Katalog

28MAYIS1993CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 15 GUNCEL CtJNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada hatta zaman zaman alacağı olumsuz kararı duyumsa- tan irdelemeler yapıyordu. Doğrusu. gün sayıyorduk. Beklenen dün gerçekleşti. Cindoruk, önceki gün Cumhurbaşkanı Demirel'i ziya- ret etti. Yarım saatlik görüşmeden sonra basına, Cumhurbaş- kanı 'yla 'iç siyaset konuşmadığını' söyledi. Ne var ki Cindoruk, Çankaya'yı ziyaretinden hemen birgün sonra çevresine bir gece önce duyurduğu kararını yazılı bir metinle açıkladı. Ikili görüşmeden sonra foto muhabirlerinin önüne çı- kan Demirel ile Cindoruk göze çarpar ölçüde neşesizdi, hatta suratları asıkti. Acaba gerçekten Demirel-Cindoruk görüşmesinde parti işlerine değinilmemiş miydi? Ya da DYP'ye genel başkan ve başbakan olmamasındaki gerekçeleri -yazılı metinde olduğu gibi- Cindoruk, Demirel'e açıklayınca, soğuk bir hava mı esmişti? Bugün için bu iki sorunun yanıtını almak zor, hatta ola- naksız. Ama siyaset bu, öyle bir gün gelir ki Cindoruk, Çankaya'daki görüşmede başbakanlığı nicin istemedi- ğini kamuoyuna anlatabilir. Ola ki Demirel, 'zamanıdır' diyerek Cindoruk'un ancak cumhurbaşkanının bugünkü konumunu sınırlayan yasal kimi istekierinin gerçekleş- mesi durumunda görev alabileceğini 'koşul' olarak öne sürdüğünü açıklayabilir. Kuşkusuz, sıralanan bu öğeler birer olasılık. Gerçekte Cindoruk, Demirel'in daha cumhurbaşkanı seçilmesin- den önceki günlerde tartışmaya açtığı 'uyum' görüşünü dün deyineliyor. O kadar ki geçmişte örnekleri görülen cumhurbaşka- nıyla başbakan arasındaki uyumsuzlukları anımsatıyor. Böylesine bir durumun önümüzdeki dönemde de var olacağına inanmışki, "SayınCumhurbaşkanı'nınetkile- diği ve temel politikalarda yönlendirdiği bir hükümetin, yeni bir yürütme organı kişiliği kazanması mümkün de- ğildir" diyor. Ya başka nedenler? Parti başkanlığıyla başbakanlık gibi, Türkiye koşulla- rında üstlenilmesi hayli zor görevleri alabilmesi için "cumhurbaşkanlığı kurumunun ağırlığmı, günlük siya- setle ilişkisini ve taraf olma durumunu gidermeyi" ön çözüm olarak gösteriyor. KısacasıCindoruk, herhangi bir makamaaday'olma- dığını yinelerken kimi çevrelerin önyargı diye niteleye- ceği bir çıkışla cumhurbaşkanıyla 'uyum sağlayamaya- cağını' ilan ediyor. Daha sonraki dönemde, ömeğin DYP'nin kasım ayın- daki olağan kongresinde aday olabilir mi? Soru, güncel- liğini bir süre daha koruyacak gibi görünüyor, ama bu süre içinde -ölüm dışında- cumhurbaşkanı değişmeye- ceğine ve cumhurbaşkanının anayasal hakları yeni ya- salarla düzenlenemeyeceğine göre kasım ayı projesi fazla değer taşımıyor. Bu önemli karara varırken Cindoruk'un, peşinden ko- şan, destek vaat eden, hatta son dakikaya dek adaylığın- da direnen DYP milletvekillerini en azından kırdığı söy- lenebilir. Bu, önemli bir nokta. Çevresinden kimilerinin, son bir iki gündür öteki adayları ziyaret ederek Cindoruk aleyhi- ne ağır ifadeler kullandıkları yaygındı. Cindoruk'un, görev kabul etmeyişine başka nedenle- rin de etken olduğu bir süredir zaten kulislerde tartışıhp irdeleniyordu. Demirel'den sonra hemen kendi kadrosunu işbaşına getirmeden partiyi yönetmek, çeşitli dalgalanmalara açık DYP grubuna tam egemen olabilmenin zorluğu, ko- alisyon hükümetiyle uyum içinde çalışmanın kural ve koşullarını sağlamak, Türkiye gibi enflasyondan teröre uzanan sorunlar yelpazesi olan bir ülkede görev yapa- bilmek... Cindoruk'un Çankaya ile uyumu aradığını söylerken bu önemli nedenleri de göz önünde tutmuş olması, el- bette güçlü olasılık. Işte bir örnek: DYP grubunda daha bugünden olağa- nüstü halin kalkmaması; tersine, sürmesi, dolaylı affı onaylamamak gibi eğilimler güçleniyor. DYP liderlik yarışı, Cindoruk'un kararından sonra da- ha renkleniyor. Çiller gibi, "adaylığın önümüzdeki günlerde uykusunu kaçıracak tek düşünce olduğunu" söyleyen hırslı siya- setçiler, şimdi, heveslerine heves katmışlardır. TÜRKİYEDE DÜNYADA OLAYLARIN ARDEVDAKİ GERÇEK • Baştarafi 1. Sayfada yaklaşımdır. Koalisyon hükümeti, bu tu- tumun ötesinde bir şey yapa- mazdı. Çünkü karanlığa kur- şun sıkmanın hiçbir yararı yoktjr. Biliniyordu ki PKK gü- veniirlikten yoksun bir yapı- ya sahiptir. PKK lideri Abdul- lah Ocalan'ın, örgütüne hakİTi olup olamayacağı da bellideğildi. Ateşkes süreci öcalan için bir snavdı. Bhgöl katliamı, terör örgü- tünCn durumunu saydamlaş- Tahsin YücePe ödül tırmıştır. PKK'nın içindeki dengeler, ilişkiler, hizipleşmeler, dağ- larda çeteleşmenin getirdiği dağınık düzenin ürünüdür. Bu durumda ateşkesin kun- daklanması, sonuçlarını da birlikte getirecektir. Eski tra- gedyalardakı gibi bir ikilemin içinde görünüyor PKK lideri; eğer Bingöl katliamı bilgisi- nin dışında yapılmışsa, lider- liği sözde kalıyor; eğer Bin- göl katliamı Ocalan'ın emriy- le yapılmışsa, PKK lideri, sözü ve özü birbirine ters bir adam durumuna düşüyor. Hükümet elbette bu gibi so- ruların yanıtlarını arayış için- de değildir; sorunları çözmek için gerekli adımları, kısa sü- ren ikircikli birsüreden sonra atmaya başlamışbr. • Biştarafi 1. Sayfada YücL 1960 yılında İstanbul Üniersitesı Edebiyat Fakültesi Fraısız ve Roman Dilleri Ede- biyaı Bölümü'nü bitirdi. 1961 yılınia aynı bölüme asistan ola- rak girdi. 1971'de doçent. 197i'de profesör oldu. Halen İstaıbul Üniversitesi'nde öğre- tim üyeliği görevini sürdüren Yüd'in ilk öykülen 195O'de VarJc Dergisi'nin yıllığı" Yeni Hücyeler'de çıkü. Daha sonra Yerüzü, Beraber, Mavi gibi derjlerde yayımlanan öyküle- rindt çocukluğundan tanıdığı GÜEydoğu insanını yansıttı. Bı ilk öykülerini, "Uçan Dai- rele' (1954) ve "Haney Yaşa- mal' (1955.1989) adlı kitaplar- da opladı." Haney Yaşamalı" 195 Sait Faik Hıkaye Arma- ğannı, l?58'de yayımlanan "Dşlerin Ölümü" 1959 Türk Dil<.urumu Hikaye Ödülü'nü kazndı. 1970'ten sonra yeni ara'şlara gırişen sanatçı, bu dö- nenJe yazdığı öykûlerini, Ya- şadılan Sonra (1%9), Dönü- şüm (1975), Vatandaş (1975), Ben ve Öteki (1983), Aykın Öy- küler (1989) adlı kitaplarda top- ladı. Tahsin Yücel deneme ve ince- leme türündeki eserlerle Türki- ye'de göstergebilimin öncüleri arasına girdi. 1%9 yüında kale- me aldığı doktora tezi "Berna- nos'un Düş Evreni" adb dokto- ra tezi Türkiye'de göstergebilim çalışmalannın ilk örneği sayüır. "İnsanbk Komedyası'nda Yüz- ler ve Bildiriler" adlı incelemesi 1972'de Fransa'da yayımlanan Yücel'in diğer inceleme ve dene- me kitaplan şunlardır: Dil Dev- rimi ve Sonuçlan (1968-1983), Yazın ve Yaşam (1976-1983), Yapısalahk (1982), Yazının Sınırlan (1982), Eleştirinin ABC'si (1991). 1993 Orhan Ke- mal Roman Ödülü'ne layık gö- rûlen " Peygamberin Son Beş Günü"(1992), Yücel'in ilk ro- manı. Tören, 10 Haziran 1993 per- şembe günü saat 14.30'da Ga- zeteciler Cemiyeti Lokali'nde yapılacak Meteorolojı Işlerı Genel Muduriuğu nden alınan bılgıye gore, yurdun doğu kesımlerı parçalı buiutiu. Doğu ve Guneydoğu Anadolu bolge- lerının doğusu sağanak ve yer yer gokümltulu sağanak yağışlt, otekı yerter az bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklığı artmaya devam edecek Denızlerımızde ruzgar, akdenızdegünbatısı vekarayel 6ı- ğer derızlenmızde kıWe ve lodostarı 2-4 kuvvetınde, saatte 4-16 de- mz mılı hızla esacek Van Golü'nde hava, çok bulutlu ve sağanak yağışh geçecek Adana Alyon Ağrı Ankara Anîafya Aydın Bursa Canakkale Dryarbakır Edırne Eraurum Eskışenir Istanbul Izmır Kars Kcxıya Sarr.sun Trabzon Zonguldak Amsterdam Amman Atına Baödal Bonn Bruksel Cenevre Cezayır Frankturt Lelkoşa Petersburg Lofx3ra Madnd Mnano Moskova Munıh Oslo Parıs Prag Rıyad Roma Vıyana y 21 • B24 - A 25' A 38' Y 23 - Y 26' B 24' A 28' Y 23" B 26' Y 12" Y 18' Y22' B 27' B U" B 27" B 14' Y24* Y26* A 41 " A2B' B 28' j' Yağmurlu Bulutlu Sisli Güneşlı $ K a r t l Biı ileıi katliaıııııı hesabını verıııeliHaber Merkezi - Bingöl-Ela- zığ karayolunda PKK militan- lan tarafından pusuya düşürü- lerek şehit edilen askerlerin aileleri dün Diyarbakır'a gele- rek cenazeleri teslim aldılar. Cenazeler, aileleri tarafından toprağa verilmek üzere memle- ketlerine götürüldü. PKK pu- susunda ağır yaralanan 3 öğret- menin dün hastanede kurtanla- maması üzerine olayda ölü sayısı 38'e yükseldi. PKK saldınsında şehit olan erler için dün öğleden sonra 2. Taktik Hava KomutanlığYnda bir tören düzenlendi. Cenaze törenine Jandarma Genel Ko- mutanı Orgeneral Aydın İlter, Olağanüstü Hal Böİge Valisi Ünal Erkan, Diyarbakır Valisi İbrahim Şahin, Jandarma Asa- yiş Komutanı Korgeneral Ne- cati Özgen, subaylar. askerler ve şehitlerin yakınlan katıldı. Törenden sonra jandarma erler Şenol Cansı (Merzifon), İbra- him Erten (Konya), Uğur Bo- zaa (Ankara), Erkan Kaçar (Konya). Nihat Odabaşı (An- kara), Mustafa Yılmaz (Kon- va), Haydar Aslan, Hüseyin Çelik'in (Denizli) cenazeleri nakliye ucağvla memleketleri- ne gönderildi. Bu arada bölge- deki çeşitL birliklerden terhis olan çok sayıda er ile şehit ya- kınlan da aynı uçakla memle- ketlerine gittiler. Şehit ailelerinden Hacı tbra- him Mavi. Ilyas Cansc Ismail Çobanoğlu. Fuat Kaçar, Kadir Çelik. Rafet özkan. Bavram Durmuş ve Haydar Aslan Di- yarbakır'da yaptıklan açıkla- Milliyet gazetesinin 43. kunıluş yıldönümünde Demirel, tnönü, Güreş ve Sezgin sık sık bir araya gelerek sohbet ettikr. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) ^Elimizden kaçırdık9 GÖKSEL POLAT/HALtL NEBtLER/KENAN BtLİZ Dt\ ARBAKIR/BİNGÖL- Bingöl'deki olayın ardından Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde başlaülan operas- yon genişletildi. PKK militan- lanna yönelik harekât dört bölgede sürerken, operasyonla- ra 12-15 bin kadar asker kaülı- yor. Bölgedeki 3.500-4.000 dolayındaki PKK militanına yönelik operasyon, Jandarma Asayiş Bölge Komutanı Kor- general Necati Özgen tarafın- dan yönetiliyor. Doğu ve Gü- neydoğu'daki tüm birlikler alarma gecirildi. 3. Ordu ve 9. Kolordu'ya bağlı birlikler stra- tejik bölgelere kaydınldı. Ağn ve Tendürek Dağlan'nda özel önlemlerahndı. Bölgede şüphe- li görülen çok sayıda kişi gözal- üna ahndı. Bingöl Valisi Fevzi Yılmaz, "PKK'lı militanlann kıskaçta olduğu" yolundaki haberleri doğrulamayarak "Elimizden kaçırdık" dedi. PKK'h militanlann asker ve sivil 38 kişiyi katletmesinin ar- dından başlayan operasyonlar dün Bingöl ve Silvan bolgele- rinde yoğunlaştınldı. PKK'bla- nn yoğun olarak bulunduklan Bingöl-Muş-Elazı| üçgeni ile Kulp-Lice-Silvan bölgelerinde zırhlı birlikler ve komandolann da katıldığı operasyonlar Kob- ra helikopterleriyle destekleni- yor. Operasyonlarda, Bingöl'- ün kuzeyindeki Mevzitepe bölgesindeki Şehit Hüseyin Kampı dün tümüyle ele geçiril- di. Operasyonun ilk gününde 9 PKK'b militanın öldürüldüğü Mevzitepe'deki kampta örgü- tün bir çok dokümanı ele geçi- rildi ve sığınaklar ortaya çıka- nldı. Ele geçirilen dokümanlar arasmda, 'Özal'ın ölümü öncesi Genelkurmay ve sonrası' başbklı bir kaç say- fadan oluşan bir değerlendir- me, örgütün 16 mayıs tarihinde yapılan Amed eyaleti topjanü tutanaklan ile Abdullah Oca- lan'ın yazdığı "Kürdistan Dev- riminin Yolu" adb kitap da yer abyor. Operasyonlarda öldürü- Ien mflitanlara aıt çok sayıda silah da ele gecirildi. Bingöl'- deki operasyonu burada iki gün kalarak yöneten Korgene- ral Necati Özgen, önceki gece Silvan'a geçerek bu bölgeden başlayacak operasyonun son aynntılannı gözden geçirdi. Jandarma Genej Komutanı Orgeneral Aydın İlter'in de ka- tıldığı harekâtın planırun, uçak kazasında yaşamını >itiren eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in öbne- den önce hazırladığı plan doğ- rultusunda yapılacağı bildirildı. Harekât planına göre Bingöl- Muş-Elazığ üçgeni ile Silvan bölgesi operasyonun ağırhk merkezi olacak. Kulp. Lice ve Silvan kırsal bölgesindeki PKK'Ulann Bin- göl, Muş ve Elazığ üçgenine doğru hareket etmek zorunda bırakılacaklan ve burada dağ- bk kesimdeki araziye yayılan birlikler tarafından imha edil- mesi planlanıyor. • Olağanüstü Hal Bölge Vabsi Ünal Erkan, Cumhuriyefe yaptığı açıklamada, operasyon- lara katılan birliklerin yakl'aşık 4 tugay gücünde olduğunu be- brtirken, bölgedeki PKK'lı te- rörist sayısını da 3.500-4.000 olarak açıkladı. Erkan, "Bu iş bitecek. Inisiyatif devlette" de- dı. Kırsal bölgedeki operasyon- lar sürerken^Diyarbakır 2. Ana Taktik Jet Üssü'nden dün çok sayıda uçağın havalandığı gö- rüldü. Olağanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan ve askeri yet- kililer, uçaklann kalkmasını eğitim uçuşu olarak nitelerken, bölgede hava harekâtının ya- kında başlayacağı değerlendir- meleri yapıbyor. "Elimizden kaçırdık" Bingöl Vabsi Fevzi Yılmaz, 33 askerin şehit edilmesiyle ilgib olarak ortaya cıkan bazı soru- lan yanıtlarken dün akşamdan iübaren PKK'blarla sıcak te- mas olmadığmı söyledi. Yıl- maz. bunun nedenini şöyle açıkladı: "Olay üzerine biz derhal mü- dahale ettik. Fakat biliyorsu- nuz, dünyanın her yerinde bir gerilla taktiği vardır. Toplanır- lar. küçük gruplara dağıbrlar. Bunlar da eylem sırasında 200-300 kişi kadarlar. Daha sonra 5'er 10'ar kişibk küçük gruplar habnde bölgeye dağıb- yorlar. Öyle basında çıktığı gibi 100 kişilik bir PKK grubu çem- bere alınmış olsaydı hepsi imha edibrdi. Öyle bir şey yok. Eli- mizden kaçırdık. Şimdı yapılan iş, arama çalışmalandır.'" İnönü: Bekleyeceğiz Operasyonda şimdibk bir ge- lişme olmadığını bildiren Baş- bakan Vekilı Erdal İnönü, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından vaptığı açıklamada, "Harekât devam ediyor. Şimdi beklemekten başka yapacak bir şey yok" dedi. İnönü, bir gaze- tecinin. "Yeniden bir sükûnet döneminin olmasını mı bekli- yorsunuz" sorusunu yanıtlar- ken "Sükûnet dönemindeyiz zaten. Sükûnetimiz devam edi- yor, ama bu terör olayı oldu. Şimdi bunu yapanlann peşinde güvenbk güçleri" diye konuştu. Tepkiler malarda, olayın şokunu yaşa- dıklannı bildirdiler. Aileler, "Güvenbk abnmadan çocukla- nmız niye yola gönderildi? Bu- nun sorumluluğu çok büyük. Birileri bunun hesabını verme- ü?" dediler. Aileler şöyle konuş- tular: "Hükümet olarak kiminle pazarbk yapıyorsunuz? Insan haklan diyorlar, insan haklan nerede kaldı? Devlet. millet ko- runmuyor. Bu nasıl demokrasi. 2-3 gündür operasyon yapıb- yor, sonuç yok. Bombalan baş- lanna indırin, hepsi ölsün. Bu aalara yüreklerimiz dayanmaz oldu." Konya ve Denizb'den gelen 8 şehit asker ailesi, daha sonra Olağanüstü Hal Bölge Vabsi Ünal Erkan tarafından kabul edildiler. Erkan yaptığı açıkla- mada, olay bölgesinde güvenbk kuvvetlerinin dağ taş operas- yonlannı sürdürdüğünü, Baş- bakan Vekilı Erdal İnönü ile Genelkurmay Başkanı Orgene- ral Doğan Güreş'ın olay yerine gelerek incelemelerde bulundu- ğunu hatırlatarak, "Savcıbk ve Genelkurmay Başkanbğı olayı soruşturuyor. Bir hata« olan varsa ortaya çıkanlacak ve ce- zası verilecek" şeklinde konuş- tu. Şehit erlerden piyade çavuş Turgut Erdül, memleketi olan Bartın'da düzenlenen törenle toprağa verildi. AB Arar, Mus- tafa Yılmaz. Ramazan Esenbo- ğa. Erkan Kaçar, Mevlüt öz- kan. Hilmi Şahin, Durmuş Karfaan ve İlyas L çar'ın cenaze- leri de dün akşam memleketleri olan Konya'ya getirildi. Erler- den altısı Konya Musalla Me- zarbğı'ndaki şehitbkte, biri Bozkır ilçesi, diğeri de Hatun- saray köyünde bugün düzenle- necek törenlerle toprağa verile- cek. Şehit er Ali Arar'ın babası. H. Himmet Arar, "3 oğlumdan biri şehit oldu. Vatan için diğer 2'si de şehit olsun. Ama bu şe- kilde olmasın" dedi. PKK pususunda şehit olan Denizbb 5 jandarma erinin evinde yas tutuluren, saldından kurtulan 3 erin evinde de heye- canb bir bekleyiş süriiyor. 70 yaşındaki Nestihan Apak, toru- nu Ahmet Apak'ın Denizb'ye izne geldiğinde, yeniden gitme- mek için "Gideceğim yerde te- röristler var. beni gönderme" diye babaşına yalvardığını be- brterek "Öldürüleceği yavru- mun içine doğrnuş" diye konuş- tu. Saldından kurtulan Levent Koçu, Mustafa Özçetik ve tbra- him Atikin Denizbdeki evle- rinde, buruk da olsa bir sevinç yaşanıyor. Öğretmenler öldû PKK saldınsında ağır yara- lanan ve Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Genç ilçesi Yayladere köyü ilkokulu öğret- menı Abdullah Kara, Bingöl İmamHaüp Lisesi fızik öğret- meni İrfan Aşkar. Genç ilçesi Çevirme köyü ilkokulu öğret- menı Selahatrin Aysan dün sa- baha karşı kurtanlamadı. Kara, Serik ilçesinde; Aşkar, Afyon'da; Aysan da Isparta'da toprağa verilecekler. PKK pu- susundaki ölü sayısı, öğretmen- lerle birlikte 38'e vükseldi. Salcbııya soruşturma Haber Merkezi- Genelkur- may Başkanbğı Bıngöl'de PKK'nın gerçekleşürdiği saldı- nda güvenbk kuvvetlennin ku- surunun bulunup bulunmadığı konusunda soruşturma başlat- tı. Bir askeri savcının soruştur- mayı yürütmek üzere Bingöl'e gittıği öğrenildi. Başbakan Yardımcısı Erdal İnönû Bakanlar Kurulu toplan- tısı sonrasında gazetealerin "Son saldınya ilişkın olarak bir ihmal söz konusu mu" sorusu- nu "Bu sorulann hepsinin ceva- bı şimdi değil. Ihmal var mı yok mu, bunu araştınyor güvenbk güçlerimiz" diye yanıtladı. Asker sevkıyatı sırasında gü- venbk güçlerince neden önlem alınmadığı, sevkıyatın neden gece yapıldığı ve PKK'nın bu sevkıyaü nasıl haber aldığı gibi sorulara henüz net bir karşıbk verilemiyor. Olaydan sonra bölgede inceleme yapan Genel- kuray Başkanı Doğan Güreş'ın "Olayda ihmab olanı tespit edersem anında emekli ederim" sözlerinin ardjndan başlaülan soruşturma çerçevesinde asker sevkıyaündaki standart koru- ma önlemlerinin abnıp abnma- dığı da inceleniyor. Genelkur- mav'ın emri olmasma karşın sevkıyatın neden hava yoluyla yapılmadığı sorusuna hiçbir yetkib tatmin edici bir karşıbk vererniyor. Bir askeri savcı Bingöl'e gid;- rek soruşturmayı başlattı. Adı açıklanmayan savcının olay gü- nü bölgedeki güvenbk güçlen- nin tüm hareketlerini inceleye- ceği, gerekb gördüğü kişileri dinleyeceği belırtildi. Olayın başlamasından sonra PKK mibtanlannın kendi ara- lannda yaptığı telsiz konuşma- lan da tespit edildi. Asayiş ko- mutanbğından edinilen bilgiye göre teîsizde şu konuşmalar geçti: "İntikam 1 den ıntikam 4'e, düşman birbkleri gebyor. Yol- lan kesin. Tamamını imha edin. İntikam 4 ve diğer gruplar harekete geçsin." Nebioğlu: Hükümet intikamcı tavır almasın Haber Merkezi - Bingölde 33 er ve 5 sivibn PKK'lı mibtan- larca öldüriilmesine tepkiler sürüyor.DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu, PKK'nın gj- riştiği son saldınya karşıbk ola- rak hükümetin intikamcı tavir abnasının "banş umutlannı" çıkmaza sokacağını bebrtti. Kemal Nebioğlu yaptığı ya- zıb açıklamada, Güneydoğu ile ilgib olarak haarlanan tasanla- nn geri çekilmemesini ve derhal uygulamaya konulması gerek- tiğini bebrterek, ancak bu şekil- de adil ve güçlü bir devlet niteb- ğine sahip olunabileceğini söyledi. Türk Tabibler Birbği Merkez Konseyi'nce yapılan yazılı açık- lamaaa da saldın kınandı ve hiçbir gerekçesinin olamayaca- ğı vurgulandı. Türk Parlamenterler Bırlığı Başkanı Haluk Bayülken de TBMM'de düzenlediği basın toplantısında saldınyı kınadıği- nı bebrterek, askerlerin yeterli korunamadıklan izlenimini edindiklerini söyledi. Bayül- ken, "Su uyur düşman uyu- maz" sözünü anımsatarak, güvenlik kuvvetlerini daha ted- birli obnaya çağırdı. RP'b Hasan Merzacı ise açıklamasında, "Suçlu Talaba- ni ve Apo'yu muhatap kabul edenlerdir" dedi. Mezarcı, "Kürtleri sadık dostumuz ve can kardeşimiz yapabilmek için ne lazımsa acilen yapılmabdır. Siyasi çözüm yeri TBMM'dir" diye konuştu. Şırnak milletvekib Mahmut Abnak da mecbsteki tüm mil- letvekillerine yaptığı yaab baş- vuruda. Türk ve Kürt insanını mateme boğan kaosun sona er- mesinin ancak milletvekilleri- nin "Artık yeter, çözüm bul- mak gerek" demesiyle müm- kün olabileceğini öne sürdü. GÖZLEM UĞUR MUMCU • Baştarafi 1. Sayfada PKK'nın merkezi Suriye'dedir. Suriye Gizli İstihbarat örgütü, PKK'yı kurmakta veyönlendirmektedir. Suriye, Sovyetler Birliği'nin Ortadoğu'daki gözdesi- dir. PKK'lılar, Şam'da, Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad- ın kardeşi Rıfat Esad'ın sorumluluğundaki Zebadani' kampı başta olmak üzere birçok kampta, zaman zaman ASALA militanları ile birlikte eğitim görmektedirler. Kimdir bu Abdullah Öcalan? PKK lideri Abdullah öcalan, 1970'li yıllarda, Ankara SBF öğrencisidir. DDK (Devrimci Doğu Kültür Ocakları) üyesi olan Öcalan, 1975 yılında AYÖD (Ankara Yüksek öğrenci Derneği) Yönetim Kurulu üyeliğine seçilmiştir. öcalan, o yıllarda, siyasi polis ile çok iyi geçinmiş; ge- rektiğinde, Ankara polisine bağlı bulunduğu örgütler ile ilgili bilgilerde vermiştir. Ocalan'ın yıldızı, ayrıhkçı teröristgruplaşmanın lideri Haki Karaer'in 1977 yılında Gaziantep'te Tekoşin' adlı bir başka bölücü örgüt tarafından öldürülmesinden son- ra parlamıştır. PKK'nın Ermeni terör örütü 'ASALA' ile eylem birliği yaptğı, ASALA tarafından yayımlanan 'ASALA Intervi- ew' adlı broşürün 15. sayfasında açıklanmıştır 'Intervi- ew with Mihran Mihranian' adlı bir başka broşürün 40. sayfasında da aynı işbirliği ile ilgili bilgiler yer almakta- dır. Bu iki broşur, Londra'da "Collet's" yayınevinde ser- bestçe satılmaktadır. PKK'nın yurtiçindeki bu alçakça saldırıları. yurtdışın- da da sürüyor. Bu saldırılar, öteki Kürt örgütlerine de yöneliyor. Komkar (Federal Almanya Kürdistan Işçi Dernekleri Konfederasyonu), yayımladığı son bildiride PKK nın bir 'provokasyon örgütü' olduğunu ileri sürüyor, TKSP (Tür- kiye Kürdistanı Sosyalist Partisi) "PKK ne yurtseverdir, ne de bağımsız" başlıklı bildirisinde de 'PKK bir siyasal parti değil, hasta ve ajan bir kişinin komutlarına göre iş- leyen bir komplo ve cinayet örgütüdür" deniliyor. Komkar Genel Yönetim Kurulu üyesi Ramazan Adıgü- zel, 3 Mayıs 1987 günü PKK örgütünce Hannoverde öl- dürülüyor; aynı örgütün bir başka yönetıcisı, 8 nisan günü Stuttgart ta PKK militanlarınca tabanca ile ağır ya- ralanıyor. Hollanda'da PKK ve Komkar çatışmasında 6 kişi ölü- yor. PKK, bugün Batı ülkelerinde örgütleniyor. PKK, uyuş- turucu madde ticaretini Batı ülkelerinde yapıyor. PKK, tıpkı ASALA gibi silah, araç ve gereç için gerekli parayı, uyuşturucu madde ticareti yaparak sağlıyor. NATO ülkelerinin istihbarat servisleri, PKK'nın bütün bu kirli ve kanlı ilişkilerini çok yakından biliyorlar ve olup bitenleri adım adım da izliyorlar. Ama ses çıkarmıyorlar. Çıkarmamaları bir yana, Av- rupa Parlamentosu'ndaki son kararda görüldüğü gibi üstelik bu terör eylemlerine yeşil ışık da yakıyorlar. Yaşadığımız ve yaşayacağımız bütün sorunlar, sanı- rız Ortadoğu için büyük devletlerin çizmeyi tasarladıkla- rı yeni siyasal harita ve bu haritada Türkiye'ye verecek- len rol ile ilgilidir. Türkiye'yi "destabilize" etmeye çalışan PKK ve ASA- LA'ya hem Suriye'den hem de NATO ülkelerinden sağ- lanan bu destek, başka türlü nasıl açıklanır? Talabani Apo'yu savundu ATtNA (AA) - Kürdistan Yurtsever Birliği bderi Celal Talabani, PKK'nın başı Ab- dullah Öcalan'la birbirlerine karşı 'artık eskisi gibi düş- manbk ve nefret duymadı- klannı' açıkladı. Talabani, Yunanistan'da ya- yımlanan 'Pondiki' dergisine verdıği demeçte. "öcalan'ın ar- ük Kürtlerin ayn bir devlet kur- ması için Türkiye'nin parçalan- masını istemediğini" öne sürdü. "Öcalan ile birlikte sorunun banşçı yöntemlerle çözübnesini amaçjayan bir pobtika izbyo- ruz. Öcalan, artık benimk aynı paralelde" diyen Talabani, "Öcalan ile aralannda yakın- laşma sağlandığını" ve "Kürt sorunun demokratik çözümü- ne çok yakın bir noktada bu- lunduklannı" savundu. Talabani demecinde "Gerçek- çi ohnak gerek. Kürtlerin ya- şadığı dört ülkenin sınırlannı değiştiremeyeceğiınizi bıbyo- ruz. Mevcut sınırlar içinde bir nevi etnik kimliğimizin bulun- ması ve insan haklanmızın te- minat alüna abnması için mü- cadele ediyoruz. Bağımsız ve egemen bir Kürdistan'ın kurul- ması peşinde değibz. Bunun im- kansız olduğunun bibncin- deyiz" şeklinde konuştu. 'Törklere ihtiyacımız var' Celal Talabani, 'Pondiki' dergisindekı demecinde "Türk yetkililerle konuştuğum için bu denli eleştırilere uğramanın ne- denlerini birtürlü anlayamıyo- rum. Türkiye ile sorunlanmız var ve bunlan dıyalogla çözme- byiz. Biz bir süper güç değibz. Türkiye'ye söylediklerimizi ka- bul ettirecek güçlü bir devlet de- ğibz. Türklere ihtiyacımız var" ifadesini de kullandı. Yunan hükümetlerinin Kürtlere verdiği destekten memnun olmadığmı ve Atina'- dan çok daha fazlasını bekledi- ğini de ifade eden Talabani, "Biz Irak Kürtleri Yunanis- tan'dan hiçbir zaman önemli bir yardım görmedik. Yaklaşık dört yıl önce Yunanistan'a gel- diğimde beni sadece büyükelçi düzeyindeki bir yetkib kabul et- ti" diye konuştu. Burkay:Olay karanlık Kürdistan Sosyabst Partisi b- deri Kemal Burkay, Avrupa Parlamentosu'nda PKK'yı sa- vunan konuşma yaptığı haber- lerinin doğru olmadığını bebr- terek, "Olayı üzüntüyle karşıla- dığımı söyledim" dedi. Burkay, Bingöl-Elazığ karayolu üzerin- de meydana gelen olayı kuş- kuyla karşıladığını bebrterek şöyle konuştu: "Olay hâlâ karanlık. Böylesi- ne bir olayın Avrupa Parla- mentosu'nda Kürt hareketinin konuşulduğu bir dönemde ol: ması kuşkulu. Aynca. son dere- ce smırb da olsa hükümetin bir adım atmayı düşündüp zama- na gelmesi de düşündürücü. Bence olay provoke edildi." İki aydan beri bölgede ordu birliklerinin operasyonlannın sürdüğünü belirten Burkay, olayın meydana geldiği Bingöl yöresinde, eyiemden bir gün önce devletin operasyon yaptı- ğma dikkat çekerek "Bir gün önce operasyon yapıldığını devlet açıkbyor. Buna rağmen operasyonlann sürdüğü bölge- ye silahsız sivil askerler gönde- riliyor. O yollarda bir gün önce operasyon yapılmış. Ve o yol- dan silahsız askerlerin geçmesi- ne göz yummak bana çok doğ- ru gebniyor. Şimdi devlet, bugüne kadar sürdürdüğü pobtikalan sürdürmek için fır- satı tekrar yakalamış görünü- yor, bu bir tabhsizbktir. Âdeta ateşkes sürecini baltalamak için, PKK'yı ateşkesten vazge- çirmek için yoğun çabalar gös- terildi. Bunu önlemek hüküme- tin göreviydi. Hükümet bu güçlerin kuyruğuna takıbna- mab" dedi. Radyoculardan ortaklık Baştarafi 1. Sayfada Derneği tarafından ödenecek- tir. Radyo sahibi olmayan katıbmcılara bedelsiz birer pay verilecektir. .Yönetim: Ortaklığın tüm üye- leri, Konuşan Türkiye Radyo- su yönetiminde eşit olarak söz sahibi olacaklardır. Bu protokolü okuyup onayla- yan ve dileyen herkes, "Bebrle- nen ilkelerle bağlı olmak koşu- luyla ve kendi ırademle gayn- kabili rücu olarak, Konuşan Türkiye Radyosu'na ortak ol- mayı İcabul ve taahhüt ederim" tümcesini bir kağıda yazdıktan sonra adım. soyadını. mesleğini ekleyecek, tarih ve imza atük- tan sonra aşağıdaki faks nu- maralanna en geç bu akşama kadar gönderebilecek: 9/1/2722704, 5561336. 5594746, 2886783, 2632298, 2604845. PARLAMENTONUN BOYUTLARI Rahmi Kumaş 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tslanbul Ödemeli gönderilmez.