Katalog

CUMHURİYET/12 HABERLERİN DEVAMI 24 MA YIS 1989 Böyle demokrasi olmaz bazı kişiler malum güçler karşısında asli görevlerini yaparken titiz davranmak ihtiyacım duymazlar. Okuduğum iki yazıda da herhangi bir suç unsuruna rastlamadım. Varsa da hakarete uğrayan kişilerin başvuracaklan makamlar bellidir. Bu dizi durdunılduğuna göre Türkiye'de her yayın durdurulabilir. O zaman da bu ülkede Avnıpa standartlan olduğu veya basın ozgürlüğünün bulunduğu iddia edilemez. Bu dizinin şahsiyet haklanyla hiçbir Uişkisi yoktur. Kimin (Baftarafı 1. Sayfada) şahsiyet hakkı zedelenmiş, OBU aşumasını sağladı. Arkadaşımızçok merak ediyorum." (Baftarafı 1. Sayfada) gulanmaktadır. Herhangi bir vatandaşın bu yolda yapacağı bir başvuruya aylar sonra cevap alabileceğine inanıyorum. Nedense ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Erdal tnöDii, Başbakan Turgut Özal ve eşi Serara Özal'dan söz eden "Hasbabçede Sonbahar" dizisinin durdurulmasını "on sansür" olarak niteledi ve basın ozgurlüğünün ortadan kaldıntdığını söyledi. İnonu, "tktidar partisinin 3. parti haline gelmiş olması ve tutunacak dalı kalmamış olması karşısında, şimdi basındaki eleştirileri susturacak bir oyalama çaresi peşinde" diye konuştu. Erdal Inönü, dün partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmada, Sabah gazetesindeki yazı dizisinin mahkeme kararıyla durdurulmasını sert bir dille eleştirdi. Inönü, mahkemenin bu kararının "bir süre önce çıkanlan bir korsan yasa maddesinin işletilmesi" ile gerçekleştirildiğini belirtti. Basın ozgürlüğünün demokrasinin temel taşlanndan biri olduğunu vurgulayan Inönü şunları söyledi: "tktidar cevreleri de basın özgürlugünden yana olduklannı ifade ettiler. Ama bir gazetede Sayın Başbakanın kendisi ya da eşinin davranışlanyla ilgili bir yazı dizisine başlanınca, bu yazı dizisinin yayımlanması bir ibtiyati ledbir Ö ffÜTİÜİHİ Oİ1IT m i l ? karan ahnarak durdunıluyor. Bu, siyasi bir davranış. Başbakanın davranışian butün kamuoyunu Ugilendiriyor. tktidar partisinin hareketleri kamuoyunu ilgiJendiriyor. tktidar partisinin hareketleri kamuoyunda begenildiği zaman Başbakanın davranışian da onaylanarak izleniyor. tktidar partisinin davranışian, icraatı, mahiyeti anlaşılıp, vatandaşlar bir olup iktidar partisine karşı çıktıgı zaman Başbakanın davranışlannı yazmak olanaksız bale getiriliyor. Böyle basu özgiiriüğü olmaz. Yapüklanmm halk beğendiği zaman basın özgürlüğü olacak, yaptıklanmızın halkın aleyhine oldugu meydana çıkarsa basın ozgürlügü ortadan kalkacak. Bugun iktidar partisinin, 3. parti haüne gelmiş olması, iktidar boşluğu dogmuş olması, tutunacak bir dalının kalmamış olması karşısında basındaki eleştirileri susturarak bir oyalama çabası içine girdiğini görüyornz. Bir süre önce genel bir korsan madde halinde, başka bir yasaya konulan maddenin nasıl işletilmiş olduğunu göriiyorsunuz. O zaman, basınla hiç ilgisi olmayan bir yasaya bu son gördüğümüz girişime imkân veren bir madde eJdenmişti. Kişilere tecavüze imkân vermemek bahanesiyle mahkemeden ihtiyati tedbir karan alma yolu açdmıştı. Bunun nasıl uygulandığını görüyoruz. Bu tabii bir sansür. Daha yazı serisi yeni başlamış, neler yazılacağı belli degil. Ama bu yazı serisi kişilere tecavüz mahiyetindedir diye dava açılıyor." tnönü, "Hasbabçede Sonbahar" dizisi ile ilgili karann mahketnede birkaç yıl sonra alınabileceğine de dikkaü çekerek, " O zamana kadar erken seçim olmuş olacak, Türkiye'de tamamen başka bir durum ortaya çıkacak. Yazının önemi kalmayacak" dedi. tnönü, ihtiyati tedbir karanna dayanak yapılan yasa maddesinin bir an önce kaldınlması gerektiğini de belirterek basına "geçmiş olsan" dileğinde buiundu. Erdal tnönü, konuşmasında, çiftçilerin dunımuna da değinerek, üreticinin kuraklığın yanı sıra ANAP iktidarının uygulamaları nedeniyle zor duruma düştüğünü bildirdi. tşçilere verilecek ücret artışlannın enflasyon nedeni sayılamayaeağını belirten tnönü, bugüne kadar işçilere, memurlara, çiftçilere, emeklerinin karşıhğı verilmemesine karşın enflasyonun yuzde SClere çıküğını anlattı. tnönü, aynı şekilde belediyelerin enflasyon nedeni gibi gösterilmesini de bir aldatmaca diye niteledi ve enflasyonun temel nedeninin iktidarın ekonomi politikaları olduğunu söyledi. tnönü, başta Başbakan olmak üzere iktidar çevelerinin 26 Mart seçimi sonuçlarını unutturmaya çalıştığını da bildirdi. tnönü, özal'ın 26 Mart seçimi hiç olmamış gibi konuştuğunu anımsatarak, "Vatandaşlar daha ne kadar zaman 'senin söylediğın yanhştır' diyecekler? 26 Martta oylannı ANAP aleyhinde kullanarak bunu yapblar. Ama Sayın Başbakan hâla birşey anhmamış gorünüyor. Ne yapalun, Başbakanın karakteri bu" diye konuştu. Eylül ayında erken seçimin gerekliliği üzerinde de duran tnönü, "Eylülde seçim, demokrasimizin sağhklı gelişmesi, hiçbir problem çıkmadan en sağlıklı ve herkesin kabul edeceği yoldur. Dönüp dolaşıp buraya geteceklerine inanıyorum. 26 Marl seçimleri sonunda ortaya çıkan milli iradeye bütün partilerin saygı göstermesiyle Türkiye'de güven duynlan bir iktidar ortaya çıkar" dedi. CONEYTABCAYOREKyaaiDf ha büyüyerek başta siyasal düzen, hemen her alanda olumsuz etkiler yapacak. Grup toplanırken sözü etkili bir iktidar mılletvekili, muhalefatin Çankaya turlanna katılmayacağı yolundaki haberlerin doğruluğuna inandığıri! söyledi. Düne kadar aynı ANAP'Iı, muhalefetin Özal'la uzlaşacağı yargısını paylaşıyordu. Bu değişim, bir hafta içinde iktidar kanadmdaki sağduyu sahiplerinin muhalefeti ciddiye aldığını ve giderek yeni bunalımlara koştuğumuzu kabul ettiklerini gösteriyor. Bir kişi dışında: özal! Gerçekleri gören kimi önde giden ANAP'lılar, "muhalefetin, kararını somut davranışlarla göstermesi" zamanının geldiğini belirtiyorlar. Örneğin, muhalefet ne yapabilir, yol gösteriyorlar. 1 eylülde Meclis başkanı seçimine katılmayabilir, ANAP'ı kendi basına bırakabilir ve cumhurbaşkanı seçimine katılmayacağınm somut örneğini Özal'a gösterebilir. Elbette ANAP'lıların gösterdiği yol, yaşadığımız açmazdan çıkışa açılan bir kapı. Ne var ki 1 eylüle kadar beklemek, erken seçim olanağını tümüyle ortadan kaldırmakla eşdeger. SHP ve DYP, eylülde yapılması için en geç temmuz sonunda seçim kararı istiyor. Demirel açık söyledi. İnönu de son günlerde eylülde seçim yapılmazsa Çankaya turlanna katılrmayacaklarını içeren demeçler veriyor. Bu arada inönü'nün son sozleri taiihsiz değerlendirmelere uğruyor. SHP lideri yazıldığı gibi "'••jmhurbaşkanı seçiminden önce Özal 'uzlasma' ararsa, kapalı olmayacaklarını" söylemiyor. Onun aradığı uzlaşma başka bir alanda, daha kesin, daha somut. Muhalefet, eylül seçimi için "Özal'ın 'uzlaşma' aramasından" yana. Nitekim İnönü, 10 eylülü önerıyor. 20 temmuzlarda seçim karan alınırsa, iki aylık hazırlık süresinden sonra, örneğin 24 eylülun sandık günü ilan edilmesine diyeceği yok. ANAP'lılar, Özal'ın erken seçime gitmeden Çankaya turlarını muhalefetin boykot etmeyeceğine inanarak yine büyük yanılgıya düştüğünü açıkça söylüyorlar Malatya ınadının partiyi daha nerelere götüreceğini kaygıyla söyleşiyorlar. Siyasal hava giderek daha da ağırlaşacak. Nitekim, ANAP'lıları haklı qkaracak gelişmeler izleniyor. GeJeceğin somut kanıtları SHP ve DYP liderterinin dünkü konuşmalarıyla ortaya çıkıyor. Inönü, enflasyonun düşeceğinden umudu kesmiş. işçiye verilen son ücretlerin enflasyonu: kamçılayacağı yorumlarını Özal ın aldatmacası diye niteuyor. On beş gün önceye değın, işçiye düsük ücret verdiği halde enflasyon (Baştarafı I. Sayfada) ARDENDAK1 GERCEK Uğur Mumcu'nun Vuralhan'a ilişkin belgeleri yayımlayabilmeBasın Konseyi si de bu uzun ve karmaşık sü Basın Konseyi Başkanı Oktay reç sonunda gerçekleşebildi. Ekşi, "Sabah"ın yayınının durGörüldüğü gibi özal yöneti durulmasıru prolesto etti. Ekşi, minin basın özgürlüğüne aykın şöyle dedi: bir yasa maddesi düzenleyerek "Basın özgürlügünden yana basına "sansür" uygulama eği olanlarla basın ozgurluğune karlimiyeni değildir; bu türden bir şı olanlan ayıran ölçü, bir yayının girişim daha önce Cumhuriyet'eyapılmasına engel olmakla olmayönelik olarak yapılmış; ancak mak ölçüsüdür. başansız kalmıştır. Başbakan Turgut Özal'ın, bir Bu kez Sabah Gazetesi'ne ay süre önce 'Bugün', şimdi de nı yasa maddesine dayanılarak 'Sabah' Gazetesi haklunda mahkonan yayımı durdurma karan kemeden 'ihtiyati tedbir' karan alkuşkusuz sansür niteliğindedir. dırarak bu gazetelerin kendisiyle Nitekim SHP lideri Inönü ve ilgili yayınlanna engel olması, SaDYP Genel Başkanı Demirel, yın Özal'ın 'basın özgürlüğü' ko"sansür sözcüğünü kullanaraknusunda ne kadar samimiyetsiz olayın anlammı belirtmişlerdir.olduğunu ortaya koymaktadır. Sayın İnönü bu yöntemin basın Sayın Başbakan, 'susturulmuş basın'la bir ülkede demokrasinin özgürlüğünü ortadan kaldırdığını vurgulayarak ilgili kanun kunuamayacağını, vaşayamayacamaddesinı "korsan yasa" diye ğını artık öğrenmek zornndadır. nitelemiştir. SHP Genel Başka Basın ve kamuoyu olarak bepinı olayı şöyle değerlendirmiştir miz artık gormeliyiz ki bugün "Yaptıklanmızt halk beğendiği Türkiye'de, basın özgüriügünün zaman basın özgürlüğü olacak,önündeki en büyük engel Sayın yaptıklarımızın halkın aleyhine Tnrgut Özal'dır." olduğu meydana çıkarsa basın IPI'nın tepkisi özgürlüğü ortadan kalkacak." Uluslararası Basın Enstitüsü Gerçekten de TRT'yi elinde (1PI), Direktör Peter Galliner imtutan özal yönetiminin basınla zasıyla Başbakan Turgut özal'a arası gün geçtikçe bozulmakta gönderdiği açık mektupta Hasdır. Uçüncü parti durumunda bahçe"de Sonbahar dizisinin yayıkiANAP'ın iktidarda direnme nının ve televizyon reklamlannın si demokratik göreneğe ters duş mahkeme kararıyla durdurulmamekte; ekonomik durumun gün sından derin "kaygı" duyulduğugeçtikçe bozulmast gerilim orta bildirdi. nu mını yoğunlaştırmaktadır. Bu Mektupta daha sonra özetle durumda Başbakan'ın basını şöyle denildi: susturmak için onaylanması "Dünyada tamnmış gazelecikr, olanaksız yöntemlere başvurmaeditörler ve yayıncılan temsil st, durumu büsbütün kötüleştir eden IPI. gazetecilerin İnsan Hakmektedir. lan Evrensel Bildirgesi'nin 19. Neresinden bakarsamz bakın maddesiyk güvence alnna alınnuş özal için tek çıkışyolu erken se olan haber ve fikir yayma ve yayın organlan aracılığıyia bilgilençimdir. Yalnız özal için değil, ülke dirme hakkının açık bir ihlali oliçin de en doğru yol bir erken se duğu göriişündedir. çimden geçmektedir. Bir an ön Zaman geçirmeden bu yasaklar ce bu yolda karara ulaşılması sive kısıtlamalann kaldınlrnasını ve yasal yaşamda rahatlık sağlayaülkenizin ifade ve konuşma özgürcaktır. lüğüne yeniden kavuşmasını isti• • * yoruz." Haııi nerede basın hürriyeti? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, bir gazetede yayımlanan "Hasbahçede Sonbahar" isimli yazı dizisinin yayımının mahkeme kararıyla durdurulmasını sert biçimde eleştirerek olayı "sansür" olarak niteledi. Hasbahçe olayında basın üzerine getirilen baskının bütün basın için bir gözdağı olduğuna işaret eden Demirel, "Bu, ikn'dann tükenişidir. Yazılmasından korktuğunuz berbat işiniz olmamalıdır. Siyasete, basına mahkemeyi sokarak hür rejimi yaraladımz" diye konuştu. DYP lideri Demirel, partisinin Meclis grubunda yaptığı konuşmada Türkiye'nin birinci sorununun siyasi olduğunu belirterek kurumları, kavramlan kargaşaya uğramış düzeni rayına oturtmanın görevleri olduğunu söyledi. tktidarın 34 gündilr Büyük Ankara Oteli'nde anasını, babasını, nesebini aradığjnı belirten Demirel, "Ancak gazetder bularaadıgını yazıyor. Bunlar hibrit olmuştur. 'Hibrit ne?' derseniz, ekersiniz de çıkmaz. tşte o" dedi. Demirel, bolca Arapça kelimeler kullandığı konuşmasında, "Gazeteciler bn kelimeleri anlamıyor" diyerek açıklamalar da getirdi. Demirel, sözlerini söyle sürdürdil: "Bu iktidar maili inhidam iktidan. Bu ne demek? Yani çokmeye ynz tutmuş. Maili inhidam raporn alanı yıkarlar. Bina sokaktan geçenlerin veya içeride bulunanlann üzerine yıkılmadan yıkarlar. tktidar maili inhidam raponınu milletten almıştır. Şimdi bu raporu tadil etnteye çalışıyor. Biz nereden geliyonız, kimiz diye araşbrmaya girraişler. Hani siz dört cereyanı içinizde banndınyordunuz? Bu dört cereyan birleşebilir durumda olsa zateo birleşir. Bu, çoğulcu demokrasiye alışamamış kafadır. Başbakan 'Seçimlerde başanlı olduysak, bunu TRT'ye ve yayın organlarına borçluyuz' demişti. Aynca, 'İktidara gelirken eski partilerle mücadele yaptık' diye konuşmuştu. Sen kimseyle mücadele yapmadııı. tktidar oluşunu basına borçlusun. Başbakan 'Basın hürdür, serbestçe yazar' diyor. Aynca, 'Basın hürriyeti tamdır, fikir httiTİyeti eksiktir. Varlığımız demokrasi yüzündendir' diye de konaşuyor. Basın hürriyeti ve demokrasi Türkiye'de acaba nasıl durumdadır? Hani nerede arkanızda halk? Sen 1983'e, 1987'ye, hatta 1989a hür seçim mi diyorsun? Hür TRT nerede? Daha TRTnin basına işine gelen adamı henüz bulamadın? Basın icraat yapanı eleştirecektir. Ülkeyi yönetenler bir gün yapüklannın ortaya çıkacağım bilmelidirier. Hasbahçe gülleri, Hasbahçe sonbahan varsa, bu hayali senaryolara dayanmıyor. Demek ki bunlar var. Biz hiçbir gazetenin Deşriyatııu durdurmadık. 395 dosya önüme geldi, hiç dava açtınnadım. Hasbabçe için yazılanlar dogru raudur, yanlış mıdır? Kısıtlaraayı hür basın beyanlanyla uygnn bulmuyonım. Hür basın beyanını 7 mayısta verraiş, İS gün sonra bir saltanatın neşrinden rahatsız olup basına sansür getireceksiniz. Suç işlenecek diye bir hakkı ortadan kaldırmak, birçok hakkı ortadan kaldınr, haksızlıklar olur. tstisna, bu haklardan doğacak suiistimaldir. Hasbabçe olayındaki basın üzerine getirilen baskı, bütün basına bir gözdagıdır. tkâdann da tükenişidir. Yazılmasından korktuğunuz berbat işiniz olmamalıdır. Hele açık rejimde basını snsturmaya, gemleroeye kalkmakbı bir yere varamazsınız." Bu olayı Meclise getireceklerini belirten Demirel, ancak ANAP'Iı Meclis başkanlannın DYP sözcülerine söz vermediğini beürtti. DYP lideri şunlan söyledi: "Gezip tozraak bunlarda icraattır. Neyse heyetler küçüldü. Tunus beyeti sekiz kişiye inmiş. Pek fazla itibar kalmamış. Önümüzdeki günler meçhul. Seçim yasasında değişiklikler konuşuluyor. Yapacaklan değişiklikler bu defa bunlan kurtarmaz. Barajı yuzde 5> kendileri için iııdiriyorijr. DSP, RP şimdi mi makbul hale geldi. Bugiin seçim yapılsa, bunlar barajı aşamaz. Bunlar tasfiye olmadıkça, Türkiye rahat etmez. Hasbelkader kurulduk diyorlar. Akli olmayan şeyleri kader sayarsanız, yanlış okursunuz onu. Hasbdkader de bunlann arkalanna düşmüş olanlar olabüir." yine yüzde 80'de. Demek ki işçiye verilen ücretlerle enflasyonun düşmesi arasında kurulan ilişki "yorumsal yutturmaca." Hele muhalefete geoen belediyelerin pahalılığı kurüklediği savları... inönü, OzaJın bütün çabasının 26 Mart sonuçlarını unutturmaya yöneldiğini söylüyor. Zorlayıcı tüm koşullara karşın, Özal'ın hâlâ 1992'ye kadar iktidardan söz etmesi karşısında bir mantık adamı olarak "açzini dile" getiriyor. İnönü, eylül seçimini ısrarla yine istiyor. Yoksa gereksiz yere insanlar eziyet çekmeye devam edecekler. SHP liderinin ardından Demirel de aynı temalan işliyor. "Özal 26 Mart'ta milletten maili inhidam raporu aldı" diyor "çökmeye yüz tutan bir bina, bir yapı raporu." Tüm aldatmacalarla "şimdi bu raporu tadil etmeye çalıştığını" belirtiyor. Sempozyumlarla son günlerde iktidar partisinin "nesebini aramaya başladığını" söylüyor. "Hibrit bunlar" diyor. Hibrit?.. Buğday, mısır tanesini ekersin, ürün vermez. Özal ne yapacağını bilemez halde. Pahalılık sürüyor, homurdanmalar artıyor, hemen her alanda beceriksizlik örnekteri dağlar gibi. Hâlâ muhalefetin seslenmelerini kulakardı ediyor. Boykotu "eylülde seçim yaptırmak için şantaj" diye nıteliyor. Her iki lider, kuraklıkla gelen sorunlara, Özal'ın daha 15 gün önce söylediği "basın özgürlüğü ile ilgili yüce fikirleri" tersine ışleten tutumuna alabıldiğine yükleniyorlar. Basına; kâğıt, kredi, döviz baskılarından sonra Sabah'ın "Hasbahçede Sonbahar" dizisini mahkeme kararıyla durdurmasını biri sağda, öteki solda iki lider "sansür" diye tanımlıyor. Özal, demokrasiye inandığını söylüyor, demokrasi deyince çoğunluğun karanna nza göstermiyor. Bastn özgürlüğünden dem vuruyor, sansür uygulamaları na geçiyor. On beş gün önce "havari," on beş gün sonra bir saltanatın teşhirini yapan yaziya sansür! Muhalefet dün, Seçim Yasası: nın değişeceğine değinen söylentileri ilk kez açıkça ele alıyor. "Özal'ın kendıni kurtarmak için yasayı on ikincı kez değiştireceğinden" kuşku duymuyor. Fakat Demirel, 21.75 e düşen bir partiyi yasa oyunlarıyla kurtarmanm olanaksız olduğunu açıkça vurguluyor. inönü de aynı kanıda, ama "yasayı önlerine aldıklarında daha açık konuşmayı" yeğliyor. Parlamento dışında basın, tepkisini eyleme girişmeden muhalefete duyurarak bıleylenen kitieler, sürüp giden enflasyon... özal daha ne kadar direnecek?.. Mangal gibi yüreğin bu kadarına da maşallah! HARAIVIldERE MNAyi SlTESI Doğru karar, doğru yatırım... Kendi işyerinin sahibi olmak, veya kârlı, aküci yatırım yapmak isteyenler için.., • İSTANBUL • • ^ • £+* • Bu amblem eğitim, eğlence spor tesisleri ye 20 yıllık deneyimi ile Avrupa'nın en iyi dil eğitim kurumu HARR0W HOUSEundur. sansurunu ürü Meclis'e getirdi SHP, Özal'ın 7792155 ve 167 m2lik 4 ayn tip işyeri... Şimdi alm9 % 20 indirimden yararlamn..! HarroWa7TUR'la gidilir. Ayrıntılı bilgi için broşür isteyiniz. 7TUR TRAULSHOP ANKARA (Cumhuriyet Büro$•) SHP tçel Milletvekili Rkri Saglar. yayımı durdurulan "Hasbahçede Sonbahar" adlı yazı dizisini sonı önergesi ile TBMM'ye getirdi. Sağlar, yayının durdurulmasının hangi demokratik nedene dayandığjnı sordu. Sağlar, Başbakan özal tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na verdiği sonı önergesinde, dizide gündeme getirilen ıddiaların doğruluk derecesinin açıklanmasını istedi. Sağlar, "Dizinin durdurulması isteminde yazılanlann gerçek dtşı olduğu gerekçesi vurgulanmıyor. Özallann manevi kişiliklerinin zedelendigi öne sürülüyor. Devletin ve halkın manevi kişilikleri ve haklan zaN âünizin şahsiyetinden daha raı aşagı" diye sordu. Ehliyetimi ve Ruhsaümı kaybettim. Hükürasüzdür. inönü Caddesi 37/2 Taksim 152 59 21 (4 Hat) MORİS ESKİNAZİ "ARKADAŞ KULÜBÜ"NDEN DUYURULUR METEV YURDABAK'ı lİARÂMİdERESANAyİSİTESİ Kenlin yanıbaşında ama trafik karmaşasından uzak..! E5 Karayolu'na 550 m. cepheli 96.000 m"lik bir alan üzerinde kendi kendine yeterli..! Çağdaş sanayi sitesi anlayısından hareketle, site bünyesinde idare binası, akaryakıt istasyonu, sağlık ocağı, PTT, restoran, kafeterya, camii, teşhir salonları, banka, özel otopark ve dinlenme mahallerine yer verildi. Bağımsız telefon, su ve sanayi ceryanı sorunu yok...! İstendiğinde birleştirilen veya asma kat yapma olanağı bulunan 4 ve 5.5 m. tavan yüksekliğinde işyerleri.. AYRINTILI BtLGİ VE SATIŞ tÇİN CUMARTEStPAZAR DAHtL HERGÜN AÇIĞ1Z yitirdik. Acımız sonsuzdur. Merhum arkadaşımızın cenazesi 24 Mayıs 1989 çarşamba günü (bugün) Selimiye Camü'nde kılınacak öğle namazından sonra Pendik Mezarlığı'ndaki aile kabristanbğında toprağa verilecektir. Arkadaşımızın kederli ailesine başsağhğı diler, arkadaşlarınuza duyururuz. Can arkadaşımız emekli Hâkim Yarbay "ARKADAŞ KULÜBtr YÖNE1İM KURULU BAŞKANI DOĞAN KATIRCIOCLU TEŞEKKÜR Sevgili Babam AGOP GARİPYAJ>Tın hastabğını teşhis ve tedavi eden Î.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fak. GöğUs Hastaükian Ana Bilim Dalı Sayın PROF. DR. MÜZEYYEN ERK ile Sayın Nasıl Gidilir? tstanbul Haramıdere Sanayı Sılesi, lslanbul şehır merkeıine yalmzca İS Kılomelre uzaklıkla, Bakırkuy Avcılar'da E5 Karayolu uzermdedır. Ataıürk Hava Umam'na ıse 8 Kilomelre uzakhkladır. Sileye kamyolundan Ozel gırifçıktflar vt aynca servıs yolu mevaıttur. 3 gidiş ve geitfiı E5 Karayobt'ndan kent merkezuıe 10 dakıkada ulaynak mümktin. Sıleninçcvramde lopiu konul aianları yer atmaktadır. ÇETİNİNŞAAT SAN. VE TİC A.Ş. Zeytinojlu Cad. Karanfıl KöyO Çevre Sıtesı AkatlarElılsristanbul Tel 164 45 92168 32 12 168 51 02168 72 43 Haramldere Tel: 581 24 78 591 36 58 591 22 94 Ebuzzıya Caö Ömer Nacı Sokak Koçoğlu l$hanı 1/3 BakırkSylstanbul TlH: 561 09 94 561 04 77 583 51 75 DR.AIİYENOBERİ, tç Hastalıklan Kardiyolojisi Ana Bilim Dalı Sayın PROF. DR. IŞEK BAŞAR ile Sayın 1. Satış programı içinde sizlere sunulan 250 işyeri çok kısa sürede sahiplerini bulmuştu. Gururluyuz.. AHMETÖĞÜTMEN'e ilgi ve şefkatlerini esirgemeyen Servis Hemşirelerine CUMHURİYCT KtTAP KULÜBÜ çalışanlannın yakın ilgisine teşekkür borç bilirim. FİKRETDİNÇKURT