköy’deki ilkokullarda okuyan 78 bin öğrenciye yönelik AğızDiş Sağlığı Eğitim ve Korucu Hekimlik uygulamaları ile ücretsiz tedavilerinin yapılacağı Ağız Diş Sağlığı Polikliniği dün Baykal’ın da katıldığı törenle dün hizmete açıldı. Baykal, gazetecilerin CHP Milletvekili Zeynep Damla Gürel’in kapkaça uğramasıyla ilgili bir sorusu üzerine, İstanbul’un artık yaşanabilir bir kent konumunda olmadığını belirterek, “İstanbul, öyle anlaşılıyor ki sahipsiz bir kenttir. İstanbul’un bu sorunlarla baş edecek bir yönetimi yoktur. Yani İstanbul, iflas etmiş bir kent konumundadır. Bundan büyük üzüntü duyuyorum’’ dedi. DENİZ KAVUKÇUOĞLU Can Yayınları Standı’nda bugün kitaplarını imzalıyor. 14.0018.00 arası TÜYAP BURSA KİTAP FUARI CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle