Katalog

ŞAYFA CUMHURİYET 13 EYLÜL1999 PAZARTESİ HABERLER KKTCde gazeteci öldürüldü • LEFKOŞA(AA)- Kuzey Kıbns Türk Cumhunyeti'nde. gazeteci Sertaç Görgüner başı ezilmiş olarak bulundu. Kıbns Türk Gazeteciler Birliği Yönetim Kurulu üyesı olan Görgüner, Kıbns gazetesinin yanı sıra Sabah gazetesı ile AFP'nin Kıbns muhabirliğini de yapıyordu Akdeniz köyû ormanında başından ezilerek öldurülmüş ve çıplak olarak bulunan Görgüner'ın arabası da asken bölge olan Mevlesi köyû bölgesinde kazaya uğramış bir vaziyette bulundu. Kıbns gazetesi ve Kıbns Türk Gazeteciler Birliği Yönetim Kurulu yaptıklan açıklamalarda cınayetin faıllerinin bulunmasını istediler. Minyatür MRIcihazı - • CHICAGO (AA) - Son yıllarda Türk doktorlannın yurtdışında elde ettikleri başanlara. bir yenisi daha eklendi. Ergin Atalar adındakı Türk doktorun icat ettıği minyatür MRI cihazı, ABD'de ilaç ve yiyecekleri denetleyen federal kurum FDA tarafından. tüm ABD'de kullanılmak üzere onaylandı. Satışına ocak ayında başlanacak olan minı cihaz, boğazdan vücudun içıne ulaştınlıyor ve aort damarlanndan. normal MRI cihazının elde ettiği görüntülerden 9 kat daha temız görüntü alıyor. Cihaz sayesinde, kalp hastalığı ve beyin kanaması riski olanlar önceden belirlenebiliyor. Rant hırsı felaket getirdi' • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Ibrahim Yetkin, Marmara depreminin en çok taban suyu yüksek tanm arazilen üzennde etkilı oldugunu belirterek "Yerleşime açılan tanm arazileri ivedilikle İJoşaltılmalıdır. Bölgedeki tanm arazileri yerleşime tamamen kapatılmalı, yalnız tanmsal üretim için kullanılmalıdır" dedı. EUPO ppogramı değiştirdi • TURKU (AA) - AvTupa Birh|ı (AB) üyesi 11 ülke arasında, l Ocak 2002'dan itıbaren, tek para birimi Euro'nun günlük hayatta kullanılmaya başlanmasıyla ulusal para birimleri öngörülenden daha kısa bir süre içinde tedavülden kalkacak. AB üyesi 11 ülkenin maliye bakanlannın Finlandiya'nın Turku kentinde yaptıklan toplantıda, ftalya dışında 10 ülke, Euro'nun günlük hayata gireceği l Ocak 2002 tarihinden sonra 2 ay içinde, ulusal paralannm tedavülden kaldınlmasını kararlaştırdılar. Italya, para birimi liretin yerine Euro'nun kulİanıhnası ıçin 3 aylık bir süreye ihtiyacı oldugunu bildirdi. Dretici açlığa mahkûmr • ANKARA (AA) - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tannkulu'nun pancar alım fıyatını 27 bin îira olarak öngören kararnameyi Bakanlar Kurulu'na sunmasını eleştirdi. Yazılı bir açıklama yapan Çiller, "Pancar alım fiyatlannda hükümet, sosyal gerçeklere gözlerini kapadı. Anlaşılan bu hükümet IMF'ye verdiği sözü yerine getirebilmek içın bütün üreticilerin açlığa mahkûm edilmesini göze almış'" dedi. E-5'te kaza • İstanbul Haber Servisi - E-5 karayolunda hareket halindeyken nereden geldiği henüz belirlenemeyen bir araç lastiğinın ön camdan girip arkadan çıktığı otomobilde bulunan 2 kışi yaralandı. Yaşar Canpolat yönetimindekı otomobile, Halıç Köprüsü inişinde bulunan tünelden geçtikten hemen sonra bır otomobil lastiği çarptı. Kazada, Yaşar Canpolat ve Sabahat Canpolat yaralanarak hastaneve kaldınldı. 12 Eylül darbesinin sorumlulan olan generallerin yargılanması istendi 'Anayasaİstanbul Haber Servisi-12 Ey- lül faşist darbesi, 19'uncuyılın- da, birçok sivil toplum örgütü, siyası parti. aydınlar ve sanatçı- lar tarafından protesto edıldi. Sosyalıst lktidar Partisı (SlP) Genel Başkanı Aydemir Güler tarafından yapılan yazılı açıkla- mada, 12 Eylül faşist darbesinin hâlâ güncelliğim koruduğu be- lirtılerek, 12 Eylül'ün başta dar- beci generalleri olmak üzere te- ükçiknne varana kadar tüm suç- lulannın yargılanması, anayasa- sının da lağvedilmesi gerektiği vurgulandı. SlP Genel Başkanı Aydemir Güler tarafından yapılan yazılı açıklamada. 12 Eylül'ün "ser- mayenin emeğe darbesi" olduğu belirtılerek ''Darbe anayasasıyü- rürlüktedir; darbenin faşist li- derlerinden, döktükleri kanın. • Sosyalist Iktidar Partisi Genel Başkanı Aydemir Güler, yaptığı açıklamada "Darbe anayasası yürürlüktedir; darbenin faşist liderlerinden, döktükleri kanın, açtıklan yaranm hiçbir hesabı sorulmamıştır" dedi. Güler, 12 Eylül'ün sermayenin emeğe darbesi oldugunu belirtti. açüklan yaranın hiçbir hesabı sorulmamıştır' 7 denildi Güler, anayasasıyla, yargısız ve yargılı cinayetleriyle 12 Ey- lül'ün "resmen yürürnikte" ol- dugunu ifade ederek, darbeyi eleştirmekte eksik kalmayanla- nn, darbenin açık açık sorgulan- ması ve sorumlulardan hesap so- rulması yönünde parmaklannı kımıldatmadıklannı savundu. "Faşizm Karşıtı Sanatçtfar" tarafından 12 Eylül darbesinin 19'uncu yılı nedeniyle Nâzım Külrurevı'nde düzenlenen top- lantıda, "12 Eylül'e nokta koy- manın zamanı gelmiştir'' adlı metin imzaya açıldı. Aralannda Suavi ve Muammer Ketencoğiu gibi sanatçılann da bulunduğu toplantıda konuşan Ahmet Mür- ted, deprem felaketinde on bin- lerce kişinin ihmalkârlık, hantal- hk, üçkâğıtçı müteahhitler, rüş- vetçi belediyeler yüzünden de- ğil bunlann boy atmasını sağla- yan ve 12 EylüTle yaratılan ze- min yüzünden göz göre göre öl- düklerini savundu. Mürted, "12 Eylül, hemen ar- dından gelen mahkemelerle, iş- kenceletie, binlerce insanımıza insanlık dışı muameleler yap- makla, binlerce insanımızı mem- leket hasretiyle yakıp kavurmak- la kalmadı, örgütlü topluma inancımızı budadı, patronlann emekçilere dönük korkunç sö- mürüsünü örgütJedi. bilim üısan- lanmızı ünhersitelerden kapı dı- şan ettLaydınlık gelecek umudu- nu kırdı" dedi. Türkiye'de bugün yaşanan olaylann hıçbirinın "tafihsiztik" ya da "tesadûf olmadığını be- lırten Mürted "Kenan Paşa'sın- dan Demirel ve Ecevıt'ine ve bu- günkü tüm iktidar sahiplerine kadar hepsi, 12 Eylül'ün devam- cısı olmuşlardır" diye konuştu. Kendilerinin sanatçılar olarak eşit ve özgür bir Türkiye'ye kar- şı sorumlu olduklannı ifade e- den Mürted, 12 Eylül'e bir nok- ta koymanın zamanımn artık gel- diğini vurguladı. tnsan Haklan Derneği (ÎHD) tstanbul Ş^ıbesi tarafından yapı- lan açıklamada, aradan geçen 19 yıla karşın 12 Eylül darbesinin izlerinin yoğun olarak yaşan- makta olduğu vurgulanarak "Bugünün cumhurbaşkanı ve başbakanı olan kişiler de 12 Ey- lül mağduıian arasındadır. An- cak kendüerini cezaevine koyan. partilerini kapatan bu darbeye karşı çıkmamakla birlikte, bu- gün kendileri başkalanıun siya- si yasaklannı devam ettirmenin yoUannı aramaktadır" denildi. Ankara'da siyasi tutukluların yakınlanyla görüştürülmemesi protesto edildi Cezaevînde görüş gergnnligi • 70 kişi kapasiteli Ankara Merkez Kapalı Cezaevi 5. koğuşunda 120 tutuklu ve hükümlü var. Özellikle siyasi mahkûmlann yakınlanyla görüştürülmediği öne sürülüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ulucanlar'dakı Ankara Merkez Kapalı Cezaevı'nde tutuklu ve hükümlülere kötü davranılması nedeniyle gerilimin tırmandığı bildirildi. L'lucanlar Cezaevı'nde 70 kişi kapasiteli 5. koğuşta 120 tutuklu ve hükümlünün bulunduğu ve özellikle siyasi mahkûmlann yakınlanyla görüştürülmediği öne sürüldü. Tutuklu ve hükümlü yakınlan. cezaevine "müdahale edileceğT endişesinı yaşarken. tnsan Haklan Demegi (tHD) Ankara Şubesı'nin bugün cezaevi önünde bir basın açıklaması yapacağı öğrenildı. Cezaevindekı tutuklu ve hükümlülerin "insanlık dışı şardar" içinde yaşadıklannı bildiren IHD yetkılilen. sorunlara çozüm getirebilmek için başta Adalet Bakanlığı olmak iızere birçok kuruma başvuru yapıldığ'nı. ancak hiçbir sonuç elde edemediklerini bildırÛI 'HD yetkilileri. tutuklu aılelerinin 3 Eylül Curna ve 6 Eylül Pazartesi günlen. cezaevlerındcı- \ akınlanyla görüştürülmemelenn] de protesto ettiklerini açıkladı. tHD yetkilileri ve tutuklu yakınlan. Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'ndekı durumla ilgılı olarak şunlan sövlediler: "Kalabahk nedeniyle tutuklu ve hükümlülerimiz bir yatakta 3 kişi yatmak zorunda kauyorlar. Yaklaşık 2 yıldan bu yana, cezaevi yetkilileri yeni koğuşlan devreye sokarak kalabaliğı azaltmak için hiçbir adım atmadı. Tutuklu ve hükümlüler. yazı hav alandırmada yatarak geçirdiler. Koğuş gereksinimini gidermek için tutuklu ve hükümlüler bir başka koğuşu işgal etmek zorunda kaldılar. Cezaevi idaresL içeridekilcr sayım verdiği halde sayım almıyor. Avukatlann ve aileİerin görüşmelerinde zorluk çıkarnhyor." DtKTATÖRE PROTESTO- Şili'nin başkenti Santiago'da eski diktatör Augusto Pinochet'nin devrilmesinin 26'ncı yıldönümü kutlandı. Santiago'da düzenlenen protesto gösterileri sırasmday sa poüse karşı barikat kuran eylemcilerden ikisi poh's kurşunuyia öldü. Kutlamalarda. faşizm ve Pinochet karşıO sloganlar atıldı. marşlar okundu. Sosyalist başkan Salvador Allende, 11 Eylül 1973 tarihinde. ülkeyi 1990 yılına kadar yönetmiş olan Pinochet tarâfindan devrflmişti. Pinochet hakn Londra'da bir evde gözaltında. (REUTERS) UMcüye ceyaevi yerine hastane İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ruhsatsız silah bulundurmaktan 10 ay hapis cezasına çarptınlan eski Ülkü . Ocaklan Izmir Temsılcisi Abidin Bilgin'in cezasının tamamını Yeşılyurt Atatürk Devlet Hastanesi'nde geçirdigi öne sürüldü. Bu arada, Bilgin'i kendi servisine yatıran KBB uzmaru Dr. Hüseyin Kaülmış'ın, aynı süreçte MHP'li Sağlık Bakanı Osman Durmuş tarafından hastane başhekimliğine getirılmesi dikkat çekti. Buca Kapalı Ceza ve Tutukevi yetkilileri, çeşitli gerekçelerle adli ve siyasi tutuklulann hastane sevklerini geciktırerek ya da hiç yapmazken, 10 ay hapis cezasına hükümlü olan ve Infaz Yasası'na göre 4 ay gibi bir süre cezaevinde kalması gereken eski Ülkü Ocaklan Temsilcisi Abidin Bilgin, cezaevine girdıkten birkaç gün sonra kulağından rahatsız olduğu gerekçesiyle Yeşilyurt Atatürk Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Bilgin, 2. Kulak Burun Boğaz Kliniği'ne şef Dr. Hüseyin Katılmış tarafından yatınldı. Ancak Bilgin, hastanenin tutuklu ve hükümlülere aıt bölümünde degil, normal hasta koğuşuna alındı. Bilgin ameByatı kabul etmedi Edinilen bilgiye göre. bır süre KBB Klmiği'nde yatan Abidin Bilgin, daha sonra "bemoroit" şikâyeti nedeniyle 4. Cerrahi Kliniği'ne sevk edildi. Yapılan muayenesinde, ameliyat olması gerektiği kendisine bildirildi. Bilgin ameliyatı kabul etmemesi üzerıne geri gönderildi. Buca Kapalı Cezaevi'ne dönen Abidin Bilgin, baş dönmesi şikâyeti üzerine cezaevi yetkililerince ikincı kez Yeşilyurt Atatürk Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Bilgin'i muayene eden 2. KBB Şefi Dr. Hüseyin Katılmış, kendisini ikinci kez hastaneye yatırdı. 4 aylık hapis cezasının büyük bir bölümünü hastanede geçiren Abidin Bilgin'i muayene eden Dr. Hüseyin Katılmış da bu arada MHP'li Sağlık Bakanı Osman Durmuş tarafından Yeşilyurt Atatürk Devlet Hastanesi'ne başhekim olarak atandı. Abidin Bilgin'in, cezasının büyük bir bölümünü hastanede geçirmesi tepkilere neden oldu. Bir kısım tutuklu ve hükümlü yakını ise Buca Kapalı Cezaevi'nde aynı yaklaşımın kendi yakınlanna gösterilmediğinden yakınırken, eski Olkü Ocaklan Derneği Başkanı'na uygulanan ayncahğın incelenmesi gerektiğini vıırguladılar. NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@turk.net Siyasi mahpusluk ve idam: Yakın tarihimiz, ne yazık kı si- yasi mahpusluğa da, siyasi idama da çokça sahne oldu. Deniz Kuvvetleri Komutanlı- ğı'na ait motor Yassıada'ya yanaşırken mahpusluğun ve idamın acısını bir kez daha yü- reğimizde hissettik. Yassıada'nın ünlü sporsa- lonu, terk edilmişliğin acıma- sızlığını yaşıyordu. Ünlü spor salonu diyorum, çünkü döne- min Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakanı Adnan Menderes ve arkadaşları bu salonda yagılanıp idama mahkûm olmuşlardı. Tam 39 yıl önce. Spor salonu, bütün haşme- tiyle ayaktaydı. Yalnızca yük- sekteki camlan taşlaıia kırıl- mıştı. Tabandaki parkeler ve tahtalar da yanya yanya sökü- lüp götürülmüştü. Belli ki biri- leri, bu terk edilmiş adanın sa- tılıp, kullanılabilır malzemele- rini yağmalamayı kendilerine ış edinmişlerdi. Bütün binalar- dakı kalorıfer radyatörleri de sökülmüştü. Yassıada'da Tarihin Peşinde Menderesler, yargılandığın- da ortaokul öğrencisiydim. Ailem CHP'liydi. Demokrat Parti'nin baskısından ve par- tizanlığından zarar görmüş- tük. Babam, 1950'de Milli Emlak memuruydu, terfi bek- lerken daha düşük bir görev- le başka bir kasabaya atan- mıştı. Istifa ettı, tazmınatıyla bir daktilo satın alıp arzuhal- ciliğe baştadı. CHP'nin de il- çe yönetiminde görev aldı. Bu nedenle DP yöneticilerinin yangılanıp mahkûm olmalan- na sevinmiştik. O zaman 14'ündeydim, aradan 39 yıl geçmişti, artık 53 yaşındaydım. Menderes'- lerin yargılanıp idama mah- kûm olduğuYassıada'ya doğ- ru yol alırken adanın parke taşlannın üzerinde yürürken üzerimde hüznün gri bulutla- n dolaşıyordu. Her yanını ot- lann kapladığı bınaları, birta- rih müzesindeymiş gibi saygı- lı bir sessizlikle seyrediyor- duk. Binaların bütün camlan acımasız bir hoyratlıkla kırıl- mıştı. Hemen her şey vahşi bir ruhun hışmıyla sökülmüş, paramparça edilmişti. Para edecek bazı malzemeleri yağ- malamayı anlamak mümkün- dü. Ya bütün camlann, ayna- lann kınlıp karyolalann parça- lanmasına ne demeli? Her şe- yin vahşice tahrip edilmesini nasıl açıklamalı? Menderes'lerin yargılandığı sporsalonundadolaşırken 39 yıl öncesine gittim: Bir ülke- nin kaderine 10 yıl hükmetmiş başbakanın, Yüksek Adalet Divanı Başkanı yargıç Salim Başol'a bütün yıkılmışlığıyla; "Hatırlamıyorum reis beye- fendi hazretteri" diyen titre- yen sesini hatırladım. Üzün- tüm ağırlaştı. Siyasetin, dar- benin yarattığı olağanüstü yargı karşısında tuz buz olu- şuna içim yandı. Ülkemin kö- tü kaderinden derin bir acıya kapıldım. Siyasete, kanın ve ölümün girmesinin yabancısı değiliz. Osmanlı'dan bu yana "siya- seten katl" bizde bir gelenek halinde. Çocukluktan ilkgenç- liğe geçerken Menderes'in si- yaseten idam edilmesine se- vinmiştim. Nereden bilebilir- dim ki on sene sonra ben de Menderes'le aynı maddeden yani TCK'nin 146/1. madde- sinden idamla yargılanacak- tım. Yakın arkadaşlarım De- niz Gezmtş, Yusırf Aslan ve Hüseyin Inan, hemen yanı- başımızdaki hücrelerden, ay- nı maddeden idama götürüle- ceklerdi. O zaman Mende- res'lerin idamına üzülen Sü- leyman Demirel ve arkadaş- lan, Deniz'lerın idamına el kal- dınp infaza sevineceklerdi. ••• Tarihimiz boyunca siyase- ten ölüp öldürmeler hep sür- dü. 12 Eylül'ün üzerinden 19 yıl geçti. Hâlâ bir anlamda 12 Eylül dönemi içinde yaşıyo- ruz. Ölüp-öldürmelerden ne kadar uzaklaşabıldik ki? Hâlâ bir darbe anayasası ülkemi- zin kaderine yön veriyor. Bu anayasayı değiştirecek bir si- yasi iradeye bir türlü kavuşa- mıyoruz. Yassıada'nın bir tarihi için- de banndıran sessiz, terk edilmiş binalarına baktım. Kı- nlmış camlardan, vahşi tahri- battan korkuya kapıldım. O kı- nlmış camlara yansıyan ilkel- lik, siyasi tarihimizin bir özeti gibi sanki yüzümüze yansı- yordu. * • • Yassıada'yı siyasi tarih mü- zesi yapmalıyız. Siyaseten katlettiğimiz bütün insanlan-" mızın hatırasına bu adaya bir anrt dikmeliyiz. ••• Yassıada'yı, korkutucu ıs- sızlığına terk ederken bir film şeridi gibi geçmişi yeniden yaşadık. Sükyman DemireL Öğretim yılı mesajlan Eğitimdler yeni dönemden untutsuzHaberMerkezi-Yeni öğretim yıhnınbaşında Cum- hurbaşkanı Süieyman Demirel başta olmak üzere yet- kiüler iyimser bır tablo çizerken eğitimcilerm dernek ve sendikalan yaptıkian açıklamalarda, "e^ümdeki kronikk^nüş sorunlann hiçbirinin çözümteBinedi^- m* vurguladıiar. Cumhurbaşkanı Demirel. dünyanın 21. yüzyıl ile birlikte bilgi çağına girdiğini behrterek "Önümüzde- ki dönemde bu çağm gerekterini yerine j^tirebilen. çocuklanna en iyi eğitimi verebSen ûlkekr dünyada söz sahibi olacaklar. Uygarhk yanşmdaön saflarda yeralabfl- mek ve gekceğinden emin bir ülke olmak için bunu gerçek- leştirmek zorundayu" dedi. Demirel yeni Öğretim yılı için yayımladığı mesajında; tüm beşeri bilimlerin, ekonomik ve sosyal sistemlcrin varlık nede- ni ve temel dayanağının tüm insanlık için daha güzel bir ge- lecek arzusu oldugunu kayde- derek "Geteceğin bugünden daha iyi olmasının en önemli sarü da çocuklanmızın en iyi şekiide eğmlmesidir" dedı. TB- MM Başkanı V ddınm Akbulut, deprem bölgesinde- ki yaralar kısa sürede sanlarak kısa sürede dersbaşı yapılıyor olmasının acılan bir nebze de olsa azalttı- ğmı söyledi. Başbakan Büknt Ecevit de mesajında, Türkiye'nın eğıtim konusunda önüne koyduğu he- deflerin gerçekleştınlmesınde öğretmenlere büyük görev düştügünü vurguladı. 8 yılhk zorunlu eğıtim uygulamasına devam edileceğini vurgulayan Ecevit, "Oğretmenlerimizin Atatürk'ten aklıklan ısıkla bu büyük sorumluğu özveriyle yerine getinerekçocukla- nmıztönümüzdeki bilgi çağuıa taşıyacaklanna mam- am sonsuzdur" dedi. Ecevit, deprem bölgesmdeki öğrenci, öğretmen ve velilenn yaşadığı sorunlann giderilmesi için devle- tin tüm kurumlanyla çahşmalannı sürdürdüğünü bıl- dirdi. 'Eibcyci eflitim sürecelc' CHP MYK üyesi ve Eğit-DerGenel Başkanı Mus- tafiı Gazafcı, yeni öğretim yüımn. eski sorunlara ye- nilerinın eklenmesı ile başladığını belirterek "Yine ÛJ- kegenelinde öğretmen açığı sürecek. Yeni ahnacak30 bin öğretmen de okuüar açıldıktan haftalar sonra iş- başı yapabilecek. Birçok okulda derskr yine boş ge- çecek. Yine dogu ve güney doğuda birçok okul açuma- yacak. Yinc ezberci eğitim sürüp gjdecek" dedi. Mıllı Eğıtim Bakanlıği'mn önceki yıllarda hazır- ladığı taslaklarda "2000 yülannda eğitim yeniden ya- pdanacak.okullar bügisay^rladonanacak r diyerek u- mut verdiğıni anımsatan Gazalcı, "Işte 2000 yıh gd- di; değisen bir şey yok. Her şey eski tas, eski hanuun" dodi. Eğıtim konusunda ilerleme olmadığı gibi son yıllann önemli eğitim atılımı 8 yılhk zorunlu eğiti- min de önceki ay çıkanlan yasa ile delindiğini kay- deden Gazalcı şunlan söyledi: "57. hükümet isteyen çocuklarm 5. sınıftan sonra Ktıran kurslarma gtaneterini sağtayarak 8yıhn keshv tnzMğini boldü. 16. Milli Eğitim Şûrasf nda ortaöğre- tim mesleki ve teknikeğitim ağırhklı olacaktı. Şûra ka- rarian uygulanmadı. Yargıtay 'ın başında bulunan ki- şi, ulkeniizjn gerçekkrini göz ardı ederek talihsiz bir bkimde din eğitiminin devletin denetiminden ahna- rak tarikatlarca acılmasını savundu." 'oğretmenleıin hall perigan' Eğitimctler Birliği Sendika- sı (Eğitim-Bir-Sen) tstanbul Şube Başkanı Şevket Sezer de 21. yüzyıla girerken eğitim, öğretim veöğretmeninhalinin perişan oldugunu savundu. Se- zer, "Eğitim bitmiş, öğretim can çekişiyor. Gerçek deprem milli eğitinıde yasaruyor sene- terdir. Kimsenin umursadığı yok" dedi. Sezer dün düzenle- diği basın toplantısında, 15 rnih/on öğrenci ve 523 bin öğ- retmen ile yeni bir öğretim yı- lına daha başlanacağını vur- gulayarakşöylededi: "Herta-, til dönüşü içhnizde duyduğumuz öztem ve hevecan yok. Yokhıklardan. sorunlardan doğan bir kâbusun gölgesi var sanki üzerimizde. Nereye baksamz bir olumsuzluk. bir çözümsüzlük görüyvrsunuz." Öğretmenlığın saygmlığının kalmadığını belirten Sezer, geçim sıkınnsı yüzünden öğretmenlerin yüzde 75'inin ikincı bir iş yaptığını kaydetti. Sezer, deprem sonrası evi yıkılan öğretmenlere lojman temin edile- bilmesini ve 2'şer maaş tutannda ikramiye verilmesi- ni, aynca deprem bölgesindeki tüm öğrencilere giye- cek kitap ve kırtasiye yardımı yapılmasını istedi. Başvuru kapsamı genişletildi Öğreûmüyeâ açığınayenifömuil ANKARA (AMC4) - YÖK. öğretim üyesi açığjmn yoğun olduğu branşlarda açığın kapatılmasına yöne- lik olarak yüksek lisans ve doktora programlannı ye-« nidenbelirledi. Bukapsamda, öğretim üyesi açığının yoğun olduğu alanlar için başvuru kapsamı genişle- tildi. Ziraat ve orman mühendisliği dışındaki diğer mühendislik dallanndan mezun olanlar. bilgısayar mühendisiiği dalında yüksek lisans ve doktora yapa- bilecek. Hukuk fakültelerindeki açığın kapahlmasma yöne- lik olarak. kamu yöneümi ve uluslararası ilişküer bö- lümü mezunlanna da hukuk alanmda yüksek lisans oianağı getirilırken, eğıtim fakültelerindeki bazı dal- lar için de başvuru kapsamı genişletildi. Yeni düzenlemeye göre. yüksek lisans. doktora programlan ve başvuru yapılabilecek programlar şöy- İe: Bilgisayar mühendisliği, bilgisayar bilimleri, ast- ronomi ve uzay bilimleri, biyoloji, çevre mühendisli- ği, eczacılık,borçlar hukuku, devletler özel hukuku hukuk felsefesi ve sosyoloji hukuk, iş hukuku, genel kamu hukuku, uluslararası ilişküer. ılahiyat, kamuyö- netimi, istatistik, fen bilgisi öğretmenliği kimya öğ- retmenliği, eğitim iletişimi ve planlaması, okul önce- si eğitimi öğretmenliği. özel eğitim. Başbakan Ecevit