24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MAYIS 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYTA KULTUR 13 Devlet Tiyatrolan 41 bin kilometre yol katedecek, 17 değişik oyun 212 kez sahnelenecek Büyük Anadolu Turnesi başlıyorANKARA (Cumburiyet Bii- rosu)-Devlet Tiyatrolan: 15Ma- yıs'ta başlayacak olan Büyük Anadolu Tumesi, Çocuk Oyun- lan İlçe ve Köy Bahar Şenlıkle- ri ile 80 il. 62 ilçe \e 25 köye tı- yatroyu taşıyacak. 17 değişik oyunun 212 kez sahneleneceğı turneler ıçin 41 bin kilometre y- ol katedilecek. Devlet Tiyatrolan Genel Mü- dürii Bozkurt Kuruç, düzenledı- ğı basın toplantısında, venı açı- lan tiyatro bırimlerıne ışaret ederken "Buralardakisanatçıla- nnuzm kadrotan hazır, sınav lan yapıkü. Maliye BakanhğTndan vize alınmasuıdan sonra bu sa- natçılar bidm maiımız olarak Devlet Tiyatrolan iivesi olarak çaüşmaya başlayacaklar" dedi. Yurtdışı turneleri Kuruç, 1997-1998 sezonunda 64*ü yerli, 37'sı yabancı ve 14'ü çocuk oyunu olmak üzere top- lam 115 yapıtın sahnelendiğıni bildirdi. Kuruç'un verdiği bılgi- ye göre 1998 Eylül-Ekım ayla- nnda. Konya Devlet Tıyatrosu "Nalmlar" oyunuyla Romanya- Moldova'ya, \'an Devlet Tiyat- rosu "San Naciye"ile Bulgaris- tan ve Makedonya'ya, Erzurum Devlet Tiyatrosu * Yunus Emre" ile Türkmenistan'a, Ankara Devlet Tiyatrosu "Tunarhane Kaçkım" ile Azerbeycan'a. U 4. Murat" ile de Gürcistan-Ba- tum'aturnedüzenleyecek. lzmır Devlet Tiyatrosu'nun mayıs ayında "Cengiz Hanın Bisikleti" adlı oyunuyla Kınm'a yapacağı turnenin göriişmelerı de halen sürüyor. >u yıl yedincisi düzenlenen 'Büyük Anadolu Turnesi' Cumhuriyet'in kuruluşunun 75.yıldönümü kutlamalan içine alındı. Turne kapsamında Çocuk Oyunlan 11 ve Köy Bahar Şenlikleri ile 80 il, 62 ilçe ve 25 köyde oyunlar sahnelenecek. Kuruç. tiyatrolara bu yıl 80sa- natçı alındığını bildınrken işsiz konsen atuvar mezunu kalmadı- ğını sa\undu. Teknık kadro sı- navlarının da hazıran yadatem- muz avında açilacağını bildiren Kuruç. Devlet Tıyatrolan'nın özel tıyatrolarayardımcı olmadı- ğı yönündekı eleştınlen yanıtlar- ken "Sanatçı desteği. dekor, kos- tüm gibi ihtivaç gösternıeleri du- rumunda elimizden geldiğiııce gi- dermeve çalışıyoruz. Turne sıra- sında da sahnelerimizi onlara 5 miKon gibi cü/j bir rakamla açı- voruz" dıye konuştu. Bu vıl vedincisı düzenlenen "Büyük Anadolu Turnesi*1 , Cumhunyet'in kuruluşunun 75. yıldönümü kutlamalan içıne alındı. Turne sırasında 17 yapıtla 80 il. 62 ilçe ve 25 köyde 212 tem- sil verilecek. 550 kışinın görev alacağı turne. 100 mılyar liraya mal olacak. 17 otobüs \e 17 kamyonun kullanılacağt turne için 10 bin adet broşür. 34 adet bez ve 2.500 adet normal afiş bastınlarak il, ilçe ve köylere gönderildi. 15 Mayıs-16 Hazıran tarihleri arasında yapılacak olan Büyük Anadolu Turnesi ile Ço- euk Oyunlan İlçe ve Köy Bahar Şenlikleri'nin programı şöyle: Ankara Devlet Tivatrosu- \'a- tan Vahut Namık Kemal: Van. Tatvan. Bitlis. Siirt, Batman. Mardin. Şırnak ve Hakkân Tımartıane Kaçkını: Erzu- rum, Patnos, Ağn. Doğubeyazıt. Iğdır, Ardahan ve Kars. Rumuz Goncagül: Nasrettin Hoca, Köselı. Akdoğan. Kara- gedik. Abazlı, Türkobası. Mülk- köyu. Kozayagı. Uruş ve Yeşi- löz. Adana Devlet Tiyatrosu- SU- vanlı Kadınlar: Gaziantep. Şan- lıurfa. Diyarbakır. Muş, Bıngol. Tuncelı. Elazığ. Malatya ve Adı- yaman. Antaly a Devlet Tiyatrosu- Mi- safir: Trabzon, Artvin. Hopa, Pa- zar. Rıze. Gümüşhane. Bayburt ve Erzıncan. İzmır Devlet Tiyatrosu-Çü Horoz: Tirebolu, Giresun. Ordu. Fatsa. Ünye, Çarşamba, Samsun, Bafra. Sinop, Çonım ve Çankı- n İstanbul Devlet Tiyatrosu- Bir Anarşistin Kaza Sonucu Öliimü: Ankara. Polatlı, Sivrihisar, Bol- vadın, Afyon. Sandıklı, Dinar. Uşak ve Eskişehir. * Kozalar Ölüler Konuşmak İs- terler: Kavsen. Sı\as. Tokat. Turhal. Zıle, Amasya, Yozgat ve Kınkkale. Trabzon Devlet Tiyatrosu- Çocuğum: Gaziantep, Kahra- manmaraş. Osmanıye, Kılıs, Ha- tay. lskenderun, Dörtyol, Adana, Erdemli, İçel ve Tarsus. Diyarbakır Devlet Tiyatrosu- Kaç Baba Kaç: Kırşehir, Hacı- bektaş. Ürgüp. Nevşehir, Aksa- ray. Niğde. Ereğlı. Karaman, Seydişehir. Beyşehir, Akşehir ve Kony a. Sıvas Devlet Tiyatrosu- Viınus Emre: Isparta, Burdur, Korkute- li. Alanya. Manavgat, Antalya, Ka$. Fethiye. Köyceğiz, Marma- ris, Mugla. Bodrum, Milas ve Denızlı. Bursa De\ Iet Tiyatrosu- Göz- lerimi Kapannı Vazifemi Yapa- run: Bolu, Gerede. Karabük, Kastamonu, Bartın, Zonguldak. Ereğlı. Devrek \e Düzce. Konya De\let Tiyatrosu- Türkmen Düğünü: Bursa. Ine- göl. Bozüyuk. Iznik. Yalova, Gölcük. Gebze. Kocaeli, Sakar- ya ve Bilecik. Erzurum Devlet Tiyatrosu- BirŞehnazOyun: lzmır. Aydın. Kuşadası. Çeşme. Manısa, Alı- ağa. Bergama, Ayvalık. Edremit, Balıkesır, Tavşanlı ve Kütahya. V'an Devlet Tiyatrosu - San Naciye: istanbul. Çoriu. Lülebur- gaz. Kırklareli, Edirne. Keşan, Çanakkale. Gökçeada, Gelibolu, Şarköv \e Tekirdağ. lzmır ve Antalya Tiyatrolan - Savaş Düşierimi Çaldı: Kumlu- ca. Finike. Kaie. Kaş. Fethiye, Elmalı. Korkutelı, Antalya, Eğ- rıdere. Kavaklıdere. Yeşilçam. Gökdere ve Beşyo! Hedef, gençler ve daha fazla yurtiçi ve yurtdışı konserleri Şürselyorumuyla Lucio DallaAnkara'daKüMr Servisi- Italya'nın dünyaca ünlü pop sanatçısı Lucio Dalla. lS.UIuslararası Ankara Müzik Festhalı kapsamında An- karaJılann karşısmaçikacak. Son yirmi yıhn en yoğun şürsel şarkıla- nn yazan ve yorumcusu olarak tüm Avru- pa ve Gûney Amerika'da ün yapan Lucio Dalla, çok küçük yaşlarda müziğe ilgi duy- du ve on dört yaşmda değişik caz grupla- nnda müzik yapmaya başladı. Şarkı söy- lemeye ilk defa 1964 yıhnda baştayan Dal- la uzun süre "soul" müziğin etkısı altm- daydı. Ardından deneysel anlatnda "beat" tarzınayöneldi ve 1971 yılmda "BabyJe- s«s" ile çok satış yaptı. Bunu, "Main Squ- are", "The Gknt and the Utte G irT. "Ita- ca" gibi hâiâ çok sevüen şarkılar ızledi. 1974-1977 yıllan arasında Lucio Dalla. tamamen yön değiştirerek konseT ile mili- tan tiyatro arası gösterilerle sahneye çık- maya başladı. Ünlü Bolonyah şaırRober- to Rovera ile tanışması ile sanat yaşamm- da yeni bir döneme girdi. Roversi ile baş- layan uzun ve verimli işbirliğinin etkisi ile çalışmalannda daha çok insanlığın günü- müzde karşı karşıya geldiği sorunlan ko- nu aldı. 1988 yıhnda. sanatçı Morandi ile ttal- ya'nın en güzel sanat şehirlerinde çıktıgı turnede, özellikle Syracusa'daki Yunan Ti- yatrosu'nda gerçekleşen ve televizyon ta- rafindan naklen yayımlanan muhteşem ve unutulmaz konserde o zamana kadar hiç- bır pop sanatçısının göımediği ilgiyı gör- dü. 1990 yıhnda Dalla. çıktıgı televizyon prograrhında değişik bir bale grubu eşli- ğinde ''BeHare of the VVoir* adlı parçasıy- la dinleyicilertni şaşırttı. Hemen ardından "Change" albümü piyasaya çıktı. Daha sonra uzun bir turne ve "Henna7 ' adh al- büm bunu izledi. Onlü sanatçı Lucio Dalla, merkezi Bo- lonya'da bulunan "Presang" adlı kavıt ve prodüksıyon şirketinde etkinliklerini sûr- dürürken. film müzikleri besteliyor ve il- ginç televizyon programlan hazırlıyor. 19% yıhnda çıkan "Song" adh albüm ise son çalışması. İtalyan Kültür Heyeti'nin katkılanyia bu akşam saat 2O.3O'da MEB Şûra Salo- nu'nda gerçekleşecek olan konserin bilet fıyatı 2.500. 000 TL. Aynntılı bilgi ve bi- letler Sevda Cenap And Müzik Vakfi. Mil- li Piyango ldaresi Gişesi. DKNY ve Bü- vülü Fener'den edınebilir. Kültür Servisi-1998 Ba- har Turnesi kapsamında. 20 Nısan - 7 Mayıs tarihlen ara- sısdabeş ayn kentte konser- leTveren Borusan 9da Or- kesrrası. 9 Mayıs'ta Cemal Reşit Rey Konser Salo- nu"nda verdıği konserle tur- neyı tamamladı. Bahar Turnesfnın son, CRR Gençlik Festivali'nin ilk konserinı \eren Borusan Oda Orkestrası. bu konserde genç pıyanist Özgür A)- dın'a eşlik ettı. Borusan Oda Orkestrası, 1998 Bahar Turnesi'nde ağırhklı olarak gençlerle bır- likteoldu. İlk olarak Eskişe- hır'de. Anadolu Üniversite- si'nin 40. kuruluş yıldönü- mü kapsamında sahneye çı- kan orkestra. Kaysen'de Er- ciyes Lnhersitesi'nin 20. kuruluş vıldönümünü kutla- dı. Klasik Batı müzığinin daha genış kitlelerce benim- senmesme katkıda bulun- mak amacıyla kurulan Bo- rusan Oda Orkestrası'nın hedeflennden bin de. Ana- doluda öğrenım gören lise ve ünıversite öğrencılerinın kültür ve sanat yaşamını zengınleştirmek... Orkestranın daimı şefliğı- ni. uzun yıllardırTürkıye'yı klasik müzik alanında basa- nyla temsıl etmiş bir sanat- çı olan Saim Akçıi üstienı- yor. Cretken müzısven kışı- liğıyle dikkat çeken Akçıl, bugüne dek çok sajıda or- kestranın kurulu<> aşamasın- dagörev aldı. Akçıl'dan, Bo- rusan Oda Orkestrası'nın 'Bahar Turnesi'nı değerlen- dirmesim ıstedık. - Savın Akçıt Borusan O- da Orkestrası ile 20 Nisan'- dan bu vana Anadolu'v u do- • Borusan Oda Orkestrası. Bahar Turnesi kapsamında Anadolu'daki müzikseverlerle coşkulu bir buluşma yaşadı. Daimi şefSaim Alcçıl, yurtiçi konserler kadar yurtdışı turnelerine de ağırlık vereceklerinı söylüyor. laşıvor: çeşitli kentlerimizde müzikseverlerle buluşuyor- sunuz. Turne nasıl geçti? İz- lenimlerinizi kısaca aktanr mısınız? Eskişehir Anadolu Cnı- versıtesi kampusundakı konser salonunda \erdiğı- miz konser ılgı \c beğeniy- le ızlendi. Gerek genç flüt sanatçımız BültntEvcü'ın ı- kı ılave 'bis'parçası çalma- sı. gerek orkestramızın kon- ser sonunda dört ılave parça- sı çalması \e gerekse kon- serde hazır bulunan yerli. yabancı değerlı müzısvenle- rin ve bazı dinlevıcılerin teb- riklen. beğenı kanıtlandır sanınm. Afyonkarahısar'da da aynı tepkılerle karşılaş- tık. Tamamen dolu olan sa- londa bırçok kişınin. ayakta ızlediğı konserı keza yine avaktaalkışlaması. ılavepar- çalar. imzaalabilmekıçinsı- ra\a gıren gençlenn >üzie- nndekı mutluluk. bızlerin kültür hızmeti yapmanın kı- sancıvla bütünleştı. - Son yıHarda peşi sıra kur- duğunuz orkestralaıia gün- demdcsiniz. MülkıŞeiüer O- da Orkestrası, KaradenizO- da Orkestrasi-. Bu girişimle- re imza atarken hedefleriniz Borusan Oda Orkestrası'nın daimi şefl Saim Akçıl. TURHA1V GlfRKAN Yaklaşık kırk yıldır Yeşilçam"ın daracık eğn büğrükaldınmlannda, figüran kahvele- rinde, film setlerinde. sınemayla ıç ıçe. ku- cak kucağa ömür geçıren ufacık. çelimsız. kı- nlgan bir küçük adam şimdi artık yok. Türk sineması, gerek yazar, gerek oyuncu olarak canını dişine takarak 40 yıl uğraş veren bir emektannı daha yıtirdı. Sinema yazan. eleş- tirmen. karakter oyuncusu Ha>Tİ Caner. 62 yaşında acı bir fınalle yasama \eda etti. Ya- pavalnız yaşadığı Taksim Kazancılar Yoku- şu'ndaki evinden koma halinde ve siroz ta- rusıyla kaldınldığı Ilkyardım Hastanesı"nde bir daha yogun bakımdan çıkamadı. Aşın derecede duygusal. ıçtenlıklı. içıne lcapanık, ama arkadaş canlısı Caner, yaşamı bo\unca yalmzlıga gömülmüştü. Cenazesı- ne bıle gıdemediğı çok sevdığı annesinın ölü- münden sonra bir yalnızlıkkahramanınadö- ni$müştü. Bırçok kez âşık olmuş. ama mut- luluk bulamamıştı. Beyoğlu'nun köhne otel ocalannda yaşamını içki kadehleriyle pav la- şaakimsesiz sanatçının tek tutkusu sinemay - dı Zamanzaman büyük bir karamsarlığadü- şîip yaşama küserek tam üç kez dünyamız- Bir Hayri Caner vardı dan av rılmay a kalkışması. onun nasıl bir ruh halı içinde olduğunu göstenr. Katıksız bir sinema tutkunuydu. Her gü- nü. her saati değil her anı sinemavdı. Set iş- çısınden vönetmenıne. fıgüranından başo- yuncusuna dek tüm film emekçılenyle kımi zamarı kamera önünde. kimi zaman arkasm- da ve tümüyle sinemanm kalbmde acılı ama coşkulu bir yaşantı tükettı. Kısacık boyundan ötürü Yeşilçam'da 'Parmak Çocuk' olarak anıhr. bu yüzden aşağshk duvgusuna kapıl- dığı okırdu. Bir Antalya Festıvali'nde Ek- rem Bora'nın şaka yollu 'Hayri sen cikletten mi çıktın?' esprisi uzun kahkalara neden ol- muş tu. 10 Haziran 1936'da İstanbul'da doğan Hayn Caner. ortaokuldan sonra gıttığı Çapa Eğıtım Enstıtüsü'nü yanm bıraktı. Berber çıraklığı. sımitçılik, avukat kâtiplıği, fotoğ- rafçılık yaptı. 19501ı yıllardaamatör olarak Yıldız Dergısı'nde sinema yazıları. Türkıye Spor, Günlük Spor gazetelennde kısaöykü- ler yazdı. 19601ı yıllarda Sı-Sa, AS (Akade- mık Sinema) adlı sinema dergilerinde yöne- ticılik. yazarhk yaptı. 1970lerde Sinema, 1980'lerde FılmMarket, Video Haber der- gilerinde 'Hayri Caner'in TSot Defteri' başlı- ğı altında yazılar yazdı. Akşam. Hürrıyet. Günaydın, Sabah gazetlerinin magazin say- falannda ve eklerinde sayısız sinema yazısı ve eleştirisi yayımlandı. Ölümünden önce haftahk Stratejı dergısınde çalışıyordu. Hayri Caner'm yasammı, sinema yazarlı- ğı ve karakter oyunculuğu olarak ikı bölünıe ayırmak gerek. Ancak o yazarhğı ve oyun- culuğu aynı eşıt tutkuyla biriikte sürdürme- yı başarmış bir kışıydi. Film setlerinde göz- îemlenne dayanan sinema anılannı 1995"te 'Veşilçanı Filmleri' adlı hoş, cana yakın. dü- şündürücü bir kitapta topladı. 'Veşil Gözlü Melek' adlı bir de romanı var. Hayri Caner, Metin Erksan'ın önerısiyle 1962'de 'Mahalle Arkadaşlan' fılmınde si- nema oyunculuğuna başladı. Değişik fizığı ve yeteneğı ile karakter rollerinin aranan oyuncusu oldu Güldürii rolleriyle ilgi çekti. Sınemamızda kendı küçük amaetkısıyle an- lamlı bir ovuncu tıpi yarattı. 1962'de 'Vur Gözünün Ustüne' fılmınde yönetmenliğı, 1967'de 'Aslan Yürekli Reşat'ta yapımcılığı denedı. 1974'te "T> Film Theater Academy of London'da sinema egıtımı almak ıçin bü- yük umutlarla gıttıği Londra'da. tüm dostla- nndanveülkesindenuzak 7 yıl boyunca22.5 pounda lokantalarda bulaşıkçılık yaptı. Utancmdan yakınlarına film çevırdiği yo- lunda mektuplar, kartlar yolladı. Başlıca filmleri: 1960'larda Belalı Torun, Elalem Ne Der, Külhan Aşkı, Geçti Buranın Pazan. Yığıtler Yatağı, Vleçhule Gidenler. KelebeklerÇıft Lçar, Geçım Dünyası. Aşk- lann En Güzeli. Hostes Hanım, Kocaoğlan. Sevişmek Yasak. Vlurtaza, Sana Dönmeye- ceğım; 1970'lerde Erkeklık Öldü mü Abıler, Hesabı Görelım. Ikısi de Zımba. Kader. Hü- daverdı; 1980'lerde Ve Recep ve Zehra ve Aşye. Gırgırıyede Büyük Seçim. Güldürme Benı. Halk Düşmanı, Karanfilli Nacıye. Ek- mek Eideıı Su Gölden. Herşeyım Sensın, Kızlar Sınıfı Yarışıyor. Ben Vlılyarder Deği- lım, Kader Böyle lstedı. nelerdi; bunlann ne kadan- na ulaşabildiniz? Yurda kesın dönüş yaptı- ğım 1981 yılından ben ke- man hocalığım. solıst olarak verdığım konserler yanı sıra genç sanatçılan bir araya ge- tırerek oda orkestralan oluş- turmaya ve Avrupa'nın çe- şıtlı ülkelennde edindiğım deneyımleri ülkemın genç- lerine aktarmaya çalıştım. Hiçbir destek olmaksızın hatta çeşıtlı kösteklere rağ- men yılmadan çalışmalan- mı sürdürdüm. Bugün için bu gırişımler doğrultusunda. hedefe gıden çağdaş uygar- lık yolunda bir hav li yol ka- tettiğimi söyleyebılırim. Bo- rusan Oda Orkestrası ve L luslararası Karadeniz Oda Orkestrası bu uğraşlann ve bmkimlerın profesyonel meyvelendırdıvebilinm. Bu meyve veren ağacın gübre ve suyunu veren kişi veya kuruluşlar olmasa sözünü ettığım orkestralann yaşa- ması mümkün olamazdı - Borusan Oda Orkestra- sı genç bir orkestra olmasına rağmen son derece hıztı bir tempo> la içine girdiği klasik müzik ortamınuzda. > ükse- len başan graflği\le dikkat çekiyor. Bu orkestrayla ilgili hedefkrinizden söz eder mi- siniz? Borusan Oda Orkestra- sı'yla gerçekleştinmek iste- dığımız hedeflere her kon- ser ve konser turnelerimizle bıraz daha yaklaşıyoruz. Önümüzdeki sezonda genç- lere ve Anadolu'da yaşayan sanatsever insanlanmıza da- ha çok açılmak ıstiyoruz. CD çahşmamız yanı sıra yurtdışmda da konserler yapmayı planlıyoruz. Yaptı- ğımız her CD'de bir Türk so- lısti ve bir Türk besteci yer alıyor. Ülkemizın ulusal ve evrensel müzik yaşamına eli- mizden geldiği kadar katkı- da bulunmaya çalışıyoruz. BUAŞAMADA ŞÜKRAN KURDAKUL Sait Faik'In Okuru Olmak Istanbul'u kirli bir gömlek gibi sırtımdan atarak Burgaz'a indim, karşımda düş dünyasının Sait Faik'i. Kahvesinde oturmuş, vapurdan çıkanlara bakıyor sanki. Eski bir yazıya aşağı yukarı böyle başladığımı anımsıyorum. Şimdi, çağını kirli bir gömlek gibi sırtından çı- karma becerisi göstermeden Sait Faik'in dünya- sına giremezsin demek geliyor içimden. Yabancılaşma sıfır noktasına gelmiş çünkü o dünyada. Öyleyse, ne işi var kendisiyle, çevresiyle, ülke- sini kuşatanlarla hesaplaşmayı göze alamayan- ların Sait Faik'in yarattığı evrende? Öykülerınde kendisi gibi, bıze de uzaktan ba- kan adamlardan değil ki o. Öyle bir kışilığin var olduğuna inanamadıklan- mızdan, akıl erdiremediklerimizden. Kimilerinin tepki duyacağını bile bile yazaca- ğım. Kolay değil, Sait Faik soyundan yaratı adam- larının okuru olmak... Yazmasan da, yazamasan da o kahredıci çile- yi duyabiliyor musun? Korktuğu zamanlardaki korku, tepki duyduğu zamanlardaki başkaldırı ısteği, yargıç karşısına götürüldüğü zamanlardaki asabiyetı, paslanmış dili, renginiyitirmişgözleri,adanın "muhtekir" pa- ra babalanyla karşılaştıkça beynini döven düşün- ce bombalan yer aldı mı yaşamının öyküsünde? Sait Faik'in okurusun demektir. Sana küstüğü için yazmadığı oldu aylarca. Aranızdan birine inandığı için gizlemedi "Zehir Yeşili"ne benzettiğini Istanbul'u. Köprünün kalabalığında namuslu gözlerinı gör- düğü için umutlandı. Adada sevgilınle el ele koşarken, karşısına çı- kıverdiğin bir pazar günü neşesmi buldu yeniden. ••• Sait Faik'te "Seni bırakmayan nedir" diye sor- salar, gözümü kırpmadan vereceğım yanıt tek sözcükten ibaret olacaktır. - Tümceleri. "Hiçbir şey söylemeden yüzüme baktı. Şimdi bana öyle geliyorki, sankiyüzüme birgün birge- ce baktı." "Iki kadehcik rakı Mercan Usta ile." "Nereden gelirse gelsin, dağlardan, kuşlardan, denızden, insandan, hayvandan, ottan, böcek- ten, çıçekten. Gelsin de nereden gelirse gelsin. Bir hişt hışt sesı gelmedimi fena. Geldıkten son- ra yaşasın çiçekler, böcekler, insan oğullan..." Yeniden okuma heveslerımizı çıçeği burnunda tutan tümceleri midir Sait Faık öyküsünün? Bu- nu bılemem ama, öykülerdekı o hem dumanlı, hem ışıl ışıl, hem buruk, hem tadına doyulmaz ha- vayı o tümcelerin yarattığını söyleyebilirim. Ten- halıktan kalabalığa, bir kışilerden çok kişilere doğ- ru insanı alıp götüren elinızle tutacak gibi oldu- ğunuz hava o tümcelerin eseridir. ••• Kalabalıktan değil, kalabalığı etkileyen güçle- rin yarattığı pislikten kaçmaya çalışıyordu Sait Faık. Baudelaire gibi. Bir yazımda anımsatmıştım. Ernest Fischer, Baudelaire'in burjuva dünya- sındakı yozlaşmadan, sonu ölüm de getırse, kaç- mayı ısteyecek kadar etkılendiğini yazmıştı. Ben- ce Sait Faik'i, okuyacağımız satırlarda somutlan- dığı gibi, çıleden çıkaran aynı yozlaşmanın Istan- bul'casıdır. "Bu şehır artık şehre benzemeli. Ama nasıl? Nasıl mı? Sen mi çare düşüneceksin? Gülerim. Ama sen, evvela sen, sen yazıcı, bırak eşekliğı ar- tık. " Ahmet Haşim'ın ünlü dizesindeki ilk sözcüğü değiştirerek okumaya var mısınız? "Sait'i anlamayan nes/e âşina değiliz." Yılmaz Güney Filmleri Toplu Gösterisi • Kültür Servisi - BÜ Sinema Kulübü. Murat Dikmen Salonu'nda bugün saat 16.00'da Engin Ayça, Yüksel Aksu ve Ahmet Soner'ın katılacağı 'Yılmaz Güney ve Sınemasına Daır" konulu bir panel ve yann saat 16.00'da Tuncel Kurtız, Muzaffer Hiçdurmaz ve Yılmaz Güney 'in dostlannın katılacağı 'Yılmaz Güney'ın Bakışını Bugüne Taşımak" konulu bir söyleşı gerçekîeştınyor. Etkinlik kapsamında 15 Mayıs tanhine kadar Güney "ın "Endışe", "Sürii". 'Umut'. 'Arkadaş' "Duvar", 'Ağit'. "Düşman", "Zavallılar" ve 'Ağıt' fılmlerinın göstenmi de yer alıyor. Üniversıte Sanat Bayramı çereçevesinde gerçekleştirilen etkinlıklerle Yılmaz Güney ve sınemasının yeniden Türkiye gündemine sokulması amaçlanıyor. Rahime Henden'in şiir kitabı çıktı • Kültür Servisi - Rahime Henden'in "Kahkasız Bebelerim" (1994), 'Barıkat Çiçekleri" (1996) kitaplanndan sonra üçüncü şıir kitabı *Gül Yangını Yürek' yayımlandı. Henden kitapta emekçi insanın toplumsal boyutlu sorunlannı şiirleştirirken, bunun bireysel yansımalannı. insanın duygu dünyasındaki etkilerini de şiirine katıyor. Aksanat Prodüksıyon Tiyatrosu'nun sergılediğı ALACAKLILAR oyunundakı rolü ile Afıfejale 1998 Tiyatro Ödülleh En İyi Kadın Oyuncu Ödülü Tilbe Sararia venlmıştır. Kendısını tebnk eder, sanat yaşamında başarılannın devamını dılerız. AKBANK S a n a t ı n S a n a t ç ı n ı n Y < ı n ı n d a
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle