Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 2002 CUMA
12 KULTUR kuftur(S cumhuriyet.com.tr
Baykarn. son kitabı 'Binyıl Kınlması'nda okurlan insanlık tarihinde bir serüvene davet ediyor YAZI ODASI
Geleceğekınlanhatlar...GAMZE AKDEMLR
BedriBaykam ın okurlarla buluş-
tuğu, Piramid Film Prodüksıyon Ya-
pımcılık ve Yayıncıl ık tarafından ya-
yımlanan son kitabı 'Binyıl Kınlma-
a', kendi düşünee,. bilınç ve yaşa-
nılmışlık arşivinden süzdüklerinin
yanı sıra genel insanlık tarihi serü-
veninin belirli anlannı da değerlen-
dirdiği bir toplam nitelığinde.
Ve ilk banş antla>masından ilk aşk
şiirine, 27Mayıs'tan, emperyalizme
ilk karşı çıkışa, Spartaküs ten 28
Şubat'a, sanatrn bağımsızlığına ka-
dar günümüze kişı, isim ve yerlerin
değişerek yansıdığı onlarca tarihsel
süreçte, dünyanın ve Türkiye'nin
geçmişinin mercek altına aluıdığı, ki-
mi gerginlik anlannın kimi tepki-
Ierle okura sunuldugu kapsamlı bir
kaynak...
Gerginlik anlan...
Baykanı'ın kitaptaki çıkış nokta-
sı ve duygusunda, adalet ve gerçek-
çilik paydasında bılgi paylaşma ar-
zusu söz konusu. Kitabın bütünün-
de. irdelediği her biri birer büyük
atıhm olan ve toplumu, özgiirlükJe-
ri, sanatı, siyasi devrimciliği ilerle-
ten; aralanndaki ilışkileri kuran çok
çeşitli gerginlik anlannı ikonlaşmış
ya da ikonlaşmamış kişi, olaylar ve
benzeri farklı konular bazında ele
alarak ve bu konulan katalizör ola-
rak kullanarak pencereler açan yazar
bu noktada geçmişten günümüze ve
geleceğe uzanan, düşletenbir 'uzun
hat' çiziyor. Baykam, bu hattı ya-
Inız bugünde bırakmadan 'Kemik'
romanında da var olan düşünee alt-
yapısının üstüne basarak bir üçüncü
bilimin kurgusuna geçtiğini ve böy-
lece üçüncü bilimin senaryolannın
içinde fütüristik bir büimlaırgu ve-
ya gerçeküstü spekülasyon dünyası-
nın izdüşümlerine vardığını vurgu-
luyor.
Bu bağlamda Baykam kendi ''Dün-
ya, sevgi ve banş üstüne kunılu obna-
İı, bunun üzerine de özgür düşünee
uyarlanmah" düşüncesini temsil et-
mesi anlamında ilk aşk şiin ile banş
anlaşmasını sembolik olarak karşı-
'aykam'ın,
kitaptaki çı/aş
noktası ve
duygusunda,
adalet ve
gerçekçilik
paydasında bilgi
paylaşma arzusu
söz konusu. Bütün
olarak
değeriendirildiğinde
kitap, her biri birer büyük
atılım olan ve toplumu,
sanatı, siyasi devrimciliği
ilerleten; çok çeşitli
gerginlik anlannı
ikonlaşmışya da
ikonlaşmamış kişi, olaylar
ve benzerifarklı konular
bazında ele alan bir toplam
nitelığinde.
mıza çıkanyor. Kitap da yine sem-
bolik olarak Baykam'ın 'aalizdüşüm'
dediği; dünyanın sürekli olarak bir
yandan yeni buluşlara bilimsel, sos-
yolojik, sanatsal aJanda dünyaya hız.
rvTne kazandıran çıkışlara sahne olur-
ken bir yandan sürekli bunun karşı-
sında yer alan baskıcı, emperyalist,
faşist düşünceler, her türlü totaliter
rejim düşüncesi ve dinsel baskı âle-
miyle devinişini anlatmak... Bir yan-
dan da bütün bunlarla boğuşan ilet-
ken beyinlerin tüm bu gerginlik an-
lannda yeni dünyanın altyapısını ne
gibi dünya analizlerinden geçerek
kurmaya çahştıklannı büyüteç altı-
na almak... Kemik romanının üstü-
ne basarak yeni yaratıcı fikirlerin
kurduğu senaryoya ilave sanat bilim
ilişkisine bakarak üçüncü binyılın
anlatımı... 8O'li yıllarda Türk sana-
tının dünyaya açılması ve Batı'nın
dört beş ülkeyle sürekli sergiler ya-
pıp diğer ülke sanatçılannı yok sa-
yarak bunu uluslararası sanat tarihi
t
diye yutturmasına karşı çıkış... da
kitabın ana cümleleri arasında.
"27 Ma>ıs öncesinde de uzun bir
özgürlük vedemokrasi arayışı vardı,
bugün devar. Köprülerin aftîndan çok
su akmış, Türkrve büyük bir medya
ülkesi haline gebniş ama bir yandan
hâlâ düşünee özgürlüğü savaşı veri-
Byor. Medya, çıkar ilişkileri ve iş dün-
yası ve siyaset,ticaret,medya iHşkile-
rinin getirdiği sansürler var. Bütün
bunlara karşı mücadeiearaeıniız ' dü-
şünee '.
Bu geçmişte de böyle obnuş. Fran-
sız Devriıni'nin de kavramlan ve fı-
kuieri oluşturuJurken işte Sparta-
küs'ün başkaidınsı da örgütlenirken
Mustafa Kemai'de kendi karşı çıkı-
şını emperyaJizme ve padişahlartn
diktasına karşı başkakünsını hazır-
layıp Fransız Devrimi'nden esinle-
nen o yeni dünyayı kurarken hep bu
iküem arasında kalmış. Yani baskı
dünyası, tutucu dünya, her türlü dü-
şünseL, sanatsal, siyasi devrimin otuş-
masmı engeflemek isteyen bir dünya.
Öte yandan her ne pahasına beyin-
lerinde bu tepkilere açık ister siyasi,
sendika,basm,sanatatanındabu dev-
rimleri yapan, çıkışlan üstienen insan-
lar. Onun için apayn dönenüerden,
konulardan bahseder gibi görünse
de bütünü değeriendirildiğinde ki-
tapta sürekli bir gerginlik ve yoğun-
luk anlannın,bu mücadelenin, omu-
rilik Uişkisi söz konusu"
Okurla çıkılan yokuluk.^
Bu bağlamda çizdıği hat da okur-
la birlikte Atatürk'ünCumhuriyet'i
kurarkenki mantığı, sanata, bilime
nasıl baktığı ve onun da Jöntürkler,
tttihat Terakki içinden gelen ve Ku-
vayı-Mifliye'de mücadele anlamına
dönüşen ve sonra da Cumhuriyet
kadrolanna geçen zincirde yer alan
ınsanlann getirdiği tohumun çeşitli
yeşermelerinden... Kendisinin de yer
aldığı Batı kültürel emperyalizmine
o büyük karşı çıkış, 80 li yıllar, bü-
vuk aydınlanma dönemı 1923. ara-
da 1950-60 döneminde Demokrat
Parti faşizminın getirdiği büyük bas-
kı dönemine... Türkiye'nin 12 Ey-
lül sonrası Özal ve tkinciCunıhuri-
yetçi medyaca yönlendırilmesı sıra-
sında 27 Mayısın oluş gerekçeleri-
nin kazandırdıklannın, nedenleri-
nin ve olmasa neler olacaklann ta-
mamen unutturulduğu. sapnnldığı bir
ortamda sanki ordu bir gün geldi
çok iyı görev yapan Adnan Mende-
res ve arkadaşlannı indinp idam et-
ti gibi ideolojik saptırmalara değin-
melere... 27 Mayıs'ın tarihte yargı-
sız infaza götürülmesine, 12 Eylül
sonrası gerçek kimliğin yok edilme-
sine çeşitli soyutlar ve sosyal de-
mokratlarca pasifce seyirci kalın-
masına, hatta kimi destek olmalan-
na değinmelere... Yargısız infazlara...
Cumhuriyet, 27 Mayıs ve 28 Şubat
ve onun öncesi ve sonrası errafında-
ki Kemalist çıkışa... da yolculuk et-
riklerini söylüyor Baykam.
Bütün
boyuüanyla
Nâztnt Hikmet
Kültür Servisi-
BEKSAMNâzını
Hikmet'in 100.
doğum yılı
nedeniyle 'Bütün
Boyutlanyla Nâztm
Hikmet Ran'
başlıklı bir
sempozyum
düzenliyor.
Sempozyum 6-7
Nisan tarihleri
arasuıda BEKSAV
Konferans
Salonu'nda
yapılacak.
6 Nisan cumartesi
günü saat 11 .OO'de
gerçekleşecek
sempozyumun
açılış konuşması
Vedat Türkali
tarafından
yapılacak. Aym gün
saat 13.00'teki
'Nâzım Hikmefin
Yaşamından tki
İzlek' başlıklı
oturumun
konuşmacılan ise
Nihat Behram
(Inançlanna Baglı
Putlanna Savaş
Açan Adam Olarak
Nâzım Hikmet) ye
SerolTeber
(Kuledeki Adam.
Sokaktaki Adamve
Yangın).
Saat 15.00'teki
'Nâzım Hikmet**
Sanat, Poh'tika vm
fdeoloji' başlıklı
oturumunda da
tbrahim Çiçek
'Nâzım Hikmet^ı
Yaratan
Sosyopolitik
Koşullar', Kutsijî
Bozoklar 'Nâzıru
Hikmet ve
Toplumcu
Gerçeklik', Ayda
Çubukçu 'Nâzırr.
Hikmet'in
Şiirlerinde
Ajitasyon ve
Slogan' ve Emin
Karaca 'Nâzım
Hikmet ve TKP'
konuklanyla
katılacaklar.
Sempozyum saat
18.00'de Tiyatro
tmge'nin
sahneleyeceği
Tanya adh oyunla
son bulacak.
7 Nisan pazar günü
saat 13.00'te
•Nâzım Hikmet
Üstüne Sorgulama'
etkinliğine Haluk
Gerger"Nâzım
Hikmet, Kürt
Sorunu ve
Kjemalizm", Sezai
Sanoglu"Nâzım
Hikmet'in Şiirine
Eleştirel Bir Bakış"
ve Mustafa
Köz"Nâzım
Hikmet'in Son
rülan" başlıklı
tonuşmalanyla
katılacaklar.
Cengiz
Gündoğdu nun saat
15.30'da
konuşmacılığını
laptığı söyleşinin
konusu
•NâzunHikmet
İçin Ayaklanmalar"
aduıı taşıyor.
Saat 17.00'de
ckunacak
ttldinjenin
ardmdan kapanış
konuşması Hacı
Orman tarafından
}apılacak.
Sempozyum Sezai
Sanoğhı, Ruhan
Mavruk ve Nihat
Berham'uı
latılacağı şiir
anletisiyle son
balacak.
() 216 349 91 55-
Iş Sanat'ta neşeli nisan
Kültür Servisi - İş Sanat, bu ay Zuhal Ol-
cay'dan Cesaria Evora'ya, Zejnep Üçbaşa-
ran'dan Dee De Bridgevvater'a çok genış bir
yelpaze sunuyor.
6 Nisan'da saat 19.30'da Şef Alpaslan Er-
tüngealpın yönetimindeki FranzIizstOdaOr-
kestrası'nın konsen dinlenebilir. Konserde,
Shostakwich,Bach.Barber\ e Britten'ın eser-
leri seslendirilecek. 10 Nisan"da saat 19.30"da
Atilla Birkiye'nin hazırladığı. Mehmet Birki-
ye'nın sahneye uyguladığı 'Behçet Necatigil:
Asü Şiirler Bekler Baa \aşlan"
adlı şiir dinletisi yer alacak. Din-
letide şiirler SerdarYalçm'ın pi-
yanosu eşliğinde Metin Belgin,
SuatÖzturna,Güneş Berberoğ-
lu, Hakan Gerçek tarafından
okunacak. 11 Nisanda saat
19.30'da günümüzün genç Paga-
nini'si olarak tanınan Iha Grin- ^ ^ ^ " ^ ^
golts'un solo keman resitali dinlenebilecek.
Philadelphia Orkestrası. tsrail Filarmoni,
DetroitSenfoni, VVashington l lusal Senfoni Or-
kestrası, BBC Senfoni. Kralhet Lherpool Fi-
larmoni, Suisse Romande Orkestrası ve Zürih
Oda Orkestrası gibi belli başlı orkestralarla
konserler v eren Gringolts, konserde Ysaye So-
lo Keman Sonauannıseslendirecek. 12-13 Ni-
san'da saat 19.30'da Cesaria Evora iki konser
verecek. Afrika'nın batısındakı Cabo Verde
adalanndan başlayıp tüm dünyaya uzanan Evo-
ra, 'Distino di Belita' ve 'Mar Azul' albümle-
riyle birlikte etno - müzik dünyasının en önem-
li sanatçılanndan biri oldu. Evora, son olarak
1999'da ülkesini anlattığı 'Cafe Atiantico' al-
bümünü çıkardı. 16 Nisan"da saat 19.30'da Dee
Dee Bridgevvater'ın konseri yer alıyor.
'Dear Ella' adlı albümüyle "En İ>i Caz Per-
formansı' ve 'Vokal Eştikli En lyi Ensrrüman-
tal Düzenleme' dallannda iki ödül kazanan
-Lss>şsanat bu ay müzikseverlere Zuhal Olcay'danCesaria
Evora 'ya, Zeynep Üçbaşaran'danDee De Bridgewater 'a
şef Alparslan Ergüngealp yönetimindeki Franz Lizst Oda
Orkestrasına kadar uzanan geniş bir seçki sunuyor.
Bridgevvater, günümüzün en şaşırhcı caz şar-
kısı ve sahne aktrislerinden biri olarak göste-
riliyor. 18 Nisan'da saat 19.30'da ihsanOzgen
(kemençe), Sadreftin Özçimi (ney), Yurdal
Tokcan(ud), DidemBaşar(kanun), Emrullah
Şengüller'den (viyolonsel) oluşan Bektaşi Ne-
fesleri'run konseri yer alacak. Sanat yönetmen-
hğıni Gürsel Koçak'ın üstlendiği konsere,
Hamdi Demirci, Dhan Vaacu Ahmet Çahşır
solist olarak kaülacak. 19 Nisan'da saat 19.30'da
%
Paria>-anYorumculanmız 2' kapsamında Zey-
nep Üçbaşaran'ın piyano resitali dinlenebilir.
Sanatçı, resitalde Schubert ve Lizst'in eserle-
rini seslendirecek. 'Otoportreler III' kapsa-
mında Zuhal Olcay, 26 Nisan"da saat 19.30'da
bir konser verecek.
Olcay'ın'KüçükBirÖ\kü'(1990),'lkiÇift
LaT (1993), 'Oyuncu' (1996), 'thanet' (1998)
ve 'Başucu Şarkılan' (2001) adlı albümleri
bulunuyor. Grammy Ödülleri'nde En İ\i La-
^^^™^™ tin Caz Albümü Ödülü'nü alan
Charlie Hadenın 'Nocturne'
projesi, 27 Nisan Cumartesi gü-
nü saat 19.30'da Iş Sanat'ta caz-
severlerle buluşacak. Yanm yüz-
yılı aşkın bir süredir müziğin
içinde olan Charlie Haden'in
grubu, Charlie Haden (bas),
Gonzalo Rubalcaba (piyano).
Federico Sanchez (saksafon). Ignacio Ber-
roa'dan (davul, perküsyon) oluşuyor. Tedi Pa-
pavrami (keman), Gerard Causse (\iyola),
Garv Hoffman (viyolonsel). PhiHppe Bianco-
ni (piyano), 30 Nisan Salı günü saat 19.30'da
'AIIStarOdaMüziği' projesi kapsamında kon-
ser verecekler. Konserde, Dohnanyi, Dvorak
ve Brahms'ın eserleri seslendinlecek.
(Biletvc: 0 216454 15 55)
SELİM İLERİ
Haşlamalar
Çocukluğumun uzun süren kışlarında, sofra-
mızda haşlamanın apayn biryeri vardı. Sanki kış
olmazsa, kar yağmazsa haşlama yapılmayacak-
tı.
Cihangir'deki kiraevimiz kaloriferliydi. 1950'le-
rin Istanbul'unda kalorifer hâlâ bir lükstü. Bunun-
la birlikte, sobalı evler ısınırken, bizım kalorifer pek
işe yaramazdı. Hele kar yağdığında...
Karyağdığında içımizi ısıtan annemin haşlama-
larıydı. Kar lapa lapa yağarken, Cihangir Parkı kar-
lar altında kalırken, mutfakta haşlama pişeceği
muhakkaktı.
işleryoğun.sıkışıkdeğilse, haşlama için düdük-
lü tencere asla kullanılmazdı. Zaten düdüklü ten-
ceremıze güvenmemek gerekirdi. Çünkü düdüğü-
nü aklına eserse ötturür; çoğu kez sus pus, haş-
lamanın kavrulmasını beklerdi.
Düdüklü tencerenin yeglenmemesinin bir sebe-
bi de, haşlamanın mutlaka ağır ateşte pişmesi ge-
reğiydi. Bu soruna tekrar döneceğim.
O zamanlar daha iyı koşullarda yaşayabilen bir
Türkiyesöz konusuydu. Gerçı "hermahalleye bir
milyoner" fırtınası esmeye başlamıştı ama, bu-
günkü gibi, ayda yılda bir et yiyenlerin sayısı kor-
kunç rakamlara ulaşmamıştı. Kasaba gittiğinizde
elinız yanmaz, gönül rahatlığıyla et alabilirdiniz.
Biz galiba kuzu eti alırdık. Koyunun kokusundan
hoşlanılmazdı. Kasaptan sonra, kar altında, hemen
manava koşulur: haşlamaya o kadar lezzet katan
sebzeleralınırdı. Oylesinetelaşlı birkoşuşturmay-
dı ki bu, kar sanki yollan kapayacak, bir daha ev-
den dışarı çıkılamayacaktı...
Hep bildik bu sebzeler, haşlama söz konusu
olunca, benim için bambaşka sebzeler olup çıkar-
dı. örnekse. pek sevmediğim havucun biletadı de-
ğişırdi. Sonra, arpacık soğanlarını hiç unutamam.
Patates, kereviz alınır, eve dönülürdü.
Büyük tencereye ırice doğranmış havuç, kere-
viz, kabuğu soyulmuş arpacık soğanları, kuzu etı
konur, yedi sekiz bardak içme suyu boşaltılır; ten-
cere ateşe oturtulurdu.
Yemek kaynamaya başlar başlamaz ateşi kısa-
caktınız. Annem, hızlı, farfaracı ateşte pişen haş-
lamanın lezzetsız olacağını söylerdi. Üstelik etin ren-
gı koyulaşır, et suyu da bulanık olurmuş. Düdük-
lü tencerede ateşi ayarlamak olasız...
Dahası, bir sure tencerenin kapağı ille açık tu-
tulacak. Köpükler kaşıkla alınacak, ondan sonra
kapak kapatılacak.
Bir buçuk iki saat pişirilecek. Tuz ve karabiber
et pişmeye yakınken serpilecek. Patatesler de öy-
le: Ayıklanmış, dörde bölünmüş patates kararma-
sın diye suda bekletıliyor, tencereye en son atılı-
yor. Patatesin pişme suresi kısa.
Gün batmış, ortalığı Ahmet Muhip Dıranas'ın
eşsiz "Kar" şıirindekı "mavilık" saımıştır: "Nesa-
bahtır bu mavilik, ne akşam!"
Ama bız akşam yemeğine oturmak üzereyiz.
Çukur tabaklara sebzelı haşlama, bol sulu olarak
konuyor. Ben ekmek de doğrayacağım.
Nerdeler şimdi?! Hepsi anılarda, uzak geçmiş-
te. Yanı başımda olan yalnızca "Kar" şiiri:
"Sesin nerde kaldı? Kar içindesin!"
Yaşadığımız toplum sonsuz acısıyla üstüme ge-
lirken çocukluğun biryemeğinden yardım umuyo-
rum.
Yltınlmiş her şey adına...
"Kaybolmuş sevdiklenmiz aşkına,
Allah aşkına, gök deniz aşkına
Yağsın kar üstümüze buram buram..."
Ne zaman yazmış bu şıiri Ahmet Muhip Dıranas?
Neden bu kadar acı?!
"Sırf unutmak için, unutmak ey kış!
Büyük yalnızlığını dünyanın."
Takvimde Iz Bırakan:
"Matem maskelerini ne çabuk soyunmuşlar-
dı. "Gönül Kıvılcım, Kasaba ve Yalanlar, Can Ya-
yınlan, 2001.
BUGUN
• BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT
MERKEZtnde saat 12.30'da Stephanie De FaiDy
- Le\1a Pmar'uı keman ve klavsen resitali.
(0 212 292 0655)
• .\KM BÜYÜK SALON'da saat 19.30'da
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nuı konseri.
Şef: Howard GrifiRths. Solistler: Paul Barritt
(keman), Semra Griflîrhs (\iyola).
(0212 251 56 00j
M TAYYARE KÜLTÜR MERKEZİ nde saat
20.00de Bursa Devlet Senfoni Orkestraanın
konseri. Şef: Ibrahim YazKi. Solistler: Peter Bruns
(viyolonsel), Ozgür Turgut (korangle).
(0224 220 88 48)
• BABYLON'da saat 23.00'te 'The British
CouncO Presents' kapsamında Marc De Clive -
Lowe'un konseri. (0 212 292 73 68)
• BAŞKA KÜLTÜREVİ'nde saat 20.00'de
Ahmet tnsel'in 'Neo Patrimonyal Devlet' konulu
söyleşisı. (0 212 249 12 84)
• AKM'de saat 20 OO'de İstanbul Devlet Ojpera ve
Baksinın 'IVIozart'ı Sever misiniz?" adlı müzikli
göstensi. (0 212 251 56 00)
• İSTANBUL METROSU KÜLTÜR
MERKEZİ nde saat 15.00'te 'Nur Akahn'la
7amana Yolculuk' kapsamında 'Şimdiki Geçmiş
Zaman', 'Tavşan Kaç', 'Med - Cezir', Buradan
Uzağa', 'Ügisiz' filrnlerinin gösterimi ve söyleşi.
(0212 297 5631/1177)
• ADANA BLIYÜKŞEHİRBELEDİYESİ
KONSER SALONLf'nda bugün saat 20.00 ve
yann saat 11 OO'de Çukurova Devlet Senfoni
Orkestrası'nın konseri. Şef: Antonkt PiroDL Solist:
Sergei Podobedov (piyano). (0 322 453 68 74)
I. ULUSLARARASI CENÇLİK VE
SİNEMA ŞENLİĞİ'NDE BUGÜN
• AKM'de saat 14 OO'te 'HoByw)od Kaçaldan',
saat 16. 30'da Danteffi Siestalar', saat 19.30'da
'O da Beni Seviyor' filmlerinin gösterimi.
(0 212 251 56 00)
• BİLGİ ÜNTVERSİTESİnde saat 11 OO'de
Senaryo Atölyest saat 16.30'da Majid Majkü'nin
'Cennetin Rengi', saat 19.30'da Darejan
Omirbaev'in 'Kairat' filmlerinin gösterimi.
(0 212 293 5010)
• TAREK ZAFER TUNAYA KÜLTÜR
MERKEZİ'nde saat 14.00, 16.30, 19.30'da 'BiDy
Elliot' filmınin gösterimi. (0 212 317 77 00)