14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 ŞUBAT 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ölümünün 57. yılı Karikatür duayeni CemalNadir anıldı tstanbul Haber Servisi - Cumhuriyet dönemı Türk kankatürünün kurucusu ve en önemli ısımlennden olan Cemal Nadir Güler, ölümünün 57. yılında törenle anıldı. Zincirlikuyu'daki mezan başında düzenlenen törende konuşan kızı Gönül Tunaman. babasının, vatanını çok seven, Atatürk ılke ve devrimlerine bağlı bir insan olduğunu behrterek "Babam Türkiye için çok önemli bir adamdı. Ölümünde 40 bin kişi Cağaloğlu yokuşunu doldurarak tam bir vefa örneği sergilemişti. Yetiştirdiği karikatürisder bügün yurdun dört bir köşesinde, bu işe gönül veren insanlara hocalık yapıyor. Onun kızı olmaktan gurur duyuyonım" dıye konuştu. Karikatürist Kamil Yıhnaz da Cemal Nadir' ın kendisi gibı pek çok karikatüriste örnek olduğunu vurguladı. Tören sonrasında Istanbul Erkek Liseliler Eğıtım Vakfı Okullan Karikatür Kulübü öğrencılen de Cemal Nadir" in mezanna san çıçekler koydu. SÖZÇİZGİNİN 1 Turhan Selçuk AR AYTS Cemal Nadir'in ünlü karakteri Amcabey. YENİ JÖNTÜRKLER. Sedat Bucak hakkında 'cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak' suçlamasıyla verilen beraat karan bozuldu Susurluk,^rkgıtay'atakıldı Beşir, Antalya'da yaşama döndü • ANTÂLYA (AA) - Akdeniz Üniversitesi (A.Ü) Organ Nakli Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin ilk yabancı hastası Sudanlı Semir Muhammet Beşir, annesinden aldığı böbrekJe hayata döndü. Doğuştan tek böbreği gelişmeyen, ikinci böbreği de çalışmaz hale gelen Semir Muhammet Beşir, ^13operasyonun ardından sorulan yanıtladı. Yatağında zafer işaretı yapan Beşir, Sudan'daki akrabalanna mutlu haberi ulaştırdığını söyledi. Güneşe evefe dava • tSKENDERUN - Sugözü Termik Santrah'nm açılışını protesto eden 22 çe\Teci hakkında 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açüdı. Sugözü Termik Santrah, 24 Şubat'ta Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafindan açılmıştı. Açılış törenini Greenpeace Akdeniz Ofisi ve Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri üyeleri, "Kömüre hayır, güneşe evet" yazılı döviz açarak protesto etmişti. Kanal 7'ye uyam • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YSK, Kanal 7'nin seçim yasaklannı deldiği gerekçesiyle uyanlması karan verdi. YSK'den dün yapılan yazılı açıklamada, Kanal 7'de 22 Şubat 2004 tarihinde yayunlanan ana haber bülteninde AKP belediye başkanlanna üişkin haberlere yaklaşık 29 dakika, diğer partilere ise yaklaşık 5 dakika süre aynldığına işaret edildi. Açıklama- da, 'Böylece, yalmz bir siyasi parti propagandasına yönelik yayın yaptığı, RTÜK karan, değerlendirme raporu ve diğer bel- gelerden' anlaşıldığı kaydedildi. Genç Söytev'in 2. sayısı • tstanbul Haber Servisi - CHP Gençlik Kollan'nca, gençlerin Atatürk ilkeleri ışığında ülke sorunlan ve siyasete ilgi duyması amacıyla yayırnlanan 'Genç Söylev' dergisinin 2. sayısı çıktı. Ana teması 'küreselleşme' olan dergide, AB- Türkiye ilişkileri, Irak'ın işgali, Kıbns sorunu, göç, yeni dünya düzeni ve sol, gelir adaletsizliği, Kamu Yönetimi Yasa T asansı, gibi konular ele alındı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay, Susurluk davasında yar- gılanan eskı DYP Şanlıurfa Millet- vekili Sedat Bucak a. "beraat vize- si" vermedı. Yargıtay 8. Daıresi, Se- dat Bucak hakkında Susurluk dava- sı kapsamında "cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" suçlamasıyla verilen beraat karannı oybirliğıyle esastan bozdu. Beraat karannı veren îstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanacak olan Bucak'ın bir kez daha beraat etmesı durumunda, da- vada son sözü Yargıtay Genel Ku- rulu söyleyecek. îstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesı 'nin, Bucak hakkın- da, Susurluk davası kapsamında, Türk Ceza Yasası'nın 313. madde- sinde düzenlenen "cûrüm işlemek • Beraat karannı veren İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanacak olan eski DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat Bucak'ın bir kez daha beraat etmesi durumunda, davada son sözü Yargıtay Genel Kurulu söyleyecek. için teşekkül oluşturmak" suçlama- sı konusunda verdıği karann temyiz işlemi sonuçlandı. îstanbul Cumhu- nyet Başsa\ cılığf nın "suçun unsur- lannın oluştuğu" gerekçesiyle yap- tığı temyiz başvurusunu ınceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesı, mahkeme- run beraat karannı oybirliğıyle esas- tan bozdu. Daırenin gerekçelı kara- rı henüz yazılmadı. Yargıtay Cumhunyet Başsavcılı- ğı da tebliğnamesınde, Îstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nın beraat karannın bozulması yönünde görüş bildirmışti. Daırenin bu karanndan sonra, Bucak, tstanbul 2. Ağır Ce- za Mahkemesi'nde yeniden yargıla- nacak. Susuriuk'taki kaza Mahkeme, beraat karannda dire- nir v e karar temyiz edilırse, dosya bu kez Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nca incelenecek. Bahkesır'in Susurluk il- çesi yakınlannda 3 Kasım 1996"da meydana gelen trafik kazasının ar- dından, "siyaset- mafya-emniyet" bağlantıh bir dızi kırli ılışkı, kamu- oyunun gündemine orurdu. Bu ilışkiler çerçevesinde açılan da\ ada, tstanbul 6 Numaralı DGM, dönemın Özel Harekât Dairesı Baş- kanı tbrahim Şahin. MİT görevlısi Korkut Eken ve faşist katil Haluk Kırcı ıle özel tım polislerinın de ara- lannda bulundugu 14 kişiyi yargı- lamıştı Şahın ve Eken'ın 6 yıl, di- ğer kışılenn 4'er yıl ağır hapis ce- zasına çarptınlması karan Yargı- tay' ın onayıyla kesinleşmış, bu kı- şiler hakkındaki hükümler infaz edil- mışti. Aynı davada adı geçen, ancak milletvekili olduğunu için uzun sü- re yargılanamayan Sedat Bucak'ın yargılanmasına ise 3 Kasım seçim- lerinde milletvekili seçilemeyince başlanmıştı. Yapılanyönetmelik değişikliğinegöre, öğrenci sayısının 10'dan az olması gerekiyor Taşmıah sistemin çevresi darahddı Hasan Âli Yücel anıldı Eğitim reformeusu veJCöy Enstitükri- nin kurucusu Hasan Âli Yücel, ölümü- nün 43. yıldönümünde Etiler'deki Ha- san Âli Yücel İlköğretim Okulu'nda düzenlenen törenle anıldL \'ücel için saygı duruşunda bulunulma- sıyla başlayan törenin ilk konuşmasuu okul müdürü Yılmaz Yüdınm vaprı. YücePin hayatmı anlatan Yıldınm, "YüceTin yapnklannın ölümünün 43. yüdönümünde yeni nesil için ışık olmasını diliyorunT dedi. Daha sonra okul öğrencileri tarafindan, YücePin eğitim anlayışı, hayatı. milli eğitim bakanlığı yap- tığı dönümdeki refornılannı anlatan konuşmalar yapıldı ve Hasan Âli \ ücel'in şiirteri okundu. Tören bir öğrencinin Can \ ücel'in babası Hasan ÂH Yücel için yazdığı şiirin okunmasıy la sona erdi ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanlığı, taşımalı eğitim sisteminde yaptığı değişıklikle sistemin çerçevesinı daralttı. Yapılan yönetmelik değişikliğine göre, önceden olduğu gibi, yerleşim bıriminde okul bulunmaması, doğal afet ve başka nedenlerle okul binasının kullanılamayacak derecede hasarlı ohnası, 1 ıncı, 2'nci ve 3"üncü sınıflarda toplam öğrenci sayısının 10 dan az olması durumlannda taşımalı eğitim yapılacak. Bunlann yaru sıra, yerleşim birimindeki ilköğretim okulunda 4'üncü, 5'inci, 6'ncı, 7'nci ve 8'inci sınıflar içm yeterli sayıda derslik bulunmaması ve bu sınıflardaki toplam öğrenci sayısının 60'tan az olması durumunda öğrenci taşmacak. Önceki düzenlemede, 4'üncü ve 5'incı sınıflardaki toplam öğrenci sayısının 15'ten, 6'ıncı, 7'ıncı ve 8ınci sınıflardaki öğrenci sayısının 30'dan az ohnası durumlannda taşımah eğitim yapılması öngörülüyordu. Öğrencısi taşınacak okul ve yerleşim birirninin, merkez okula uzaklığı koşulu ise 2.5 kilometreden 1.5 kilometreye indirildi. Taşınacak öğrencilerin belediye sınırlan dışında oturmalan şartı da kaldınldı. Taşıma ihalesinin Devlet thale Kanunu'na göre yapıhnası zorunlu olmayacak. thale, yürürlükteki ıhale mevzuatına göre yapılacak. ALANYA LtSESfNDEN KAYITLARI SlLtNDİ Okuldan atılma bilmecesi ALANYA(AA)-Alanya Lisesi'nde 67 öğrenci devamsızlıktan okuldan atıldı. Il Milli Eğitim Müdürü Adnan MenderesBulutıse, müdürün "ken- disine 6-7 öğrencinin atudığT bilgi- smi verdiğıni söyledi. Alanya Lisesı'nde dün akşam dü- zenlenen bayraktöreninde Okul Mü- dürü Adem Gökbelen, okula 30 gün- den fazla gelmeyen 67 öğrencinin kaydının silindiğini açıkladı. Öğren- cilerin isimlerini tek tek okuyan Mü- dür Gökbelen, öğrenciler tarafindan alkışlarla protesto edildi. Gökbelen. olayı izleyen gazetecileri de odasına çağırarak haber yapmamalannı is- tedi. Gökbelen, gazetecılere, "Patron- lannızı, müdürlerinizi aramama ge- rekyok.Ancak bu konuyu haberyap- manızıistemiyorum. Bu meseleyi her- kesin bilmesine gerek yok" dedı. İl Milli Eğitim Müdürü Adnan Menderes Bulut ise "Müdür bana, lise son suuftan 3, Bse 1. sınıftan da 6- 7 öğrencinin devamsızhktan okulla iKşiğinin kesildigini söyledi. Ben okul- laUişiğikesttenöğrencisayısmın 67 ol- duğunu bilmiyorum. 67 kişi olmaz. Şimdi ben de şoke oldum" açıklamasında bulundu. ŞtDDETLl LODOS ÇATILARIUÇURDU 2 öğrenci ağır yaralandı Haber Merkezi - İstanbul'da şid- detli lodos yaşamı olumsuz etki- ledi. Bağcılar ve Düzce'de çatıdan kopan parçalar öğrencilerin üzeri- ne düştü, 2 si ağır 3 öğrenci yara- landı. İstanbul'da dün akşam saatlerin- de çıkan şiddetli lodos yaşamı olumsuz etkilerken deniz ulaşı- mında aksamalara neden oldu. Bağcılar'da, şiddetli lodos nede- niyle bir binadan kopan çatı par- çalan yan taraftaki Hasan Kağnı tl- köğretim Okulu'nun bahçesine düştü. Bu sırada bahçede oynayan öğrencilerden R.Ö. ağır, E.D. ise hafif yaralandı. Düzce'nin Gölya- ka ilçesinde ise Atatürk İlköğretim Okulu'da şiddetli fırtına nedeniy- le kınlan okul camlan F.D'nin (14) ağır yaralanmasına yol açtı. Îstanbul Deniz Otobüsleri'nin de Yenikapı-Yalova ve Yalova-Ye- nikapı arasındaki feribot seferleri ile Yalova-Kartal, Kartal Yalova ve Bostancı-Kadıköy-Bakırköy hattı deniz otobüsü seferleri iptal edildi. tstanbul Boğazı, şiddetli lo- dos nedeniyle çift yönlü olarak transit geçişlere kapatıldı. TOKTAMIŞ ATEŞ 78 Şubat'ın Düşundürdükleri Ünıversıte sıralarında oturan çocuklarımız pek anımsamazlar. 28 Şubat 1997'de, yanı bundan 7 yıl önce, sılahlı kuvvetlenmızın komutanları, (kuvvet ku- mandanlan ve genelkurmay başkanı), bir "muhtıra" vererek; sılahlı kuvvetlerimizın, "siyasal gidişattan" duyduklan rahatsızlığı dıle getirmişlerdi. Ve kısa bir süre sonra, Necmettin Erbakan'ın başbakanhğm- daki hükümet çekılmek zorunda kalmıştı. Zaten bu hükümetın yıkılması; hem Necmettin Erbakan'ın hem de başbakan yardımcısı Tansu Çiller'ın siyasal yaşamlannı noktalamıştı. Demokratık bir ülkede, sılahlı kuvvetlerın siyasal yaşama böylesıne "müdahalesi", bazı çevrelerde hoş karşılanmadı. Ve bu müdahaleyı destekleyenler, "demokrat olmamakla" suçlandılar. Ve 28 Şubat'a "sahip çıkanlar", bugün bıle demokrat olmamakla suçlanır. Bunlardan bin olduğum için; bazı şeyleri "anımsatmakta", hem tutumumun nedenlerını açık- lamak, hem de o olaylan anımsamayan gençlenmı- zın hafızalannı tazelemek açısmdan çok yarar görü- yorum. (Bu arada, 28 Şubat'ı destekleyen kımı "tip- lere" baktığım zaman; aynı "safta" olmaktan ötürü, üzülmüyor da değilım. Sanıyorum bu da, yaşamın bir cılvesı..) ••• 1995 Genel Milletvekili Seçimlen sırasında; Doğru Yol Başkanı Tansu Çiller'in en yürekten kullandığı sı- lah, "/a;Mfc"ti. Süreklı olarak, "Necmettin Erbakan'ın yolunu kesebilecek tek gücün", kendısı olduğunu dıle getırıyordu. Ve böylece, toplumdakı Atatürkçü ve laık güçlenn bellı bölümlerinin de desteğini sağ- lamştı. Ve seçımlerden sonra Erbakan'la hükümet kuıması, tam bir "soğuk duş" etkisi uyandırmıştı. Bu dönemde; Susurluk yakınlarındakı otomobil kazası, bınbtr pısliğı sokağa döktü. Doğru Yol Partili ve Güneylı bir ağa olan, bir milletvekili; adı çevresın- de, pek şaıbe olmayan bir polıs müdürü; çok karan- lık bir geçmışı olan ve devletle ılışkılerı, tam anlamıy- la saptanamayan, Bahçelıevler'de 7 TlP'lı gencın öl- dürülmesının planlayıcısı bir ülkücü ve bu ülkücünün sevgilisi olduğu açıklanan, genç bir hanım... Susurlukta ne olup ne bittiği; nereden geldikleri, neden oralarda dolandıklan bir türlü aydınlatılamadı. Bırtakım yargıiamalar yapıldı ama, her defasında us- taca manevralarla meselenın üstü örtüldü. ••• Aynı dönemde, ınanılmaz bir kadrolaşma yaşandı. Sofradakı ekmek küçük olunca, haksız paylaşım kı- milerını ısyan ettırdı. Gerçekten ekonomik durum günden güne daha kötüye gıdıyor; enflasyon, bir türlü frenlenemiyordu. Bu arada, Necmettin Erbakan'ın yaptığı bir Libya seyahatı, çok cıddı bir toplumsal "yaralanmaya" ne- den oldu. Erbakan'ı bir lüks çadırda kabul eden Lıb- ya Devlet Başkanı Kaddafi, ınanılmaz şeyler dıle ge- tırdı. Türk devnmıne, bu devrımın felsefesine ve Ata- türk'e, bin bir hakarette bulundu. Necmettin Erba- kan tüm bunları, inanılmaz bir "pişkınlikle" dınledı. Oysakı söylenenlerin, yenılır yutulur bir tarafı yoktu. Toplumda genel bir hoşnutsuzluk vardı. Ve bu hoşnutsuzluk, yasaların elverdiğı ölçüde, dıle getinl- meye başlanmıştı. ••• Bu dönemde en ılgınç protesto bıçımı; akşamları belli bir saatte, ınsanların evlerının ve ışyerlerının ışıklannı yakıp söndürmelen bıçımınde ortaya çıktı. Bu protesto, sadece büyük kentlerimizde değıl; he- men her yerde, yaşama geçınldi. örneğin, Berga- ma'da bir konferans venrken yanıma gelen düzenle- yicilerden birinın, "Hocam, izin verirseniz, her za- mankı protestomuzu yapmak istiyoruz", demelerı karşısında şaşkına dönmüş ve protestolannı yapma- larına ızın vermıştım. Tek protesto bıçımı, ışıklann yakılıp söndürülmesı değıldı. Aynı süreç ıçınde, tencere ve tavalara kaşık ve kepçeler vuruluyor ve büyük bir gürültü çıkartılı- yordu. Gene bu arada, polis düdükleri öttürülüyor ve kıyamet kopartılıyordu. Türkiye "28 Şubaf'a, bu ko- şullar attında geldi. ••• Gelişmış ve kökleşmiş demokrasilerde, sılahlı kuv- vetlerin siyasete herhangı bir "müdahalesi" söz ko- nusu olamaz. Zaten böyle bir "muhtıra" verseler; o komutanlar, o gün emeklıye sevkedilirler. Bızım gibi ülkelerde de, bellı bir müdahalenin ola- bilmesi için, belli bir "ortamın" oluşması gerekir. Eğer Türkiye bir kardeş kavgasının eşığine getırilme- se, ne 12 Mart gerçekleşirdi, ne 27 Mayıs gerçekleş- mış olurdu. 12 Eylül, bambaşka bir senaryo... 28 Şubat da, belli gelışmelenn bir sonucu idi. Bel- kı beğenmeyenler var ama, sanıyorum bu türden müdahalelenn ilerde de olabıleceğını unutmamak gerek. Temenni etmesek bile... Eski bürokrat ve müstesarlar: 'Ilk duruşmada beraat ettik' ANKARA (ANKA)- Muğla Fethiye'deki 200 yataklı devlet hastane- sinin inşaatıyla ılgili ola- rak "görevi ihmal" ve "görevi kötüye kullan- ma" iddiasıylahaklann- da dava açüan eski Sağ- lık Bakanlığı Müsteşan Sefer Aycan ile bürok- ratlar \Iustafa Başyiğit, Sabri Çabuk. Mehmet TaHp Onal ve Süleyman Can Numanoğlu ılk du- ruşmada beraat ettikle- rini bıldırdıler. 14Ekım2003tanhın- de, Ankara 4"üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde, Muğla Fethiye'deki 200 yataklı devlet hastane- sinın inşaatında "görevi ihmal" ve "•göre\i kötü- ye kullanma" ıddiasıyla Proje Genel Koordınatö- rü eskı Sağlık Bakanlı- ğı Müsteşan Aycan, Pro- je Koordinatörü Süley- man Can Numanoğlu ile SağlıkBakanhğı Araşur- ma. Planlama ve Koor- dinasyon Kurulu'nda gö- revli bürokratlar Musta- fa Başyiğit. Sabri Ça- buk, MehmetTalip Önal hakkında dava açıldı. ANKA iddianameyi HOcak 2004 tarihinde "Eski sağlık bürokrarJa- nna batakhğa hastane davası" başlığıyla kamu- oyuna duyurdu. Mahkeme heyeti ise 12 Kasım 2003 tarihin- de görülen ilk duruşma- da bürokratlann beraati- ne karar verdi. Mahketnenin beraata ilişkin gerekçeli karann- da, "Sanıklann üzerle- rine atüan suçlan işle- diklerine dair mahkû- miyetierine yeter, kesin \e inandıncı hiç bir ka- nıt elde edilemediğinden sanıklann aynayn müs- net suçlanndan beraat- lanna. dava kamu adına açünuş olmakla, yargj- lanıa giderleri alınması- na yer olmadığma" de- nildi&i belirtildi. ; .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle