Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 NfSAN 1998 SALI
HABERLER
Karatepe'nin 3
yıla kadar
hapsi isteniyop
• ANKARA (AA) - An-
kara 2 No'lu DGM'nin du-
ruşma savcısı Ünal Haney,
kapatılan RP'nin 21 Aralık
1997'de yapılan genişletil-
miş Kayseri ll Divan Ku-
rulu toplantısındaki konuş-
masında, "Halkj. sınıf. ırR.
din. mezhep veya bölge
farklılığı gözeterek kin ve
düşmanlığa açıkça tahrik
ettiği" gerekçesiyle yargı-
lanan sanık Şûkrü Karate-
pe'nin, 1 yıldan 3 yıla ka-
dar hapis cezasına mah-
kûm edilmesini talep etti.
Deniz Yıldm-98
Tatbikatı
• ANKARA (AA) - Deniz
Kuvvetleri Komutaniığı'nın
1998yıhplanlı
tatbikatlanndan olan Deniz
Yıldızı-98 taktik tatbikatı
başladı. Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı'ndan yapılan
acıklamaya göre, Marmara
ve Karadeniz'de icra
edilecek olan taktik
tatbikata, Türk Deniz
Kuvvetleri'ne mensup
muhrip \e firkateynler,
denizaltı gemileri,
hücumbotlar, mayın tarama
gemileri, yardımcı gemiler.
helikopterler. sahil
güvenlik botlan ile av ve
av-bombardıman uçaklan
katılacak. Yabancı
gözlemcilerin de davet
edildiği tatbikat süresince,
çeşitli muhabere ve komuta
usulleri denenecek. Deniz
ve Hava Kuvvetleri
arasında koordinasyon ve
işbirliği geliştirilecek, fiili
silah atışlan yapılacak.
Çiller-Perinçek
davası
• ANKARA (AA)-
Ankara 28. Asliye Hukuk
Mahkemesi, Aydınlık
dergisinde yayımlanan bir
yazı ve yaptığı basın
açıklamasında DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller'in
kişilik haklanna hakaret
ettiği gerekçesiyle, İP
Genel Başkanı Doğu
Perincek'i 600 milyon lira
tazminat ödemeye mahkûm
etti. Davanın bugünkü
karar duruşmasjnda,
Perinçek'in avukatı aynı
konuyla ilgili olarak
müvekkili hakkında ceza
davası açıldığını belirterek,
bu davanın sonucunun
beklenmesini istedi. Ancak
İP Genel Merkezi
aleyhinde açılan davanın
reddine karar v eren
mahkeme, Perinçek
hakkındaki da\anın ise
kısmen kabulüne karar
vererek, 600 milyon lira
manevi tazmınatın olay
tarihinden itibaren
uygulanacak yasal faiziyle
birlikte Çiller'e
verilmesınin
kararlaştınldığını açıkladı.
Şeker'in
• ANKARA (AA)-
TBMM Başkanı Hikmet
Çetin, eski Devlet Bakanı
ve DYP Bilecik Millervekili
Bahattin Şeker'in askerlik
durumu ile ilgili olarak,
"Mazbatayı YSK verdiği
için, yetkinin de YSK'de
olacağı kanaatindeyım"
dedi. Çetin. gazetecilerin,
Bahattin Şeker'in askerlik
durumu ile ilgili sorulannı
yanıtlarken, Milli Savunma
BakanlığVnın konuya
ilişkin yazısının TBMM'ye
geldığini ve konuyu
hukukçulara incelettirdiğini
söyledi.
Avukatlara ret
• ANKARA (AA)-
"Şeriata Karşı Kadın
Yürüyüşü"nü düzenleyen
eski Çağdaş Hukukçular
Derneği (ÇHD) Genel
Başkanı avukat Şenal
Sanhan ile yürüyüşün
organizasyonunda göre\
alan ve yürüyüşe katılan
bayan avukatlann, bu
yürüyüş ile ilgili
yayımlanan bir haberde.
kişilik haklanna saldında
bulunulduğu gerekçesiyle,
Zaman gazetesi. gazetenin
Sorumlu Yazıişleri Müdürü
Mehmet Ergene \ e yazar
Tamer Korkmaz hakkında
açtıklan 350 milyon liralık
manevi tazminat davası
reddedildi. Ankara 1.
Asliye Hukuk
Mahkemesi "nde göriilen
davanın karar duruşmasında
yargıç, davalılardan
Korkmaz'ın, dava konusu
yazıda şeriat ile ilgili olarak
düşüncelerini açıkladığını.
davacılann şahsma yönelik
direkt olarak manevi
tazminatı gerektirir haksız
flilde bulunmadığını
belirterek davanın
reddedildiğini açıkladı.
Mimozalar açarken Ege adalannda..
Bayramda
nereye gidelimi
tartışırken
Ege adalannda
karar kılıyoruz.
Tam bize göre
bir hedef. Hem
ziyaret, hem ticaret
(gezip görme
anlamında). hem de
tarih; ne de olsa 400
yıllık bir geçmiş, bir
tarihsel miras var o
adalarda...
Bunu göreceğiz,
araşbracağız
verinde.
Bir yeryüzü cennetiCUNEYTAKALIN
Ege adalan bir yeryüzü cenneti. Yu-
nanlılar kadar tuhzme yatkın millet az
bulumır. Herkese. özelhkle gençlere ve
müte\azı bir bütçe ile güzel bir tatil
vapmak iste\enlere tavsive olunur.
~W~^ ayramda nereye gitmeli? Bende-
t J nız. 'gözünü alışveriş hırsı bürü-
I ~\ müş'lerden değilim. Paris'te ne
JL^r ışim var? Öyleyse ne yapmalı? Pe-
kâlâ bir taşla ıkı kuş vurulabilir; hem kafa-
yı dinlendireceğimiz hem de gezip görebi-
leceğimiz yerler bulmalı. diye düşünüyoruz
arkadaşım LmitŞenesen ile. Dahası var; son
yıllarda ânz olan bir takıntı. 'Adriyatik'ten
Çin Seddi'ne kadar uzanan coğrafyadaki
Türk dünyasını yakından tanımaya itiyor
beni...
Arnav utluk çok hoş olabilır dıye aklımız-
dan geçirirken. lşkodrah öğrencim Sida'nın
"Bizim oralarda henüz kargaşa devam edi-
yor"' uyansı üzerine Arnav utluk projemizi
şımdilik kaydıyla ertelıyoruz.
tstanbul'dan atlayıp Odesa'ya, Kınm'a
mı gitsek? Bu proje ıçın havalar yeteri ka-
dar sıcak görünmüyor... Bu projeyi de bir
yaz başına erteleyip 'Ege adalan'nda karar
kılıyoruz. Tam bize göre bir hedef. Hem zi-
yaret, hem ticaret (gezip görme anlamın-
, da), hem de tarih; ne de olsa 400 yıllık bir
geçmiş, bir tarihsel miras var o adalarda...
Bunu göreceğiz. araştıracağız yerinde."
Tam yola çıkarken sev gili MinaUrgan'ın
'Anılar'ında değindiği bir konu, karanmızı
iyıce pekiştirmemıze neden oluyor "Rum-
lar havatı seven insanlardır. Bi/ içki icince ağ-
lanz, Rumlar içki içince oynamaya başlar-
lar." Eh. bu satırlardan sonra Adalar'a gide-
ceğız, el mahkûm.
"Nereye gitmeli" sorusuna yanıt bulmak
ıyı de yetmiyor. Çiinkii Yunanlılarbizim gı-
bi ada fakın birülke değil; binlerce Ege ada-
sı var. Ikincı soru, nereden başlamalı? Mev-
sım nedeniyle kuzey adalan (Taşoz. Sema-
direk) olmaz; en iyisi 'Oniki Adalar'a ya-
kın bir adadan başlamak. Araştınp ettikten
sonra Kuşadası'nın karşısındaki Samos'tan
giriş yapmaya karar venyoruz.
Bir kez Samos yeşıl. güzel bir ada olarak
biliniyor. tkıncisi. daha sonraki adımdahem
Ege'yi ortadan katederek 'Siklados'lara.
hem de güneye 'Oniki Adalar'a ulaşmaya
elverişli. "Hatta oradan Girit'e bile girebi-
liriz" şeklinde konuşmalar geçiyor aramız-
da. Sonunda rota kabaca belirlenıyor: Istı-
kamet Samos. ilk hedef Samos"un burnunun
dibindeki Kuşadası.
Acentelere. turlara hiç yüz vermiyoruz.
Muazzam yatak kapasıtesi ile Yunan adala-
nnın 'mimozalar açarken' bize yatacak bir
yer bulacağından emıniz. Biraz heyecanlı
olsun diye. sonucu hemen belirtmeyeceğim.
Soranlara. u
Egeadalannagjdiyonu"de-
yınce aldığım tepkiler, benı şaşırtıyor doğ-
rusu. Aklı başında, şovenlikle ilgili olmayan
kimi dostlar "Ne olur ne olmaz, kendinize
dikkat edin" uyarısında bulunuyorlar. Hay-
daaa. buyrun işte! Dikkatli olacakmışız. Bu
Yunanlılar adam mı yiyorlar yoksa?
Eski istanbul gibi...
3 Nisan 1998 sabahı Kuşadasfndan Sa-
mos'a hareket eden Türk bandıralı 'Prin-
cess' teknesinde bız. 5 Türk'ün yanı sıra on
kadar da yabancı var. Büyük çoğunluğu
Türkıye'ye gelip günübirliğine Samos'a ge-
çen yabancılar. Princess teknesinin dizel
motorunun gürültüsü yeri göğü inletiyor.
Ümıt'le ıkı kelımemuhabbetetmeye imkân
yok. Yahu bu bizim Kuşadalılar, insan mı ta-
şıyorlar hayvan mı bu tekneyle? Bu kıyas-
lamayı sık sık yapacağız. hazırlıklı olun.
Kuşadası'nın koca koca, üst üste apart-
manlan geride kalıyor (Kuşadası mahvol-
muş. benden söylemesi).
Kırk beş dakika sonra Samos'un kıyıla-
nna yaklaşıyoruz. Tek tük müstakil evler.
Sonra dağ yanlıyor sanki, çok korunaklı bir
limana geliyoruz. Yanm daire biçimindeki
bu liman Samos'un Vathy limanı. Koca li-
mana demırliyoruz. 'Limani'deki (Yunan-
ca liman) tek tekne. Türk bandıralı Princess
motoru (memlekette başka ad kalmamış
sanki). Pırıl pınl bir hava. Limani'nin kor-
donundaki kafelerde güneşlenen, vakit ge-
çiren Samoslular..
Samos/Vathy
Ümit'ın elındeki Jngilizce kitaptan 'Tu-
rizm Enformasyon'un limanın karşısında
Samos Tur olduğunu öğreniyoruz. Güler-
yüzlü bir genç kadın bize açık bir-ikı otelın
ve te*k pârisiyonun adYesını veriyor. *Ûre-
ams Pension' (Düşler Pansıyonu» hemen li-
manın üzerınde. Pansıyoncu güleryüzlü
Yorgo ile küçük bir pazarlıktan sonra el sı-
kışıyoruz. Bızim Hayal Pansiyon pınl pınl,
fazla bir lüksü yok, ama tek bir kusuru da
yok. Üstelık Yorgo güleryüzlü.
Odamızın balkonu limana bakıyor. Ken-
dimi bir an için Burgaz'da Alp'in evinde his-
sediyorum. Güneş tepelerın üzerınde yük-
seliyor. Manzara şahane Her şey güzel.
Pânsiyonun hemen altında Vathy'nin çar-
şısı... Temiz pak insanlar temiz pak dükkân-
lara. kafelere girip çıkıyor. Pıtagoras Mey-
danı'nda bir 'fastfood'cu buluyoruz. Bina-
nın önünde bırkaç mermer masa. zevklı ha-
sır iskemleler. tertemiz bir yeme-içme me-
kânı...
Aslında buraya 'fast food'cu demek doğ-
rudeğıl. 'ayaküzerindekanndoyunna'ye-
n demek daha doğru. Içerde elektrik ızga-
rasının önünde koca koca parçalardan olu-
şan döner kızanyor. yanı 'suvlaki'; domuz
dönenymış meğerse... Üç kunış verip güzel-
ce karnımızı doyurduktan ve karşılıklı 'ef-
harusto" (teşekkür) ve 'yassus'laştıktan (se-
lamlar) sonra, ıstirahateçekıyoruz. Mecbu-
n bir istirahat bu. Öğleden sonra dükkânlar
kapalı.
Ogeceyi limana hazırodamızdageçirdik-
ten sonra yanımızdakı kıtaplardan Samos'u
inceliyoruz. Nüfusu 40 bin, Vathy'nin 15
binmiş. ünlü matematikçı Pitagor'un mem-
leketiymiş. Yunanistan'm en güzel teknele-
ri, bu adada yapılırmış. En yüksek yen bın
metre imiş. Gerçekten de dağın doruğu kar-
la kaplı.
Araba kiralıyoruz. Çevresi 85 km.'lik
adayı bir güzel dolaşıyoruz. En yüksek nok-
tanın yakmındaki Manolakıs köyü, şirin bir
dağ köyü. Yanda sulan pınl pınl buz gıbi bir
' dere'aşağı doğfu çâğfayarak akıyor. tlerde-
kı Karlovarı limanı hoş bir yer. A'caba lima-
nın adı 'Karlı Cha'dan mı geliyor dıye ha-
yal gücümüzüzorluyoruz. Ancak ne Samos
Vathy, ne Karlovari'de tek bir Türk ızıne
rastlamıyoruz. Buna ilerde yeniden dönece-
ğiz.
Güzel günü adanın Anadolu'ya bakan yö-
nündeki Pitagorias limanındakı bir balıkçı
lokantasında güzel birakşam yemeği iletaç-
landınyoruz. Yediklcrimiz ıçtiklenmiz bi-
Yunan adalan, Türklerin her zaman ilgisini çekiyor.
zim olsun, sizlere gördüklerimizi anlatıyo-
ruz. En kolayından başlayalım; balık adla-
nndan: Barbuni (barbunya), kalamari (ka-
lamar). Bir ara îngilizceye vurup işi zora
koşuyoruz. Oktopus filan diye geveliyoruz.
Söylediklerimizi önce anlamayan garson
neden sonra bir 'haaaa!' çekiyor. Ahtapoti.
Evet! Ahtapot yaaaaa.
Ana fikir şu: Pitagorias'taki balıkçı lo-
kantalan hem güzel, hem temiz. hem de fı-
yatlan makul. Zaten Yunanistan'da insanı
sövüşlemeye kalkmıyorlar. Neyse o.
Kalimnos
Samos'a doyamıyoruz. Ama tek bir gül-
le de bahar geçmez ki... Ege Denizi'nin or-
tasında eşcinselleri ve gece hayatı ile ünlü
Mikonos'a mı gitsek, yoksa Siklados'lann
güzel adası Paros'a ya da Naksos'a mı geç-
sek?
Sonunda biraz da vapurun güzergâhına
teslim olarak Bodrum'un, daha doğrusu
Güllük Körfezi'nin açığındaki Kalimnos'a
geçmeye karar veriyoruz. Kalimnos 15 bin
kişilik bir balıkçı-süngerci adası. Oniki
Adalar'ın üçüncü büyük adası. Geçmişte
çok yoksulmuş, şimdilerde öyle görünmü-
yor.
Limanın arkasındaki Arhodeko ÖteİT'ne
yerleşiyoruz. Otelcı Türk olduğumuzu ög-
fenînc'e ıltıfat ediyor; otelın eskiden
(1912'den önce) Türk yönetımince resmı bı-
na olarak kullanıldığını öne sürüyor. hal-
yanlann da güzel caddeler yaptıklannı ek-
liyor. Yabancılara yaranmaya çalışan bir iş-
birhkçı mı? Çok konuşkan olduğu kesin.
Kalimnos yeşil Samos'tan farklı. Kaya-
lıklann üzerine oturtulmuş küçük, şirin. gü-
zel evlerden oluşuyor. lki dağın arasındakı
vadıde bağlık-bahçelık bir alan da var.
Lımanda dolaşan bir kamyonet. Ağzına
kadar balık. kalamar vb. dolu. Balık beda-
va burada...
Koca limanın önü kafelerle. balıkçı lo-
kantalanyla dolu... Çevrede fazla turist yok.
Daha çok Yunanlılann rağbet ettiği bir ta-
vemayadalıyoruz. Mönübelli. Bızim çoban
salatasının üzenne koca bırparça beyazpey-
nır oturtuyorlar. oluyor size 'Greek salad'
(Yunan salatası). Ve tabıi balık... Türk oldu-
ğumuzu fark eden balıkçı tipli orta yaşlıca
biri gülüyor, belleğıni zorlayarak bildig!
Türkçe kelimelerle sohbet başlatmaya çalı-
şıyor. Dedeağaçlı imiş. Keyifli keyifli gülü-
yor. Yaşamayı seven temiz pak insanlar, te-
miz pak, boyanmış, badanalanmış binalar.
bakımlı sokaklar. güzel kızlar, giyimi kuşa-
mı yerinde orta yaşlılar. balıketinde kadın-
lar. pınl pınl bir deniz. itiş-kakışın olmadı-
ğı bir ortam... "Eski İstanbul gibi" diye tep-
ki veriyor bunları dinleyen bir arkadaşım.
Ben de yazımın ılk bölümüne "Eski İstan-
bul Gibi" başlığını koymaya karar veriyo-
rum.
Kalimnos'u çok seviyoruz, tıpkı Samos'u
sevdiğimiz gibi. Ama bir de mümkün oldu-
ğunca çok ada görme hırsı var içimizde. Ka-
limnos'tan feribota atlayıp Kos'un (Istan-
köy) Matihari limanına, oradan da Kos ka-
sabasına geçiyoruz.
Sürecek
17si tutuklandı
Î5IFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: [email protected]
Binlerce insanın yaşamına mal
olan Kürt soaınunun çözümü için
şimdi koşullar daha efverişli. Ko-
nu artık bırasayış sorununun öte-
sınegeçtı. Artık, "Terörbtmeden,
demokratık çözüm olmaz" ge-
rekçelerinin de bir anlamı kalma-
dı. Devlet yetkılılerinin yaptığı
açıklamalardan, PKK'nin askeri
açıdan büyük ölçüde kontrol al-
tına aJındığı anlaşıl/yor. Şimdi da-
ha rahat koşullarda, enine boyu-
na tartışma ortamı yaratılabilir.
Böyle bir tartışmayı yapabilmek
için, öncelikle bugüne kadar oluş-
muş veya oluşturulmuş önyargı-
lardan sıynlmak gerekiyor.
Tartışmayı, "hainler, bölücüler"
ekseninden, banş için, birlik için,
özgürlük için iyiniyetli anlayışlann
ön plana çıktığı yeni bir eksene
kaydırmanın koşulları hâlâ olgun-
laşmadı mı?
Türkıye'nın u
Kürtsorunu"ö\ye
bir sorunu var mı, yok mu? Yok-
sa, Güneydoğu'daki "basın tunı"
sırasında koruculann sık sık dil-
lendirdiği, "Kürt sorunu yoktur,
terör sorunu vardır" türünden
AmanDikkatL
sözlerle sınırlı bir pencereden
olaylara bakmaya devam mı edi-
lecek?
Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz.
30 bine yakın ınsanımızın öldü-
ğü, binlerce köyün yakılıp yıkıldı-
ğı, milyonlarca insanın yerinden
yurdundan olduğu, acılarta dolu
bir 15 sene yaşadık. Acılar bu yö-
nüyle hâlâ sürüyor. Böyle bir ko-
nuda konuşmak ve yerteşik anla-
yışlardan farklı görüşler belirt-
mek, -haklı veya haksız- sıkıntıla-
ra neden oluyor. Özellikle evlatla-
nnı yitirmiş ana-babalann çektik-
leri acılar, onların duyariığı üzerin-
de dikkatli davranmak gerekiyor.
Ana-babalann yürek yangınla-
nnı söndürmek kolay değil. Unut-
mayalım ki, bu durum böyle de-
vam ettikçe, yeni yüreklenn yan-
masına da engel olamıyoruz.
Çünkü savaş, her gün yeni acılar
üretiyor. Şemdin Sakık'ın yaka-
lanması ve sorgulanmaya baş-
lanmasıyla birlikte, çıkan yeni tar-
tışmalar, yeni gerihmlere neden
oluyor. Medya böyle bir konuyu
ele alırken, önünü ardını hesap
etmek zorunda. Örneğin, "Şem-
din Sakık, affedilecekmi, edilme-
yecek mı" sorulannı gündeme
getirmek, bunu çocuklannı yitir-
miş ana-babalara sormak, hangi
akla hizmet ediyor, anlamak
mümkün değil.
Henüz, Sakık'ın ne ifade verdı-
ğinı bilmiyoruz. Yürürlükte zaten
bir pişmanlık yasası yok. Çıkan-
lacak bir yeni yasa, Sakık'ı ne öl-
çüde kapsayacak onu da bilmi-
yoruz. Bu durumda aiteleri devre-
ye sokmak ve acılı ınsanların,
duygusal tepkileriyle tansıyonu
yükseltmek, beiki izleyenlere il-
ginç gelebılir, ama yara kaşımak-
tan başka bir işe yaramaz. Böyle
konulan aileler üzerinden çözme-
ye çalışmak da, sağlıklı bir sonuç
doğurmaz.
Çünkü sorun Türkiye'nin soru-
nu, hepimizin sorunu. Bunu duy-
gularla değil, akılla, toplumun ge-
nel çıkarlanyla bağdaştırmak zo-
rundayız. Acılı hangi anne-baba
evladını öldürene karşı objektif
davranabılir? Aynı sorun Antal-
ya'da bir çatışmada öldürülen
PKK'liler konusunda da yaşanı-
yor. Öldürülen PKK'lilerin cenaze-
leri önce Manavgat'taki mezaria-
nndan çıkanlmak zorunda kalın-
dı. Başını bazı ülkücülerin çektiği
birtopluluk, bu çokduyariı konu-
yu bir anlamda sömürerek, gös-
terileryaptılar. işin içine aileler de
katılınca, çok dramatik bir tablo
ortaya çıktı.
Ailelerin tepkılerini anlamak
mümkün. Onların yürekleri yanı-
yor. Ancak toplum olarak bizlerin,
medyanın daha dikkatli davran-
ması gerekmez mi? Bu türden
haberlenn çoğaltılarak, tekrar
tekrar yayına sokulması, sonu-
nun nereye gıdeceğini bilemeye-
ceğimiz. yeni acılar yaratmaz mı?
Sonunda mezara gömülenler, ya-
şamını yitirmiş insanlar. Onlann
da anneleri babalan olduğunu
unutmamak gerekir. Böyle bir tır-
manış, bugüne kadar bunca ölü-
ye rağmen bir düşmanlığa dö-
nüşmemiş toplumsal ilişkileri
başka bir noktaya taşıyabilir. Ge-
rilim, bir Türk-Kürt çatışmasını
kışkırtabilir. Birileri böyle birçatış-
madan çeşitli çıkarlar umabihrler.
• • •
Aman dikkat! Demekten baş-
ka söyleyecek bir sözümüz yok.
Medyadaki haberci arkadaşlan-
mın da bu duyarlığı kaşımanın
yol açacağı sorunları değerlendı-
recekleri inancındayım. Çok kritik
birdönemecin eşiğinegeldik. Her
zamankinden daha fazla dikkate
ve özene ıhtiyaç duyulan bir or-
tamdayız. Aklı, sağduyuyu, ön
plana çıkaralım. küçük siyasi ve
grupsal çıkarlar uğruna, bedelıni
çok ağır ödeyeceğimiz sorum-
suzluklara meydan veımeyelim.
Çözüm ortamındayız, ıntikam
duyguları yerine, birlik ve kardeş-
lik bilincini geliştirelim. Aman dik-
kat!
HizbuHohçtlam
gözaçördmtyor
• Batman"da geçen hafta yaşanan şeriatçı
eylemlerden sonra gözaltına alınan 73
kişiden aralannda Yusuf Yardım adında
bir öğretmenin de bulunduğu 11 kişi,
tahrikçilik yaptıklan gerekçesiyle
çıkanldıklan mahkemece tutuklandı.
DİYARBAKIR (Cum-
huriyet Bürosu) - Batman
ve Solhan'da Hizbullah ör-
gütünün kışkırtmasıyla.
gövde göstensine dönüşen
şeriatçı eylemlerde gözal-
tına alınan 158 sanıktan
17'si çıkanldıklan mahke-
mece tutuklandı. Bat-
man "da cuma günü büyük
bir göstenye hazırlandık-
ları bildirilen şeriatçı
gruplann, Solhan'da da 23
Nisan'ı protesto için kam-
panya yürüttükleri bildiril-
dı.
Batman'da geçen hafta
yaşanan şeriatçı eylemler-
den sonra gözaltına alınan
73 kişiden aralannda Yu-
suf Yardım adında bir öğ-
retmenin de bulunduğu 11
kişi, tahnkçilik yaptıklan
gerekçesiyle çıkanldıklan
mahkemece tutuklandı.
Batman Emniyet Mü-
dürü Mehmet Emin Kür-
pe. Batman'da ızinsizgös-
teri ve yürüyüşlere katılan
kişilerin de, kımliklerinin
tek tek tespit edildiğini
söyledi. Gözaltına alınan
ve mahkemeye sevk edi-
lenlenn kimliklerinin bil-
gisayara kaydedildiğini
ifade eden Kürpe. şu bilgi-
leri verdi:
"Gösteri ve yürüyüşe
katılanlar saptanıvor. Bu
kişiler. bundan sonra resmi
dairelere giremeyecekler,
sınavı kazansalar bile, gü-
venlik soruşturmaları
olumsuz çıkar. Bu nedenle
gençleri uyanyorum. Tah-
riklere kapılmasınlar. Bir
daha bu tür yürüyüşlere
katılmasınlar. Bundan
sonra hata yapmasınJar."
Batman'da. önümüzde-
ki cuma günü şımdıye ka-
dar yapılan gösterilerden
daha çok katılımlı bir gös- f»
tennin orgamze edılmeye
çalışıldığı duyumlan üze-
rine, kentte çok yoğun gü-
venlik önlemleri alındığı
ve giriş çıkışlarda kimlik
kontrollerinin sıkılaştınl-
dığı öğrenildi. Yetkililer,
ızinsiz gösteri lere göz yu-
mulmayacağını, kışkırtıcı-
lık yapmak üzere hareke-
te geçebılecek Hizbullah-
çı "mobil timler" konu-
sunda da duyarlı oldukla-
nnı kaydettiler.
Bingöl'ün Solhan ilçe-
sinde de. şeriatçı slogan-
lar atarak kaymakamlığı
işgal etmek isterken gözal-
tına alınan 85 kişiden 6'sı
tutuklanarak cezaevine
konuldu. llçede şu an du-
rumun sakin olduğunu be-
lırten yetkililer. bazı aile-
lerde, gözaltı ve tutukla-
malara tepki göstermek
amacıyla birkaç gün son-
ra düzenlenecek 23 Nisan
etkınlıklennı "boykot et-
me" eğiliminin belirdiğı-
ne dikkat çektiler.
Bingöl Valisi Süleyman
Kamçı da, Solhan'da Cu-
ma günü yapılan izinsiz
gösteri ve yürüyüşle ilgili
olarak bazı maksatlı kişi-
lerin yanlış bilgi aktardık-
lanndan yakındı. Daha
sonra bazı maksatlı kişile-
rin "bir valinin de asla ko-
nuşmayacağı konulan ko-
nuştu" diye yanlış bilgiler
aktardıklarını anlatan
Kamçı. "Bendevletin vali-
siyim. Hizbullah örgütü
veya elemanlan asla Türk
Devleti'nin ve Türk mille-
tinin dostu olamaz. Örgüt,
Türk Devleti'ni yıkmak
için faaliyetlerini sürdür-
mektedir. Bövte bir örgüt
asla dcıst olmaz" dedi.
Kamçı. ilçede her türlü ön-
lemin alındığmı ve olay-
ılarla ilgili soFuşbırmamn
sürdürüldüğünü belırtth-
Türkiye-AB Karma Parlamento
Komisyonu çalışmalanna başladı
Siyasikonular
gündemdeyok
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu)- Türkiye-Av-
rupa Birliği (AB) Karma
Parlamento Komisyonu
(KPK). çalışmalannadün
Ankara'da başladı. Yılda
ikı kere bir araya gelen
komisyon. Türk hüküme-
tinin insan haklan. de-
mokratikleşme ve Kıbns
gibi konulan görüşmeme
kararı alması nedeniyle
sadece AB-Türkiye ve
gümriik birliği uygulama-
lannı ele aldı.
Türkiye-AB KPK top-
lantısı. dün Ankara'da
başladı. Çarşamba günü
düzenlenecek basın top-
lantısı ile sona erecek
olantoplantı kapsamında.
komisyon üyeleri dün Dı-
şişleri Bakanı İsmail
Cem. Dev let Bakanı Şük-
rü Sina Gürel tarafından
kabul edildiler.
Hükümetın 14 Ara-
lık'ta aldığı karar nede-
niyle insan haklan, de-
mokratikleşme. Güney-
doğu sorunu, Kıbns ve
Türk-Yunan sorunlannı
AB ile görüşmeme karan
kapsamında. komisyon
toplantısının ana hatlan-
nı. Türkiye-AB ilişkileri
ve gümriik birliği oluştu-
ruyor.
Toplantılara, KPK'nin
Avrupa Parlamentosu ka-
nadının eşbaşkanı. Avru-
pa Sosyalist Partisi üyesi
Pieter Dankert. eşbaşkan
yardımcılan Yeşiller Par-
tisi üyesi Claudia Roth ve
Avrupa Halk Partisi-Hı-
ristiyan Demokratlar'dan
Gerhard MJ. Deprez ve
Liberal Demokratlar, Sol-
da Birlik, Avrupa fçın
Birlik partilerinden tem-
silciler katılıyor. KPK'nin
TBMM kanadının baş-
kanlığınıiseANAPIMil-
letvekili Bülent Akarcalı
yapıyor. Heyet, Türk-lş
Başkanı BayramMeral'lc
de görüştü. Görüşmenin
Türkiye ile AB ilişkilerin-
de odaklandığını belirten
Meral, GB. Türkiye-Yu-
nanistan ve Almanya iliş-
kilerinin de ele alındığmı
kavdetti.
Misilleme başlattı
DYP'den gensoru ve
soruşturmayağmuru
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Genel Baş-
kan Tansu Çiller'e. Yüce
Divan yolunun açılması
ile sıkışan DYP, hüküme-
ti gensoru ve Meclıs so-
ruşturması yağmuruna
tuttu. Çiller hakkındaki
servet soruşturmasına
karşılık. Başbakan Mesut
da Başbakan Yılmaz hak-
kındaki 2. Meclis soruş-
turma önergesini geçen
hafta sonu TBMM Baş-
kanlığı'rıa sundular.
DYP grubu tarafından
yapılan yazılı açıklar
,a(
ja,
55. hükümetir
nuda önerge veren DYP.
Bayındırhk Bakanı Yaşar
Topçu hakkında otoyol
ihaleleri ve ANAP Bursa
Milletvekili İbrahim Ya-
aa'ya usulsüz arazi tahsi-
sine'onay verdiği gerekç
siyleikiayn gensoru ö
gesi \erdi-
DYP'liler.
Kurtköy Havaalanı
sinde usulsüzlük
Yazıct'
nırt
tçmeler
mcvkiindckt