19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 MAYIS 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Berlin’de yapılan TürkAlman Ekonomi Kongresi’nde konuşan Devlet Bakanı Babacan: 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Avro’ya kadar serbest kur FATMA KOŞAR HukukSiyaset Dün yapılan Pınar Selek’in savunmasını zamanımın elverdiği ölçülerde, birkaç saat boyunca izledim. Sekiz yıllık yargılamanın katıldığım önceki oturumlarından da aynı izlenimlerle ayrılmıştım..‘‘Bu kadar ağır içerikli bir suçlama, yargılama, nasıl olabilir de böylesine çelişkili, birbirini tutmayan, mantık, maddi ilişki kurulamayan kanıtlar, ifadeler üzerine oturtulabilir?’’ Başta Türkiye’de sendikal hakların gasp edilmesi, emek hareketini yıldırma aracı olarak kullanılan 12 Eylül’ün ünlü DİSK davasını yıllarca izlemiş biri olarak aslında, siyasal amaçlı davalarda şaşırmamaya alışmış biriyim. Siyasal davaların tümünde kitleleri yıldırma yolunda, sanıklar üzerinden yürütülen suçlamalarda hukukun ilkeleri işlemez. Senaryo yazılır. Kanıtların hukukun ilkeleri içinde elde edilmesi kaygısı yoktur. Siyaseten amaca ulaşmak önemlidir. 12 Mart’ta aydınları toplayacak, yıldıracak bir davaya gereksinim vardır. Gelsin dönemin ünlü ajanı Mahir Kaynak’ın organize ettiği, tümü ile ifadelerine oturtulmuş gizli örgüt davası. Madanoğlu davası olarak bilinen, dönemin İlhan Selçuk da dahil tüm ünlü aydınlarının uzun süreli hapiste kalmaları, kimilerinin de işkence görmelerini sağlayan yargılamanın, sonradan mahkum olunmadan sonuçlanmasının çok da önemi yoktur. Amaca fazlası ile ulaşılmıştır. 12 Eylül’ün DİSK davası sayesinde sadece DİSK’in örgütlülüğüne el konulmamış, Türkİş teslim alınmış, DİSK davası iddianamesinde suç gibi sunulan tüm sendikal hakların kullanımları, 1982 Anayasası ve 1983 yasaları ile gasp edilmiştir. O gün bugündür sendikacılık hareketimiz bir daha belini doğrultamamıştır. Pınar Selek, ilişkileri ile bir siyasal çıkar grubunu, örgütlenmeyi yansıtmıyor. Yine de düzene aykırı çıkışlarıyla, sınırları zorlamış bir insan. Sokak çocukları, travestilerle yetinmemiş, sosyolog olarak çalışma, araştırmalarına yönelik bire bir görüşmelerine Kürtleri, kimi PKK üyelerini katmış. Yakın izlenme sonucu, suçlu olarak sorgulanması, ünlü Mısır Çarşısı patlaması ile çakışmış. ??? Pınar Selek o gün bugündür Mısır Çarşısı’nı bombalama eyleminin sanığı, örgüt üyesi olarak yargılanmakta. Oysa bunca yıllık yargılamanın, didik didik edilmiş kanıtların sonucunda, varılabilen en uç suçlama noktasında, olsa olsa ancak ‘‘Örgüt üyesi olabilir.. ölümlere yol açan patlama için de bomba olabilir’’ çizgisinde kalınabiliyor. Ceza hukukunun olmazsa olmaz, kesin kanıt mantığına uygun tek bir belgenin bile dosyalarda yer almadığı, dünkü savunmanın içeriğini oluşturuyordu. Mısır Çarşısı’ndaki patlamanın bombadan olduğuna ilişkin maddi hiçbir kesin kanıt yok. Tüp patlaması olasılığına ilişkin bulgular ortada. Uzman raporlarında, tüp patlaması yargısı yer almakta. Dün savunmayı yapan avukatlar, bomba olabileceğine ilişkin az sayıdaki raporun bilgilerinin maddi yanlışlarını, maket ve fotoğraflarla, yine mahkeme belgeleri üzerinden anlatmaya çalıştılar. Gizli örgüt oluşturmaya ilişkin kanıtlardaki çelişkiler, maddi, mantık çürütmeleri üzerine saatler süren örnek çokluğu, sanırım dünkü savunmanın içeriği hakkında sizlere de bir fikir verebilir.. Savunma, karar aşamasına gelmiş yargılamada, fazla söz söyleme lüksümüz yok. Pınar Selek davasında sonuç karar, suçlama konusu gizli örgütün oluşmadığı, Mısır Çarşısı’ndaki patlamanın da sadece bir tüp patlaması olduğu yolunda çıksa ne olur? Tabii ki 12 Mart’ın baskı simgesi Madanoğlu, 12 Eylül’ün DİSK davası gibi bir sonuca, çok ağır, çok haksız suçlamadan, aklanmaya varılmış olur. Ancak siyasi dava ile amaçlanan yarardan, kişilere ve kamuya dönük zarardan, geri dönülemez bir noktadır bu. Toplumda yaratılmış korku, önyargılar ile siyaseten istenen amaçlara çoktan varılmıştır. Dün nedense Pınar’ın savunmasını izlerken, kanıtlarla suçlamalar arasındaki ilişkilendirmelerin ilişkilendirilemezliğine, tam tersine yaratılmış, toplumda uzun yıllar estirilmiş dehşet tablosuna, kamuoyunda oluşturulmuş önyargıların sonuçlarına bakarken, gazetemize yönelik bombalar, Danıştay katliamı gelişmelerini, sızdırılan sorgulamaların içeriğini hep anımsadım.. Siyasetin amacına, kurgulamasına yönelik polis sorgulaması ile oluşturulan ilişkiler, çelişkiler yumağında yaratılan kamuoyu, imaj önemli. Yakalanan tetikçilerin kendi açıklamaları, hükümetle ortak amaçları, türban savaşları unutuldu, polis sorgulamasından sızan bilgilerle, AKP iktidarına komplo düzenleyen, Susurluk’a kadar ucu uzanan bir gizli örgüt imajı yaratıldı. Yıllar sonra gerçekler bu imajın tam tersi olarak ortaya çıksa ne yazar? soner?cumhuriyet.com.tr BERLİN Türkiye’de serbest kur rejiminin YTL ’den Avro’ya geçene kadar devam edeceğini belirten Devlet Bakanı Ali Babacan, ‘‘Önümüzdeki dönemde ekonomik programımızın temel ilkeleri aynen devam edecek. Sermaye hareketi serbest, serbest kur rejimi aynen devam edecek. Ta ki ne zaman Avro’ya geçmek için hazırlıklara başlarız, Avro’ya geçiş öncesi belki ara ? Devlet Bakanı Babacan, ‘‘Önümüzdeki dönemde ekonomik programımızın temel ilkeleri aynen devam edecek. Sermaye hareketi serbest, serbest kur rejimi aynen devam edecek. Avro’ya geçiş öncesi belki ara para politikası rejimleri uygulanabilir’’ dedi. para politikası rejimleri uygulanabilir. Ama o konuları konuşmaya başlayıncaya kadar Türkiye’de serbest kur rejimi egemen olacak’’ dedi. 1400’ü aşkın Türk ve Alman işadamı ile 400’ün üzerinde gazetecinin izlediği kongreye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Devlet Bakanı ve AB Başmüzakerecisi Ali Babacan, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Enerji Bakanı Hilmi Güler, TürkAlman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Şahin ve çok sayıda davetli katıldı. İki gün sürecek zirvenin açılışında konuşan Devlet Bakanı Babacan, son günlerde piyasalardaki dalgalanmaya dikkat çekerek şunları söyledi: AB’nin de ekonomik, siyasi ve güvenlik açısından Türkiye’nin üyeliğine ihtiyacı var. Türkiye’deki ekonomik reform sürecine aynen devam edilecek. Artık Türkiye, gittikçe kuzeybatı ekseninde enerji terminali olarak görülüyor. Türkiye’ye şimdiye kadar gelen yatırımcılar karlı çıktı. Bundan sonrada karlı çıkacaklar. AB yolunda 200713 dönemini kapsayan 7 yıllık bir stratejik plan hazırlanıyor. Ekonomik alanda neleri yapacağımızı bu planda anlatacağız. Bu planın arkasındayız. İmajımız iyi olmayabilir. Ama bunların hiçbiri, Türkiye’nin üye olup olmamasıyla ilgili argümanlar değil. . . . KO N G R E D E N . . . ? Ciner Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner: Almanya dost bir ülke. Dostların birbirlerine destek olması gerekir. Bu çerçevede Türkiye’ye önerilen imtiyazlı ortaklık kabul edilemez. Bunun bilinmesi gerekmektedir. ? Siemens Yönetim Kurulu Üyesi Johannes Feldmayer: Türk hükümeti ile oluşturulan Yatırım Danışma Konseyi’nde belirlenen 15 reform konusunun tamamı yerine getirildi. Siyasi ve ekonomik konulardaki gelişmeler bizi çok memnun ediyor. Türkiye’de 7 bin çalışan ile 2 milyar Avro ciro yaptık.Ülkenin genç nüfusu ile Ortadoğu ve Türki cumhuriyetlere köprü görevi görmesi bizim için önemli. ? Bosch Yönetim Kurulu Üyesi Dr. KalusPeter Fouqet: Türkiye’de gerçekleştirilecek yatırımlara uzun vadeli bakılmalı. Türkiye bizim için hâlâ istikrarlı bir ülke. Bugüne kadar 700 milyon Avro’luk yatırım yaptık. Yakın gelecekte 3 bin kişilik istihdam daha yaratacağız. ? Alman Demiryolları’nın Uluslararası İlişkiler Direktörü Ludwig Bolköw: TCDD ve Siemens ile ortaklaşa çalışmaları sayesinde Türkiye’de demiryolu taşımacılığında süreyi yarı yarıya indirdik. Hızlı tren konusunda da danışmanlık hizmeti veriyoruz. TCDD ile ortaklık şehir taşımacılığında olabilir ama proje henüz başlangıç aşamasında. ? TİM Genel Sekreteri Prof. Dr. Emre Alkin: Piyasadaki dalgalanma ihracatçı için önemli değil, önemli olan Avrupa’nın ne olacağı sorusu. Avrupa ne olacak? Avrupa’nın ekonomisi, Avro’nun durumu sıkıntılı. Avrupa mutluluk, istikrar istiyorsa kaliteli ürünü istikrarlı bir biçimde üreten tek ülke Türkiye, AB’nin tutumu böyle olduğu sürece kimse Türkiye ne olacak diye düşünmesin, asıl mesele Avrupa ne olacak? Erdoğan’a protesto ongre’ye katılmak K üzere Berlin’e gelen Başbakan Erdoğan, islami holdinglere parasını kaptıran holding zedeler ve imar zedelerden oluşan yaklaşım 60 kişilik bir grup tarafından protesto edildi. Eylemcilerin elinde “Gurbetçileri küstürdün, bundan sonra sana oy yok” dövizleri görüldü. Erdoğan, kongrenin yapıldığı otele girerken Alman ve Türk korumaları arasında küçük çaplı tartışmalar da yaşandı. ‘Bavulla geldik, şimdi istihdam oluşturuyoruz’ K ongreyi düzenleyen AlmanTürk Ticaret Odası Başkanı Kemal Şahin, 45 sene önce elinde tahta bavullarla çalışmaya gelen Türk insanının bugün Almanya’da istihdam oluşturan girişimcilere dönüştüğünü söyledi. Şahin, AB ile pazarlık sürecine giren Türkiye’nin, 2005 yılında 9.7 milyar dolarlık doğrudan dış yatırım alarak rekor kırdığını hatırlatarak Alman firmalarının Türk iş dünyasının, Av rasya ile kurmuş olduğu ilişkileri iyi değerlendirerek globalleşen dünyada yeni fırsatlar ve büyüme imkânlarına açılabileceklerini kaydetti. Almanya’nın Türkiye’nin ihracat ve turizminde en önemli pazarı olduğunu hatırlatan Şahin, sözlerini şöyle tamamladı: ‘‘İki ülke arasındaki ticaret hacmi kısa sürede 100 milyar Avro’ya çıkacaktır. Bugüne kadar 2100’den fazla Alman şirketi, Türkiye’de 4.5 milyar Av ro’nun üzerinde yatırım yaptı. Türk kökenli 66 bin girişimcinin Almanya’daki yatırım tutarı ise 7.5 milyar Avro’nun üzerinde. Bu kuruluşlar yılda 30 milyar Avro’nun üzerinde ciro yapmaktalar ve 370 bin kişiye iş imkânı sağlamaktadırlar. Araştırmalar gösteriyor ki, önümüzdeki 10 yıl içinde 750 bin kişinin Almanya’da bulunan Türk kökenli şirketlerde çalışması beklenmektedir.’’ ‘ YAT I R I M L A R I SÜRDÜRECEĞİZ’ YTL’nin şu andaki güçsüz durumuna rağmen Türkiye’deki yatırımlarını sürdüreceklerini söyleyen Metro Grup Yönetim Kurulu Başkanı Joachim Körber, “Mevcut gelişmeler pek istikrarlı görünmüyor, ama uzun vadeli bakmak gerekiyor” dedi. Körber, “Uzun yıllar çok haneli enflasyon rakamları vardı. Şimdi tek haneli. Türkiye’de ciddi sıkıntılarımız arasında arsa edinme bürokrasisi, arsaların hâlâ yarısından fazlasının kamuda olması ve ithalattaki sıkıntı var” diye konuştu. ‘MÜZAKERE SÜRECİ ÇOK ÖNEMLİ’ Kongrede Türkiye’nin AB üyeliğini de ele aldıklarını söyleyen Boyner Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, “Ekonomi ve yatırım gibi gözükse de Türkiye’nin üyeliğini konuşuyoruz... Müzakere sürecinin devamı bence çok önemli. Reform sürecinde çok önemli adımlar atıldı” diye konuştu. Ümit Boyner, “Önerilen imtiyazlı ortaklık ne demek, tam olarak anlamıyorum, ama Türkiye’nin sadece ekonomik anlamda değil, siyasi reformlar açısından da AB’ye ihtiyacı var” dedi. MERKEL ’DEN AB DESTEĞİ KADIKÖY 4. AİLE MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2006/965 Esas Davacı İlhan Üstündağ vekili tarafından, davalı Tonie Arline Gaddy Üstündağ aleyhine açılan, boşanma davasının yapılan duruşmasında verilen ara kararı gereğince: Fahrettin Kerim Gökay Cad., Hakkı Manço Sk. Şarika Apt. No: 11/21 Ziverbey Kadıköyİstanbul adresinde olduğu bildirilen, adresi meçhul bulunan ve zabıtaca araştırıldığı halde açık adresi tespit edilemeyen davalı Tonie Arline Gaddy Üstündağ’ın (Uyruğu Amerika Birleşik Devletleri, Doğum yeri: Missouri, ABD) duruşma günü olan 11/07/2006 günü, saat: 09.30’da duruşmaya gelmesi, gelmediği takdirde kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi, ettirmediği takdirde, duruşmaya yokluğunda devam edileceği ve karar verileceği hususu, dava dilekçesi örneği ile duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiye yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 22.05.2006 (Basın: 25215) İZMİR CUMOK ÇAĞIRIYOR ‘Sözleşmelere sadık kalacağız’ BERLİN (Cumhuri de olduklarını, bu konuda yet) TürkAlman Ekono farklı görüşlerin olabilemi Kongresi’nde konuşan ceğini, ancak daha önce Almanya Başbakanı An yapılan sözleşmelere sagela Merkel, Türkiye’yi dık olduklarını belirtti. AB’ye yakınlaştırma ça Kongre öncesi Erdoğan ile balarının süreceğini belir görüşen Merkel, ortak baterek, daha önce yapılan sın toplantısında soruları sözleşmelere sadık kala yanıtladı. Merkel, önücaklarını açıkladı. Başba müzdeki ekim ayında kakan Recep Tayyip Erdo labalık bir heyetle Türkiğan ise Türkiye’de istikra ye’yi ziyaret edeceğini bilrı hazmedemeyenler bu dirdi.Erdoğan ise kongrelunduğunu de yaptığı savunarak, konuşmada ‘‘Ülkemizde ‘‘Artık krizyaşanan son lerin olduğu olay aslında Türkiye yok. budur’’ deEkonomik di. gelişmeler TürkAlher geçen man Ticaret gün başarıyve Sanayi la devam Odası (TAT Erdoğan’la görüşen Mer ediyor. Bu SO) tarafın kel, ekim ayında Türki süreci, bu isdan düzen ye’ye geleceğini söyledi. tikrarı hazlenen Türkmedemeyen Alman Ekonomi Kongre çevreler bulunuyor. Ülkesi başladı. Kongre’de ko mizde yaşanan son olay asnuşan Almanya Başba lında budur ’’ dedi. kan’ı Merkel, ülkesinde Bu arada, toplantının faaliyet gösteren 60 bin yapıldığı otelin önünde Türk işletmesinin Alman toplanan bir grup İslami ekonomisine güç verdiği holdingzedeler Başbakan ni söyledi. Türkiye’ye 4.2 Erdoğan’ı protesto edemilyon Alman turistin git rek, ‘‘Erdoğan buraya’’ ditiğini anımsatan Merkel, ye bağırdılar. Öte yandan, ‘‘Bu da Türkiye’nin ne ka Merkel’in kongreye gelişi dar cazip olduğunu göste sırasında Erdoğan’ın koriyor’’ dedi. Merkel, Tür rumaları ile Merkel’in kokiye’yi her zaman AB’ye rumaları arasında tartışma yakınlaştırma çabası için yaşandığı görüldü. MAYIS AYI AYDINLANMA SÖYLEŞİSİ Sayın METİN AYDOĞAN “ÖNÜMÜZDEKİ KISAUZUN DÖNEM... NELER YAPMAMIZ LAZIM?” 28 Mayıs 2006 PazarSaat: 11.00 Hasan Sağlam Öğretmenevi/Eşrefpaşa Kahvaltı bedeli: 12 YTL, Öğrenci: 6.5 YTL, Lütfen yer ayırtınız. İletişimyer ayırma: 0 533 765 52 67 0 532 326 10 25 SAHİP ÇIKMAK İÇİN GEREĞİNİ YAPIYORUZ: Gazetemize ve Danıştay’a yapılan saldırılardan sonra 29 Mayıs 2006 Saat 13.00’te adliye önünde buluşuyor ve azmettiricileri hakkında CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA DİLEKÇE veriyoruz. Dilekçe örneği www.cumok.org / İzmir sitemizden edinilebilir. www.cumok.org eposta: izmir?cumok.org Dosya No: 2005/321 Tal. Bir borçtan dolayı, hacizli bulunan ve aşağıda cinsi, kıymeti, adedi, evsafı ile satış şartları belirtilen, taşınmaz; Müdürlüğümüzce açık artırma suretiyle satılarak paraya çevrilecektir. Satış ilanı ilgililerin adreslerine gönderilmiş olup, adreste tebliğ edilememesi durumunda veya adresi bilinmeyenler için, işbu satış ilanının gazete ile ilanen tebliği yerine kaim olacağı ilanen ve tebliğen duyurulur. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: Satış Şartları: Satışa konu taşınmaz Bucak İlçesi, Konak Mahallesi, Hökez Mevkii, kadastro 30M.IVb paftada ve 577 ada, 8 parselde kayıtlı olup, arsa vasfında ve toplam 359,91 m2 miktarındadır. Şehir imar planı içerisindedir. Taşınmaz topoğrafik olarak güneyden, kuzeye doğru yükselen yamaç bir arazi üzerinde olup, güneyindeki yol halihazırda umuma açık, doğusundaki yol zeminde açık değildir. İlçe merkezine 500600 m. mesafade, etrafı yoğun şekilde yapılaşmış, elektrik ve suyu mevcut durumdadır. Taşınmaz üzerinde halen gecekondu tipinde bir bina ile çevresindeki arsasında meyveli ve meyvesiz ağaçlar bulunmaktadır. Taşınmaz üzerinde 1 katlı kargir yapı vardır. Yapı 9x9 m. ebatlarında olup, biriket duvarlı ve üzeri ahşap çatılı ve kiremit örtülüdür. Yapının dış cephesi sıvasız olup, iç cephesi sıvalıdır ve pencereleri demir çerçevelidir, tavanları ahşap kaplamalıdır. Yapıda 3 oda, mutfak ve salon vardır. Taşınmaz üzerinde toplam 19 adet meyveli ve meyvesiz ağaç bulunmaktadır, ağaçların bakımları yapılmış olup, ürün verir niteliktedir. Bilirkişilerce taşınmaza arsa değeri, üzerinde bulunan 1 katlı kargir yapı ve 19 adet meyvelimeyvesiz ağğaçlarla birlikte toplam 17.224,75 YTL değer biçilmiştir. Taşınmaz bu miktar üzerinden satışa çıkartılacaktır. 