Katalog

f8AĞUST0S 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET EKONOMİ ekonomi@ cumhuriyet.com.tr Ticaret odalan başkanları, Başbakan'ın Diyarbakır ziyaretini değerlendirdi: SözdenbaşkabirşeyyokZEYNEPŞAHİN ANKARA- Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan'ın Di- yarbakır ziyaretini değerlen- diren ticaret odalaruun baş- kanlan, Başbakan'ın ekono- mik olarak yeni bir çözüm ortaya koymadığını vurgula- dılar. Diyarbakır, Mardin, Şır- nak ve Siirt ticaret odalan başkanJannın, Başbakan Er- doğan'ın Diyarbakır ziyare- tine ilişkin değerlendirmele- ri şöyle: Diyarbakır Ticaret Odası Başkanı Kudbettin Arzu. Başbakan'ın bölgeye yap- mış olduğu ziyaretin özellik- le moral ve motivasyon açı- sından yararlı olduğıınu dü- şünüyoruz. Ekonomik ola- rak ise fazla bir şey açıkla- madı. Teşvik Yasası *na değindi, R Erdoğan'ın mareti Güneydoğu'daki ticaret odalannı tatmin etmedi ecep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretini değerîendiren Güneydoğu'daki ticaret odalan başkanlan, seslerini yükseltti. Başbakan'ın oyalama taktiklerine başvurduğunu belirten başkanlar, Erdoğan'ın yeni bir şey ortaya koymadığını savunarak "Somut adım istiyoruz" diye konuştular. Ticaret odası başkanJan, özellikle Teşvik Yasası'ndaki adaletsizliğin giderilmesi çağnsında bulundu. biraz daha beklememiz ge- rektiğini söyledi. Yani eko- nomik anlamda yeni bir şey ortaya koymadı. Bu nedenle bizim açımızdan ziyaretin moral boyutu daha çok önem kazandı. Olaylan demokrasi içinde çözeceğiz demesi ya- rarh oldu. Şırnak Ticaret Odası Baş- kanı M. Halil Balkan: Bizim temel beklentimiz, huzur ve güven ortamımn oluşması. Ekonomik büyüme ve geliş- me de buna bağlı. Başbaka- nımızın ziyareti bizleri umutlandırdı. Ama daha net ve somut açıhmlar bekliyo- ruz. Teşvik Yasası'na ilişkin bazı olumsuzluklar var. Yani bu yasaya karşın ne- den hâlâ bölgeye yatınm ya- pılmıyor? Başbakan'ın yeni bir yaklaşımı söz konusu; bunun da bir güven ortamı oluşturmasını umuyoruz. Ancak bunun oluşup oluş- madığını görmek için tabii ki beklemek gerekiyor. Siirt Ticaret Odası Başka- nı Güven Ktızu. Ekonomik anlamda yeni bir durum söz konusu olmadı. Başbakanı- mız bölge işadamlannın ya- tınm yapmasını istiyor. Teş- vik Yasası 'ndan bahsetti. Ancak biz yasayı ve Başba- kan'm açıklamalannı yeter- li bulmuyoruz. Özellikle ya- sada iyileştinlmesi gereken noktalar var. Örneğin, süre 5 yıl değil, 10-15 yıl gibi daha uzun bir zamana yayılmalı. Görüşmemizde kendisine de bu konuyu ilettik, çalışma- lann yapıldığını söyledi. 'Sadece vaat, vaat.' Mardin Ticaret Odası Baş- kanı MehmetAü Tutaşı Hiç- bir şekilde olumlu değerlen- diremeyeceğimiz bir ziyaret oldu. Şöyle ki bölgemize katkı sağlayacak hiçbir giri- şim olmadı. Sadece vaat, vaat... Tama- men oyalama taktiği. Teşvik Yasası deniyor; hangi teşvik- ten bahsediliyor? Uygulanan bir şey yok, yasada söyle- nenler gerçekleştirilmiyor, sadece lafta kalıyor. SERMAYESİ 160BİNYTL Unakıtan'ın kızı da gıda sektörüne girdi ANKARA (ANKA) - Maliye Bakanı KemaJ ünakıtan ın oğ- lundan sonra kızı da gıda piyasa- sına girdi. Bakan Ünakıtan'ın kızı Fatma LJnakıtan, gıda ürünleri ticareti için Istanbul'da şirket kurdu. FAB Gıda Sanayi Ticaret adıyla kurulan şirketin sermayesi 160 bin YTL düzeyinde oluşru. Şir- kette Fatma Ünakıtan 80 bin YTL'lik, diğer ortak Zeynep Ba- sutcu ise 80 bin YTL'lik paya sa- hip oldu. Şirketin müdürlükleri- ni iki ortağın birlikte yapacakla- n belirtildi. Şirket başta yumurta, et, balık, tavuk, sakatat, salam, sosis, pas- tırma, sucuk gibi ürünler olmak üzere her türlü gıdarun ricaretiy- le pazarlamasını yapacak. Mali- ye Bakanı Kemal Ünakıtan'ın oğlu Abduliah Ünakıtan ın da tavukçuluk sektöründe faaliyet gösteren bir şirketi bulunuyor. TARIMSALMÜCADELE Toz ilaçlar kullanımdan kalkıyor ANKARA (CumhuriyetBüro- su) - Tanm ve Köyişleri Bakan- lığı, çevreye ve insan sağlığına yönelik olumsuz etkileri nede- niyle tanmsal mücadelede toz şeklindeki ilaçlann kullanımına kademeli olarak yasak getiriyor. Tanm ve Köy Işleri Bakanlığı Koruma ve Kontrol Genel Mü- dürü Nihat Pakdil imzasıyla teş- kilata ve ilgili kurumlara, hazi- ran ayı sonunda bir genelge gön- derildi. Genelgede, AB'nin, toz for- mülasyonlu ilaçlann tanmsal mücadelede hastalık, zararlı ve yabancı ot gibi etmenlere karşı kullanımını yasakladığı, birçok gelişmiş ülkenin de kullanımdan kaldırdığı belirtildi. Bu gerekçelerle, gelişmiş ül- kelerde ve AB'de olduğu gibi toz formülasyona (toz tohum ilaçla- n hariç) sahip ilaçlann ruhsatla- nnın iptaline karar verildi. Bu ilaçlar, 2006 yılı Ocak ayından itibaren üretilemeyecek ve ithal edilemeyecek, 2007 yılmdan itibaren de üaçlann son kullanım süreleri dikkate alınarak zirai mücadele ilaç bayilerinde satış ve dağıtımı yapılamayacak. Şirket Yönetim Kuruhı Başkanı Şinasi Ertan, Arkas tcra Kuruhı ÜvesiÖnder TürkkanuEge Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Başkanı Ender Yorgancüar ve Baüçün Murahhas Azasıiufan Ünal'la birlikte yeni ohışum hakkmda bttgi verdi (Fotoğraf: AA) Izmirliler limanı istiyor Limanı almak isteyen 80'e yakın işadamı bir araya gelerek AîsancakLiman Işletmeleri AŞ'yi kurdular. Ortak sayısının 200'e kadar çıkabileceği belirtildi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - ızmirli 80'e yakın işadamı, özelleştirme kapsamındaki Izmir Limanı'nı almak için 250 milyon dolar sermayeyle Aîsancak Liman Işletmeleri AŞ'yi kurdu. Şirket Yönetim Kurulu Başkanı Şinasi Ertan, Arkas Icra Kurulu Uyesi Önder Türkkanı, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Başkanı Ender Yorgancüar ve Batıçim Murahhas Azası Tufan Ünal'la birlikte yeni oluşum hakkında bilgi verdi. Limanı almak için KIPA benzeri bir birlikteliğe gittiklerini belirten Ertan, hiçbir ortağın yüzde 25'i geçmeyeceği bir hisse yapısı kurduklannı kaydetti. Kurucu ortaklann şirkete en az 1 milyon dolar ile katılabildiğini ve yönetim kurulunda temsil edildiğini bildiren Ertan, ortak sayısını 200'e kadar çıkarabileceklerini de bildirdi. Ege Üıracatçı Birlikleri'nin, oluşturduğu bir şirketin yabancı bir grupla liman ihalesine girmek için çalışma yapmasını da değerlendiren Şinasi Ertan, bu girişimde bölge temsilinin hangi oranda kalacağının önemli olduğunu vurguladı. Türkkanı ise Rekabet Kurulu 'nun limanın satışıyla ilgili kararlannın bağlayıcı olmadığını savundu. Şirkete, Izmir Büyükşehir Beledıyesi'ne bağlı IZDENİZ'in yüzde 1 oranıyla ortak olduğu belirtildi. MORGAN STANLEYTÜRKİYE'Yİ ÖVEN DEĞERLENDİRMELERDE BULUNURKEN FITCH'TEN UYARI GELDİ 'AB süreciriskyaratıyor'• Fitch'inyayımladığı Türkiye raporunda güçlü makro ekonomik görünümün bozulabileceği uyansında bulunuldu. Ekonomi Senisi - Ulusla- rarası yatınm bankası Mor- gan Stanley, Türkiye'nin, AB ile müzakere için gerek- li tüm teknik şartlannı ger- çekleştirdiğini belirterek, müzakerelerin planlandığı gibi 3 Ekim'de başlayacağı- nı açıkladı. Uluslararası kre- dilendirme kuruluşu Fitch ise Türkiye'nin AB'ye katı- lımının giderek artan zorluk- larla karşı karşıya kaldığını duyurdu. Morgan Stanley'in yayım- TÜRKİYE, IMF LİSTESİNDE İKİNCİ Ekonomi Servisi - Uluslararası Para Fonu (IMF) taranndan açıklanan son verilere göre Türkiye, IMF'den en çok kaynak kullanan 10 ülke arasında Brezilya'dan sonra ikinci sırada bulunuyor. Türkiye'yi, Arjantin, Endonezya ve Rusya izliyor. Türkiye, IMF toplam mali kaynaklanmn yüzde 25.1 "ini kullanmış bulunuyor. Brezilya, IMF kaynaklannın yüzde 29.1 l'ıni, Arjantin yüzde 16.39'unu kullandı. Türkiye"nin IMF'ye borcu, GSYÎH'sinin yüzde 6.88'ini oluşturuyor. Bu oran Brezilya'da yüzde 4.48, Arjantin'de yüzde 9.73. ladığı analizde, Türkiye'nin siyasi hedeflerini içeren Ko- penhag siyasi kriterlerini gerçekleştirdiği, Gümrük Birliği anlaşmasını Kıbns Rum Kesimi de dahil 10 ye- ni AB üyesini kapsayacak şe- kilde genişletecek ek proto- kolü imzaladığı anımsatıldı. Analizde, AB liderlerinin, 17 Aralık'ta verdikleri karara saygı duyacaklan ifade edi- lirken, Türkiye'deki yapısal değişimin, bazı piyasa oyun- culan taranndan kaygı konu- su olarak görüldüğü belirtil- di. AB'deki gelişmelere kar- şın ekonomik verilerde hiç- bir bozulmanın görülmediği, bu değişimin yatınm imkân- lan açısından bir fırsat olarak görülmesi gerektiği vurgu- landı. Analizde, Türkiye ile müzakerelerin başlayacağını öngören piyasa oyunculan- nın da 3 Ekim sonrası firsat- larını şimdiden değerlendir- mesi önerildi. Kredi derecelendirme ku- ruluşu Fithc ise Türkiye'nin AB'ye katılımının giderek artan zorluklarla karşı karşı- ya kaldığını açıkladı. AB'ye katılım sürecinin kredi notu açısından risk oluşturduğu- nu vurgulayan Fitch. güçlü makro ekonomik görünü- mün bozulabileceği uyan- sında bulundu. Fithc'in ya- yımladığı Türkiye raporun- da, AB'ye katılım müzake- relerinin ekimde başlayacağı beklentisinin sürdüğü, ancak bu senaryoyla ilgili belirsiz- lik ve zorluklann artmakta olduğu vurgulandı. Fitch Türkiye analisti Nick Eisin- ger, "Müzakerelere başlaya- mamak baa maii yansımala- n da olan bûyük bir şok olur" dedi. Eisinger, bu durumun dış açığın finansmanı ve ka- mu borcunun kur ve faiz ha- reketleri karşısındaki kınl- ganlığı açısından ciddi risk yarattığını vurguladı. FI'DE SIEMENS TEKNOLOJİSİ Siemens, 21 Ağustos 'ta îstan- bul'dayapılacak ilk Formula 1 yarışı için inşa edilen yeni Grand Prixpistinin son tekno- lojiye sahip altyapısınıgerçek- leştirdi. Elektrikli şalt cihazla- rı, aydmlatma, entegre varış elektronik sistemleri ve haber- leşme sistemlerıni içeren eksik- siz bir çözümün planlanması- nı, kurulumunu ve teslimatım içeren teknolojık altyapımn mali- yeti 10 milyon Avro 'yu aşıyor. İŞADAMI DURUK, YARIN TOPRAGA VERİLİYOR Aroma Yönetim Kurulu Başkanı 86 yaşmdaki hayırsever işadamı Ömer Duruk, safra kesesi rahatsızhğı sebebiyle yaklaşık 10 giindür te- davi gördüğii Bursa'dakıözel bir hastanede hayata veda etti. Duruk, memlekeri olan An- talya 'nın Akseki ilçesi ve Türkiye nin çeşıüı yörelerinde okul, spor salonu, öğrenci yurdu yaptırmıştı. Duruk, Akseki 'ye 500 kişilık kapa- lı spor salonu, yarı olimpıkyüzme havuzu, 30 öğretmen lojmanı, 300 kişilik kız öğrenciyur- du, 2 yüksekokul kazandırmıştı. tlçede yapı- mı sürdüriilen komando er eğitim tabur bina- sı inşaatına 3.5 trilyon lira yardımda bulunan Duruk, aynca Istanbul da Ataköy Camii, Bur- sa da emniyet müdürlüğü hizmet binası ve loj- manları, Konya ve Karaman da çeşili okullar yaptırdı. Duruk, Ernst and Young Türkiye ve Milliyet Business'm düzenlediği "Dünya Yılın Girişimcisi"yarışmasında "Jüri Yaşam Boyu Girişimcilik ÖzelÖdülü "ne layıkgöriilmüştü. 3 çocuk babası işadamının cenazesi, yarın memleketi Akseki de toprağa verilecek. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Korkunun Resmi Gerçi Nâzım Hikmet, Abidin Dino'ya, "Mutlu- luğun resmini çizebilir mısin?"d\ye sormuş. Ne yazık ki, yaşamın her alanından gelen haberier, re- simler, giderek acı ağırfıklı, mutsuzluğu yansıtan içerikte oluyor. Bir gün öncesinin ve günün gündemini toparla- mak üzere, sabahın erken saatlerinde uyku göz- lerden akarken haber kanallannı izlemeye başla- dınız mı, yandınız... Bağdat'ta sabahın köründe üst üste patlayan bombaların özet sonucu 43 ölü, birkaç katı yara- lı. Nerede, ne zaman, niçin, nasıl.. olduğunu bile- meden her an, her yerde, bombaların patlayaca- ğı korkusu i\e yaşamak... Uykusunun afyonu pat- lamadığı için haberleri biraz da söylenerek izleyen yeğenim, "lyi ki Iraklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmemişim.." diye sesleniyor. Zaten ka- nalların birinde birkaç gündüryinelenen bir başka haber var. Doktorlara göre, sürekli ölüm korkusu altında yaşayan Iraklıların büyük çoğunluğu ruh- sal depresyon geçiriyor. Bir başka görüntülü gü- ne bağlı olamayan derleme haber de, ABD'nin ha- vadan bombardımanının sivil halka uzanmış o ta- rihlerdeki ölüm, yaralanma sonuçlannın üzerine, bugünkü tarihlere uzanan radyoaktif zararları üze- rine... Irak'ta çok yüksek oranlarda radyoaktif et- kilere bağlı anormal doğumlar yanında, çocukla- nn kansere yakalanma oranlannda patlama yaşa- nıyor. 17 Ağustos, büyük depremin, resmi istatistikler- le 20 binin altında gerçekte ise epeyce üzerinde ölümle, elbet birkaç katı yaralanma ve çok büyük bir maddi yıkımla noktalanan Marmara depremi- nin yıldönümü ya, 6 yıllık gelişmeleri, bugün geli- nen noktayı özetleyen geniş, derleme haberler üst üste... Birkaç gün önce ona yakın bir şiddette ya- şanan son Japon depreminin görüntülerini de gör- müştük. Elbette bütün binalar, eşyalaryerindeoy- narken, insanlann yüzlerinde korkunun da resmi vardı. Sonra ölüm olmadığını, yaralanmalarla, bi- raz da maddi hasarla atlatıldığını öğrendik. Bizim depremin sallanma anının, korkusunun görüntü- sü, resmi yoktu. Depremden sonrakı günlerde, haftalarda, dep- rem bölgesini dolaşırken on binlerle enkazın ara- sındaki yaşamda, yüzlere yerleşik korkunun res- mini hiç unutamadım. Artçı depremlerde, en hafıf sallantılarda insanlar çadırda olduklannı unutarak yalınayak, yönlerini bilmeden birtaraflara kaçmak üzere koşuyorlardı. Tek katlı betonarmenin içine gi- rip banyo yapmaya yanaşamayanlar o kadar çok- lardı ki... Altı yıl sonra yapabildiklerimiz, aldığımız yola iliş- kin verilen bilgiler, rakamlar, görüntüler asıl kara- basan... Gölcükte fay hattının üzerinde yeniden 8 katlı binalar, aynı denetimsizlikteyapılaşma, her an geleceği beklenen depreme karşın Istanbul'da her şeyin eskisi gibi kalması. Belediyelerin, ilgili kurum- lann elinde orta şiddette bir depremde yerie bir ola- cağı bilinen binalann nerede ise tek tek dökümü, yerlerinin kayıtlı olduğu uzmanlarca açıklanırken, kafadan 20 milyonun üstünde insanın ölebileceği söylenirken en tehlikelilerden başlanarak sağlam binalara doğru geçiş için bir tek uygulamanın bile gündemde olmaması.. Hâlâ 6 ytl Önceki deprem- den ağır hasarlı binalann bir kısmının yıkılamamış olması, deprem konutlan resmen boşaltılmışken gidecekleri yer olmadığı için elektriksiz bu binalar- dayaşamayaçalışançaresizailelenn, "Bektrik, te- levizyon istiyorum" diye ağlayan çocuklarının gö- rüntüleri... Savaş, deprem haberferinin karabasanında za- ping yapıyorsanız.. ekonomi haberierinde yükse- iişi önlenemeyen petrol fiyatlan üzerine yazılan ka- ra senaryolar. ABD, Iran'a savaş açmazsa, petrol üretim bölgelerinde en küçük bir aksilik yaşan- mazsa, ABD ve yüksek petrol tüketen ülkeler çok ciddi tasarruf yaparlarsa.. fiyatlar önce bir yüz do- lara çıkar sonra 75'lere kadar inebilirmiş... Haberin hemen uzantısı, günlük petrol fiyat ar- tışını hiç atlamayan Türkiye uygulamasında akar- yakıta yapılan günlük zam haberi. Yetmiyormuş gibi henüz çok ucundan ucundan dillendirilen, Er- doğan hükümeti iktidarından arkadan gelen rüz- gârlarsayesinde piyasalarda yaşanan balayı gün- lerinin tükenişine ilişkin değerlendirmeler.. Aylar, yıllar dünya piyasalar dengelerine bağlı gelişi ön- lenemeyen, daha doğrusu sevinçle karşılanan sıcak paranın gidiş günlerinin gelmekte olduğuna ilişkin pekişen yargılar.. Daha önce ciddiye alın- mayan ihracat-ithalat uçurumunun, açığın büyümesi bağlantılı yaşanan korkular.. Daha ön- ceki yaşanmış büyük krizlerin benzeri bir kriz dal- gasından kurtuluştatek umut, iç piyasaların, ban- kaların, piyasa oyunculannın paniğe kapılmaması, yabancı sıcak para hareketinin olulnsuz gidişinin rüzgânna sürüklenmemeleri... Gördüğünüz gibi çok güncel, çok sıcak Kürt sorunu tartışmalanna, siyasi gelişmelere gelmeden bugünkü köşenin yeri doldu.. mutluluğun resmi olabilecek bir tek haberi, görüntüyü, fotoğraf karesini yakalayamadan... Yine güne gülüm- seyerek başlayabilmek için, Pollyannacılık oy- namaktan başka çare yok... sonern cumhuriyet.com.tr SALİHLİ'DE ÜZİİM TÖRENİ Manısa 'nın Salihli ilçesinde sezonun ilkçekir- deksiz kuru üzümü, Salihli Ticaret Borsası na -, geldi. Borsada düzenlenen törende konuşan . Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Bü- lent Koşmaz, üzüm üretıcisinin artan malivet- ler karşısında sıkmtılı bir dönemyaşadığım söy- ledi. Ûrün fıyatlannda da düşüş görüldüğüne dikkat çeken Koşmaz, "300 bin ton rekolteden elde edilen gelir, Galatasaray, Fenerbahçefut- bol takımlannın transferde harcadığı paranın çok altında. Üretici, artan maliyetler karşısında sıkıntılı bir dönem geçirmektedir " dedi.