01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 KASIM 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA TELEVIZYON 17 Sh«wTV 25.00 Tatlıses 'Aynalar2'de 5 ) KanaiD2o.2ol Rudyard Kipling dünyasına girmek için kaçırılmayacak bir fırsat T"V Senisi - Can Dümdar'm peçen -sezosı Shovv T\ "de ^ayıımlanan *"A\na- •ar"* belgestl'nın <ie\amı olan '*\>- nalar 2", İbrahim Tatlases'le baş ı>or. Be> bölümlük venı <diliırai> )e ekrana ge- iecek; olan beljesel p r o g r a m d a !97O"lerdesan£t>a- î>amına başlamıs \e I98ü>'Ierde star ol- muş bazı toplumsal idollerden \ ola ;ıka- rak 80lerin \e <?0'ların Türlcive- si'nin birpanoranıa- sı çizîlecek. Danışmanlığır.ı Can Kozanoğlu ve Prof. Dr. L nsal Os- ka>'ın üstlentiığı •'A\nalar2"nındı- ğer dört unlüsiı îse Sezen Aksu, Ktmal Sunal. Tanju Çolak \e Ahmttkava cla- cak. -"40 Dakika ' ile dörıüşümlü vavımlan- cak belgeselin ılk bclı- münde Tatlıses'in yas,- mövk.üsünün pjralelind kentlerin köyleştiği. ur.- ilk bölümü İbrahim avrıldı. besk yaşam tarzının tama- men yerleştiği \ e maddiya- tın her şevin önüne geçtığı W80" ler türkiyesi"ndende \eiitler sunuluvor. Ormanın Kitabı - The Jungle Book / Yönetmen: Stephen Sommers / Oyuncular: Jason Scott Lee, Sam Neill /1993 ABDyapımı. MURAT ÖZER Hindistan'ı \e orada va- şayan tngiliz azınhğı ilgi alanı olarak seçip kitaplann- da onlann yaşamlarını ay- rıntılı biçimde aktaran tngi- liz usta yazar Rudyard Kipling'in yapıtları sine- mayla sık sık buluşma ola- nağı bulmuştur. "Gunga Din" (1939), "Soldiers Three"(1951). "Elephant Boy*'(1937). "\VeeVVillie \Vinkie" (1937). "Kim ' (1950-1984). ••Caprains Courageous - Kahraman Kaptanlar'" (1937-1977). "The Light That Failed* (1939). "The Man Who VVould Be King - Kral Olacak Adam" (1975) gi- bi fılmlere dönüşen bu va- pıilar. sinemada edebi\at Uygarhk ve düşkırıkbğıuyarlamalarının ilginç, sev- re değer ömekleri olmav ı başarmışlardtr. Yazarın di- ğer bir yapıtı olan "The Jungle Book" ise üç kez sı- nemava uvarlanmıştır. l942"deZoltan Korda'nın yönetiminde. 1967"de VVolfgang Reitherman yö- netiminde animasvon t'or- matında ve son olarak da 1993'te Stephen Sommers tarafından sinemav ia buluş- turulmuştur. Bu akşam ızle- veceğimiz "Ormanın Ki- tabı" adlı film. kitabın 1993'te >apılan ııvarlaması. Fılmın öv küsü. birçoğumuz ıçin oldukça tanıdık. Çünkü çoğumuz çocukluğunuızda bu klasık kitabı okumuş \e Kipling armosferini duyunı- sama şansına kavu^musuz- dur. Doğumundan itibaren ortnanda hay\anlann ara- sında büvüven bir tıencın "çağdaş" dünyayla iletişi- mini \e düşkırıklıklarını yansıtan vapıt. güniimüz si- ncmasının teknolojik cam- bazlıklarının da yardımıvla rahatça izlenen bir film ol- mav ı başarıv or. Jason Scott Lee'nin kitabın kahrama- nıyla örtüşen görüntüsü. ya- pımın kozları arasında. Öi- ğer oyuncuların da ona yar- dımcı olduklarını \e fılme tempo kazandırdıklarını »özlemlivoruz. Rudvard Kipling'in üç kez sinemaya uyarlanan \apitinda, ormanda havvanların arasında bü\ü\en bir gencin çağdaş dünya) la tanışması konu edili\or. Kipling ın "sıcak" ve bi- raz da "uzak"dünyasına hâlâ girememış olanlar var- sa "Ormanın Kitabı" özellikle onlar için kaçırıl- mayacak birgösteri sinema- sı örneöı. İTRT2 1.10 Bir sevdû öyküsü TLRHANCIRK.AN Zeııuın aıle çoeuğuv yoksııl terzı kızın tutkul aşk ö> küsü. Metin Erl- san'ın I9 7 0"te Bülen Oran'ın senar\osunda~ yönettiĞ! "Sevenler Ö- mez". karase\da\a tııiı- lan. bundan kunufamaya ıkı ınsanın engeilerle d'ol aşk \c tutku motırlermı e açık ve dolaşlı biçimde ı^ le\en. iç dünyasındaki ça- kamıları vansıtan \apınıd;, ıki a\rı$ık toplum katını: getirdiğı > ok^ul-zcngın ik> lemı belırgınleşı\or. Kalıp ]a;>mi:j öbür se\da ö\küle rindcn büvük bırayrıcalıe bulunmayan duvgust: dramlarından bıri. Zengin aıle çocuğu Ke mal. terzı yanında çalışaı voksul kızı Nermın'le br Shov> TV 17.15 Sevenler Ölmez - Yönetmen: Metin Erksan / Oyuncular: Kartal Tibet, Fatma Girik, Muhterem Nur, Sevgi Can, Reha Yurdakul, Altan Günbay, Eva Bender, Avni Dilligil /1970, Akün Film yapımı. i^k serüvenine girer. Bir- bırlerini çılgınca seven jençlerin karşısına. ayrı toplum kesimlerinin getir- iığı zengin-\oksul ikilemi Jıkılir \ e bırle^melerini ön- er. Zengin çocuğun ana- wbası. e\ lerine gelin gele- ;ek voksul kızın toplumsal Jurumunu. soşluluk \e 'înurları> İa bağdaştıramaz. Piyano* , •• •• •• vırtuozu T\' Ser\ isi - Sezen Cumhur Önal'ın sundu- ğu "Miizik Yelpazesi", "İstekler"bölümünde \er alan Tito Puente'nin "Run Can Can"adlı ^ar- kısıyla başlıyor. "Mam- bo Kralları" adlı filmin de sarkı>ı olan bu parçamn ardından "S\veet"ten "Inner Circle" ile Ari- zona Dreams'ın "ln the Death Car"ı ekrana ge- lecek. Programın "Altın Sesler" bölümünde ünlü pıyanıst Richard Clay- derman\eralı\or. Sanat- çı. "BalladePour Adeli- ne", "America \N est Si- deSton", "Les Feuilles Mortes", "Elena" adlı papçayı orkestra eşjiginde seslendiriyor. Yapımın son bölümün- de Elvis Presley'in fılm- lerinden müzıkler >er alı- yor. Presley. "Harem Hall\day". "Kısmet", "My Desert Serenade" adlı parçalarını sö\lü>or. Murphy'nin geri tepen siliüu at>' 22.10 Eddie Murph) 'Boomerang'da, sonunda gönliinü kap- tıran hızlı bir çapkını o\nu>ur. Boomerang - Boomerang / Yönetmen: Reginald Hudlin / Oyuncular: Eddie Murhpy, Robin Givens, Halle Berry, David Alan Grier, Grace Jones, Fartha Kitt / 1992 ABD yapımı, 118 dakıka. TV Ser\ isi - Neu Yorkta vaşayan \e birkozmetik fir- masında pazarlama yöneti- cisi olarak çalışan zarif \e çapkın Marcus Graham'ın (Murph\ ) etrafındaki ka- dınlar. bu adamı kar^ı konul- maz derecede yakışıklı bu- lurlar. Oysa Marcus. meslek yas.amını ve kariyer geli^i- mini her ş.eyden üstün utar. se\gililerıvlecıddi ili^kilere gırmeyi hiç mi hiç düşün- mez. Ta ki karş.ısına. erkek- lere avnen onun kadınlara da\randığı gıbi da\ranan muhterem bir kadın çıkınca- > a kadar. Marcus"un çalıştı- ğı şirkete \ eni bir kadın mü- dür atanır Ha\lı disiplinlı biri olan bu alımlı kadın. genç adamı her açıdan zora koşma\a ba^lar. Daha da önemlisi. mesleğini roman- tikduNguların önünde tuttu- ğunu açıkça belırterek Mar- cus'un aklını başından alır... "Boomerang", kadın- erkek ilıskilerinden dem v u- ran \e bu ılişkileri operas- von masasına yatımıa der- dinde olan bir yapım. Ancak bu derdinı yeterince etkıli biçimde beyazperdeye yan- sıtanııyor. Müzık dünyasının ıkı bü- v ük zencı sanatçısının; Gra- ce Jones \c Eartha Kitt'ın "dışa\ urumcu"kompozis- yonları. belkı devapınıın en büvük kozları. Onlann gö- ründükleri sahnelerde "hır- çın" bir atmosfer hüküm sü- rüyor \e filmin tcmposu üst sınıra da>anı\or. Eddie Murphv'nin ö\kü- sünden uyarlanan "Boome- rang", kadın-erkek ılijkıle- rinin içıne girme >e\ dasında olmasına karşın. temelde güldürü sinemasının trükle- rı arasında gezini>or ve za- man zaman güldürmev ı ba- şaran bırçizgıde ilerliyor. MERCEKLEBAKINCA MAHMUT T. ÖNGÖREN Hangi Güvence? Bir zamanlar Adnan Menderes. Demokrat Partili milletvekillerine. "Siz isterseniz hilafeti bi- le gerigetirirsiniz' demiştı. Şimdi başbakanlık koltuğunda oturan Erba- kan'ın eşi de "istersem orduevine türbanımlagi- rerım".diyor. Birincisinin öngörüsü gerçekleşmedi. İkincisi şu ışi yapsın da görejim. Hayır, yapamayacaklar. Hilafet geri gelmeye- cek. Orduevine türbanla girebilmek de bir başa- rı değil. Kim bunlara engel olabilir? Herhangi bir askeri darbe mi? Gerçi darbe beklentisi devlet te- levizyonundan bile dışarıya taşmaktan kendini alamadı. Ama artık darbelerden destek umma- nın yolu da tıkanmış olmalıydı. Oysa hâlâ laikliği korumanın bir yolunun da askeri darbelerden geçtiğine inananlar var. Afganistan olayları şeriatın kestiği parmağın (artık başların demek gerekiyor) ne denli acıdığı- nı gösterdi ve ülkemizin yuvarlana yuvarlana ne- reye gittiği kaygısını daha da arttırdı. Ankara Üni- versitesi'nin açılışında da Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel, "laik ve demokratik cumhuri- yetin temınatı olarak ünıversitelerin" görüldüğü- nü vurguladı. Eğer üniversitelere böyle bir işley yüklenıyor- sa, 12 Eylül'den sonra ve özellikle YÖK dönemin- de neden bu kurumlarımız tahrip edildi? Neden kimi üniversitelerde şeriatçıların yuvalanmasına göz yumuldu? Neden hâlâ göz yumuluyor? Kal- dı ki demokrasinin güvencesi olarak salt üniver- siteler üzerinde mi durmak gerekır? Yargı, insan hakları, parlamento ve diğer kurumları da gözar- dı etmemek gerekir. Ya TRT? Laiklik mi elden gidiyor? Demokrasi mi karaya oturuyor? Demokratik anlayış ve uygulamaya sa- hip olması gereken resmi kurumlar raydan mı çı- kanlıyor? Işte TRT! Ad vermeden, hedef göster- meden. hiç kimseyi karalamadan demokratik- leşmenin temellerini anlatacak ve öğretecek ya- yınlarla TRT de bir "güv'ence"oluşturamaz mı? Oysa "demokratikleşme"y\ önemsemeyen ku- rumların başında her dönemde TRT yer almıştır. TRT. yayımlarında "demokratikleşme"ye ters dü- şen herhangi bir yayın yapmasa bıle, yerinde sa- yarak da "demokratıkleşme"öen giderek uzak- laşmıştır. Gerçı TRT'nin demokratıkleşmeye ters düşen yayımları da saymakla bitmeyecek değin çoktur. Ama eğer 12 Eylül'den sonra yozlaştırıl- mış ünıversitelerden şımdi bırdenbıre "demokra- tikleşme" yolunda bir "güvence" bekleniyorsa, aynı umutları TRT ıçin de beslemek gerekır. İşte bu nedenle de üniversitelerimizın ve TRT'nin özerkleştirilmesı üzennde yıllardan beri duruyoruz. Eğer bu ıki kurumumuz özerkleştiril- mezlerse, ne bizlere herhangi bir konuda "güven- ce" verebilirler ne de herhangi bir işe yarayabi- lirler. Bu kurumlarımız ve diğerlerı, dincilerın el- lerine geçmeseler bile, böyle ışlevsizlik peşinde koşturulurlarsa, sonunda "hilafet" de geri gelir, başbakanın eşi orduevine türbanla da girer. Önemli bir sinema kitabı: Jean Claude Carri- ere, "Sinemanın Gizli Dili" (Çeviren: Simten Gündeş) DER Yayınları, istanbul, 1995. KENT HABERLERI Gedikpaşa'da yaralama • İstanbul Haber Servsi -Eminönü'nde bir avakkabı ımalathanesineila.aklarmı istemeye gelen 3 ki^i. borçlu i>yen sahibı urarindan tabancayla varalandı. Olav verınegeerpülis ekiplerı. çatışma sonucu kamından ağır şe^ılce varalanan Rıdvan Kava'yı (38) İstanbul Cn\ e.-Mtesı Tıp Fakultesi Hastanesi'ne. sırtindan vırabnan Vakkas Sıl'i de Haseki Hastanesı"ne kafcrd- Bu yaralılartedavi altına alınırken olav sıravndıkolundan hafıf ^ekilde varalanan İsa Cengiz YerıdLrna da Haseki HastanesTnde vapılan tecı\ mn ardından ifadesinin alınabılmesi için Kumkap P^lıs Karakolu"na götürüldü. Avcılar'da kaza • İstanbul Haber Senisi - K.üçükçekmeceden istanbul yönüne gıden Mjstafa Tamaç (53) vönetimindeki 3-î YJG 9.: phkalı otomobıl. D-100 karayolu Gümiişpala MahalleM Mevkii'nde. yolun karşı tarafina geçmeve ça'ı^an 79 ya^ındaki Şükrü Çelpi^'e çarptı. Kazada a:ır varalanan Çelpiş. Tamaç tarafından götürüldüğii A.cıiar Candan Hastanesi'ndekı ilk tedav.sinın ardından İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültes Hastanesi'ne sevk edılirken volda öldü. Tamaç. gözahına alındı. Uyuşturucu satıcısı yakalandı • İstanbul Haber Ser\isi -Bevoglu'nda 6 gün önce kendısine a^ırı dozda eroın enjekte ederek ölen Okan Şernüz'e uvuşturucu macJeü ?.atan birkişi >akalandı. İstanbul Narkotik Şube Vıidürlüğü'nden vapılan açıklamava göre Dolapdcre'de 5 Kasım 1996 günü me\dana gelen olavla ılg;li vürütülen araştırmalar arasında Okan Şenyüz'ün. öiümüne sebep olduğu uyuşturucu madde>ı 'Ankaralı Hasan' lakabıyla tanman Zekâi Kızıltan'da^ aldığı tespit edildi. Uyuşturucu satıcılığı suçtııdan sabıkasinın bulunduğu anla^ılan Zekâi Kızıltan. ^orgusu sırasında eroin komasından ölen Okan Şcn\üz'e uvu^turucu madde sattığını itıraf etti. GATA'da yeni öğretim yılı • İstanbul Haber Ser\isi -Gülhane Askeri Tıp \kademisi Ha\darpas.a Ejitim Hastanesi'nde 1996-97 eğitım ve öğretim vılı dün törenle bas.ladı. Düzenlenen torende konuşan 1. Ordu k.omutanı Orgeneral Hüsevin Kıvnkoğlu. GATA Havdarpaşa Eğitım Hastanesi'nin. bir buçuk asırdır Türk Sılahh K.uv^etleri'ne \e Türk insanına hızmet ettiğini belirtti. GATA Havdarpaşa Eğitım Hastanesı Komutanı Prot". Tbp. Tuğgeneral Çetin Harmankava da Atatürk ilke ve mkılaplanna bağlı öğrencıler vetiştinneyi amaçladıklannı sövledi. Tören. ""Atatürk ve Eğitim"' koııulu açılış dersinin venlnıeM ile sona erdi. Canousel'de Atatürk'lü günlen • İstanbul Haber Senisi - Carousel alışvenş merkezı Atatürk'ü Anma Hattası kapsamında •.A'atürk'ün sevdiği şarkılar" konserıyle ""Atatürk ve Dohıabalıçe" belgeselı özel gösterimleri düzenledi. Carousel avnca genç-va^lı her ku^aktan zivaretçiyi \ta:ürk'ü anmava çağıran bir de ""Gazete Sayralarında 10 Kasım" sergısi gerçekleştirdi. Göç Çocukları Raponu' • İstanbul Haber Ser\isi -Çocuk \akfi adına Doç. Dr. Ahmet Bılgıli'nın hazırladığı ""Göç Çocuklan Raforu"'nda göçle kar^ı kar>ıva kalan aıleler \e co>cjkların çok bovutlu sorun haline geldikleri belırtilerek. bu çocuklar için ""acil eylenı planı" olii.-îurıılmaM üerektiûı bıldirıldı. İETT Genel Müdürü Kantarcı'nın otobüs şoförlerini küçümsemesine tepki gösterildi 6 IETT'de siyasi kadrolaşma dönemi' • Belediye-lş Sendikası İETT Taşıt Şubesi Sekreteri Şükrü Kütükçü, yeni yönetim zamanında işe ahnanlann yüzde 60'nın Rize-Pazar'dan olmasının dikkat çekici olduğunu vurgulayarak. işe ahnanlann çoğunun parti kanalıyla geldiğini öne sürdü. İstanbul Haber Servisi - İETT Genel Müdürü Muam- mer Kantarcı'nın "Bizim şoförlerin \iizde 73'ü ilko- kul mezunu. Kamvıından indirilip. otobüse bindiril- mişler" şeklindeki açıkla- ması şoförlerin tepkisine ne- den oldu. Beledive-lş Sendikası IETT Taşıt Şubesi Sekreteri Şükrü Kütükçü. genel müdürün açıklama- sının. şotor üvelerinin çalışma şev- kini ve morallerini bozduğunu be- lirtti. Kütükçü. "Otobüs şoforü ol- mak için vüksek okul me\cut de- ğildir" dedi. Kantarcfnın açıkla- masında. 1992-1993 vılında İETT'ye alınan şoförlerin hedef gösterildiğini belirten Kütükçü. bu şoförierin oldukça denev imli olduk- larını. başarı oranlarının, en azından Muammer Kantarcı döneminde alı- nan şotorlerden daha vüksek oldu- ğunu savundu. Kütükçü daha sonra şunları sövledı: "Ne şekilde işe alınırlarsa alın- sınlar otobüs şoförlerimiz günde 8 saat fiilen çalışarak İstanbul hal- kına hizmet sunmaktadırlar. Bu- na rağmen İETT Genel Müdürü baş harfleriyle aynı. Ko- misvon üveleri bu şekilde kendi aralarında anlaşıyor- lardı. Dört dörtlük zımba »ibi gençler \ardı. Askerli- ûini komando olarak \ap- nıış olanlar vardı. Ama on- lar alınmadı." Beledive-lş Sendikası İETT Taşıt Şubesi Malı Sek- reteri Tamer Keçeci de "Daire başkanları. müdür- ler bu işin ehli değifdedi. (ıcçmış vönetimler zamanın- da üst düzeyde vapılan değı- -ıklıklerın verdeği^tırmeden -reye gıtmedığıni ancak şım- dı çok farklı bir uvgulama yapıldığını anlatan Tamer Keçeci. sürekli bir kadrolaş- mava gidildiğini belirtti. 12 Beledi>e-İş Sendikası >öneticileri. İETT Genel Müdürü Muammer Kantar- d a i r e başkanının ve 52 mü- cı'nın şoförleri küçümsediği için istifasını istedi. (MEHMET DEMtRKAYA) Muammer Kantarcı'nın çalışanı- nı hor gören. küçümse>en be\a- natını kınıvııruz \e kendisini isti- faya da^et edijoruz." "Ağırük imam-hatiplilerde'' tETT'nın uvgulamalannı da ele^- tiren sendika vönetıcflen İETT'de büvük bir siyasi kadrola>ma vaşan- dığını öne sürdü. \en\ vönetım za- manında işe ahnanlann vüzde 60'nın Rize-Pazar'dan olmasının da dikkat çekici olduğunu vurgulavan Kütükçü. veni i^e ahnanlann çoğu- nun parti kanalıvla geldığını özel- lıkle Çarşambah Mahmut Etendı torpili ile gelenlerın "sekmeden" işe ahndığını ıddıa ettı. Varan. L lu- sov gibi firmalarda otobüs şotorlü- ğü tecnibesı olanların dahı işe alın- madığını. ağırlığın imam-hatip nıe- zunlarında olduâunu belinen Kü- tükçü. eleman alımlarında yaşanı- lanlan^övleanlattr "Şoforalımın- da çeşitli sınav lardan sonra bir de psiko tekniği u>gulanı\or. Bu u\- gulama gerçekten alınacak olan elemanların çeşitli durumlardaki tepkilerin ölçmekten çıktı. eleme makinesi durumuna geldi. Sınav- lardan çok başarılı olsa dahi bu- rada, istemedikleri adamı eli>or- lar. Gü\enlik elemanı alımı sınav- larına ben de gözlemci olarak ka- tıldım. Komis\on üvelerinin ara- larında '\1akina-Kimva', 'Süt Ku- rumu' gibi laflar ettiğini duvdum. Bu konuşmalara o anda bir an- lam veremedim. Ama sonradan fark ettim ki Makina-Kimva'nın baş harfleri Muammer Kantar- cı'nın baş harflerhle, Süt Kuru- mu'nun baş harfleri genel müdür muavini Siilevnıan Karaman'ın dürden 45 tanesinin dışandan geldiğini belırren Keçeci. "Kendi düşüncelerinden olnıava- na \aşam hakkı tanımıvorlar. Bunların vaptığı askeri dönemde. Dalan döneminde, Sözen döne- minde yapılmadı" dedi. İstemedikleri kişıv i. tş Yasasf nın 13 v e 14. maddesine da> anarak taz- mınatını vererek işten attıklarını id- dia eden Keçeci. bu şekilde v aklaşık 300 kişinin kov ulduğunu söy ledi. Yeni vönetim zamanında İETT've yaklaşık bin kişi ahndığı- nı. Iş ve Işçi Bulma Kurumu"nun aracıhğından kaçınmak ıçin de bel- de belediyelerden vatay geçişler yaptırıldığını anlatan sendika yöne- ticileri avnca. otobüslerin temizlik işini alan müteahhitlerin 13-15 ya- şında çocuklan çalıştırdığını. bu çocukların vaptığı temizlığin de veterli olmadıöını belırttiler. Mustafa Acıkalın İstanbul Bü>ükşehir Beledi\esi Genel Sekreteri Mustafa Acıkalın. 1997 \ılının "Isı Yalıtım Vılı' olacağını sövledi. (Fotoğraf: BARIŞ DOSTER) 'Batı'ya göre daha pahalıya ısınıyoruz' 17 kasımda başlayacak olan Diabet Haftası etkinliklerine 86 ülkeden temsilci katılacak Boğaz Köprüsü^nde şeker zinciri oluşturulacak İstanbul Haber Servisi - Dünya Diabet Günü'nde Boğaz Köprüsü "şeker köprüsü" olacak. 17 kasım günü Diabet Haftası etkinlıklerı kapsamında gerçekleştırilecek olan "Sevgi \e Şeker Zineiri"ne 86 ülkenın tcmsilcilerınin katılması beklenivor. Yürüyüşe katılmak ıçin ilk başvuruyu ise Italva ve Ermenistan vaptı. 14 kasım günü Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'ın vapacağı konuşmavla başlayacak olan Dünva Diabet Haftası. bu vıl pek çok veniliğe sahne olacak. Dünya Sağhk Teşkilatrnııı da katkılarıvla bu vıl Türkiye'de düzenlenen haftanın bu vılki nündcmı hasta hakları. Türkıve Divabet Eğitim ve Tedavi \ a'kfı Başkanı Prof. Dr. Temel N ılmaz ş.u bılgilerı verdi. "Bu >ıl. jeni şeker hastası olan çocuklar \e ileri yaşta ortaya çıkan şeker hastalarımn hakları ele alınacak. Batı'da, vani uvgar ülkelerde büvük oranda çözünılennıiş bir sorunun, Türkije'deki durumu tartışılacak. Ensülin bulunamadığı için ölümle karşılaşan çocuklarımızın bu imkân sağlandığında sağlıklı bir insan gibi güzel bir havat sürdürübileceği gözler önüne serilecek." Hafta kapsamında Anadolu Yakasf ndan Onakö\'e kadar ulııslarara.M kdtılımlı Sevızı ve Şeker Zinciri oluşturulacak. Zincire katılamavan iilkeler ise 1 'er dolar göndererek kendilerı ıçin bir nıurn vakılmasını sağlayabilecek. Avrıea bugiin başlavacak olan ilk ve ortadereceli okullardaki ^eker taranıasıv İa da öğrenci ve öğretmenler bilgilendırılecek. Tarama 6 A) devam edecek. İstanbul Haber Serv isi - İstanbul Büyükşehır Be- ledivesı Genel Sekreteri Mustafa Acıkalın. 199" yılını "Isı Salıtım Vılı* ilan ettiklerini belirtti ve "Bu konuda önce eğiti- me ağırlık \erecegiz \e tüketicivi bilinçlendire- ceğiz" dedi. Büvükşehir Beledıyesi Çevre Koruma ve Geli^tirme Daire Baş- kanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk ise önmüzdeki vıl kullanılan malzeme>i de tartışmava açacaklarını vurguladı ve "Hemşerile- rimize kaliteli malzemev i önerivoruz" dive konuş- tu. İstanbul Büvükşehir Be- ledıvesi tarafından düzen- lenen "1997 Isı Yalıtım "S • Iı Kanıpanvası Sunuş Toplantısı"nda konuşan Acıkalın. Istanbul'da 850 bin aboneden 700 bin ta- nesının gaz kullandığım. kömür kullanımının vılda 8 milyon tondan 3 mılvon tona indiğini v e kömür ka- litesinin arttığını savundu ve şöyle konuştu: "Kalorisi >üksek kon- santre komüriin kullanı- mı. daha az çöp. daha az nem demektir. 250 bin tane kamvonıın trafikte olmaması demektir. Biz Almanva'dan 2. Ameri- ka'dan 2.5. İs\eç'ten ise 3.6 kat pahalıva ısınıyo- ruz. Bunun parasal mali- >eti 25 trilvon lira. Bunu önlemek için öncelikle eğitime ağırlık vereceğiz. Paneller. kampanyalar ve okullarda verilecek se- minerlerle tüketicivi bi- linçlendireceğiz. \ alıtım- lı konutlarda doğalgaz kullanımını teşvik için indirimli tarife uygula- nıavı düşünü>oruz." P'rof. Dr. Öztürk ise ka- liteli ınalzeme kullanımı- na değinerek bina. pence- re. çatı ve boru yalıtımlan konusunda bilgi verdi. Öz- türk. "Duvarı nem, insa- nı gam yıkar*" sözünü anımsattı ve "Binalarda- ki toplam ısı kavbının v aklaşık vü/de 10-15'lik bir kısmı çatılarda, vüz- de 2ü'si pencerelerde me\dana gelivor. Sağlık- lı bir çatı valıtımıvla nemlenme. pencere > alı- tımıvla ha\a kirliliği ön- lenir. Çatı savesinde >a- kıttan vüzde 8 tasarruf sağlanır. hava kirliliği >üzde 10-15 oranında a/alır. Pencere > alıtımıv- İa da yüzde 20 v akıt tüke- timi sağlanır \eha\ a kir- liliği azalrr" div e konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle