18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 KASIM 2007 CUMARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB B PB B B B B B B 16 14 15 15 18 16 19 16 14 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya B PB Y PB S S B S B 13 12 13 11 13 12 8 7 22 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B PB PB PB Y Y Y Y 19 19 12 12 11 12 5 6 1 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz’in doğusu, Doğu Anadolu’nun doğusu ile Siirt ve Batman çevreleri yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Yağışlar genellikle yağmur, Doğu Anadolu’da karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacak. Hava sıcaklığı batı bölgelerde 13 derece artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y Helsinki Y Stockholm Y Londra Y Amsterdam Y Brüksel B Paris PB Bonn Y Münih Y 0 5 7 7 8 7 8 9 7 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y PB Y Y PB PB B PB Y 8 12 13 10 14 15 19 17 8 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm PB Y PB B Y Y PB Y Y 1 11 7 15 7 7 6 21 17 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada Oysa, PKK terörünün varmak istediği hedefler, cinayetleri on beş yirmi yıl önce ne ise bugün de o. Ama Avrupa Birliği’nin aday ülke Türkiye’yi denetleyen, azarlayan ve herhangi bir konuda emredici tavırlar takınan söz sahibi yetkililerinde değişiklik gözleniyor. Örneğin milli damat sıfatlı Türkiye AB Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, gün ortasında hemen her çevreyi şaşırtan bir açıklama yaptı: “…10 yıl önce terör konusunda daha az bilgi sahibiydik ve saçmalıyorduk…” dedi. Ne değişti ki Bay Joost böyle bir yargıya vardıklarını birden açıklayabildi? PKK ise aynı PKK. Hatta düne oranla daha da güçlü, son yıllarda Batı’dan aldığı destek giderek artan PKK. Türkiye yıllardır, Avrupa kapılarında AB ülkelerine, PKK’nin terör faaliyetlerini ve amaçlarının Türkiye’yi bölmek olduğunu anlatmaya çalıştı. Almanya, Fransa, Danimarka, Hollanda.. bu anlatımlar, uyarılar karşısında duvar kadar sessiz kaldılar. 9. Cumhurbaşkanı Demirel, Almanya ziyaretinde Başbakan Kohl’u uyardı. Ülkesindeki PKK’nin bir gün Türkiye’dekine benzer şiddet hareketlerine başvurabileceğini anımsattı. Alman yetkilileri bu uyarılardan bir ders çıkardılar: Almanya’da, şiddete başvurmamaları koşuluyla dernek kurmakta, bu dernekler kanalıyla Türklerden para toplamakta, “temel hedeflerini” anlatmakta PKK’yi özgür bıraktılar! Yakaladıkları PKK teröristlerini sudan nedenlerle Türkiye’ye vermeyi reddettiler. Çoğu Batı ülkelerinde PKK; özgürlük savaşçısı, gerilla hareketi diye tanımlandı. AB ülkelerinde Türkiye’nin birliğine bütünlüğüne karşı harekete geçen PKK serüvenlerine ait liste uzar gider. Avrupa PKK gerçeğini bildiğine göre, ne oldu? AB yöneticilerinin kafasına acaba saksı mı düştü de önde gidenlerinden biri birdenbire, “daha önce saçmalıyorduk” diye açıklama yaptı. ??? ABD Başkanı Bush’un PKK’yi düşman ilan ettiğinden beri hava PKK’ye lodostan poyraza dönüşüverdi. Azılı Türk düşmanları, örneğin AB Rum Milletvekili Matsakis, PKK’ye karşı, hatta artık yabancı ellerde bile Türkiye’de giderek yerleşen bir kanıyı dile getiriyor: “DTP, PKK ile arasına mesafe koymalı” diyor. El bebek gül bebek diye davrandıkları, hatta her gelişlerinde gittikleri Diyarbakır’ı ziyaretlerinde bölücülüğü kışkırtabileceğini önemsemeden Kürtlerin siyasal haklarını (tabii bir parti aracılığıyla) savunmalarını salık verdiler. Bugün Avrupa Birliği bu yolda yürüdüğü kaygısı veren partinin bölücü PKK ile ilgisini kesmesini istiyor. Evet ne oldu da birden hava değişti? ABD’den AB’ye kadar hemen hemen her ülke, PKK’ye karşı önlem alınmasına yanlı oldular. Türkiye’nin Güneydoğu sınırlarından burnunu dışarı çıkarmasına karşı olanlar, sınırlı da olsa sınır ötesi operasyonlara rıza göstermeye başladılar. Tabii, iktidarımız dirayetli, kararlı, azimli tutumunun bu sonucu sağladığını söyleyecektir. PKK, eski tas eski hamam. Tellakları bile değişmedi. Bu hükümet dün de vardı. Dün söylediklerini bugün de yineliyor. Batı’nın davranış değiştirmesini hükümete bağlamak olanaksız. Bu nedenle, kuşkulanıyor insan; acaba ABD’den başlayarak Batı’yı saran tutum değişikliğinin altında yeni bir şeylerin tezgâhlanması mı yatıyor? Gelişmeler bu soruyu yanıtlayacaktır. Bir şeyler dönüyor, yeni bir şeyler tezgâhlanıyor ama, ne? Alevilere AKP ablukası ? Baştarafı 1. Sayfada GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY yip Erdoğan’ın Alevilerle ilgili çalışma yapma konusunda görevlendirdiği AKP İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu’nun girişimleri Alevi toplumunda tartışmalara neden oldu. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre, Aleviliğin temsili için Başbakanlık bünyesinde yeni bir genel müdürlük oluşturulacak. Genel müdürlük çatısı altında ayrıca cemevleri ve Alevi enstitüleri kurulacak. Cemevlerinde en az birer dede, zakir ve hizmetli görev yapacak. Gereksinim duyulması halinde bu sayı daha da arttırılacak. Projeyi destekleyen Alevi örgütlerine göre, Türkiye genelinde birkaç bin cemevi kurulacak. Buralarda görev yapacak tüm kişiler devlet memuru olacak. Cemevlerinin kurulacağı yerleri, camilerde olduğu gibi belediyeler tahsis edecek. ra’da geniş katılımlı bir Alevi Kongresi düzenlemesi bekleniyor. Buraya katılacak örgütlerle Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) ve Cem Vakfı’na alternatif yeni bir federasyon örgütlenmesine gidilebileceği kaydediliyor. 22 Temmuz seçimleri öncesinde gerek ABF gerekse Cem Vakfı AKP’ye oy verilmemesi yönünde çağrı yapmıştı. AKP’li Çamuroğlu, konuyla ilgili somutlaşmış bir durum olmadığını belirterek “Ortada sadece Alevilerin sorunlarının çözümü konusunda bir irade var. Sayın Başbakan bu sorunların üstüne gidilmesini ve çözülme sini istiyor. Benim de siyasete giriş amaçlarımdan biri buydu.Ama, bir hukuk sistemi var, bu sistem içinde bir bürokrasi sistemi var. Bunun içinde biz en uygun çözümleri aramak için çalışma başlattık” dedi. Cemevlerine yasal statü Cemevlerine yasal statü sağlanması konusunda gerekli çalışmaların yapılacağını anlatan Çamuroğlu, enstitülerin de bu noktada önem taşıdığını söyledi. Çamuroğlu, “Yani öyle şeylerle karşılaşıyoruz ki,Ali’siz Alevilik diyen kuruluşlar olabiliyor. İslam dışıdır diyenler olabili yor. Dolayısıyla bu meselenin üzerine gidilecek” diye konuştu. Amaçlarının bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek olduğunu savunan Çamuroğlu, kendisini eleştiren Alevi örgütlerine de yanıt verdi. Çamuroğlu, şunları kaydetti: “Ben bu arkadaşlarımıza sorarım: Ali’siz Alevilik var mıdır? Alevilik İslam dışı mıdır? Stadyumlarda semah döndüler, ayıp değil midir? Spor salonunda semah dönülür mü? Bizden öğrendikleri geleneği bize öğretmeye kalkmasınlar. Kimse işine gelince gelenekçi, işine gelince yenilikçi olmasın.” İl başkanlıkları yerel seçimde oy alabilmek için çalışma yürütüyor AKP’nin Alevi raporu CEMİL CİĞERİM Enstitüler kurulacak Alevi enstitülerinin temel amacı ise Alevi dedelerini yetiştirmek olacak. Cemevlerinde görev yapacak dedeler, enstitülerde yetişecek. Enstitüler, Türkiye’nin yalnızca birkaç ilinde kurulacak. Bunlardan ilki Antalya’nın Elmalı köyündeki Abdal Musa Vakfı öncülüğünde yaşama geçirilecek. Yapılacak tüm çalışmaların fikir altyapısını oluşturmak üzere Alevi dedelerinden oluşan 40 kişilik bir komisyon kurulacak. Aleviliğin ders kitaplarında daha ayrıntılı yer alması konusunda da çalışma başlatılacak. Hükümetin ayrıca 2008 yılı Ocak ya da Şubat ayında Anka SAMSUN AKP, yerel seçim öncesi Alevileri partiye çekme çalışmalarını hızlandırdı. İl başkanlıkları, Alevilerin oy potansiyeliyle ilgili raporlar hazırlayarak genel merkeze gönderiyor. AKP Samsun İl Başkanlığı’nca hazırlanarak genel merkeze gönderilen “Alevi Raporu”nda AKP’nin Samsun’da genel seçimde yüzde 58 oy aldığı, referandumda ise katılımın yüzde 69, “evet” oylarının ise yüzde 77 çıktığı vurgulandı. Ancak Alevilerin yoğun olarak yaşadığı yerlerde başarı elde edilemediğine dikkat çekilen raporda, “Havza, Ladik ve Salıpazarı ilçelerimizde Alevi vatandaşlarımızın yoğun olduğu köy ve mahallelerde teşkilatlanma sorunu yaşanmıştır. Bu bölgelerde oy oranımız da genel ortalamadan düşüktür” denildi. AKP İl Başkanı Ali Akyüz, genel merkeze gönderdikleri raporun yerel seçimler için yürüttükleri rutin bir değerlendirme, fizibilite çalışması olduğunu söyledi. Akyüz, “AKP’nin vatandaşın gözündeki yerini belirlemek için birtakım sorgulamalar yapıyoruz. Köy, mahalle temsilcileri ile sürekli toplantılar halindeyiz. Hedefimiz yerel seçimlerde daha fazla oy almaktır. Neden AKP’ye oy vermemişler? Ne sorun var? Sorgulamak amacıyla yapılmış bir değerlendirmedir” diye konuştu. Hizmetlerin gitmesinde herhangi bir aksaklık olup olmadığını sorguladıklarını savunan Akyüz, “Adil bir şekilde hizmetler götürülüyor mu? Neden AKP’ye oy vermemişler? Alevi vatandaşları partiye nasıl çekeriz diye araştırıyor ve çalışıyoruz” dedi. Jack Straw protestosu İngiltere Adalet Bakanı Jack Straw, “Türkiye ve AB: Güvenlik ve Refah İçin Ortaklık’’konulu bir konuşma yapmak üzere geldiği Boğaziçi Üniversitesi’nde (BÜ) Yurtsever Cepheli öğrenciler tarafından protesto edildi. Öğrenciler, “Katil Straw Go Home”, “Irak ve İran halkları yalnız değildir”, “İşgalci Straw, ülkemizden def ol” dövizleri taşırken “Emperyalizm yenilecek, direnen halklar kazanacak”, “Kahrolsun İngiliz emperyalizmi”, “Bu ülke, bu halk satılık değil” sloganları attı. Öte yandan katıldığı bir televizyon programında soruları yanıtlayan İngiltere Adalet Bakanı Jack Straw, “DTP’nin kapatılması halinde bunu kınamayacaklarını” söyledi. (Fotoğraf: AA) kez yutkunup bir kez konuşmak gerekir. Bizimkiler işi tersine çevirdiler. Nerede plan görseler eşbaşkanlığına soyunuyorlar. Dışımızdaki planların içine balıklama dalmaları bir yana... İçimizdeki temel sorunların çözümünü de dışa bağımlı hale getiriyorlar. Terör, günümüz koşullarında hiçbir ülkenin tek başına üstesinden gelemeyeceği bir bela. Buna karşın böyle bir tehditle karşı karşıya kalan hiçbir ülke, sorunun çözümünü başka ülkeye havale etmez. AKP ediyor... AKP’nin PKK terörü için ABD’yle girdiği ilişki, iki eşit ülkenin sorunu masaya koyup karşılıklı çıkarlar çerçevesinde çözmeye çalışması değil. ABD’nin, AKP’yi köşeye sıkıştırıp bir “çözüme” mahkum etmesi! ??? Güncel saptamanın ardından yakın geçmişe bakıp, yakın geleceği görmeye çalışalım... 90’lı yıllarda Ankara’da en çok konuşulan konuların başında şu geliyordu: Irak’ta ABD dayatmasıyla oluşturulan 36. paralel... ABD, Saddam yönetimini Bağdat’a mahkum etmiş, güneyde ve kuzeyde “uçuş yasağı” getirmişti. Kuzeyde 36. paralelin yukarısı Saddam’a yasaktı. 36. paralele bakan herkesin görüşü büyük ölçüde paraleldi: ABD, Irak’ın kuzeyinde özel bir oluşum yaratıyor, besliyor. Niçin? Bölgede kendine sadık, Kerkük petrollerini tamamen kendi kontrolünde tutabileceği yerel yapı oluşturmak için... Kimin yardımıyla? Türkiye’nin... Bu yapı Türkiye’ye zarar verir mi? Sorunun yanıtı parçalıydı. Ancak baskın görüş şuydu: “Türkiye için bir numaralı tehdit olur.” Bunu sezen Türkiye, BarzaniTalabani’yi kontrolünde tutmak için özel mekanizmalar geliştirmeye çalıştı. ABD, böylesi mekanizmaları sezer sezmez hemen bozdu, Kuzey Irak’ı tümüyle kendine bağladı. TBMM’nin 6 ayda bir uzattığı Çekiç Güç’le de bölgenin güvenliğini ve kontrolünü sağladı. ??? 36. paralelli, Çekiç Güç’lü yapı, ABD’nin Irak’ı işgal ettiği gün işlevini tamamladı. O günden sonra yeni plan gündeme geldi. Neydi yeni plan? Kuzey Irak oluşumunu usul usul devlete dönüştürüp, oradan Türkiye planlarını yürütmeye başlamak. Durum tersine dönüyor: 90’lı yıllarda Türkiye’den Irak’ı parçalama planı yürütüldü... Şimdi Irak’tan Türkiye’ye yönelik plan yürürlüğe konmak isteniyor. Türkiye’nin Irak’a operasyon düzenlemesi konuşuladursun, Irak’tan Türkiye’ye operasyonlar için düğmeye çoktan basılmış durumda! ABD patentli, AKP taşeronlu planların açılımında şu var: PKK terörü bitirilecek! Belki ayrıntı gibi gelebilir ama, PKK bitirilecek denmiyor, PKK terörü bitirilecek deniyor! Bunu Türkçeye şöyle çevirebiliriz: PKK 1999’da birinci ömrünü doldurmuştu, 20078’de ikinci ömrünü dolduruyor, sırada üçüncü ömür var! Özetlemek gerekirse, ABD diyor ki: PKK bitecek! Çok doğru; PKK bu gidişle değişik adlarla, Suriye’de, İran’da, Irak’ta, Türkiye’de her yerde bitecek! Bunun için gerekli kin tohumları da tüm coğrafyaya ekiliyor. Tohumun hemen anlaşılamaması doğal. Özel üretim... Hibrit! ankcum?cumhuriyet.com.tr Nü’lere tülbentli sansür BEKİR ŞAHİN Dertli Öğretmenlerimiz... Mustafa GAZALCI Eski CHP Denizli Mv. ? Baştarafı 2. Sayfada Daha da kötüsü iş güvencesi olmayan, mesleğin haklarından tam yararlanamayan “sözleşmeli öğretmenlik” uygulaması getirildi. On binlerce öğretmen adayı yıllardır atanmayı beklerken boş geçen dersler karın tokluğuna çalıştırılan ücretli öğretmenlerle doldurulmaya çalışıldı. Aynı işi yaptıkları halde kadrolu, sözleşmeli, ücretli öğretmenler değişik ücret almaktadır. Bu yanlış uygulama, hem mesleğin saygınlığını azaltmakta hem de eğitimin niteliğini düşürmektedir. Eskiden sınav kazananlar eğitim yöneticisi ve müdür olurken AKP döneminde yasa, yönetmelik değiştirilerek kimi zaman bu kurallara uyulmadan kayırmayla yönetici atandı. Geçici görev, vekâlet yöntemlerine gidildi. Koca Milli Eğitim Bakanlığı’nda yaklaşık 600 bin öğretmen dururken, başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere başka kurumlardan yönetici alındı. Atamalarda yetenek, liyakat, çalışma, sınav yerine iktidara yakın olmak temel ölçüt oldu. En son Denizli örneğinde görüldüğü gibi AKP’li Belediyenin Başkan Yardımcısı, İl Milli Eğitim Müdürü yapıldı. 5 Ekim 1966 tarihli ILO ve UNESCO’nun ortaklaşa kabul ettiği öğretmenlerin haklarını düzenleyen “Öğretmenlerin Statü Tavsiyesi” ülkemiz tarafından da imzalanmasına karşın, bu belgede öngörülen haklar 40 yılı aşkın süredir öğretmenlere verilmedi. Sorduğumuz bir yazılı soruya Milli Eğitim Bakanı’nın verdiği yanıtta, bakanlığın gündeminde “Öğretmenlerin Statü Tavsiyesi” ilkelerini uygulamak olmadığı belirtildi. Öğretmenlerin demokratik, özlük haklarını tanımayan iktidarlar, yalnız onlara değil, aynı zamanda çocuklarımıza ve ülkemizin aydınlık geleceğine de kötülük yapmaktadır. Amaç iktidar güdümlü Alevilik Prof. Doğan, hükümetin ‘devleti Sünnileştirme operasyonu’ yaptığını belirtirken Yıldırım, AKP’nin Alevileri Atatürkçü çizgiden uzaklaştırmak istediğini söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Alevi örgütleri AKP’nin Alevilikle ilgili çalışmalarına tepkili. Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Turan Eser, “AKP güdümlü bir Alevi örgütlenmesi yaratılmasına karşıyız” derken, Cem Vakfı Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, projeyi “devleti Sünnileştirme” operasyonu olarak nitelendirdi. Alevilik Araştırmaları Merkezi Başkanı Ali Yıldırım da, Alevilerin “çağdaş,Atatürkçü çizgiden uzaklaştırılmak istendiğini” vurguladı. Alevi örgütleri temsilcilerinin değerlendirmeleri şöyle: ABF Başkanı Turan Eser: Devlet siyasal İslamcı çizgide bulunan bir Alevi örgütlenmesine gitmek istiyor. Oysa Aleviler, geleneksel sosyal yaşam biçimlerini, kendi tanımlarına ve ihtiyaçlarına uygun yapılarını sürdürmekte ısrarlılar. Alevileri temsil edecek bir kurum tartışmaları için Alevileri temsil eden gruplar çağrılır. Bu bireysel ilişkilerle yapılacak şey değil. Hükümet bu konuda samimi ise bütün bu kesimlere bir çağrı yapar. Bu işin doğrudan mağduru olan kesimleri dinleyerek Alevilerin karşı karşıya oldukları sorunların çözümüne cevap arar. Ama gizli ilişki ve ajandaları olanların konu mankeni olmayız. Alevisiz Alevi sorunu çözülmez. ABF ve diğer Alevi kurumlarının adresleri açık ve nettir. Hükümet önce Alevilerin temsil gücü olan kurumların adresini öğrenmelidir. Kendi yandaşları üzerinden AKP güdümlü bir Alevi örgütlenmesi yaratılmasına karşıyız. Demokratik, şeffaf diyalog yolunu bırakıp Şark usulü kurnazlıklarla yandaş Alevi kurum yaratma mantığı, sahipleneceğimiz bir girişim değildir. AKP’nin Aleviliğe ve Alevilere resmi üniforma giydirerek Sünnileştirilme projesi hem demokrasi, hem evrensel hukuk normları hem de laiklik açısından tehlikeli bir yaklaşımdır. Kimse Alevilere rağmen, bakın Alevilerin sorununu çözüyorum diye AB ilerleme raporu için makyaj yapmasın. ABF olarak Alevilerin sorunlarını çözme ve taleplerini dikkate alma konusundaki samimi yaklaşımlara her zaman açığız. Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan: AKP hükümetinin gizli ajandası var. Bu yapılan çalışma devleti Sünnileştirme operasyonudur. Bu çalışmalar yapılarak, AB’nin gözü boyanmaya çalışılıyor, kamufle hareketler bunlar. Samimi olsalar halkın önünde tartışırlar bu konuyu. Demokrasilerde gizli kapaklı şey olmaz. Varsa böyle bir şey halkın önünde, siyasi partiler arasında tartışılır. Alevilik Araştırmaları Merkezi Başkanı Ali Yıldırım: Hükümet, birtakım rant paylaşımıyla kendi himayelerinde kendilerinin yönlendireceği bir Alevilik yaratma peşinde. Çalışma, laik, demokratik ve Atatürkçü çizgide olan Alevileri gerici ve şeriatçı çizgiye kaydırma amacı taşıyor. Hükümetin bu konuda samimi olmadığı açıktır. Alevilerin, eşit yurttaşlık hakkından kaynaklanan ve 10 yıldır AB raporlarına da yansıyan eşitlik talepleri ve hak istemleri gerçekleşmek durumundadır. Alevilerin AKP’nin ihsanına ihtiyacı yoktur. Bir an önce ayrımcılığa son verilmesini Cemevlerinin ibadethane olarak tanınması gerekiyor. Bir insan hakları ihlaline dönüşen zorunlu din derslerinin son bulmasını, Alevi köylerine yönelik asimilasyon uygulamasından vazgeçilmesini, Alevilerin inanç ve kültürlerini özgürce yaşamasını talep ediyoruz. GAZİANTEP Ressam Ayşegül Yarar’ın Gaziantep’te Sanko Sanat Galerisi’nde açtığı sergideki 10 nü tablo sanat galerisi yetkililerinin uyarısıyla tülbentlerle sansürlendi. Yetkililer, eserlerin kentin değerleriyle örtüşmeyeceği gerekçesiyle böyle bir karar aldıklarını söylediler. Serginin açılışını, bir süre önce tayini çıkan eski Gaziantep Vali Yardımcısı Gökhan Veli Kişioğlu yaptı. Ancak sergideki bazı nü tabloların üzerlerinin tülbentlerle örtülmesi dikkat çekti. Ressam Yarar, ilk yaptığı açıklamada, galeri yönetimi tarafından böyle bir talep geldiğini, kendisinin de buna uymak zorunda kaldığını ve “en estetik şekilde” bunu gerçekleştirdiğini belirtti. Yarar, bir gün sonra ise sergideki 7 nü tablosunu kaldırarak bu kez “Aslında kapatma maksadı da vardı ama biraz da gizemli olsun diye böyle bir şey yaptım. Görenler ise bunu sansür olarak nitelendirdi.Aslında bu sıkıntı yalnız Gaziantep’e özgü değil. Diğer illerde de özellikle devlet eliyle yönetilen galerilerde aynı sıkıntılar yaşanabiliyor. Mesela,Ankara’da da böyle bir sıkıntı yaşandı. Çünkü, devlet eliyle yönetilen galerilerde nü tablolar fazla hoş karşılanmıyor’’ diye konuştu. Ata:Toptan istifa ederiz Yurt Haberleri Servisi DTP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, MHP’nin dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde yaptığı girişimlere tepki göstererek “Bir vekilin dokunulmazlığı kalkarsa hepimiz toptan istifa ederiz” dedi.Partililerle Batman merkeze bağlı köyleri ziyaret eden Ata, Hakkâri Dağlıca’da terör örgütü PKK’nin kaçırdığı 8 askeri almak için Kuzey Irak’a giden DTP milletvekilleri Osman Özçelik, Fatma Kurtulan ve Aysel Tuğluk hakkındaki fezlekenin Meclis’e gönderilmesine tepki gösterdi. Ata, sadece partilerine yönelik milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili girişimlere anlam veremediğini söyledi. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle