Katalog

SAYFA CUMHURfYET 26 EKİM 2003 PAZAR 10 DIŞ HABERLER dishab(â cumhuriyet.com.tr HU'YA 'GELENEKSEL' KARŞILAMA - Çin Devlet Başkanı Hu Cintao ve eşi Liu Yongking, 3 günlük bir resmi ziyarette bulunmak üzere Yeni Zelanda'ya gitti. Hu ve eşi, başkent VVellington'da, adanın yerli halkı Maorilerin geleneksel danslanyla karşılandı. (Fotoğraf:AP) Yukos'un baskanı mahkemede RusyaIdapetrol devine operasyon Orgütün, ABD'nin Nairobi elçiliğini bombalı uçakla vurmayı planladığı ortaya çıktı El Kaide saldınsıönlendiDışHaberterServisi- ABD'de 11 Ey- lül 2001 "de düzenlenen saldınlann 1996 yıhndan itibaren planlandığı bildirildi. Alman Der Spiegel dergisi, saldınlan planlayan Halid Şcyh Muhammed ile RemziBinalşibh'in, Amerikan güvenlik makamlanna saldınlarla ilgilı aynntılı ifa- de verdiğını yazdı. El Kaıde örgütünün, geçen haziran ayında, Kenya' nın başken- ti Nairobi'deki ABD BüyükeJçıliği "ne bomba yüklü bir kamyon ve uçakla sal- dın planladığı da ortaya çıktı. Associated Press (AP) ajansı, Kenya polisinın sorguladığı bir El Kaide terör zanlısının. geçen hazıranda örgütün Na- ırobı'deki ABD büyükelçılığine bomba yükJü kamyonla saldın planladığını ıtı- raf ettıginı bıldirdı. El Kaide tarafından • El Kaide'nin, ABD'nin Kenya'daki büyükelçiliğine ikinci kez saldırma planı önlendi. 11 Eylül'ün de 1996'da tasarlanmaya başlandığı belirtildi. 1998'de Nairobi'deki Amerikan elçiliği- ne bombalı araçla düzenlenen saldında 12'sı ABD'li 219 kişi ölmüştü. Nairobi'deki ABD büyükelçiliğı 20- 24 Haziran'da kapatılmış ve Kenya ma- kamJan 20 Haziran-8 Temmuz arasın- da komşu Somali'yle olan bütün uçuş- lan askıya almıştı. Bu. ABD ve Kenya istihbaratının saldınyı önceden haber aldığmın göstergesı olarak yorumlandı. Eylem planını, Kenya'nın Mombasa kentindeki bir otele 2002 'de düzenlenen saldınyla ilgili olarak tufuklanan El Ka- ide üyesi Sebnin Muhammed Hamis'in itiraf ettiği kaydedildi. Otele yönelik saldında 3'ü Israilli olmak üzere 13 kı- şi ölmüştü. AP'nin ulaştığı sorgu kayıtlanna gö- re. Hamis, bomba yüklü kamyonla elçi- liğe inrihar saldınsı düzenleyecektı. Di- ğer militanlarsa, küçük bir uçakla, kam- yon binaya çarptığı anda, aynı 11 Ey- lül'deki gibi, elçiliğe kamikaze saldın- sı yapacaktı. Hamis'in tutuklanmasının saldın plan- lannın iptaline yol açmış olabileceği tahmin ediliyor. Bu arada, 11 Eylül'ün planlayıcılanndan Muhammed ile Bi- nalşibh'ın verdiği ifadelere göre, 1996'dan bu yana. patlayıcı madde do- lu küçük özel uçaklarla ABD'deki hedef- lere yönelik saldınlar tasarlandı. 'Balta yerine buldozer kulIarT Ancak El Kaide lıden l sameBinLa- din, Muhammed"ın bu planını, "Buldo- zer kullanabilryorsan, neden baltaylaye- tiniyorsun" sözlenyle değıştirdi. Böyle- ce saldınlann büyük yolcu uçaklanyla gerçekleştirılmesinın ortaya atıldığı, 2000 başında Bın Ladin'in 3 intihar pi- lotunu seçtiği belirtildi. Bin Ladin'in. 2001 "ın Şubat ayında, Binalşibh'e hedefleri bildirdiği, hedef- ler arasında ABD Kongresi'nin de bu- lunduğu kaydedildi. • Devlet Başkanı Putin'in ateşli muhaliflerinden Kodorkovski hakkında pek çok suçlama bulunuyordu. Dış Haberler Ser\isi - Rusya'nın en büyük pet- rol üretıcisi şırketı olan Yukos'un başkanı Mihail Kodorkovski, dün sabah Sibırya da gözaltına alın- dıktan sonra rnahkemeye sevk edildı. Ülkenin en zengın ışadamlanndan bı- ri olan Kodorko\ ski \ e şir- keti hakkında uzun süre- dir vergı kaçırmak, büyük çaplı yolsuzluk, devlet mallannı çalmak \ e belge- lerde sahtekârlık savıyla soruşturma yürütülüyor- du. 40 yaşındakı ışadamı. De\ let Başkanı Vladimir Putin'in ateşli muhalifle- rinden biriydi ve sağcı Yabloko Partisi'ne mali destek sağlıyordu. Yukos Sözcüsü Alek- sandırŞadriru Kodorkov s- la'nın özel uçağıyla Sibir- ya'dakı bir havaalanında yakıt ikmali yaptığı sıra- da, kamuflajlı \ e siyah giy- sili lç Güvenlık Servisi (FSB) ajanlan tarafından gözaltına alındığını söy- ledi. Uçağın Novosi- birsk'tekiha\aalanına iner ınmez kamyonlarla çe^ - nldığini \ e özel birliklerin, uçaktakılerden sılahlannı armalannı istediğini be- lirten Şadnn. "Kodorkovs- Id, bir yetkilhie görüşme- sinin ardından ajanlaria gitmevi kabul etti" dedı. Kodorkovski, Mosko- va'ya götürülüp savcılık tarafından ifadesi alındık- tan sonra rnahkemeye sevk edildı. Sa\ cılık, işadamının tu- tuklanmasını istedi. Yu- kos şiirketi ile ılgılı ilk so- ruşturma, şirketın hısse- darlanndan Platon Lebe- dev'ın. 1994'te brr gübre fabnkasının özelleştiril- mesı sırasında de\ let ma- lını çalma iddiasıyla tem- muzda gözaltına alınma- sıyla başladı. Sa\ cılık. ge- çen hafta da Yukos yöne- tıcılerinden \asiliSaknovs- ki hakkında \ergi kaçır- ma iddiasıyla da\a açar- ken. Yukos'un sahip ol- duğu şirketlerın ve hisse- darlannın malvarlığını da ınceleme altına aldı. ^atınmcı kaçar' tşadamlan \ e bazı sıya- sı liderler. ekonomıyi olumsuz etkıleyeceğı ve yabancı yatınmcılan kaçı- racağı gerekçesiyle Yu- kos'a yönelik incelemeye karşı çıkıyorlardı. Kodorkosvki, SSCB'run dağılmasının ardından baş- latılan özelleştinneler çer- çevesinde devlet mallan- nı çok ucuza satın alıp kı- sa sürede büyük servetler elde eden "yeni işadam- lanndan" biriydi. VVashingtona tavsiye 'Terörüyenmenin yolu tasavvuf \\ASHINGTO1MAA)- Washington yönetimıne, Müslüman dünyasına ulaş- mak ve teröre karşı sava- şımda başan sağlamak içın tasa^ııf felsefesıne yönel- mesı önenldı. VVashington'daki Nixon Merkezi tarafından düzen- lenen "Tasavvuftıve Ame- rikan poütikasındaki olası rolünü anlamak" başlıklı panele, tanhçı Bernard Le- wis ve Nakşibendilerin ABD'deki iiderlerinden Şeyh Muhammed Hişam Kabbani de katıldı. Le\\is, "hoşgörü" anlayışını be- nimseyen tasa^uf saye- sinde, farkJı toplumJar ara- sında "daha i\i ilişkiler"" kurulabıleceğını. bunun çok önemli olduğunu söy- ledi. Hoşgörü anla> ışında, karşı tarafı 2. sınıf görme durumu bulunduğunu söy- leyen Le\vıs, *Hagörügös- teren,'Düzgün davrandığın sürece sana hoşgörü eös- terinm' der. Osmanlı Inı- paratorluğu hoşgörülüy- dü. Dini mülteciler. A\ru- pa'daki kötü muameleden Osmanlı'vd kaçnordu. Bel- ki 2. sruf\atandaşular. anıa bu, hiç vatandaşlık hakkı- na sahip ulmamaktan i>i- dîr'' diye konuştu. Kabba- ni de, "ABD başan>a ulaş- mak istiyorsa, tasa\Anfçu- larla çabşmalıdır" görüşü- nü \iirgulayarak tasavvu- fun ınsanlar arasında köp- rü kuran toplumsal bir güç olduğunu behrtti. Kabba- ni, 1960'lardan önce ABD'nin. İslam ile ilgili sorunu olmadığını, şımdı ise tasa\-vufçulann mı, Va- habilerin mi destekJenece- ği sorusuyla karşı karşıya olduğunu söyledi. Kabba- ni. "Baa Vahabiler terö- rist değil. Ancak Sufıler arasında terörist yoktur. Sufilcr, Müslüman olsun olmasın. iletişim kurar. ABD başanlı olmak isti- yorsa, Yahabilerden baş- kasına da ulaşmakzorun- dadır" dedi Kabbani, tasav\uf felse- fesıne göre, hderden mem- nun olmayan halkın sul- tanla savaşmasının yasak olduğunu, ancak sultanın ya da günümüzde devlet başkanınınu dahaiyi biri(rf- ması için dua edeceğini" söyledi. \ ahabılığin ise her türlü hareketi kısıtladığını söyleyen Kabbani. ".ABD ne vapmah? Tasavvııfla yö- netilen halk, rejim ona ne derse ona göre hareketede- cektjr.Ozamanrejiminna- sıl olacagı önemli" dıyerek dolaylı bıçimde ABD'nin rejım değişikliği politika- sına de^îek verdi. Memleket meseleleri İşsizlik en büyük sıkıntımız. Vergi açığımız büyük. Dışa açılmada yavaş kaldık. Yabancı sermaye gelmiyor. Kız çocuklarımız okumuyor, okuyamıyor. Global ölçekte kalite üretmekte zorlanıyoruz. Teknolojik gelişmişlik düzeyimîz geride. Özel sektörümüz Avrupa'da rekabete hazır değil. Spora ayırdığımız bütçe yetersiz. fhracatımızı artırmak zorundayız.