02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 NİSA N 2002 CUMARTES 14 I v U . L < £ UJK. [email protected] JasonPierce'ın senfonik tutkusu: SpiritualizedMURATBEŞER Tarihin gelmış geçmiş en uslanmaz trans rock'çılanndan oluşan Spacemen 3 grubu- nun küllerinden doğan solist Jason Pier- ce'ın grubu Spiritualized, hipnotik minima- lizmin kökJerinden hiçbir zaman kopama- dı; hatta elinden geldığince onu mükem- melleştirdı; Velvet Underground, LaMonte Young ve Steve Rekh gibi avangard öncüle- rin açtığı yoldan sebatla yürüyen grup, mi- nimalizm ve senfonik müzik arasında pozis- yon aldı. Basıt ve tekrara dayalı motiflerle bezedikleri şarkılan, zengin ve parlak mü- zikal motiflerle destekleyerek güçlendirdi. Bu anlayış, grubun simyasını açığa çıkardı, Spacemen 3'ün 'uyuştunıcu içinmüzik, mü- zÛc için uyuşturucıT haklan hep bır köşede gızli kalırken. Spiritualized. gospel ve soul gibi başka türden varoluş nedenleri taşıdı kendi içinde. Spiritualized resmi ola- rak Spacemen 3 'ün dağılmasından son- ra kurulsa da grubun temelleri 1990 ta- rihli 'Recurring' zamanında atıldı. Re- curring resmı olarak bır Spacemen 3 albümü olmasına rağmen, aslen Pier- ce ve ortağı Pete 'Sonic Boom' Mem- ber taraftndan yaratılmıştı. Mfikemmeiiyetçilik takmtisL.. 1992'de Spiritualized, sevenlerinin me- rakla bekledikleri ilk albümleri 'Lazer Gu- ided Metodies'i yayınladı. Pierce'in mü- kemmeliyetçılik takıntısımn ürünü albüm, her kesimden takdir gördü. 1995 'te aradan geçen üç yıl zarfında Spiritualized. Pıerce ile birlikte, gitarcL / klavyecı Kate RadJey ve basçı Sean Cook'dan oluşan bir üçlü ha- line gelerek, 'Pure Phase' isimli en yoğun ve bilinen albümlenni yaptı. Ardından ef- sanevi New Orleans piyanisti Dr. John'ın eşlik ettiği "LadiesandGent- lemen, NVe'reFloatinginSpace' ile alışıldık ses örgusünün biraz dışına kayarak, birann- mayaşadılar. Hiçbir zaman artistik beğeni- lerinde değişiklik yapmaktan kaçınmayan Pierce, cesur bir kararla Spiritualized başa- nsının doruğundayken grubu komple kan değişimine uğrattı; arada çıkardıklan bir konser çalışmasuıdan sonra, tüm grup üye- lerini kovdu. Bu üyelerin gidişinden sonra ise klavyeci Kate, Verve'ün Rkhard Ashc- roft'uyla evlenerek gruptan aynldı. Pier- ce'de farklı müzisyenlerle son albüm 'Let it Come Down' için hazırlanmaya başladı. Let it Come Down, Pierce'in zor ve tek ta- raflı yarahcılığında yeni bir adım. Albümün epik tınısını derinleşmek için Pierce, şarta- lan bir makineye söylemiş, oradan piyano- ya aktarmış ve sonra orkestrasyon düzen- lemelerine transpose etmiş. Bu acı veren süreç, özel itiraflar ve tutkulu ses manzara- erek müzikal, gerek duygusal olarak Pierce ın her şeyi çok sade ve etkileyici kılmak için harcadığı çaba öylesine hırs dolu ki, albüm bazen bu tutkunun altında eziliyor. Duygusal etkinin çoksarsıcı olduğu yerlerde esin kaynağı çokgeniş bir zaman havuzu. lanyla sonuçlanmış. Upuzun epik girişine rağmen albüm, Spiritualized'ın sadece Pi- erce olduğunu kanıtlarcasına, grubun önce- ki albümlerinden fını olarak farklı değil. Tersine, yoğun orkestrasyonlu ilk üç Spiri- tualized albümünden bu yana gelişen doğal bir süreç; bazen albümün basit yapısı üze- rinde bariz zorlamalar oluştursa da iyi aran- je edilmiş yaylı ve nefesliler albümü sürük- leyen ağırlıklı enstrümanlar. Saf, muazzam, saygı uvandıncL.. Gerek müzikal, gerek duygusal olarak Pierce'in her şeyi çok sade ve etkileyici kılmak için harcadığı çaba öylesine hırs dolu ki, albüm bazen bu tutkunun altında eziliyor. Duygusal etkinin çok sarsıcı oldu- ğu yerlerde Pierce'in esin kaynağı çok ge- niş bir zaman havuzu; Ray Charles'dan co- untry'ye, 50 ve 60'larda yapılmış vvestern plaklanndan Dennis VVîlson'un kalp kıran albumlerine kadar her şey, 'Twelve Steps' (Biliyorum ki asla Isa'yı bulamayacağınv O zaman neden paramı ahlaksızlığa har- camayayım kj?) ya da l OutofSight'(Eğer iyi bıriysem hayatıma yıllar ekleyebili- rira' Ama yıllanma hayat eklemeyi yeğ- lerim) gibi parçalara bakınca anlaşılacağı üzere bu görkem parça isimleri ve lirikler- de de gözlemlenir. 1997 tarihli 'Ladies and Gentiemen, We Are Floating in Space'in olağanüstü başansından hiç kimsenın kuş- kusu yoktu. Sadece farklı tarzlan ustaca birleştirmekle kalmadı, aynı zamanda gru- bu toplum bilincine taşımıştı. Peirce'ın yürek burkan solo albümünün de bu başannın payı büyük. Kendisinden bir önceki albüme göre Pierce'in giysilere de- lik açmakla ilgili junkie esprileri yaptığı 'Let it ComeDown' daha duygusal. Çarpık kendıni beğenmişliği ile bırleştiriyor 'OK Compter'in kariyerlerinin en iyi albümü olduğunu söyleyen ve avangard elektroni- ca'ya kayan çarpık bir kendini beğenmiş- liğe sahıp ruh hastası Radiohead'in aksine Spiritualized, önüne hedef olarak kendini aşmayı koymuş. Öyle de göriinüyor ki şu yanıyla 'LetitCome Down' bunu becermiş; bu albüm dinleyici için 'birdahininetideğ- miş' etkisi uyandırmıyor. Nasıl olması ge- rekıyorsa öyle; saf, muazzam ve saygı uyan- dıncı. Müzik dünyasından kısakısa... •Bir zamanlann fırtına rap3 indirme programı N a Ps t e r > mahkemelerde süren davalan yüzünden şimdilik kapalı. * Robbie Williams, bağlı bulunduğu plak şirketi EMI (Kanada) ile 90 milyon dolarhk albüm anlaşması yaptı. * Queen elemanlan Roger Taylor ve Brian May, Queen parçalan çaJacaklan bir müzikal komedi için Ben Elton ve Robert De Niro ile çalışryor. * Korn'un 10 Haziran'da yayınlanacak albümü "Untouchables"ın yapımı üç yıl sürmüş ve maliyeti iki milyon dolar turmuş! * Mansun gitarcısı Paul Draper, geçirdiği sakathğın ardından tekrar grupta, yeni Mansun albümü ise yolda. *Led Zeppelin, Atlantic Records'a 42 parçalannın telifhakJa ücreti için dava açtı. * Pearl Jam yeni albümlerinin son parçalannı nisan ayında yapacaklan stüdyo seanslarında tamamlayacak. * Ozzy Osbourne'un davulcusu Randy Castillo 51 yaşında. kanserden öldü. Castillo, Mötley Criie ve Lita Ford ile de davul çalmıştı. * Radiohead'in davulcusu Phil Sehvay, gelecek ay Londra'da gerçekleştirilecek bir hayır maratonunda koşacak. * 'Starlight' parçalan ile ün kazanan Superman Lovers, "The Player" adını taşıyan ilk albümlerini haziranda çıkartıyor. * Eminem 'Kill You" isimli parçasındaki piyano sample'nın çalıntı olduğu iddiasıyla Fransız piyanist Jacques Loussier tarafindan dava edildi. * Yeni aibümünü bitirmek üzere olan Marilyn Manson, kendi resimlerinden oluşan bir sergi açıyor. YO-YO MA'DAN John Williams yorumları Son on yıl içüıde klasik müziği dar bir çevrede tüketilen sanat olmaktan çıkararak, popülerleşrir- mek isteyen klasikçilerin sayısmda artış yaşandı. Popüler uyarJama ve film müzikleri dıkkat çeken çello üstadı Yo-Yo Ma, emektar soundtrack usta- sı John Williams'ın eserlerinden oluşan bir al- büm çıkardı. "Yo-Yo Ma Plays the Music of John Williams" 1955'te Paris'te yaşayan Çinlı bir ai- lenin çocuğu olarak dünyaya gelen Yo-Yo Ma, dört yaşında çelloya başladı; sonra ailesiyle bir- likte New York'a taşındı. Juilliard Okulu'nda şef Leonard Rose'un etkisi altında gelenekçi liberal bir sanat eğitimi aldı. Ma, iki enstrüman çalıyor; Venedik yapımı 1733 tarihli Montag- nana çello ve 1712 David Stradrvarius. Yo- Yo Ma, 20. yüz- yılın az bilinen müziklenni. konçertoveresi- tallereuyarlaya- rak çello repertu- vannı genişletti. Birçokkez sade- ce kendisi için yeni besteler ya- pılmasının yanı sıra,bunlannya- zımında da aktif rol oynadı. Geç- tiğimiz yıl Yo- Yo Ma, kompo- zitörTanDunile olan yaratıcı bir- likteliğinin ürü- nü, Ang Lee fil- mi "Kaplan ve Ejderha"nın müzikleri ile en iyi film müziği Oscar'ını kazan- dı. Yenilikçi çellocunun John Williams yorumla- nndan oluşan yeni albümündeki parçalar şöyle; Concerto for Cello and Orchestra: I. Theme, Concertofor Cello and Orchestra: II...., Concer- to for Cello and Orchestra: III...., Concertofor Cello and Orchestra: IV. Song, Elegyfor Cello and Orchestra, Three Pieces for Solo Cello: Ro- sewood, Three Pieces for Solo Cello: PickİH', Three Piecesfor Solo Cello: TheLong Way..., He- artwood. Udi Richard Hagopian, Udi Hrant'ın 100. doğum yılında Türkiye'deydi Her şey biter müzik bitmezGAMZE AKDEJVÜR Amerika'da yaşayan Ermeni asıllı udi Ric- hard Hagopian, ustası saydığı dünyaca tanı- nan Ermeni asıllı Türk udi ve bestekâr Udi Hrant'ın 100. doğum yılı dolayısıyla Lalezar topluluğuyla birlikte bir konser vermek üzere Türkiye'deydi. 23 Mart'ta Boğaziçi Üni- versitesi Kültür Merke- zi 'nde verdikleri klasik Türk müziği konserini, 28 Mart'ta da Erivan'da tekrarlayan Hagopian ve Lalezar topluluğu, Türk ve Ermeni ulusla- nnı Hrant'ın kardeş mü- zikleriyle selamladılar. Konserlerin organi- zasyonu Türk-Ermeni Iş Konseyi (TABC) ile Washington DC'deki American University'e ait. Konserlerin iki ulu- su bir adım daha yaklaş- tu-dığını söyleyen kon- sey yetkilisi Noyan So- yak bu adımlan daha da sıklaştırmak istedikle- rinin ve daima problemlerin konuşuldu- ğu, öne çıkanldığı ortamlar yerine müzik gibi ortak değerlerden, ortak paydalann- dan, gönül bağlanndan bahsedilmesini ar- zu ettiklerinin altmı çiziyor. Uluslann yalanlaşması adına... Konserde 1950ve 1960'larda Amerika'da da çok sevilen eserlerini seslendiren Hagopian ve Lalezar'a Hagopian'ın oğlu kemancı Harold Hagopian ve konuk sa- natçı, klarinetçi Şükrü Kabacı eşlik etti. Ermeni klasik ve folk müziğine uzanan geniş repertuvanyla tanınan ve Türkiye'de ilk kez konser veren 1937 Kaliforniya do- ğumlu Richard Hagopian, Udi Hrant'tan feyz alarak ömrünü müziğe vermiş bir profesyonel. Amerika'nın prestijli folk müzik ödüllerinden bin olan 'Ulusal Mi- rasKardeşüği' (1989J sahibi. Hagopian'ın Smithsonıan Folkways, Arca Music gibi plak şirketlerinden çı- kardığı CD formatında sevilen albümle- rin yanı sıra Traditional Crossroads'tan çıkan 'Kef Tînıe in Las Vegas', 'Armeni- an FoUt Musk', Arto Tunçbovacrvan ve Ömer Faruk Tekbilek ile çahştığı 'Gypsy FTre' adlı yine büyük ilgi gören albümle- ri de var. Türkçeyi kınk bir Maraş aksanıyla ko- nuşuyor Hagopian. Nedeni de Maraş do- ğumlu olan ve evde Maraş aksanıyla ko- nuşan dedesi. Bir dönem Kaliforniya'da New York'ta çoğunun Amerikalı olduğu- nu söylediği üniversite ögrencilere ut ders- len vermiş. Öğrencilerinin genellikle gi- tar çaunalanndan dolayı derslerinde her şeyden çok tekniğe eğildiğini söyleyen Hagopian'ın bu derslerde en çok dikkatini çeken şey, hepsinin de udun sesine hay- ran kalması olmuş. Müziğe katkıda bulunduğuna inandığı tüm müzikleri seviyor Hagopian. Ama di- yerek açtığı paranteze ise heavy metal ve hard rock'ı koyuyorhemen. Çünkü müziğin huzur vermesi gerektiğine inanıyor. Üç oğlu var, üçü de müzisyen. Ikisi Hagopi- an ile çalıyor. Harold Hagopian ise New York'ta yaşıyor ve ke- man başta olmak üze- re kanun. ut. klannet çalıyor. "Beş yaşından bu ya- na müakle ilgilh dim" diyerek başlıyor söze. "Babamla o>nardım. Adamlar toplanırlar- du küçük oğlan baba- sı\1a ojTiardı. Bir dar- buka \ardı biraz çalar- dım. Babam keman çalmamı çok isterdi. Ben de keman dersJe- rinebaşiadmLAma ku- lağını evde dinlcdiği- miz plakJardan udu duymuşfu bir kere. Sonrasuıda da gönJüni hep uttan yana oldu. Sonra bir ut akbk. Ken- di kendime çalmaya başladım derken ben başladını ders alnıa>a. Hrant, büyük bir adamdL Çalgıda bir Al- lah gibiydi. Onun için ben hep istedim Idonun gibi çalmak. Sonra Hrant ben 11 yaşmday- ken Amerika'ya geldi konser vermeye. Babama o konsere git- mem lazım dedim. Babamda bana oğlum bihŞorsun o konsere çocuk girmesine izin vermiyorlar dedi. Detli ama mtimkün de- ğil gidecegim. Neyse izin aldık hem de tanı karşısuıa oturduk. Sonra yanına gittik. ko- nuştuk Babam dedi ki oğlum için bu udu senden ahnak istrvorum. Ve udu satın aldı. Hrant efini başuna ko> du \e dedi ki' Bır gün benim gibi bu müziğin ıcracısı ola- sın' dedi YüTar geçti. 1960'larda Hrant yineAmerika Va geldi. Yine gittim >anına. 18,19 \asuıda\ım. Beraber çalahm dedi O keman çakh ben ut, kanun. Sonra ben ut çaldım o keman çaldı. Sonra her hafta ona nıekrup yazdnn. Eşi bana müzik ki- taplan volladı. Bize karşı çok i>i\ diler. Hrant bana çok büyük edd yaptı. Ustam Kanunı Garbıs Bakırcıyan da klasik Türk müziği çalardı Hrant'la. Hem çalar hem de okurdular birlikte. Biz istemiyoruz ki o müzik kaybolsun, bitsin. Böyle kalsın, korunsun isthoruz. Ben inanıyorum ki her şey biter müzik bitmez." 1VJL üziğe katkıda bulunduğuna inandığı tüm müzikleri seviyor Hagopian. Ama diyerek açtığı paranteze ise heavy metal ve hard rock'ı koyuyor hemen. Çünkü müziğin huzur vermesi gerektiğine inanıyor. SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK Mart Konserleri 2002 yılının martayı, müzik alanında "evrensel- çoksesli-klasik ve çağdaş "türde konserler açısın- dan sanatseverlere olumlu anlar yaşattı. İDSO'dan TC Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Mü- dürlüğü'ne bağlı Istanbul Devlet Senfonı Orkest- rası'nın mart ayı repertuvarında şu konserleri izle- dik: Orkestra şefi Erol Erdinç'in yönettiği ve solist olarak piyanist Nihan Yapalı'nın katıldığı konser Atatürk Kültür Merkezi B. Salonu'nda yer almıştı. Başkemancı görevini Şafak Tanyel üstlenmişti. Programda Frederic Chopin (1810-1849) "No. 2, Op. 21 Fa minörpiyano konçertosu", Ahmet Ad- nan Saygun'un (1907-1991) "Op. 72 Orkestra İçin Çeşıtlemeler"\ ve Peter llyiç Çaykovski'nin (1840-1893) "Romeo ile Jülyet" eserfen seslen- dirildi. Solist Nihan Yapalı, annesi Prof. Meral Ya- palı'nın eğitiminde çocuk yaşta piyano çalışma- larına başlamış, günümüzde virtüözlük niteliğine erişmiş bir sanatçımız... İDS Orkestrası, 8 Mart'taki konserini basın dunyamızın kaybı Çetin Emeç'in anısına "Çetin Emeç'i Anma Konseri" olarak adlandtrmıştı. Or- kestrayı tanınmış italyan şef Antonio Pirolli yö- netti. Başkemancı Yusuf Güler Aksöz idi. Solist olarak viyolonist Toğrul Ganiyev, besteci Anto- nio Vivaldi'nin (1675-1740) "Mevsimler" adlı ese- nnde gorev almıştı. Toğrul Ganiyev 1965 yılında Ba- kû'de doğmuş, Kafkasya'daki keman yanşması- na 14 yaşında ıken katılarak birincilik almış, ünlü Azen orkestra şefi Niyazi yönetiminde konserler vermış, halen Bılkent Üniversitesi Müzik ve Sah- ne Sanatları Fakültesi'nde görevli. İDS Orkestrası, konuk İtalyan şef Antonio Pi- rollı yönetiminde ve solist olarak İtalyan viyolonist Massimo Ouarta nın katıhmı ile repertuvaraçısın- dan da ilginç bır konserseslendirdi. Şöyle ki, prog- ramın ikinci bölümünde yeralan Ludwig van Be- ethoven'ın (1770-1827) 'VVellington Zaferi" adlı ese- ri, bugüne kadar pek az işitılmiş bır beste olduğu gibi, özellikle "vurmalı ve nefesli" çalgılann yoğun- luğu bakımındanayncalıklıydı. Çaykovski'nin "Re majör Op. 35 Keman Konçertosu"nu viyolonist Massimo Ouarta hem duygulu bem trtiz ve dikkat- li bir vırtüöz kişiliğiyle yorumladı. Orkestrada baş- kemancı Ayşe Özberkligil idi. "Yeni YılKonsen" adı altında İDS Orkestrası'nın Atatürk Küftürr Merkezi B. Salonu'nda 22 ve 23 Mart 2002 Cuma-Cumartesi gunlerınde verdiği konser, daha önce ertelenen 4-5 Ocak 2002 ta- rihlerindekı konsenn gerçekleşmesiydi. Bu konser- de orkestrayı I. lonescu Galati yönettı. Solistler: Soprano Felicia Filip ve çembalo sanatçısı Nico- leta Tudorache değişik birsound (ses) getirdiler. "Bequiem (Ayin)" Konsen - Istanbul Devlet Sen- foni Orkestrası konuk Ingiliz şef Andrevv Green- wood yönetiminde ve solistler: Alda Caiello (sop- rano), lain Paton (tenor), Roberto Abbondanza (bartton) ile, TC Kültür Bakanlığı Devlet Çokses- li Korosu (koro şefi Ibrahim Yazıcı) İDSO Çocuk Korosu (koro şefi Gökçen Koray) katılımlanyla çok önemlı ve ilginç bir dinletıyi başanyla gerçekleş- tirdıler. AKM B. Salonu'nu yoğun, değişik, renkli ses, duygu atmosferiyle dolduran bu konserde besteci Benjamin Brrtten'in (1913-1976) müzik dünyasının büyük eserlerinden sayılan "War Re- quiem 'ini (SavaşAyini) " gerek uyum, gerekse tek- nik ve seslendirme açısından üstün bir perfor- mansla yorumladılar. Modern ve elektronik müziğin e-dergisi Basatap... • Kültür Servisi - Müzik konusunda spesifik bir e-dergi yayın hayatına atılıyor. Titizlikle seçilmiş modern ve elektronik müzik konulannı inceleyen Basatap adlı bu e-dergi, 8 Nisan Pazartesi günü internet yoluyla ilk yolculuğuna çıkacak. Basatap, içerik olarak doksanlı yıllarda müziğin değişen rotasını içerden bakış açısıyla ele alan, özellikle elektronika (ve türevleri), techno (ve türevleri) ve elektro caz etrafında dönen inceleme, araştırma, öneri ve güzelleme denemelerini (gerek derleme, gerek deneme gerekse de çeviri olarak) kapsayacak. Salt entelektüel bir kaygı ile değil. tamtıcı ve paylaşımcı (öte yandan kolay anlaşılır) bir açılımı da beraberinde taşıyan Basatap, bir e-dergi olarak, müziğe beili bir kavrayış ile yaklaşan ilgili insanı hedeflemekte. Düşünce ve yazılannı paylaşmak isteyenler, bu ücretsiz e-dergiye üye olabilir. Basatap'a üye olmak için: basatap(a sistemsensin.com Spiritualized - Let it Come Down (BMG) Bennie VVallaee - In Berlin (Enja - RKD) Renaud Garcia Fons - Na vigatore (Enja - RKD) David Klein Quartet - My Marilyn (Enja - RKD) Compay Segundo - Duets (Warner Bros - Balet) Yo Yo Ma - Plays the Music of John Williams (Sony) Billy Cobham - Drum'n Voice (Just Groove - Sony) Rickie Lee Jones - Live at Red Rocks (Sony) Various Artists - Silk Road Journeys (Sony) Booster - Loopin' Release (Blue Note - EMI) Biind Guardian - A Night at the Opera (EMI) Brigitte Fontaine - Kekeland (EMI) Dimitri from Paris - After the Playboy Manson (EMI) Norah Jones - Come Away With Me (EMI) Tony Le\in - Pieces of the Sun (EMI) Mydonose Hits - Vol: 4 (Sony)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle