Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 EYLÜL 2005 CUMARTE*
OLAYLAR VE GORUŞLER
AÇI
MÜMTAZ SOYSAL
TutapsızJıkta Tutarlılık
YILLARDIR, Kıbns konusundaki resmi tutar-
sızlıklannın sık/ntısını çekiyor Ankara.
1974 Hau-ekâtı sonrasında "İki kesimli fede-
rasyon kurulursa çözüm olur" demiştik. Rumlar
yanaşmadı; başkaları da onlan yanaşmaya zor-
lamadı.
Bunun üzerine, 1975Şubat'ında "federasyon"
tezimizle tutarlı oiduğumuzu ispat için hukuk ta-
rihinde görülmemiş bir adım atıp ortada federas-
yon yokkem "federe devlet"sözii ederek bağım-
sız devlet yerine Kıbns Türk Federe Devleti'ni
kurduk. Rumlar yine yanaşmadı; başkalan da
onlan desteklemeye devam etti.
1983'te, onlann akıllan başlanna gelsin diye,
federasyon tezini yineJemeyi ihmal etmeden, ba-
ğımsız Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti ilan edil-
di. Rumlar v/e başkaları yine tutumlannda tutar-
lı oldular.
Bu inat karşısında tam federasyon tezini bıra-
kıp "iki devletli konfederasyon" sözü etmeye
başlamıştk ki, "federasyon"olduğu söylenen, ama
her federasyonun temel kuralı olan eşitliği Türk
tarafına tanı mayan bır Annan Planı ortaya çıktı;
Ankara'y yönetenler ve Lefkoşa'daki kafadarla-
n buna da "evet" dediler. "Hayır" diyerek tutar-
lılıkJannı sürd üren Rumlara başkalan kızargibi yap-
tılarama onlan tam üyelikle ödüllendırmekte ge-
cikmediler.
Ankara'yı yönetenler şimdi yeni tutarsızlıkla-
ra hazırianmaktalar.
Zaten, herkesin "Kıbns Cumhuriyeti'ni tanı-
ma anlamına gelir"deöiği bırbeJgeyi "Tanıma an-
lamına gelmez" diye bır bildirge yayımlayarak
imzalamışlar, başkalan pek ciddiye almamıştı.
Üstelik, ciddiyealmadıklannı en diplomatik biçim-
de belirtecek bir karşı- belge hazırlamaya koyul-
dular bugünlerde, Ankara, kendi bildirgesini ya-
yımlarken "O kadar tanımıyoruz ki, hava saha-
mızı ve limanlanmtzı Rumlara açmayız" demiş-
ti; iki hafta geçmeden, Dışişleri Bakanı "Hava
sahasını ve limanlan açma konusunda diyaloğa
açığız"demeye başladı. Açacak başkayerleri kal-
mayınca ne diyecekleri henüzbelli degil. Belli olan
bir şey var. Adanın kuzeyinde kendi halkına iha-
net etmiş bir yönetimin ardından, Ankara da, ona
vaktiyle "Anavatanım"demiş insanlann devleti-
ni evlatlıktan reddetmeye doğru büyük bir hızla
sürüklenmektedir.
Ayıp denen bir şey de var: Yıllar boyunca, Tür-
kiye'de kîmse, izlenen Kıbrıs politikasını hiç
beğenmeyenler de dahil, muhalif parti, hatta
"münafık"denen basın olarak bile, müthiş bir da-
yanışma duygusuyla, Rum yönetimi için "Kıbns
Cumhuriyeti" sözünü asla kullanmamıştır. Her-
kes herdefasında bu unvanın başına "sözde" la-
fını eklemekten yorulmadı.
Bütün bir ulusun gösterdiği bu tutarlılık karşı-
sında, Ankara'yı yönetenler tutarsızlıklannın son
adımlannı atarken tarihten utanmasa/ar da bu-
gün yaşayan yetmiş beş milyonluk bir halktan hiç
mi utanmayacaklar?
9 Eylül: İzmir'de Doğan Güneş...
9 Eylül Izmir'e güneşin doğduğu gündür. Mustafa Kemarin komutasındaki
Türk Ordusu o gün İzmir'e girdi. Büyük ozan Nâzım Hikmet'in Kuvayı
Miüiye Destanı'ndaki, "Sonra, 9 Eylül'de İzmir'e girdik ve Kayserili bir
nefer, yanan şehrin kıaltısı içinden, gelip, öfkeden, sevinçten, ümitten
ağhya ağlıya, Güneyden Kuzeye, Doğudan Batıya, Türk halkıyla beraber
seyretti fzmir nhtımından Akdeniz'i" sözleri ile utkuyu yaşadık.
Erol ERTUĞRUL, Hukukçu
7
Ocak 1926günützmirineskiga-
zetelerinden Ahenk gazetesinde
bir duyuru yayımJandı. Bu duyu-
ru ile, Izmir'in yayılmacı ve sömür-
geci güçler ve onlann maşalan ta-
rafindan 15 Mayıs 1915'te ele geçirilişinde
yaşananlara tanık olanlann, gördüklerini. ya-
şadıklannı gazeteye yazmalan isteniyordu.
Bu duyuru, büyük ilgi gördü. Gazeteye on-
larca kişi başvurdu. îlk anılar, 12 Ocak 1926
günü yayımlandı ve 12 Nisan 1926 günü-
ne kadar sürdü. Bu anılaryalnızca Izmir'de
yaşananlan değil, tüm Ege Bölgesi'nde ya-
yılmacı ve sömürgeci güçlerin yaptıklann!
ve yaşananlan yansıtıyordu. Bağcılar Ban-
kasıtzmir ŞubesiçalışanlanndanHafizGa-
BpBey, anıJannda, "İzmir'in ele geçirildiği
dönemde,jandarmaokuhuıdaöğrenimgör-
mekteydim. 15Mayıs 1915günü, Yunan as-
kerlerinin Kordon'a çıküklan ve valihği ele
geçirmek üzere geldikleri söylendi. Daha
sonra, Yunanlılar, valilikönündeki bahçeye
makineiirüfekJerinikoyarak,suçsuzvesilah-
sc TürkieriöldüFdüler,valflikbinasmıeiege-
çirdiler. Bizieri rutsak alarak Kordon'a gö-
türdükr. TopiadıklansuçsuzTürklerinçev-
resindeohışânRum veErmeniçocuklan.ek-
lerinde asker ve potiskasaruralan ile, 'Zito
Venizelos' diye bağuılmasuu tstediler. Ba-
ğırmayan bir Türk'ü, önünden ve arkasın-
dan hançerleyerek şehit etâler ve denize at-
ölar.Daha sonra,Zito Venizelos diye bağıra
bağnra şimdiki postanenin önüne geldiler.
Orada.çevremizdebuhınanverfiRum \e Er-
meniler üzerimizdeki tüm para, yüzük. sa-
atgibi eşyalan alarakaralannda pa> ettiJer.
Benim de, 39 uramı ve gümüş köstckli Ser-
gisof marka saatûni aldılar. Bu durumu iz-
leyen bir \unan suba>ı da son iki mecidiye-
mi akh. Sonrabizivapurabindinliler.Bu ara-
da Rum hamaflar,birkaçTürkhamahnışe-
hit ederekdenizeatülar. Vapurda,efindenya-
raü olan Manasürt Binbaşı Ismail Haİda
Bey igördüm. Kendisiile tanışnorduk. Ba-
na,meraketmebunlarda geçer,dedLÜç gün
vapurdabir parça pekametileaçbir biçüıı-
de kaldık. Dördüncü gün, bir Fransız suba-
yinın aracıuğı ile kışlava getirildik. Oradan
getirfldiğııniz genei cezaevinde üç gün kal-
dıktan sonra serbest bıraloldık" diyordu.
Ahmet lnsan Be\r
anılannı, "14 Mayıs
1915 gecesi, yerti Rumlar, çarşıdaki tüm
Türkişyerlerine işaret kovTnuşlardı. Vunan
askerieriİzmir'eçıkmca,yeıüRumlann vol
göstermeieriileişareöitüm iş>erkriyağma-
landL SUakh Rumlar bu arada karşüasük-
lan Türkleriöidünneyi sürdürdüler. Vunan
askerieri,yertiRumlar,kadmlar,çocuklarve
papazlar, şimdiki askeri loraathaneden Ke-
meralü'na doğrugeldiler. BeylerSokağıağ-
zfflda buhınan Şifa Eczanesi'ni önce maki-
neö tüfeklerie taradılar, sonra yağmaladı-
lar. Biz, tüm bu olup brtenleri korkulu göz-
lerleizfcdik. Üçyii sonra,ADah bana, o vah-
şi Vunan süriUermin, yaşasuı Mustafa Ke-
mal Paşa diye bağırarak geçişlerini izlettir-
di" biçiminde sürdürüyordu. Sakarya Kü-
tüphanesisahibi KemalBey ise. "Kemeral-
ö'nda Ragıp Paşa Oteh'ndeydim. Yunanlı-
lar süahsız Türkleri esir abp götürüyoriar-
dı. Bizi de alarak kışla aianmdan Kordon'a
götürdüler. Türklere vunıp sö'vüyorianu.
Oraya geJdiğimizde caddenin ölü ve varata-
JarladohıoklugunugördülcBizieriPasaport
arkasmda bir rütündeposunakoydular.İçe-
ride tzmir'in ileri gelenlerinden 5-6 bin kişi
vanb. Hafif ve ağır yaraldar çokru. Bizi gö-
türüıierken üzerimizdeki para, yüzük gibi
değerti seylerimizi akülar" diyordu.
îzmir, 15 Mayıs 1915 günü yayılmacı ve
sömürgeci güçlerin istemi ile, Yunanlılar
tarafından ele geçirildi. Ilk bir iki gün içe-
risinde 2 bin sılahsız ve günahsız sivil Türk
öldürüldü. O günden 9 Eylül 1922 gününe
kadar düşman elinde kaldı. Yukanya aldı-
ğımız anılar, o günlerde yaşananlann yal-
nızca birkaçıdır. O günler gerçekten İz-
mir'in geçmişinde güneşsiz karanlık gun-
lerdir. 9 Eylül ise izmir'e güneşin doğduğu
gündür. Mustafa Kemal'in komutasındaki
Türk Ordusu o günIzmir'e girdi. Büyük ozan
Nâzun Hikmet'in Kuvayı Milliye Desta-
nı'ndaki, "Sonra, 9Eylül'de İzmir'e girdik
ve Kayserili bir nefer, yanan şehrin lazüûsı
k/üıden, getip, öfkeden, sevinçten, ümitten
ağfaya ağlıya, Güneyden Kuzeye, Doğudan
Baüya, Türk halkıyla beraber seyretti tz-
mir nhdmından Akdeniz'i" sözleri ile ut-
kuyu yaşadık. Bugün yalnızca güzel Iz-
mınmiziçin değil, tüm yurdumuz için, tüm
Anadohı için sevinç doiu bir gündür. O gün
yayılmacılık ve sömürgecilik, Mustafa Ke-
mal önderliğindekı ulusumuz karşısında ye-
nilmiştir.
Ancak o gün yenilenler, bugün banş ma-
salannda ve değişik adlarla kazanımlanmı-
zı geri almaya çalışıyorlar. Clkemizin ba-
şındaki aymaz politikacılar da onlann işle-
rini kolaylaşhnyorlar. AB diyerek bizden
almaya çalıştıklan, dün emek ve kanla ka-
zandıklanmızdır. Son günlerde A\rupalı
yöneticilerin açıkça belirttikleri gibi, aslın-
da bizi almayacaklan apaçık ortada olan
bir birlik için bizden ödünler kopanyorlar.
Yöntemleri. ülkemizi AB 'ye alacaklarmış
gibi yaparak durumu zamanayaymak ve bu
zaman içerisinde bizden istediklerini alarak
güzel yurdumuzu sömürmektir.
Öte yandan sözde dostumuz ,ABD. hem
ülkemizi bölmeye çalışan terör örgürüne
açık-gizli desteğını sürdürüyor hem de ılım-
lı İslam uydurmacası ile ülkemizi bir avuç
aymaz politikacı ile birlikte bir din devleti
yapmaya çalışıyor. Dün İzmir'e girenler,
bugün üikemizin bölünmesıne ve Islamlaş-
tınlmasına alkış rutuyorlar. Özgürlüğümü-
zü ve onurumuzu kazanmak ıçın geçmiş
kuşaklann çektiklerini ve bu ugurda veri-
len yiğit savaşı unutmayacağız. Dınci bıryö-
netimin, üikemizin bölünmesıne çanak tu-
tan tavırlanna, AB adına, üikemizin dınci-
leştirilmesine karşı duraca|ız. 9 Eylül tüm
yurdumuz için kutlu olsun.
30 Ağustos
AltemurKDLJÇ
"Dağlarda tek tek
ışıkJar yamyordu... Ve
yıldızJar öyle ışütıh. öy-
le ferahnlar ki, şayak
kaJpakb adam nasd ve
ne zaman geleceğiııi bü-
meden, güzel, rahat
günlere inanıyordu ve
GUNLERi
$ • •
^7
Ulker
Müzik
GünleriSenfoniler
11 Eylûl 2005 Pazar Parkorman Saat 11.00
Raten İstanbul Senforti Orkestraa
Antonio Pirofli Şef
Eugene Prochac (Vıyohnsel)
12 Eylûl 2005 Pazartesı Aya İrinı Saat 20.00
Raten İstanbul Senfoni Orkesfrası
AntorMO PirofH Şef
Peter Jablonski (Piyano)
14 Eylûl 2005 Çarşamöa Aya İrini Saat 20:00
Raten tstanbuf Senfoni Orkestrası
Antonio Pirofli Şef
AJexander Markov (Keman)
m BileHer Bileta'te Çagn Merkezi n
_ , o n
W uvwvu hiİAtı* m m n?1R fiKfi çifl DO ı "d
'.'!rl
5?™** www.bıletıx.com 0216 556 98 00
gülen bıyıklanyla du-
ruyordu Id mavzerinin
yanında,birdenbire beş
adımsağındaO'nu gör-
dü... Paşalar onun ar-
kasındaydılar... O, sa-
ati sordu^. Paşalar: 'Üç'
dediler-.Sanşm bir kur-
da benziyordu™ Ve ma-
vi gözleri çakmak çak-
makü~ Yürödü uçuru-
mun başına kadar, eğil-
di durdu... Bıraksalar,
inceuzun bacaklan üs-
tündeyayianarakve ka-
ranlıkta akan bir yıldtz
gibi kayarak, Kocate-
pe'den Afyon Ovası'na
atlayacaktı.'"
30 Ağustos, 1922'de
Kurtuluş Savaşı'nın
Başkomutan Mustafa
Kemal'in eşsiz askeri
dehası ve iradesi, Türk
ordusunun ve milleti-
nin kahramanlık ve fe-
dakârhklanyla, zaferle
sonuçlandığı günün 83.
yıldönümü.
Bu milletçe "Kuvajı
Milüye" zaferini anar-
ken kendi "tabumu"
yıktım. Nâzım Hik-
met'in Kurtuluş Desta-
nı'ndan vukarıdaki di-
zeleri ahntıladım.
Beni okuyanlar ve ta-
nıyanlar bilirler, ide-
olojik sebeplerle Nâ-
zım Hikmethayranı de-
ğilimdir. Amagene de,
özellikle Kurtuluş Sa-
vaşı'yla ilgili, muhak-
kak, içtenlikle yazdık-
lannı beğenirim... ve
yaklaşımlan farklı da
olsa bu vatanı se\ diği-
ni inkâr edemedim!
Kurtuluş Savaşımız da,
farklı düşünseler. bu
farklar sonra ortaya çık-
nıış olsa bile, bu vata-
m sevenlerin. "Kuvaji
Milliyecilerin" savaşı,
zafer de onlann zaferi
idi.
Şimdi anhyorum ki
rahmetli Alparslan Tür-
keş de aynı derin dü-
şüncelerle Nâzım Hik-
met'ten alıntı yapmış-
tı.
Bugün de bir savaş
var; ideolojileri ne olur-
sa olsun, kökenleri ne
olu
r
sa olsun, bu vatanı
gerçekten bağımsızlık
aşkıyla sevenlerin Mus-
tafa Kemal'e ve onun
eseri olan üniter-laik
TC milli devletine ina-
nan ve bu cumhuriyeti
her ne pahasına olursa
olsun iç ve dış "bed-
hanlara", düşmanlara
karşı korumakta karar-
lı olanlann savaşımıdır
bu!
Büyük Taarruz'un
başladığı 26 Ağus-
tos'un yıldönümünde,
Atatürkçü Düşünce
Dernekleri, Kocatepe
Üniversitesi ve bazı si-
vil toplum örgütlerinin
katılımıyla gerçekleş-
tmlen "Türldye tttifa-
kı-Kocatepe Buluşma-
sı" müdafaa-i hukuk
hareketlerinin birleş-
melerinin başlangıcı
olabilir.
Ve aradaki farklan,
farklılıklan bırakarak
Atatürk ve *tambağan-
sızük" çizgisinde bir-
leşmek, "Türkiyeittifa-
kından" "Türkiye bir-
liğine'' gitmek zamam-
dır.
Bu anlamlı toplantı-
da bulunmayı çok is-
terdim. Yalnız bir şeyi
yadırgadım; gönül is-
terdi ki bu "milli bir-
fik" toplantısında MHP
de temsil edilsin...
Eğer bazılarının ar-
tık şu bağlamda
MHP'ye karşı sönme-
yen kinleri varsa, veya
aksi, MHP de aynı his-
lerle, katıhnamışsa çok
yazık!..
Türkiye'de vatanlan-
nı seven bütün Türkle-
rin, ortak düşmanlara
ve tehlikelere, tehdit-
lere karşı birleşmeleri,
geçmişin acı hatırala-
nndan ve bunlan kaşı-
maktan çok daha önem-
lidir şu sırada! Körleş-
miş baltalan hep bir-
likte gömmek gereki-
yor! "Tek millet-tek
devlet-tek bajrak" için
aynı safta birleşelim!
PENCERE
Abnteri Sokaga
Çıkamıyop...
Süleyman Çelebi ne demiş:
"- 12 Eylül'ü 25 yıldır unutmadık, unutturma-
dık, ne unuturuzne de affederiz..."
Olayın biryanıbu...
Öteki yanı?..
-... teröre de açıkça karşı çıkıyoruz, dün nasıl
'Türk milliyetçiliği' adımkullanarakülkeyibir iç sa-
vaşa sürükleyen eylemlerin karşısında yeraldıy-
sak, bugün de 'Kürt milliyetçiliği' adımkullanarak
ülkeyi bir Türk-Kürt kavgasına sürüklemek iste-
yenlere açıkça karşı çıkıyoruz..."
Emekçi yaklaşımı bu...
Doğru bakışın ta kendisi!..
•
Demokrasinin çeşitli tanımlan vardır...
Gerçekçi bır tanımı:
- Demokrasi bir ülkenin ulusal gelirini açık re-
jimde paylaşım özgüriüğünün düzenidir.
Isveç'ten başlayın, tüm demokratik ülkelerde
bu düzen çalışır, emekçi sendikalan demokrasi-
lerde başrolü oynar...
Türkiye'de ne emekçinin sesi duyuluyor..
Ne alınterine saygı var..
Peki, ne var?..
Etnikçılik var..
Dincilik var..
Dincilik ve etnikçılik üzerine kurulmuş, oluşmuş,
ge/işmiş bir demokrasi görulmüş müdür?..
•
AB'nin 25 üyesi var, bunlann hiçbirinde ülkenin
tepesine binmiş dincilik tehdidi göremezsiniz.
Batı'da demokrasi kilise düzeninin tarihe gö-
mülmesıyle hayata geçirildi; Hıristiyanlığın coğ-
rafyasında Türkiye'dekine benzer bir sorun yok!..
Etnikçilik konusu AB'nin kimi gelişmiş ülkesin-
de var; ama, emperyalizmin maşası olarak kulla-
nılamıyor; Türkiye'dekı Kürtçülüğün ürettiği terö-
rün kökü dışardadır...
Emperyalizmin klasik yöntemi yoksullan birbiri-
ne kırdırarak sömürmektir...
Amerika'nın adıyla sanıyla Kuzey Irak'ta konuş-
lanmasını cümle âlem bildiğine göre, PKK'nin ma-
yınlı bombalı saldınlannı kimin defterine yazmak
gerek?..
Anadolu Kürtlerinin mi?..
Yok canım!..
Emperyalizm denen püsküllü belanın alfabesi-
ni bilen heryurttaş, PKK'nın içyüzünü de söker!..
Anadolu insanlannı birbirinedüşmanlaştrmanın ki-
min işine yarayacağı açık seçik, belli...
•
Işçi, köylü, küçük memur, küçük esnaf, öğret-
men vb. tüm emekçiler alınteri neferi olmaktan çı-
karak birbirlerinedüşmanlaştıklan zaman demok-
rasinin adı sanı kalır mı?..
Tarihsel deneyimleri zengin DlSK'in bu gerçeği
görmesi, benımsemesi, duyurması önemli bıradım-
dır...
Aklı başında bir emekçi -en geniş kapsamıyla
alınten neferi- dinciliği de dışlar, etnikçiliği de...
Süleyman Çelebı'nin açıklamasındaki bilinç her-
kesi sarmalı, aydınlatmaJı!.. Bu ülkenin ikinci bü-
yük emekçi konfederasyonu kundaklanmak kor-
ku ve ürküsüyle meydanlara çıkamıyorsa suçlu
kim?..
Alınterinin sokağa çıkamadığı yerde demokra-
si olabilir mi?..
KONGRE İLANI
Sosyal Demokrat Halk Partisi Ankara ll örgütü, 1.
Olağanüstü Kongresi 24.09.2005 günü saat 11 .OO'de,
çoğunluk sağlanamadığı takdirde aynı gün saat
13.00'te aşağıdaki gündemleAnkopol Sineması'nda
(Kızılırmak Sokak No: 14) yapılacaktır. Kongre temsil-
cilerine duyurulur.
GÜNDEM
1. Açılış,
2. Divanın oluşturulması,
3. Saygı duruşu ve IstiklâJ Marşı'nın okunması,
4. il Başkan Adaylannın konuşması,
5. Seçimler
a) ll Başkanı,
b) ll Yönetim Kurulu (Asil ve Yedekleri)
c) ll Disiplin Kurulu (Asil ve Yedekleri)
d) ll Kuruftay Temsilcileri,
6. Kapanış.
Oİt
first in homefitness
LF-lliraiî Hasıı lleti
1
gögus,ayakrebacak mas^
yapabılme imkanı
Mİ 11» I IM m i i I«• I — I• • 11 H 11111 .1
76)3235413-3235405 BO«I»«OQK.razi6^*870(>-3849SS4 BULGURLUGOvEN LTD ÇT'(CCt6»183ÛCC
VUZWDLŞ(06)302Z32S30a318a»B»fÖrCC5^^()0aCto (0216»8S0»&
80 CABALHZARCJ MUCSSESES ,02(613534522-3532636 KADtKOYOK LTD {Q216I4SC1544-3389S9S SEYDANPLA2A 0216>4"4SÛ9O / FOfMÜSPOf»
(OZ16) 418 56 80 KAZASKEIV^O fiPOf>~ (021 6)3804044 3801045 KIZH.T0PRAICİNTERSPOR SMOP (0216) 336 ' 8 22 KUÇOKYALJ/TÛFEKCfcER
(021S)4171548eŞ£R K O L 0 9 ' 9 2 1 4 8 9 7 3 5 1 MALTEP&BEZIRGANLAR 021644191^2 PeNrttOB6YAZEV(C£16H9158064910790 - «MÇT(021S)41741548eŞLER KOU. (0216)4397921 -4897351 MALTEPE^BEZIRGANLAR 0216,4419122 PCMCW(0BeYAZE\r
(0216>4915806-4910790-'
EV A İ E T L E P (0216)4917931-32 RAHMANLAB»- /AP' (021 6ı5176î 92 KOZYATAGrKOZA Î0216) 4674568 SAHRAriCECMT/KAHKAHA DTM
(0216)3364871-3356069-3364067 OSKUDAfVAKÇAKH.
;0Z16)5S34449 39128.39 EYUBOĞLU LTD ŞTI (OZ16J492S23O-3ZIVERBEY CANSPOR(0216)3488445 GEBZI
5567583 BA'
BUCVARI' NTERSPOf) S (
K" - ((0212;8727080-8"'2a9e0
ADE/GAP0212)e32789C
5558780-
_.. ÇEMB6flLITAŞ/DUYaU(0212)6384013 (.LEVENT SANA'I
FlNDIKZADE/GAP(0212)e327839-4C GAYRETTEP6İUİA-YA ELEKT (0212)2745186-2740867 G.O-PAŞA/KUCUF
LTQ ŞTj (
021 2)6 1 5301 5 HAReİYE ACARSOV LTO ŞTI (02 1 2)2250730ı 3hat! İKtTELLrMA VtKU
02
3ŞT' (021.. , . . . -- __- ( 0 2
, 2
, 3 2 5 4 3 8 6
. a 7
LTD ŞT! (0212)6158571 ATA
(KfVRE /STOÇ((02 1 2 .6598764
. ılPAŞA/ŞEMI A Ş (0212(2387070-71
.. . - - _ - - - . ,.- - - - . . -- . -.- - '12(4267373 NIŞANTAŞIACABSOY LTTJ ŞTI (0212)2961032-
2466802 OHTAKOY.UNSALLAR(0212)3272821 BAMİ' £.NG;Z A Ş (0212)6781038-6160218 BEŞITPASA/KUCORI021212773980
SeF*KOY/0NAL;0212)4266575 SABİYER/TEKNİK IŞ(0212)2423515-242O626j5eHREMlNİ/ASL/»\B£K MAÛ (0212)5SM4O9-585S531 ŞIŞLVDOHUK
LTD ŞTI (0212)2349580 ŞİBINEVLEfl/SAMRA LTD (0212)4529096-4525216 TOPHANE/ŞEFIK ERCAW(0212)2511313-2440857 TEŞVİKİYE/EMİB
LTO ŞTI.(0212)2615007-08 ZE YTİNBUBNO'DERNEKBAŞI(02 1 2) 5827492 54737'3 ZEKEBİYAKO Y/f=t£ YH AW(02 t 2)202611 0
KİAfUflAAA MİLOESt KEŞAN BÛRGOMLEB A.Ş.-8U91SA SARMASIK-eOLU KANAAT TİC KORAVSPOA MAÛAZALARIMZ PAZAR aQHt-£Rİ O£ ACIKTIR.
AD*PAZ*HI/ERDOĞAN ÛNE=l(0264)2733006-2738862 BILECIK/Ö^PA(0228)2121111 ELTAŞ A Ş (0228)2122345 B O Z O Y U K ' I L T A Ş
A Ş (022813145815 8OLU/'LKE LTD (0324)2 1 5637 1-2 1 5 1 1 89 KANAAT TİC (0374)2 1 545 1 6-21 50 1 99 BUBSA/SABMASIK
LTD ŞTI (C224l2207637(38)-22S2504 2252596 DUZCE/ELEKTRONİK TIC (0380)5141164-5242165 EDİBNE'SALKAN TIC (0284)2137795-
2137985 KEŞAM SUZGUNLER(0284)7153232-7152323 UZUNKÛPBÛ/DRAMALILAR(0284)5132368 KIRKLARELI'SEVAL TIC (028812141136
KASTAMOHU/TOSYA/8OYAÇI TİC (03661313*134 LULEBUBĞAZ'ÇALIŞinLAR A Ş (0288)41 71 713-41 713 12 ÇETHVLER A Ş (0288)4171572-
4-23284 KÛTAHYA'SARAÇOGLU TIC (0274)2240640 KOCAELİ'GÖLCÜK SAflMAŞIK(0262)4140O55-56 TABAK LTD ŞTI (0262>3233788OZ8EN
MÜESŞESESJ.'02623211275-3211093 DERINCE/GAYRET MO81LYA!0262)2Z967S1-62-63 GEB^E•SES PAZARLAMA(0262)6>43413«2 ei
GOLCUK-'SARMAŞIK LTD(0262>414OO55-56 TEKİBDAG>CErrl»JLER • Ş (0282)2801704-2602254 HAYRA0OLU/VELIH GULER(0282)3151001 İ
ÇOBLU;YALD!Z LDT (0282)6523388-6536363 ÇETINLER A Ş (0282)6538032 653B046 3ABAY. ÇETtNLER A Ş (0282)7681078 78B28Ö6
YALOVA/frAPET LTD (oa2e)a<3inı-zi ZONOULDAK/GÜVFN TIC (0372)2523232