1 Satış, 30.06.2006 cuma günü, saat: 14.0014.10 arasında, Bucak İcra Müdürlüğü, Adliye SarayıBucak adresinde; açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa, alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla, 10.07.2006 pazartesi günü, aynı yer ve saatte ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla, en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedelinin, malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa, satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lâzımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellâliye resmi, damga vergisi, tapu alım harcı ve masrafları ile %18 KDV ve tahliye masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve tapu satım harcı, satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlerle dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile (15) gün içinde, dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça, paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 İhaleye katılıp, daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedtel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerüt faizi, ayrıca hükme hacet kalmaksızın, dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilân tarihinden itibaren, herkesin görebilmesi için, dairede açık olup, gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satış iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin, 2005/321 Tal. sayılı numarasıyla, müdürlüğümüze başvurmaları ilân olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 25137) ADALET BAKANLIĞI BUCAK İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLÂNI Esas No: 2005/836 Davacı Melek Saraç vekili tarafından davalı Arsoy Saraç aleyhine açılan boşanma davasının yapılan duruşmasında verilen ara kararı gereğince; Davalı Arsoy Saraç’a dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilemediğinden adı geçen davalının adresi de tespit edilemediğinden adına ilanen tebligat yapılmasına karar verimiş olup, bu davanın duruşma günü olan 05/06/2006 günü saat 10. 00’da mahkememiz duruşma salonunda davalı Arsoy Saraç’ın hazır olması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde yargılamanın yokluğunda yapılıp bir karar verileceği, duruşma günü ve dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 10/05/2006 (Basın: 25169) SULTANBEYLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 2003/305Karar No: 2005/2 Davacı Botaş tarafından, davalılar Şehriban Yıldırım ve müşterekleri aleyhine mahkememize açılan tescil davası gereği; Aşağıda isimleri yazılı davalıların tüm aramalara rağmen tebligat adresleri bulunamadığından; Botaş vekili tarafından temyiz edilen yukarıda esas ve karar numarası yazılı dava dosyası, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 27.03.2006 tarih, 2006/22113390 esas karar sayılı ilamı ile bozularak gelmekle; bozularak gelen Yargıtay ilamı, aşağıdaki isimleri yazılı davalılara ilanen tebliğ olunur. 28.04. 2006 Dosya adı: 2003/305 Esas 2005/2 Karar. Davalılar: 1 Şehriban Yıldırım, Kasaplar köyü İmranlı, 2 Mehmet Teber, Kasaplar köyü İmranlı, 3 Mustafa Teber Kasaplar köyü İmranlı. Basın: 21193 İMRANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle