Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 AĞUSTOS 2003 CUMARTESİ 14 KULTUR kultur@ cumhuriyet.com.tr Björk'ün son albümündeki parçalar eski, ama son kullanma tarihleri hiç geçmiyor ıra dışıpop yıldızı Genç bestecinin ilk çahşmasında new age tarzmda parçalar yer ahvor. Ufuk Kıral'dan ilk albüm Akustik ve elektrik gitar çalan genç besteci Ufiık Kırai, ilk albümü olan "Seferi"yi yeni seslerin peşinde koşan maceracı plak şirketi Elec-trip Record'dan çıkardı. Gündelik yaşam içinde basit olaylan ve aynntılannı işleyen chill out, new age tarzında, son derece sade ve duru bestelerden oluşan 10 parçalık sevimli albümde yer alan tüm parçalann beste ve düzenlemeleri Ufiık Kıral'a ait. Kıral'a bu çahşmasında eşlik eden müzisyenler Bluebox (saksofon, ney, kaval), Erol Berksen (bas), Emre Bezel (bas ve elektrik gitar) ile Gamze Amus (vokal). Albüm, Türk yapımcılannın sesini duyurnıayı hedefliyor. Tribal'dan tekno'ya Dans müzik firması Prosound, îstanbullu elektro-dans ve house DJ'lerinin parçalanndan oluşan toplama bir CD sürdü piyasaya: "Future Sound Of İstanbuT. Prosound, miksli bir dans toplaması olan bu albümle, Türk yapımcılannın sesini bütün dünyaya duyurmayı hedefliyor. Son yıllarda yurtdışında olduğu kadar ülkemizde de çok beğeni toplayan ve dans müziğinin yeni ve sürekli gelişen türlerinden biri olan progressive'le başlayan 12 parçalık albüm, dakikalar ilerledikçe tribal'a hatta tekno'ya dönüşüyor. Albümde yer alan parçalardan bazılan, şu sıralar yurtdışında John Drçjweedo, Danny HoweHs, Nkk VVarren, Lee Burridge gibi dünyaca meşhur DJ'ler tarafından canlı performanslarda çahnmakta ve löss FM, House FM, BBC-One, FG, Cool FM, MOS gibi kaliteli dans radyolannda da en çok sevilen parçalann başında yer almaktalar. Caz temelli bir topluluk Bir mÜ2İk projesi olan Maya topluluğu, 1994 yılından itibaren birlikte müzik yapan gitarcı Deniz Cuylan, davulcu Cem Aykut ve basçı Güney Kurdak'ın 2001 yılında bir araya gelmesi ile oluşmuş. Caz temelli topluluk olan, müziklerini akustik çalgılar ve elektronik altyapıyla zenginleştirerek çaİışmalanna devam etmiş. Şimdi topluluğun bu anlayışın ürünü olan besteleri bir albüm haline geldi ve Ada Müzik tarafından piyasaya çıkanldı: "Telecine". "Telecine" albümünde elektronik müzik etkisi, grubun tınısuıa yansıyor; akustik çalgılarla elektronik sesler parçalarda birbirlerini dengeliyor. Albümün açıhşındaki 'Generique'ten final parçası 'Yol'a kadar, tüm parçalar belli bir senaryo içinde ilerliyor. Maya, sadece albüm çıkarmaya ve konserler vermeye yönelik bir müzik topluluğu değil, aynı zamanda farklı disiplinlerden sanatçılarla projeler üreten, performanslar ortaya koyan bir üretim merkezi. • Günümüzün en güzel seslerinden biri olarak görülen Björk, hayranlarının internetten seçtiği 15 parçadan oluşan 'Greatest Hits' adlı albümüyle kendini anımsatıyor. MURATBEŞER Yönetmen LarsVon Trier, Karanbkta Dans'ta çocuk ruhlu bir kadın olan Salma'nırj dramını. Amerikan adalet sistemi, ahlaki pragmatizm ve kapitalizm eleştirisi çerçevesinde anlatırken, bu temadan çıkan güvensizlik üzerine kurulu bir dünyanın parametreleri, Björk'ün şarkılannda kendine özgü şiirsel bir dil oluşturuyordu. Film içinyapümış "Sahna'sSongs",iz- leyiciler için soğuk makinelerin ürperticiliğinden orkestral sı- caklığa uzanan yolda kıla- vuzluk yapıyordu. Kışkır- tıcı nefaseti ile hassas ruhlan ayağa kaldıran "Vespertine" albümün- den sonra, uzun süre- dir sessiz olan göz ka- maştıran bu gizemli orman prensesi, şim- di hayranlarının inter- netten seçtiği parçalar- dan oluşan "Greatest Hits" ile kendini hanrla- tıyor. '65 Reykjavik do- ğumlu Björk, 12 yaşında iken kendi üİkesinin diliyle Melanie ve Beatks'ın hafif şekerli Lounge şar- kılannı yorumlayarak başlamıştı şarkıcılığa. Aradan geçen 26 yıla rağmen (şimdi 38 yaşın- da), o halen cennet kuşunun cıvıldayışı, yalva- ran falsettolu coşkulu haykınşlan ile okul kızı gi- bi hayatının baharuıdaki masumiyefini dile ge- tiriyor, gençlik ateşinin ruhuyla söyleyerek, ye- ni bir diva yarahyor benliğinde. Admı kaym ağacmdan ahyor 80'lerin başında Björk, haylaz çocuk- lartopluluğu TheSugarcubes'ün kınlgan li- rikleri, patlayan güçlü ses örgüsü ile kasırga gi- bi esmişti; bir genç kızın sıkınölannı döktüğü günlük tadındaki "Iife's Too Good", ülke sınır- lan dışında ün kazanmıştı. 92'de solo kariyenne başladığında elde ertiği popülerlik, topluluğugöl- gede bıraktı; Ingiliz ve Amerikan kültürünün iz- lerini taşıyan solo albümleri, masalsı konulany- la, dünyalıyla bir peri olmak arasında sıkışan bir Björk sunmustu. Mesleğinin erbabı kişilerle yap- tığı işbirliklerinden epeyce kârlı çıkan yıldız, doğ- ru yolda olduğunu albümleriyle kanıtladı. Adını, kaym ağacından alan Björk, müzik dün- yasının öylesine stratejik bir yerinde duruyor ki, bu yer popüler olanla olmayanı ayıran bir kav- şak noktası; elektronika"nın pop'a açıldığı yer. Müziği ile efsaneleşen bir kimliğin taşıyıcısı ol- maya doğru yol alan Björk, toplumsal uzlaşma- ya boyun egmemek için, Izlanda hükümerinin ya- şaması için ona bağışladığı adaya rağmen, Ingil- tere'yi tercih etmişti. '96'da bir hayranının gön- derdiği bombalı paketle giriştiği suikastten kü pa- yı kurtulan Björk, bu olay üzerine oğluyla bir- likte Izlanda'ya geri döndü. Orada çokrahato, çün- kü Izlanda'da gazetelerin dedikodu sayfalan yok- tu; zaten kendini beğenmişler ve ününün ardına sığınarak yaşamaya çalışanlar sevihnezdi orada. Björk'ün babası, hükümet yetkililerince vatan haini olarak görülen solcu bir işçi lideriydi; Björk'ün Izlanda'nın fiili kültür ataşesi olması- nın ardından, tüm ikiyüzlü hükümet mensupla- n, onun ve babasının önünde iki büklüm oldu. Hayata çocuksu bir dünyadan bakıyor Izlanda'nın sanaü, seçilmişlerin, köşe başını tut- muşlann elinde olmadığından, paylaşımcı de- ğerler onlan birhalk olarak daha insancıl kılıyor- du. Björk'ün de doğup büyüdüğü coğrafyadan kaynaklanan eksantrik reaksiyonlan vardı; dış görünüşünde bunu çok belli ediyor, yaşadığı sı- ra dışı hayata çocuksu bir dünyanın penceresin- den bakıyordu. Pek nadir rastlanacak cinsten bir pop yıldızı olarak, bu sıfatla anılan metropol mahsulü diğerlerine benze- miyor, standartlara uymuyor, vit- rin yapmıyor, verili olanı aş- maya çalışıyor ve böy- lece amaçlanyla bin- lercesinin sahip oldu- ğu samimiyetsizlik- ten bir çırpıda kur- tuluveriyordu. "GreatestHits"ten anlaşılan Björk ve din- leyicileri aynı zevki pay- laşıyorlar. 15parçadamü- zikalzeminininna- sıl geliştiğini açı- ğa çıkaran muh- teşem toplama- nın, hayranlan- nın kararlanna ve kendi istekle- rine göre seçilmiş olması, Björk'ün önse- zisi ve farkmı ortaya çı- kanyor. Björk, Radfohe- ad'inkine benzer bir riski göze alarak yeni bi kavrayışla, minimal tekno'nun bereketli toprağınapop çiçeği ekiyor; değişik melodi anlayışı ile ilahi sesini yan yana getirerek, farklı bir pop ya- pısı kullanıyor, riskli deneysellikleri, sanatsal olanla buluşturuyor. Björk ile herşey olağandışı. Oyuncu ya dapop yıldızı fark etmez, onun gibi biri şimdiye dek hiç olmadı. Günümüzün en güzel seslerinden biri olarak görülen Björk'ün, yaptığı en iyi çalışma- lannı topladığı albüm, onun hakkındaki pek çok soruyu cevaplamamıza yardımcı oluyor. Parça- lar eski, ama son kullanma tarihi hiç geçmiyor; işte Björk'ü biricik kılan da bu. muratbeser(2 ttnetnettr Müzik dünyasından kısa kısa...• 50Cent,G-ünitadlı topluluğunun ilk albümünün, yine kendisinin sahi- bi olduğu G-Unit Records etiketiyle kasım başmda yayunlanacağmı söy- ledi. • Amerika'da yapılan bir araştırma- ya göre, Amerikan Başkanı Bush'un dürüstlüğüne duyulan güven, Emi- nem'ınkine duyulandan çok daha az. • OzzyOsboume'un tur menajeri öl- dü; 50 yaşındaki Bobby Ttaomson, çok uzun süreden beri gırtlak kanse- riidi. • Beş büyük ve bazı bağımsız mü- zik şirketlerinin anlaşması sonucu, ücretsiz dowload sitsi Napster'ın. yıl- başma kadar tekrar aktif hale geçece- ği açıklandı. • Chicago polisi, şüpheli bir şahsı "IceCube'abenzeyeDbiradam"şek- linde tanımladığı için ünlü rapper'dan özür diledi. • The ChemicaJ Brothers Türki- ye'de; ikili, çok ünlü DJ setlerini 9 Ağustos Cuma akşamı Kilyos-Solar Beach'te, Bughole'da sergileyecek. • Art Of IVoise'm kurucusu Anne Dudlej'den klasik chill-out bir albüm: sanatçı "Seriously Chmedw de TV ve sinemadan tanıdık hitlere etküeyici bir yorum getiriyor. • 3 Eylül günü, "Latin Gramrm ÖdüDeri", dördüncü kez sahiplerini bulacak; adaylar arasmda Gflberto GO, Caetano Veloso ve Ruben Bla- des var. • 1987'de ölen basçı Jaco Pastorius için çıkan tribute albümde VıctorBa- ile>, Ricbard Bona, Christian McBri- de ve Marcus Miller yer ahyor. tecrabeficaz * gkarcBiPat Metheırv, son IÜ NNIE LENNOX'TAN ACIBÎR ALBÜM Korkusuz ve açık sözlü şarkılar80'li yıllarm en ünlü topluluklann- dan bin Eurythmics'in solisti olan Annie Lennox, yeni solo albümü "Bare"i çıkardı. Şaşırtıcı derecedeki kor- kusuz ve açık sözlü şarkıla- rıyla 11 parçalık "Bare", onun şarkıcı ve şarkı yaza- n olarak yeni bir olgunluk düzeyine ulaştığının göster- gesi. 1992'de kendi yazdığı "Diva"dan sonra kendisinin yazdığı ilk koleksi- yon olan 11 parça- lık solo çalışma; sesi, hiçşüphe- siz rengi, per- desi ve gücü bakımından daha da heyecan verici. Ya şarkı ları? Şarkılar olumsuz duygular hakkında, Bunu itiraf etmek zorundayım" diyor ve ekliyor Lennox: "Bir bakıma bu albüm, müzik mar- ketlerden çok, bir kitap dük- kânmdaki kişisel geüşim rafla- nnaait." Çağımızın en iyi müzikal seslerinden biri olan Lennox, yerleşik değerlere karşı çıkan bir yenilikçi ve oldu- ğu gibi korunan bir I kültürün süregelen | mükemmeliyetinin * sembolü olarak övülen bir sanat- çı.Gerek Euryth- mics'le ve ge- rekse tek başına söylediği şarkı- lan, gerçek bi- rer pop ko- leksiyonu parçası. Albüm üç parçadan oluşuyor Rebel Moves'tan yeni single Afro-beat'i, dünya müziklerini, furık, elektronik ve cazı Türkiye'ye özgü seslerle bir araya getiren Rebel Moves, üç parçadan oluşan bır single çıkardı. Elec-trip Recors etiketi ile piyasaya sürülen single'da 'French Fries', 'Sheep' ve 'Sheep (ozinga latin mixb> Ozan ÇolakoğJu)" adlı parçalar bulunuyor. 6 Temmuz gunu, 10. Caz Festi\ali çerçevesinde düzenlenen Caz Pazan etkinliklerinde sahneye çıkarak buradaki parçaları ilk kez dinleyicisi ile buluşturan Rebel Moves, Ömer Ahunbay (vokal, synth), Erol Çay (vokal, vurmalı), Kerem Eye (davul), Oğuz Kaplangı (gitar), Hakan Özer (klavyeli çalgılar) ve Cem Ozkan'dan (bas) oluşuyor. SANATA BAKIŞ SELMt ANDAK Kainat Bankan'la Yaşam Sevgisi... 2003 yaz mevsimi çeşitli yörelerimizde, çeşitli et- kinlikler ile sünüp gidiyor... Bu etkinlikler medyada sa- natsal nitelikten ziyade çoğunlukla magazinel etkin- likler olunca fazlasıyla ilgi görüyor ve yayınlan kap- sıyor! Bu olumsuz duruma karşılık, sanat yönünden dünyada olduğu gibi bizde de yaratıcı güce sahip sa- natçılar, özellikle plastik sanatlar alanında uğraşan- lar, yaz mevsiminde tatil köşelerine çekilip çalışma- lannı, yeni buluşlannı kendi başlarına yürütmeye yö- neliyorlar... Işte bu sanatçılanmızdan biri de, ulusla- rarası değer kazanmış ressam Kainat Barkan Pa- jonk... Sanatçı ile, Erdek'te tatilini geçirdiği süre için- de görüşme olanağı buldum ve hemen şu konuda, hatta çözümlenmesi gereken şu sorun için kişisel düşüncesini öğrenmek istedim. "Dünya plastik sa- natlar alanında, gûnümüzde Türkiye'de bir ekolün varlığından sözedebilirmiyiz" diye sorduğumda Ka- inat Barkan'ın yanıtı özetle şöyle oldu: "Uzun yıllara varan geçmişten bu yana güzel sanatlar da diyebi- leceğimiz plastik sanatlar alanında yaratıcılarımız ölümsüz eserter bırakarak Türkiye 'yi üstün bir sevi- yede yaşatmışlar ve yaşatmaktadırlar. Bu yolda çe- şitli ekollere vanldı denebilir. Ancak, şimdi günü- müzde önemli bir durumla karşı karşıyayız: Yeniya- ratıcı güçlerin şu olumsuz durumlardan kaçınmala- n gerekmektedir. Şöyle ki, özellikle yeni ressamlan- mız, yaratmalannda hep acayip arayışlar içinde ol- mamalılar... Sadeçe resim, heykel alanında değil tüm sanat alanlannda (müzik, tiyatro, opera, bale ve diğer) yaratıcılanmız sadece dışandan, yani dış ül- kelerin sanatlanndan pompalanan ve baştacı edilen, sözüm ona modem sanat denemeleri kigerçek mo- demsanatile ilgisiolmayan, kolaydüşûncelerveucuz işler ile uğraşmamalılar. Ne yazık ki, sadece bizde demiyorum tüm dûnyada bu kolay akımlar sanat adına ortalığı sarmakta!?. Böylece, bir boşluk için- de yeni sanatçılar yıpranmış oluyorlar... Tabii ki bu söylediklehm benim kişisel düşüncelerim. Sadece, önemle şunu belirteyim ki: Eski'ye dönelim diye bir düşüncem asla olamaz." Böyle diyor değerii ressam Kainat Barkan Pajonk... Bir süre önce Terakki Vakfı Sanat Galerisrnöe res- sam Kainat Barkan Pajonk, resimlerinden oluşan çok başanlı bir sergi açmıştı. Bu sergi için sanat yazan, eleştirmen dostum Abdülkadir Günyaz'ın hazırladı- ğı Kainat adlı albümün giriş yazısında şu satıriar yer alıyor. Bu yazıda Kainat Barkan, Bodrum Halikar- nassos Küftür Merkezi'nde 2002 yılındaki sergisi do- layısıyla Genç Sanat dergisinde yayımlanan yazıda kendini şöyle tanımlıyor: "Yaşam sevgisi ile sanat sevgisini tek birolgu halinegetirmekisteyen birres- samım. Yaşamın ve doğanın çeşitli yönlerini bazen sevinçle, bazen coşku ile, bazen de hûzünle tuval- lerime aksettiriyorum. Doğayı kendi soyutlamam içinde resimlerimde görebilirsiniz. Çoğunlukla ge- niş espaslarve onu tamamlayan öğeler, yapıtlanm- daki başlıca unsurtar. Ozgün formlarla renkler, den- geler benim için çok önemli. Aynca, yapıtlardaki grafik tadı bence ayn bir özelliğim." Bu albümde Abdülkadir Günyaz, yorumunda Kainat Barkan için: "Doğa ile içtenlikli yakınlığı, yalınlığı ve huzur, ya da yeni tanımıyla dinginlik" niteliği üzerinde duruyor... Ressam Kainat Barkan Pajonk, 1960 yılından gü- nümüze kadar kişisel sergileri yanı sıra birçok ödül- ler kazanmıştır. TVSG'deki "Kainat 2003" sergisin- de özellikle "Düzenleme", "Sonbahar", "Kırmızı Ağaçlar", "YeşHYamaç", "Bekleyiş", "DoğuAnado- lu", "KumdaAğaçlar", "Natürmort", "Bodrum'dan", "OrtaAnadolu", "Ankara Yolu", "Yaz", "NeşeiiAğaç", "Sessiz Ağaç" ve diğer eserleri yer almaktaydı. Diyici ve Dflmen'den Tıpçıktı' • Kültür Senisi - Yıllann şarkıcısı Senem Diyici, Lari Dilmen ile birlikte gerçekleştirdiği yeni çahşması 'Zıpçıktı' için şöyle diyor albüm bukletinde: "Kariyerim boyunca hiç bu kadar çabuk karar verilen ve gerçekleştirilen bir yapıma tanık olmadım. Bu yüzden albümün adı Zıpçıktı oldu". Dokuz parçadan meydana gelen "Zıpçıktı", Dilmen'in Haliç manzaralı evinin, ufak çapta stüdyoya çevrikniş olan odasında çıkmış. Lari'nin sampler'ı, groove box'ı, davul makinesi, vurmalı çalgılan ve sipsisi eşliğinde hemen oracıkta okumaya başlamış Diyici parçalan. Ne stüdyo baskısı, ne konser gerilimi, hiçbir şey ohnaksızuı, gayet rahat bir ortamda gerçekleştirildikleri her hallerinden belli olan dans ritimleri üzerine oturtulmuş bu parçalar, ertesi gün Ada Müzik stüdyolannda kaydedikniş. Albüme iki de eşlikçi müzisyen katılmış; Emre Uçku (didjeridoo, komuz) ve Alain Blessing (synth). Tüm parçalar Dümen-Diyici ikilisine ait. yenüer; - Annie Lennos - Bare (BMG) - Cesaria Evora - Club Sodade (BMG) -LailaOrient(DMC) - Morcheeba - Parts Of The Process (WarnerBros-Balet) - Lou Reed - NYC Man (Warner Bros-Balet) - Sean Paul - Dutty Rock (Warner Bros-Balet) - A Grandmotbers Night At The Geroandhaus (Wamer-Balet) - Damien Rfce - O (Warner-Balet) - BaD & Bonney-West Side Story (Warner-Balet) - VVTlliam Christie - Artist Portrait (Warner-Balet) - Simply The Best Classkal Smoothies (Warner-Balet) - The Pöwer Of Love (Warner-Balet) - Shakra - The Elements Of Shakra (Warner-Balet) - M^a - Telecine (Ada Müzik) - Senem Diyici & Lari Dilmen - Zıpçıktı (Ada Müzik) - Shania Twain - Up (Universal) - Tony Thomas -21. Century Man (EMI) - Daniel Rodriguez - Be My Love (EMI) - Paul Hardcastfc'Ver> Best Of (Jazz FM-Equinox) - Bar M (Bar DeLune - Equinox)