23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET ı 18ARALIK2001 SALI 12 KULTUR kulturfacumhuriyet.com.tr Başar Sabuncu Şehir Tiyatrolan'nda sahnelediği oyunda yazarın farklı oyunlannı buluşturuyor Çehov'un bahçesinde... nanıp, çok bilindiği için "Acaba ben başka bir şcy yapabilir miyim?" gibi bir istektcn de kaynaklanıyor. 'Herkes Aynı Bahçede' ılk bakışta kolaj bir oyun olarak adlandırılabılır ama ona göre ne bir kolaj ne de bir özet bu çalışma. "Belki bir sıkışürma deııilebilir"diyor. Bu sıkıştırma içinde Çehov'un bir düzineyi bulan kısa oyunlarından değıl de, daha çok dört büyük oyunundan yaraıianmış. Ama asıl yol gösterıci olan, bir çcşit taslak çevresinde ele alınan bu oyunlardan çok, Çehov'un kendisi olmuş. Farklı oyunlardaki farkJı kışılen, başka hiç bir yerde karşılaşamayacağı bir oyun içinde buluşturuyor Sabuncu. Oyunlardaki kisilerin kendince bir sürekliliği olduğunu düşünüyor. Bu süreklilik izleği, örneğin her oyunda bir doktor olması gibi, kişileıı değişik oyunlar içinde gczdirirken önemli bir unsur. Zaten Rus oyunu olup da bahçede geçmeyen bir sahne olmaması mumkün değıl ona göre."Çehov'un kişikri zaten bir bahçede buluşuyoriar. Herkes bir araya gelince ilişkiler daha da çatallaşıyor, karmaşıklaşıyor, çclişkiler belirgmleşiyor." Sabuncu oyun parçaları ve kişılerini gırift ilışkiler içinde aynı bahçede buluştururken, hepsının taşıdığı 'ortak'lıklan da göz ardı etmemiş. Çehov'un büyük oyunlannın genellikle taşra yaşantısında geçtiğini ve oyun kisjlerinin, çoğunluk, yaşamlanna anlam veremeyen, dünyadan kopmuş ama bir yandan da Rusya'daki yeni gelişme süreeini sezinleyen kişiler olduğunu söylüyor. O zaman haliyle, "Vişne bahçesinin sahibı nedcn ünlü aktrist Arkadina olnıasın? Kardeşi neden Vanya olmasın? Vanya'nın yeğeni neden Treplev olmasın? Nına niçin Üç Kızkardeş'ten bın olmasın'?" gibi sorulann cevaplanyla oluşuyor bu dünya. Her oyunun omurgasından aldığı, birkaç omurla yenı bir omurga oluşturduğunu söylüyor. Omurgadan ana ilişkileri kastediyor. " 15 saatfik oyunun ana ilişkilerini yan ilişkiler ve y an olaylardan bir miktar anndınlmış olarak anlattığunızı düşünüyorum. Kimi ilişkileri de ycniden üreterek doğal olarak. Vanya ile Olga arasında bir duygusal yakınhğı yeniden üreterek örneğin. Bütün ilişkileri oyunlardan dolayı aktarnıak mümkün olmadığı için bazüannıeritmek ve oyunu ayaktarutabilmek için yeni eklemler gerekliydi." Oyun kişjlerinin bu fazla içli/dışlı ilişkileri, birinin söylediğini başka birine söyletmekanlamındadeğil Sabuncu için. Birinin duyarlığına, başka bir karakterin de sahip olabileceğini düsünmüş. Oyuncular ve oyun parçalan devamlı bir hareket halinde gelip giderken her şey kendinı yenileyerek başka bir şeye dönüşüyor. Izleyici kimi zaman hiç okumadığı bir oyunun tek bir sahnesinde, kimi zaman da tanıdığı kişilerin tuhaf karşılaşmasında bahçenın ıçine girebiliyor. Sabuncu'ya göre oyunlan daha önce görenlerle, görmeyenlerin alacağı tat başka. Zaten her oyunun bütününü tekrar izletme ıddıasmda değıl. "Kimileri yalnızca bir ilişkiler yumağı olarak seyiredebilirler. Yeni bir oyun olarak, birisi de böylc bir oyun yazmış diyerek. Bunda da bir sakıııca yok." YAZI ODASI SELİM İLERİ MELTEM KERRAR Çehov'u sever mısinız? Belki en sevdiğiııiz, belki henüz hiçbır öyküsünü, oyıuıunu okumadığınız bir yazar o. Her iki durumda da Çehov'u dcğiyik bir açıdan gösteren bir oyun 'Herkes AynıBahçede'. Başar Sabuncu rejısıyle Şehir Tıyatrolan'mn sahnelediği oyuıı, yönetmeninin deyişiyle, 'ÜçKİz Kardeş', 'Vanya Dayı' vc 'Vışne Bahçesi"nin seyrettiklcri 'MartT oyunu. Çehov'un metinleri arasında bir ileri, bir geri gidip gelecek yolculuğunuz aslında oyun henüz başlanıadan, salona girer girmez sizi içine alıveren bir sahneyle başhyor. Nurullalı luncer'in tasarımı bu sahne/bahçe içinde tiyatroda yanm yüzyılı geride bırakan ve çok farklı bir Firs'le izlediğimiz Erol Keskin lc birliktc Mazlıım Kiper, Aliye Uzıınatağan, Erhan Bir, Yalçın Boratap, Engin Alkan, Burak Davutoğlu, ürhan Hızü, Nergjs Çorakçı, Bennu Yüdınmlar, Hümay Güldağ, Hakan Arü, Süeda Çil, Fırat Tanış, AJi Mcrt Yavuzcan ve Mustala Kaplan dolaşıyorlar. Çok sık karşılaşarak, çarpışarak, karıştırarak, kimi uzun, kimi kısa bakişarak,hemkcndisihcmbirbaşkası olarak oynuyorlar. Büyük/küçük, uyumlu/uyumsuz, benzer/benzemez parçalar geliyor yanyana. Alt alta, iist üste, iç içe .. izliyoruz. Herkes bir araya gelince Ortaoyuncular'ın bu sezonda da sahnelemeye devam ettıği 'Flşne Pahçesu'nda da Ferhan Şensoy, Çehov oyunlannı farklı bir biçimde bir araya getirerek kendi oyununu sunuyordu izleyiciye. Sabuncu her tiyatrocunun er geç biraz Çehov'un bahçesinde gezinmek isteyeceğini söylüyor. Bu projede, Çehov'un tiyatro dünyasına daha bütünsel bir bakışı denemeyi tasarlamış. Çehov, Shakespeare,ola ki birkaç büyük yazar daha, tiyatrocuları bir kez olsun kendilerinı sınamak istedikJeri bir alan ona göre. Bu, biraz zorluklarından, tiyatro tarihinde dönemeç olmalarından geliyor, biraz da çok oy B ' u hafta Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi 'nde oynayacak 'Herkes Aynı Bahçede', Çehov'un 'Vişne Bahçesi', 'Üç Kızkardeş', ' Vanya Dayı 've 'Martı' oyunlannı aynı sahnede bir araya getiriyor. KOLAJ DEĞIL, SIKIŞTIRMA Başar Sabuncu'ya göre, bu oyun, Çehov'un oyunlanndan se<,ilmi\ kimi sahnelerin eklemlenmesiyle oluşturulmuş bir kolaj değiL, yazarın kendisinin yol göstericiliğinde, dört büyük oyundan yararianılarak oluşturulan bir sıkış brma. GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMAİLANI HENDEKİCRA DAİRESİ'NDEN D o s y a N o . 2001/166 Tal. Salılmasın» k:ıraı verılen gayrıınenkulun cinsı, kıymelı, adelı, ev.safı..llendek ılçesı Yanca köyu cıll 2, sayla I K I . p a r s d I85'le kayıllı HS/185 hısstlı IK500 nı2 miktarında lındıklık \'örcdckı findık bahçcs,ı alım vc satım rayıçlcnnc göre beheı melıı'kaıcsı I 1)00 (100 II 'den lanıanıı IS 500 000 000 II olııp borçlııının 135/185 hıssosınc dıi^cıı mıklar 13 500 000 000 I L olarak bılırkı>ıcc takdır edılmüjlır Satıi) ^arlları I Sali!, 29 01 2002 günu saat 14.00'ten 14.15'c kadar llendek lcra Miidurluğu'nde acık arttırma surelıyle yapılaeaklıı Uu arllıımada lahınııı edılen kıymetın %75'ını ve riiçhanlı alaeaklılar varsa alaeakları ınecımııınu ve salı^ masrallaıını gecnıek ^artı ile ıhale nlunıır Boyle bir bedelle alıcı cıkma/sa en çok artıranın laahhüdiı bakı kalmak ^artıyla 0X 02 2002 ( unıa guıııı aynı yer ve saallerde ikıncı arttırmaya eıkarılacaktır 13u artlırnıada da bu miktar elde edilcmcmı^se gaynmenkul en (,<ık aıtıranın laalılıııdıı saklı kalmak ıı/eıe arltımıa ılanında göstenlen muddel sonunda en çok artırana ıhalc cdılcccktır Şu kadar kı, artlırma bedelının ınaliıı lahınııı edılen kıymetının "n4(l'ını hıılm.ısı ve sali'j ısleyenın alacağına ruçhanı olan alauıklarnı loplanıından la/l.ı olınaM ve liundan ba^ka, paıaya çev ıınıe ve payla^lııma nıasrallarını geçnıesı Ia7imdıı Koyle fa/la bedelle alıcı çıkma/sa satı> talebı dü^ecektır. ? Aıilırm.ıya ı^lırak edeceklerın, l.ıhının edılen kıynıelııı °n20\ı nıspelınde pey akçesı veya bu miktar kadaı mıllı bir bankanın temınat mektııbuiHi vermelen lazınıdır Salı^ pe^ın paıa ıledtı. alıcı ıstedıgınde 20 guııu gceıncmck u/eıe melııl verılebılıı lellalıye lesmı. ılıale pıılu, lapıı haıe ve masıatları alıeıy.ı aıltıı H\) vergıler satı> bcdelınden ödcnır Ipolek sahibı alaeaklıl.ııladığeı ıli'ilılııınl ' llııı i'avııniL'iıkul u/eıındekı lıaklarıııı hususıyle I'ai7 ve masrala daır olan ıddıalarını dayanağı belgeler ıle on be^ gıin leındc daırenıı/e bıldıımelen la/ımdıı Aksı takdııde haklaıı tapıı MLIII ıle sabıt olmadıkça paylasmadan hatıç bırakılaeaklardır "nlS KI)V alıcıya aıtlıı 4 llıaleye kalılıp daha sonıa ıhale bedelını yatırmamak surctıvlc ıhalenın leshıne sebep olan tunı alıeılar ve ketılleıı teklıl eltıklerı bedel ıle son ılı.ıle beılelı araMndakı farktan ve dıgeı /aıarlaıdan ve aynca temerrüt l'aı/ınden nıuteselsılen nıesul olacaklaıdıı Ihale larkı ve tenıeırııt l'aı/ı ayrıca hııkme haeel kalmaksızın Daıremi7ce tahsıl olıınacak, bu lark, varsa öncclıklc temınat bcdelınden alınaeıiktıı 5. îjartname, ılantarılıınden ıtıbateııheıkesıngorebılmesı ıçındaııedeaçıkolup masralı veııldıg ılakdırde ıste>en aİKiya bu oınegı gonderılebılıı 6 Satıvı ıştırak edenlerın ^artnaıncyı gornıu^ ve mıındereeatını kabul etmış sayılacaklaıı, başkaca bılgı almak ısteyenlerın 2001/166 1 al sayılı dosya numarasıyla Muduıluğumu/e başvurmaları ılanolunur 04 12 2001 (*) llgılıler tabırınc ırtıl'ak hakkı sahıplerı dcdahıldır Basın 76601 Ödünç Yaşamlar SEVGİSANLI Ali Poyrazoğlu benı oyununa çağırırken kulağımı büktü: "Haberin olsun, bu tehlikeli bir oyundur." Tehlikeli olmayan oyunu ne yapayım, diye karşılık verdinı. Ali Poyrazoğlu tanıdığım en zeki, en fazla okuyan, en derinlemesine araştıran kişilerden bıridır. 1in önemli tiyatro olaylarını dünyanın dört bucağında dört dilden izlemek kaçımıza nasip oluyor? Yurtdışı gezilerinden bavullan tıka basa dolu döner. En fazla yer tutan hamulesi kitaplar, broşürler, afişler... Kendi adresine poslaladıklan da cabası. Repertuvan üstüne ne hayaller kurardık zaman zaman. Bir "Kühcylan"ın sırtına mı atlamadık, tnkalar ülkesinde "Güneş Tanrısının Ayı"na mı çıknıadık? "Uzaktan Piyano SeslerT gibi dört dörtlük oyunlar sergıledıği oldu ama Patron Ali, gözü fazla kazançta olmasa da, gişe kaygısına düşünce geniş ufuklara doğru kanat açnıak zorlaşıyordu. Gel gelelim son yıllarda Yazar Ali, Patron Ali'nin koluna girdi, sırtını sıvazladı. Ali Poyrazoğlu'ndan bekiediğımiz feyzı görmeye başladık. Hem bol seyırci, hem bol prestij kazaııdıran, ödül üstüne ödül getiren "Kobay" ancak bir oyuneuyazarın başarabileceği bir işti; bir roman uyarlamasının çok ötesinde, bir yeniden yaratma. "Ödünç Yaşamlar"da aynı adı taşıyan kendi anlatı kitabından yola çıkıyor. " Yasaklı riyatrodaGünbaünu" Ege uygarlığının en güzel, en seçkin antik tiyatrolarından biri, önce köylülerin, sonra kentlilerin yağmasına uğrayınca etraii tel örgülerle çevrilir, dünyanın tek cezalı tiyatrosu olur. Kıdemli biroyuncu usulca bu tiyatroya girip sırf kendisi için oynanan günbatımı ve ayın doğuşu oyunlarını hayranlıkla izler. Ne o! Sırtında peleriniyle gencecik bir oyuncu var sahnede. Bu kendi gençliğıdir, on yedınci baharında. Konuşurlar, dertleşirler, anılan depreşir. Ona biçim veren, onu yoğuran hocalar, ustalar, öğretmeye çalışırken öğrencilerinden öğrendıkleri, bir karakten yaratırken kendini yeni baştan keşfetmesi. Sevgililer, aynlıklar, kavuşmalar. Delikanlıya verdıği öğüt, artık biraz geç de olsa sevgiye daha fazla yer, daha fazla zaman ayırmasıdır. Bilge Karasu'ya adanan "Her Şeyi Olan Adam ve Balık" bu göstendc en iyi değerlendirilen malzemelerden. "Olmak ya da Olmamak" Aziz Nesin'den bir oyun ıstemenin, usta "Şimdi elim dolu,ya/amanr diye direnince bin dereden su gctirmcnin riyküsü. Italyanlar hemen her yıl mızah ustamıza Altın Palmıye ödülünü venyorlar ama pasaport alamadığı için ödül eline geçemiyor. Ali bir Alilik ederck ilişikte sunulan belgeyi ele geçirip Aziz Nesin'in gözüne sokmuş. "Bu belge bütün okuyuculara Aziz Nesin'den sürekli eser yaratmasını talep etnıe hakkını verir." Bir ay sonra yepyenı bir komedi hazırmış: "Hakkımıver HakkT. Tiyatrocu deyimiyle tiyatroda kapılar kırılmış. Ali Poyrazoğlu'nunkıvrak, şakacı, canlı üslubu hiç sıkmadan sizi gülerken düşündürüyor, düşünürken güldürüyor. Sanat dünyasmdan olsun, siyaset meydanından olsun, pek çok kişi mizah oklannın hedefi ama bence mizah sınırlarını aşmıyor. Bir Aziz Nesin'in, bir YddızKenter'ın, bir Müjdat Gczen'in yakın ve dar planda aşın tutumlu ama genış planda cömert ve yüce gönüllü oldukları vurgulanıyor. Nesin'in yüzlerce çocuğa destek veren vakfı, Kenter'in hepimize bağışladığı o güzclim tiyatro, Gezen'in okulunda hiçbir karşılık beklemeden yetiştirdiği bunca öğrenci es geçilmiyor. Oyun en ön sırada oturanlara atılan laflaryüzünden her gece biraz değişıyormuş. Sayın Erdal İnönü, kendisi ıle ılgili nüktelen en hoşgöriiyle karşılayanlar arasındaymış. Bırlikte ızledığımız gece DenizTürkali, Sumru Yavrucuk ve ben de esprilerden nasibimizi aldık. Ama bize hiç laf atılmasa halırımız kalırdı doğrusu. 21 ARALIKTA BAŞLIYOR Stiidyo Drama 'danyeni oyun Kültür Scrvisi Stüdyo Drama topluluğu, 21 Aralık'tan itıbarcn 'Ben, Nâzını, Yaşarken ve Ölürken...' adlı oyunu Afife Jale Sahnesi'nde sahnelcmeye başlıyor. Ahmet Cemal ve Onur Bay raktar'ın yazdığı oyun, özellikle Ikinci Dünya Savaşı'nın öncesınde ve savaş sırasında canlarından olmamak, toplama kamplarının cehennemine düşmemek için ülkelerinden kaçmak zorunda kalan sanatçıları anlatıyor. Oyunun ikinci teması ise kendi ikliminden zorla kopmuş bir şairin bir tür entelektüel ölüme sürüklenişi ve böyle bir ölümün üstesinde gelipgelmemesine ilişkin olasıhklar. Nâzım ve genç rollerinin aynı kişi tarafından oynandığı oyunda Nâzım, tümüyle gençteki yansımasıyla izleniyor. Oyundaki dansçı ise nesneleşmiş müzik aracılığıyla Nâzım'ı yorumlayan üçüncü kişi. (0 212 260 02 16) KAĞIZMAN MAL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN DUYURLJLÜR GAYRİMENKUL MAL SAriŞ İLANI (ıl83 Sayılı Aıııınc AlaLaklarıııın lahsılı IKıılü Hakkındakı Yasa'nııı 9(1 ve 96 uıaddelerı geregınce, aşagıda cınsı, yu/olçıımu ve o/ellıklerı lıelırlılen laşınnıa/ malın l I 1)1 2002 ( ııma gunu saal 10 00'da satısına kaıar verılııııştır Salışa cıkarılan gayrimcnkul mal hakkında bilgiler: 1 Salışa çıkarıUın taşmmıı/ mal. Şahmdere Mahallcsı, llacı Kağızıııan Caddcsı. KagızınanKars adresındc bulunmaktadır. 2 Satışa cıkarılan taşınmaz mal llçc Tapu Sıcıl Müdürlüğü'ne 162 ada, 21 parsel ınımarası ıle kayıtlı, toplam 3096 nı2 yii/ölçümunde arsa vasl'ındadıı V Taşınnıa/ mal sehır nıerke/ınde olup, her üç cephesı meıke/ caddelere açıktıı Imarlı olup beş kala kadar çıkma ı/ııı vardıı 4 I aşınnıa/ın salışına esas olmak u/ere komısyonca belırleneıı degerı (KI)V dahıl) 800 000 000 000 ' I I . (sekı/yüzmılyaıhradıı) 5 Aıtlırmaya ışlırak ıçın oılennıesı geıeken geçıeı lemınal luları, mııhamnıeıı bedelın vıı/de 7 S'ı olan 60 000 000 000 IL (Allmışnıılyaılııadıı) 6 laşınma/ malın satışı, 11 01 2002 C'utna gunü saal 10 OO'da K.ağı/man Mal Mudürluğü Mıllı Lınlak Servısı'nde yapılacaktır I a^ınma/ ınala alıcı çıkmadıgı veya verilen deger komısyonca belırleneıı değerın yü/de 75'ını karşılamadığı, satıs sımucunda dogacak nıasrafları karsılanıadıgı takdırde en son arttırınıda bulunan ısteklinın taahhudu bakı kalmak u/eıe. artlııımın (7) gıin daha uzatılarak 18 01 2002 Cuına gunu saat 10 OO'da yeniden satışa eıkarılacagı. 7 lenıınat olaıak ısleklılerden Furk parası. hankalar taralından verılen lemınal meklupları ve Î8S6 sayılı DIK'cle sayılanlar ıle hutçe kanıınıında sayılan degeılerın kahul edıleceğı ılan olunur Basın 75627 ••• Ben fotoğrafı sevmem. Bütün fotoğraflar acı verir, daha önce de yazdım. Ayrıldığımız, bir daha kavuşamayacağımız bir andır fotoğraftaki. Daima ve asladır. Sakladığım hepi topu birkaç fotoğraf var. Bir ikisinde annemle babam, ablamın çocukluğu... Sonra benim görmeye tahammül edemediğim fotoğraflarım, geçmiş günlerde, yitirilmiş sevgilerde... Onları kitapların yaprakları arasına tıkarım; buz keser ellerim. llhan Irem'in çok sevdığim bir şarkısı var: "Ben değilim". Fotoğraf yerine "resim" diyor; her şey, gülümseyış, sevinç, aşk, hepsi resimlerde kalmış. Gülümsüyormuşsunuz; şimdiyse gözleriniz dopdolu... Bu şarkı şimdi her zamankinden acı veriyor, "anılarla beraberben deyokolacağım", "nasıl da gülmüşüm şu resimlerdeki gibi"... Seyit Ali Ak'ın Erken Cumhuriyet Dönemi Türk Fotoğrafı 19231960 adlı harikulade güzel kitabını okurken o fotoğraf yılgısı yine yakama yapıştı. Seyit Ali Ak'la Atatürk Erkek Lisesi'nden sınıf arkadaşıyız. Kaf ka'yı çok severdi. Amerika'y\ ilk onun elinde gördüm. Fotoğrafa tutkusu o yıllarda başlamıştı. Bu tutkunun, dediğim gibi, harikulade güzel bir kitapta başkalarının emeğine açılan derin bir saygıya dönuştuğünü saptıyoruz. Adları silinip gitmiş nice fotoğraf sanatçısını Seyit bir kazıbilimci gibi gün ışığına çıkarıyor. "Ilk profesyonel kadın fotoğrafçımız" Naciye Suman'ı Seyit'in kitabından öğrendim. Ilk kadın romancımız, ilk kadın hukukçumuz, ilk kadın tayyarecımiz; bunlar hep anılagelmiştir de ilk kadın fotoğrafçımız üzerinde durulmamış. Üstelik Naciye Suman, tanıdığım, sohbetini dinlediğim bir insanın annesiymiş. Bir zamanların çok ünlü terzisi Nedret Ekşigil'in annesi. Nedret Hanım, Peride Celal'in yakın dostu, Aliye Berger'in de yakın dostu. Peride Celal, o kadar etkileyici romanı Kurtlar'da, Aliye Berger'le Nedret Hanım'ın bir jüpon öyküsünü anlatır, ınanılmaz inceliktir... Seyit Ali Ak'ın kitabındaki birbirinden güzel fotoğraflar beni yaraladıkça yaralıyor. 38. sayfada 1930'ların hayli şık bir hanımı, dalgın ve hülyalı. 103. sayfada bir başka genç hanım, o kadar içli, gelecekteki hayata kaygıyla bakıyor. Limasollu Naci'nin Köprü fotoğrafı, 241. sayfada; çocukluğumun, çok eskilerin güneş ışıltıları denıze akıp duruyor... Zeki Faik Izer de fotoğraf sanatçısıymış, hiç bilmiyordum. Bu usta ressam Cihangir'de otururdu. Okul dönüşü, bodrum katındaki evine ille bakardım. Daracık pencereler gerisinde resim sanatını öyle tanıdım. Zeki Faık Bey, meraklı çocuğu bir gün evine çağırdı. Çocuk resimler karşısında büyülendi. "Sanatçı" bir dostu vardı artık; istediği zaman o eve uğrayabilecekti... Söyledim, fotoğraflardan korkarım. Sizi alıp alıp anılara götürurler. Bütün anılar günün birinde acı verir. En güzel anı bile hüzün içindedir, kederler kuşanmıştır. Seyit Ali Ak aslında bir omre sığacak bir çalışmayı gerçekleştirmiş. Bizimkisi gibi, değerlerine ölü toprağı serpen bir toplumda, fotoğraf sanatçılarımızın izlerini sürmüş; onlara ait birkaç anıyı, birkaç eseri derleyebilmek için adeta kapı kapı dolaşmış. Kitap, bir yandan da dönemlerin siyasaltarihsel panoramasını gozler önüne sererek, anılan fotoğrafçıların hangi koşullar içinde yetiştiklerini, var olduklarını belgeliyor. 1968 yılı, Seyit'in koltuğunun altında Amerika! Emeğini, çabasını büyük bir alçakgönüllülükle orteceği belki o zamandan belliydL Takvimde Iz Bırakan: "En eski fotoğraf muhabirleri, saraydan çıkmayan II. Abdülhamid'/n toplumsal gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmasını sağlayan fotoğrafçılardır." Seyit Ali Ak, Erken Cumhuriyet Dönemi Türk Fotoğrafı, Remzi Kitabevi, 2001. 'Artık Resimlepde Kalmış 4 GAYRİMENKULİJN AÇIK ARITIRIV1A İLANI SEFERİHİSAR MAHKEME SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN Dosya No 2001/1 Satılmasına karar verılen gayrımenkulüıı eınsı. kıymetı, adedı, evsal'ı l/mır ılı Seferıhısaı ıleesı luıabıye Mah Kapukaya mevkıı 516 ada 1 paıselde kayıtlı 3H')2O m2 yu/oleıımürKİe "'«I52O meyıllı (yeı yer) susıı/, ekım ve dıkıme mıısaıt degıl. çetnkle kaplı, ancak hayvan otlatmaya yarartarla Mulıammeıı bedelı S 0 W 600 000 11 "dır Satı.'} ^artları 1 Salıs 24 01 2002 guıııı s.ıat 9 30'd.ııı 9 4()'a kadaı SetVıılııs.ıı k r a Mudıırlügü'nde açık arttırma Miıetıyle yapılacaklıı Uu aıllıııııada lalımın edılen kıynıetın %75'ını ve ıııçlıanlı alacaklılaı varsa alacaklaıı ıııecıııuunu ve iali!> nıasrallarını geçmemek sartı ıle ıhale olunur Hoyle bir bedelle .IIKI ı,ıkııuı/sa en çok artıranın taahhudu bakı kalmak ı>artıyla 04.02.2002 l'a/aılesı gunü aynı yerde aynı saalte ıkıneı aıllııınav.ı (.ıkaıılaeaklır Uu aıttıııııada da bu nııktaı elde edılememı^se gaynmenkul en çok artıranın taahhudu saklı kalmak u/eıe aıltııma ılanında grisleıılen mııddet sonunda en çok artırana ıhale edılecektır Şu kadaı kı. artlırma bedrelının malın tahmın edılen kıymelınııı "«40'ını Inılıııası v esatış ısleyenın alacagıııa ruçhanı olan alacaklıların topldiııından fa/la olması ve bundan başka, paıava çevııme ve paylaslırma maMallaııııı geçnıesı la/.ınıdır Boyle l'a/la bedelle alıcı çıkmazsa satıs talebı dusecektır 2 Arttıınıaya ıslııak edetekleıın, lalımın edılen kıymetın "u20'sı nıspetınde pey akçe.sı veya bu ımktar kadar mıllı bir bankanın temınal meklubunu vermelen la/ımdır Salış peşın para ıledır, alıtı ıstedıgınden 20 guııu geçmemek u?ere mehıl verılebılır lellalıye resıııı. ıhale pıılu, lapıı lıaıç ve nıusıailaıı alıeıva aıtlıı Bıııkmıs vergıleı salıs bedelınden odenır 3 Ipotek sahibı alaeaklılaıla dıgeı ılgılıleıın (*) bu gaynmenkul u/eıındekı haklarını hususıyle laı/ \e masrafa daır olan ıddıalarını dayanağı belgeler ıle on bes gun içinde daırenu/e bılılıınıeleıı la/ımdıı Aksı lakdııde haklaıı lapıı sıcılı ıle sabıt olmadıkça paylasmadan lıarıç bır.ıkılacaklarıdr 4 llıaleye kalılıp daha sonra ıhale bedelını yalırmamak suretıyle ıhalenın leshıne scbep olan tunı alıeılaı ve kellllerı teklıf ettıklerı bedrel ıle son ıhale bedelı arasınd.ıkı l.uktan ve dıger /araılaıdan ve aynca temerrüt faı?ınden müleselsılen nıesul olaeaklardır Ihale laıkı ve lenıeııut laı/ı ayııea hııkme lıaeet kalmaksızın [)aıremi7ce tahsıl olunacak, bu lark. varsa onceİıkle temınat bedelınden alınaLakfıı 5. Şartnanıe, ılan tarıhınden ıtıbaren heıkesın görebılmesı ıçın daırede .ıçık olup masralı verıldıg ılakdırde ısleyen alıcıya bir ornegı gonderılebılır 6 Satısa ıijtırak edenleıın sarlnameyı goınıuş ve nıündeıeuılını kabul etmış sayılacakları, başkaca bılgı almak ı.steyenlerın 2001/3 sayılı dosya numarasıyla Müdürlüjümüze başvurmalaıı ılanolunur 07 I2 2OOI (*) llgılıler tabırınc ırtıtak hakkı salııplerı de dahıldıı Masın 77381 Türk Tiyatrosu' yeniden Boysan'ııı 'Darülbcdayi, Gü/ellikler Evimiz', Ahmet Omal'in 'Kentleşmenin Ölçütü Olarak Kent Tiyatrolan', Prof. Dr. Semavi Eyicc'nin 'tstanbul'da Eski nyatrolar', ÇeKkGUlersoy un 'İki Yitik Tiyatromuz', Miicap Ofluoğlu'nun 'Opcratör Dr. Cemil Topuzlu'yu I'anınıak\ Muhsin Ertuğrul'un 'IIyatro Açnıak\ HayatiAsılvaoa'nm 'Bir Kent'in Tiyatrosu Olmak', Zafer Toprak' ın 'Şehir ve Tiyatro ya da Darü'lBedail914',Ozr dcmirNutku'nun 'Kent Bilinci ve Tiyatro' adlı yazıları bulunuyor. BEYOĞLU 2. ASLlYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Uavacı Abdülhamıl Mutlu ve Sclahattın Mutlu tarafından davalılar Abdullah kı/ı Sıdıka vs. alcyhıne açılan tapu ıptalı ve tescıl davasmda, 16.10 2001 g ü n l u k a r a r d a y a / ı l ı o l d u g u uzere d a v a n ı n IIUMK'nun 409 maddesi geregince açılmamış sayılıııasma. Harç peşın alındıgından yeniden alınmamasına. davacının yaptıgı nıasrafİarın u/eııııde ıpkasına, kaııun yolıı açık olmak u/ere davalı Abdullah kı/ı Sııhka'va kaıaı teblıgı yerıne geçmek u/ere ışbu ılanın ılan tarıhınden ıtıbaren 7 gun sonıa başlamak u/ere 15 gun içinde temyı/ edılmedıgı lakdııde kesınleşecegı ılanolunur 7 12 2001. Basın 76410 1999/382 ÇORLU SULH HUKUK MAHKEIVIESİ'NDEN DosyaNo 1998/878 Davacı Oyak Siorta AŞ vekili Av Tuııcay Yavuz tarafından davalılar Kıııtay Meş Dağ ve Tic I Id Şlı ve Yusuf îıınalı aleyhıne mahkememı/de açılan rucuen ta/ıııınal davasıııın yapılan açık yargılaması sırasında verılen ara kararı gereğınce, lekırdag ılı, (,'orlu Saglık Mah hrdınç Sok No 8 adresınde bulunan davahlara tüm aramalara ragnıen dıınışma günıı ve dava dılekçesı teblığ edılememıs olduğundan durusmanın alılı bulıındııgu 14.02 2002 günii 09.25'tc mahkeınemızdc hazır bulunmaları gerektıgı veya kcndılcrım bir vckıllc tcmsıl cttırmclerı gerektıgı, aksı takdırde yokluklarmda yargılamaya devam edilerek karar verılecegı hıısıısu ılanen tebhg olunur. 10.12.2001 Basııv 77010 Kültür Servisi Istanbul Büyükşehir Belcdiyesi Şehir Tiyatrolan'nın, bir süre yayınına ara verilen Türk Tiyatrosu dergisi, 448. sayısı ileokurlarına yeniden 'merhaba' dedı. 1 mılyon TL'ye satılan derginın kasımaralık sayısında, 20002001 sezonunun son dönem oyun tanıtımları, tiyatro dünyasmdan haberler ve geçen sezonda Şehir Tiyatrolan'nın kazandığı ödüllcr yer alıyor. Genel Yayın Yönetnıenliğinı Üstün Akmcn'ın üstlendiği derginin bu sayısının 'Dosya' bölümünde, Aydın
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle