Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 NİSAN 1999 CUMARTESİ
HABERLER
CHP'nin değerlendirmesine göre,. toplam oylan ilk kez radikal sağın altına düşecek
Merkez sağ çökecek
DUNYADA BUGUN
ALİ SİRMEN
Kosova Çıkmazı
BORDEAUX - Bordeaux'nun yeryüzünün en
önemli şarap merkezlerinden bırı, belki de birinci-
si olduğunu herkes bilir.
Ama Bordeaux'nun az bilinen özellikleri de var.
Her şeyden önce, kent yüzyıllar boyu Ingiliz işga-
linde kalmış. Kalmış da ne olmuş? Yalnızca, Fran-
sa'nın başka yerlerinde bu kadar sık rastlayama-
yacağınız "çay evleri" kalmış geriye. Bir de Gas-
konya Körfezi'nin Ingilizce adı, Biscayne.
Gaskonyalılann en ünlü kişilerinden biri olan, a-
ma şöhretini, yaşadığı 16. yüzyıldaki silahşorluğu,
şairliğı.bilimadamlığındançok, 19. yüzyıldaonun
baş kahramanı olduğu, Edmond Rostand'ınyaz-
dığı piyese borçlu olan Cyrano'nun kasabası Ber-
gerac da Bordeaux'ya yetmiş kilometre uzaklık-
ta, St. Emillon civarında, yine ünlü bir Fransız, Kü-
çük Prens'in yazarı Antoine de S t Exupery'nin
köyü, ailetoprakları burada. Birkaç kilometre öte-
de, Landes bölgesinde, romanlarında bu yöreleri
çok güzel anlatan François Mauriac'ın evini gö-
rüyorsunuz.
Ama, ne yazık ki zaman, yazılan Bordeaux'nun
güzelliklerine hasretmeye elverecek durumda de-
ğil. Avrupa'da radyo antenlerı Kosova'yı anlatıyor,
ekranlarda oradan göçenleri gösteriyor, rotatrfler
Kosova için dönüyor ve Kosova'da milisler etnik
temizlik için sürekli Arnavut öldürüyor.
Bu durumda, ABD ve NATO'nun dünya jandar-
malığına hiç de hoş bakmayan ve bu olgunun ile-
ride insanlığın başına neler açabıleceğini çok hak-
lı olarak endişeyle düşünen kişılerin bile söyleye-
cek fazla şeyleri kalmıyor.
Fransa'nın üç kez dışişleri bakanlığı iki kez de
başbakanlık yapmış politikacısı, şimdi Bordeaux
Belediye Başkanı ve milletvekili olan Alain Jup-
pe de dünkü gazetelerde yayımlanan açıklama-
sında, NATO'nun çok uzun soluklu bir savaşa ha-
zırlıklı olması gerektiğini vurguluyordu.
Juppe, Başbakan Jospin ve Cumhurbaşkanı
Chirac'ın tersine, NATO'nun kara harekâtına sı-
cak bakmıyor, "bu olasılığın çok dikkatle ıncelen-
mesi gerektiğini" söylüyor.
Başlangıçta, Sırplara karşı kara harekâtını hiç
kimse öngörmüyordu. Ama şimdi durum degişti.
Sırbistan'a bir kara harekâtı ciddi olarak günde-
me geldi. Hatta kimi NATO uzmanları, bunun için
ileri sürüldüğü gibı 200 bin kişiye değil, yalnızca
75 bin askere ihtiyaç olduğunu, ılk ağızda 20-30
bin kişi ıle bile harekâtın başlatılabileceğini söytü-
yorlar.
Ne var ki Vietnam'dan ağzı yananlar yine de Ko-
sova'yı üfleyerek yemeğe dikkat ediyoriar.
Ancak, savaşın şu ılk aşamasında, NATO'nun
görüntüsü pek hoş değil. Once düşürülemez de-
nen teknoloji harikası, Amerikan F-117 uçağı dü-
şürüldü. Ardından üç Amerikalı asker Sırplar tara-
fından yakalandı. Ekranlardaki görüntülerinin hır-
p$landıklannı göstermesi ise ABD kamuoyunu çj-
leden çıkardı, kara harekâtını destekleyenleri güç-
lendirdi.
Tam bu sırada Arnavutluk'un ılımlı lideri Ibrahim
Rugova'nın Sırp televizyonunda NATO'nun mü-
dahaleye son vermesini isteyen demeci, Miloşe-
viç için başka bir zafer oldu. Gerçi kimi gözlem-
ciler, Rugova'nın Mıloşeviç'in elinde adeta tutsak
olduğunu, büyük baskı altında yaşadığını, daha bu
açıklamadan bir gün önce, Batılı gazetecilerle yap-
toğı konuşmada, kara harekâtına taraftargöründü-
ğünü belirtiyorlarsa da TV'deki görüntülerin Milo-
şeviç'in zaferi olduğu kuşku götürmez.
Tam bugünlerde ellinci yılını kutlamaya hazıria-
nan NATO, şimdi Balkanlar'da iyice sıkışmış du-
rumda. Ya sınırlı hava harekâtıyla yetinecek ve Mi-
loşeviç'i engelleyemeyerek tarihin tek savaşında
yenilgiye uğrayacak, ya da Kosova batağına iyice
batacak.
AH Koçman, ABD'ye giderken yaşamını yitirmişti.
Işodamı
AliKoçman
toprağa verildi
tstanbul Haber Servisi -
j Tedavi için Amerika'ya
götürülürken uçakta
geçirdiği kalp krızi
sonucu yaşamını yıtiren
işadamı ye eski
TÜSİAD
başkanlanndan AH
Koçman'ın cenazesi.
dün Teş\ ikiye
Camii'nde kılınan
cenaze namazının
ardından, Feriköy'deki
aile mezarlığında
toprağa verildi.
Koçtuğ Denizcilik
Yönetim Kurulu
Başkanı AJi Koçman
için ilk tören, Teş\ ikiye
Camii'nde düzenlendi.
Törende. Koçman'ın
babası Sıtkı Koçman,
taziyelen kabul etti.
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel m
çelenk gönderdiği
törene, bazı eski
bakanlar, çeşitlı
partilere mensup
millervekilleri, tstanbul
Valisi Erol ÇaJar, eski
TÜSİAD Başkanı
Muharrem Kayhan,
eski THY Genel •
Müdürü Erman
Yerdelen ile Hazun
Kantarcı, Yavuz
Canevuîhsan
Kalkavan, Mehmet
Şuhubi, Memduh
Yaşa'nın da aralannda
bulunduğu iş ve
akademi çevrelerinden
ünlü kişiler katıldı.
Koçman'ı son
yolculuğuna
uf urlamaya gelen
sanatçı dostlan arasında
ıse Ali Poyrazoğlu,
Erdal Özyağcılar ve
Haldun Dormen vardı.
Ali Koçman'ın
cenazesi, Teşvikiye
Camii'nde kılınan
cenaze namazının
ardından Feriköy'deki
aile mezarlığında
toprağa verildi.
ANKARA
(ANKA)-18
Nisan yerel ve
genel seçimlerinde
merkez sağ partılerin çökecegini
öne süren CHP Genel Başkan
Yardımcısı Bülent Tanla, 1983'te
toplam yüzde 70 olan merkez sağ
oylannın 1995'te yüzde 39'a
ındiğıne işaret etti. Tanla, merkez
solun ise 1983 yılından bu yana ilk
kez yüzde 35"in üzerinde bir
dengeye oturacağını kaydettı.
CHP'nin haftalık "Gün-Dem" adlı
bülteninde yer alan
değerlendirrnede, 1950'denberi
yaklaşık 50 yıldır Türkıye'yi
yönettiği halde sorunlan
büyütmekten başka işe yaramayan
merkez sağın çökme noktasına
geldiği savunuldu. Çıkar çevreleri,
bazı holdingler ve kartel medyanın
desteği ile ayakta durmaya çalışan
merkez sağın toplam oyunun ilk
kez 18 Nisan 1999 seçimlerinde,
radikal sağın altına düşeceği
savunulan bültende. yapılan bütün
araştırmalar ve seçim sürecindeki
bütün göstergelerin merkez sağın
oy kaybettiğını ortaya koyduğu
savunuldu. Bu oy kaybuun
seçimlere doğru daha da
hızlanacağı ifade edilen bültende,
seçimlerde yükselen gücün ıse
merkez sol olacağı kaydedildı.
Tanla ıse yaptığı değerlendirmede,
merkez sağ partilerin toplam oy
oranının 1983 seçimlerinden bu
yana sürekli olarak düştüğünü ifade
etti. Tanla, 1983'te yüzde 70 olan
toplam merkez sağ oylann 1987'de
yüzde 55'e, 199 l'de yüzde 51 ve
1995'te de yüzde 39'a indiğini
kaydetti. Buna karşılık radikal sağın
gelişme egiliminde olduğunu
belirten Tanla, merkez sağın üç
partısi ANAP, DYP ve DTP'nin
paylaşacağı oylann yüzde 32'yi
bulamadığını vurguladı. Tanla,
merkez solun ise 1983 yılından bu
yana ılk kez yüzde 35'in üzerinde
bir dengeye oturacağını savundu.
HADEP Diyarbakır belediye başkan adayı baskılardan yakınıyor
'Seçîm çabşması yapamıyoruz
9
DtYARBAKIR
(CumhııriyetBürosu)-
HADEP Diyarbakır
büyükşehır belediye başkan
adayı Avukat Feridun Çelik,
Diyarbakır Valisi ve ll
Emniyet Müdürü'nün HADEP'e yönelik
olumsuz tutum içinde olduğunu ileri sürdü.
Çelik, bu tutumun siyasi partiler arasındaki
tarafsızhğa gölge düşürdüğünü belirterek
"Başta adaylanmız olmak üzere parti
yöneticilerimiz ve üyekrimiz seçim çalışmalan
nedeni\1e gözarana ahnıyor" dedi. Diyarbakır
ANAP'üYP, DSP, CHP,
EMEP ve DBP il
başkanlan tarafından
imzalanan ortak bildınde
ise HADEP'e yönelik
hukuk dışı uygulamalara
tepki gösterildı.
Diyarbakır'da Yenişehir,
Suriçi ve Bağlar belediye
başkan adaylanyla birlikte
dün bir basın toplantısı
düzenleyen HADEP
büyükşehir belediye
başkan adayı avukat
Feridun Çelik, seçimlerin
demokratik ve banşçıl bir
ortamda geçmesine büyük
önem verdiklenm, tüm
tahrik ve komplolara
rağmen parti olarak bu
tavırlannı sürdürmekte
kararlı olduklannı söyledı.
Çelik, son günlerde seçim
çalışmalanna yönelik
baskılann giderek
fazlalaştığını belirterek
şunlan söyledi:
"Mevcut yasalar, seçim
karan almdıktan sonra
Adalet, Ulaştirma ve
İçişleri bakanlarmın
tarafsız olmasını
öngörmektedir. Bu
tarafsızlık doğal olarak il
vaüleri ve il emniyet
müdürleri için de olması
gereken yasal bir
zorunluluktur. Ancak
Diyarbakır Valisi Nafiz
Kayalı ve Emniyet
Müdflrü Gaffar Okan'ın
özettikle son günierdeki
tavır ve uygulamalan
yasannı i^gili maddesinin
ihlali aniamında olup bu
tarafsızlığa gölge
düşürmüştür.
Diyarbakır'da adaylanmız
başta olmak üzere parti
yöneticilerimiz ve
üyeierimiz seçim .
çâuşmalan nedeniyle
gözalüna aunmakta,
adaylarunızuı ilçe
merkezlerine ve köylere
girişi keyfi olarak
engellenmektedir. GerekK
yasal prosedüre uygun
olarak açdan seçim
bürolanmız yargı karan
olmaksızm kapablmakta,
partimize ait bayraklar ve
Tansu Ciller
'Rusya'nın
gemüerine
iziıı
verilmemeli'
tLHAN UYGUN
SAKARYA - DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller, Rus
gemilerinin Boğazlar'dan
geçişine izin verilmemesi
için hükümeti göreve
çağırdı ve "Kardak'ta
geçit vermedik, bu kez de
geçit verilmemelidir"dedi.
Çiller, partisince
Adapazan Gar
Meydanı'nda düzenlenen
mitingde, Kosova'nın
unutulmaması gerektiğini
belirterek, buradaki
Müslümanlara sahip
çıkılmasını ıstedi. Rus
gemilerinin Boğazlar'dan
geçişine izin verildiğine
işaret eden Çiller. "Bu
gemiler, Kosova'daki
Müslüman kardeşlerimize
yarduna gitnüyor.
Ecevıt'i, göreve davet
ediyorum. Kardak'ta geçit
vermedik, bu kez de geçit
verilmemeiktir" dedi.
adaytanmızuı posterleri asddıklan yerlerden
sökülmektedir."
Feridun Çelik, toplantı sırasında HADEP'e
yönelik baskılar nedeniyle Diyarbakır DSP,
CHP, DYP, ANAP, EMEP ve DBP ıl
başkanlan tarafından imzalanan ortak bir
bildiriyi de basın mensuplanna dağıttı.
Bildiride, HADEP'in tüm siyasi partiler gibi
anayasal gerekleri yerine getirerek seçimlere
katılmaya hak kazanmış bir parti olduğu
anımsatılarak şöyle denildi:
"Seçim çauşmalanna resmen başlanıkuğı
tarihten günümüze değin HADEP, özeflikle
Diyarbakır ve üçeterinde yoğun engeOeme ve
baskdara maruz bırakdmaktadır. Partinin
yönetici ve üyeleri gözahma ahnmakta, seçim
bürolan güvenük güclerince yargı karan
oimaksızm kapatılmakta ve bu partinin
miDervekili adaylan seçim böigelerine
sokulmamaktadır. Diyarbakır'daki siyasi parti
temsikileri olarak HADEP'in maruz kaktığı
bu tür hukuk dışı uygulamalan tasvip
etrniyoruz. Bu seçimlerin eşit, demokratik ve
banşçıl bir ortamda geçmesini istiyor ve her
kesimi sağdu> ulu davranmaya davet
edrvoruz."
Erdoğan ve Çağiar, "Tûrldye'de eşine az rastJanır büyüklükte ve altlannda sayısız dükkân bulunan camileriyle
Ümraniye bir Cumhuriyet kenti olmaktan çıkanlmıştır" dediler. (Fotoğraflar: UĞUR GÜNYÜZ)
ÎP-Sol Güçbirliği'nden FP'li belediye başkanlanna tepki
Ümmniye'yiAmbistan'a çemdiler
tstanbul Haber Servisi -İşçi Partisi
(İP) - Sol Güçbirliği büyjikşehir
belediye başkan Adayı Unal
Erdoğan ve Ümraniye belediye
başkan adayı Hayrettin Çağiar, FP'li
belediye başkanlannın Ümraniye ve
beldelerini Arabistan'a
döndürdüğünü belirterek "Ümraniye
irtkai bir merkez haline getirflmiştir.
Türkiye'de eşine az rasüanır
büyüklükte ve altlannda sayısız
dükkân bulunan camileriyle
Ümraniye bir Cumhuriyet kenti
olmaktan çıkanlnuşür" dediler.
İP - Sol Güçbirliği adayı Erdoğan ve
Çağiar, dün Ümraniye Çekmeköy
beldesinde FP'li belediye tarafindan
Said-i Nursi adı verilen sokakta
yaptıklan ortak açıklamada,
Ümraniye'deki sokaklara irticai adlar
verildiğini belirttiler. Said-i Nursi
adını taşıyan tabelayı indirerek
yerine Uğur Muracu adını taşıyan
tabelayı çakan Erdoğan ve Çağiar,
FP'nin iktidarda olduğu ilçe ve
beldeleri Suudı kentlerine çevirdiğini
vurguladılar.
FP'li belediyenin Çetin Emeç
Parkı'nın adını da Dr. Sadık Ahmet
olarak değiştirdiğıni ifade eden tP
adaylan. "Bürün bu isimler sokak
direklerine çakılırken Cumhuriyetin
kavmakamlan. savcüan nerdevdiler?
Bu isimler beledivenin ilgüi
kunıllannda kabul edilirken özeUikle
kendini sol parti olarak niteleyen
partiierimizuı belediye meclis uvefcri
nerede>dfler" diye sordular.
Irtica merkezi
Ümranıye'nin irticai bir merkez
haline getirildiğini dile getiren
iP'liler, "Ümraniye bir Cumhuriyet
kenti olmaktan çıkanhnışor.
trticanın kaksi ve FP'nin oy
deposudur. Ümraniye ve bağh
beideieıi aynı zamanda birer
yokuzluk cenneti. Alemdağ
Caddesi'nde okuL cami ve bkık
apartmanlaıia iç içe 15 benzinlik
bulunuyor. Bunlann sadece 3'ü
ruhsaÜL Ümraniye rantçuar ve FP'H
yandaşlan tarafindan talan edilmiş
durumda" diye konuştular.
Tepki çeken isimler
Ümraniye'deki bazı sokaklann adlan
şöyle: Selamet, Refah, Fazilet,
Türban, Abdülhamit, Hilal, tslam,
Dergâh, Cami, Şûra, Akıncılar,
Hicaz. Derviş, Cihat, Cuma, Tevhid,
Oruç, Sahur, tftar, Eyyübi, Hafiz,
Karamolla, Ramazan, Mücahit,
Feza, Ribat, Uhud, Biat, Üveyz,
Akit, Ekber, Kamet, Ezan, Hilal,
Ensar, Miraç, Aksa, Namaz.
tP tstanbul tl Başkanı luran Özlü de
dün yaptığı basın toplantısmda, ÎP
Eyüp ilçe yöneticisi ve belediye
meclisi 1. sıra adayı Cansd
Kişioğhı'na ait finna önceki gece
molotofkokteyli atıldığını bildirdi.
özlü, tstanbul Valiliği'nin olayın
faillerinı bir an önce yargı önüne
çıkarmasım istedi.
tşçi Partililer Ümraniye'nin irticanın oy deposuna dönüştürüldüğünü söylediler.
Uzmanlara göre, güvenin yeniden kazandırılması gerekiyor
Tolitikacıya güvensizlik, sistemi zedeler'
İSTANBUL(ANKA)-
Toplumbılimcıler ve psikiyatrlar, en
küçük bir tartışmanın kavgaya
dönüştüğü, maçlarda insanlann
birbirlerine bıçak çektiği,
miUetvekillerinin Meclis'te kavga
çıkardığı Türkiye'de sisteme olan
güvenin yeniden kazandırılması
gerektiğıne dikkat çekiyorlar. IÜ
Çapa Tıp Fakültesi Psikiyatri
Anabilün Dalı Başkanı Prof. Dr.
Sedat Ozkan, politikaya ve siyasi
liderlere olan güvensizlığin bir an
önce aşılması gerektiğini bildirdi.
"tnsanlar liderlere güvenmez,
umutiannı kaybederse, sağnkh
demokratik sistem içinde çözüm
üretilebileceğiııe olan guven
kaybolursa başka mekanizmalar
devreye girer" dıyen Özkan,
katılımcı demokratik sisteme
güvenin yeniden kazandınlmasının
önemli olduğunu söyledi. Tek
yoL." benzeri söylemlerin ve fanatik
yöneticilerin sistemi zedelediğini de
bildiren Özkan, politikacılara,
reklam ajanslan ile oluşturulan
imajdan ziyade kişilik ve kimliğin
önemli olduğu mesajını gönderdi.
Özkan, "A>m mimik hareketieri belU
bir kişide fantastik bir anlam,
büyüklük ifade ederken diğerinde
çok anlamsız durabilir" dedi.
Can YüceJ - Her zaman potrtikanın içinde okhım.
Can Yücel: Çıkış
Misakımilli yolu
ASUMAN
ABACIOĞLU
İZMİR-
ÖDP'nin
tzmır 1.
bölge 1. sıra milletvekili
adayı şair Can Yücel, Tür-
kiye'de depolıtize olmuş
halkı tekrar siyasete çek-
me zamanının geldiğini
belirterek, aksı takdırde
gelir dağılımmdaki bozul-
mantn artacağını, ışlerin
büsbütün kötüye gidece-
ğini söyledi.
Yücel. "Bu batağa tam
olaraksaplanmadan, kan-
ser metaztas olmadan, ya-
sal demokratik yoMan bir
müdahalenin zamanı gei-
miştir. Bu müdahalenin
kaynağı ise kiüelerin siva-
sallaştınlnıası yolundan
geçer'' d^dı.
Urla Özbek'teki evinde
çalışmalarını sürdüren
Yücel'le, yaklaşan seçim-
ler ve Türkiye'deki politik
duruma ilişkin söyleştik.
Her zaman potitik
Politikaya atılmasmın
söz konusu olmadığını,
"BenkendimiDildimbUe-
1 poiitikanın içindeyim"
sözleriyle dıle getiren Yü-
cel, ömrü boyunca politi-
kadan aynlmadığını, şair
ve yazar olarak hıçbır za-
man poiitikanın dışında
düşünmediğıni vurguladı.
1960'h yıllarda Türkiye
tşçi Partisi'nde görev al-
dığını, "doğal olarak"
hapse de girdiğinı kayde-
den Yücel, "içine kapanıp
bir köseyeçekümeyen" ay-
dınlann başına bela geldi-
ğine, bela gelınce de ınsa-
nın "istemese de politize"
olduğuna dikkat çektı.
ÖDP'yi,
tt
çokgenç,gay-
rem, çok uyanık, Türki-
ye'nin gereksinme duydu-
ğu bir örgütienme hadise-
a* diye nitelendiren Yü-
cel, bu hareketin, Türki-
ye'nin siyasi bünyesmde
yaşamsal bir eksikliği de
doldurmak üzere başladı-
ğını söyledi.
Türkiye'deki siyasal
arenada şimdiye kadar et-
kin olan partilenn burjuva
partilen olduğunu, "orta-
nın solu" görüşünü savu-
nan partilerin de artık ta-
mamen buriuvalaşarak ay-
nı zamanda "uhısal parti"
olmaktan uzaklaştıklannı
vTirgulayan Can Yücel,
partisinin "katıhma bir
demokrasi" çerçevesi
içinde, kapalı bir parti
bünyesini "geoiş bir halk
nareketine" çevirme göre-
vini üstlendiğini söyledi.
tkıncı çıkış yolunun da,
Türkiye'de solun varlığıru
ortaya koymak, solun tek-
rar siyasete katılımını sağ-
lamaktan geçnğını kayde-
den Yücel, sözlerini şöyle
sürdürdü:
u
Bu hareket, bir bakt-
ma solun. iştiraki miDi ira-
de denilen Müdafaa-i Hu-
kuk'u getirmişolan kurtu-
luş,bağımsızlıkanlayışuun
tekrar yerieştirilmesidir.
Globalleşme denen ano-
maiinin, çarpıklığın ve
gayri ulusal poiitikanın ye-
rine, bağımsızlığa daya-
nan, halkın çıkaıiannı bir
bütün halinde birleştire-
cekbirliğin,devtetvesiya-
sa anlayışınuı yerleşmesi
lazımdır. Aksi halde kor-
kunc bir çöküş başbunak-
tadır. Çıkış. Misakımilli
yoludur. Ben buna bütün
sevinüihgiyle' Mıstıkı Mil-
liye' diyoram. Buçerçeve-
de yeni bir kurtulus anb-
yışının getirihnesi gerekir.
Yani halkın doğrudan doğ-
ruya siyasete kanlmasıyla
sağlanacak yeni bir de-
mokrasi ve adeta kurtulus,
bağımsızlık siyasetidir, sa-
vaşımıdır. Bağımsızlığına
duyaıiı bütün aydınlanyla
haika acık. aynı zamanda
bir kafaca uyanısın başian-
gıadu-bu."
'ÖDPtopariayacak'
ÖDP'nin, "eğerkazaya
uğramazsa", solu toparla-
yabiiecegi gibi, Atatürkçü
Kurtulus Savaşı'ndaki
mılli mücadele ruhuyla
ileriye dönük yeni bir Tür-
kiye'nin okışumunu geti-
recek bir bünyenin kurul-
masuu sağlayacağını kay-
deden Yücel, bunun öte-
sinde "Büyük Türkiye"
sözünün bir anlamı olma-
dığını savundu. Yücel,
sözlerini, "Hâlâ bizimki-
ler 'Bir Türk cıhana bedel'
diyoriar ama 1 dolar da
370 bin Türk Lirası'na be-
deldir. Ondan dolayı da
büyüklük taslamanm bir
manası yoktur" diye ta-
mamladı.
İP liderine görüş engeli
Erdoğan'a serbest
Perinçek'e yasak
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - tşçi Partisi
Genel Başkanı Doğu Pe-
rinçek'ı, eşi Şule Perinçek
ile ziyaret etmek isteyen
tP lstanbul belediye baş-
kan adayı Ünal Erdoğan'a
savcı tarafindan izin veril-
medi.
Şule Perinçek ile Ünal
Erdoğan, Perinçek'i ziya-
ret için önceki gün Hay-
mana'ya gitti. Perinçek ve
Erdoğan izin alabilmek
için adliye, jandarma ve
cezaevine uğradıktan son-
ra, nöbetçi savcı Erkan
Buyruk'un görevi başın-
da olmadığını gördüler.
Buyruk'un evine giden tş-
çi Partililerden, eşi olduğu
için yalnızca Şule Perin-
çek'in görüşmesine izin
verildi. Savcı, soyadı tut-
madığı için Ünal Erdo-
ğan'a izin vermedi.
Şule Pennçek, eski
FP'h belediye başkanı Re-
cep Tayyip Erdoğan'ı ce-
zaevinde ziyaret eden yüz-
lerce kişiye izin verildiği-
ni anımsatarak kendileri-
ne uygulanan "çifte stan-
darda" tepki gösterdi. Pe-
nnçek, şunian söyledi:
"Kırklarelf nde ayn ya-
salar mı yürürlükte, ayn
mevzuat mı uygulamyor?
Tayyip Erdoğan'ı ziyaret
eden yüzlerce kişinin soya-
dı tutuyormu? Sırnnımaf-
yaya, tarikatiara, ABD'ye
dayayanlann kapısı açdı-
yor, benim suranmada bir
sava kapıyı kapabyor.
Şimdiye kadar hiçbir özel
talepte bulunmadık. ama
buna isyan ediyomz. Özel
bir nedenden dolayı değil,
Türkiye demokrasisizede-
lendiği için.- Dd gün önce
Bülent Ecevit esimle bir-
likte düşünce suçlusu ola-
rak yanyoriardı. Ben de
RahşanHanım'lakuyruk-
ta beküyordum. tküniz de
düşünce suçlusu yakmı
olarak beldiyorduk. İki
gün sonra ne olacağı belli
ohnaz, bunun kundlannı
şimdiden saptamamız ge-
rekiyor."