Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 MAYIS1993 ÇARŞAMBA CUMHURIYET SAYFA
HABERLER
TanerAkçam
dönüyor
• ANKARA/HAMBURG
(ANKA) - Fırar ettiğı Ankara
Merkez Kapalı Cezaevi
duvarlanna "O duvar, o
duvannız vız gelir bize vız"
yazarak fırar eden Devrimci
Yol örgütü yöneticisi Taner
Akçam, Türkiye'ye dönme
karan aldı. Firarettiğı
1977'denbuyana
Almanya'nın Hamburg
kentinde yaşayan Akçam,
"Dönüşümün en önemli
nedenı 16 yıllık hasrelım"
dedı. Akçam. "Şoktayım.
Türkiye'ye ilışkin büyük
sözler söylemek
islemiyorum" diye konuştu.
Taner Akçam, 24 mayıs
pazartesi Alman
pasaportuyla Türkiye'ye
geleceğini ve İstanbul
Atatürk Havaalaıu'na
ineceğinikaydettı.
TİKKO'culara
Alman ziyaretf
tstanbul Haber Servisi-İki
doktor ve bir avukattan
oluşan Alman heyeti,
Bayrampaşa Cezaevi'nde
tutuklu bulunan TKP' M L
TİKKO davası saruklan
Ayhan Uzala ve Cafer Oral
ile görüştü. Heyet, Uzala ve
Oral'ın ışkence gördüklenne
ilişkın izlenım edındıklerini
bildırdıler. İHD İstanbul
Şubesı'nde basın toplantısı
düzenleyen heyet, Uzala ve
Oral'm, Hamburg'da
yaşayan aılelennin avukatı
ve doktoru olduklannı
bildirdiler. Heyet üyeleri
"Cezaevindeki görüşmemiz
kötü koşullarda gerçekleşti.
Sanıklan muayeneetme
olanağı bulamadık. Sanıklar,
bıze 16gun boyunca işkence
yapıldığını, kollanndan
asüdıklanru, elektnk
verildığim, özetle yaşama
haklannın ellerinden
alındığını soylediler. Bizlerde
işkence ızlerini belirledik"
dedıler.
Atina, firarileri
serbesttarakıyor
•SELANtK(AA)-
Yunanistan'a kaçan İstanbul
Ba> rampaşa Cezaevi
fıranlerinden yasadışı
TKP-ML örgütü üyeleri AIi
Gülroez ile Süleyman Şahin'ın
önümüzdeRı bırkaç gün
ıçınde tahliye edileceklen ve
istediklen takdirde ülke
dışına çıkabılecekleri
bildirildı. AA'run edindiği
bilgjlere göre, Selanık lstinaf
Mahkemesi'nin, firanlenn
iadesı için Türkiye
tarafından ıletilen talebı
önceki gün reddetmesinden
sonra tekrar Diavaton
Cezaevi'ne sevk edilen
Gülmez ve Şahin. mahkeme
karannın cezaevi müdürüne
bıldirilmesiyle serbest
bırakılacaklar
içinsora
önepgesi
•ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ANAP, Bayındırhk
ve İskan Bakanlığı
tarafından açılan ve daha
önceden belırlenen kışılere
verildığı gerekçesiyle iptal
edilen 5 ihaleden sorumlu
olduğu ve devleti zarara
soktuğu iddıasıyla bakan
Onur Kumbaraabaşı
hakkında meclis
soruşturması açılmasını
ıstedi.
TBMM133.
maddeyi
değiştiraniyor
•ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasanın
radyo-TV tekehyle ilgili 133.
maddesinin değişürilmesine
ilişkin öneri, dün de TBMM
Genel Kurulu'nda
görüşülemedı.
Halkoylamasma gidilmesi
olasıhğını yok etmek için 300
oy gerektiğınden, bu
çoğunluğun
sağlanamayacağı anlaşıhnca,
genel kurul kapatıldı.
MUT ASLtYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1992/310
Davacı Osman Bardakçı tara-
fından mahkememize gaiplik ka-
ran verilmesi talebine ılışkın açı-
lan davarun mahkememizde yapı-
lar. duruşmasında vcrilen ara ka-
rar gereğınce;
Davacı mahkememize verdığı
18.12.1992 tarihlidava dilekçesin-
de, oğlu 1%5 D.lu Osman Bar-
dakçı'nın 498 grostonılatolu 4728
sicil nolu Kumsa adlı yuk gemi-
sinde, 13758 sicil nolu İstanbul Li-
man Başkanlığı'nda tesdlliği yağ-
cı ehlıyetiyle personel olarak ça-
hşmakta iken, geminin İstanbul -
Magosa seferini yaptığı sırada
3.3.1991 tarıhindetzmiriliKara-
burun açıklarında batması sonu-
cu kaybolduğundanbahislegaip-
lik karan verilmesi talebi ile bu
davayı açmış olup, işbu ilanın neş-
rinden itibaren bir ay ıçerısinde
hakkında gaiplik karan istenen
Osman oğlu, 1965 doğumlu Os-
man Bardakçı'nın kendısının ve-
ya bu şahsı bilen, tanıyan, gören,
yerini bilen şahıslann mahkeme-
mize müracaatları ılanen tebliğ
olunur.
SHP lideri Inönü, vekaletiyle ilgili tartışmalann hukuk dışı olduğunu söyledi:
HükümetbenimlesüreeekANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Vekiü SHP Genel Baş-
kanı Erdal tnönü. muha-
lefetin başbakanhğa ve-
kalet süresiyle ilgili eleştinlerinin hu-
kuki dayanağı olmadığıru belirterek,
"Kimse kuşku duymasın, bu hükümet
benim başbakan veküliğimde devam
edecek" dedi. İnönü aynca, DYP Bü-
yük Kongresi'nin haziranda toplanaca-
ğuıa ilişkin haberlere dikkat çekü ve bu
seçim yapıldıktan sonra Cumhurbaş-
kanı'nın genel başkana hükümeti kur-
ma görevi vereceğini ve yeni hüküinetin
de 20 haziranadek kurulabilecejMni söy-
tedi.
tnönü, gnıpta konuştu
SHP grubunun dünkü toplantısında
konuşan SHP lideri İnönü, cumhurbaş-
kanlığı seçiminin Türkiye'de demokra-
sinin varmış olduğu olgunluğu gösteren
bir düzeyde gerçekleştiğını söyledi. İnö-
nü, "Seçim, rejimın çalıştığını gösteren
önemli bir olay, halka ferahlık verdı.
• İnönü, Cindoruk'un DYP Genel Başkanlığı'na ilişkin
karannı vermeden önce SHP'ye danışacağı haberlerini
yalanlayarak, "DYP, kimin genel başkan olacağı konusunda
kendi karar verecek. Kimin genel başkan olacağını başka
partiyle konuşmak olmaz" dedi.
'Demokrasinin korunması ve kollan-
ması' meşhur sözünün TBMM'nin gö-
revi olduğunu bir defa daha göstermiş
olduk" dedi.
Vekalet sorunu
tnönü, daha sonra "Başbakanhğa 15
günden fazla vekalet" olmayacağma
ilişkin eleştirileri yanıtladı. İnönü, şun-
lan söyledi:
"Anayasada başbakana vekaletle il-
gili bir madde yok. O halde genel kurul-
laria hareket etmeli, geçmişte başbaka-
nın görevde iken vefatı ile ilgili bir uygu-
lama var. Aynı zamanda Danıştay'm
karan var. 'Hükümet kurulana kadar
eski hükümet devam eder' diye. Do-
layısıyla hukuki eksiklik yok. Muhale-
fet eleştiriyor, ama hukuki dayanağı
yok. Kimse kuşku duymasın, bu hükü-
met benim başbakan vekilliğimde de-
vam edecek."
İnönü aynfca, hükümetin ömrüyle il-
gili sürenin ne kadar olacağını kesin bil-
medığini, ancak DYP Büyük Kong-
resTnin haziranda toplanacağına ilişkin
sözler olduğunu vurguladı. İnönü, "Bu
seçim yapıldıktan sonra cumhurbaşka-
nı genel başkana hükümetı kurma göre-
vi verecelc, yeni hükümet 20 hazirana
kadar kurulabilir" dedi.
İnönü, gruptan anayasanın 133.
maddesinin değiştirilmesi için destek is-
tedi ve bunun ardından 84. maddenin
degiştirilebileceğini, sırada çahşma ha-
yaü, adalet mekanizması ve ekonomiyle
de ilgili yasalar olduğunu söyledi. İnö-
nü, olağanüstü halin kalkmasına ilişkin
bir yasa tasansı da bulunduğunu anım-
satarak "Kalkmasını istediğimizi bildir-
dik. Bunun gereğiyle ilgili olarak yeni il
idaresi vejandarma yasasmın gerçekleş-
mesini istiyoruz. Bu şekilde hiçbir şüp-
heye ve boşluğa yer bırakmadan ülke-
mian sadece bir yerini ilgilendiriyormuş
gjbi bir boşluğa yer vermeden ülkemizin
bütunünde huzuru sağlayacak bir yak-
laşımı elde etmek mümkün. Bunu isti-
yoruz" dedi.
DYP-Cindonık
İnönü, dün Esenboğa Havalimanı'-
nda gazetecilerin sorulannı yanıtlarken,
gazetelerde Hüsamettin Cindoruk'un,
DYP Genel Başkanlığı'na adaylık kara-
n vermeden önce SHP'ye danışacağı
konusundaki haberlen değerlendirdi.
Cindoruk'un, "kendilerinin de onayı-
nın gerektiğinı" söylçmek ıstemediğıni
kaydeden Inönü, "DYP, kimin genel
başkan olacağı konusunda kendi karar
verecek. Kimin genel başkan olacağını
başka parti ile konuşmak olmaz" dedi.
DenmreVe IstanbıdkavşüamasıUçaktan elinde şapkasıyla eşi Demırel, Devlet Konukevi Demirere ulaşamadı. Buradan dal İnönü de Atatürk Havaa-
Nazmiye Demirerin ardından çıkışında, Azerbaycan Halk Çırağan Sarayı'na geçen Cum- lanı'na geldi. SHP İstanbul il
inen Cumhurbaşkanı'nı DYP Danslan Topluluğu'nun sun- hurbaşkanı Süleyman Demi- örgütü Inönü'yü "Başbakan"
İstanbul Başkanı Muhsin Di- duğu gösteriyi izledi. Bu arada rere,21motosikJetlitrafikpoli- gibi karşılandı. Uçaktan V1P
van, eski il başkanı Orhan Ke- Azerbaycan ekibınden bir ba- sı, çok sayıda trafik ve koruma gjrişine midibüsle getirilen
çeli, THY yönetim kurulu baş- yan Demirere çiçek vermek is- araçlan eşlik etti. Demirel'in İs- Inönü'ye partililer alkışlarla
kanı Erman Yerdelen ile asken tedi. tanbul'a gelmesinden kısa bir "Başbakan İnönü" sloganı atü-
ve mülki erkân karşıladı. Ancak kalabalık nedeniyle süre sonra Başbakan Vekili Er- lar.
• Cumhurbaşkanı
Demirel, Köşk'e çıktıktan
sonra ilk gezisini yaptığı
İstanbul'da görkemli bir
şekilde karşılandı.
DYP'lilerin yani sıra askeri
ve mülki erkânın da hazır
bulunduğu karşılamada
Azerbaycan Halk Danslan
Topluluğu da gösteriler
yapü
İstanbul Haber Servisi - İlk
yurtıçı gezısını İstanbul'a ya-
pan Cumhurbaşkanı Süleyman
DemireFi DYP'hler 'Cumhur-
baba çok yaşa" sloganıyla kar-
şıladı. Hollanda Başbakanı
Ruud Lubbers onuruna verilen
yernek için İstanbul'a gelen De-
mirel'in uçağında Devlet Baka-
nı Cavit Çağlar da yer akiı.
GAP uçağıyla saat 17.55'te
İstanbul'a gelen Cumhurbaş-
kanı Demirel'i kalabalık bir
DYP grubu alkışlarla karşıladı.
Atatürk Havalimanı'nda bulu-
nan Devlet Konukevi'nin kar-
şısuıda Demirel'in resminin
bulunduğu ve "Sayın Cumhur-
başkanımız İstanbul'a hoşgel-
dhiiz" yazılı bir pankart yer
aldı. DYP'lilerin partiyi çağnş- Cumhurbaşkanı Süley man DemireL, Hollanda Başbakanı Lubbers onuruna verilen yemek için geldiği istanbul'da çeşitli gösteriler-
üracak herhangi bir davranış- te karşılandı. "Cumhurbaba çok yaşa" pankarüannın da yer aldığı karşılamada Demirel herkesi şapkasıyla selamladı. Bu sırada
tan kaçındıklan gözlendi. Azerbaycan Halk Danslan Topluluğu'nun gösterilerini de ilgiyle izledi. (Fotoğraf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU)
'InöAü'nün başbakan vekili olarak atanması hukuka uygun değü' diyen Mesut Yılmaz:
Çaııka\a'yı zedelemekANAP9
ayakışmaz
ANKARA (Cumnnriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel için
meşruıyet tarüşması açma-
yacaklannı açıklayan
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz,
Demirel'in Erdal tnöoû'yü başbakan ve-
kili olarak atamasının hukuka uygun
olmadığıru, 'meşruiyet sorunu başlata-
cağını' söyledi.
Mesut Yılmaz, partisinin bazı il ör-
gütleri yöneticilerinin de katıldığı
TBMM grup toplantısında, Cumhur-
başkanı Demirerin, Meclis içinden bir
başbakan atayarak gelecek dönemin
meşruiyet tarüşmasıyla gölgelenmesini
engellemesini istedi. Cumhurbaşkanlığı
sorununun ortaya çıkmasmdan itibaren
ilkelere dayalı ve tutarlı bir politika ızle-
diklerini kaydeden Yılmaz, Cumhur-
başkanlığı makamırun günlük siyasi çe-
kışmelerle zedelenmesinı önlemeyi he-
deflediklerini belirtti. Geçmişte, siyasi
rakiplerinin yaptığı gjbi Cumhurbaş-
kanlığı makamını zedeleyici davraru-
şlann ANAP'a yakışmayacağını ve bu
makamın zarar görmemesi için ellerin-
den gelen çabayı göstereceklerini söyle-
yen Yılmaz, Demirere, anayasaya uy-
duğu ve tarafsızbğını koruduğu sürece
saygı göstereceklerini vurguladı. Yeni
dönemde, hukuk üstünlüğü ve dürüst-
lük ılkesinin birinci derecede geçerli ol-
ması gerektiğini söyleyen Yılmaz "Baş-
bakan, cumhurbaşkanı olmuştur.
Cumhurbaşkamnın olmayan bir başba-
kanhk için vekil ataması hukuken
tartışılması gereken konudur "dedi.
Sosyal demokrat işadamı İbrahim
Cevahir SHP'den istifa ederek ANAP'a
geçiyor.Solun birleşmesi için sosyal de-
mokrat işadamlanyla birlikte uğraş ve-
ren İbrahim Cevahir, "Çok uğraştık,
artık yapabilecek bir şey kalmadı" dedi.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Cindopuk'un Adaylıgı
Ağırlık Kazanıyor...
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile TBMM Başka-
nı Hüsamettin Cindoruk rteler konuştular. Acaba Cindo-
ruk 24 mayıs günü TBMM Başkanlığı'ndan istifa edip
DYP Genel Başkanlığı'na adaylığınt koyacak mı?
Dün sabah kimi gazetelerde Demirel-Cindoruk görüş-
mesi yer alıyordu. Yine bir gazete haberine göre yanm
saatlik görüşme sonunda Cindoruk, bir milletvekili arka-
daşına şöyle diyordu:
"Sayın Demirel günlerdir gözumün içine bakmıyordu.
Bunun için de bir turlü konuyu açamıyordum. Dün niha-
yet gözumün içine bakınca ben de konuyu açtım..."
Bu haber dün sabah Hüsamettin Cindoruk'u çok sinir-
lendirdi. Çünkü Cindoruk'un böyle bir konuşma üslubu
yoktu. Kendisini tanıyanlar bu gerçeği çok iyi biliyorlar-
dı.
TBMM Basın ve Halkla ilişkiler Daire Başkanı Engin
Karapınar'a bir açıklama yapmasını istedi Hüsamettin
Cindoruk. Karapınar'a "Bu açıklamalar benim beyanla-
rıma dayanmıyor" dedi.
Karapınar hemen bir açıklama yapıp basına dağıttı.
Açıklama şöyieydi:
"Haberdeki Cindoruk-Demirel konuşması baştan so-
na hayal mahsulüdür..."
Biz, Demirel-Cindoruk görüşmesini dün bir DYP mil-
letvekiline sorduk.
Dediki:
"Sayın Hüsamettin Cindoruk 24 mayıs pazartesi günü
TBMM Başkanlığı'ndan istifa edıp DYP Genel Başkan-
lığı'na adaylığını koyabilir..."
Cindoruk'a yakın DYP milletvekili 'koyacak' sözcüğü
yerine 'koyabilir'i kullanıyordu özenle. DYP milletvekili
bunun nedenini ise şöyle açıklıyordu:
"Biz partinin bölünmesinden yana değiliz. Sayın De-
mirel de değil. Eğer uzlaşılır ve tek adayda karar kılınır-
sa Hüsamettin Bey aday olur.."
Durum böylece kendılığınden ortaya çıkıyordu...
Çünkü Demirel Cindoruk'a şöyle demişti:
"Pazartesiye kadar bekle..."
DYP milletvekili konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sayın Demirel'in çocuğu yok, ama DYP onun çocu-
ğudur. Her baba çocuğunun sağlıklı büyümesini ister..."
Süleyman Demırel-Hüsamettin Cindoruk görüşme-
sinde elbet DYP Genel Başkanlığı sorunu görüşüldü.
Ancak Cindoruk, Demirel'e "Koşullar ne olursa olsun
ben adayım" demedi. Yine Cindoruk Erdal Inönü, Aydın
Güven Gürkan ve Hıkmet Cetin'le de bir telefon görüş-
mesi yaptı.
DYP-SHP koalisyonu 1994 yılında yapılacak yerel se-
çimlere dek süreeek...
Ondan sonra?
DYP-SHP koalisyonunun kaderini yerel seçimler be-
lirleyecek. Seçmen, koalisyonun sürmesini istiyorsa
tercıhını DYP ve SHP'ye verdığı oyla gösterecek.
DYP kulislerinde şimdi kimin genel başkan ondan
sonra da başbakan olacağı tartışılıyor.
»Deniyor ki:
"Kongreye tek adayla gidelim..."
Tek adaya kim karar verecek?
Elbet Süleyman Demirel...
Diyecekiniz ki:
"O zaman Turgut Özal olmayacak mı Demirel?"
Türkiye'de sağ partiler tabandan tavana değiK tam^
tersi örgütlenmişlerdir Yani tavandan tabana doğru.. '
Onun için de bu aşamada Demirel'in vereceği ışık çok
önemli. Hüsamettin Cindoruk'un Demirel'e karşı çıka-
rak "Ben aday olacağım" demesi yine bu aşamada çok
zor.
Bir uzlaşma ortamı sağlanabilir mi?
Demirel ve Cindoruk uzun yıllara dayanan bir dostlu-
ğun çekirdeğini oluşturuyorlar aslında.
Hem Demirel'in hem de Cindoruk'un DYP'yi iki başlı
bir siyasal partiye dönüştürmeleri beklenemez.
Eğer bir uzlaşma ortamı gerçekleşırse Hüsamettin
Cindoruk aday olarak çıkar. Yani tek adayla DYP kong-
reye gider...
Diyeceksiniz ki:
"Ismet Sezgin'in ya da Köksal Toptan'ın adaylıklan
düşünülemez mi?"
Burada düğümü çözecek kişi belli: Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel...
O zaman ne olur?
Hüsamettin Cindoruk adaylığını koyar...
Çünkü ağırlık Cindoruk'tan yana...
Papa suikastından ömür boyu hapisle cezalandınlan Ağca, yaptığının faturasını ödediğini söyledi
'Bir gün ıııadalyonun tersine de bakacaklar9
Haber Merkezi -İtalya'nın yüksek tirajb
dergilerinden 'Epoca', Papa suikastmdan
müebbet hapis cezasına hükümlü Mehmet
AB Ağca ile bir röportaj yaptı.
Muhabir Alberto Michelini. Mehmet Ali
Ağca'yı okurlanna lanıürken şu ifadeleri
kullandı:
"13 Mayıs 1981 tarihindeki suikastı tüm
açıklığı ile haürhyor. Kusursuz İtalyanca
konuşuyor. Bugün Ağca 35 yaşında ve mü-
ebbet hapıs cezasıyla cezaevınde bulunuyor.
Günlerini okuyarak ve televizyon seyrede-
rek, amnastık yaparak geçiriyor. Diğer
mahkumlarla hiçbir ilişkisi bulunmuyor.
Odadan içeriye girdığımde bırden şaşınyo-
rum. Çökmüş. 35 yaşmdakı bir insandan
daha yaşlı gözüküyor. Çok zayıftı, ayağında
lastik ayakkabı ve bluejean vardı. Yakalı gri
bir kazak giymişti. Saçlan kısaak. Beyazla-
nn sayısı siyahlardan fazlaydı. Akıllı bir
adam olduğu ilk espnlerinden anlaşılıyor.
Sarfettiği kelimeler, normal bir insanınkın-
den daha üstün. Ne söyleyeceğıni biliyor ve
ondan ötesine gjtmiyor."
Ağca'ya yöneltilen sorular ve yanıtlan
şöyle:
Sakbrıyı oasd gerçekleştirdin?
AĞCA: Papa, kucagındaki bebeği annesi-
ne doğru uzattı. O bebek tüm planlanmı alt
üst etti. Ancak Papa, bebeği annesine ver-
dikten sonra ona ikı el ateş edebildim.
Silahı Papa'nın neresine yönelttin?
AĞCA: Vücuduna
Neden kafası değil de vücut?
AĞCA: O kalabalıkta başına ateş edecek
kadar hazır hissetmiyordum kendimi.
Ama onu öMürmek isrjyordun
AĞCA: Bu konuda hiçbir şey belli değjldı
o anda. Ateş ederken hiçbir şey düşünmezsi-
niz. Kafanızda yalnızca o hareketi yapmanız
gerektiğı vardır. Papa da ölebılirdi, ben de.
Sonra ne okhı?
AĞCA: Ortalık kanştı. Bir rahibe üzerime
atlayıp beni engelledi. Oradaki tek rahibey-
di. Günlerden 13 mayıstı ve rahibenin adı da
Lucia'ydı. 64 yıl önce de buna benzer sıradışı
bir olay yaşanmış. Bunu suikastten on yıl
sonra keşfettim.
27 Aralık 1983'te Papa hanisnaneye gelip
seni ziyaret ertiğİDde neler hissettin, bekleme-
diğin bir davranış mıydı?
AĞCA:Kesınhkle böyle bir hareketi gö-
zardı etmemiştım. Bütün savaşlardan sonra
hep banş vardır. Tabii Papa'nın davranışı
çok güzeldı. Ben de ona teşekkür etüm.
özûr diledin nü?
AĞCA: Tabii. Uzun süre konuştuk. Ona
Vatıkan radyosundan beni afiettiğini öğ-
rendiğimi anlatüm.
Gerçekten Papa'ya, (Size ateş ettiğinı için
fizgünüm) dedin mi?
AĞCA: Dogrusunu söylemek gerekirse o
anda hiçbir şe> iıatırlamıyordum.
Yaptığuuz hareketten pişman oldunuz
mu?
AĞCA: Papa acı çektiği için gerçekten
üzüldüm. Gönül açıklığı ile belırtiyorum.
Hep bunları belirtiyorsun. Papa'yi öktfir-
meye kalluşırken bazı gizü güçîerden emir
aldığuu saklıyorsun.
AGCA- Bana bir ölüm silahı denemez.
Çünkü Sen Piyer Meydanı'mnda ben de ha-
yaümı ortaya koydum. Bereket versin Pa-
pa'nın sağhgı şu anda benimkınden iyi.
On yıldır Papa suikasOnın ardında Bulgar-
lar'ın, KBG'nin, Türk uyuşturucu kaçakçda-
nnın ve birçok gizü gücün olduğu konuşulu-
yor. Bunun doğnısu nedir?
Ağca: Şımdi ne söylersem söyleyeyim üze-
rimde spekülasyon yapılacağı için adlannı
telaffuz etmek istemıyorum. Kimi KGB'den
bahsediyor, kimi CIA'den. Yalnız bir gün
madalyonun tersine de bakılacağma inanı-
yorum.
Toptan, susmayı tercihetti
îlksan'da
yönetim
devre dışıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
İlksan yolsuztnğunu araştıran, Maliye ve
Milli Eğitim Bakanuğı müfettişlerinden
oluşturulan teftiş heyetinin, İlksan
Yönetim Kurulu üyderiningörevden
alınarak, sandık yönetiminin geçici bir
süreyle kayyuma devredâmesini istediği
öğrenildi. MilU Eğitim Bakanı Köksal
Toptan, henuz teftiş raporunun kendisine
gelmediğini belirterek, bu konuda
şimdiden bir şey söylemek istemediğmi
bikürdi.
İlksan yönetimi tarafından "usulsüz"
arsa ahmı yapddığı gerekçesiyle Mnü
Eğitim ve Maliye Bakanlıklan
müfettişlerindenoluşturulan teftiş
heyetinin inceleıneterini tamamlamak
üzere olduğu vehaznlananraporu
önümüzdeki günlerde MilH Eğitim
Bakanı Toptan'a sunacaklan öğrenildi.
Edinüen biİgiyegöre, teftiş heyeti, İlksau
Yönetim Kuruhı üyeterinin görevden
almarak, yönetimin, soruşturma
tamanuanana kadar kayyuma
devredttinesini önerdi.
Konuya ilişkin Cumhuriyet'in
sorularuu yanıtiayan Toptan,teftiş
raporu gelene kadar, İlksan yönetiminin
görevden alınıp almmayacağına karar
verilcmey eceğini büdirtti. Toptan, İlksan
Yönetim Kurulu üyelerinden bazılannm
arsayı satan şirketin ortağıolduğunu
ortaya koyan gazetelerdeki teftiş beyeti
raporunun anımsatriması üzerinede
"Rapor tam olarak öyte değil, henüz bize
gelen bir şey yok" demekle yetindi.
Eğitün-İş Hukuk İşleri Sorumlusu
Ayhan Sarrfıan. "İlksan baştan aşağı
yobuzluk. İlksan yöneticilerinin derhal
görevden elçektirihnesigerekir" dedL