Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 AR1.IK 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Af£D, para trafiğini kesmeyi, örgütü Irak ve Türkiye'de siyasi arenaya çekmeyi hedefliyor
OA'nınPKKplanı
Hükimete ağır eleştiri
• AMCARA (Cumhuriyet
Bürosı) - CHP'li Mehmet Ali
Özpolıt, TBMM Genel
Kıınıirnda Adalet Bakanlığı
bütçes görüşülürken yaptığı
konusnada hükümeti ağır bir dille
eleştirli. AKP'yi "yargı üzerinden
rejımlt hesaplaşmaJda" suçlayan
Özpolıt şöyle konuştu
"Özelıkle bu dönem. yargının
siyasalaştınlması gırişimlennin
zirvey» ulaştığı bir dönem olarak
tarihinize geçecektir. Bunun en
tipik u.'gulaması da Van'dakı
trajedılir Burada siyasi baskı,
yargı xaç yapılarak uygulanıyor.
Yani yırgı üzennden bir
hesaplışmaya gidiJiyor."
Ankara memnun
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosı) - Ankara, Avustralya'nın
terör ö"gütü PKK'yi terörle
mücadile yasası kapsamında da
terörisi örgüt olarak ilan
etmesüden memnun. Dışişleri
BakanJığı'ndan yapılan
açıklanada, "Karara göre, sadece
PKK'ye maddi destekte bulunmak
değil, ÎÖZ konusu terör örgıitüne
üyelik, destekleyici açıklamalarda
biılunrnak ve herhangi bir şekilde
bağlanılı olmak veya destek
vermel suç kapsamına alınmıştır.
Bu çerçevede, suçlu bulunacak
.^ahıslar 25 yıla kadar hapis cezası
ile karşı karşıya kalabilecekler.
Karann terörle mücadelede
işbirliğıne katkı sağlayacağını
düşünuyoruz" denildı.
'Şeyhiziyaref sorusu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP'h Ali Rız'a
Gülçıçek, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'a Konya gezisinde
Nakşibendi şeyhi Tahir
Büyükkörükçü'yü evınde ziyaret
edip etmediğini sordu. Gülçiçek,
verdiğı önergede. "ziyaret amacı
ve bu ziyarette hangi ülke
sorunlanna çözüm arandığı"
sorulanna yanıt istedi. Gülçiçek,
"Gizli ve şaibeli görüşmeler
hükümetinizin ahşkanlıklan içinde
midir? Yurtiçinde yapacağınız bir
başka ziyaretinizde Alevi-Bektaşi
kurumlannı ziyaret etmeyi
düşünüyor musunuz?"
sorusunu da yöneltti.
Ttehiıı' tartışmasi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBMM Genel
Kurulu'nda. dün Sağlık Bakanlığı
ile Ulaştırma Bakanlığı'run
bütçeleri görüşüldü. Sağlık Bakanı
Recep Akdağ, CHP'lilerin
Antalya'daki bir hastanede bir
bebeğin 3.5 milyar liralık senet
karşıhğında tedavisinin yapıldığını
belirterek bunun bir rehin alma
anlamına geldiği yönündeki
eleştinlerini değerlendirdi.
CHP'lilere "Türkçeyi öğrenin,
ondan sonra konuşalım" dıye
tepki gösteren Akdağ, tedavisi
süren hastanın rehin kalmasmdan
söz edilemeyeceğini ıleri sürdü.
Akdağ. milyarlık senetler
karşıhğında tedavinin yapılması
işlemi konusuna ise hiç girmedi.
Komisyon Diyarbakır'da
• DÎYARBAK1R (Cumhuriyet) -
Töre ve namus cinayetleriyle,
çocuklara yönelik şiddetin
nedenlerini araştırmak için
kurulan Meclis araştırma
komisyonu üyeleri Diyarbakır
Valisi Efkan Ala'yı makamrnda
ziyaret etti 16 kişilik heyetin
başkanı AKP Gaziantep
Milletvekıli Fatma Şahin,
Türkiye'de durum tespiti yapmak
amacıyla rapor hazırlayacaklannı
kaydederek, "Biz istiyoruz ki,
raporu yazarken fotoğrann
tamamını görelim ve herkesin
bakış açısını yansıtalım" dedi.
MEHMET FARAÇ
Amerika'nın, PKK'yi üç aşama-
lı bir planla saf dışı bırakmayı tasar-
ladığı ileri sürülüyor. Ilk aşamada
PKK'nin üst düzey yöneticileriyle
yurtiçindeki 3 bin kadar militanın,
çıkanlacak genel afla Türkiye'deki
siyasi yaşama çekilmesini öneren
ABD, ikincı etapta sınır dışında ba-
nnan 4 bin civanndaki militanı Ku-
zey Irak'taki federatif yapıya enteg-
re etmeyi hedefliyor. CIA ise örgü-
tün Kuzey Irak'taki para trafiğini
ve Avrupa'da 170 kuruluş üzerinden
yapılan yardımlan kesmek için ulus-
lararası istihbarat örgütleriyle işbir-
liğine hazırlanıyor.
PKK'nin etkisizleştirilmesi için
iki yıldan bu yana hem Kürt lider-
ler hem de Türkiye'deki güvenlik
ve istihbarat birimleriyle koordinas-
• Amerika, Irak'taki siyasi ve coğrafi gelişmeleri de
göz önüne alarak PKK'ye Kuzey'de alan yaratmaya
çalışıyor. Son iki yıl içinde üç kez Kandil Dağı'nda
PKK yöneticileriyle bir araya gelen CIA elemanlan,
siyasal platforma çekilmeleri için örgüt yöneticileri
üzerindeki baskıyı arttırmaya çalışıyor.
yon halinde bulunan Amerika, "si-
yasi PKKplanTnı uygulamaya sok-
mak için Irak'ta yapılan seçimlerin
sonuçlannı bekliyor.
Irak'ta, Kürt bölgesi dışında rahat
hareket alanı bulamayan ABD, bu
bölgeyi de risk çemberine almamak
için PKK'ye yönelik askeri bir ha-
reket içine girmek istemiyor. Bu çe-
kincede örgüt militanlannın Irak,
Suriye, Iran ve Irak'ta dağınık olma-
sının da payı bulunuyor.
PKK'nin geçen ay, "Çözüme kat-
kı sunsunlar" çağnsı yaptığı, geçen
hafta ise "dar politik hesaplar yap-
mamasL, ulusal çıkarlan gözetmesi
ve yanhş ittifaklara girmeınesi yo-
hında" uyardığı Irak Devlet Başka-
nı Celal Talabani ile Kuzey'deki fe-
deral bölgenin başkanı KDP lideri
Mesud Barzani de askeri operasyo-
na karşı çıkarak"siyasi çözüm"de
ısrar ediyor. Kürt liderlerin bu du-
ruşu da Amerika'yı siyasi seçene-
ğe zorluyor.
Son iki yıl içinde üç kez Kandil
ABD'nin PKK'lileri legalize etme yönündeki girişimleri daha önce de Cumhuriyet'te haber olmuştu.
Kürt Ulusal Demokratik Birlik Toplantısı'nın sonuç bildirisi yayımlandı
Üniteryapıyı reddediyorlar
Dİ\ARBAKR(CumhuriyetBüro-
su) - Diyarbakır'da Demokratik Top-
lum Partisi'ne (DTP) alternatif yeni
bir siyasi yapı oluşturma arayışıyla
2 gün süren toplantının sonuç bildi-
risi yayımlandı. Bildiride Türkiye'nin
üniter yapısının reddedildiği vurgu-
lanırken, Kürtlerin hu-
kuksal. yönetsel ve siya-
sal olarak kendini, ken-
di topraklannda yönet-
me hakkı olduğu öne sü-
rüldü.
PKK karşıtı birçok si-
yasi grubun temsilcile-
rirıin katılımıyla düzenlenen 2 gün-
lüku
Kürt Ulusal Demokratik Birlik
Toplantısı"nın ardından 39 kişilik
"Kürt Ulusal Birtik Demokratik Ça-
uşmaGnıbu"oluşruruldu. Toplantı-
dan aynca, 270 katılımcının ortak
iradesiyle kaleme alınan sonuç bildir-
gesi de çıktıı.
Divan Başkanı avukat Semir Gü-
zel tarafından okunan sonuç bildirge-
sinde, "toplantımn Kürt toplumu-
nun ortak paydalarını ortaya çıkar-
mak, Kürt vicdanını daha duyulabi-
• PKK ve DTP karşıtı siyasi grupların
katılımıyla düzenlenen ve iki gün süren
toplantının ardından açıklanan sonuç
bildirisinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kürtlerin
tüm taleplerini görmezden geldiği ileri sürüldü.
Brkdmak ve birük sürecine hiznıet et-
mek hedefîyle yapıkbğr" belirtildi.
Bildiride şöyle denildi: "Türkhe
Cumhuriyeti'nin üniter devlet yapı-
lanmasL, sürecin giderek olumsuzlaş-
masına ve sorunlann katlanarak gü-
nümüze kadar taşınmasına hizmet
etmişrir. Tek devlet, tek mfflet, tek dil
pootikası ile Osmanh tmparatortu-
ğu 'nun baldyesi üzerinde yeniden ya-
pılanan Türkiye Cumhuriyeti, Kürt
halkuun tüm hakh taleplerini göz ar-
dı etmiştir. Kaühmcüar, egemenlerin
bu baskıcı ve asünilasyo-
naltstpoiitikalannıve onun
sonucu olan üniter devlet
yapüanmasuu reddeder.
Bu temelde, Kürt sorunu-
nun özünün, Kürt halkmm
kendini hukuksaL yönet-
sel ve siyasal olaraközgür-
ce ifade etme ve kendi topraklannda
yönetme hakkı başta olmaküzere di-
ğer dünya halldarryla tanı hak eşitii-
ği temelinde haklara sahip olma so-
runuoiduğunun alönı bir kez daha çi-
zer."
Dağı'nda PKK yöneticileriyle bir
araya gelen CIA elemanlan, siyasal
platforma çekilmeleri için örgüt yö-
neticileri üzerindeki baskıyı da art-
tırmaya çalışıyor.
Ocalan da masada
PKK'lilerin bir bölümü, Ameri-
ka'nınplanrna sıcakbakmasınakar-
şın Abdullah Öcalan'dan olumlu bir
sinyal alamadıkları için çekimser
kalıyor. Orgüt yöneticileri, ABD'nin
Türkjye'ye Kuzey'de kurulacak dev-
letin tanınması karşıhğında PKK'yi
tasfiye sözü verdiğini ileri sürüyor.
Örgüt, "Öndersiz çözüm çözümsüz-
lükrür" propagandasıyla "Ocalan'a
özgürlük sağlanmadan PKK'nin
hiçbir çözüme >anaşmayacaguu" da
duyuruyor.
ABD ise daha önce PKK'de bö-
lünmeye yol açan telkinleri ypğun-
laştırarak Osman Ocalan
liderliğinde kurulan Kür-
distan Yurtsever Demok-
rat Parti'nin (PWD) et-
kinliğini arttırmayı he-
defliyor.
Güvenlik birimleri ile
Kuzey Irak'taki kaynak-
lardan derlenen bilgilere
göre Amerika, Irak'taki
siyasi ve coğrafi geliş-
meleri de göz önüne ala-
rak PKK'ye Kuzey'de
alan yaratmaya çalışıyor.
îddiaya göre örgütün
Kandil ve çevresindeki
kamplarda bulunan 4 bin
civanndaki militanına
özerk yapı içinde vatan-
daşlık verilmesi, ekono-
mik ve siyasi yaşam içi-
ne çekilerek Kuzey'deki
Kürt devleti yapılanma-
sına entegre edilmesi he-
defleniyor.
Amerika ve Kürt lider-
ler, örgütün militan kad-
rosunu yöneten, aralann-
da "Cemal" kod adlı Mu-
rat KaravTİan, "Cuma"
kod adlı Cemil Ba\ık,
"Abbas" kod adlı Duran
Kalkan, Mustafa Kara-
su ile militan kadrolann
başındaki "Doktor Ba-
hoz" kod adlı Feyman
Hüseyin ile diğer kadro-
lann "genel af" ya da
"tophıma dönüş vasası"
benzeri bir uygulamaya
tabi tutulmasını istiyor.
Ekonomik kıskaç...
ABD'nin ekonomik
planı ise siyasi arenaya
çekilememesi halinde ör-
gütün Türkiye, Irak, Iran
ve Suriye'de ayhk 500 bin
dolan aşan yardrm fonu-
nu çökertmeyi, özellikle
Almanya, Fransa, Hol-
landa, Isveç gibi Avrupa
ülkelerinde 170 dernek
ve kuruluş üzerinden yü-
rütülen ve ayda 1 milyon
Avro'ya ulaşan para tra-
fiğini kesmeyi hedefli-
yor.
Uzmanlar, örgütün
Irak'taki petrol taşımacı-
lığından, Kuzey'de ihale
alan müteahhitlerden, in-
san, uyuşturucu ve silah
kaçakçılığı ile haraçtan
elde ettiği gelirin kesilme-
si için CIA koordinasyo-
nunda uluslararası istih-
baratın harekete geçece-
ğini belirtiyor.
DUZYAZI
ENTERNET /MEHMET SUCU mehmet@cumhuriyet.com.tr
Uluslararası Saydamlık örgütü'nün
"Birleşmiş Milletler (BM) Yolsuzluk-
la Mücadele Günü" nedeniyle hazır-
ladığı "2005 Dünya Yolsuzluk Baro-
metresi" başlıklı rapor çok ilginç bir
tabloyu ortaya çıkardı. 69 ülkede ge-
rçekleştirilen araştırma sonuçlan, in-
sanlann son üç yıl içinde yolsuzluk-
ların arttığına inandığını gösteriyor.
Araştırmaya göre insanlar en çok si-
yasi partilerin kirlendiğini düşünüyor.
Dünyanın çeşitli bölgelerinde, siyasi
partilerden sonra en yozlaşmış kurum
olarak meclisler, ardından adalet sis-
temleri, gümrükler ve maliye kurum-
ları görülüyor. Batı Avrupa'da ise si-
yasi partileri yasama organları, med-
ya ve iş dünyası takip ediyor.
Kısaca söylemek gerekirse dünya
çapında gerçekleştirilen bu araştır-
maya göre yolsuzluktan yana en çok
kirlenen gruplar demokrasinin üç
önernli gücü; yasama, yürütme ve
yargı... Ardından da çeşitli kurum-
Batı Demokrasileri Kirleniyor mu?
laria birlikte demokrasilerin dördün-
cü gücü olarak değeriendiriien med-
ya yer alıyor.
Bu açıdan bakılınca yeryüzü sa-
kinlerinin büyük çoğunluğunun temel
güçleraynlığı ilkesine dayanan demok-
rasilerin kiriendiğine inandığını söyle-
mek de olası.
Batı demokrasilerinin temelini sor-
gulayan bu araştırma pek fazla yan-
kı bulmadı. Ama görünen o ki, Batı
demokrasileri sarsılıyor. İnsanlar gi-
derek kirlendiğini düşündükleri yasa-
ma, yürütme, yargı ve medyaya olan
güvenlerini yitiriyorlar. Diğer yandan
ise medya aracılığıyla bir bombardı-
man altında tutuluyorlar.
Batı'datartışılmaya başlanan "De-
mokrasi demokratikleşebilirmi" so-
rusu da bu araştırmayla bir kez da-
ha gündeme oturacak gibi görünü-
yor. Bizim amacımız bu kavramı tar-
tışmak değil. Çünkü Türkiye'de bu tar-
tışma bambaşka bir açıda gerçek-
leşiyor.
Geçen ay TÜSlAD'ın düzenlediği
"Devlette Etikten Etik Devlete: Ka-
mu Yönetiminde Etik" konulu rapo-
run tanıtım toplantısında konuşan
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in söz-
leri, bu araştırmayla birlikte değerien-
dirilinceayn biranlam kazanıyor. Çi-
çek, "Bu toplumda ikikonuda talep
yok; adalet ve ahlak. Var gibi görü-
nüyor ama özele gelince yok, öze-
le gelince kestirme yoldan halledil-
mek isteniyor" demişti. Türkiye'de-
ki sorunun temelinde yasa yetersiz-
liği olmadığını belirten Çiçek, hatta
çokça yasa bulunduğunu söyteyerek
konuşm^sır a şöyle devam etmişti:
'Etik kuıallann uygulanmasında en
önemli konu, merkezi denetleme-
den çok kamuoyunun tavrıdır... Ben
rüşveti bilmeden alan, rûşveti bil-
meden veren birine rastlamadım."
Bu sözleri söyleyen bir bakan... Ve
araştırmaya katılan insanlar ise bu
sözleri söyleyen bakan ve meslek-
taşlannı en çok kirienenler olarak gö-
rüyor. Bir yerterde birçelişki var ama
nerede?
Aslında yolsuzluk, tarihin her dö-
neminde ve her coğrafyada, insanlı-
ğın var olduğu her yerde olmuş. Bu
dönemlerin her birinde de yolsuzluk-
la mücadele kavramı gündeme gelmiş.
Kimi zaman başan sağlanmış, kimi
zaman üzeri örtülmüş. Ama hep top-
lumsal tepki ile karşılanmış. Hep ön-
lem aranmış. Ama sanınm yöneticile-
ri tarafından halklar yolsuzlukla suç-
lanmamış. önlem alması gerekenler
işlerini güçlerini bir yana bırakıp ken-
dilerini iktidara taşıyanlan suçluyorsa
bu işte bir gariplik var demektir.
ORHAN BİRGİT
Eşbaşkamn Bakış Açısı
Biz, istediğimiz kadar terör örgütünün saha dı-
şı bırakılması için, özellikle geleceğimizi bağladı-
ğımızAB'densomutadımlarbekleyenbiriyimser-
lik içinde olalım.
Biriiğin Türkiye ile oluşturduğu Karma Pariamen-
to Komisyonu Eşbaşkanı Lagendijk, yurdumu-
zun Güneydoğu yöresindeki silahlı kalkışmayı
"TSK'nin provokasyona geçmesi ve PKK'nin bu-
na silahla cevap vermesi" olarak değerlendirmek-
tedir. Türkiye ile AB arasındaki sorunlann bir Kar-
ma Pariamento Komisyonu'nda çözülmesinin yön-
temlerini biriiğin başkenti Brüksel'deki yasama or-
ganında omuzladığı varsayılan en yetkili kişidir La-
gendijk.
Üç gün önce, gece-gündüz, kar-kış demeden dev-
letini ve halkını korumak amacıyla canını tehlike-
ye atmaktan geri kalmayan Silahlı Kuvvetlerimizi
böylesine ağır ve haksız bir suçlama altında bıra-
kırken gerekçesinin nedenlerini de akıl almaz bir
şekilde aynı çirkinlikle sıralıyor: Ordunun PKK ile
çatışmayı sevdiğini söylüyor!
Eşbaşkana göre, çatışma sevgisinin asıl nede-
ni ise TSK'nin merkezde ve gündemde tutulmak-
ta oluşu imiş..
Ne zaman bir kamuoyu yoklaması yapılmış ol-
sa Türk halkının en güvendiği kurum olarak ilk sı-
rada yer alan -AKP Genel Merkezi'nin son araştır-
ması da dahil- ordunun, Kürt kökenli vatandaşla-
ra karşı provokasyona geçmesini, silahlı eşkıyanın
da salt savunma amacıyla buna cevap verdiğini söy-
leyen kafa, elbette terör örgütüne silah, araç-ge-
reç ve desteği verir. Teröristi banndırır, korur ve kol-
lar. Bunun için gerekiyorsa Roj TV gibi propagan-
da araçlannın da bir medya kurumu perdesi arka-
sındaki çalışmalanna göz yumar.
Hükümetten gecikmeli kınama
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Çiçek, hü-
kümetinin üç günlük sessizliğinden sonra Lagen-
dijk'in sözlerini kınayabildi. AB Partamento Ko-
misyonu Eşbaşkanı'ndan, "gittikleri ülkenin de-
ğeherine önem vermelerinin, saygı beslemeleri-
nin beklendiğini" söyledi. Lagendijk gibiler, Türki-
ye üzerinde diledikleri şekilde at oynatabilmeleri için
yapmaktan vazgeçmediklerı planların başanya
ulaşması için Türk Silahlı Kuvvetleri'ni en dinamik
ve büyük engel olarak görüyoriar.
Eşbaşkamn ağzından çıkan son hezeyanın med-
yamızda ve sivil toplum örgütlerimizde, siyasal
partilerimizde, en başta elbette TBMM'de ve hü-
kümette hak ettiği tepkileri, gecikmeden alması bek-
lenirdi.
Genelkurmay Başkanlığı'nın o tepkileri bekle-
mesi; orduyu yıllardan beri süren bir iç ayaklanma-
nın planlı provokatörü gibi gösteren müfteriye de
en yetkili ağzın somut yanıt vermesini AB yolculu-
ğunun koşullan içinde görenler ilk aşama için ya-
nılmadılar. TSK kendisine yönelik bu hezeyan kar-
şısında susma hakkını kullanmayı yeğledi. Hükü-
met ise o hezeyanı karşılamak için Bakanlar Ku-
rulu toplantısını beklemeyi doğru gördü. Herfırsat-
ta konuşmayı seven Başbakan, bu konuda hükü-
met sözcüsünü konuşturmayı yeğledi. Kanlı terör
karşısında bu kadar aymaz ve bilinçli bir saptırma-
lı değerlendirmenin, AB'nin Türkiye'den TSK için
planlı operasyon istekleri konusunda ilk adım ol-
ma kuşkusunu besleyenler yok mudur?
Istenmeyen kişi...
Ucu açık görüşme maratonu içinde, Lagendijk
gibilerin, Türkiye'deki terörün başlamasından asıl
sorumlu gibi gösterdiği anayasal kurumumuza ve
onun gelmiş geçmiş yöneticilerine karşı yeni talep-
lerinin altyapısı mı haztrianmaktadır yoksa?
Hükümet, Silahlı Kuvvetlerimizin PKK ile müca-
delesini Güney Amerika ya da Afrika'daki kimi gü-
•venlik güçlerinin komutanlannın kokain ya da el-
mas madeni paylaşması planlan ile bağdaştıran o
kafayı kınamakla yetinmemelidir.
Lagendijk, Türkiye için istenmeyen şahıs ilan
edilmelidir.
Koskoca AB Parlamentosu'nda bu eşbaşkanlık
görevini doğru dürüst yürütecek aklı başında kim-
se mi yok?
Faks: 0 212 677 08 21 obirgrt« e-kolay.net
BaydemiP'in rfadesi alınmayacak
• DtY4JlBAKIR(Cunıhıırrvet)-Dıyarbakır Büjük-
şehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in Av-
rupa Parlamentosu ile Belçika ve Strasbourg'da yap-
tığı görüşmelerin basına yansıması üzerine ince-
leme başlatan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı, Baydemir'in "PKK ve Türk Silahlı Kuvvetle-
ri aynı anda silah bıraksın" şeklinde bir ifadesinin
ses kaydınrn bulunmadığını belirtti. Başsavcılığın
değerlendirmesinde, Osman Baydemir'in gezisin-
de sunduğu rapor ve yaptığı konuşmalann örgüt
propagandası içermediği ve ifade özgürlüğü kap-
samında kaldığı kaydedilerek, bu nedenle ifade-
sinin alınmasına gerek görühnediği belirtildi.
VVilson'dan Vali Güler'e ziyaret
• İstanbul Haber Senisi- ABD'nin Ankara Bü\ükel-
çısi Ross Wilson, İstanbul Valisi Muammer öüler'i
makamrnda ziyaret etti. Güler. Wilson'ın önemli bir
dönemde bm-ükelçilik görevine başladığını ve gö-
reve gelır gelmez ,\nkara'da önemli konularla ilgi-
lendiğini belirterek "'Istanbul'a da sık sık gelece-
ğinizi umuyorum. Istanbul'un Ankara'dan farkı, iş-
lerin biraz daha hızlı yapıhyor olması. İstanbul'u zi-
yaret ederseniz. yorgunlugunuzu Ankara'da atabi-
İirsıniz" dedı. Wilson da Türkiye'de göreve başla-
mış oknaktan ve istanbul'u ziyaret etmekten duy-
dugu mutluluğu dile getirerek, kent hakkında bilgi
almak için ziyareti gerçekleştirdiğini ifade etti.
Dr. Mikrop' ve Hayan Şarbon' serbest
• BAĞDAT (AA) - Irak' ın devrik lideri Saddam Hüse-
yin döneminin 24 üst düzey yetkilisinin cezaevin-
den serbest bırakıldığı bildirildi. Bağdat'taki bir avu-
kat, "'Dr Mikrop" olarak bilinen Rıhab Taha ile
"Bayan Şarbon" olarak bilinen Hüda Salih Am-
maş'ın da serbest bırakılanlar arasında olduğunu
söyledi. Bağdat havalimanındaki Amenkan askeri
üssünden dün sahverilen eski Yüksek Eğitim ve Bi-
limsel Araştırma Bakanı Hümam Abdülhalik Ab-
dülgaffur ile eski Iletişim ve Ulaştırma Bakanı Ah-
met Murtaza Ahmet Halil'in de, Ürdün'ün başken-
ti Amman'a gitmek üzere bekledikleri bildirildi. Ai-
lelerinin verdiği bilgiye göre sabverilenler arasında
Saddam'ın öldürülen oğlu Uday'ın yardrmcısı Asil
Sabra ile ışadamı Sattam Kaud da bulunuyor. •.