Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 EYLÜL 2005 PERŞEMBE HABERLER Öcalan avukat görüşmelerinde, Orgeneral Büyükanıt'ı doğrulayan tehditlerde bulunuyor İmralı'danbaşkaldın şifieleri MEHMET FARAÇ Kara KuvvetLeri Komutaıu Orgeneral Yaşar Büyükamt' ın 3C O Ağustos resepsıyonunda, Bat- man'da yaşana_n olaylan FilistuTe benzetme- sinin üzerindem 9 gün geçmesine karşın Güney- doğu'da olayla.1 dınmiyor. Başbakan Erdo- ğan'ın, eylemleTi "bindirilınişkıtalar'* ve "bir gnıp DEHAP'lı''ya, medyanın ıse provokatör- lere mal etmesn. AbduDah Ocalan'ın yılbaşın- da yaptığı çağn nıtelığindekı uyanlarla çelişi- yor. Ocalan'ın avukat görüşmelerinde Türki- ye'yi Filistin teenzeri olaylarla tehdit etmesi, PKKnın bılin*çli ve örgütlü bır "serhfldan" (başkaldın) yüjrüttüğünü göstenyor. • Öcalan, 19 Ocak 2005'te elini masaya vurarak avukatlara şöyle bağınyor: "... Erdoğan'ı bir kez daha uyanyorum. Ya uzlaşmaya gelirsiniz ya da Kürt milliyetçiliğini durduramazlar. Bu milliyetçi gelişme felaket getirir. ABD istese de altından çıkamaz. Çeçenistan'ı bile önleyemiyorsunuz, bunu nasıl önleyeceksiniz?" Batman'da 27 Ağustos'ta PKK'lilerin ce- naze törenlerinin ardından yaşanan olaylar, Güneydoğu'nun diğer kentlerine de yayılıyor. PKK'nin legal kuruluşlan kitleleri yönlendi- nyor, göstericiler bazen güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmalarda, kimi zaman da linç çığırtkanlannın saldınlannda yaşamlannı yi- tiriyor. Bu eylemlerin önünde hep çocuk ve kadın- lann olması dikkat çekiyor. Ocalan'ın "ku- rumlann lokomotiflerT olarak tanımladığı ka- dın ve gençlik gruplan, PKK'nin ayaklanma stra- tejisi gereği bilinçli olarak öne sürülüyor. Baş- bakan'ın "Kûrt sorunu" söylemi AB lobisi içın senaryolaştınlırken çocuklar. kadınlar ve yaşlılar "halk tepkisi sahnesi" uğruna figüran OSMAN BAYDEMÎR 'Önü alınmazsa çatışma derinleşir' DtYARBAidR (Cumhuriyet Büro- su) - Diyarbaku Büyükşehir Belediye Başkanı Osrnana Baydemir, Strazburg'da Avrupa Parlarmıentosu (AP) Başkanı Josep Borrell nle görüştü. Baydemir, yurt genelüıde son günlerde artan ge- rilimin önünimı alınması gerektiğini belirtirken AP Başkanı Borrell de gö- rüşme sırasında müzakere sürecini has- sasiyetle takip edeceklerini söyledi. Baydemir, 3—9 Eylül tarihleri arasın- daki Avrupa Birliği (AB) Ziyaretçi Programı çer^çevesinde Brüksel ve Strazburg'daki temaslannı sürdürüyor. DiyarbakırBüynJkşehırBelediyesi'nden yapılan yazılı »çıklamaya göre Bayde- mir'in AP Başkanı Josep Borrell ile Strazburg'daki bürosunda görüştüğü beürtildi. Açıkdamaya göre, Baydemir görüşme sırasın- da, Gemlik'e gi- denkonvoyun ge- ri dönüşünde ya- şanan saldıxıyı kaygıyla izlecdik- lerini belirterefec bu gerginliğin ö n ü alnımazsa Kür~t ve Türk haUdan aara- sındaki çatışmanın derinleşeceğini Osman Bavdemir söyledi. PKK r Tiin bir aylık eylenasizlik karannın süresiz hale getirihnesi gerektiğini ifade eden Baydemir, aksi halde bu tip olaylann, gelecekte iki fcaalk arasındaki gerilimi derinleştirmesine neden olacagından endişe ettıklerini vurguladı. Başkan Baydemir iki bölümden olu- şan 15 sayfalJc raporunu da Borrell'e sundu. Baydermir raporda, bölgeler ara- sı gelişmişlik fiarkını ortaya koyarak fon- lann Güneydoğu bölgesine aktanlma- sı talebinde biilundu. 3 Eldm'deki mü- zakereler süresince yerel dinamikle- rin görüşleriae başvuruhnası gerekti- ğini ifade edeaı Baydemir. ancak böy- lelikle sağlık l»ir değerlendirme yapı- lacağuıı söyle^di. AP Başkaru Borrell ise müzakere sürecinde Bav/demir'le yaptığı görüş- menin önemli olduğunu belirtti. Gösterikr sırasında ölen Aydan'ın cenazetöreniiçinkent merkezinde toplanan binkrcekişiterörörgütü bayraklan açü. (AA) Sfirt'te gergintik DEHAP'lı belediye başkanlannm da katıldığı Aydan'ın cenaze töreninde Öcalan posterleri açıldı, PKK lehine sloganlar atıldı SÜRT/BOLU (Cumhuriyet) - Si- irt'te önceki gün meydana gelen gös- teriler sırasında ölen Abdullah Ay- dan'ın cenaze törenine katılan bir grup, kent merkezindeki işyerlerinin camlannı kırdı. Tutuklu Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyo- nu'nca (TUrlAD-FED) Bursa'nın Gemlik ilçesinde yapılmak istenen basın açıklamasından dönen 3 oto- büs. önceki gün Siirt'te Cumhurivet Meydanı'nda bir grup tarafından karşılandı. Basın açıklaması yaptık- tan sonra Sakıp Beygo Caddesi'ne doğru yürüyüşe geçen grup beledi- ye, ıl halk kütüphanesi. halk eğitim merkezi, verem savaş dispanseri bi- nalan ıle merkez polis karakolunu taş yağmuruna tuttu. Polisin biber ga- zı sıkarak dağıttığı göstericılerden 15'i gözaltına alındı. Çatışma sıra- srnda yaralanan Abdullah Aydan da • Cenaze törenine katılan bir grup, Siirt kent merkezindeki işyerlerinin camlannı kırdı. Düzce'de fındık işçileriyle köylüler arasındaki kavgada ölen Özdemir'in cenazesi de ailesine verildi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Has- tanesi 'nde yapılan tüm müdahalele- re karşın kurtanlamadı. Dün de binlerce kişi Aydan'ın ce- naze töreni içın kent merkezinde toplandı. Cumhuriyet Meydanı'ndan Ulus Meydanı'na kadar yürüyüşe geçen grup. Öcalan posterlen açtı, PKK lehine sloganlar attı. Grupta- kiler yol güzergâhındaki bazı işyer- lerini de taşladı. Cenazenin defhedildiği Şeyhsü- leyman Mezarlığı'ndaki törene DE- HAP'lı Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan, Diyarbakırın Sur Belediye Başkanı Abdullah Demir- baş, Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin. Bağlar Belediye Başkanı Yurdusev Özsökmenler. İHD Genel Başkan Yardımcısı Rey- han Yalçmdağ da katıldı. Grup, dâ- ha sonra dağıldı. Düzce'nin Akçakoca üçesine bağ- lı Karatavuk köyünde önceki gün fındık işçileriyle köylüler arasında çıkan kavga sonrası yaşamını yitiren Abdürezzak Özdemir'ın cenazesi ailesine teslim edildi. DEHAP Kocaeli 11 Başkanı Birol Görroezve bir grup partilinin, Abant Izzet Baysal Araştırma Hastane- si'nden aldığı cenaze toprağa veril- mek üzere Adana'nın Ceyhan ilçe- sine götürüldü. Olaylarda yaralanan Şükran Yiğit de memleketine gön- derildi. olarak kullanıhyor. PKK'nin "serhildan stratejisf'rün başlangı- cının, Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili müza- kerelere başlama karannın alındığı 17 Aralık 2004 "ten hemen sonraya denk gelmesi dikkat çekiyor. Güneydoğu'daki ayaklanma provala- nnın salt provokasyon ürünü olmadığını gör- mek için bu tarihten 19 gün sonra, 5 Ocak 2005 "te İmralfda yaşanan ve Orgeneral Büyü- kanıt'ın saptamalarını anımsatan şu diyaloğun dikkatle okunması gerekiyor: AVUKAT - Sızin on maddelik çözüme iliş- kin perspektıfinizin bütün A%Tupa devlet baş- kanlanna ve ANTupa Parlamentosu'na gönde- rildiğıni, önemli bir duyarlılık yaratıldığını, Avrupa Parlamentosu'nun raporunda bunlann bü- yük bır kısmının yer aldı- ğını belirtiyorlar. ÖCALAN - Herhalde sözlü bırtakım şeyler var. Bize yönelık üçlü bir zir- ve olacak galiba. (PKK'ye karşı Türkiye, Irak ve ABD arasındaki görüş- melerden söz edıyor.) AVUKAT - Evet, önü- müzdeki günlerde olaca- ğı söyleniyor. ÖCALAN - Sayın Er- doğan'a da dokuz sayfa- lık bır mektup yazdım. Başbakan'ın buna vere- ceğı \ r anıt son şanstır. Eğer olunilu bazı adımlar atı- lamazsa kıştan sonra ge- lışecek olan, gerilla dü- zeyınde, serhildan düze- yinde bir harekettir. Ama üçlü bir anlaşma ile yöne- lım olursa. doğal olarak Filistin intifadası gibi olaylar. Çeçenistan gibi olaylar başlar. Türkıye'nin i\iliğini istiyorlarsa AB sürecini kazasız belasız atlatmaları gerekir. Eğer Türkiye'de banş derinleşhrilmek isteniyor- sa. Erdoğan'ın bazı adım- lan atması şart. Sanınm Erdoğan 15 Ocak'ta Di- yarbakır'ı ziyaret edecek. Burada \ereceği mesaj- lar önemli. Olumlu mesaj vermesi gerekir. Aksi tak- dirde bu savaş ilanı anla- mınagelir... AbduflahGüLlsraıI Filistin banşı için gidiyor, ama burnu dibindeki ola- y\ görmüyor. Türk-Kürt savaşı başlıyor. ABD iki tarafı kullanıyor. AB de kullanacak... .. Bız sıradan haklan is- tiyoruz. Başbakan mek- tuplarıma neden cevap vermiyor? Sonuç savaşa gıder. Gelişecek olan ar- tık serhildandır. 1981 y^ılı eylülünde sıkıyönetim komutanlıklan muhtarlardan ev ve işyeri adresi aldı Gayrimüslimlertektek fîşlendi SLOCANA DÖNUŞEN CAĞRı Bu tehditlerin ardından Güneydoğu'daki her gös- tende, "Disa disa serhil- dan, serokeme Öcalan" (Yıne yine başkaldın, baş- kanımız Öcalan) slogan- lan atılmaya başlanıyor. Öcalan. 19 Ocak 2005'te ise elini masaya vurarak avukatlara şöyle bağınyor: "-Erdoğan'ıbir kez da- ha uyanyorum. Ya uzlaş- nıa>-agetirsiniz\adaKürt MİYASE tLKNUR ToplumsaL Tarih Vakfı tarafından 6- 7 Eylül olaylarmm 50. yıh nedeniyle gün- deme getirilenı "utanç günkri"nin ay- nntılan günDerdir basında işleniyor. Olaylarla ilgıili davaya bakan mahke- menin başkaMÜığını yapan emekli Ko- ramiral FahrkÇoker'in arşivleri ve gör- gü tanıklannjn ifadelenyle 6-7 Eylül olaylannın ardındakı sis perdeleri ara- laruyor. Gör^ü tanıklan, saldınya ma- nız kalan ga^rimüslimlerin evlerinin öiiceden işaretlenerek açık hedef halı- ne getirildiğirBİ belirtriler. Bu olaydan 25 yıl sonra yine bir eylül ayında darbey- le işbaşına gelen 12 Eylül cuntası, yö- netime el kcsymasından bir yıl sonra 1981 yılının eylül ayında verdiği bir ta- ltmatla gayrİMiüslimleri fışledi. 12 Eylül ciMntasının ilk hedeflerinden bir?, işçi hareicerAerinın durdunümasıy- Soygdl 3- vrnr^i \lt ır&ara ırar ıa!c:! SaV:, IV5 Vi dı. Bu nedenle Devrimci İşçi Sendika- lan Konfederasyonu "DİSK' kapatıl- mış, yönetıcileri tutuklanarak idam ce- zasıyla yargılanmayabaşlanmıştı. Bu sü- reçte DlSK'in bütün malvarhğıyla bır- likte evraklanna da el konmuştu. Yar- gılanmalar tamamlanıp yöneticıleri ser- best bırakılan ve faaliyetlerine yeniden izin verilen DlSK'in e\Taklan da iade edildi. Ancak çuvallara konularak iade edilen DİSK" in belgeleri arasına başka dava dosyalan, rutuklulann ailelerine yazdıklan mektuplar, sa\cılıklara ver- dikleri dılekçeler ve sıkıyönetim ko- mutanlıklannın gizli yazışmalan da yanhşlıkla kanşmıştı. DlSK'in belge- leri arasına yanhşlıkla kanşan dosyalar- dan biri de Istanbul'daki gaynmüslim- lerle ilgiliydi. DlSK'e teslim edilen çuvallardaki belgelerden; Istanbul 1 No'lu Sıkıyöne- tim Mahkemesi'nin, mahalle muhtarlık- lanndan gayrimüslimlerin ev \ e işyer- lerinin adreslerini gösteren listeler ha- zırlamasını istediği, muhtarlıklann da listelerin son teslim günü olan 27 Ey- lül'de gayrimüslimlerin isim ve adres- lerini gösteren listeleri hazırlayıp teslim ettikleri görülüyor. lstanbul'da özellıkle gayrimüslimle- rin yoğun olarak yaşadığı Adalar, Be- yoğlu, Şişli, Bakırköy. Emınönü ve Fa- tih gibi ilçelerde ikamet eden ve işyer- leri bulunan gayrimüslimlerin isim ve adreslerinin uzun listeler oluşturduğu gö- rülüyor. Listelerde işyerleri tespit edi- len gayrimüslimlerin meslekleri de ay- nntılı olarak belirtilmış. Sıkıyönetim komutanlıklan tarafından gayrimüslim- lerin isim ve adreslerinin ne amaçla is- tendiği ve ne gibi bır işlem yapıldığı ise bilinmiyor. me felaket getirir. ABD is- tese de alündan çıkamaz. Çeçenistan'ı bile önleye- miyorsunuz, bunu nasıl önieveceksiniz?" Orgeneral Büyükanıt'ın "Filistin" benzetmesini "pıwokatör"lere indir- geyenlenn PKK'yi geç- mişte "bir avuç eşkı>'a'' olarak niteleyenlerden far- kı kalmıyor. Türkiye. PKK'nin uzun yıllardır altyapısını oluş- turduğu "hedefe halkla birlikte gitme" stratejısi- nin öncü şoklannı yaşıyor. 17 Aralık 2004'ten kısa süre sonra geliştirilen "serhildan konsepti"nde- kı pervasızlık ise Türki- ye "yi 3 Ekim'de AB ma- sasına yaralı olarak ya- tırmaktan başka amaç ta- şımıyor. Artçı şoklar gelmeden kamuoyunun ülkenin hu- zuru için aklıselime odak- lanması gerekiyor. PERŞEMBE ORHAN BURSALI Yine Kürtler ve Demokratiklik Batman'da PKK yanlısı kitlesel hareketin önemli olduğuna ilişkin değeriendirmeler doğru çıktı.. Di- ğer kentlerde vandalizme varan sokak gösterilerini izledik. Dikkat ederseniz, gençler burada başı çe- kiyordu... Bu konuda durmakgerek.. Birincisi, Kürt gençlerın sokağa dökülmeleri bir gençlik hareketi değil.. Bu gençler, ülkede "tutunamamış"lar. Aıleleriy- le birlikte yoksulluğun ve ezilmişliğin sımgeleri. Ül- ke onlara umut verememiş. Okuma şansı, iş şansı, ortalama bir kazanç vaat eden bir gelecek umudu ve düzgün biraile kurmaolanağı göremeyen bir bü- yük kitle.. Hele Doğu bölgesı, Türkiye'nin Batı böl- gelerine göre neredeyse bır mısline yakın doğurgan- lık oranına sahip.. genç nüfusu her bölgeden daha fazla... Peki, sadece Kürt kökenli gençler mi işsiz ve umutsuz? En fazlaonlar. Batı bölgesi gençlerine kı- yasla okuma ve iş olanağına ve dolayısıyla ülke eko- nornisıne entegrasyona en uzak onlar. Bu nedenle tepkilerini, PKK gibi terönst bir örgüte destek vere- rek gösterebiliyorlar. Ayrıca, genel Kürtçü hareketin de PKK gölgesi- ne ısteyerek veyazorunlu sığınmışlığı sürdüğü için, gençlerin bır adım daha önde olmaları doğal.. Şüphesız, güvenlik kuvvetlerinin bu gösterılere karşı şiddetle yanıt vermemış olmalan iyi.. Kürtçü hareketin nereye kadar ne yapmak istediğıni gör- mek ve ülkenin ırksal bir çatışmaya sürüklenmesi- ni önlemek için, gerilimi ve heyecanı düşürücü dav- ranışlar ıçindeolunmalı.. Şüphesiz, herkesin aklın- dakı soru: Nereye kadar? Sanırım bu sınırı Kürtçü hareket belirieyecek.. Şimdilik en tehlikelisi, bır Türkçü hareketin veya sı- radan kitlelerin de benzerı davranışa girmesi.. • • • Devlet ve kurumları ne düşünüyor, tabıi ki bilmi- yoruz. Hükümetin, bekle gör politikasından ve du- ruma göre davranmaktan başka, orta ve uzun va- deti bir düşüncesi var mı, onu da bılmiyoruz... Ama bıldığimiz, devletin Kürtlere karşı bugüne kadar iz- lediği politikanın iflas ettiğidir.. Bu politika, Kürt feodal bey ve ağalanna yönetim- den vt>. pay vererek, bölgedeki feodal ilişkileri ayak- ta ve Kürtleri denetim altında tutmayı amaçlıyordu. Türkiye'nin bölgeye yönelik özel ekonomik poli- tikalan da olmadığı için, ağalık, yoksulluk, işsizlik, Kürtçü harekete genış bır taban yarattı.. Bu ülkenin başbakanı, hâlâyenı durumu göremiyor, neoliberal ekonomik söyleme ve serbest piyasa ekonomisine o kadar kraldan fazla kralcı baglanmış veya bağla- tılmış ki, bölgeye yönelik özel ekonomik önlem öne- rileri için "Yağma yok, çalışacaklar, Kürt zenginler gelip burada yatınm yapacaklar!" diyebiliyor! Bu iktidarm Doğu sorununa, etkisini azaltıcı çö- zümlerüretme kapasıtesini neredeyse sıfırgörüyo- rum, eğer başlanna bır taş düşmezse.. Sadece neoliberal küreselci Başbakan mı? Çevresınde, onu pohpohlayan, küreselci "aydın takımı" da öyle.. Bunlar da demokratik hak ve öz- gürlükler denince, Kürt mıllıyetçıliğine destek vere- cek her şeyi anlıyorlar.. Çoğu, korkudan ne istediğini söyleyebilecek yürekli tutumdan yoksun.. Bu bakımdan tarihsel "aydın" kavramının ıçeriğinden çok uzaklar! Bunlar arasında, bu gazetede yıllarca çalışmış olanlar da var!.. Ama Cumhurıyet'i gözden düşürmek için ge- rekli "cesarete" sahipler!.. Artık bu ne cesareti ise?! Kürtlere ılişkın "reformlann sürdürülmesi 1 ' de- diklerinin hepsi, Kürt milliyetçıliğıne destek verecek ve gelıştırecek her şeydir.. Demokratiklik, Kürtçülüğe ve ayrılıkçılığa des- tek venmek midir? • • • İki yol var: Birteştınci ve kaynaştırıcı (Türkiye'nin en somut gerçeği olan) politikalara mı, yoksa Kürt- çülüğün ve aynlıkçılığın zeminini büyütecek politi- kalara mı ağırlık verılecek.. Ayrılıkçı polıtikalann hepsinın emperyalıstlerin de- ğirmenıne su taşıyacağı açıktır. Ama bır tip aydın için "emperyalizm" zaten ta- rih sahnesinden veya sözlüklerden silinmiş olduğu için, Kürtçülüğü destekleyen politikalar "demokra- tik"t\r... Peki Kürt Sorunu'nda, aynlıkçılığın zeminini da- raltacak, terörcüleri tecrit edecek ve Kürtçülüğün kit- lesel zeminini inceltecek politikalar nelerdir? Bunları saptamak atla deve mi? Değil tabii ki, ama uygulamak geniş yüreğin ve büyük polftikala- rın sorunu... Dün tatıle çıkan kızlanma bir mesaj attım: "Şu Çılgın Türkler" kitabını okumadan Istanbul'a gel- meyin, diye.. obursali(fl cumhuriyet.com.tr Adana'daki PKK gösterisi Kalp krizi geçîren komiser öldü ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Terör ör- gütü PKK yandaşlannın önceki akşam Ada- na'da beş mahallede düzenlediği izinsiz gös- ten can aldı. Yüreğir'e bağlı Anadolu ve 19 Mayıs ile Seyhan ilçesine bağlı Dağlıoğlu, Ova ve Hürriyet mahallelerinde izinsiz gös- ten yapan ve terör örgütü lideri Abdullah Ocaİan lehine slogan atıp bayrak açan grup- lara polis müdahale ederken Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde görevli Komiser Sûley- man Göbel (43) kalp krizi geçirerek yaşamı- nı yitirdi. Olaylarda bir polis de yaralandı. Dağlıoğlu Mahallesi'ndeki Çukuro\r a Cad- desi'nde lastik yakan grup, Büyükşehir Be- lediyesi'ne ait bir otobüsü de yakmak ister- ken olay yerine gelen polis, grubu dağıtma- ya çalıştı. Taş ve sopaların havada uçuştuğu olaylar sırasında Çevik Kuvvet Şube Mü- dürlüğü'nde görevli Komiser Göbel kalp kri- zi geçirerek yaşamını yitirdi. Göbel'in cenazesi dün Adana Adli Tıp Morgu'ndan alınarak Polis Okulu'na getiril- di. Göbel'in cenazesi Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde düzenlenen törenin ardın- dan toprağa verilmek üzere memleketi olan Osmaniye'ye gönderildi. ^